'Kolektif Zanaat, Yeni Çağ Turizmi' temasıyla, 14. Uluslararası Resort Turizm Kongresi’ Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un da katılımı ile dün Nirvana Cosmopolitan’da gerçekleştirildi. Kongrenin açılışına İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, AKTOB Başkanı Kaan Kavaloğlu, Antalya Valisi Hulusi Şahin, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek ve Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Erkan Yağcı ve çok sayıda turizmci katıldı.
KAAN KAVALOĞLU: “BUGÜN BU ZENGİN TOPRAKLARDA TURİZM YAPABİLİYOR VE TURİZMİN KÜRESEL OYUCULARI ARASINDA YER ALABİLİYORSAK BUNU CUMHURİYETİMİZİN VİZYONUNA BORÇLUYUZ."
Kongrenin açılış konuşmasını yapan AKTOB Başkanı Kaan Kavaloğlu: “Bugün bu zengin topraklarda turizm yapabiliyor ve turizmin küresel oyucuları arasında yer alabiliyorsak bunu Cumhuriyetimizin vizyonuna borçluyuz.” dedi. Turizmin, yalnızca ekonomi için değil, kültürel ve uluslararası etkileşimler için de önemli bir rol oynadığını belirten Kavaloğlu: “Yıllar boyunca her türlü zorluğu ve krizi aşmaya çabalarken, misafir memnuniyetini ön planda tutarak Türkiye’yi, dünyanın en iyilerinden biri haline getirdik. AKTOB olarak, herkesle el ele verip güç birliği yaparak turizmi hep ileriye taşıdık. Turizmde sadece büyümeyi değil, daha kapsayıcı ve sürdürülebilir bir şekilde gelişmeyi hedefliyoruz. Sadece sektörel başarılar elde etmek değil, toplum her kesimine fayda sağlayacak projeler geliştirmeyi hedefliyoruz. Hedefimiz büyük, yolumuz uzun. Bu yolda tüm paydaşlarımızı hep birlikte çalışmaya davet ediyorum. Her yaptığımızın birbirini etkilediği sektörümüzde biz biriz ve dirayetliyiz” dedi.
"Turizmi Her Zaman Daha İleri Taşımayı Başardık" Kavaloğlu, Konuşmasının Devamında Şunları Söyledi: 40 yıl boyunca, sektördeki birçok zorluğu aşarken, her zaman misafir memnuniyetini, kaliteyi ve misafirperverliği en ön planda tutarak Türkiye'yi bir dünya markası haline getirdik. Birlik olarak, öncelikle iş birliğinin, paylaşmanın ve dayanışmanın önemini vurguladık. Zorluklar ne kadar büyük olursa olsun, güçbirliği yaparak sektörü her zaman daha ileriye taşımayı başardık ve ağırladığımız milyonlarca misafirle bir barış köprüsü oluşturduk. O günlerden bugüne kadar, Türk turizminin büyümesine, tanıtılmasına ve uluslararası alanda rekabet gücünün artmasına önemli katkılar sağladığımıza inanıyoruz. 40 yıllık hikayemizde global ekonomik krizler, doğal afetler, pandemi gibi dünya çapında yaşadığımız zorluklar bizleri her zaman sınadı. Ancak her bir kriz, sektördeki dayanıklılığımızı ve esnekliğimizi artıran birer fırsata dönüştü. Her zorluk, aynı zamanda sektörün gelişmesine yön verecek yeni stratejiler üretmemizi sağladı. Bunun en yakın örneği; pandemi döneminde Bakanlığımız öncülüğünde yapılan uygulamalarla, küresel krizi en iyi yöneten ülke ve sektör olmamızdır. Öte yandan Türkiye konaklama sektörünün en güçlü özelliklerinden biri de yatırımcılarının çok büyük oranda yerli ve milli olmasıdır. Ancak yeni yüzyıl vizyonunda bizleri daha güçlü kılacak, uluslararası arenada söz sahibi olmamızı devam ettirecek ve güçlendirecek modellere ihtiyacımız var. En büyük turizm atılımlarımızdan birisi olan TGA'nın (Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı) kuruluşu Türk turizmine yeni bir yol açarak, tanıtım ve pazarlama faaliyetlerinde bir bütünlük sağlamıştır. Bu yapı ile tanıtım ve pazarlama, algı çalışmalarında ortak bir dil kullanılarak, pazar özelliklerine göre kaynak pazar stratejileri çok büyük bir başarıyla oluşturulmuştur. Türkiye turizminin küresel değişime ayak uydurması yönünde, konaklama sektörünü çok yakından ilgilendiren, meslek birlikleri yasası ile yeniden yapılanma ve yasal bir forma dönüşmesi yönünde çalışmalar yapılması en büyük dileğimizdir. Konaklama sektörünün önümüzdeki yıllarda çok daha fazla dijitalleşmesi, yenilikçi hizmet modelleri geliştirmesi, sürdürülebilirlik ve toplumsal faydaya odaklanması gerektiğini biliyoruz. Yeni çağda turizm, geleneksel turizmin ötesine geçerek, seyahatin yalnızca dinlenme veya eğlence amacı taşımayacağı, kişisel gelişim, kültürel etkileşim ve bireysel sosyal sorumlulukları öne çıkartan bir forma dönüşüyor. Bu değişimleri çok iyi gözlemlememiz gerekiyor. Kongremizin hedefi de bu değişimlerin sektörü nasıl şekillendireceği ile ilgili yeni bakış açıları kazandırmak olacak.
