Bu hafta Rubi Platinum otelleri Eğlence Müdürü İsmet Can Karadağ ile keyifli bir sohbet geçekleştirdik
Bu hafta Rubi Platinum otelleri Eğlence Müdürü İsmet Can Karadağ ile keyifli bir sohbet geçekleştirdik.
Can Bey bize biraz kendinizden bahseder misiniz?
Öncelikle güzel davetiniz için teşekkür ediyorum hoşgeldiniz. 05.01.1989 Antalya doğumluyum. Anadolu Üniversitesi Sosyoloji bölümünden mezun oldum. Fakat çocukluğumdan beri doğduğum şehrinde bana açtığı sektör olan turizmin içinde yetiştim ve büyüdüm diyebilirim. 2013 senesinden itibaren de sektöre Eğlence ve Organizasyon müdürü olarak hizmet vermeye devam ediyorum. 2012 senesinden beri Evliyim ve bir çocuk babasıyım.
Ailenizde turizmle ilgilenen başka kimse var mı?
Evet bu konuda çok şanslıyım diyebilirim. Turizmi sonradan gören öğrenenlerden değil direkt içine doğmuş birisi olarak kabul ediyorum kendimi. Annem ve babam 80’li ve 90’lı dönemlerin turizmin gerçekten kaliteli ve kalifiye personellerin bulunduğu dönemlerde çalıştılar. Bende onların yanında 7 yaşımdan beri yaz tatillerinde farklı departmanlarda görev alma şansını yakaladım. 7 yaşlarında bile sahnede olduğum müzikal şovlarda çocuk rollerinde oynamışlığım var. Annem Önbüro müdürü ve Genel müdür olarak babam ise FB Müdürü ve Operasyon müdürü olarak görev yaptılar. Bu konuda kendilerinin üzerimde çok emekleri vardır buradan da teşekkür ediyorum onlara.
10 yıl önceki müşteri portföyü ve eğlence anlayışıyla günümüzü karşılaştırırsanız farklılıklar ve benzerlikler açısından neler söylerseniz?
Tabi ki Türkiye turizminde 10 yıl uzun bir süre ve bir çok farklılıklar yaşandı. Misafir portföyü yaşanan rekabetçi ortamdan dolayı ve politik sebeplerden dolayı dönem dönem değişiklik gösteriyor. Uzun yıllardır özellikle Antalya (Alanya, Kemer) bölgesinde hakim Rus uyruklu misafirlerimizde ciddi düşüşler mevcut. Son yıllarda tekrardan Avrupa özellikle Alman misafirlerde artış söz konusu. Bizler uyruklara çok takılmadan her sene daha iyi neler yaparız ne tarz yenilikler misafirlerimize sunabilirizin peşindeyiz.
Eğlence anlayışında da sürekli kendimizi geliştirmemiz gerekiyor. Repeat guest dediğimiz sürekli aynı işletmeye yada bölgeye gelen çok sayıda turist var ve onlara her sene farklı yenilikçi şeyler sunmak her departman için çok çok önemli. Sürekli Türkiye’ye gelen sadık misafirlerimizin de eleştirilerini ve önerilerini dikkate almak gerekli. Son yıllarda özellikle benim çalıştığım tesislerde daha çok konser, parti ve sıra dışı yüksek kalitede organizasyonlara önem veriyoruz. Amacımız gelen misafirlerin ben bunu daha önce görmemiştim demesini sağlayabilmek. Bu yüzden eğlence sektörünün dünya genelinde yapılan yenilikçi organizasyonlara her zaman ayak uydurup farklı sıradan olmayan işlere imza atması Turizm için önemli.
Özellikle pandemi ve sonrasında Türk turizminde çeşitli zorluklar yaşanıyor. Bu Entertainment departmanı olarak sizi nasıl etkiledi?
Pandemi dönemi sanırım her turizm çalışanının hatırlamak bile istemeyeceği bir dönem. Çok zorluklar yaşandı. Her departmanın uyulması gereken kurallar sebebi ile çalışma sistemlerini yeniden oluşturduğu bir dönemdi. Ama Türkiye olarak başarılı bir şekilde atlattığımızı düşünüyorum bu süreci. Özellikle eğlence alanında bir çok kısıtlama uygulandı şovlar, canlı müzikler ve partiler gibi sıradan olan hiçbir organizasyonu neredeyse yapamadık. Yapsak dahi kurallar gereği misafirlerimizi yeterince tatmin edemedik. Fakat sonrasında ki süreçte tekrardan eskiye dönüp güzel ve başarılı işler yapmaya devam ediyoruz. O dönemden kalan en büyük sorunların başında sektörü terk eden kalifiye personel eksikliği diyebilirim. Pandemi döneminde uygulanan kadro daralmaları veya tesislerin geç açılması sonucunda işsiz kalan birçok kişi farklı sektörlere yönelmek zorunda kaldı.
