Hava Durumu

#Bosna Hersek

TOURISMJOURNAL - Bosna Hersek haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Bosna Hersek haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Bosna Hersek Ekonomi Bakanı Sibonjic: "Türkiye ile Turizmde Büyük İş Birlikleri Umuyorum" Haber

Bosna Hersek Ekonomi Bakanı Sibonjic: "Türkiye ile Turizmde Büyük İş Birlikleri Umuyorum"

NEVŞEHİR (İHA) – Bosna Hersek Ekonomi Bakanı Samir Sibonjic, Nevşehir’deki temasları sırasında Türkiye ile Bosna Hersek arasındaki ilişkilerin derinliğine vurgu yaptı. Ziyaret ettiği Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı ile düzenlenen basın toplantısında Bakan Sibonjic, turizmin önemine dikkat çektiği bir konuşma yaptı. İki ülke arasındaki geçmişi vurgulayarak, "Bosna Hersek ve Türkiye kardeş ülkeler. Bu vesileyle 101. yılı kutluyorum. Allah ülkelerimizi korusun. Buraya girişimcilere, yeni iş başlayacak gençlerimize hem tecrübe, hem de bilgi paylaşmak amacıyla geldik. Kapadokya ve Nevşehir dünyada bilinen bir yer. Türkiye ve Bosna Hersek arasındaki ilişkiler romantik ilişki. Bizim icraata geçmemiz, iş yapmamız lazım. Kapadokya turist çeken bir bölge. Biz de turizme önem veriyoruz. Bu vesileyle çok büyük iş birliği yapacağımız umuyorum. Her zaman kapımız açık" dedi. Ayrıca, Bosna’nın savaştan sonra önemli bir ekonomik dönüşüm yaşadığını belirterek, "Bosna, artık savaştan çıkan eski Bosna değil; hızlı büyüyen ve güçlü bir ekonomiye sahibiz" şeklinde konuştu. Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı da, Bosna Hersek’in başkenti Saraybosna ile kardeş şehir ilişkilerinin güçlendirilmesi konusunda çalışmaların hızlanacağını açıkladı. 2007 yılında başlatılan kardeş şehir girişimlerinin şimdiye kadar ilerleme kaydetmediğini belirten Arı, Dışişleri Bakanlığından gelen yazılı görüş ile bu ilişkileri güçlendirip geliştirme çalışmalarının devam edeceğini açıkladı.

