Hava Durumu

#Alternatif Turizm

TOURISMJOURNAL - Alternatif Turizm haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Alternatif Turizm haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Alternatif turizmin yeni rotası İsabey Haber

Alternatif turizmin yeni rotası İsabey

Yıldırım Belediyesi, Cumalıkızık ve Zeyniler'den sonra İsabey'i de ilçenin turizm rotalarından birisi haline getirmek için yoğun bir çaba sarf ediyor. Yıldırım Belediyesi, Osmanlı sivil mimarisinin nadide örneklerinden olan İsabey Mahallesi'nde tarihi ayağa kaldırarak, bölgenin alternatif turizm noktalarından birisi olması için çalışıyor. Özgün Bursa konut mimarisinin nadide örneklerinden olan yapıyı restore ederek Esebey Kadınları Tarımsal Kalkınma Kooperatifi olarak hizmete sunan Yıldırım Belediyesi, 100 yıl önce bölge sakinlerinin imece usulü ile yaptığı camiyi restore edip ilçeye kazandırdı. Yine devam eden cephe sağlamlaştırma çalışmaları kapsamında 27'si sivil mimari örneği 85 binada yenilemeler yapılıyor. Projenin devamında bölgeye bir medyan, yöresel ürünler çarşısı ve kent mobilyaları kazandırılacak.Yıldırım Belediyesi'nin destekleriyle çalışmalar yürüten Esebey Kadınları Tarımsal Kalkınma Kooperatifi üyeleri kendi tarlarından ürettikleri sebze ve meyvelerle 20'den fazla ürün imal ederkenbu ürünler bir taraftan Yöresel Lezzetler Konağı'nda ziyaretçilerin beğenisine sunuluyor ve Türkiye'nin birçok yerine gönderiliyor. Özgün planlama Yıldırım'ın her bölgesinin, her mahallesinin kendisine özgü özellikleri bulunduğunu hatırlatan Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, "İsabey Mahallesi'nin temel özellikleri tarihi ve kültürel mirası ile tarımsal üretim. Biz de bu bölgemizi kalkındırmak için nu bunları göz önünde bulundurarak, projeler hazırladık. Bölgenin tarihi yapıları ayağa kaldırırken, diğer taraftan da tarımsal üretimi destekleyecek adımlar attık. Bölge sakinlerimize vizyonumuzu, nasıl bir İsabey tasavvur ettiğimizi anlattık. Onların desteği ve kabullenmesiyle önemli bir mesafe kat ettik. Hemşehrilerimizinbölgeye ilgisi arttı. Bunu daha da arttıracağız. İsabey'i tarihi, kültürel zenginleri ve tarımsal üretimi ile kalkındırarak, kısa sürede Cumalıkızık, Zeyniler gibi önemli alternatif turizm rotalarından birisi haline getireceğiz" dedi.

