#Bitlis

TOURISMJOURNAL - Bitlis haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Bitlis haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Van Gölü’nün Çekilmesiyle Tarihi İskele Ortaya Çıktı Haber

Van Gölü’nün Çekilmesiyle Tarihi İskele Ortaya Çıktı

BİTLİS (İHA) - Bitlis’in Adilcevaz ilçesine bağlı Esenkıyı köyünde yaşanan kuraklık ve iklim değişikliği, Van Gölü'nün sahil şeridinde önemli değişimlere yol açtı. Suların çekilmesiyle, tarih boyunca bölgenin deniz ulaşımında kritik bir rol üstlenen asırlık Pargat İskelesi'nin kalıntıları ortaya çıktı. Van Gölü ile kuş cenneti Arin Gölü arasında adeta bir ada gibi konumlanan Esenkıyı köyü, geçmişte Van ve çevresine ulaşımı kolaylaştıran önemli bir geçiş noktasıydı. Yüzyıllar boyunca bölge halkı tarafından kullanılan iskele, karayolu ulaşımının gelişmesiyle işlevini kaybetmişti. Ancak, göldeki su seviyesinin düşmesiyle birlikte bu tarihi yapı yeniden görünür hale geldi. Esenkıyı köyü sakinlerinden Emrah Koçaklı, köylerinin tarih boyunca bölgenin ulaşımında kritik bir rol oynadığını belirterek, "Köyümüz, bölgenin ulaşımında beşiklik yapmış tarihi bir yerdir. Van’ın Erciş, Ağrı’nın Patnos, Muş’un Malazgirt ilçeleri ve Adilcevaz’a yakın bir noktadadır. Bu iskele sayesinde Van’a ulaşım sağlanıyormuş. Biz o dönemi görmedik ama büyüklerimiz hep böyle anlatırdı. Şimdi sular çekilince iskelenin kalıntıları ortaya çıktı. Bu iskele, bölgemizin tarihi ve kültürel mirasının bir parçası. Sular çekilince ortaya çıkan bu kalıntılar, gelecek nesillere aktarılmalı. Turizme kazandırılırsa, hem bölgemizin tanıtımına katkı sağlar hem de ekonomik anlamda fayda getirir" dedi.

Bitlis'te Buz Gibi Kışın Ortasında Kaplıca Keyfi Haber

Bitlis'te Buz Gibi Kışın Ortasında Kaplıca Keyfi

BİTLİS (İHA) - Bitlis’in Güroymak ilçesindeki Budaklı köyü kaplıcaları, kış mevsiminde karla kaplı doğa manzarası eşliğinde sıcak su keyfi sunarak ziyaretçilerin ilgisini çekmeye devam ediyor. Doğal termal su kaynağı olan bu kaplıcalar, 40 dereceyi bulan su sıcaklığıyla bölge halkının ve çevre illerden gelenlerin vazgeçilmez adresi haline geldi. Budaklı köyü, ilçe merkezine sadece 7 kilometre uzaklıkta bulunuyor ve yıl boyunca şifalı suyu ile misafirlerini ağırlıyor. Özellikle kış aylarında hava sıcaklığının eksi 15-20 derecelere kadar düştüğü günlerde dahi kaplıca yoğun bir ilgi görüyor. Ziyaretçiler, sıcak suyun dinlendirici etkisinin keyfini çıkarırken, çevresini saran karla kaplı dağların huzur veren manzarasını izleyebiliyor. Termal suyun doğal jakuzi etkisi sayesinde bölge sakinleri ve ziyaretçiler, hem sağlık hem de eğlence dolu bir deneyim yaşıyor. Kış mevsiminde buraya gelenler, yanında getirdikleri elma, portakal, nar gibi meyveleri kaplıca keyfiyle birleştirerek adeta piknik havasında vakit geçiriyorlar. İki yıldır düzenli olarak kaplıcayı ziyaret ettiğini belirten Veysel Tüzün, kış mevsiminde sıcak suyun tadını çıkarmanın büyük bir nimet olduğunu söyleyerek, "Dışarısı buz gibi ancak kaplıcanın içi sıcacık. Dışarda beyaz kar örtüsü var. Ama biz burada bu mevsimde yüzme keyfi yaşayabiliyoruz. Bu büyük bir nimet. Herkese tavsiye ediyorum" ifadelerini kullandı. Kaplıcayı arkadaşlarıyla birlikte ziyaret eden Mehmet Okay da, sıcak suyun ve kar manzarasının birleştiği bu ortamın eşsiz bir deneyim sunduğunu vurguladı. Kaplıcalarda geçirilen zamanın sadece keyifli değil, aynı zamanda sağlık açısından da faydalı olduğunu belirtti. Budaklı Kaplıcaları, romatizma, kas ve eklem ağrıları gibi rahatsızlıkları hafifletici etkileriyle sağlık turizmi açısından da önemli bir yere sahip. Karla kaplı dağların arasında adeta bir sıcaklık cenneti olan kaplıcalar, hem eğlenmek hem de şifa bulmak isteyenleri ağırlamaya devam ediyor.

