Hava Durumu

#Aktob Başkanı Kaan Kavaloğlu

TOURISMJOURNAL - Aktob Başkanı Kaan Kavaloğlu haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Aktob Başkanı Kaan Kavaloğlu haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Avrupalı turist için sürdürülebilirlik önemli Haber

Avrupalı turist için sürdürülebilirlik önemli

Manavgat’taki Commodore Elite Suites & SPA’da gerçekleştirilen toplantıya Antalya Valisi Hulusi Şahin, Antalya Milletvekili Sururi Çorabatır, TÜROFED Başkanı Erkan Yağcı, İl Jandarma Komutanı Tarık Hekimoğlu, Manavgat Belediye Başkanı Niyazi Nefi Kara, Manavgat Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Seydi Tahsin Güngör ve ilçe kaymakamları katıldı. Toplantıda Manavgat Belediye Başkanı Niyazi Nefi Kara ve Antalya Valisi Hulusi Şahin hoş geldiniz konuşması gerçekleştirdi. AKTOB Başkanı Kaan Kavaloğlu yemekli buluşmada, gündemde yer alan konular ve turizm verilerini içeren konuşma ve sunum gerçekleştirdi. Sürdürülebilirlik özellikle Avrupalı turistin tercihi Konuşmasında; katılım sağladığı Akdeniz Serbest Mimarlar Derneği tarafından düzenlenen “Akdeniz Mimarisi & Sürdürülebilir Yapılar” etkinliğine ilişkin bilgilendirme yaptı. Avrupa ülkeleri seyahat eğilimleri ve Antalya bölgesi doluluk oranlarına ilişkin gerçekleştirdiği sunumda; “Sürdürülebilirlik konusunda turist talepleri bu farkındalığı destekleyici yönde yükseliyor. Yapılan araştırmalarda gezginlerin % 71 oranında ziyaret ettikleri destinasyonlara ekolojik anlamda zarar vermeden ayrılmak istediklerini ortaya koyuyor. % 75 oranında turist gelecek 12 ay için daha sürdürülebilir bir seyahat planladıklarını, % 43 oranında ise daha az sürdürülebilirlik katkısı durumunda kendilerini suçlu hissettiklerini ortaya koyuyor. Bu konuda 27 Avrupa ülkesi ve Birleşik Krallık dahil olmak üzere 97 ülke sıfır karbon hedefli taahhütlerde bulunup anlaşmalar yapılıyor. Türkiye de bu ülkeler arasında 2050 sonrası için taahhütte bulunuyor. Özellikle Avrupalılar çevre konusunda daha bilinçli ve turizm işletmelerinin de sürdürülebilir olmasını bekliyor” dedi. Avrupa ülkelerinde, Türkiye ve Antalya’da gerçekleşen gecelemelere ilişkin veriler paylaşan Başkan Kavaloğlu; “2023 yılında AB’de turistlerin konaklama tesislerinde geçirdiği gece sayısı 2,9 milyara ulaşmıştır. Avrupa ülkeleri içinde geceleme sayısı en yüksek ülke İspanya, Türkiye ise 5. sırada yer alıyor. Şehir bazında da Kanarya Adaları ilk sırada yer alıyor. Antalya geceleme sayısı bakımından 2. sırada. AB ülkelerinde geceleme sayıları 2023’te 2022’yeı kıyasla artış kaydederken, Yunanistan en iyi performans gösteren ülkeler arasında yer aldı. Dünyada neler oluyor? Malta ve Kıbrıs’ta büyüme yüzde 20’yi aşarken Yunanistan, Slovakya, Letonya, Bulgaristan, Avusturya, Çek Cumhuriyeti, Portekiz ve Romanya’da yüzde 10’u aştı. Başkan Kavaloğlu Antalya bölgesi geceleme sayılarına ilişkin olarak; “Antalya’nın 17 ilçesinde 2023 yılında yapılan toplam tesis gecelemelerinin dağılımında; Manavgat ve Alanya %55’i aşan payla ilk sırada bulunuyor. Serik ve Kemer de dahil edilence, toplam gecelemelerin % 85’i bu 4 ilçede gerçekleşiyor. Bu oranlar 2019 yılında da benzer düzeydeydi. Ancak 2019’a göre, Manavgat ve Alanya paylarını artırdı, Kemer ve Serik’in payları düştü. Aksu’nun payı da geriledi. Diğer yandan Muratpaşa ve Konyaaltı payları gelişirken diğer ilçelerde çok az gelişim oldu. 2023 yılında, Antalya’da gerçekleşen tesis gecelemelerinin yarısından fazlası (% 59), Almanya, Rusya ve Türkiye vatandaşları tarafından yapıldı. Bu dönemde toplam geceleme içinde, Almanya yaklaşık %28 pay ile ilk sırada yer alırken onu ile Rusya ve vatandaşlar izledi. İngiliz pazarı da %9 payla son iki yılda payını 2 kat artırdı” dedi.