Kilit Grup, alternatif turizmde büyüyecek Haber

Kilit Grup, alternatif turizmde büyüyecek

Turizm sektörü, rekabete ayak uydurmak zorunda kalan ve her geçen gün gelişen bir sektör. Bu rekabet ise günümüz dünyasında hizmet ve ürünlerde geleceği hedefleyen bir bakış açısı, yaratıcı ve yenilikçi yaklaşım üretmeyi, akıllı stratejiler geliştirmeyi zorunlu hale getiriyor. Endüstriyel mutfak ekipmanları, gıda- hayvancılık ve turizm gibi farklı sektörlerde faaliyet gösteren Antalyalı Kilit Ailesi, turizm sektöründe eğitim, kalite, eğlence ve markalaşmada katma değeri yüksek işlerde büyüyecek. Turizmin bir ihtiyaç olduğunu ve sürekli geliştiğini söyleyen Kilit Grup Başkan Vekili Tuncay Kilit, “Herkes her şey dahil hizmet konseptini beğenmese de bizler çok iyi işler çıkarıyoruz ve bunu herkes görüyor. Bundan sonra yeni otel yatırımı yapmayacağız. Eğitim, kalite, eğlence ve markalaşmada katma değeri yüksek işlere odaklanacağız artık alternatif turizm yatırımlarıyla büyümeyi hedefliyoruz” dedi. Bundan 4 yıl önce alternatif turizm alanına yatırım yaptıklarını ifade eden Tuncay Kilit, sanat, eğlence ve gastronomi anlayışını birbiriyle harmanlayan Cosmos Theatre projesini yeni bitirdiklerini ve ayrıca geniş yolcu kapasitesine sahip tekne katamaranı olan yüzen eğlence gemisi Cosmos Moonlight’ı hizmete açtıklarını belirtti. Bundan 16 yıl önce turizm sektörüne yatırım yapmaya karar verdiklerini ve o süreçte 3 otelle işe başladıklarını belirten Tuncay Kilit, bugün konaklama sektöründe Crystal ve Nirvana olmak üzere toplamda 2 markayla hizmet verdiklerini belirterek, bugün toplamda 20 otelle hizmet verdiklerini söyledi. “Turizm geliştikçe bizim otel sayımız da büyüdü” diyen Tuncay Kilit, şu anda en büyük yatırımı ise çalışanlarına yaptıklarının altını çizdi. Kilit Grubu’na ait işletmelerde toplamda 13 bin kişinin çalıştığına işaret eden Tuncay Kilit, bu rakamın 10 bininin turizm, 3 bininin ise diğer işletmeler ve fabrikalarında çalışan personeller olduğunu söyledi. Çalışanlar konut bulmakta zorlanıyor  Özellikle Antalya’daki en büyük sıkıntının konaklama ve lojman sorunu olduğuna dikkat çeken Tuncay Kilit, hem Rusya’dan hem de depremden etkilenerek Antalya’ya gelen göçmenlerin ciddi bir konaklama problemi yaşadığına dikkat çekerek, “Bölgede kiralar çok yükseldi. Çalışanlar haliyle konut bulmakta zorlanıyor. Biz de yaşadıkları bu sorunu çözmek için 7 bine yakın personeli kendi bünyemizde barındırıyoruz. Şu anda 38 tane lojmanımız var. Lojman sayılarımızı da giderek artırıyoruz. Çünkü bu şartlarda personellerimizin geçinme şansları yok” dedi. Başladıkları 3 tane lojman inşaatının devam ettiğini belirten Tuncay Kilit, “Burada çalışanlarımızın eşi ve çocuğuyla da kalabilecekleri bir konseptte “aile lojmanı” inşa ediyoruz. 