AJet, İstanbul-Tuzla arasında uçak seferlerine başladı Haber

AJet, İstanbul-Tuzla arasında uçak seferlerine başladı

Bakan Uraloğlu, AJet'in, İstanbul Sabiha Gökçek Havalimanı'ndan Bosna Hersek'in Tuzla Havalimanı'na yaptığı ilk uçuşa ve bu uçuş vesilesiyle düzenlenen törene katıldı. Burada yaptığı konuşmada, Türkiye'nin Bosna Hersek ile çok uzun yıllardır birlikteliği ve dostluğu olduğunu bildirerek, bunu sürdürmekte kararlı olduklarını aktardı. Uraloğlu, gelecekteki ilişkileri anlamak için sadece geçmişe bakmanın yeterli olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: "AJet, 31 Mart'ta seferlerine başladı ve bugün de Tuzla kentindeyiz. Elbette Bosna'nın Tuzla kentini de ihmal edemezdik, buraya da mutlaka gelmeliydik. Türkiye, bulunduğu coğrafyada 4 saatlik uçuş süresiyle 67 ülkeye ulaşabilmektedir. 'Sadece yakın coğrafyamıza değil, dünyada ulaşmadığımız hiçbir nokta kalmayacak' yaklaşımıyla hareket ediyoruz. Bugün Türkiye'den 131 ülkede 347 farklı noktaya uçuş gerçekleştiriyoruz. Sene sonunda bunu 349'a yükselteceğiz. Geçtiğimiz günlerde ülkemizin iç hat seferlerinde de 12 hattı devreye aldık. AJet, 1 Ekim itibarıyla 7 yeni dış hatta devreye girdi, bugün de 8'incisini Tuzla'ya düzenlemiş olduk. İstanbul-Tuzla seferlerinin iki ülke arasındaki ilişki ve ticareti geliştireceğine inanıyorum." "Pazartesileri karşılıklı seferlerimiz olacak" AJet Genel Müdürü Kerem Sarp da bu uçuşla, dost ve kardeş iki ülke olan Türkiye ile Bosna Hersek arasında bir köprü daha inşa ettiklerini söyledi. Kurum olarak attıkları adımlarla, ülkeler arasındaki bağların güçlenmesinde, halklar arasında dostluğun pekişmesinde ve ticaretin gelişmesinde rol üstlendiklerine dikkati çeken Sarp, şunları kaydetti: "85 uçaktan oluşan modernleşen filomuzla yolcularımızı Türkiye'de 41, 32 ülkede 54 olmak üzere toplamda 95 destinasyona taşıyoruz, 10 yıl içinde bunu 44 ülke, 113 şehre çıkarmayı hedefliyoruz. AJet olarak Bosna Hersek’te ikinci hattımızı açmış bulunuyoruz. Saraybosna'ya haftada 7 sefer düzenliyoruz. Bugün açılışını yaptığımız Sabiha Gökçen-Tuzla hattında ise haftada bir gün (pazartesi) karşılıklı seferlerimiz olacak. Talep arttıkça buradaki sefer sayımızı arttırmayı planlıyoruz." Tuzla Kantonu Başbakanı İrfan Halilagic de dost ve kardeş ülke olarak gördükleri Türkiye'den gelen heyet dolayısıyla mutlu olduklarını dile getirdi. AJet'in şehirlerine sefere başlamasının Tuzlalılar için önemli olduğunu belirten Halilagic, firmanın şehirlerine gelmesinin önemli işbirliklerine aracılık edeceğini kaydetti.

Pegasus Tuzla uçuşunu 1 euro ile başlatıyor Haber

Pegasus Tuzla uçuşunu 1 euro ile başlatıyor

Şirketten yapılan açıklamaya göre, İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı'ndan Tuzla Uluslararası Havalimanı'na haftada bir kez uçacak olan Pegasus, ilk seferini 24 Ağustos'ta gerçekleştirecek. Yeni hattın biletleri açılışa özel, 11-14 Temmuz tarihleri arasında, 500 koltukla sınırlı olmak koşuluyla, vergiler hariç 1 euro kampanya fiyatıyla satışa sunuldu. Pegasus'un 26 Ekim tarihine kadar gerçekleştireceği uçuşlar İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan cumartesi günü saat 06.50’de, Tuzla’dan Sabiha Gökçen’e ise yine aynı gün 08.50’de yapılacak. Yeni hattın biletleri, vergiler hariç 1 avro kampanyası tamamlandıktan sonra 39,99 avrodan başlayan fiyatlarla satışa sunulacak.Açıklamada görüşlerine yer verilen Pegasus Hava Yolları Ticaret Genel Müdür Yardımcısı Onur Dedeköylü, şirket olarak, Avrupa'nın tarih kokan ve Osmanlı döneminin çok önemli eserlerine ev sahipliği yapan ülkesi Bosna Hersek’te, üçüncü büyük kent olan Tuzla’ya yönelik seferlerinin başladığını duyurmaktan büyük mutlulukla duyduklarını belirtti.Dedeköylü, "Misafirlerimizin, kampanyamızın da sağladığı ayrıcalıklardan yararlanarak, Tuzla’ya yeni keşif gezileri yapacaklarını ümit ediyoruz. İstanbul ve Tuzla’yı birbirine bağlarken, bu yolla ülkemizdeki turizm hareketliliğine katkı sağlamaktan dolayı da heyecanlıyız." açıklamasında bulundu.

