Hava Durumu

#Avusturya

TOURISMJOURNAL - Avusturya haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Avusturya haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Bulgaristan ve Romanya, Schengen'e Tam Üyeliği Garantiledi Haber

Bulgaristan ve Romanya, Schengen'e Tam Üyeliği Garantiledi

BRÜKSEL (İHA) - Avrupa Birliği (AB) üyesi Bulgaristan ve Romanya, Schengen bölgesine tam üyelik statüsü kazandı. AB İçişleri Bakanları Konseyi, Macaristan’ın dönem başkanlığında toplanarak Schengen bölgesine tam üyelik oylaması gerçekleştirdi. Oylama sonucunda, daha önce Schengen'e kısmen dahil olan iki ülkenin, 1 Ocak 2025 itibarıyla tam üyeliği onaylandı. "AVRUPA İÇİN BÜYÜK BİR ZAFER" Macaristan AB Konseyi Dönem Başkanlığı, kararın hemen ardından sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, "İçişleri bakanları, 1 Ocak 2025’ten itibaren Bulgaristan ve Romanya ile kara sınırlarındaki kontrolleri kaldırma kararını az önce onayladı. Bulgaristan, Romanya ve Avrupa’nın tamamı için büyük bir zafer" ifadelerini kullandı. "AB'NİN TÜM ÜLKELERİNE FAYDA SAĞLAYACAK" Macaristan İçişleri Bakanı Sandor Pinter de sürece ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Pinter, "Bulgaristan ve Romanya’nın nihayet Schengen’in tam üyesi olmaları tarihi bir an. AB üyesi bu devletlerle kara sınırlarındaki kontrollerin kaldırılması Macaristan Dönem Başkanlığı’nın en öncelikli hedeflerinden biriydi ve bunu bugün gerçeğe dönüştürdük" dedi. Pinter, bu gelişmenin yalnızca Bulgaristan ve Romanya halkına değil, tüm AB ülkelerine fayda sağlayacağını da vurguladı. SCHENGEN ÜLKELERİNİN SAYISI 29'A ÇIKTI Romanya ve Bulgaristan, 2007 yılında Avrupa Birliği’ne üye olmuştu. Ancak iki ülkenin Schengen bölgesine tam üyeliği, düzensiz göç ve yolsuzluk endişeleri nedeniyle yıllarca ertelendi. 2011’de Avrupa Komisyonu, iki ülkenin Schengen'e katılmaya hazır olduğunu açıklamış, ancak özellikle Avusturya'nın karşıt tavrı nedeniyle süreç tıkanmıştı. 2023 yılının sonunda ise Schengen’e kısmi üyelik onayı çıkmış ve 31 Mart 2024 itibarıyla hava ve deniz yolu sınır kontrolleri kaldırılmıştı. Kara sınırları için beklenen son adım, Avusturya’nın vetosunu kaldırmasıyla atıldı. Bu gelişmeyle birlikte, Schengen bölgesine tam üye olan ülke sayısı 29’a yükselmiş oldu.

Türkiye 2024 Henley Pasaport Endeksi’nde 45. Sırada Haber

Türkiye 2024 Henley Pasaport Endeksi’nde 45. Sırada

2024 yılı Henley Pasaport Endeksi’ne göre dünyanın en güçlü pasaportları listelendi. Pasaportlar, vizesiz veya kapıda vize imkânı sunulan ülke sayısına göre değerlendirildi. İlk 10 sırada yer alan ülkelerin pasaportları, en az 185 ülkeye vizesiz seyahat olanağı tanıyor. EN GÜÇLÜ PASAPORTLARA SAHİP ÜLKELER Fransa, Almanya, İtalya, Japonya, Singapur, İspanya: 194 ülke Finlandiya, Güney Kore, İsveç: 193 ülke Avusturya, Danimarka, İrlanda, Hollanda: 192 ülke Birleşik Krallık, Belçika, Lüksemburg, Norveç, Portekiz: 191 ülke Yunanistan, Malta, İsviçre: 190 ülke Avustralya, Çekya, Yeni Zelanda, Polonya: 189 ülke ABD, Kanada, Macaristan: 188 ülke Estonya, Litvanya: 187 ülke Letonya, Slovakya, Slovenya: 186 ülke İzlanda: 185 ülke Pasaportların gücü, bir ülkenin uluslararası alandaki itibarı ve vatandaşlarının seyahat özgürlüğü açısından önemli bir kriter olmayı sürdürüyor. Güçlü pasaportlara sahip ülkeler, genellikle kuvvetli diplomatik ilişkiler ve ekonomik bağlara sahip. Bu ülkelerin vatandaşları daha az vize kısıtlaması ile dünya genelinde kolayca seyahat edebiliyor. TÜRKİYE 45. SIRADA KALDI Henley Pasaport Endeksi'nde Türkiye, 116 ülkeye vizesiz giriş imkânı sunarak 45. sırada yer aldı. Türkiye’nin bu konumunu geliştirebilmesi için daha fazla ülkeyle vizesiz seyahat anlaşması yapması gerektiği belirtiliyor. Türkiye, bu sıralamayla birçok Avrupa ve Asya ülkesinin gerisinde kaldı.