2024 yılı sezonundan önce bitirmeyi planlıyoruz. Çünkü bizim ana işimiz turizm. Kaliteyi korumak için de istihdam sorununu çözecek yatırımlar yapıyoruz. Kışın 5 otelimiz dışındaki tesislerimiz kapalı olmasına rağmen kalifiye arkadaşlarımızı işten çıkarmıyoruz, maaşlarını ödüyoruz” diye konuştu. Tuncay Kilit, Antalya turizminde kaliteyi yükseltmek için personel eğitimleri verdiklerini söyledi. Toplamda 750 milyon euro ciro olduğunu belirten Tuncay Kilit, bu rakamın 350 milyonunun ihracat olduğunu ve her sene euro bazında yüzde 15-20 oranında büyüdüklerini ifade etti. Holdingleşme yolculuğu başladı Kilit Grubu’nun holdingleşme sürecinin de başladığını belirten Tuncay Kilit, “Şu anda bunun üzerinde çalışıyoruz. Kilit Holding olarak üst çatıda bir şirketimiz olacak. Onun altında turizm, oteller, fabrikalar ve diğer alanlar gelecek. 2024 yılı sonuna kadar holding yapılanmasını bitirmiş olacağız. Çünkü borsaya da açılmayı düşünüyoruz. Şirketimiz kar üreten bir şirket. Bütün mal varlığımız ise şirketin içerisinde. Belli bir bölümünü borsaya açıp aileyi disipline etmeyi amaçlıyoruz. Biz 3. kuşağız. Yaptığımız planda borsaya açma amacımız sadece şirketi disipline etmek bir de borsada düzgün şirketlerin olduğunu göstermek, örnek olmak” dedi. İsrail-Filistin savaşı büyümezse rekor bir sene olur  Pandemiden dolayı zor zamanlar geçiren turizm sektöründe deprem ve seçim sürecinde düşüşler yaşanmıştı. Ekim ve Kasım aylarının yoğun geçtiği sektörde şimdi de İsrail-Filistin çatışmaları pazara negatif etki yaptı. 2024 yılında İsrail-Filistin savaşının büyümemesi durumunda rekor bir sene beklediklerini dile getiren Tuncay Kilit, “2019 da 18 milyon turist ağırladık. Antalya çok hızlı büyüyecek. Çünkü havaalanına ilave pist yatırımı yapıldı ve kapalı alanlar büyütüldü. Şimdi 50 milyon turist gelse de olur. O yüzden biz turizme bu kadar yatırım yapıyoruz. Normalde her yumurta ayrı sepete konur ama bizim grup olarak bütün yumurtalar turizmde” diye konuştu. Cumhuriyetin 100. yılını 4 güne yaydı Kilit Grubu, Cumhuriyetin 100. yılını şirketin amiral gemisi Nirvana Cosmopolitan’da dört güne yaydığı etkinliklerle kutladı. Etkinlikler kapsamında 26 Ekim'de dans ve eğlence gösterisi Andy Show Cosmos Theatre'da sahne aldı. ‘Cosmo Turizmciler Kupası’nın final maçları ve kupa töreni yapıldı. Cosmos Theatre’de tarihçi, akademisyen ve yazar İlber Ortaylı’nın “Cumhuriyetin 100. Yılı Söyleşisi” oldu. Ortaylı’nın sunumu sonrası etkinlik, Ceren Aksan Mumcu’nun elektro keman performansı ve Ege & Senfoni Orkestrası ile Cumhuriyet Balosu ile devam etti. Kilit Grubu’nun Cumhuriyetin 100. yılı kutlaması etkinliklerinin son gününde de şair, yazar, gazeteci, araştırmacı ve tiyatro oyuncusu Sunay Akın sahne aldı. Sunay Akın’ın anlatımına müzikleriyle Zülfü Livaneli Orkestrası eşlik etti. İngiltere ve Almanya misafir sayılarını artırdı ngiltere ve Almanya olmak üzere Orta Doğu pazarının misafir sayılarını artırdığını söyleyen Tuncay Kilit, 2023 yılında Rusya’daki ekonomik sorunlardan dolayı Rus turist misafirin azaldığına işaret ederek, “Rusya’daki açığı böylelikle kapattık. Doluluklarda sıkıntı yaşamadık” dedi.