Bosna Hersek’te Arnaudiye Camii yeniden ibadete açıldı Haber

Bosna Hersek’te Arnaudiye Camii yeniden ibadete açıldı

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın katılımıyla, Bosna Hersek’te rekonstrüksiyon çalışmaları kapsamında aslına uygun olarak yeniden yapılan Arnaudiye Camii’nin açılışı gerçekleştirildi. Bosna Hersek’in Banja Luka şehrinde rekonstrüksiyon çalışmaları kapsamında aslına uygun olarak yeniden yapılan beş asırlık Arnaudiye Camii, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın katılımıyla düzenlenen törenle yeniden ibadete açıldı. Açılışta konuşan Erbaş, İslam’ın, getirdiği bütün ilkelerle insanları barışa, huzura ve kurtuluşa çağıran bir din olduğunu belirterek, “Yüce dinimiz İslam, bütün insanlığın huzur ve refahını istemektedir. Yeryüzünün esenlik yurdu olmasını hedeflemektedir. Bizlere de bu uğurda çalışmayı, gayret göstermeyi emretmektedir” dedi. “Camiler, birliğin, dirliğin, kardeşliğin, paylaşmanın, yardımlaşmanın sembolleridir” Erbaş, İslam’ın inanç ve ahlakının hayata ve topluma açılan kapısının camiler olduğuna dikkati çekerek, “Kabe’nin birer şubesi mesabesindeki camiler, üstün insanlık nizamının öğretildiği, ilim ve ahlak, marifet ve hikmet, edep ve muaşeret derslerinin verildiği ilim merkezleridir. Sevginin, merhametin, huzurun, muhabbetin en güçlü mekanlarıdır. Birliğin, dirliğin, kardeşliğin, paylaşmanın, yardımlaşmanın sembolleridir. Bu sebeple Müslümanlar, asırlar boyu kulluk, gaye, değer ve ahlak ekseninde mimari ve sanatsal özellikleri yüksek muhteşem camilerle adeta yeryüzünü süslemişlerdir” ifadelerini kullandı. “Bu coğrafyada bulunan camiler, Müslümanlara İslami bir kimlik aşılamıştır” Erbaş, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bu coğrafyada bulunan camiler, geçmişten bugüne, her gün minarelerinden yükselen kurtuluş çağrısıyla Müslümanlara İslami bir kimlik, etkin bir şuur ve muhkem bir istikamet aşılamıştır. Kur’an ve sünnetten neşet eden İslami değerlerin hayatla buluşmasında büyük görevler icra etmiş, birlikte yaşama ahlakının asırlarca en önemli sembolleri olmuştur.” “Sadece bir cami değil, insanlığın vicdanı imar edilmiştir” Erbaş, Bosna Hersek’te yaşayan vatandaşların geçmişte inançları ve değerleri uğruna, çok ağır bedeller ödediğine dikkati çekerek, şunları kaydetti: “O süreçte nice mabetlerin yerle bir edildiği görüntüler, hala hafızalarımızdadır. Arnaudiye Camii de bunlardan biridir. 7 Mayıs 1993 tarihinde temellerine kadar yıkılan bu camiyi, yıkıldığı günün yıl dönümünde, Bosna Hersek Camiler Günü’nde tekrar ayağa kaldırmak, büyük bir hamd vesilesidir. Arnaudiye Camii’nin yeniden inşa edilmesi, hem dinimizin bize yüklediği camileri imar vazifesinin hem de atalarımıza olan vefanın bir tezahürüdür. Bosna Hersek Ulusal Anıtı ilan edilmiş olan bu caminin tarihi serüveni göz önüne alındığında diyebiliriz ki yapılan bu çalışma ile sadece bir cami değil, kardeşlik, dostluk, beraber yaşama kültürü ve bir anlamda insanlığın vicdanı imar edilmiştir.” Yeniden inşa edilen caminin tarihi anlamı, mimari yapısı ve işleviyle bölgedeki dostluğun, huzurun ve bir arada yaşama kültürünün gelişmesine büyük katkılar sunacağını ifade eden Başkan Erbaş, İslam’ın barış ve rahmet ilkelerinin, Müslümanların bütün insanlığı kuşatan güzel ahlakının en güzel temsilcisi olacağını söyledi. Bakan Ersoy: “Barışın ve hoşgörünün güçlenmesine katkı sağlamasını diliyorum” Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy ise 2016’da Türkiye ve Bosna Hersek arasındaki anlaşmayla caminin ayağa kaldırılması için protokol imzalandığını dile getirerek arşiv taraması ve arkeolojik kazıların yapıldığını aktardı. Caminin yapımının titizlikle tamamlandığını söyleyen Bakan Ersoy, “Cumhurbaşkanımızın (Saraybosna’daki) Başçarşı Camii’nin açılışında ifade ettiği gibi ‘camiler, insanların birliğinin, Müslümanların kardeşliğinin nişanesidir.’ Farklı kültürlerin, inançların bir arada yaşadığı Bosna Hersek’te Arnaudiye Camii’nin barışın ve hoşgörünün güçlenmesine katkı sağlamasını diliyorum” diye konuştu. Açılışa, Bosna Hersek’teki iki entiteden Sırp Cumhuriyeti’nin Başkanı Milorad Dodik, Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Sırp Üyesi Zeljka Cvijanovic, Bosna Hersek İslam Birliği Başkanı Hüseyin Efendi Kavazoviç, Türkiye’nin Saraybosna Büyükelçisi Sadık Babür Girgin ile Bosna Hersekli vatandaşlar katıldı.

