Hava Durumu

#Ar-Ge

TOURISMJOURNAL - Ar-Ge haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ar-Ge haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Kerevitaş 2024’te Büyümesini Sürdürdü Haber

Kerevitaş 2024’te Büyümesini Sürdürdü

İSTANBUL (İHA) - Kerevitaş, 2024 yılında yüzde 6,8 artışla 5,9 milyar TL brüt kâr elde ederek büyümesini sürdürdü. Sektör lideri şirket, dondurulmuş gıdada SuperFresh markasıyla yüzde 41, margarinde ise Ülker Bizim Yağ ve Ülker Teremyağ ile yüzde 66,9 pazar payına ulaştı. Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) bildirilen finansal sonuçlara göre şirket, geçen yıl 3,2 milyar TL FAVÖK elde ederken, ihracat geliri 2,5 milyar TL olarak gerçekleşti. Türkiye’nin margarin ihracat gelirinin yüzde 37’si Kerevitaş markalarından oluştu. Ülker Bizim Yağ’ın ciro payı yüzde 35,2’ye, Teremyağ’ın kase margarin pazarındaki payı ise yüzde 58,2’ye yükseldi. Kerevitaş, 2024’te toplam 74,6 milyon TL’lik Ar-Ge yatırımı yaparak 90 projeyi tamamladı. SuperFresh, yenilikçi ürünleriyle perakende cirosunun yüzde 20’sini inovasyonla sağladı. Dünyanın en büyük gıda ve içecek fuarlarından SIAL Paris 2024’te "yenilikçi ürün" seçilen SuperFresh Kumpir Topları, pazarda fark yarattı. Bunun yanı sıra sürülebilir peynir, peynirli çikolata ve peynirli ballı gibi ürün çeşitleriyle pazarda rekabetten ayrışma sinyalleri verdi. SuperFresh markası "Türkiye'nin Lovemark'ları" listesine dondurulmuş gıda kategorisinde ilk kez girmeyi başardı. Bizim Yağ markasının YouTube kanalı "Hamur Bizim İşimiz", FMCG sıralamasında 1 milyondan fazla abonesiyle altın plaket alan ilk markalı kanal oldu.   CEO Mert Altınkılınç, "Kerevitaş olarak sürdürülebilirlik, inovasyon ve dijitalleşme odağındaki faaliyetlerimizle başarılı bir yılı geride bıraktık. Markalarımıza yatırımlarımızı sürdürürken ürünlerimizi her noktada erişilebilir fiyatla tüketicilerimizle buluşturma misyonumuzu önceliklendirdik. Faaliyet gösterdiğimiz dondurulmuş gıda ve yağ sektörlerinin büyümesine katkı gösteren Pazar lideri markalarımız, geniş ürün portföyümüz ve büyüyen ihracat kapasitemiz, başarılı iş sonuçları ve finansal performansımızı güçlendirdi. Başarılı bir yılı geride bırakırken, sürdürülebilir yarınların güvenilir gıda şirketi olma hedefiyle, etki ettiğimiz geniş ekosistemde, tüm paydaşlarımızı kapsayan uzun vadeli değer oluşturmak için kararlılıkla çalışmaya devam edeceğiz" dedi.

