Yunan adalarında su kıtlığı, turizm sektörünü etkiliyor. Sıcaklık artışı ve uzun süren kuraklık ada halkını ve turistleri su sıkıntısıyla karşı karşıya bırakıyor. Yunanistan yeni önlemler alarak turist sayısını kontrol altına almaya çalışıyor. Su kullanımını kısıtlayıcı tedbirler alınıyor.
İklim değişikliğinin etkileri arttıkça, su kıtlığı turizme bağımlı destinasyonlar için kritik bir sorun haline geliyor. Yunanistan’ın 2024 yılı, kayıtlı en sıcak yazını yaşarken, birçok ada, turist sayısındaki artış ve uzun süren kuraklık nedeniyle ciddi su sıkıntılarıyla karşı karşıya kaldı.
Haziran ayında sıcaklıklar 40°C’yi aşarken, su ihtiyacını tuzlu suyu arıtarak karşılayan Sifnos adası, hem yerel halk hem de turistlerden gelen talepleri karşılayamadı. Yaklaşık 10 gün boyunca bazı evlere su verilemedi. Bu su krizi, Akdeniz’deki birçok tatil noktasının karşı karşıya olduğu büyüyen bir sorunun simgesi haline geldi; sakinler, giderek artan turist sayısıyla azalan su kaynakları için rekabet ediyor.
Yunan yetkililer, 2023 yılında 35 milyon turist ağırlamayı hedefleyen ülkenin, bu durumu kontrol altına almak için yeni önlemler alıyor. Santorini ve Mykonos gibi popüler destinasyonlarda, kruvaziyer yolcularına getirilen 20 Euro’luk yeni vergi ve su kullanımını kısıtlayıcı tedbirler bu adımların başında geliyor. Yunan hükümeti, artan turist sayısıyla birlikte sürdürülebilirliği sağlamak için tuzlu su arıtma tesislerinin kapasitesini artırmayı ve su kullanımına sınırlamalar getirmeyi planlıyor.
Yerel yetkililer, daha fazla altyapı yatırımı ve su yönetimi olmadan birçok adanın önümüzdeki yıllarda daha ciddi su kıtlıklarıyla karşı karşıya kalabileceği konusunda uyarıyor. İklim krizi derinleşirken, su kıtlığı Yunanistan ve diğer turistik bölgeler için turizmin geleceğinde belirleyici bir zorluk olarak öne çıkıyor.