Lufthansa Grubu, 2025 Yaz Sezonu İçin Yeni Uçuşlar Duyurdu Haber

Lufthansa Grubu, 2025 Yaz Sezonu İçin Yeni Uçuşlar Duyurdu

Lufthansa Grubu, 2025 yaz sezonu için genişletilmiş uçuş programını duyurdu. Lufthansa, Discover Airlines, Austrian Airlines, Swiss International Air Lines ve Edelweiss, Avrupa ve uluslararası destinasyonlarda yeni uçuşlar başlatacak. Grubun yaz uçuşları, rezervasyona açılmak üzere hazır durumda bulunuyor. FRANKFURT VE MÜNİH'TEN YENİ UÇUŞLAR Lufthansa, Frankfurt’tan Polonya'nın Bydgoszcz kentine yeni bir hat eklerken, Discover Airlines, Frankfurt’tan Norveç’in Ålesund kentine uçuşlar başlatacak. Münih çıkışlı yeni rotalar arasında Namibya’nın Windhoek, Kanada’nın Calgary, ABD’nin Orlando ve Norveç’in Bodø şehirleri yer alacak. AUSTRIAN AIRLINES VE SWISS’İN YENİ ROTALARI Austrian Airlines, Viyana’dan yaz boyunca İskoçya’nın Edinburgh, Almanya’nın Sylt, Bulgaristan’ın Burgaz ve Norveç’in Harstad-Narvik destinasyonlarına yeni uçuşlar düzenleyecek. Swiss International Air Lines ise Zürih’ten Sırbistan’ın Niš, Fransa’nın Montpellier ve Almanya’nın Heringsdorf şehirlerine uçuşlar ekleyecek. EDELWEISS, FARKLI ROTALAR SUNACAK Edelweiss, Zürih’ten Kanada’nın Halifax, ABD’nin Seattle, Fransa’nın Calvi ve Portekiz/Azores’teki Terceira’ya uçuşlar başlatacak. Lufthansa Grubu, Almanya, İsviçre, Avusturya ve Belçika’daki hub’ları aracılığıyla haftalık 12.000’den fazla uçuşla 100’den fazla ülkeye, 300’den fazla destinasyona hizmet verecek. Grubun bu genişletilmiş uçuş programı, yolculara daha fazla esneklik ve seyahat alternatifi sunarak tatil ve iş seyahatlerinde cazip fırsatlar yaratıyor. Lufthansa Grubu, bu yeni programla 2025 yaz sezonunda güçlü bir hava ulaşım ağı kurmayı ve yolcularına daha fazla destinasyon seçeneği sunmayı hedefliyor.