13. Uluslararası Resort Turizm Kongresi 23-24 Kasımda Antalya’da Gerçekleşecek Haber

13. Uluslararası Resort Turizm Kongresi 23-24 Kasımda Antalya’da Gerçekleşecek

13.Uluslararası RESORT Turizm Kongresi AKTOB organizasyonu ile  “turizmin geleceği, geleceğin turizmi” mottosuyla 23–24 Kasım 2023 tarihlerinde Antalya Belek’te gerçekleşecek. 23 Kasım 2023’te Cullinan Hotel Belek’de 19:30-21:30 arasında “Cumhuriyetimizle Yeni Yüzyıl”   temasıyla kokteyl prolonge, 24 Kasım 2023’te NEST Kongre Merkezi’nde 09:00-17:30 arasında kongre programı yapılacak. Seyahat endüstrisinin tüm bileşenlerini bir araya getirerek, Türkiye turizminin en büyük buluşma platformu olan ve daha önceki yıllarda dünyanın önde gelen turizm liderlerinin konuk edildiği kongrenin ana teması bu yıl “sürdürülebilir turizm” olacak. Küresel seyahat ve turizm endüstrisinin gündeminde yer alan konu başlıkları, uluslararası markaların temsilcileri, çeşitli sektör uzmanları tarafından ele alınarak son gelişmeler izleyicilere aktarılacak. AKTOB Başkanı Kaan Kavaloğlu kongreye ilişkin yaptığı açıklamada; “ Bu yıl 13. kez gerçekleşecek olan kongremiz, başladığından bu yana her yıl kazandırdığı ivme ile  uluslararası bir kongre markası konumuna ulaştı.  Kongremiz, turizm endüstrisini ilgilendiren konuların ulusal ve uluslararası boyutta araştırılması,  endüstrinin geliştirilmesi hedefi ile başlatıldı. Bu yıl konu başlıklarımız; Dünyada Çevrimiçi Seyahat Pazarı, Turizm Ekonomisi; Dünyada ve Türkiye’de Durum, Sürdürülebilir Turizm, Havalimanlarının Turizm Gelişimindeki Rolü, Birleşik Krallık Turizm Potansiyeli ve Türkiye’nin Konumu, Dünyada ve Türkiye’de Turizm Endüstrisinde Durum,  Turizm Kaynak Pazarı Almanya’da Durum, Turizmde Ürün Çeşitliliği,  Deneyim ve Destinasyon Pazarlamasında Yapay Zeka ve Dijital Platformlar”  olacak. Sektörümüzün çalışmalarına rehber olacak, ışık tutacak konu başlıklarının yer aldığı kongremize turizm ve turizm ile ilgili sektör paydaşlarımızı bekliyoruz. ” dedi.

13. Uluslararası Resort Turizm Kongresi kayıtları başladı Haber

13. Uluslararası Resort Turizm Kongresi kayıtları başladı

Uluslararası Resort Turizm Kongresi 23-24 Kasım 2023 tarihlerinde Antalya Belek'te gerçekleşecek.Seyahat endüstrisinin tüm bileşenlerini bir araya getirerek, buluşma platformu olan Kongre; AKTOB organizasyonu ile Nest Kongre ve Fuar Merkezi'nde yapılacak. Küresel seyahat ve turizm endüstrisinin gündeminde yer alan konu başlıkları, uluslararası markaların temsilcileri, çeşitli sektör uzmanları tarafından ele alınarak son gelişmeler izleyicilere aktarılacak. Kongrede aynı zamanda 2024 beklentilerine ilişkin interaktif olarak anket çalışması yapılarak, sektör profesyonellerinin  öngörüleri sonuç olarak açıklanacak. Kongre 23 Kasım akşamı Belek Cullinan Otel'de kokteyl ile başlayacak ertesi gün 24 Kasım’da Belek’teki Nest Kongre ve Fuar  Merkezi’nde yapılacak. AKTOB tarafından bu yıl 13'üncüsü düzenlenecek olan Uluslararası Resort Turizm Kongresi tanıtım toplantısı, Akra Otel'de AKTOB Başkanı Kaan Kavaloğlu'nun katılımıyla gerçekleştirildi. Ana temanın 'sürdürülebilirlik' olduğunu anlatan Kavaloğlu, tüm otellerde sürdürülebilirliğin ilk etabının tamamlandığını söyledi. İlk kongreden itibaren turizmin geleceği ve geleceğin turizmini konuştuklarını da belirten Kavaloğlu, turizm paydaşlarıyla kongrede geniş ölçekli görüşmeler ve paneller gerçekleştireceklerini ifade ederek, "En zor dönemlerde bile bu kongreyi yaptık. Dünyada ilk hibrit kongreyi de bizler gerçekleştirmiştik pandemi döneminde. Dünya ölçeğinde çok sayıda önemli yabancı katılımcı katılacak" dedi. Karbon ayak izinin sıfır olacağı şekilde bir kongre planladıklarını ancak yetiştiremediklerini de kaydeden Kavaloğlu, 14'üncü Uluslararası Resort Turizm Kongresi'nin karbon ayak izinin ise sıfır olacağını söyledi. 'İSRAİL PAZARINDAKİ REZERVASYONLAR BİR MİKTAR DURAKLADI' Turizmcinin her dönem güçlü ve zayıf olduğu yönlerini analiz ederek ilerlediğini belirten Kavaloğlu, "Rusya ve Ukrayna arasındaki savaş, İsrail ve Filistin arasındaki gerilim bizi mutlaka etkiliyor. Geleceğe umutla bakıyoruz. Çok zor şartlarda icra edilen bir sektörüz. Çok meşakkatli bir sektörüz. Cumhuriyetin kurulduğu dönemlerdeki şartlara bakınca bizim yaşadıklarımız çok zor şeyler değil. İsrail pazarındaki rezervasyonlar bir miktar duraklamaya girdi" dedi. Başkan Kavaloğlu, Antalya'nın çok özel bir destinasyon olduğunu ve rakiplerinden hizmet anlamında eksiğinin olmadığını kaydetti. Kavaloğlu, Fransa ve İspanya'nın Antalya'ya rakip olduğunu ancak Türkiye'nin tek dezavantajının coğrafyadan kaynaklı olduğunu söyledi. AKTOB Başkanı Kaan Kavaloğlu, kayıt dışı ve fahiş fiyatlarla konutların kiraya verilmesi olayına ilişkin de özellikle mücadele ettiğini söyleyerek, şöyle konuştu: "Evlerin yabancıya kiraya verilmesinin önüne geçmenin ana sebeplerinden biri de istihdamımızdı. Otel çalışanları, insanlar geçinebilmek için enflasyonun çok üzerinde kira artışlarıyla yüz yüze kaldı. İstihdam gücümüzün rakiplerimiz de farkında. Sıçrama yapmaya çalışan bazı Kuzey Afrika ülkeleri ve Mısır'da Türk çalışanları görürsünüz. Mutfak ve yiyecek içecek ekipleri. Biz Türkler her yerde olmalıyız. Sektör olarak biraz yoruluruz belki çok sayıda adam yetiştirmemiz gerekebilir ama olsun." 'UKRAYNA'DAKİ KAYBI POLONYA DOLDURDU' AKTOB Başkanı Kaan Kavaloğlu, 2023 ve 2024 yılı için de turizm sektörüne yönelik değerlendirmelerde bulundu. 2023 yılı için 16 milyon turist hedefinin bu yıl gerçekleşemeyeceğini kaydeden Kavaloğlu, "Bu ay itibarıyla 15 milyon turisti geçtik. Yüzde 16'lık bir artış bu. Rekor yılımız olan 2019 yılının da üzerinde seyreden bir yıl oldu bu yıl. Bu yılı tamamen rekorla kapatıyoruz. Bu yıl İngiltere'den 1,5 milyon turist geliyor. Polonya uzun aradan sonra 4'üncü ülke olarak 1 milyon seviyesini geçti. Ukrayna ve Rusya arasındaki devam eden savaş ana kaynaklarımızdan biri olan Ukrayna ile ilgili turizm potansiyelimizin yüzde 80 düşmesine sebep olmuştu. Polonya'daki artış Ukrayna'nın açığını kapattı. Bu yıl 16 milyonu göremeyeceğiz ama önümüzdeki yıl 16 milyonu geçeriz" dedi. Türkiye ve Antalya olmadan dünyada turizmin düşünülemeyeceğini de kaydeden Kavaloğlu, Türkiye'den 3-4 saat uçuş mesafesinde 800 milyonluk bir pazar olduğunu anlattı.