Ankara ile Fransa Arasında Ticaret Hedefi Büyüyor Haber

Ankara ile Fransa Arasında Ticaret Hedefi Büyüyor

ANKARA (İHA) - Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Gürsel Baran, Fransa’nın Ankara Büyükelçisi Isabelle Dumont ve beraberindeki heyeti makamında ağırladı. Görüşmeye, Büyükelçilik Ekonomi Dairesi Başkan Yardımcısı Orhan Chiali, Konsolos Yardımcısı Valentin Allary Lacroix, Sürdürülebilir Kalkınma Ataşesi Berat Durmuş ile ATO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Temel Aktay ve Yönetim Kurulu üyeleri Ahmet Akça, Ali Yıldız, Halil İlik ve Yasin Özyolu da katıldı. Toplantıda, Türkiye ile Fransa arasındaki ticari ilişkilerin güçlendirilmesi, yatırım fırsatları ve ekonomik iş birlikleri masaya yatırıldı. "TİCARET HACMİMİZİ ARTIRMALIYIZ" ATO Başkanı Gürsel Baran, Ankara’nın ekonomik gücünü ve sanayi altyapısını vurgulayarak, iki ülke arasındaki ticaretin mevcut rakamların ötesine taşınması gerektiğini ifade etti. Pandemi öncesinde belirlenen 20 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefinin gerçekleştiğini belirten Baran, "Bu hedefe ulaştığımızı görüyoruz. Ancak bu rakam da iki ülke potansiyelini yansıtmaktan uzak. Özellikle Ankara’nın Fransa ile ticaretini artırmak istiyoruz" dedi. Başkent Ankara’nın 13 organize sanayi bölgesinde faaliyet gösteren 15 binden fazla firmanın üretim yaptığını aktaran Baran, savunma ve havacılık sanayi, medikal sanayi, yenilenebilir enerji ve iş makineleri sektörlerinde Ankara’nın uluslararası rekabet gücünün yüksek olduğunu söyledi. 21 üniversite bulunan Ankara'nın teknoloji ve inovasyon açısından da öne çıktığını belirten Baran, "Ankara, teknoloji üretim ve geliştirme konularında da öncü bir şehir. 13 teknoloji geliştirme merkezimiz yani teknokentimiz, 152 Ar-Ge, 36 da tasarım merkezimiz var. Teknokentlerde bin 600’ü aşkın iş yeri bulunuyor ve bünyelerinde yaklaşık 16 bin kişi çalışıyor. Ülkemizde yüksek teknolojili ürünlerin ticarileşmesi ve bu ürünlere yatırımların artırılması çeşitli programlarla destekleniyor" diye konuştu. Ankara’nın ekonomik yapısına da değinen Baran, Gayri Safi Yurt İçi Hasıla’nın (GSYH) yaklaşık yüzde 70’inin hizmet sektöründen geldiğini belirterek, sağlık ve turizm sektörlerinin de geliştiğini vurguladı. "FRANSA’DAKİ YATIRIMLARIMIZI ARTIRMALIYIZ" Baran, Fransa’nın Türkiye’nin hem ithalatında hem de ihracatında altıncı sırada yer aldığını ve 2024 yılı sonunda iki ülke arasındaki dış ticaret hacminin 22,5 milyar dolara ulaşacağını ifade etti. Türkiye’de faaliyet gösteren Fransız sermayeli şirketlerin sayısının yaklaşık bin 700 olduğunu ve bu firmaların toplam yatırım tutarının 8,5 milyar dolara yaklaştığını belirten Baran, "Aynı şekilde Beko, Eczacıbaşı Holding, Otokar gibi şirketlerimiz de ülkenizde yatırım yapıyor. Bu örnekleri çoğaltmamız gerektiğini düşünüyoruz. Ülkelerimiz arasında her türlü yatırım, ticaret ve turizm ilişkilerinin geliştirilebileceğine inanıyoruz" dedi. VİZE KOLAYLIĞI TALEBİ Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) ile ilişkilerine de değinen Baran, Fransa’nın Türkiye’nin AB üyelik sürecine desteğini görmek istediklerini belirtti. İş dünyasının vize konusunda yaşadığı sıkıntılara dikkat çeken Baran, Schengen vizesine yönelik katı uygulamaların fuarlara katılım, B2B toplantılar ve ticari faaliyetler açısından iş insanlarını zor durumda bıraktığını söyledi. Yeşil Mutabakat sürecine de değinen Baran, Avrupa Birliği'nin bu süreci ertelemesi gerektiğini ifade etti. "30 MİLYAR DOLAR İÇİN SÖZ VERDİM" Fransa’nın Ankara Büyükelçisi Isabelle Dumont, iki ülke arasındaki ticari ilişkilerin gelişmesinden memnun olduklarını belirtti. Göreve başladığında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ticaret hacmini 30 milyar dolara çıkarmak için çalışacaklarını söylediğini hatırlatan Dumont, "Ülkelerimiz arasındaki ticaretin dengeli bir şekilde gelişmesinden memnunuz. İki ülke olarak ticaret hacmimizi nasıl geliştireceğimizi daha detaylı ele almak istiyoruz" dedi. Yeşil Mutabakat konusuna da değinen Dumont, gelecekteki sanayi yatırımlarını ve iş birliklerini güçlendirmek istediklerini belirtti. Fransa’nın Türkiye’nin AB ile yakınlaşmasını desteklediğini ifade eden Dumont, "AB değerler birliğidir. Türkiye’nin bu değerler birliğine dahil olması bizler için önemlidir" diye konuştu.