İyi bir eğlence müdüründe olmazsa olmaz diyeceğiniz özellikler nelerdir?
Öncelikle liderlik olmaz ise olmaz benim için. Eğlence departmanında görevli olan arkadaşları yönetebilmek benim görüşüme göre biraz daha zor olabiliyor. Gerek yaşların genç olması gerekse farklı ırk ve uyruklarda olan kişilerin aynı hedef doğrultusunda bir araya getirebilmek için iyi bir lider olmak şart. Bir diğer şart ise mesleğini sevmek ve sürekli yeniliklere açık olmak. Gerçekten çok güzel bir iş yapıyoruz . Ben kendimi çok şanslı hissediyorum ve işimi gerçekten severek yapıyorum bunun sonucunda da istikrar ve başarı kendiliğinden geliyor.
Sizin otelleriniz Alanya bölgesinde bulunuyor. Antalya ve Alanya’yı tesisler açısından karşılaştırmanızı istesem neler söylersiniz?
Alanya bölgesinin Türkiye turizmi için çok önemli bir lokasyon olduğunu düşünüyorum ve bölgenin en iddialı ve vizyonlu tesislerinden birisinde görev aldığım içinde çok mutluyum. Fakat bölgenin hak ettiği değeri görmediğinde açık. Bunda yanlış işletme politikalarının da etkisi çok büyük. Kendim yıllarca Belek ve Kundu bölgesinde çalışmış olmama rağmen 8 yıldır bu bölgedeyim. Alanya bölgesinden İlk teklifi aldığım dönemde ön yargılarım fazlası ile vardı fakat denemek istedim ve hiç pişman değilim. Bölgeye değer katmak Antalya tesisleri ile rekabet etmeye çalışmak benim için çok keyifli. Ama bir gerçekte var ki sektörde isim yapmış ve büyük yatırımlar yapan tesisler bu bölgelere çok fazla yatırım yapmıyorlar. Bunun sebepleri arasında ulaşım sorunu veya reklam çalışmalarının yetersizliği olabilir. Umarım Alanya bölgesi de yakın zamanda hak ettiği değeri görür temennim bu yönde.
İşinizin en sevdiğiniz tarafı nedir desem?
Bizler sürekli operasyonu haraketli yaşam tarzını benimsemiş insanlarız. Bunu sevmeyen kişiler zaten Eğlence departmanında başarılı olamaz diye düşünüyorum. Bu işe beni bağlayan en önemli nokta ise yaptığımız işlerin sonunda tesisimize gelen misafirlerin yüzlerinde bıraktığımız tebessüm. İnsanları eğlendirmek tatillerinde onlara tüm dertlerini sorunları bir nebzede olsa unutturup unutulmaz anlar yaşatmanın verdiği haz gerçekten anlatması zor bir his.
Turizm sektörünü seçmek isteyenler için sizden kısaca birkaç tavsiye almak istesek?
Turizm ülkemiz için çok önemli bir gelir kaynağı. Son yıllarda fazlası ile yapılan yatırımların sonucuna ise ciddi bir personel sıkıntısı yaşanmakta. Bu sebepten dolayı alttan yetişmesi gereken kalifiye personele çok ihtiyaç var. Ben turizmi kötüleyenlerden hiçbir zaman olmadım evet zorlukları çok fazla istihdam konusunda sorunlu bir sektör fakat kendini geliştiren ve bu mesleği sürekli hale getirmek isteyenler içinde büyük fırsatlar mevcut. Son olarak turizm sektörünün ülkemizi ve yaptığımız işleri doğru ve güzel temsil edecek gençlere ihtiyacı var. İlerleyen dönemlerde doğru bir kariyer planlaması ile çok başarılı yerlere gelmeleri içinde fırsatlar fazlası ile mevcut. Umarım ülkemizde turizm ve turizm çalışanları hak ettiği değeri daha fazla görür ve çok daha başarılı dönemleri hep beraber görme fırsatını yakalarız.
Tekrardan bu güzel sohbet için teşekkürlerimi sunuyorum. 2024 sezonunda tüm turizm çalışanlarına sorunsuz ve keyifli bir sezon diliyorum.