Kışın en çok yakıştığı vizesiz 8 ülke Haber

Kışın en çok yakıştığı vizesiz 8 ülke

Söz konusu kış mevsimi olduğunda Türkiye'de yapılacak pek çok aktivite, büyüleyici manzaralar ve katılacak birçok etkinlik oluyor.  Ancak kış aylarını daha da özel kılan kar, bu yıl bir türlü istenen seviyede yağmadı ama bizler karı dört gözle beklerken bazı ülkeler bu heyecanı çoktan yaşamaya başladı. Üstelik bu ülkelerin çoğu Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından vize istemiyor. Biz de bu hafta kış tatili seçeneklerine yurt dışını eklemek isteyenler için gezgin ve seyahat yazarları Nurgül Büyükkalay, Didem Mutçalıoğlu, Özlem Köseoğlu ve Bahar Gündoğdu’ya ‘Kışın gidilecek en güzel vizesiz ülkeler hangileri?’ diye sorduk. Bazısına kimlikle bile girilebilen üstelik birçoğu Avrupa’nın popüler adreslerine kıyasla bütçenizi de çok sarsmayacak 8 ülkeyi önerdiler. Görülecek çok yer var: GÜRCİSTAN Gürcistan hem ülkemize çok yakın hem de keşfedilecek çok fazla zenginliğe sahip. Üstelik pasaporta bile gerek yok, sadece kimlikle ülkeye giriş yapılabiliyor.  Nurgül Büyükkalay, “Muhteşem mimarisi ve kendine özgü havasıyla Tiflis, Gürcistan'ın gezilecek en güzel şehri. Tiflis’i, şehrin geleneksel kültürünü deneyimlemek için en turistik bölgesi olan ‘Old Tbilisi’ olarak bilinen eski şehirden başlayarak gezmelisiniz. Halıcıları ve hamamları ile kendinizi İstanbul’da hissedeceksiniz” dedi. Büyükkalay, şu önerilerin altını çizdi: -- Şifa dağıttığına inanılan kükürt banyoları ile bilinen ‘Banyo Bölgesi’ (Abanotubani) şehri süsleyen renkli cumbalı evleriyle bütünleşmiş. Kartpostal tadında bir görünüm veriyor. Gözünüzü cumbalı evlerden alamayacağınız yürüyüş yolunun sonunda karşınıza Leghvtakhevi Şelalesi çıkacak. Şelalede unutulmaz fotoğraflar çekeceksiniz. -- Şehirde listenize eklemeniz gereken üç müze bulunuyor. Ülkenin tarihi için Gürcistan Ulusal Müzesi, Gürcü sanatçıların eserleriyle tanışacağınız Güzel Sanatlar Müzesi ve sergi gezmeyi seviyorsanız MOMA Tbilisi…  -- Tiflis’i gezdikten sonra dağ havası almak isterseniz yolunuzu Rusya sınırına 12 kilometre mesafede bulunan, etrafı dağlarla çevrili Kazbeği’ye düşürün. Tiflis-Kazbeği arası yaklaşık 155 kilometre. Kazbeği yolu üzerinde karşınıza ilk olarak Üç Yüz Aragvili Anıtı çıkacak. Anıtın Gürcistan tarihinde önemli bir yeri var. Sovyet mimarisi ile yapılan anıt, bir direnişte Tiflis’i savunan kişiler