F-35'lerde Peş Peşe Kazalarla Güvenlik Endişesi Büyüyor Haber

F-35'lerde Peş Peşe Kazalarla Güvenlik Endişesi Büyüyor

İSTANBUL (İHA) - Türkiye'nin dahil edilmediği F-35 projesinde, savaş uçakları güvenlik sorunları nedeniyle düşmeye devam ediyor. 2018’den itibaren 10’dan fazla F-35 kazası yaşanırken, en son olay Alaska’daki Eielson Hava Üssü'nde meydana geldi. Burada düşen uçakta, elektronik algılama sisteminin devre dışı kalması ve pilotun kontrol sağlayamaması dikkat çekti. Türkiye’nin geliştirme ortaklarından biri olduğu F-35 projesinde son yedi yılda birçok kaza raporlandı. Son olarak ABD’nin Alaska eyaletinde gerçekleşen kazada, F-35 savaş uçağı üsse çakıldı, pilot fırlatma sistemini kullanarak kurtuldu. Görgü tanıkları, uçağın hızla düştüğü ve infilak ettiğini kaydetti. ABD Operasyonel Test ve Değerlendirme Müdürlüğü'nün 2024 raporuna göre, F-35 uçaklarının güvenilirlik standartlarının altında kaldığı belirtildi. ABD Hükümeti Hesap Verebilirlik Ofisi ise bakım maliyetlerinin arttığını vurgulayarak, 2018’de 1,1 trilyon dolar olan ikame maliyetinin 2023’te 1,58 trilyon dolara yükseldiğini açıkladı. SON YILLARDA YAŞANAN ÖNEMLİ F-35 KAZALARI: 2018: ABD'ye ait F-35B, South Carolina kıyılarında düştü, pilot kurtuldu. 2019: Japonya'ya ait F-35A, Pasifik Okyanusu’na düştü, pilotun bedeni aylar sonra bulundu. 2020: Florida'da iniş sırasında kaza geçiren uçak kullanılmaz hale geldi. 2021: İngiltere'ye ait F-35B, uçak gemisinden kalkış sırasında Akdeniz'e düştü. 2022: Güney Kore’de iniş sırasında ağır hasar alan F-35 envanterden çıkarıldı. 2023: ABD’de South Carolina’da düşen F-35’in enkazı uzun süre bulunamadı. 2024: New Mexico’da kalkıştan hemen sonra düşen uçakta pilot kurtuldu. 2025: 29 Ocak'ta Alaska'da düşen son F-35’in kaza nedeni henüz bilinmiyor. Kazalar devam ederken, F-35 uçaklarının güvenlik sorunları ve maliyetleri konusundaki tartışmalar da büyüyor.