Bu yıl 2019 kârlılıklarını geçeceğiz Haber

Bu yıl 2019 kârlılıklarını geçeceğiz

Limak Turizm Grubu, 9 otel ve 6 bin 500’ü aşan yatak kapasitesiyle turizmin en büyük gruplarından biri. Büyümesini sürdüren grup, biri Kuzey Kıbrıs diğeri Bodrum’da olmak üzere iki yeni otel yatırımının planlarını yapıyor. Limak Turizm Grubu Başkanı KAAN KAVALOĞLU, yeni yatırımlarla büyüme hızlarını da artıracaklarını söylüyor. Grubun otellerinde yaklaşık 1 milyon 850 bin kişinin geceleme yaptığını anlatan Kavaloğlu, “Bu da bizim satış-pazarlama gücümüzü gösteriyor. Bu yıl 2019 kârlılıklarımızı geçeceğiz” diye konuşuyor. Türkiye bu yıl turizm sektöründen 56 milyar dolar gelir, 60 milyon turist hedefliyor. Antalya da 60 milyonluk hedefe 15 milyon turistle katkıda bulunmayı planlıyor. Limak Turizm Grubu Başkanı ve Akdeniz Turistik Otelciler Birliği Başkanı Kaan Kavaloğlu, her ne kadar sezona beklentilerin altında bir giriş yapılsa da hedeflere ulaşılacağına inanıyor. 9 oteli ve 6 bin 500’ün üzerinde yatak kapasitesiyle Limak Turizm Grubu için de sezonun iyi gittiğini anlatan Kavaloğlu, “Limak otelleri olarak özellikle resortlarda doluluklarımız sezonda yüzde 90’ın üzerinde” diyor. Grubun otellerinde yaklaşık 1 milyon 850 bin kişinin geceleme yaptığını ifade eden Kavaloğlu, “Bu da bizim satış-pazarlama gücümüzü gösteriyor. Çok farklı pazarlarda olabilmeyi becerdiğimiz için de doluluklarımız ortalama dolulukların biraz üzerinde gerçekleşiyor. Bu yıl 2019 kârlılıklarımızı geçeceğiz” diye konuşuyor. Limak Turizm Grubu, yatırımlara da devam ediyor. Grup yakın zamanda toplam 500 milyon dolarlık yatırımla KKTC’de Bafra’da 1.000 yatak kapasiteli bir otel ve 18 delikli bir golf sahası ile Bodrum’da da 5 yıldızlı otel projesini hayata geçirecek. Özellikle Bodrum’daki yeni otel konusunda çok iddialı olduklarının altını çizen Kaan Kavaloğlu, “Lüks segmentte bugüne kadar Türkiye’ye gelmemiş bir markayı Türkiye’ye getirmeyi planlıyoruz. Bodrum’da yeni yapacağımız tesisle tüm dünya bizi konuşacak. O kadar üst segment bir otel olacak” diye konuşuyor. Limak Turizm Grubu Başkanı Kaan Kavaloğlu ile turizm sektörünü ve grubun yeni büyüme planlarını konuştuk:  Bu yıl turizm sezonuna hangi beklentilerle girdiniz? Şu ana kadar sezon nasıl geçiyor?  Birkaç dönemdir şubat aylarını sevmiyorum. Pandemi şubattaydı, 2020-2021 pandemiyle geçti. 2022 Şubat’ta Rusya-Ukrayna savaşı başladı. Bunların hepsi de çok iyi gelen sezonların önündeydi. Son yaşadığımız 6 Şubat deprem felaketi, bizi derinden sarstı. Her şeyi bir kenara bırakıp Antalya’da depremzedelerin ağırlanmasıyla, geçici olarak konaklamalarıyla ilgilendik. Akdeniz Turistik Otelciler Birliği Başkanıyım hem kendi otellerimizde hem diğer otel gruplarıyla ağırlamak için çalışmalar yaptık. Çok duygu yüklü çok farklı bir dönemdi. İşte bu dönemde rezervasyon akışı durdu. İnsanlar depremle anılan bir yerde tatili düşünemedi. Hem yurt içi hem yurt dışı pazarda sistem durdu. Nisan ayı itibarıyla depremzedeler, uzun süre konaklayacakları yerlere transfer oldu. Bazıları evlerine geri döndü. Otellerimizde onları ağırlamak bizim için onurdu. Ülkemizin, insanımızın ne kadar büyük ve yürekli olduğunu orada gördük. Nisan itibarıyla kendi sistemimize geri döndük. Rezervasyonun gelmediği dönemleri çok hızlı aşmaya çalıştık. Düşünsenize Rusya ve Ukrayna, yani bizim 1 ve 3 numaralı turist kaynağımız hala savaşta ve üstelik sadece Rusya’nın 1 numaralı turizm destinasyonuyuz. İngiltere’nin 8 numaralı turizm destinasyonuyuz. Almanya’da ilk 5 içindeyiz. 2019’da Antalya’ya bize 5,5 milyon Rus turist gelirken İspanya’ya sadece 600 bin Rus turist gitti. Rusya’sız bir Türk turizmi bence düşünülemez. Sadece Rusya ile de bu iş olmaz. Batı Avrupa da olmalı. 2023’ü Antalya için konuşursak Batı Avrupa’da Almanya, Benelux, İngiltere artıda. İngiltere’den bu yıl 1,5 milyon turist gelecek. Almanya’dan gelen turist sayısı 3 milyonu geçecek. Dolayısıyla bu şekilde baktığınızda bir tek İskandinav ülkeleri ekside. Onun da siyasi olduğunu biliyoruz. Turizmle alakası yok.  Bu yıl sizin grup açısından nasıl geçiyor?   