Vali Ali Çelik, yaptığı açıklamada, UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi'ne 2012 yılında dahil edilen, Anadolu'daki en iyi korunmuş Zeus Tapınağı'na ev sahipliği yapan antik kentteki kazıların, Cumhurbaşkanlığı kararı ve Valiliğin destekleriyle Kütahya Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ) tarafından sürdürüldüğünü hatırlattı.
DPÜ Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Gökhan Coşkun başkanlığında bu yıl yapılacak kazı çalışmalarında yeni bulguların gün yüzüne çıkarılmasının beklendiğini belirten Çelik, şunları kaydetti:
"Bu sezon Penkalas Çayı (Koca Çay), agora (çarşı), propylon, tiyatro ve Meter Steunene kutsal alanı sektörlerinde yoğun bir çalışma planlanıyor. Özellikle Penkalas Projesi'nde büyük bir ilerleme kaydettik ve sona yaklaştık. İçtenlikle umuyorum ki bu sezon yine keşiflerle dolu olacak ve Aizanoi'nin gizemli geçmişi hakkında bize yeni kapılar açılacak. Kazı ekibimizin tutkusu, bilgisi ve özverisi, şüphesiz bu sezonda da tarihimize muazzam bir katkı sunacak."
Çelik, geçmişin sırlarını açığa çıkarmak için büyük bir özveriyle çalışan kazı ekibine başarılar diledi.
Aizanoi Antik Kenti
Kütahya il merkezine 57 kilometre uzaklıkta yer alan, Frigya'ya bağlı Aizanitislerin ana yerleşim merkezlerinden biri kabul edilen Aizanoi kent alanının, milattan önce 3000'li yıllardan itibaren kullanıldığı tahmin ediliyor.
Milattan önce 133'te Roma egemenliğine giren, piskoposluk merkezi de olan kentin erken Bizans döneminde önemini yitirdiği belirtiliyor. 13. yüzyılda Çavdar Tatarlarının üssü olan, sonraları Çavdarhisar ismini alan kent, Avrupalı gezginlerce 1824 yılında keşfedildi.
Alman Arkeoloji Enstitüsünce 1970-2011 yıllarında yapılan kazılarda Anadolu'nun en iyi korunmuş Zeus tapınağı, tiyatro, stadyum, iki hamam, dünyanın ilk borsa yapısı, sütunlu cadde, Kocaçay üzerinde 5 köprü, "Meter Steunene" kutsal alanı, nekropoller, bent ve su yolları gün ışığına çıkarıldı. Tapınağın çevresinde milattan önce 3000'li yıllara ait yerleşim tabakaları bulundu.
Antik kentte 1970'ten itibaren 41 yıl boyunca yaz aylarında çalışma yürüten Alman Arkeoloji Enstitüsünün lisansı, Bakanlar Kurulu kararıyla 2011'de iptal edilerek kazı görevi Türk arkeologlara verildi.