Hava Durumu

#Ab

TOURISMJOURNAL - Ab haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ab haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Avusturya, İki Ülkeye Schengen Vetosunu Kaldırabilir Haber

Avusturya, İki Ülkeye Schengen Vetosunu Kaldırabilir

Avusturya İçişleri Bakanı Gerhard Kraner, Romanya ve Bulgaristan'ın Schengen bölgesine katılımı konusunda Avusturya’nın vetosunu, sınır güvenliğinde iyileştirmeler sağlanırsa kaldırabileceğini belirtti. Bu açıklama, Göçten Sorumlu AB Komiseri Magnus Brunner’in her iki ülkenin Schengen'e katılması yönündeki çağrılarının ardından yapıldı. Son iki yıldır Avusturya, Romanya ve Bulgaristan’ın Schengen’e tam üyeliğini, Batı Balkanlar rotasından gelen mülteci akışı nedeniyle engelliyordu. Ancak İçişleri Bakanlığı, o dönemden bu yana sınır güvenliği ve geri gönderme konularında önemli gelişmeler yaşandığını vurguluyor. AB Parlamentosu'nda konuşan Bakan Kraner, göç rakamları konusunda, "Artık özellikle bu ülkeler üzerinden gerçekleşen yasa dışı göç rakamlarının büyük ölçüde düştüğünü görebiliyoruz. Bu da doğru yolda olduğumuz, ancak henüz yolun sonuna gelmediğimiz anlamına geliyor" dedi. Amacın yasa dışı göçü sıfıra indirmek olduğunu ifade eden Kraner, vetonun kalkması için çalışmaların sürdüğünü ekledi. Romanya Parlamentosu Üyesi Victor Negrescu ise ülkesinin Schengen üyeliğine "son düzlüğe" girdiğini söyledi. Üç senaryoyu değerlendiren Negrescu, bu yıl içinde bir karar çıkabileceğini, aksi durumda yeni Avrupa Komisyonu ile müzakere gerekebileceğini ifade etti. Romanya Başbakanı Marcel Ciolacu ise 8 Aralık seçimleri öncesinde alınacak bir kararla, 2025 baharında Schengen’e tam katılımın sağlanabileceğini dile getirdi. Schengen genişlemesiyle ilgili görüşmelerin olumlu ilerlediğini belirten Komiser Brunner, anlaşmanın yakın olduğunu kaydetti. Önemli bir gelişmenin 22 Kasım’da Macaristan’da, Romanya ve Bulgaristan’ın katılımıyla yapılacak toplantıda yaşanabileceği düşünülüyor.