9 otelimiz var; 5’i resort otel, 4 otelimiz Antalya’da. Yakın zamanda KKTC’de Bafra’da 18 delikli bir golf sahası olan bir otel ve Bodrum’da da 5 yıldızlı bir otel yapacağız. Bunların toplam yatırım bütçesi, 500 milyon dolar olacak. Bodrum projesiyle lüks segmentte bugüne kadar Türkiye’ye gelmemiş bir markayı Türkiye’ye getirmeyi planlıyoruz. Dünyanın sayılı mimarlarından biriyle çalışacağız. Çok özel ve üzerine titrediğimiz bir proje olacak. Birçok markayla görüşme yapıyoruz. Hangisini seçeceğimize biz karar vereceğiz. Bizimle uyumlu çalışabilecek hem de Bodrum’u ve Türkiye’yi bir üst segmentte ileriye taşıyabilecek bir markayı getireceğiz. Kıbrıs’taki otelimiz de yine üst segmentte bir otel olacak. Golf, seminer ve toplantı turizmine uygun bir otel olacak. Dolayısıyla çalışıyoruz.  Yatak kapasiteniz yeni otellerle ne kadar olacak?   Yatak kapasitemizi 6 bin 500’ün üzerine taşıdık. Bodrum’daki otelimiz 450 yataklı olacak. Kıbrıs’ta yapacağımız otel de 1.000 yataklı olacak.   Bu otellerin ne zaman açılması planlanıyor?   2025 ve 2026’da açacağız.   Yıl sonunda tablo hem sizin hem sektörünüz için nasıl olur?   Limak otelleri olarak özellikle resortlarda Kıbrıs dışında doluluklarımız sezonda yüzde 90’ın üzerinde. Kıbrıs’ta yüzde 80’in üzerinde çalışıyoruz. Kıbrıs’ta durumun böyle olmasının nedeni de özellikle uçuş maliyetleri çok yüksek ve Kıbrıs’a Avrupa ülkeleri tarafından özel bir izolasyon uygulanıyor, direkt uçuş izni yok. Bu büyük bir imkan kaybına neden oluyor. Şu yüzyılda yaşadığımız en büyük kayıplardan biri. Bu nedenle ana hacmimizden biraz daha düşük gidiyor. Ama Kıbrıs’a güveniyoruz, geleceğine inanıyoruz. Özellikle biz Rumların bile tatil tercihi olan bir otel haline geldik. Çünkü en iyi her şey dahil sistemini uyguluyoruz.   Gelir ve kârlılık açısından beklentiniz nedir?   Önce sektörle başlayayım. Kârlılıklar açısından turizm ve ihracatçılar Euro döviz kuruna çok bağımlı. Çünkü satışlarının yüzde 90’a yakını dövizle. Sabit maliyetlerimiz, özellikle istihdam, enerji ve gıda maliyetlerimiz TL bazında yüzde 100’ün üzerinde arttığı için kurun belli bir oranda sabit kalması, bizi kârlılıklar anlamında geriye götürmüştü. Fakat haziran ayı itibarıyla kurun 28’e çıkmasıyla bir miktar nefes aldık. Hepimiz bu ülkenin vatandaşıyız. Ülkemizin para biriminin değerli olmasını tercih ederiz. Ancak enflasyonun olduğu, sabit maliyetlerimizin TL bazında çok yükseldiği ama döviz kurunun yükselmediği durumlarda ihracatçı ve turizmci çok zor durumda kalıyordu. KDV oranımızda bir artış oldu. Bazı vergi yükleri geldi. Bu da bizim açımızdan tolere edilebilir bir durum. Ama fiyatlarımızı o denli yükseltmemiz gerekiyor. 2024 yılı hazırlıklarımızı yapıyoruz. Fiyatlarımızı yükseltmek için çaba içindeyiz. Dolulukların yüksek olması, ortalama fiyatların yüksek olması gelir hedeflerimizi tutturmamızda çok yardımcı oluyor. Batı Avrupa gelirinin yükselmemesi bizi engelliyordu ama şimdi İngiltere, Almanya’nın artışı olumlu bir gelişme. Rusya’nın da tekrar Antalya’ya gelişini hızlandırmalıyız. Geçen yıl 3,5 milyon Rus turist ağırladık. Bu yıl da bu sayı 3 milyonun üzerinde olursa, Antalya’ya 15 milyon turist getirme hedefimizi tutturacağız. Limak otellerinde yaklaşık 1 milyon 850 bin kişi geceleme yapıyor. Bu da bizim satış- pazarlama gücümüzü gösteriyor. Limak otelleri olarak 3 büyük gücümüz var: İstihdam, satın alma ve satış pazarlama. Çok farklı pazarlarda olabilmeyi becerdiğimiz için de doluluklarımız ortalama dolulukların biraz üzerinde gerçekleşiyor. Bu yıl 2019 kârlılıklarımızı geçeceğiz.   Uluslararası rekabet açısından da sektörde önemli bir değişim yaşanıyor. Siz bu değişimi nasıl gözlemliyorsunuz? Son bir yılda Türkiye turizm sezonunda kimlerle rekabet ediyor? Dengeler ne yönde değişiyor?   Türkiye’siz ve Antalya’sız bir dünya turizmi olamaz. Bu kadar iddialıyız. Dolaysıyla resort, termal, sağlık turizmlerinde de birçok markayla rekabet ediyoruz. Ama kendimize örnek aldığımız iki ana rakibimiz var: Fransa ve İspanya. Kimlerle rekabet ediyoruz dersek; sezonsal olarak bakıldığında Yunanistan, İtalya, Mısır’la rekabet ediyoruz. Bazı dönemlerde farklı ülkelerle rekabet içinde oluyorsunuz. Akdeniz çanağından beslenen bir sistemimiz olduğu için resort turizminde bu ülkelerle rekabet ediyoruz.  Nasıl bir rekabet içindesiniz?   Eskiden ilk 10 ülke içinde olan Türkiye, 4’üncü sıraya kadar yükseldi. Pandemiyi ve sonrası dönemi iyi yönettik. AB ülkeleri iyi bir sınav veremedi. Özellikle İspanya ve İtalya çok yalnız kaldı. Bunun sonrasında da AB ülkeleri pandemiyi geçtikten sonra turizm hareketinin de desteklenmesi ve AB sınırları içinde kalması için AB üyesi ülkeler için bir imkan yarattı. 