Alternatif Turizm Alanlarına Odaklanmalıyız Haber

Alternatif Turizm Alanlarına Odaklanmalıyız

TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, turizm gelirinin artması ve tüm sektörlerin payını alabilmesi için alternatif turizm alanlarına odaklanılması gerektiğini belirtti. Ülkenin coğrafi konumu, kültürel çeşitlilik, gastronomi, kongre ve sağlık gibi alanlarda turist çekme potansiyeline sahip olduğunu vurgulayan Palandöken, turizmin yılın her sezonu canlı tutulması gerektiğini ifade etti. Ayrıca, her şey dahil sisteminden vazgeçilmesi ve uluslararası etkinlikler için altyapının hazırlanması gerektiğini de söyledi. Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken,, "Turizmde ülkemiz, dört mevsimin değerlendirileceği müstesna bir ülke. Yalnızca deniz, kum ve güneşten ibaret görürsek dünyadaki turizm pastasından hak ettiğimiz payı alamayız. Bu konuda çeşitlilik göstermeli ve ona göre alt yapı oluşturulmalı. Alternatif turizm alanlarına da ilgi göstererek esnafın ve tüm işletmelerin faydalanması için çalışmalar yürütmeliyiz. Turizmi 3 ay değil yılın her sezonu canlı tutmalıyız" dedi. TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, bugün yaptığı açıklamada, turizm gelirinin istenilen seviyeye çıkması ve tüm sektörlerin turizmden hak ettiği payı alabilmesi için alternatif turizmin önemine işaret etti. Palandöken, şunları kaydetti: "Ülkemiz coğrafi konum, kültürel çeşitlilik, gastronomi, kongre ve sağlık gibi alanlarda da turist çekme açısından ciddi bir potansiyele sahip. Yapılan araştırmaya göre ülkemize gelen turistlerde sağlık için gelen 3 kat, gastronomi alanında 2 kat, toplantı ve kongreler için gelen turistler ise 4 kat daha fazla harcama yaparak ülke ekonomisine katkı sağlıyor. Bu açıdan alternatif turizm alanlarına da ilgi göstererek esnafın ve tüm işletmelerin faydalanması için çalışmalar yürütmeliyiz. Turizmi 3 ay değil yılın her sezonu canlı tutmalıyız. "HER ŞEY DAHİL SİSTEMDEN VAZGEÇMELİYİZ" Yaşadığımız dönem içerisinde turistler yalnızca denize girip güneşlenmekle yetinmiyor. Artık turizm faaliyetleri gidilen ülkelerin kültürünü, inancını, yaşam tarzını görmek için, yöresel yiyecekleri tadıp paylaşmak, sağlık ve spor müsabakalarına katılmak için de gerçekleştiriliyor. Bu kapsamda özellikle sağlık turizm açısından son 15 yıl içerisinde ülkemize gelen turist sayısı 100 binlerden 2 milyonlara ulaştı. Bununla beraber diğer alternatif turizm alanlarında da önemli artışlar var. Gastronomi alanında dünyada önemli bir yerde olan ülkemiz için bu alana da ilgi arttırılmalı. Aynı zamanda toplantı ve kongre turizmi için de cazibe merkeziyiz. Kısacası turizmin her dalında en büyük pay sahibini alacak güce sahibiz. Fakat bu gelişime engel olan otellerdeki her şey dahil sistemden vazgeçmeliyiz. "ULUSLARARASI ETKİNLİKLER İÇİN ALTYAPI HAZIRLAMALIYIZ" Turizm sektörünün en yüksek gelir sağlayıcı kolu olan kongre turizmi, uluslararası toplantılar, fuarlar, spor müsabakaları gibi çeşitli etkinlikler ile özellikle eğitimli ve varlıklı turistleri çekiyor. Kongre için gelen turistlerin konaklama ve ulaşım maliyetlerini genellikle şirketler tarafından karşılandığı için bu turistler diğerlerine göre ortalama 2 bin 500 dolar harcayarak yüzde 30 daha fazla harcama gerçekleştiriyor. Fakat 81 il bulunan ülkemizde yabancı turistlerin büyük bir çoğunlukla gittiği yerler sırasıyla İstanbul, Antalya ve İzmir'den öteye geçemiyor. Bu yüzden uluslararası etkinliklerin ülkemizde de düzenlenmesi için gereken altyapıyı oluşturmalı ve bunun için daha çok çalışmalıyız."