Elektrikli Motosiklet Pazarında Hızlı Yükseliş Haber

Elektrikli Motosiklet Pazarında Hızlı Yükseliş

Pandemi sonrası bireysel ulaşım ve mobilite taleplerinin artmasıyla, Türkiye’de motosiklet pazarı büyük bir büyüme kaydetti. Trafik sorunu, artan yakıt fiyatları ve enflasyon gibi sebepler, motosikletleri ulaşımda cazip hale getirdi. 2024 yılına gelindiğinde, motosiklet tescili 931 bin 890 adete ulaşmışken, elektrikli motosikletler ise bu büyümenin öncüsü oldu. 2022'de 30 bin olan elektrikli motosiklet satışları, 2024'te 185 bin 331’e yükseldi. B SINIFI EHLİYETLE KULLANILMA KOLAYLIĞI Elektrikli motosikletlerin yükselmesindeki en önemli etkenlerden biri, B sınıfı ehliyet ile 4 Kw'ya kadar olan modellerin kullanılabiliyor olması olarak gösteriliyor. Ayrıca, 11 Kw'ya kadar olan modellerde de B sınıfı ehliyetle sürüş imkânı tanınması, kullanıcıları cezbediyor. Türkiye Motosiklet Federasyonu As Başkanı Mahmut Nedim Akülke, bu durumun satışları pozitif etkilediğini belirtiyor.  Bir diğer önemli gelişme, Avrupa Birliği tarafından 2025'te yürürlüğe girecek olan yeni emisyon standartları oldu. Bu yeni düzenleme, motosiklet üreticilerini mevcut modellerini stoklardan çıkarmak için kampanyalar yapmaya zorluyor. Bu süreçte indirimli satışa sunulması beklenen 300 bin adet stok olduğu tahmin ediliyor.  PAZAR TRENDLERİNDE DEĞİŞİM GÖRÜLÜYOR Pazar trendlerinin değişiminde, 125 cc segmentinin büyümesi de dikkat çekiyor. Doğan Trend, 2024'ün ilk yarısında 13 bin adet motosiklet satarken, bu yıl sonunda 15 bin adede ulaşmayı hedefliyor. Ayrıca, Hero Motor gibi markalar da elektrikli modellere yöneliyor ve Türkiye’de üretim yapma planlarıyla dikkat çekiyor. Soysal Holding bünyesinde Türkiye'ye giren Hero Motor, Hindistan'dan VIDA elektrikli motosiklet modelini pazara sunmaya hazırlanıyor. Honda Türkiye de büyümeye devam ediyor. 2023’te 100 bin motosiklet satışı yapan Honda Türkiye, 2024'te bu rakamı 150 bine çıkarmayı planlıyor. Ayrıca, 500 cc hacmindeki modeller için yeni yatırımlar yapılıyor. YERLİ ÜRETİMDE ARTIŞ VAR Yerli üretim tarafında da önemli gelişmeler yaşanıyor. Şanlıurfa’da CSN Motor, 22 bin metrekarelik alanda motosiklet üretimi yapmaya başladı. Adanalı Cantech Motor ise elektrikli bisiklet ve benzinli motosiklet montajı için yatırımlar yapıyor.  Pazarın büyümesiyle birlikte yeni markalar da sektöre girmeye başladı. Kibar Holding’in yeni markası K-RIDES, Royal Enfield’i Türkiye’ye getirdi ve İstanbul’daki ilk mağazasını açtı. Bu yeni markalar, müşteri odaklı hizmet anlayışları ve topluluk etkinlikleriyle pazarın çeşitlenmesini sağlıyor. ÖZTÜRK: "2025 YILI BEKLENTİMİZ 1 MİLYON ADET SATIŞ" Motosiklet endüstrisinin büyümesinde, devletin sektöre yönelik düzenlemeleri ve yatırımları önemli rol oynuyor. MOTED Genel Koordinatörü Remzi Öztürk, "Motosiklet pazarındaki büyümenin arkasında ilgili bakanlıklarla birlikte yapılan bir çalışma var. Beş yıllık bir çalışma sonucunda sektörün önemli sorunları aşıldı. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile birlikte 2022 yılında İstanbul’da motosiklet çalıştayı yapıldı" dedi. Sektöre oluşan güvenle yan sanayi üretiminin ve uluslararası üreticilerin ülkemize yatırımlarının da arttığını belirten Öztürk, hedefin Avrupa'ya ihracat noktasına gelmek olduğunu kaydetti. Olumlu gelişmeler üzerine gelecek beklentilerini paylaşan Öztürk, "Uzun yıllardır bekleyen ehliyet yasası, Artes gibi uygulamalar devreye alındı. Motosiklete kolay ulaşmanın önü açıldı. Son üç yılda 2 milyon yeni kullanıcı motosikletle tanıştı. Daha birçok çalışma devam ediyor. 2025 yılı beklentimiz 1 milyon adet civarında" açıklamasını yaptı.