Avusturya, İki Ülkeye Schengen Vetosunu Kaldırabilir Haber

Avusturya, İki Ülkeye Schengen Vetosunu Kaldırabilir

Avusturya İçişleri Bakanı Gerhard Kraner, Romanya ve Bulgaristan'ın Schengen bölgesine katılımı konusunda Avusturya’nın vetosunu, sınır güvenliğinde iyileştirmeler sağlanırsa kaldırabileceğini belirtti. Bu açıklama, Göçten Sorumlu AB Komiseri Magnus Brunner’in her iki ülkenin Schengen'e katılması yönündeki çağrılarının ardından yapıldı. Son iki yıldır Avusturya, Romanya ve Bulgaristan’ın Schengen’e tam üyeliğini, Batı Balkanlar rotasından gelen mülteci akışı nedeniyle engelliyordu. Ancak İçişleri Bakanlığı, o dönemden bu yana sınır güvenliği ve geri gönderme konularında önemli gelişmeler yaşandığını vurguluyor. AB Parlamentosu'nda konuşan Bakan Kraner, göç rakamları konusunda, "Artık özellikle bu ülkeler üzerinden gerçekleşen yasa dışı göç rakamlarının büyük ölçüde düştüğünü görebiliyoruz. Bu da doğru yolda olduğumuz, ancak henüz yolun sonuna gelmediğimiz anlamına geliyor" dedi. Amacın yasa dışı göçü sıfıra indirmek olduğunu ifade eden Kraner, vetonun kalkması için çalışmaların sürdüğünü ekledi. Romanya Parlamentosu Üyesi Victor Negrescu ise ülkesinin Schengen üyeliğine "son düzlüğe" girdiğini söyledi. Üç senaryoyu değerlendiren Negrescu, bu yıl içinde bir karar çıkabileceğini, aksi durumda yeni Avrupa Komisyonu ile müzakere gerekebileceğini ifade etti. Romanya Başbakanı Marcel Ciolacu ise 8 Aralık seçimleri öncesinde alınacak bir kararla, 2025 baharında Schengen’e tam katılımın sağlanabileceğini dile getirdi. Schengen genişlemesiyle ilgili görüşmelerin olumlu ilerlediğini belirten Komiser Brunner, anlaşmanın yakın olduğunu kaydetti. Önemli bir gelişmenin 22 Kasım’da Macaristan’da, Romanya ve Bulgaristan’ın katılımıyla yapılacak toplantıda yaşanabileceği düşünülüyor.

Singapur, Dünyanın En Güçlü Pasaportları Sıralamasında Zirvede Haber

Singapur, Dünyanın En Güçlü Pasaportları Sıralamasında Zirvede

Singapur, dünyanın en güçlü pasaportları sıralamasında zirveye çıkarak İspanya'yı geride bıraktı. İspanya, ikinci sıraya gerilerken, ilk beşte dört Avrupa ülkesi yer alıyor. VisaGuide.World’ün hazırladığı bu sıralama, seyahat endüstrisinde en güvenilir kaynaklardan biri olarak kabul ediliyor. Henley Pasaport Endeksi ile birlikte bu listeler, 199 ülke ve bölgeyi değerlendiriyor ve sonuçlar vizesiz erişim, e-Vize ve küresel hareketlilik gibi kriterlere dayanıyor. Pasaportların gücünü belirlemek için “Seyahat Önem Puanı” adı verilen bir sistem kullanılıyor, ancak bu puanın sıralamayı nasıl etkilediği açıklanmamış. 2024 Eylül itibarıyla Singapur, 100 üzerinden 91,2 puanla en güçlü pasaport olarak öne çıkarken, İspanya 90,6 puanla ikinci sırada yer alıyor. Fransa 90,5 puanla üçüncü, İtalya 90,3 puanla dördüncü, Macaristan ise 90,2 puanla beşinci sırada bulunuyor. Avrupa ülkeleri genel olarak ilk sıralarda yer alırken, Japonya 15. sırada ve Avrupa Birliği'nde yer almayan tek ülke olarak öne çıkıyor. Almanya, Avusturya, Hollanda ve İsviçre gibi ülkeler de ilk 10'da yer almayı başarmış. VisaGuide.World’ün pasaport sıralaması, bir yıl içinde dört kez yayınlanıyor ve her ülkenin pasaportunun sahip olduğu vizesiz seyahat rotaları üzerinden hesaplanıyor. Henley Pasaport Endeksi de benzer bir yaklaşım benimsiyor, ancak son çeyrek sıralamaları henüz yayınlanmadı. Her ülke için yapılan puanlama, vizesiz giriş, e-Vize, Elektronik Seyahat İzni (ETA) gibi seçenekleri dikkate alıyor. Ayrıca Schengen bölgesi dışındaki bazı ülkeler için tanınan ETIAS vize muafiyeti gibi yeni sistemler, gelecekteki sıralamaları da değiştirebilir. İngiltere’nin ETA sistemini devreye alması da sıralamalarda farklılıklara yol açabilir. Sıralama sadece vizesiz erişimle sınırlı kalmıyor. Ülkenin gayri safi yurtiçi hasılası (GSYH), küresel gücü ve turizmdeki rolü gibi faktörler de göz önünde bulunduruluyor. Yüksek DSS puanına sahip bir ülkeye vizesiz erişim, düşük puanlı bir ülkeye kıyasla daha fazla puan kazandırıyor. Ancak bu faktörler her zaman eşit ağırlıkta değerlendirilmiyor. İspanya'nın sıralamadaki düşüşü, vizesiz gidilebilecek ülkelerin sayısındaki azalmadan kaynaklanıyor. Önceden İspanyol pasaportu sahipleri 160 bölgeye vizesiz seyahat edebilirken, bu sayı Eylül 2024 itibarıyla 107’ye düştü. Ancak benzer bir durum Singapur için de geçerli. Daha önce 164 yeri vizesiz ziyaret edebilen Singapur pasaportu, şimdi 160 ülkeye vizesiz giriş sağlayabiliyor. Pasaport sıralamalarındaki değişiklikler diplomatik ilişkiler, vize politikaları ve küresel siyasi ve ekonomik gelişmelerle bağlantılı olabilir. Buna rağmen, İspanya ve diğer Avrupa ülkelerinin bir avantajı bulunuyor: Schengen bölgesi ve Avrupa Birliği sayesinde, bu pasaport sahipleri 30’dan fazla ülkeye sadece kimlik kartlarıyla giriş yapabiliyorlar. Bu serbest dolaşım avantajı, Avrupa pasaportlarının gücünü koruyan önemli bir faktör olarak öne çıkıyor.