2023’te tüm Türkiye için 56 milyar dolar gelir, 60 milyon turist hedefi var. Bunun 15 milyonunu Antalya’nın getirebileceğini düşünüyoruz.   Yerli ve yabancı turist dengesi nedir?   Biz grup olarak işimizin yüzde 17’sini iç turizm, yüzde 83’ünü dış turizm hareketiyle sağlıyoruz. l Hep mi böyleydi? n Ana hedefimiz bu. Bu yıl ilk defa iç turizm yüzde 15’e düştü. Yüzde 2’lik kaybımız oldu ama yüzde 15’in de bizim için doğru olduğunu düşünüyoruz. İç turizm pandemide yüzde 30’lara kadar çıktı. Ama bizim ortalamamız yüzde 17. Yani çok büyük bir kaybımız olduğu söylenemez.  İç pazarı canlandırmak için neler yapıyorsunuz?   İç pazarda 7-10 milyon arası paketli satış söz konusu. Daha çok insan tatil yapıyor ama paketli olarak değil. Paketli tatil yapan insan sayısının artması gerekiyor. Bu da refah seviyesinin artmasıyla alakalı. Dolayısıyla bizim için birinci önemli konu refah seviyenin artması. Enflasyonun minimum olduğu dönemde iç turizm hareketi çift haneli büyüyebiliyor. Yurt içi pazarda son dönemde ileriye dönük tatil planı yapılmaya başlandı. Bu da yerli turistin daha indirimli tatil satın almasını sağladı. Hep bir klişe vardır, Avrupalı turist daha ucuza tatil yapıyor denir. Avrupalı turist daha ucuza tatil yapıyor doğru. Çünkü daha erken satın alıyor. İngiltere’den bize 2024 yılının satışları geliyor. Siz 2024 yılı için tatil planı yapan bir Türk misafire rastladınız mı? Şu anda satın alanla, geçtiğimiz kasım-aralıkta satın alan arasında yüzde 30-40’lara yakın fiyat farklılıkları var.   Pandemi zamanında daha izole tatil anlayışı gelişti, ev kiralamaları arttı. Bu durum sektörü nasıl etkiliyor?   Özellikle yurt dışından gelen turistlerin bir kısmı oteller yerine evlerde konaklamaya başladı. Burada bir tehlike görüyorum. Yurt dışından turist geliyor, kiraladıkları evde hiçbir vergisi ve kontrolü olmayan bir sisteme giriyor. Birçok denetleme şirketi tarafından denetleniyorum. Sertifikalar alıyorum, vergi veriyorum. Bu işe denetlenebilir hale gelene kadar karşıyım. Ve bunun kontrolünün bir an önce sağlanması gerektiğini düşünüyorum. Bugün yüzde 10’un üzerinde turist otellerde konaklamıyor. Özellikle küçük bölgelerdeki küçük ve orta ölçekli işletmelerin bunlarla başa çıkması mümkün değil. Bu rekabet şartlarına uymayan bir tarz. Bu durumda devlet de kaybediyor.   Sektörde son bir yılda maliyetler yüzde kaç arttı?   TL bazında yüzde 100’ün üzerinde maliyet arttı. Euro 22 TL iken yaklaşık yüzde 60 küsurdu ama şimdi 28 olunca rakam yüzde 30’ların altına düştü. Yıl sonunda Euro kurunun ortalaması 24 TL olursa Euro bazında yüzde 40 maliyet yükseldi diyebiliriz.   Bu maliyetler fiyatlara nasıl yansıdı?   Tüm kontratlarımızı çok önceden yapıyoruz. Dolayısıyla biz fiyatlarımızı Euro bazında yüzde 15 artırabilmiştik sadece. Bu belli bir dönem bizim aleyhimize gelişti. Şimdi 2024 yılının kontratlarına başlıyoruz. Önümüzdeki yıl için de fiyatlarımızı yüzde 15-20 arasında tekrar artırmamız gerekecek.   Kârlılıkta bir değişim yaşanıyor mu?   2019, en verimli yıldı. Kârlılıkta hep geriye gittik. Şu anda kur 28 TL olduğu için kârlılıkta bir denge olabilir. Türkiye’deki turizm yatırımlarını 3’e bölmek lazım. 1990’lı yatırımlar, 1990-2010 arası yatırımlar ve 2010’dan sonraki yatırımlar. Türkiye’de 1990 ila 2010 arasında yapılan yatırımlar, dünyadan daha hızlı geri dönüş sağladı. 2010 yılından sonra yapılan yatırımların geriye dönüş hızı neredeyse dünya standartlarıyla aynı olmaya başladı. Artık 15 yılın altında bir yatırımın geriye dönüşü beklenmiyor. Eskiden 7-12 yıl arasında geriye dönebiliyordu.   Kıbrıs dışında yurt dışında büyüme konusunda bir planınız var mı?   Avrupa’nın farklı yerlerinde şehir otelciliğiyle ilgili teklifler alıyoruz. Özellikle Hollanda, İngiltere ve Fransa’dan teklifler var. Bunları değerlendiriyoruz. New York’ta da kendimize otel baktık. Ama yakın planda Limak olarak kendi inşaatını yaptığımız otellerimizi işletiyoruz. Yurt dışında devam edeceksek satın alma metoduyla devam edeceğiz veya yeni otel yapacağız. Örneğin Makedonya’da Limak Yatırım’la beraber orada bir otel yaptık.  Hedef pazarınız var mı?  İngiltere, Fransa, Hollanda ve Belçika’da görüşmeler yapıyoruz. Dünyanın her yerine bakıyoruz. Yatırımın geri dönüşünün bizim Türkiye standartlarında olmasını tercih ediyoruz.