Bursa’nın doğa harikasında alternatif turizm gelişiyor Haber

Bursa’nın doğa harikasında alternatif turizm gelişiyor

Bursa’nın doğal güzellikleri başta olmak üzere tarihi, kültürü, tarımı ve maden yatırımları ile ilgili adından söz ettiren Orhaneli Belediyesi, ilk etabını tamamladığı 15 bungalov evleri hizmete açtı. Orhaneli Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi üyeleri kadınların yaptığı gözlemeler de yiyenlerden tam not aldı. Kocasu Deresi’ndeki rafting parkurunda stres atan turistler, kendileri için ayrılan bungalov evlerde geçirdikleri zamanın ardından Sadağı Kanyonu’na giderek doğanın keyfini çıkarttı. Güzel bir kahvaltının ardından programın sona ermesiyle kısa bir bilgilendirme yapan Orhaneli Belediye Başkanı Ali Aykurt, “4,5 yıllık belediye başkanlığımız döneminde doğanın ve doğal insanların şehri mottosu yola çıktık ve hareket ediyoruz. Önemli hizmetlerimizin başında gelen turizm anlamında ilçemizi atağa kaldırdık. Tarım ve hayvancılıkta ve maden sanayinde de önemli işler ilçemizde oluyor” dedi. “Turizmle ilgili, rafting, bungalov evler, Kamp-Karavan festivalleri gibi gelişimler oldu” diyen Aykurt, “Sadece raftingde 3 yıl gibi bir zaman içerisinde ilçemize 21 bin kişi ziyaret etti. İlçe nüfusunun 18 bin 700’lerde olduğu ilçede bu ziyaretçiler bize değer kattı. Yine bunun yanında trendi çok yükselen kamp ve karavan etkinlikleri iyi düzeyde yapılıyor ve sürekli gelişiyor. Bu yıl üçüncüsünü 8-9-10 Eylül’de düzenleyeceğimiz Kamp - Karavan Festivali etkinliğimiz olacak. Bu kamp karavan etkinliğimizle şehrimizi tanıtmaya devam edeceğiz” diye konuştu. Trekking rotaları, off-road parkurları ve enduro motosiklet tutkunları için yeni güzergahlar acıktıklarını kaydeden Aykurt, “Bunlarla birlikte doğanın kullanımı iyi düzeye gelecek. Turizm tek başına bir şey ifade etmez diyerek ilçemizde çiftçilik yapanlara katma değeri yüksek ürünler üretmesi için gayret gösteriyoruz. Turizme yönelik üretimler neler olmasına dair çalışmalar yapıyoruz” ifadelerini kullandı. Orhaneli’nin maden yatakları bakımından da zengin olduğunu sözlerine ekleyen Başkan Aykurt, “Türkiye’nin ilk milli ve yerli diye adlandırabileceğimiz bir krom fabrikası yapılıyor. Ülkemizin krom madeni ile ilgili dışa bağımlılıktan kurtaracak, burada çıkartılan madenin dışarıda işlenip içeriye gelmektense burada işlenecek duruma gelmesini milli ekonomimize büyük katkı olarak değerlendiriyoruz” dedi. Pandemi ve depremden sonra ilçenin kıymetinin arttığını aktaran Aykurt, muhtemel afetlere karşı da plan geliştirdiklerinin ifade etti.