için inşa edilmiş. Zhinvali Baraj Gölü ise göreceğiniz bir başka nokta. Kültür turu sevenlere: KOSOVA Küçük bir ülke olan Kosova, 2008’de Sırbistan’dan ayrılarak bağımsızlığını ilân etti. Tarih boyunca Avar, Bulgar, Hun, Uz, Peçenek, Osmanlı gibi pek çok medeniyete ve kültüre ev sahipliği yapan ülke, bu özelliğiyle son yıllarda turistlerin ilgisini çekiyor. Ülkedeki en güzel şehrin Priştine olduğunu söyleyen Özlem Köseoğlu, “Kosova’nın kültürel ve ekonomik başkenti olan Priştine’de müzeler, camiler, tarihî yapılar ve birbirinden harika parklar bulunuyor. Diğer şehirler de çok güzel ama Priştine hepsinden bir adım önde…” dedi. Köseoğlu, “Kafe, restoran ve mağazaların dizildiği dar sokaklarıyla bilinen bu küçük şehir, sizi epey dinlendirecek. Şehrin tek Ortodoks kilisesi olan ve 19'uncu yüzyılda inşa edilen Aziz Nikola Ortodoks Kilisesi, şehrin kalbinin attığı Skanderbeg Meydanı ve Heykeli, eğlence ve alışveriş merkezi olan Azize Teresa Bulvarı ve Sultan I. Murad Türbesi görülecek yerlerden sadece birkaçı…” ifadelerini kullandı. Termal bölgeleriyle ünlü: SIRBİSTAN Balkanların tam kalbinde yer alan Sırbistan, tarihî ve kültürel mekânlarının yanı sıra termal bölgeleriyle de ön plana çıkıyor.  Yılın bu zamanları Sırbistan’ın harika bir atmosfere sahip olduğunu söyleyen Didem Mutçalıoğlu, “Başkent Belgrad, kış aylarında en çok ziyaret edilen şehir. Kentin trafiğe kapalı caddesi Kneza Mihaila’da yürümek ya da buradaki kafelerden birinde kahve içip çevreyi izlemek oldukça keyifli. Ardından Kalemegdan Kalesi’nde güzel bir gezinti yapmanızı öneririm” dedi. Sırbistan’ın ziyaretçilerine bundan daha fazlasını sunduğunu da vurgulayan Mutçalıoğlu, “Ülke termal otelleriyle ünlü. Vranjska Banja bunlardan biri… Karlar altında harika manzaralar içinde termal keyfi sunuyor. Hatta Roma döneminden kalan termal havuzlar kullanılıyor. Ovcar Banja ve Sokobanja da termal konusunda iddialı pek çok oteli barındırıyor” ifadelerini kullandı. Kayak tatili düşünenlere: BOSNA HERSEK Bosna Hersek, iç savaştan sonra küllerinden doğan ve tüm güzellikleriyle gözde turizm rotaları arasına girmeyi başaran bir ülke. En popüler şehri olan başkent Saraybosna, çok kültürlü yapısı ve birbirinden lezzetli yemekleriyle ziyaretçilerine çok fazla seçenek sunuyor.  