Türkiye en iyi medikal turizm destinasyonları arasında Haber

Türkiye en iyi medikal turizm destinasyonları arasında

Geleneksel Ağustos Ayı AKTOB Yemekli Toplantısında  12 Ay  Sürdürülebilir Turizm Ele Alındı AKTOB’UN geleneksel olarak sürdürdüğü yemekli buluşmaların ağustos ayı toplantısı Kemer’de gerçekleşti. AKTOB Yemeği’ne, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Kepez Belediye Bşk. Hakan Tütüncü, Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu, Kemer Kaymakamı Hüseyin Çam, ATSO Başkanı Ali Bahar, TÜROFED Başkanı Erkan Yağcı, AKTOB Önceki Dönem Başkanları Osman Ayık ve Yusuf Hacısüleyman, KETOB Başkanı Dinçer Sarıkaya katıldı. Açılış konuşması ve turizm gündeminde yer alan konuları içeren sunum gerçekleştiren AKTOB Bşk. Kaan Kavaloğlu, 12 Turizm hareketlerinin sürdürülebilirliği için turizm çeşitliliğinin kış dönemlerine endeksli arttırılmasının öneminde değindi. “ Dünyada eğlence, deniz kum, güneş temalı turizm çeşidi ağırlıklı olarak dünya genelinde % 55 oranında tercih ediliyor. Resort destinasyonlarının,  özellikle Antalya diğer tercih edilen sağlık, iş, spor, şehir turizmi gibi ürün çeşitliliği ile bu potansiyele sahip bir destinasyondur. Şehrin tüm dinamiklerinin, kamu, özel sektör ve yerel yönetimlerin kış dönemi hareketliliği için iş birliği ve güç birliği yapması şarttır. Mevsimsellik tüm dünyada özellikle kıyı şeridinde yer alan Akdeniz çanağında yer alan destinasyonların genel sorunu.  Yüksek sezonda; aşırı kalabalık, yüksek fiyatlar,  yoğun sezonlarda yetersiz kalan altyapı, hizmet ve iş imkanlarının yetersizliği gibi sorunlarla karşı karşıya kalınmaktadır.  Antalya kış döneminde turizm hareketlerinin canlandırılması için; turizmi destekleyen yan ürünlerin cazibe merkezlerinin desteklenmesi, teşvik edilmesi. Akvaryum, su parkı, sanat galerileri, sergileri, uluslararası konserler, uluslararası spor karşılaşmaları, festivallerin artırılması. Antalya’nın doğal alanlarının, rekreasyon ve gençlik kampları gibi, doğa sporlarının canlandırılması, teşvik edilmesi. Her yıl Kaya tırmanışı ve mağaracılık için gelen binlerce doğa sporcusu var, bu alanların uluslararası standartlara uygun hale getirilmesi. Kış uçuşlarının desteklenmesi gerekmektedir.  ANTALYA 4 MEVSİMİ DE TURİZM HAREKETLERİNE UYGUN POTANSİYELE SAHİP Başkan Kavaloğlu Antalya’nın dünya standartlarının üzerinde turizm yatırımlarına sahip olduğunu belirtti ve şunları ekledi; “Antalya,  kentsel alt yapısı da her geçen yıl iyileşmekte, turistik ürün gamını genişletmektedir. Şehir otellerimiz, fuar merkezlerimiz, sağlık ve spor tesislerimizle ürün arzımız dünya standartlarının üst seviyesinde yer almaktadır. Antalya, sağlık alanında yapılan yatırımlarla da dikkati çekiyor. Kentte 2 üniversite, 18 kamu hastanesi ve 28 özel hastane ile çok sayıda klinikte tedavi imkanı sağlanıyor.Estetikten organ ve kök hücre nakillerine, kanser tedavilerinden göz, diş, kanser tedavisine her türlü sağlık hizmetinin verildiği ilde, yılın her ayı gelebilen turistler tedavi olup ülkelerine dönüyor.  Kışın futbol takımlarının kamp yaptığı kent, dalış, tırmanma, yürüyüş ve golf sporu imkanlarıyla da öne çıkıyor. Yurt dışından her yıl binlerce golfçüyü ağırlayan ilde 16 golf sahası bulunuyor.” Türkiye en iyi Medikal Turizm Destinasyonları Arasında Gösteriliyor Sağlık turizm potansiyelinin dünyada da çok büyük pazar hacmine ulaştığını belirten Başkan Kavaloğlu “Antalya’nın kış aylarına yönelik hareketliliğin canlandırılması gerekiyor, sağlık turizmine hizmet veren paydaşlarımızın kış dönemine odaklanmaları destinasyon için fayda sağlayacaktır. Medikal turizm 2020 yılında 54,4 milyar ABD doları değerindeydi, 2023 yılında 129 Milyar dolara  ve 2027 yılına kadar 200 milyar ABD dolarının üzerinde bir pazar büyüklüğüne ulaşacağı tahmin ediliyor. En iyi medikal destinasyonları arasında; Kanada, Malezya, Singapur, Tayland, Hindistan, Türkiye, Çekoslavakya, Birleşik Arap Emirlikleri, Panama, Meksika ve Brezilya gösterilmektedir. Türkiye’nin sağlık turizminde 2023 yılı hedefi 1,5 milyon sağlık turisti ve 10 milyar dolar sağlık turizmi gelirine ulaşmaktır. Ülkemiz, 4 saatlik uçuş mesafesinde, yaklaşık 1 milyar insana ve 57 ülkeye hitap eden önemli bir coğrafi konuma sahiptir.  Dünyanın en çok noktasına (120 ülke, 299 şehir ve 302 havalimanı) uçan milli havayolu markası Türk Hava Yolları ile ulaşım kolaylığı sayesinde Türkiye, sağlık turizmi için ideal bir bölge olarak değerlendirilmektedir.” Dünyada otel Doluluklarının henüz 2019 seviyelerine ulaşmadı. Dünya genelinde otel ve tatil köyü sektörünün pazar büyüklüğü 2019 yılında 1,52 trilyon ABD doları ile zirveye ulaştı. Koronavirüs (COVID-19) pandemisinin bir sonucu olarak, pazar büyüklüğü 2020 ve 2021 yıllarında bir trilyonun altına düştü. 2023 yılında pazar büyüklüğünün 1,21 trilyon ABD dolarına ulaşacağı tahmin ediliyor.” dedi. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek Geleneksel Buluşmada yaptığı konuşmada;  Göreve geldiğim günden itibaren çalışmalarımızı Antalya’nın iki önemli sektörü tarıma ve  turizmin gelişmesine odaklı sürdürmekteyiz.  Turizm tanıtımına katkı sağlamak adına  Antalya Turizm Birliği’ni kurduk. Turizme ve tarıma yerelden ulusala kalkınma modeliyle üreticilerimize destek veriyoruz. Diğer taraftan çevrenin korunması ve sürdürülebilir turizm adına denizimizi temiz turmak için elektronik denetim merkezimizi kurarak termal kameralar aracılığı ile denize atık bırakılmasını engelledik. Aynı zamanda arıtmaları da çoğaltarak denizimizi temiz tutuyoruz. Antalyamızın da kültür, sanat ve gastronomi alanında geliştirilmesi yönünde çalışmalarımıza GastroFest Festivalini de gerçekleştiriyoruz. Bunun yanında farklı alanlarda etkinlikler ve festivallerin sayısını çoğaltıyoruz.” dedi.