Kastamonu'ya, Türkiye’nin en uzun bisiklet rotası geliyor Haber

Kastamonu'ya, Türkiye’nin en uzun bisiklet rotası geliyor

Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi tarafından Türkiye’nin en uzun bisiklet rotasının oluşturulması için çalışma başlatıldı. Güzergah üzerinde inceleme ve çalışmalarda bulunan Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi Öğretim Görevlisi Hikmet Haberal, öğrencilerle birlikte bisiklet rotasını geçti. Güzergah hakkında bilgi toplayan ve geçiş noktalarını inceleyen Haberal, bisiklet rotasıyla ilgili hazırladığı raporu Türkiye Bisiklet Federasyonu'na sunacak. Federasyon tarafından hazırlanan raporun kabul edilmesiyle önümüzdeki günlerde rota üzerinde çalışmalara başlanılacak. Çalışmanın bitmesiyle Ilgaz Dağı’ndan başlayan güzergah Cide ilçesinde sonlanacak ve 7 ilçeden geçecek 318 kilometre uzunluğundaki dağ bisikleti rotası Türkiye’nin en uzun pistine sahip olacak. “Kastamonu’nun macera rotaları belirliyoruz” Tabiat turizmi üzerinde Kastamonu’da çalışmalara başladıklarını söyleyen Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi Öğretim Görevlisi Hikmet Haberal, “ Kastamonu’nun macera rotalarını belirliyoruz, bu rotaları bitirme aşamasındayız. Çok da güzel oldu. Amacımız bölgesel kalkınma olacak, yerelde Kastamonu’yu ön plana çıkaracağız" dedi. “318 kilometre uzunluğunda dağ bisikleti rotası oluşturuyoruz” 7 ilçeyi kapsayacak şekilde 318 kilometrelik dağ bisikleti rotası oluşturacaklarını söyleyen Haberal, “Batı Karadeniz’deki 7 ilimizi kapsayacak şekilde Batı Karadeniz Tabiat Turizmi Master Planı üzerinde çalışıyoruz. Buradaki doktor, öğretim üyesi hocamızla birlikte böyle bir projemiz de var. Bundan 7 ay önce Bisiklet Federasyonu Başkanı Emin Müftüoğlu'yla görüşmüştük. Ona da çok ısrar etmiştik bisiklet rotası belirleyelim diye. Federasyon başkanı, bana; 'Kastamonu’da bir rota belirle getir' dedi. Ilgaz Dağı’ndan başlayıp İhsangazi, Araç, Daday, Azdavay, Pınarbaşı, Şenpazar ve Cide ilçelerini kapsayacak şekilde eski ulaşım yolu olan tarihi taş döşemeli yolu kullanarak dağ bisikleti rotası oluşturuyoruz” diye konuştu. “Uluslararası Bisiklet Takımı Yarışları yapılacak” Kastamonu’da oluşturulacak dağ bisikleti rotasıyla Uluslararası Bisiklet Takımı Yarışları'nın da düzenlenebileceğini ifade eden Hikmet Haberal, “Ben, bütün yaptığım çalışmalarıma öğrencilerimizi götürüyorum. Ilgaz Dağı’nda, Yurduntepe Kayak Merkezi'nden başlayıp İhsangazi üzerinden Ilgaz’ın batı yamaçlarından Ilgaz Dağı’nın Kastamonu’ya bakan sınırından Araç’ın Boyalı köyüne kadar gittik. Boyalı köyünden Araç’ın, Sıra Gömü Yaylası'na çıktık. Ardından Susuz Yaylası'na geçerek Araç ilçe merkezine indik. Yani rotamızı diğer rotayla birleştirdik. İnanılmaz muhteşem bir dağ bisikleti rotası oldu. 2023 ve bundan sonraki yıllarda federasyon başkanımızın bize söylediği Uluslararası Bisiklet Takımı Yarışları'nı, yarış takvimine koyacağını söyledi. Rotayı ve dosyamızı götürüp teslim edeceğim” şeklinde konuştu. “Bisikletin geçtiği köylerde de kalkınmayı amaçlıyoruz” Bisikletin geçtiği köylerde de yöre halkının kalkınmasını amaçladıklarını vurgulayan Haberal, “Şu anda Yurduntepe'den Araç ilçesine rotamız 118 kilometre, Araç ilçesinden de Cide’ye kadar bu saydığım ilçelerimizden İhsangazi, Araç, Daday, Azdavay, Pınarbaşı, Şenpazar ve Cide güzergahı toplamda 318 kilometrelik bir dağ bisiklet rotası var. Bisikletle rotası tamamen doğal araç yolları, orman yollarından gidiyoruz. Tehlike andıran hiçbir şey yok, oradan gidileceğini düşünüyoruz ve amacımız bu bölgeyi kalkındırmak. Bisikletin geçtiği köylerde kırsal bölgedeki insanları da bu hareketliliği sağlamak. Herkes çok rahat geçeceğine inanıyorum. Çok güzel bir bisiklet rotası olacak, eşi benzeri olmayan bir bisiklet rotası olacak diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı. Asilhan Baki: “Kastamonu, yaban hayatı, mevsimi, doğası ile çok farklı bir şehir” Kastamonu’nun yaban hayatı, mevsimleri, doğası ve kanyonlarıyla çok farklı bir şehir olduğunu söyleyen Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi 4. sınıf öğrencisi Asilhan Baki ise, “Yaptığımız gezilerde öğrendiğim yerleri herkese tavsiye ederim. Özellikle kanyonları bir kez olsun görmenizde fayda var. O doğayı ve manzarayı hiçbir zaman başka bir yerde yaşayacağıma emin değilim. Şehrin merkeziyle ilgili olarak şehrin ortasından bir çay geçiyor. Bu bölgede Şehit Şerife Bacı olsun ve buradaki kültürel isimlerimiz olsun çok fazla bulunuyor. Taşköprü, Tosya, Ağlı, Seydiler gibi birçok şehirde çok fazla kültürel mirasımız bulunuyor. Onun dışında Kastamonu Kalesi var, Kastamonu kalesinde de aynı şekilde oraya gezip görebileceğiniz ya da türbelere gezip görebileceğiniz çok fazla yer var” dedi.