Kavaloğlu sözlerine şöyle devam etti: 'Turizm kaynaklarımızın korunması, iklim değişikliği gibi konular sektörel bir sorun olmanın ötesinde, insanoğlunun varlığını sürdürmesiyle de ilgilidir. Bu yıl ilk kez kongremizin sıfır karbon hedefi ile ölçme ve değerlendirme normlarına uygun hesaplanmasını tamamladık. Kongrenin yaratacağı sera gazı emisyonlarının da tüm sene boyunca, bir sonraki kongreye kadar yapılacak iyileştirmelerle birlikte dengelenmesini, uluslararası bir firma olan Energypro ile birlikte sağladık. Seçilen Gold Standart Yenilenebilir Enerji projesi ile Birleşmiş Milletler Sürdürülebilirlik Hedeflerinden - İklim Eylemleri, Toplumsal destek, Erişilebilir Temiz Enerji alanlarında da destek sağlamış olduk. Yeni turizm anlayışında; özellikle yeni kuşaklar doğal kaynakları tüketecek, çevreyi kirletecek ve yerel halkla etkileşimde yüzeysel kalacak bir turizm anlayışını reddediyor. Bunun yerine, çevreyi, yerel kültürleri ve gelenekleri korumak ve bu mirası geleceğe taşımak isteyen bir anlayışla seyahat seçimlerini yapıyor. Yeni jenerasyonlar önümüzdeki yıllarda turizm için ana hedef kitle olacaklar. Sekt.rün geleceğini bu temeller üzerine inşa etmemiz, yeni trendleri ve seyahat motivasyonlarını iyi okumamız gerekiyor. Veriler, yeni jenerasyonların %90 gibi büyük bölümünün dijital etkileşimle seyahatlerini planladıklarını gösteriyor. Yakında en güçlü seyahat grubunu oluşturacak bu kitlelerin seyahat motivasyonları "teknoloji ve ekoloji" olacaktır. Yapılan bir araştırmada, çevre dostu bir otel seçmeyi düşünen gezginlerin oranı kuşaklara göre en yüksek oranla bu belirttiğim genç kuşaklarda geliyor. Hedeflerimiz büyük, yolumuz uzun. Yakın gelecekte ulaşmayı hedeflediğimiz 90 milyon ziyaretçi ve 100 milyar dolar gelir hedefimizin de sektör olarak arkasındayız. Bu düşüncelerle, turizm sektöründeki tüm paydaşlarımızla birlik ve beraberlik içinde çalışmaya, istikrarla daha kapsayıcı ve daha verimli bir turizm sektörü inşa etmeye davet ediyorum. Her birimizin varlığının diğerinin varlığına ve yaptıklarına bağlı olduğu turizm ekosisteminde kolektivizmin önemini yeniden vurgulamak istiyorum. Her fırsatta belirttiğim gibi, birlik içinde biriz ve dirayetliyiz. Sektörümüze emeği geçmiş herkese şükranlarımızı sunuyor, geleceğe yönelik heyecan ve umutla ilerleyeceğimiz bir dönemin temellerini atmak için tüm paydaşlarımızla birlikte çalışmamız gerektiğini tekrar belirtmek istiyorum.
ANTALYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI MUHİTTİN BÖCEK ALTYAPI ÇALIŞMALARINA DEĞİNDİ
Kongrenin Antalya için önemine değinen Başkan Böcek, “Büyükşehir Belediyemizin turizm sektörümüze daha fazla hizmet etmesi için turizm gelirlerinden pay alması gerekmektedir. Özelikle Sayın Bakanımızdan bu konuda destek bekliyoruz. Bu para Antalya’nındır, Antalya için harcanmalıdır” dedi. Turizmdeki hızlı büyümenin, başta Antalya olmak üzere tüm önemli turizm destinasyonlarını yoğun bir göç ve turizm talebiyle karşı karşıya bıraktığını ifade eden Başkan Böcek, “Bu talepleri yönetmek de bizlere düşmektedir. Bu noktada ülkemizin yeni bir bakış açısına ve turizm vizyonuna ihtiyacı vardır” dedi. “Sürdürülebilirlik artık hepimizin ortak amacı olmalıdır” diyen Başkan Muhittin Böcek, başta ulaşım olmak üzere kentin tüm altyapısını ihtiyaçlar doğrultusunda yenilemeye ve geliştirmeye devam ettiklerini söyledi. Sürdürülebilir bir çevre için altyapı yatırımlarına da aksatmadan devam ettiklerini belirten Başkan Muhittin Böcek, “Serik Karadayı içme suyu temin projesine başladık. Böylece Belek turizm bölgesinin önümüzdeki 50 yıllık su ihtiyacını karşılamak amacıyla 1 milyar 561 milyon TL yatırım yapıyoruz. Otellerimizin sahasında kalan eski hatları yeniliyoruz. Ayrıca Serik’te 20 yıl, Kemer’de 27 yıl atıksu gelirlerimizi arıtma tesislerimizin yapımı karşılığında Kültür ve Turizm Bakanlığımıza devrettik. 36 arıtma tesisimizde günlük 750 bin ton atık su arıtıyor, her gün ortalama 500 ton arıtma çamurunun bertarafı için de yıllık 500 milyon TL harcıyoruz. Kundu arıtma tesisinin yüzde yüz kapasite artışı için 1 milyar 400 milyon TL’lik ihalemizi gerçekleştirdik” diye konuştu.
ANTALYA VALİSİ HULUSİ ŞAHİN, “TURİZMİN, ÜLKEMİZİN CARİ AÇIĞINI KAPATMADA NE KADAR ETKİLİ OLDUĞUNU TEKRAR HATIRLATMA GEREĞİ DUYMUYORUM.
Vali Şahin kongrede yaptığı konuşmadn şunları söyledi: 'Turizm sektörü için konulan hedeflere adım adım ulaşılacağından şüphem yok. Türkiye, önemli işlere imza atan ve başkalarının tökezlediği dönemlerde vites artıran bir ülke. Antalya, Türkiye turizminin 3’te 1’ini karşılıyor. Dünyada en fazla antik kente sahip olmamız, 600 kilometrelik muhteşem sahilimiz ve diğer tüm doğal ve kültürel güzelliklerimizin önemi büyük. Biz yaptığımız tüm operasyonlarda sadece kazanmayı değil, sürdürmeyi, korumayı ve güzelleştirmeyi tüm hedeflerimizin önüne koymalıyız. Turizmi bu şekilde kurgulamayız. Bu kongre, sektör duayenlerine ev sahipliği yapıyor, panelistlere çok özel konularda konuşacaklar. Benim burada sizden ricam bu kongreye sürdürülebilir gözlükleriyle bakalım. Bu güzel ülkeyi çok daha güzel bir şekilde çocuklarımıza bırakalım” dedi.
KÜLTÜR VE TURİZM BAKANI MEHMET NURİ ERSOY: "BU YÜZYIL İÇİNDE SEKTÖRÜMÜZÜN KARŞISINDA ÇOK DAHA GENİŞ BİR VİZYON VE DERİN BİR SORUMLULUĞUMUZ BULUNMAKTA."
