Gastronomi dünyasının her yıl merakla beklediği ve prestijli restoranların değerlendirildiği Michelin Rehberi’ne bu yıl altısı İzmir, 15’i Bodrum ve İstanbul’da yer alan 36 yeni restoran, tavsiye edilenler listesine girdi. Lüks ve uluslararası mutfakların yer aldığı rehberde, bu yıl ev ve tencere yemekleriyle geleneksel Türk mutfağını lezzet tutkunlarıyla buluşturan lokantalar da listeye girmeyi başardı.
‘Sektör markalaştı’
İstanbul Bostancı’nda yer alan Tavacı Recep Usta’nın işletmecisi Recep Budak, “Türkiye’de kemikleşmiş markalar var. İnsanlar nerede, ne yiyeceğini çok iyi biliyor. Yemek sektörü markalaştı. İlk saç tavanın mucidi Tavacı Recep Usta olarak biziz. Şimdi steak ya da kebap her yerde var ama bizim asıl işimiz Anadolu mutfağı. Buraya gelen farklı mönüyle karşılaşıyor. Bu ödülün bize katacağı elbette vardır fakat Recep Usta’yı zaten herkes biliyor. Dünya artık elimizde, girdiğinde herkes herkese ulaşır. Buradan saç tava ya da kaburga dolması yemeden gidemezsiniz. Tüm ürünlerimiz organiktir. Besi et almayız. Bin 500 kilometreden buraya et geliyor” dedi.
‘Yolumuzdan hiç vazgeçmeyeceğiz’
İzmir’de hizmet veren Ayşa Boşnak Börekçisi’nin işletmecisi Ayşe Karadan, “Büyük bir reklam bu işletmeler için. Evet, satışlarda artış olacaktır, daha yeni yeni duyuluyor. Daha çok ses getirecektir önümüzdeki günlerde. Aynı menümüz, çizgimizden ve yolumuzdan hiç vazgeçmeyeceğiz. 20 senedir bu şekildeyiz. Bizi seven ve beğenen bu şekilde geliyor. Hiç değiştirmeyi düşünmüyoruz menüyü. Müşterilerimiz sayesinde buralara geldik, yine aynı yolumuzda devam ediyoruz. Balkan mutfağı ve Ege mutfağına hakimiz. Mezelerimiz ve ev yemeklerimiz oluyor” açıklamasını yaptı.
‘Maddiden çok manevi tarafına bakıyorum’
İzmir’de bulunan Adil Müftüoğlu Uğur Lokantası’nın işletmecisi Alpay Okyay, “Biz Gurman ödülüne layık görüldük. 1955’ten beri üç kuşak faaliyet gösteren bir lokantayız. Biz geleneksel Türk mutfağı, tencere yemekleri yapıyoruz. Dünyada kabul gören en önemli organizasyonlardan birinde yer almak güzel. Amacımız geleneksel mutfağı gelecek kuşaklara aktarmak ve lokantamızı 100’üncü yılına taşımak. İşlere artı değer katıp, fayda sağlayacaktır ancak işin maddi tarafından çok manevi tarafına bakıyorum. İşlerimden memnunum ancak manevi olarak Türk mutfağına ve ülkemizi orada temsil etmek daha büyük haz veriyor. Günde 35 çeşit yemek yapıyoruz” diye konuştu.
‘Para kazanmak gibi derdimiz yok’
Bodrum Konacık’ta hizmet veren Kısmet Lokantası’nın sahibi Orhan Dumanlı, “Satıştan ziyade aynı kaliteyi daha yüksek sürdürmek amacındayız. Yoksa bu bizim için ticari ünvan değil. Bekliyorduk tabii böyle bir şeyi. ‘Böyle ödül alalım, daha çok para kazanalım’ gibi bir derdimiz yok. Bu ödülle çıtayı daha da yükselttik. Yöresel, Ege ve zeytinyağlı yemekler yapıyoruz. Yöre üreticisinden alışveriş yapıyoruz, donmuş hiçbir ürün kullanmıyoruz. Yöreye faydamızın olması ve unutulmaya yüz tutmuş yemeklerin gelecek kuşaklara aktarılması bizim amacımız” şeklinde konuştu.