Gümüşhane Kültür Rotaları keşfetmeye değer Haber

Gümüşhane Kültür Rotaları keşfetmeye değer

Doğu Karadeniz Bölgesinde yer alan Gümüşhane şehri ismini yakınlarındaki gümüş madenlerinden almış. Bizans döneminde şehrin bulunduğu bölge Haldia (Chaldia) isimleri ile biliniyor. 17. yüzyıldan itibaren Osmanlı kaynaklarında yerleşim Gümüşhane olarak adlandırılmaya başlanmış. Gümüşhane denilince akla gelen en meşhur lezzetler Pestil ve Köme.  Ham maddeleri dut olan Gümüşhane pestili ve Gümüşhane kömesi mutlaka yerinde yenmesi gereken lezzetler arasında yer alır. “Kültür Rotaları ve Turizm Keşif Rehberi” zamanın valisi Okay memiş tarafından, bu konuda Türkiye'nin en önemli gezginlerinden ve kültür rotaları konusunda uzman yerel rehber Ersin Demirel'e hazırlatılmış. Rota toplamda 379 kilometre uzunluğundaki 33 yürüyüş rotası, 10 bisiklet rotası ve 5 jeep safari rotasından oluşuyor. Rehberde tarih turlarında; Süleymaniye Mahallesi, Satala Antik Kenti, Santa Harabeleri, Krom Antik kenti, Kaleler ve Kiliseler Rotası, Tarihi taş köptüler ve türbeler rotaları bulunuyor. Rehberde yine yürüyüş parkurları, tabiat parkları, buzul gölleri, mağaralar, şelaleleri, bisiklet parkurları ve lezzet durakları bulunabilir. Geçmişin izlerini taşıyan camiler, minareler, kiliseler, hanlar, köprüler, hamamlar ve dükkanlar gibi 30'dan fazla tarihi eserin günümüze ulaştığı, Türk, Rum ve Ermenilerin yüzyıllarca birlikte hoşgörü içerisinde yaşadığı, cami ile kilisenin yan yana olduğu mahalleler, Gümüşhane'nin zenginliklerini oluşturuyor. Eski dönemde çıkarılan maden ocaklarının gözlemlenebildiği rotalar, keşfetmeye değer. Bu rehberin Gümüşhane turizmine öncülük edeceğini ve kentin turizm gelirlerine katkısı olacağını, şehir için önemli bir turizm atağı olacağı ifade ediliyor.

