Siemens Türkiye, Cumhuriyet’in 100. yılında geçmişten günümüze ülkemizdeki sanayiden sağlığa, ulaşımdan elektrifikasyona kadar farklı alanlardaki imza işleriyle sanayi ve endüstriyel mirasa sunduğu katkılarını anlatan özel bir sergi düzenliyor.
Siemens Türkiye açıklamasına göre, şirket, Cumhuriyet’in ilk yıllarında sadece sanayide değil, Cumhuriyet’in ilk röntgen cihazı, ilk elektrikli tramvayı, ilk yeraltı demiryolu, ilk elektrik santrali ve daha onlarca örnekle birçok sektörde ilklere imza attı.
Cumhuriyet dönemindeki ilk fabrikasını 1928’de Eskişehir’de açan Siemens Türkiye, aynı yıl içerisinde Cumhuriyet’in ilk hidroelektrik santrali olan Malatya Elektrik Santrali’ni kurarak ülkemizin su potansiyelini Siemens teknolojisiyle birleştirdi. O dönem aynı zamanda yeni kurulan birçok fabrika ve tesise de enerji sağlayan Siemens Türkiye’nin, 1929 yılında Tire Duro Metal Fabrikası, Beykoz Deri Fabrikası, Bafra ve Tekirdağ santralleri de bu çalışmaları arasında yer alıyor.
Cumhuriyetin ilk yıllarında ülkede sınai kalkınmanın mihenk taşlarından Kozlu Kömür Madeni’nin turbo ünitesi, İzmit Kâğıt Fabrikası’nın kâğıt makineleri ve Bursa İplik Fabrikası’nın iplik makinelerinin elektriği Siemens Türkiye tarafından sağlandı.
Birçok farklı ilde elektrik panelleri ve enerji dağıtım konsolları kuran Siemens Türkiye, birçok fabrikanın altyapısını kurarak ya da bu fabrikalara enerji sağlayarak katkıda bulundu.
Aynı dönemde pek çok sektörde kullanılan demir çelik, Siemens dökümhanelerinde, Siemensli çelik ustaları tarafından üretildi. Siemens Türkiye bu çalışmalarıyla birçok inovatif yeni iş kolunun doğmasına da vesile oldu. Yalnızca İstanbul’un değil, İzmir ve Selanik’in de elektrifikasyonuna da öncü oldu.
'Birlikte Yüzyıl' sergisi, 100 yıllık Cumhuriyet'in ilanının ardından ülkenin kalkınmasını sanayi kurumları, eğitim ve gerçek insan hikâyeleri üzerinden yansıtıyor. Sergi aynı zamanda kadının çalışma ve sosyal hayata katılımını odağına alarak Cumhuriyet’in ilk yıllarında bu alanda verilen büyük çabayı, karşılaşılan zorlukları bir kez daha gözler önüne seriyor.
Sergide, Siemens Türkiye’nin arşivinden Erken Cumhuriyet Dönemi’ne ait belge ve objeler de yer alıyor. Sergide 1872 yılında kullanılan telgraf makinesi, ayaklı radyo, telefon da sergileniyor. Ayrıca dönemin fotoğrafları ile birlikte Atatürk ve İsmet İnönü imzalarıyla dönemin kararnameleri de görülebilir.
İlk kadın mimarlarımızdan Mualla Eyüpoğlu, İlk kadın sosyologlarımızdan Mübeccel Belik Kıray, ilk kadın kimyagerlerimizden Remziye Hisar, ilk kadın inşaat mühendislerimizden Sabiha Fırat’ın yaşam öyküleri, Pelin Batu’nun kaleminden sergideki yerini alıyor.
Siemens Türkiye Cumhuriyet’in ilk yıllarında sadece sanayide değil Cumhuriyet’in ilk hidroelektrik santrali, ilk röntgen cihazı, ilk elektrikli tramvayı, ilk yeraltı demiryolu ve daha onlarca örnekle birçok sektörde ilklere attığı imzalardan örnekler de sergi süresince görülebilir.
Küratörlüğünü Prof. Dr. Önder Küçükerman’ın, konsept ve koordinatörlüğünü Dündar Hizal’ın üstlendiği sergi, 7-24 Kasım'da Galataport Paket Postanesi’nde ziyaret edilebiliyor. Sergi aynı zamanda dijital versiyonu ile de kısa bir süre içerisinde çevrim içi ziyarete açılacak.
- 'Sergi, Türkiye Cumhuriyeti ve Siemens Türkiye arasındaki yüzyıllık teknolojik ortaklığın güç birliğini yansıtıyor'
Açıklamada görüşlerine yer verilen Siemens Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve Üst Yöneticisi (CEO) Hüseyin Gelis, 'Bu sergide, 100 yıllık Cumhuriyet’in kuruluş hikayesine, sanayileşmeye doğru giden bir bakış açısıyla tanık olacağız. Bu sergi, Türkiye Cumhuriyeti ve Siemens Türkiye arasındaki yüzyıllık teknolojik ortaklığın güç birliğini yansıtıyor.' ifadelerini kullandı.
Gelis, her dönemde olduğu gibi yeni teknolojiyi, ürün ve fikirleri ülkenin hizmetine sunarak, genç Cumhuriyetin sanayideki kalkınmasında öncü olduklarını ve bugün de olmaya devam ettiklerini belirterek, 'Ülkemizde, imzamızı taşıyan ilk fabrikalar ve en önemli değerlerimizden biri olan fırsat eşitliği odağımız ile, kalkınma sürecinin ayrılmaz bir parçası olmaktan, gurur duyuyoruz. Sergimiz, sanayileşme yolunda, hem teknolojik ve sanatsal güzellikler barındırması açısından, hem de ufuk açıcı olmasından dolayı çok özel bir sergi.' değerlendirmesinde bulundu.
Siemens Türkiye Kurumsal İletişim ve Kamu İlişkileri Direktörü Özlem Özkaya ise serginin hazırlık sürecinde yüzlerce arşiv taraması yapılarak aylar süren bir çalışma yürüttüklerini belirtti.
Özkaya, “Cumhuriyetin ilk yıllarında, benzeri görülmemiş bir seferberlikle zorlukların nasıl aşıldığına ve milli bir ekonomi kurabilmek için nasıl bir strateji izlendiğini ortaya koyan önemli bir sergiye ev sahipliği yapıyoruz. Cumhuriyet’in kadınlar ile nasıl yükseldiğini, nice değerli kadınlarımızın çok önemli yerlere gelerek genç cumhuriyete neler kattıklarını kendi hikayeleri ile sergi kapsamında görebileceğiz.
Siemens Türkiye olarak, kuruluş yıllarından bugüne Cumhuriyetimizi hedeflerine ulaştırmak için üstlendiğimiz rolü ve ne mutlu bize ki 167 yıldır bu topraklarda faaliyetlerini sürdüren bir şirket olarak Cumhuriyetimizin 100 yıl boyunca sanayiden sağlığa, ulaşımdan elektrifikasyona kadar birçok farklı alanda ülkemize katkılarımızı da anlatan bu serginin hepimiz için ilham verici olacağına inanıyorum.' açıklamasını yaptı.