Erzurum’un Üç Özel Lezzeti Avrupa’da Tescil Yolunda Haber

Erzurum’un Üç Özel Lezzeti Avrupa’da Tescil Yolunda

 ERZURUM (İHA) - Türkiye’de Gaziantep ve Konya’dan sonra en fazla coğrafi işaretli ürüne sahip şehir olan Erzurum, üç özel lezzetiyle Avrupa Birliği (AB) tescili için gün sayıyor. Şehir, zengin mutfak kültürünü AB nezdinde tescilleyerek hem ulusal hem de uluslararası alanda tanıtmayı hedefliyor. Erzurum Ticaret Borsası’nın (ETB) liderliğinde yürütülen bu başvurular, Erzurum Su Böreği, Civil Peyniri ve Göğermiş Peynir için AB tescili almayı amaçlıyor. ETB Başkanı Hakan Oral, "Avrupa Birliği'ne ürünlere ilişkin olarak yapmış olduğumuz başvuruların olumlu sonuçlanacağına ve tescillerinin de gerçekleşeceğine inanıyoruz. Erzurum Su Böreği için üç yıl önce Avrupa Birliği tesciline başvurduk. Tabi gıda ürünlerinde bu tescilleri, Avrupa Birliği nezdinde de almak önemli bir hazırlık aşaması, düzeltme aşamaları var. Ekibimiz sürekli takip ediyor ve çalışıyor" diyerek, konunun Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nun da takibinde olduğunu vurguladı. ERZURUM’UN YILDIZI PARLAYAN LEZZETLERİ Coğrafi işaret çalışmalarıyla Türkiye'de 58 ürünle 3. sırada yer alan Erzurum mutfağının öne çıkan ürünleri, geleneksel yapım teknikleriyle dikkat çekiyor. Erzurum Su Böreği, özellikle coğrafi işaretli Erzurum tereyağı ve civil peynirle yapılırken, Göğermiş Peynir ise bölgenin endemik bitki örtüsünden aldığı lezzetle kendine özgü bir tat sunuyor. ERZURUM SU BÖREĞİ’NİN SIRRI Erzurum Su Böreği’ni özel kılan en önemli unsurlar civil peynir ve tereyağı. Erzurum’un tescilli civil peyniri, yağsız yapısıyla böreğin tadını korurken, tereyağı böreğin lezzetini belirleyici faktörlerden biri olarak öne çıkıyor. 40 dakika yoğrulan hamurunda yalnızca yumurta kullanılması, ince yufkalar hâlinde hazırlanması ve katmanların dalgalı olarak dizilmesi, fırında pişirilmeyen su böreğinin eşsiz lezzetinin arkasındaki detaylardan sadece birkaçı. EİT TURİZM BAŞKENTİ ERZURUM, MUTFAĞINI DÜNYAYA TANITACAK Erzurum’un 2025 yılında "EİT Turizm Başkenti" olarak ilan edilmesiyle Türk Dünyası’nın şehri ziyaret edeceğini belirten Oral, bu organizasyonun Erzurum mutfağını tanıtmak için büyük bir fırsat sunduğunu söyledi. Oral, "Burada gastronomi zenginliğimizi ön plana çıkarmak için elimizden gelen bütün çabayı harcayacağız. 025 EİT Turizm Başkenti Koordinatörlüğün öncülüğünde biz de Erzurum Ticaret Borsa olarak özellikle gastronomi ve fuarcılıkta, Erzurum'u tanıtma noktasında çalışmaların içindeyiz" dedi.