Pegasus, 200 Uçak Siparişi ile Filosunu Genişletiyor Haber

Pegasus, 200 Uçak Siparişi ile Filosunu Genişletiyor

İSTANBUL (İHA) - Pegasus Hava Yolları, büyüme stratejisi doğrultusunda önemli bir adım atarak Boeing ile 200 uçaklık bir sipariş anlaşmasına imza attı. Bu sipariş, şirketin bugüne kadar verdiği en büyük uçak siparişi olarak dikkat çekiyor. Yeni uçaklar, 2028’den itibaren Pegasus filosuna dahil olacak. Anlaşma kapsamında ilk etapta 100 uçak için kesin sipariş verilirken, 100 uçak için de satın alma opsiyonu tanındı. Boeing 737-10 model uçaklardan oluşan bu sipariş, şirketin hem ulusal hem de uluslararası arenada hedeflerine ulaşmasına katkı sağlayacak. Pegasus’un bu dev yatırımı, toplamda 36 milyar ABD doları değerinde olup, 2050 sürdürülebilirlik hedeflerini destekleyen bir adım olarak öne çıkıyor. Yapılan açıklamaya göre, bu anlaşma, Pegasus’un havacılık sektöründe yerel üretim, teknoloji transferi, AR-GE, eğitim ve istihdam alanlarında yeni fırsatlar yaratma vizyonunu da güçlendirecek. Pegasus CEO’su Güliz Öztürk, anlaşmayla ilgili yaptığı değerlendirmede, "Ülkemize net nakit ve en büyük katma değer oluşturan, pandemi sonrası rekorlar kırarak büyüyen turizm sektörümüzün önde gelen bir paydaşı olarak yeni rekorlar kırmak, turizmde 100 milyon misafir ve 100 milyar dolar gelir hedefimize ulaşmak için kendi kulvarımızda var gücümüzle çalışıyoruz. Türkiye'de ve yurt dışında büyüme, yeni rotalar açarak uçuş ağımızı genişletme hedeflerimiz doğrultusunda, filomuza yatırım yapmaya devam ediyoruz. 4,5 yaş ortalamasıyla Türkiye'nin en genç filosuna sahibiz. Dünyada en genç filo sahibi hava yolları arasında ilk sıralardayız. Boeing firmasıyla imzaladığımız anlaşmayla toplam 200 adet Boeing 737-10 model uçak için siparişimizi verdik. İlk etapta kesin siparişini verdiğimiz 100 adet uçak, 2028 yılından itibaren filomuza katılmaya başlayacak. Geri kalan 100 uçak için opsiyonumuzu kesin siparişe dönüştürmeyi, piyasa koşulları ve filomuzun ihtiyaçları doğrultusunda önümüzdeki yıllarda değerlendireceğiz" sözleriyle anlaşma detayları hakkında bilgi verdi. Açıklamasının devamında, "Boeing uçakları, Pegasus'un 1990 yılında havacılık sektörüne giriş yaptığı günden bu yana operasyonlarımızın ayrılmaz bir parçası oldu; filomuzu yeni Boeing 737-10 model uçaklarla büyüteceğimiz için heyecanlıyız. İş birliğimizin ülkemizin havacılık sanayisinde yerel üretim, teknoloji transferi, AR-GE, eğitim ve istihdam alanlarında yeni fırsatlar oluşturacağına olan inancımız tam. Bu sipariş, Boeing'in 2017 yılında devletimiz ile başlattığı MHİ-Milli Havacılık İnisiyatifi (NAI-National Aerospace Initiative) kapsamında değerlendirildiğinde gerek Türk üreticilerine ve gerekse de havacılık endüstrimize yeni kapılar ve üretim ile ihracat imkânı sağlayacaktır" ifadelerini kullandı. Boeing 737-10, CFM International LEAP-1B motorları sayesinde önceki nesillere kıyasla yüzde 20 daha az yakıt tüketimi sağlıyor. Kısa ve orta mesafeli uçuşlar için tasarlanan bu model, 230 yolcu kapasitesi ve geniş bagaj alanlarıyla yolcu deneyimini artırmayı hedefliyor.