Taylor Swift'in konserleri terör tehdidi nedeniyle iptal edildi Haber

Taylor Swift'in konserleri terör tehdidi nedeniyle iptal edildi

Avusturyalı yetkililerin etkinlikler sırasında terör saldırısı planladıkları iddiası ile iki kişiyi gözaltına almasının ardından Taylor Swift'in başkent Viyana'da vereceği üç konser de iptal edildi. Konserler, Avrupa'yı dolaşan ve son olarak Almanya'yı ziyaret eden Taylor Swift'in Eras Turnesi kapsamında perşembe, cuma ve cumartesi günleri Viyana'daki Ernst Happel Stadyumu'nda gerçekleştirilecekti. Etkinliğin organizatörleri Instagram'dan yaptıkları açıklamada, "Hükümet yetkililerinin planlı bir terör saldırısını doğrulaması nedeniyle... planlanan üç gösteriyi herkesin güvenliği için iptal etmekten başka seçeneğimiz yok," dedi. Yetkililer, çaşamba günü Viyana'da 19 yaşında bir kişinin gözaltına alındığını bildirdi. Yerel medyada yer alan haberlere göre, daha önce yetkililer tarafından terör şüphelisi olarak bilinen bu kişi, 100'den fazla bölge sakininin tahliye edildiği büyük bir polis operasyonunun ardından yakalandı. Yetkililer tarafından kimliği açıklanmayan 19 yaşındaki şüphelinin Irak-Şam İslam Devleti (IŞİD) grubuna bağlılık yemini ettiği ve internet üzerinden radikalleştiği iddia edildi. Viyana'da ilk şüpheli ile irtibat halinde olduğu düşünülen ikinci bir kişi de gözaltına alındı. Polis şimdi saldırı girişimiyle bağlantılı olabileceği düşünülen üçüncü bir kişiyi daha arıyor. Yetkililer, saldırı planı hakkında yabancı bir güvenlik servisi tarafından bilgilendirildi. Avusturya'nın en üst düzey kamu güvenliği şefi Franz Ruf, yetkililerin böyle bir saldırı için yapılan hazırlıklardan haberdar edildiğini ve şüphelinin odak noktasının yaklaşan konser olduğunu söyledi. Konserin Avusturya'daki her günü için toplam 65.000 koltuk satılmış olup, 20.000 hayranın da konser alanının dışında hazır bulunması bekleniyordu.