Kaan Kavaloğlu: İngiliz turistler, Ukrayna'nın yerini aldı Haber

Kaan Kavaloğlu: İngiliz turistler, Ukrayna'nın yerini aldı

Son 10 günde 10 bin 291 uçak trafiğinin gerçekleştiği ve günlük gelen yolcu sayısında tüm zamanların rekorunun kırıldığı Antalya’da bayram tatilinin bitmesine rağmen yabancı turistteki taleple turizmdeki yoğunluk devam ediyor. Yılın 6 ayında 5,5 milyondan fazla turisti ağırlayan Antalya’da Kurban Bayramı tatilinde turizm hareketliliği zirveye ulaştı. Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) Genel Müdürlüğü verilerine göre, Antalya Havalimanı’nda son 10 günde 10 bin 291 uçak trafiği gerçekleşti. İç ve dış hatlar terminallerinde gelen giden olmak üzere 1,7 milyonun üstünde yolcu ağırlandı. 1 Temmuz’da ise Antalya Havalimanı’nda gerçekleşen 1188 uçuş ve 199 bin 419 yolcu sayısıyla tüm zamanların en yüksek yolcu sayısına ulaşıldı. EN ÇOK HANGİ ÜLKEDEN GELDİLER? Her kıtadan misafir ağırlayan Antalya’ya, yılın 6 ayında en fazla Rusya, Almanya, Polonya, İngiltere, Romanya, Kazakistan, Çekya, İsrail, Moldova ve Avusturya’dan turist geldi. Bayram tatilinin bitmesine rağmen kentteki turizm hareketliliği, yabancı turist ile devam ediyor. Kentteki yaklaşık 650 bin yatak kapasitesindeki tesisler, turistleri ağırlıyor. Turizmdeki yoğunluk, sektör temsilcilerindeki beklentiyi de artırdı. İNGİLİZLER, UKRAYNALILARIN YERİNİ ALDI Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkanı Kaan Kavaloğlu, yerli turist hareketliliğinin de arttığı Kurban Bayramı tatili boyunca Antalya’da tüm bölgedeki tesislerin yüzde 100 doluluğa ulaştığını söyledi. Yılın 6 ayında 5,5 milyondan fazla turistin kente geldiğini anımsatan Kavaloğlu, temmuz ayına da kente giriş yapan turist sayısı bakımından rekorla başladıklarını kaydetti. Kentte ciddi bir yoğunluk yaşandığını dile getiren Kavaloğlu, bu hareketliliğin özellikle temmuz ve ağustosta da devam edeceğini bildirdi. Bu yıl Almanya, Polonya, İngiltere gibi ülkelerden ciddi talep aldıklarına işaret eden Kavaloğlu, şunları söyledi: “En fazla turist gönderen ülkeler sıralamasında Rusya yine bir, Almanya iki numara. Önemli pazarlarımızdan Ukrayna ile Rusya arasındaki savaş nedeniyle 2019 rakamlarına kolay ulaşabileceğimizi düşünmüyorduk ama Rusya’daki artış, Almanya’nın 2019 rakamlarının üzerine çıkması, Polonya ve İngiltere gibi pazarlardaki taleplerle yıl sonu 15 milyon turistin üzerine çıkacağımızı düşünüyorum. İngiliz pazarının da bizim için çok büyük önemi var. İlk defa geçen sene İngiltere’den gelen kişi sayısı 1 milyonu geçti, bu yıl 1,5 milyonun üzerinde İngiliz bekliyoruz. Antalya için 1 milyonun üzerinde kaynak pazar yaratmak çok değerli, çünkü önemli pazar olan Ukrayna’da yüzde 90’a yakın bir kayıp var. İngiliz pazarı, Ukrayna pazarının eksikliğini kapattı.” Bu yıl Romanya, Moldova ve Balkan ülkelerinden de artış beklediklerini kaydeden Kavaloğlu, Polonya, Hollanda, Kazakistan, İsrail gibi kaynak pazarların da 1 milyon kişiye yaklaşmasıyla yeni rekorlara imza atılabileceğini vurguladı. Antalya’da sezonun yıl sonuna kadar uzayabileceğini ifade eden Kavaloğlu, “Almanya, Rusya ve İngiltere’den rezervasyonlar devam ediyor, eylül ve ekimin de güzel geçmesini öngörüyoruz.” dedi. Turizmde en önemli rakiplerin İspanya, Fransa, İtalya ve Yunanistan olduğuna işaret eden Kavaloğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Avrupa Birliği ülkeleri pandemi döneminde çok iyi bir sınav veremedi. Pandemi sonrası turizm hareketinin ve ticaretin kendi içlerinde dönmesi amacıyla Yunanistan’ı, İspanya’yı, Fransa’yı ve İtalya’yı çok ciddi destekliyorlar. Ama Avrupa ülkelerine 4 saatlik uçuş mesafesindeki Türkiye ve Antalya, daima dünya ve Akdeniz turizminin olmazsa olmazıdır. Bizi yok saymaları mümkün değil. Özellikle tur operatörlerinin paket programlarına baktığımızda Antalya ve Türkiye yine çok önemli bir destinasyon olarak gözüküyor.”