Lezzet Tutkunlarına Diyarbakır’dan Dubai Pastası Haber

Lezzet Tutkunlarına Diyarbakır’dan Dubai Pastası

DİYARBAKIR (İHA) - Diyarbakır'da, son dönemlerde Türkiye'de popüler hale gelen Dubai çikolatasının pasta versiyonu üretildi. Bu yeniliğin arkasında, sektörde öncü girişimleriyle bilinen Hacıbaba Pastaneleri Ar-Ge ekibi bulunuyor. Hacıbaba Pastaneleri Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Elaldı, Ar-Ge ekipleriyle birlikte çeşitli tatlılarda öncü olduklarını ve bu deneyimle Dubai pastasını ürettiklerini belirtti. Elaldı, "Hem hijyenik hem organik hem de fiyatının çok altında. Her zamanki sloganla, ‘en iyisini en ucuza' diyerek Dubai pastası yaptık. Buna da Türkiye'de en iyisi ve en ucuzu diyebiliriz. Sadece Diyarbakır'da değil, Türkiye'de bizim sektörde, bizim branşta hiçbir isim adı altında da bu kadar geniş yelpazesi olan bir kurum yoktur" sözleriyle pastanelerinin yeniliklerde lider olduğunu vurguladı. Elaldı, Dubai pastasının lezzeti kadar fiyatıyla da dikkat çektiğine vurgu yaparak, "Fıstık, bizim ana malzemelerimizden biri. Çikolata yine pastanemizin ana malzemesi. Kadayıf teli, Diyarbakır'a has tescilli ürünümüzdür. Bunlardan esinlenerek, Dubai Çikolatası'nın Dubai değil, Diyarbakır isimli olmasını tercih ederdim. Fiyat olarak şu bir no.'lu pasta 550 lira. Olması gereken 800 lira, ürünü 550 liraya veriyoruz. Tanıtım amaçlı. Bundan ucuz, kalitelisini şu anda Türkiye'de bulamazsınız diye iddia ediyorum" dedi. Elaldı, Dubai pastasının üretimine 10 gün önce başladıklarını belirterek, yakın gelecekte diğer pastaların üretimini durdurarak sadece Dubai pastası üretmeyi planladıklarını söyledi. Bu strateji ile Hacıbaba Pastaneleri, hem tatlı severlere yeni bir lezzet sunmayı hem de rakiplerine fark atmayı hedefliyor.

LC Waikiki’den Teknoloji Atağı: LCW Digital Haber

LC Waikiki’den Teknoloji Atağı: LCW Digital

İSTANBUL (İHA) - Türkiye’nin önde gelen moda perakende markalarından LC Waikiki, dijital dönüşüm yolculuğunda yeni bir adım atarak LCW Digital’i kurdu. Şirketin yüzde 100 iştiraki olan LCW Digital, moda ile teknolojiyi buluşturarak sektörde yenilikçi bir fark yaratmayı hedefliyor. 5 kıtada, 60 ülkede 1.300’den fazla mağazası ve 25 lojistik merkeziyle faaliyet gösteren LC Waikiki, 800 kişilik BT ekibiyle yapay zeka, üretken yapay zeka, iş zekası, bulut bilişim ve e-ticaret gibi alanlarda projeler geliştiriyor. Şirket, e-ticaret, lojistik, mağazacılık, tedarik zinciri ve planlama gibi birçok alanda teknoloji çözümleri sunuyor. Bu çözümleri, Türkiye’deki iki veri merkezi ve iki büyük bulut hizmet sağlayıcı üzerinden gerçekleştiriyor. LCW Digital, bu stratejiyi bir üst seviyeye taşımayı ve teknoloji dünyasında öncü bir oyuncu olmayı hedefliyor. LCW Digital yalnızca LC Waikiki’nin ihtiyaçlarını karşılamakla kalmayacak, aynı zamanda Türkiye’nin teknoloji ekosistemine de katkıda bulunacak. Üniversite-sanayi iş birliklerini güçlendirme, inovasyon kültürünü destekleme ve Ar-Ge projeleriyle sektöre değer kazandırma gibi misyonlarla yola çıkan LCW Digital, ulusal ve uluslararası pazarlarda LC Waikiki’nin konumunu daha da ileriye taşımayı planlıyor. LC Waikiki Dijital Dönüşüm ve Bilgi Teknolojileri Genel Müdürü Şerafettin Özer, şirketin teknolojide global trendleri yakından takip ettiğini belirterek, "LC Waikiki olarak perakende sektöründe ve moda dünyasında öncü bir marka olarak konumlanıyoruz. Şimdi LCW Digital ile bu liderliği teknoloji alanına da taşıyoruz. Halihazırda güçlü teknoloji ekibimizle pek çok yenilikçi projeye imza attık. Ancak artık bunu bir adım ileriye taşıyarak, dijitalleşme ve Ar-Ge odaklı bir yapıya kavuşuyoruz. LCW Digital ile sadece kendi iş süreçlerimizi daha da güçlendirmekle kalmayacak, aynı zamanda ülkemizin teknoloji geliştirme kapasitesine katkı sağlayacağız. Bu hamle, moda ve teknolojinin kesişim noktasında nasıl bir fark oluşturabileceğimizi gösteren güçlü bir örnek olacak" dedi. Yeni girişimle birlikte LCW Digital, yapay zeka ve üretken yapay zeka ekseninde veri odaklı karar alma süreçlerini optimize eden, e-ticaret ekosistemine yenilikçi çözümler sunan ve müşteri deneyimini geliştiren projelere imza atmayı hedefliyor. LC Waikiki, bu hamlesiyle moda ve teknoloji sektörlerinde liderlik konumunu güçlendirmeyi amaçlıyor.