Bitlis’in Yaşayan İnsan Hazinesi: Baston Ustası Cumali Birol Haber

Bitlis’in Yaşayan İnsan Hazinesi: Baston Ustası Cumali Birol

BİTLİS (İHA) - Bitlis’in Adilcevaz ilçesinde, üçüncü kuşak baston ustası olarak mesleğini sürdüren Cumali Birol, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan "Yaşayan İnsan Hazinesi" ödülü aldı. SANATA HAYAT VEREN USTA Cumali Birol, sabahın erken saatlerinde başladığı çalışmalarında, yaşlı ve verimden düşmüş ceviz ağaçlarını işleyerek baston yapımında kullanıyor. Manda, sığır ve koç boynuzundan elde ettiği materyallerle bastonlarına şekil veren Birol, eserlerini zümrüt, yakut, sedef ve ebruli taşlarla süsleyip Osmanlı tuğrası ve ay yıldız gibi motiflerle bezeyerek sanata dönüştürüyor. Atölyesinde hummalı bir şekilde çalışırken, aynı zamanda Bitlis yöresine ait türküler söyleyerek geçmişi yaşatıyor. ULUSLARARASI TANITIMDA ÖNCÜ El emeği bastonlarını yurt içi ve yurt dışındaki organizasyonlarda sergileyen Birol, sadece mesleğini değil, aynı zamanda Bitlis’in kültürel mirasını da tanıtıyor. Bu çalışmalarıyla bölgenin turizm ve kültürel tanıtımına önemli katkılar sağlıyor. CUMHURBAŞKANINDAN ANLAMLI ÖDÜL Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın elinden ödül alan Birol, mesleğini severek yaptığını ifade ederek, "‘Yaşayan İnsan Hazinesi' ödül töreni Ankara'ya çağrıldım. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından bu ödüle layık görüldüğüm için kendisine şükranlarımı sunarım" dedi.

Van Gölü’nde şu ana kadarki en büyük mikrobiyalit tespit edildi Haber

Van Gölü’nde şu ana kadarki en büyük mikrobiyalit tespit edildi

Türkiye'nin en büyük gölü olma özelliğini taşıyan Van Gölü'nde şu ana kadarki en büyük mikrobiyalit keşfedildi. Daha önce 18 metre civarında dünyanın en büyük mikrobiyalitinin tespit edildiği Van Gölü'nün Bitlis'in Adilcevaz kısmında yeni bir keşfe imza atılarak, 34 metre 60 santimetre boyunda mikrobiyalit bulundu. Van Gölü Havzası'nda, sportif dalışlar neticesinde yapı ve şekil bakımından farklı yeni mikrobiyalitler tespit edildi. Adilcevaz Yukarı Deniz Derneği Başkanı Cumali Birol, sportif dalışlar neticesinde üst çapı 15 metre olan ve palmiye ağacına benzeyen mikrobiyaliti keşfettiklerini belirtti. Birol, “Van Gölü Havzası'nda bugüne kadar bulduğumuz en büyük mikrobiyaliti görüntüledik. 1993 yılında ağ parçasının takılmasıyla başlayan bu serüven Adilcevaz açıklarında yaklaşık 34 metre 6 santimetre bir mikrobiyalite denk geldik. Üst çapı yaklaşık 15 metre çapında olan bu mikrobiyalit bugüne kadar bulduğumuz en yükseğidir. Bu mikrobiyalitlerin turizme açılması, jeosit alanı ile ilgili yapmış olduğumuz çalışmalar devam etmektedir. Mikrobiyalitlerin jeosit alanı ile ilgili çalışmaları Kültür ve Turizm Bakanlığından beklemekteyiz. Dolayısıyla Adilcevaz'daki Van Gölü Havzası'nda mikrobiyalitlerin turizme kazandırılması noktasındaki çalışmalarımız devam etmektedir. Dalış okulumuz şu anda bu konudaki çalışmalarına devam ediyor. Netice itibari ile sportif dalışta bulmuş olduğumuz mikrobiyalitler, Van Gölü Havzası'na bir nebzede olsa ışık tutacağına inanıyorum” diye konuştu. Buldukları mikrobiyalitleri palmiye ve sedir ağacına benzettiklerini sözlerine ekleyen Birol, konuşmasına şöyle devam etti: “Bu bulduğumuz mikrobiyalit cinsi asıl mikrobiyalit tufa değil. Mikrobiyalitler bazen palmiye, bazen sedir ağacına, bazen de ejderha kafasına benzer. Eşsiz güzelliğiyle dalış severleri Van Gölü'ne bekliyoruz. Bu noktada yapmış olduğumuz çalışmaların tümü ilçemiz ve ilimiz içindir. Van Gölü Havzası'nda yapmış olduğumuz çalışmalar ortada zaten. Bununla ilgili çalışmalarımız ileri ki dönemlerde sürecek. Bulduğumuz bu en büyük mikrobiyaliti kayıt altına aldık. İleriki günlerde daha farklı mikrobiyalit cinsine rastlayacağımıza eminim.”

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
TOURISMJOURNAL En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.