Gülel ailesi, Boldy markasıyla gıda perakende sektöründe yeni bir konsept yarattı. Yatırımlarıyla öne çıkan şirket, hazır yemek üretiminde önemli bir oyuncu olmayı hedefliyor. Boldy, evde pişirme maliyetine %40 avantaj sağlıyor.
Türkiye’nin lokomotiflerinden gıda perakende sektörüne yeni bir oyuncu girdi. Sirke ve sos üreticisi Kemal Kükrer’i yaklaşık yedi yıl önce Japon Ajinomoto'ya satan Gülel ailesi, Boldy markasıyla perakende sektöründe yeni bir konsept yarattı. Bugüne kadar 30 milyon doları aşan bir yatırıma imza attıklarını söyleyen Boldy Yönetim Kurulu Başkanı Sabri Gülel, 2025 yılında 20 milyon dolarlık yatırım planladıklarını belirtiyor.
Klasik marketlerden farklı bir konsepte sahip olan Boldy’de, günlük, haftalık ya da aylık alışverişlerin yapılabileceği klasik market ürünlerinin yanı sıra, günün her anında tüketilebilecek yüzlerce taze, paketlenmiş, ısıtılmaya hazır öğünlük yemek çeşidi bulunuyor. Hazır yemek üretimi için Gebze’de kurduklarını söyleyen Gülel, “Türkiye'de, dışarıda yemek yeme alışkanlığı hızla gelişiyor. Avrupa'da adına ‘evde fast food’ diyebileceğimiz evde hızlı yemek yapma ve yeme alışkanlığı gelişti. İngiltere başta olmak üzere Avrupa'da, yıllar içerisinde ‘tüketime hazır’, ‘aç ye’, ‘ısıt ye’, ‘pişirmeye hazır’ ve ‘yarı pişmiş’ gibi kategoriler oluştu. Bu kategorileri tüketiciyle buluşturan bir kanal da marketler oldu. Aç-ye, yarı pişmiş ve donuk hazır yemek pazarının yapı Avrupa’da yüzde 17’ye ulaştı. Türkiye’de ise yüzde 0.50, dondurulmuş gıda ise yüzde 2.5 seviyesinde” diyor.
Türkiye’de bu alanda bir açık görerek yatırım kararı aldıklarını belirten Gülel, 2022 yılında çalışmalara başladıklarını ve şeflerle geliştirilen tarifleri, özel paketleme teknikleriyle hiçbir katkı maddesi olmadan üretmeye başladıklarını vurguluyor. Gebze’de 15 bin metrekare alanda Türkiye’nin en büyük şef mutfağına sahip olduklarını belirten Gülel, dünya ve Türk mutfağından bin 200 reçete oluşturduklarını belirtiyor. Hali hazırda 226 tanesini üretebildiklerini söyleyen Gülel, 80 bin porsiyon yemek sattıklarını yıl sonuna kadar bu rakamı 1 milyon porsiyona çıkartacaklarını vurguluyor. Haziran ayında kurumsal şirketler için de yemek üretmeye başlayan şirket, bu ürünleri zincir market, akaryakıt istasyonu gibi noktalarda da satmayı planlıyor.
AL GÖTÜR KONSEPTİYLE BÜYÜYECEK
2025 yılında yüzde 100 büyüme hedefi koyan şirket, ‘Boldy to go’ yani al götür formatıyla, franchise vererek büyümeyi planlıyor. 40 metrekarelik al götür formatlı ilk mağazanın kasım ayında açılması planlanıyor. İlk 20 mağazayı kendileri açacaklarını ardından franchise vereceklerini belirten Gülel, bir şubenin yatırım maliyetinin 50-60 bin Euro civarı olacağını söylüyor.
Boldy’nin marka felsefesi ile ilgili de bilgi veren Gülel, “Boldy’i bir ideolojinin yansıması olarak tanımlayabiliriz. Boldy ideolojisinin arkasında özgürlüklere ve zamana saygı var. Yeni nesle uygun, dünyanın tatlarını kucaklayan, hızlı, pratik, hijyenik, temiz çözümler üreten, sosyal sorumluluklarına önem veren bir ideolojiye sahip. Kadın istihdamı, hayvanların korunması, çevre ve israf konularında sorumluluğumuzun bilincindeyiz. Boldy’nin kuruluş felsefesinde bu dört temel alan bulunuyor” diyor.
EVDE PİŞİRMEYE GÖRE %40 MALİYET AVANTAJI
“Türkiye’de yeme içme çok pahalı. 0.98 sente getirilen cips 4.5 Euro’ya satılıyor. Ürünler tedarik zincirinin takdirinden dolayı pahalı. Biz oyunun kurallarını yeniden yazmak istiyoruz. ‘Nitelikli alışveriş makul fiyat’ söylemi ile yola çıktık. Perakende satış, paketli hazır yemek üretimi, meyve sebze işleme üretimi gibi sunduğumuz gıda çözümleri, nitelikli ürün seçkisi ve mağaza içi sosyal alanlarımızla bir marketten daha fazlasıyız. Hazır yemek ürünlerimizle tüketicilere evde pişirmeye göre yüzde 40’a yakın maliyet avantajı sağlıyoruz.”