Yıldızlar Yatırım Holding’den 300 Milyon Euro’luk Yeni Adım Haber

Yıldızlar Yatırım Holding’den 300 Milyon Euro’luk Yeni Adım

Türkiye'nin köklü holdinglerinden biri olan Yıldızlar Yatırım Holding, 300 milyon Euro değerindeki yeni yatırımıyla dikkat çekiyor. Holdingin kuruluşu 1890’lı yıllara dayanırken, bugün sekiz farklı sektörde faaliyet gösteren bir sanayi devi olarak yoluna devam ediyor. Orman ürünlerinden enerjiye, gübreden liman işletmeciliğine kadar geniş bir yelpazede hizmet veren Yıldızlar Yatırım Holding, üretim kapasitesini ve inovasyon odaklı büyüme hedeflerini geliştirme kararlılığında. Yıldızlar Yatırım Holding Yönetim Kurulu Üyesi Hakkı Yıldız, Kocaeli'de başlatacakları 300 milyon Euro'luk sıcak haddehane yatırımı ile ilgili olarak, "Bu yatırımla birlikte çelik sektöründeki gücümüzü artıracak ve hizmet verdiğimiz sektör sayısını önemli ölçüde genişleteceğiz" açıklamasını yaptı. Holdingin küresel ölçekli çalışmaları ise hız kesmeden devam ediyor. Bugün dört ülkede toplam 13 üretim tesisine sahip olan Yıldızlar Yatırım Holding, 5 binden fazla çalışanıyla sürdürülebilir büyüme ve dijital dönüşüm odaklı projelere yöneliyor. Hakkı Yıldız, inovasyon ve operasyonel verimliliği artırmayı önceliklendirdiklerini belirterek, "Sektörlerdeki lider konumumuzu daha da sağlamlaştıracağız" ifadelerini kullandı. CUMHURİYETLE GELEN GÜÇ Hakkı Yıldız, Türkiye Cumhuriyeti'nin sağladığı özgür düşünce ortamı ve ekonomik reformların, şirketin başarısında büyük rol oynadığını vurguladı. Özellikle sanayileşmeye verilen önemin ve serbest piyasa ekonomisinin oluşturduğu altyapının, şirketin yurt içinde ve dışında büyümesine büyük katkılar sağladığını belirtti. Bugün 100’ün üzerinde ülkeye ihracat yapan ve binlerce kişiye istihdam sağlayan holding, bu başarının temelinde Cumhuriyetin sağladığı bağımsızlık ve özgürlük ortamının olduğunu ifade ediyor. REKABETTE ÖNE ÇIKAN GÜÇ Hakkı Yıldız, "Bizi rakiplerimizden ayıran en önemli özelliğimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 'Vatanını en çok seven, görevini en iyi yapandır' sözünü ilke edinmiş olmamızdır" dedi. Yıldız’a göre, Yıldızlar Yatırım Holding’in başarısında "en iyisini yapma" kültürü ve 130 yıllık birikim önemli rol oynuyor. Sanayici kimliklerini teknolojiyle birleştiren holding, akademi ve sivil toplum kuruluşlarıyla iş birliği yaparak inovatif çözümler sunuyor.   2024 VE 2025 HEDEFLERİ 2024'ün istikrarlı bir büyüme yılı olduğunu vurgulayan Yıldızlar Yatırım Holding, teknolojik altyapı yatırımları ve sürdürülebilirlik projeleriyle küresel ekonominin zorlu şartlarına rağmen rekabet gücünü artırmayı başardı. 2025 yılı hedefleri arasında, teknoloji, AR-GE, dijitalleşme ve yeşil enerji alanlarındaki yatırımları sürdürmek ve müşteri deneyimini veri odaklı çözümlerle geliştirmek yer alıyor. Özellikle gübre sektöründe yeni ürünlerle pazar payını artırmayı hedefleyen holding, demir-çelik ve orman ürünlerinde de inovasyon odaklı çalışmalarını hızlandıracak. SÜRDÜRÜLEBİLİRLİKTE ÖNCÜ YAKLAŞIM Yıldızlar Yatırım Holding, sürdürülebilirliği bir kurumsal değer olarak ele alıyor. Çevresel sermaye ekseninde kurulan ekip, iklim dostu tarım, su ve enerji gibi alanlarda çeşitli projeler yürütüyor. Enerji verimliliğini artırmaya yönelik çalışmalarda binalar, taşıtlar ve sanayi altyapısında sürdürülebilir politikalar uygulanıyor. Holding, geleceği korumayı hedefleyen çevre dostu yatırımlarla dikkat çekmeye devam ediyor. Yıldızlar Yatırım Holding, 2023 yılı boyunca gerçekleştirdiği yatırımların ardından 2024 ve 2025 için de büyüme odaklı planlarını kararlılıkla sürdürüyor. Özellikle sıcak haddehane yatırımı ve gübre üretiminde yeni kapasite artırımlarıyla, Türkiye ekonomisine ve sanayisine önemli katkılar yapmayı amaçlıyor.