Salzkammergut bölgesi 2024 Avrupa Kültür Başkenti oluyor Haber

Salzkammergut bölgesi 2024 Avrupa Kültür Başkenti oluyor

Avusturya'nın Salzkammergut bölgesi 2024 yılında Avrupa Kültür Başkenti olacak. İki eyalette yer alan kartpostal güzelliğindeki kasaba, Avrupa Kültür Başkenti'nin geleneksel şehir merkezli yaklaşımından bir sapmayı işaret ediyor. Zira ilk defa bir bölge kültür başkenti olarak seçilme başarısını göstermiş durumda.  Özellikle Alplerin kaplıca kenti Bad Ischl kültür başkentinin bayrak kenti olacak. Salzkammergut bölgesindeki program, yerel sanatçılar, dernekler ve kurumlardan yaklaşık 200 proje içeriyor ve büyük açılış 20 Ocak'ta Bad Ischl'de gerçekleşecek.  Açılış gösterisinde ise şarkıcı-söz yazarı Huber von Goisern, bin sesli bir koro ve Eurovision Şarkı Yarışması galibi "sakallı diva" lakaplı Conchita sahne alacak. Neden Salzkammergut? Çarpıcı bir manzaraya sahip olan Salzkammergut bölgesi zengin bir tarihe sahip. Hallstatt'tan kısa bir teleferik yolculuğu ile ulaşılan ve dünyanın en eski tuz madeni olarak kabul edilen "Tuz Dünyaları", ziyaretçilere yerin 400 metre altına inme ve elle kazılmış tünelleri keşfetme imkanı sunuyor. 19. yüzyılda Salzkammergut, yazlarını burada geçirmeyi tercih eden Habsburg Monarşisi'nin sosyal elitlerini çekerek gözde bir turizm merkezi haline geldi. Geçtiğimiz günlerde düzenlenen bir basın toplantısında Salzkammergut'un yerel yetkilileri önümüzdeki yıla yönelik iddialı proje ve fikirlerini açıkladı. Bölgeyi "anlama", "sergileme" ve "dünya ile bağlantı kurma" çabalarını vurgulayan Salzkammergut 2024 Avrupa Kültür Başkenti Direktörü Elisabeth Schweeger, "Bu bölgeyi nasıl anlayacağımızı keşfetmek, sahip olduğu her şeyi ortaya çıkarmak ve onu dünyayla ilişkilendirmek için gerçekten bir çaba var." dedi.

Bulgaristan, sağlık turizmi imkanlarını Avusturya’da tanıtıyor Haber

Bulgaristan, sağlık turizmi imkanlarını Avusturya’da tanıtıyor

Ülkemizde yıl boyu sağlık turizmi imkanları, medical/SPA ve wellnes destinasyonlarına ağırlık verilerek Avusturya’da tanıtıldı. Tanıtım etkinliği, Turizm Bakanlığı’nın desteği ve Bulgaristan’ın Viyana Büyükelçiliği’nin katkılarıyla gerçekleştirildi.  Almanya´daki Ulusal Yasal Sağlık Sigortası Fonları Birliği'nin Bulgaristan'ı rehabilitasyon masraflarını tanıdığı ve karşıladığı ülkeler listesine eklemesi ardından, Bulgaristan Balneoloji ve Spa Turizmi Birliği'nin yöneldiği ikinci pazar Avusturya pazarı oldu. Birliğin başkanı Siyka Katsarova, ülkemizin sağlık turizmine vurgu yapılarak yılın 12 ayı boyunca kaliteli turizm destinasyonu olarak marka imajını oluşturma çalışmalarının önemli olduğunu belirtti. Avusturya’ya yönelme sebeblerine ilişkin ise şunları belirtti:  "Herşeyden önce, iyi ulaşım bağlantılarından dolayı, çünkü Sofya'ya ve Varna'ya her gün direkt uçuşlar var. İkincisi, yıllar içinde Avusturyalı emeklilerin kendi önleme programlarını yürütme imkanına sahip olmalarından geleneklerimiz var. Son yıllarda bu tip müşteriler neredeyse yok oldu. Bundan dolayı bu sunumla ülkemizin yeni yüzünü, sektöre yapılan yatırımları göstermeye çalışıyoruz.Turizm ve Sağlık Bakanlıklarının kabul ettikleri