AB'den Çin Üretimi Elektrikli Otomobillere Ek Vergi Kararı Haber

AB'den Çin Üretimi Elektrikli Otomobillere Ek Vergi Kararı

Avrupa Birliği (AB), Çin'de üretilen elektrikli otomobillere yönelik olarak yüzde 35,3'e kadar çıkan ek gümrük vergileri uygulamaya koydu. AB Komisyonu, bu kararı, Çin'den gelen elektrikli otomobillerin haksız sübvansiyonlardan faydalandığını belirten sübvansiyon karşıtı soruşturmanın sonuçlanmasının ardından açıkladı.  Açıklamada, bu sübvansiyonların AB'deki üreticilere ekonomik zarar verdiği vurgulandı. Ek vergiler, AB Resmi Gazetesinde yayımlandıktan bir gün sonra yürürlüğe girecek. Bu süreçte Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) kurallarıyla uyumlu çözümler aranmaya devam edileceği ifade edildi. Vergi oranları, Tesla'nın Çin'de üretilen modellerine yüzde 7,8, BYD'ye yüzde 17, Geely’ye yüzde 18,8 ve işbirliği yapan diğer üreticilere yüzde 20,7 olarak belirlendi. SAIC ve işbirliği yapmayan diğer şirketler için ise yüzde 35,3 oranında ek vergi uygulanacak. Önceden yürürlükte olan yüzde 10’luk vergi oranı üzerine eklenen bu vergiler, toplamda yüzde 45,3’e ulaşacak.  Son yıllarda, Avrupa'da satışları artan Çinli elektrikli otomobiller, düşük fiyatları ve sübvansiyonlarıyla rakiplerini geride bırakmıştı. AB, temmuz ayında, bu araçların ithalatında geçici ek vergi uygulamaya başladığını duyurmuştu. Yeni vergilerin 30 Ekim'de Resmi Gazete'de yayımlanması ve 31 Ekim'den itibaren tahsil edilmeye başlanması bekleniyor.

İsveç'te nüfusu 200'e düşen köye göç edenlere 900 euro ödenecek Haber

İsveç'te nüfusu 200'e düşen köye göç edenlere 900 euro ödenecek

İsveç, ülkenin kuzeydoğusundaki Laponya bölgesine bağlı Glommerstrask Köyü'ne göç etmeyi düşünen ailelere mali teşvikler sunuluyor. Köy, açık hava sporlarına merak duyanlarla doğa severler için bir "cennet". Fakat son yıllarda nüfus keskin bir düşüş yaşadı. Özellikle okul çağındaki çocukların sayısı azaldı. Bu gidişatın devam ettiği takdirde, köydeki ilkokulun kapanacağı söyleniyor. Bu nedenle köydeki yerel bir kuruluş, İtalya ve İspanya gibi diğer Avrupa ülkelerinde yaygın olarak görülen "nüfuslandırma planına" başvurdu. 1950 yılında Glommerstrask Köyü'nün nüfusu 1.000 civarındaydı. Şimdi ise sadece 200 kişinin yaşadığı belirtiliyor. İlkokula gidenlerin sayısı ise 23. Yerel yönetim, öğrenci sayısının 25'in altına düşmesi halinde okulun kapanacağı uyarısında bulunmuştu. Yani öğrenciler, yaklaşık 40 kilometre uzaklıktaki Arvidsjaur'da bulunan en yakın okula taşınacak. Glommerstrask'taki lise, 2007 yılında öğrenci sayısının 18'e düşmesinin ardından 2009'da kapatılmıştı. Şimdi de köyün geleceği anlamına gelen "Glommersbygdens Framtid" adlı yerel bir kuruluş, ilkokulu kurtarmak için mali teşvikte bulunuyor. Kuruluş, köye taşınan ilk beş aileye yerel para birimiyle 10.000 kron (32.674 Türk Lirası) nakit para yardımı teklif ediyor. Bu yardımdan yararlanabilmek için ailelerin ilkokul çağında (6 ila 15 yaş arası) çocuklarının olması ve en az bir akademik yıl boyunca yerel okula devam edecek olmaları gerekiyor. Kuruluş, ailelere konut bulma konusunda yardımcı olacaklarını ve bölgedeki istihdam olanaklarının bir listesinin yapılacağını söylüyor. Avrupa Birliği (AB) vatandaşı olmayanlar da bu projeye başvurabilir. Fakat ülkeden oturum izni almaları şart koşuluyor. Glommerstrask Köyü, bozulmamış bir doğa ile çevrili. Çoğu kamu hizmetlerine kolaylıkla ulaşım sağlanabiliyor. Skelleftea teknoloji merkezi arabayla yaklaşık bir saat uzaklıkta. Arvidsjaur'daki lise de yarım saat. Müze ve plajlara sahip bir sahil kenti olan Lulea'ya da iki saatte gidilebiliniyor. Üç yerde de Almanya ve Fransa dahil diğer Avrupa ülkelerine seyahat yapılabilen küçük havaalanları bulunuyor. İsveç'te yayın yapan Dagens Nyheter (DN) gazetesine konuşan bir Glommersbygdens Framtid yetkilisi, "Çocuklarınızın güzel bir topluluk içinde büyüyebileceği güvenli bir alan," dedi. Bir ailenin programa başvuru yaptığı ve bir diğerinin de ilkokula gidecek çocuklarıyla köye taşındığı belirtiliyor.