Huawei Türkiye AR-GE alanındaki yükselişini sürdürüyor Haber

Huawei Türkiye AR-GE alanındaki yükselişini sürdürüyor

Huawei Türkiye AR-GE Merkezi, 2022 yılı harcamaları analizine göre, Türkiye'de telekomünikasyon sektöründe AR-GE'ye en fazla yatırım yapan ikinci şirket oldu. Şirketten yapılan açıklamaya göre, Huawei dünya çapındaki AR-GE yatırımlarını sürdürürken, şirketin Türkiye’de 2010 yılından bu yana faaliyet gösteren AR-GE merkezi de büyümeye devam ediyor. Huawei Türkiye, Turkishtime tarafından yapılan 2022 yılı harcamaları analizine göre telekomünikasyon sektöründe AR-GE'ye en fazla yatırım yapan ikinci şirket olurken, tüm sektörlerde AR-GE harcamaları bakımından, 250 şirket içinde ilk 15 sıra içinde yer almayı da başardı. - AR-GE çalışanı sayısında yükseliş Toplam çalışan sayısının yüzde 55'i AR-GE çalışanlarından oluşan Huawei, her yıl artan bir grafikle gelirinin önemli bir kısmını AR-GE yatırımlarına ayırıyor. 2022 yılında AR-GE yatırımlarını, gelirinin yaklaşık yüzde 30'u seviyesine taşıyan Huawei, Turkiye'deki AR-GE yatırımlarına da her yıl artırarak devam ediyor. Huawei Türkiye’nin AR-GE’deki yükselişi sadece harcamalarla da sınırlı değil. Huawei Türkiye AR-GE Merkezi, toplam personel sayısı ve en fazla kadın personel istihdamı kategorilerinde ilk 100 şirket içinde 9’uncu sırada yer alıyor. Türkiye’deki AR-GE merkezi aynı zamanda, yüksek lisans ve doktoralı personel sayısında da ilk 50 şirket içinde 11’inci sıraya yükselmiş durumda bulunuyor. Açıklamada görüşlerine yer verilen Huawei Türkiye AR-GE'den Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Zhu Yongsheng, 'Huawei Türkiye AR-GE Merkezi 2010 yılından bu yana sürdürülebilirlik odaklı teknolojik çözümlerle değer üretmeye devam ediyor. Huawei, bilişim dünyasının lider şirketleri arasında yer alıyor. Bunun en önemli sebebi, kuruluşundan bu yana inovasyona ve buna bağlı olarak AR-GE çalışmalarına verdiği önemle birlikte, yaptığı yatırımlardır. Sadece Türkiye’deki AR-GE merkezi harcamaları, 2022 yılında 560 milyonu aşmış durumdadır.' ifadelerini kullandı. - Huawei, güçlü bulut bilişim ekosistemi ile iş ortaklarının gelişimine katkı sağlıyor Açıklamaya göre, Huawei Türkiye AR-GE Merkezi, inovasyon ve sürdürülebilirlik kavramlarına büyük önem veriyor ve teknolojik çözümlerle değer üretmeye devam ediyor. Kıtalar arası bir köprü olarak konumlanan merkezde yazılım alanında inovatif projeleri hayata geçiren Huawei Türkiye AR-GE Merkezi, ‘Yapay Zeka’, ‘Mobil Servisler’, ‘Bulut Teknolojileri’, ‘4,5G’ ve ‘5G’ alanlarında ses getiren birçok fikir ve projeye imza attı. Huawei ayrıca ‘Yeşil Toplum’ yaklaşımı kapsamında, sürdürülebilir inovasyon, iletişim, bulut bilişim ve yapay zeka bileşenleriyle de endüstriyel iş birliklerine devam ediyor. Bulut bilişim kategorisinde de ülkemizde önemli yatırımlara imza atan Huawei Türkiye, ‘Everything as a Service’ yaklaşımıyla hayata geçirdiği ‘Huawei Cloud’ servisiyle, güçlü bir bulut ekosistemi oluşturmuş durumda bulunuyor. Böylece bulut bilişim özelindeki geliştirici servislerin tamamını tek noktadan sağlayan Huawei, iş ortaklarının dijital dönüşümüne de katkıda bulunuyor. - Huawei, Kampüs Elçileri ile üniversite öğrencilerini desteklemeye devam ediyor Huawei, bilişim sektörüne yeni yeteneklerin kazandırılması amacıyla sürdürdüğü akademik işbirliklerine devam ederken, geçen sene ilgili üniversitelerden yeni mezun olan 200’den fazla genç yeteneği de şirket bünyesine dahil etti. Huawei Türkiye AR-GE Merkezi bunlara ek olarak, ‘Huawei Student Developer (HSD) Programı’ kapsamında, 30’dan fazla üniversitedeki ‘Huawei Kampüs Elçileri’ aracılığıyla, öğrencilerin Huawei teknolojilerini keşfetmelerine ve bu teknolojiler eşliğinde yeteneklerini geliştirmelerine yardımcı olmayı sürdürüyor.