yönetmelik ve düzenlemeler bu ürünün doğru şekilde geliştirilmesine yardımcı oldu. Bunu tamamlayan diş kliniklerini de sunuyoruz, çünkü sezon sonlarında Karadeniz ve dağlardaki oteller, biri medical turizm olan hususi ihtiyaçlar için ülkemize gelen turistlerle doldurulabilir." Bulgaristan'ın Almanya, İsviçre, Lihtenştayn ve Karadağ'daki Büyükelçisi olarak diplomatik deneyiminden dolayı Bulgaristan Balneoloji ve Spa Turizmi Birliği'nin elçisi olarak seçilen Meglena Plugçieva, Bulgaristan ve Avusturya'nın ilgili kurumları arasında görüşmelerin yapıldığını ve hem Bulgar hem de Avusturya tarafından böyle bir proje için kurumsal destek ve hazırlık olduğunu belirtti. Sözlerine göre Bulgaristan'ın turizm ve sağlık bakanlıkları, Viyana büyükelçiliğimizle birlikte, Bulgaristan'ın bu tür hizmetleri sunabilecek ülkelerin referans listesine girebilmesi için aktif adımlar atmaları gerekiyor.  Plugçieva, Bulgaristan'ın yurtdışındaki reklamının yetersiz olduğunu da kaydetti: "Bulgaristan, Avusturya'nın turizm pazarında tanınmıyor. Tüm görüşmelerdea bana turizm destinasyonu olarak  'siz neredesiniz?' sorulması benim için acıydı. Bu yıl Viyana metrosunda Hırvatistan ve Karadağ reklamlarının olması son derece dikkat çekiyor. Bu yıl Arnavutluk da Avrupa turizm pazarında bir hit. Kısacası reklam eksiğimiz var ve son iki yılda yaşanan siyasi istikrarsızlığın Bulgar medyası tarafından Avrupa medyasında kopyalandığını ve bunun ülkemizin imajını ciddi şekilde zedelediğini gizleyemeyiz." Avusturyalı turistlere yönelik Bulgar otellerinin ve tıp/spa merkezlerinin  avantajları nelerdir? Meglena Plugçieva şunları belirtiyor:  "Avusturya'da deniz olmadığı için, Karadeniz kıyısında tuz ve çamur prosedürleri sunan tüm otellerin avantajı olacak. Diğer önemli faktör ise paketin fiyatı. Avusturyalıların bizi tercih etmeleri için  fiyatın, onların sahip olduğunun altında olması gerekiyor. Alışık oldukları kaliteye ulaşmak da önemlidir." Avusturya'daki sağlık sigortalı kişilerin Bulgaristan'da ne tür şifa prosedürlerine ilgi gösterebilirler? Meglena Plugçieava açıklıyor: "Avusturya'nın şu anda sözleşme kapsamında yaptığı şey kas-iskelet sistemi hastalıklarının tedavisidir. Yani ülkemizde benzer hizmetler sunan otellerin, Uluslararası Rehabilitasyon Standardını karşılaması ve İşlevsellik, Engellilik ve Sağlığın Uluslararası Sınıflandırmasına göre çalışmaları gerekiyor. Avusturya'ya komşu ülkeler dışında cilt hastalıkları tedavi destinasyonu olarak Ürdün de ortaya çıkıyor.Bulgaristan'ın bu pazarda kesinlikle rekabetçi olabileceğini düşünüyorum." Girişim Bulgaristan Oteller ve Restoranlar Birliği'nin desteğini alıyor ve beklentilerini karşılıyor. Bulgaristan'ın sunduğu avantajlar nelerdir? Bulgaristan Balneoloji ve Spa Turizmi Birliği Başkanı Siyka Katsarova:  "Başta Avrupa'dakilerine uyumlu iyi tesislerimiz var. Bana göre bir dizi İtalyan ve Macar tatil merkezlerine göre çok daha modern tesislerimiz var. Ülkemizdeki yatırımların büyük çoğunluğu son 10 yılda yapıldı. Diğer önemli bir etken muhteşem bir iklim ve deniz ile birleşimine sahipiz. Ülke genelinde termal turizm merkezlerimizi ve tarihi yerlerimizi sunabiliriz."