Bursa siyah inciri AB'den coğrafi işaret tescili aldı Haber

Bursa siyah inciri AB'den coğrafi işaret tescili aldı

Yumaklı, konuya ilişkin sosyal medya hesabından paylaşımda bulundu. Tescil konusunda güzel bir haberin de Bursa siyah incirinden geldiğini belirten Yumaklı, "Bursa'nın siyah inciri, Gemlik zeytini ve Bursa şeftalisinden sonra AB tarafından tescillenen bir başka Bursa lezzeti oldu. Böylelikle AB'den tescilli ürün sayımız 26'ya yükseldi. Dün söylemiştik listeye yenilerin ekleneceğini, devamı da gelecek" ifadelerini kullandı. Bursa siyah inciri ile birlikte 26'ya ulaşan Türkiye'nin coğrafi işaretli ürünleri şunlar: "Gaziantep baklavası, Aydın inciri, Malatya kayısısı, Aydın kestanesi, Milas zeytinyağı, Bayramiç beyazı, Taşköprü sarımsağı, Giresun tombul fındığı, Antakya künefesi, Suruç narı, Çağlayancerit cevizi, Gemlik zeytini, Edremit zeytinyağı, Milas yağlı zeytini, Ayaş domatesi, Maraş tarhanası, Edremit Körfezi yeşil çizik zeytini, Ezine peyniri, Safranbolu safranı, Aydın memecik zeytinyağı, Araban sarımsağı, Osmaniye yer fıstığı, Bingöl balı, Bursa şeftalisi, Hüyük çileği, Bursa siyah inciri." Tarım Bakanlığının yeni açıkladığı destekler daha önceki desteklerin ilerisinde olup aynı zamanda Türkiye'de planlamayı getirerek daha dengeli üretimi sağlanacağını belirten AK Parti Milletvekili Mustafa Varank, ancak bakanlığın açıkladığı destekleri karalamak için iftara atıldığını söyledi. Varank, “Tarım Bakanlığı, yeni dönemde uzun vadeli olarak ve ürüne dayalı, planlamaya dayalı yeni bir destek sistemini tüm Türkiye'ye ilan etti. Bu destekleri farklı yalanlarla, iftiralarla karalamaya çalışan kesimler var. Şu destek kalktı, bu destek kalktı diyenler var. Çiftçimiz zaten işin ne olduğunun. gayet bilincinde. Ama vatandaşlarımızın da şunun bilmesini istiyorum. Lütfen bu yalanlara inanmayın. Özellikle Tarım Bakanlığının yeni açıkladığı destekler hem daha önceki desteklerin ilerisinde olup aynı zamanda Türkiye'de planlamayı getirerek daha dengeli üretimi sağlayacak. Desteklerden çiftçilerimiz de istifade edecek. İnşallah bunun sofraya yansımasını da vatandaşlar olarak hep birlikte görmüş olacağız” diye konuştu. Avrupa'nın yanı sıra Orta Doğu ülkelerine, Rusya, Dubai ve Hong Kong'a gönderilen Bursa siyahında, bu yıl 30 bin ton rekoltenin beklendiğini belirten Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçılar Birliği (UYMSİB) Yönetim Kurulu Başkanı Senih Yazgan ise, "Tahminim, bu yıl itibarıyla 13-14 bin ton ihracat potansiyeli olan bir kapasiteye ulaşabilmek. Bu rakam hem üreticiyi sevindirecektir hem ihracatçıyı hem de ülkenin pazarlardaki var olan o baskın etkisini de ortaya koyacaktır" diye konuştu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.