Volvo dizel otomobil üretimini 2024'te sonlandıracak Haber

Volvo dizel otomobil üretimini 2024'te sonlandıracak

İsveçli otomobil üreticisi Volvo Cars, yaptığı basın açıklamasında, şirketin uzun vadeli çevre stratejisinin bir parçası olarak 2024 yılı başından itibaren dizel motorlu otomobil üretimini durdurmayı planladığını belirtti. Böylece marka bu adımı atan ilk otomobil üreticilerinden biri olacak. New York'taki İklim Haftası sırasında dizel motora sahip son otomobilinin 2024 yılının başlarında montaj hattından çıkacağını duyuran firma, aynı zamanda 2030 yılına kadar tamamen elektrikli otomobillere geçmeyi planlıyor. Temel hedef 2040 yılına kadar karbon nötr bir şirket haline gelmek. İçten yanmalı motorlara veda Volvo geçtiğimiz Kasım ayında Geely ile içten yanmalı motorlar konusunda uzmanlaşmış bir ortak girişim olan Aurobay'deki hisselerini satmıştı. Şirket "artık Ar-Ge bütçemizin tek bir kuruşunu bile yeni içten yanmalı motorlar geliştirmek için harcamayacağız" diyor. Volvo Cars İcra Kurulu Başkanı Jim Rowan konuyla ilgili olarak "Elektrikli güç aktarma organları bizim geleceğimiz ve içten yanmalı motorlardan daha üstün: daha az gürültü, daha az titreşim, müşterilerimiz için daha az servis maliyeti ve sıfır egzoz emisyonu üretiyorlar" ifadelerini kullandı. Volkswagen'in emisyon skandalının ardından Avrupa'da dizel otomobil satışları hızla düştü. Otomobil üreticileri ürün gamlarındaki dizel model sayısını kademeli olarak azaltıyor. Dizel otomobiller 2015 yılında Avrupa'daki yeni otomobil satışlarının yüzde 50'sinden fazlasını oluştururken, bu yılın Temmuz ayında bu oran yüzde 14'civarına geriledi.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
TOURISMJOURNAL En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.