Ünü Avusturya’yı aşan lezzet: Viyana Şnitzeli Haber

Ünü Avusturya’yı aşan lezzet: Viyana Şnitzeli

"Avrupa'nın lezzetleri" başlıklı dosya haberinin beşinci bölümünde AA muhabiri, Avusturya'nın meşhur şnitzelini ele aldı. Almanya'da festivallerin vazgeçilmez yiyeceği: Pretzel Bosna Hersek'in geleneksel köftesi: Çevapi Tadıyla dünyaya nam salan İtalyan dondurması: Gelato Orta Çağ Almancasında parça anlamına gelen "sniz" kökünden türeyen şnitzel, et parçası anlamına geliyor. 19. yüzyıldan bu yana et döveceğiyle inceltilmiş ve kızartılmış ete şnitzel deniyor. Dana, tavuk ve domuz eti kullanılarak yapılan şnitzel, Avusturya’nın yanı sıra Almanya, Fransa, İsviçre ve Japonya’da benzer usullerle hazırlanıyor. Un, yumurta ve bir tür galeta ununa bulanan inceltilmiş et parçası, kızgın yağda kızartılarak servis ediliyor. Orta Avrupa’da "Viyana Şnitzeli" veya "Berlin Şnitzeli" gibi şehir isimleriyle adlandırılsa da Japonya’da benzer usullerle hazırlanan bu yemeğe Tonkatsu deniyor. İmparatorluk geçmişi bulunan Orta Avrupa’nın bu küçük ülkesinin dünya mutfağına kazandırdığı şnitzeli, 1905’ten itibaren Viyana’nın kalbinde geleneksel usullerle müşterilerine ikram eden Figlmüller restoranının 4'üncü nesil işletmecisi Hans Figlmüller, AA muhabirine anlattı. Figlmüller, Avusturya mutfağında kızartmaların ayrı bir yeri bulunduğunu, bir kızartma türü olan şnitzelin tarihçesine ilişkin çeşitli rivayetler olduğunu kaydederek ülke tarihinde önemli bir yere sahip Mareşal Radetzky’nin "Escalope Milanese" adı verilen bir Milan şnitzelini Viyana’ya getirdiğini ve daha sonra bunun, burada geliştirilerek farklı bir kimlik kazanmış olabileceğine ilişkin aktarımların olduğunu ancak gerçekten böyle olup olmadığının bilinmediğini söyledi. Saray mutfağından esinlenen kızartma Viyana Şnitzeli'nin en belirgin özelliği olan inceltilmiş etin yumurta ve galeta ununa bulanarak kızartılmasının hikayesini aktaran Figlmüller, şöyle devam etti: "Yemeklerin dışının altın rengini almasını sağlayan kızartma şekline ilişkin hikaye saraya dayanıyor. İmparatorluk döneminde, sarayda yemekler, halktan farklı olması için hep ya altın tozu ya da ince altın plakaları konularak hazırlanıyordu. Böylelikle yemek asillere layık bir hale getiriliyordu. Sarayda bulunan ya da burada çalışan sıradan vatandaşlar bunu sarayın dışına taşımak istemişler ve benzerini nasıl yapabiliriz diye düşünmüşler. Yumurta ve galeta ununa bulamak suretiyle benzer bir renk elde edebilecekleri düşüncesi oluşmuş. Böylelikle sıradan vatandaşlar da kendilerini saraylılar gibi hissedebilmiş." Figlmüller, 118 yıllık şnitzel tecrübesi Figlmüller, büyük dedesi Johann Figlmüller’in imparatorluğun merkezinde 1905’te açtığı işletmenin bugüne uzanan hikayesini aktardı. Johann Figlmüller’in 1900’lü yılların hemen başında kırsalda yaşayan ailesinden ayrılarak başkente geldiğini, o dönemde yaygın olan şarap üreticiliği alanında eğitim alarak ülkenin en eski katedraline 100 metre uzaklıktaki ilk iş yerini faaliyete soktuğunu söyleyen torun Figlmüller, bugün hala faaliyette olan ilk mekanın başlarda şarap evi ve kasap olarak hizmet verdiğini, müşterilerin burada şarap içebildiklerini ancak yemek yenmediğini belirtti. Figlmüller, zamanla yemek servisine geçildiğini ve kasap hizmetinin ortadan kalkarak tamamen bugünkü anlamda bir restorana dönüştüğünü ifade etti. Restoranlarının dünya çapında tanınmasının iki nedeni olduğunu kaydeden Figlmüller, 60’lı yıllarda işletmenin başına geçen babasının "Figlmüller Şnitzeli’ni" geliştirmesinin belirleyici olduğunu dile getirdi. Figlmüller, baba Figlmüller’in yağlı yemekler sevmediği için 60’ların başında şnitzelin görünümünü değiştirdiğini, daha ince ve büyük şnitzeller yaptığını, böylelikle marine edilmiş etin daha az yağda kaldığını, doğal olarak daha az yağ emdiğini ve sindiriminin daha rahat olduğunu belirtti. Bu yeni görünümlü şnitzelin çok ilgi topladığını söyleyen Figlmüller, bu sayede tanınırlıklarının arttığını ifade etti. Restoranlarının tanınmasındaki bir başka neden ise baba Figlmüller’in rakiplerine kıyasla çok daha erken uluslararası arenaya açıldığını kaydeden