Yayla turizmi yükselişe geçti Haber

Yayla turizmi yükselişe geçti

Artık dünyada klasik hale gelen deniz-güneş-kum tatilinden daha farklı arayışları olan, kitle turizminden farklı alternatif turizm türü olan "Yayla Turizmi" son yıllarda yükselilşe geçti. Trekking son yılların yükselen değeri Kentlerin yoğunluğu, insan nüfusunun artışı, diğer ülkelerden gelen göçmenlerin şehirleri doldurması, özellikle büyük şehirlerde yaşayan insanları yayla turizmine itiyor. Ülkemiz ise bu konuda cennet. Bakanlıkça yapılan çalışmalada Karadeniz başı çekiyor. En çok yayla merkezinin yer aldığı il Ordu. Sırasıyla Trabzon, Rize'de, Giresun, Sinop, Antalya,Gaziantep, Tokat'ta yayla merkezileri bulunuyor. Ama neredeyse her şehirde "trekking" etkinliği olarak farklı şekillerde yayla turizmi yapılıyor. Yayla Turizmi gelişmeye müsait  Yayla turizmi doğayı bozmadan, bölgedeki küçük işletmeleri canlandıran, ev pansiyonculuğunu geliştiren bir turizm çeşidi. Ülkemizde de turizm gelirleri arttıkça, vatandaş turizm konusunda bilinçlendikçe artacak bir turizm olarak görünüyor. Artması ise dar gelirli bölge insanının girirşimcilik konusunda önünü açtığı gibi  istihdam da yaratıyor.  Ayder özel koruma bölgesi ilan edildi Geçtiğimiz günlerde Rize'de Ayder yaylası özel koruma alanı ilan edildi. Rize Çamlıhemşin sınırlarındaki Ayder Yaylası, Doğal Sit Alanı’nın koruma statüsü yeniden değerlendirildi. Yapılan çalışma sonunda Ayder Yaylası’ndaki bazı alanların kesin korunacak hassas alan olarak tescil edilmesine karar verildi.Bu anlayışın özellikle Karadeniz'de bulunan ama ülkemizdeki tüm doğa harikalarına yayılması, yayla turizminin geleceğini daha da güçlendiricektir. Artvin bu sene ziyaretçi akınına uğradı Artvin’de her mevsim ayrı güzelliğe bürünen Karagöller, bu yılda ziyaretçi akınına uğradı. Kentin en önemli turizm merkezlerinden olan Borçka Karagöl Tabiat Parkı ve Sakin Şehir ünvanlı Şavşat ilçesinde yer alan Karagöl Sahara Milli Parkı doğa tutkunlarının uğrak noktası oldu. Göl etrafında bulunan yürüyüş alanları, ladin ve çam ağaçları arasında eşsiz görüntüsü ile dikkat çeken Karagöller, görenleri adeta büyülüyor. Günlük hayatın stresinden uzaklaşmak için arkadaşları ve ailesiyle Karagöllere gelenlerin bu yılki sayısı oldukça fazla. Doğa Koruma Milli Parklar Şube Müdürlüğü tarafından edinilen bilgilere göre, bir yıl içerisinde Şavşat Karagöl Sahara Milli Parkına 46 bin kişi ziyaret ederken, Borçka Karagöl Tabiat Parkına ise 94 bin 299 kişi ziyaret etti. İçerisinde cam seyir terasını yer aldığı Hatila Vadisi Milli Parkına ise 11 bin 425 kişi ziyaret ederken, kente yerli ve yabancı olmak üzere toplam 9 ayda 256 bin 292 kişi gelerek kentin farklı turizm alanlarını gezme imkanı buldu. Bu sayı geçtiğimiz yılda ise yine 9 aylık dilimde 262 bin 883 kişi olarak belirlendi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.