AKTOB Başkanı: “Temel eğitimde turizm dersi olmalı” Haber

AKTOB Başkanı: “Temel eğitimde turizm dersi olmalı”

AKTOB Başkanı Kaan Kavaloğlu, iç pazar olmadan dış pazar olamayacağını belirterek, turizm bilinci oluşturulması için temel eğitimde turizm dersi olması gerektiğini söyledi. AKTOB tarafından yayınlanan aylık bültenlerin mayıs sayısı yayınlandı. Mayıs sayısında yurtiçi seyahat pazarına ilişkin veriler yer aldı. AKTOB Başkanı Kaan Kavaloğlu, iç turizme yönelik olarak yaptığı değerlendirmede, “Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı EMITT, 26 yıldır düzenlenen, ülkemiz turizminin gelişmesine katma değerler sağlayan önemli bir organizasyon. Bu yıl da TÜROFED çatısı altında yönetim kurulu üyelerimizle birlikte fuara katılım sağladık. İş ortaklarımız, kamu ve özel sektör temsilcileri ile bir araya geldiğimiz fuarda iç pazarın durumu ve geleceğine yönelik çalışmalarımızı sürdürdük. Küresel ya da ulusal çapta yaşanan krizlerden en az etkilenen iç turizm, ülkelerin büyümesi yönünde en fazla destek sağladığı kaynak pazar. Bizim de birlik olarak, pandemi öncesinde dengeli olarak büyüyen iç pazar, büyük önem verdiğimiz hedef pazarlar içinde yer alıyor. 2022 yılı tüm dünyada toparlanma yılı olarak görünse de iç pazar için aynı olumlu verileri aldığımızı söyleyemeyiz” dedi. "Ekonomik iyileşmeye paralel talep ivmesinde de iyileşme söz konusu olabilir" Kavaloğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Artan konaklama maliyetlerinin iç pazara yansıması kaçınılmazdı. Bu durum, maliyet endeksli tatilciler için negatif yönde etki oluşturacak. Ekonomik iyileşmeye paralel talep ivmesinde de iyileşme söz konusu olabilir. Özellikle uzun mesafe uçuşların etkileneceği yönündeki gelecek öngörümüze mukabil, tüm ülkeler yurtiçi seyahat potansiyelini artırma yönünde girişimlerde bulunmaktadır.” “Temel eğitimde turizm dersi olmalı” Vatandaşları bu değerleri keşfetmeye yöneltecek bir turizm bilinci oluşturulması için temelden bir eğitim başlatılması gerektiğini belirten Kavaloğlu, “Dünyanın en büyük iç pazar payına sahip ülkeleri yine en büyük uluslararası gelişmelere sahip ülkeleridir. Dünya sıralamasında ilk 5 içine giren ülkemizde de paralel bir iç pazar büyümesini destekleyecek kampanya ve programlar için iş birlikleri geliştiriyoruz. Seyahat bilinci ve tatil kültürünün geliştirilmesi için sektör ve devlet işbirliği içinde çalışmalar yapıp, tatil alışkanlığının geniş bir kesime yayılması için TGA tarafından Türkçe hazırlanan tanıtım kanalları dijital olarak yayınlanmaktadır. Bakış açımız 'iç pazar olmadan dış pazar olamayacağı' şeklindedir. Birliğimiz üyeleri ve yönetim kurulumuz bu bakış açısıyla iç pazarın geliştirilmesi yönünde çalışmalarını sürdürmektedir” açıklamasına yer verdi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.