Figlmüller, Viyana’da yeme içme sektöründe iş yapan çoğu işletmecinin buradaki müşterilerle yetindiğini, babasının ise turizm fuarlarına katıldığını ve yurt dışına yönelik reklamlar hazırlattığını, 80’li yılların başında bu alanda girişimde bulunan belki de ilk işletmenin kendileri olduğunu söyledi. Şnitzelde en üst seviye dana etiyle yapılır Figlmüller, "Avusturya’da şnitzel çeşitli etler kullanılarak hazırlanıyor. Dana eti ile yapılan yani Viyana Şnitzeli en üst seviye ya da en üst sınıf. Domuz ve tavuk etlerinden de şnitzel hazırlanıyor. Viyana’nın dışına çıkıldıkça şnitzel denince akla öncelikli olarak domuz ve dana etinden yapılan gelir, ikisi arasında çok fark aranmaz, ama Viyana bu hususta daha titizdir." şeklinde konuştu. Halihazırda kereviz gibi sebzelerden etsiz (vegan) şnitzelin de yapıldığını aktaran Figlmüller, kendi menülerinde de vegan şnitzel bulunduğunu ifade etti. Figlmüller, Avusturya’da pişmemiş bir parça şnitzelin ortalama 170-200 gram aralığında olduğunu söyledi. Figlmüller Şnitzeli’nin ise yaklaşık 250 gram olduğu bilgisini paylaşan Figlmüller, şnitzel eti ve dışını kaplayan bulamacın incelik ve kalınlığına ilişkin her zaman görüş ayrılıklarının bulunduğunu ifade etti. Figlmüller, sözlerini şöyle sürdürdü: "Benim hissiyatıma göre, büyük çoğunluk etin nispeten daha ince olmasını tercih ederken, eti saran tabakanın bölge bölge kabarmış olmasını istiyor. Böyle olabilmesi için taze olması gerekir, aksi taktirde olmaz, etin üstündeki tabaka yapışır ve kabarmaz. Doğru sıcaklık olması gerekir. Şnitzelin rengi ise tamamen yağda kalma süresi, kullanılan yağın taze veya bayatlığı ile doğru orantılı. Şnitzelin renginin çok açık olmasını önlemek için başvurulan küçük bir numara var. Eğer taze yağa eski yağdan bir kaşık katarsanız, şnitzeliniz açık renkte olmaz. Böylelikle baştan itibaren güzel bir renk yakalanır ve ilk pişirilen şnitzeller açık renkte olmaz." Viyana’da 8 restoranla hizmet verdiklerini ve yakın zamanda 9’uncu işletmelerini faaliyete geçireceklerini aktaran Figlmüller, bu 8 restoranda 340 çalışanla, günlük 50 bin müşteri ağırladıklarını, tamamen şnitzel üzerine hizmet veren iki işletmelerinde günlük ortalama 1000 şnitzel sattıklarını söyledi. Kardashian ve Zuckerberg gibi ünlü müşteriler Figlmüller, restoranlarına tanınmış isimlerin yanı sıra farklı ülkelerden başbakan, dışişleri bakanı düzeyinde misafirleri ağırladıklarını belirterek "Kim Kardashian birkaç yıl önce bize gelmişti. Mark Zuckerberg, ilginç bir şekilde restoranın önündeki kuyrukta beklemişti, rezervasyon yaptırmamıştı ya da yaptırmak istemedi veya yapamadı bilemiyorum. Yakın zamanda böyle isimler misafirimiz oldu." şeklinde konuştu. İşletme olarak şnitzel başta olmak üzere Avusturya mutfağına ait lezzetlerin yer aldığı "Resimlere göre pişirmek" adlı bir yemek kitabı hazırladıklarını ifade eden Figlmüller, "Bu kitap sayesinde yemek pişirme hususunda hiçbir bilgisi olmayan ya da farklı ülkelerde Avusturya mutfağını denemek isteyenlere kolaylık sağlandığını" sözlerine ekledi. Tecrübeli aşçıdan şnitzel tüyoları Tecrübeli aşçı Markus Brunner de restoranın eğitim amaçlı kullandığı mutfağında AA için meşhur Viyana Şnitzeli'ni hazırladı. Şnitzel için 8-10 aylık dananın but kısmından et kullandıklarını belirten Brunner, orta kalınlıkta dilim şeklinde kesilen etlerin, bir dövücü yardımıyla inceltildiğini, daha sonra tuz, un, yumurta ve galeta unuyla üst kısımdaki tabakanın oluşturulduğunu söyledi. Brunner, şnitzelin iyi olması için kızartılmadan hemen önce hazırlanmasının önemli olduğunu, kızartmada sıvı yağ ve eritilmiş tereyağının iyi bir sonuç elde etmek için belirleyici olduğunu anlattı. Şnitzelin kızartıldığı tavanın pişirme sırasında sıklıkla hareket ettirilmesinin önemli olduğunu kaydeden Brunner, böylelikle etin üstündeki tabakanın hem kabarması hem de daha iyi pişmesinin sağlandığını, yemeye lezzet katan eritilmiş tereyağının sıvı yağ ile bütünleştiğini dile getirdi. Brunner, şnitzelin genel olarak patates salatası ve Frenk üzümü marmelatı ile servis edildiğini söyledi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.