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Uluslararası Resort Turizm Kongresi’nde, Kolektif Zanaat, Yeni Çağ Turizmi” mottosunu öne çıkardı. Ersoy: “Turizmin ikinci yüzyılındayız ve bu yüzyıl içinde sektörümüzün karşısında çok daha geniş bir vizyon ve derin bir sorumluluk bulunmakta. Daha kapsayıcı ve yenilikçi anlayışla turizmimizi geliştirmek zorundayız. Yapılan hiçbir proje yeterli gelmeyecek. Her zaman için bunları geliştirmek büyük bir sorumluluğumuz olarak kalacak” dedi. Ayrıca turizmde yılın ilk dokuz ayında Türkiye'nin 49 milyon 181 bin turisti ağırladığını, turizm gelirlerinin bu yılın üçüncü çeyreğinde 46.9 milyar dolara ulaştığını hatırlatan Mehmet Nuri Ersoy, üçüncü çeyrekte elde edilen 23.2 milyar dolarlık gelirin ‘bir çeyrekte elde edilen en yüksek turizm geliri’ olarak tarihe geçtiğini vurguladı. “Yapay zekâ turizmde sadece bir yenilik değil devrim; bu dönüşümde öncü bir rol üstlenmekte kararlıyız”
Dünyanın şu anda ‘yapay zekâ’yı tartıştığının altını çizen Ersoy, şöyle konuştu: “Bizler de bunu yakinen takip ediyoruz. ‘Yapay zekanın gücünü turizm sektörüne entegre edebilir miyiz?’ sorusu bizim önümüzdeki en önemli ve en teknolojik meydan okumaların başında geliyor. İnsanlık tarihinin en hızlı ilerleyen teknolojilerinden biri olan yapay zekâ, turizmde sadece bir yenilik değil, bir devrimdir. Türkiye olarak, bu dönüşümde öncü bir rol üstlenmekte kararlıyız. Turizm sektörü, çağın hızına ayak uydurabilmek için artık teknolojiyle daha güçlü bir şekilde bütünleşmek zorundadır. Biz, yapay zekâ ile turizmi yeniden tanımlayarak, ziyaretçi deneyimlerini en üst seviyeye çıkaracak bir yol haritası için değerlendirmelerimizi sürdürüyoruz. Hayata geçireceğimiz projelerle yapay zekayı turizm sektörüne entegre ederek, ülkemizi daha erişilebilir, daha akıllı ve daha sürdürülebilir bir destinasyon haline getirmek istiyoruz. Bunların yanı sıra, müzelerimizde ve kültürel alanlarımızda yapay zekâ tabanlı rehberlik sistemleriyle ziyaretçilere daha interaktif ve zengin deneyimler sunmayı planlıyoruz. Geçmişimizi geleceğin teknolojisiyle anlatarak, kültürel mirasımızı dijital dünyanın sınırlarını aşarak tüm dünyaya yaymayı hedefliyoruz."
İŞ BANKASI GENEL MÜDÜRÜ HAKAN ARAN: “İŞ BANKASI OLARAK, CUMHURİYET TEMALI BU KONGREYE BİR KEZ DAHA SPONSOR OLMAKTAN GURUR DUYUYORUZ”
“Cumhuriyet” temalı bu kongreye sponsor olmaktan gurur duyduğunu ifade eden Hakan Aran, “Biz turizm sektörünün ülkemiz için önemine inanıyoruz. Ekonomimize ve dış cari açığı kapatmadaki büyük rolüne inanıyoruz. Turizm konusunda yatırım için harcanan paranın hem istihdam hem de gelir açısından doğru harcanan bir para olduğunu düşünüyorum. Alelade kredi değil, enflasyonun düşmesine etki edecek, dış ticaret açığını kapatacak bir güçte bir kredi olduğunu biliyorum” açıklamasını yaptı. Sürdürülebilirlik, teknoloji, yapay zekaya ve İş sanat olarak turizm alanındaki sanat etkinliklerine verdikleri önemi ve bu alanda çalışmalarını aktaran Aran ayrıca Türkiye’de ilk defa bir bankanın bir şubesini turizme özelleştirdiklerini ve bunun çok önemli bir adım olduğuna vurgu yaptı. Ayan: “Bu, bizim bu konuya ne kadar stratejik yaklaştığımızın en büyük göstergesi. Sizi sadece bankacılığı bilen bankacılarla değil, turizmi bilen bir bankacı ile bir araya getiriyoruz. Bu yolculukta sizi hangi zorluklar ve projeler bekliyorsa size o konuda yardımcı olacağız” bilgini paylaştı. Sene sonunda enflasyonun %44’le kapanacağını öngördüklerini açıklayan Aran:” Bu enflasyonda nefesimizi tutmuş fiyat istikrarını sürdürebilmek için tüm ülke olarak pek çok fedakârlıkta bulunuyoruz. Biz de sizin gibi üstümüze nasıl fatura düşüyorsa onu ödeyebilmek için çabalıyoruz. Turizm sektörü attığı adımlarda bu desteği hak ediyor. 2024’ün sonunda geldiğimiz nokta gerçekten gurur verici” dedi.