Didem Mutçalıoğlu, “Şehrin mimarisinin bir kısmı Osmanlı İmparatorluğu, bir kısmı da Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun izlerini taşıyor. Sokaklarında yürürken karşınıza camii, kilise ya da sinagog çıkıyor. Şehirdeki bu çok kültürlü yapı, yemeklerine de çok iyi yansımış. Kentin her yerine yayılmış restoranlarında farklı birçok lezzeti tadabiliyorsunuz. Ama köftesi çok başka… Eski şehir bölgesindeki köftecilerden birinde kaymak, pide ve soğanla sunulan köfteleri tatmak için bile Saraybosna’ya gidilir” dedi. Tam da şu sıralar ülkenin kayak tatili için çok uygun olduğunu söyleyen Mutçalıoğlu, “Bir zamanlar kış olimpiyatlarının yapıldığı Bosna Hersek’te Balkanlar'ın en özel kayak merkezleri bulunuyor. Saraybosna yakınındaki Bjelasnica ve İgman Dağları'nda yer alan kayak merkezleri, kayak severlere harika seçenekler sunuyor. Üstelik bunlar Saraybosna’ya sadece yarım saat uzaklıkta bulunuyor” ifadelerini kullandı.  Mutçalıoğlu, görülecek diğer yerlerle ilgili de şu önerilerde bulundu: “Bosna Hersek’in incisi Mostar’ı görmeden olmaz. Köprüsüyle ünlü Mostar, yazın turistlerle dolup taşıyor. Ancak kış aylarında Mostar sokakları size kalıyor. Taş evlerin arasında gönlünüzce gezip, normalde tıklım tıklım olan Mostar Köprüsü’nün keyfini sessiz sakin bir ortamda çıkarabilirsiniz. En güzeli de tüm bunlar birbirine çok yakın mesafelerde… Size önerim; Saraybosna’ya gidince bir araba kiralayarak her noktayı gezmeniz.” Lezzetli yemekler: ARNAVUTLUK Osmanlı’nın kültür izlerini taşıyan Arnavutluk, başta başkent Tiran olmak üzere Berat ve İşkodra gibi doğal güzelliklere sahip şehirleriyle keşfedilmeyi bekliyor. Peki bu şehirlerde nereleri gezmeli, neler yapmalı? İşte Özlem Köseoğlu’nun önerileri… -- Dajti Dağları’nın eteğinde konumlanan Tiran, ülkenin en özel şehri… Kentte başta İskender Bey Meydanı, sığınaklar, Mavi Göz Gölü ve muhteşem doğasıyla kendine hayran bırakan Büyük Tiran Parkı olmak üzere görülecek pek çok yer bulunuyor. Berat şehrinde bulunan ve UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Berat Eski Şehri’ni ise tarihe merakı olanlar mutlaka görmeli…  -- Bu yerler dışında turist akınına uğrayan Osum Kanyon, teleferik ile ulaşım sağlanabilen Dajti Dağı Milli Parkı, 250’den fazla kuş türünü barındıran İşkodra Gölü ile Koman Golü görülecek yerlerden sadece birkaçı… Ülkedeki yemek kültürüne de değinen Köseoğlu, “Geleneksel güveç yemeği olan Fergese Tirane, Arnavutluk mantısı samsa, meşhur Elbasan tava, leziz Arnavut ciğeri ve Arnavut çullaması mutlaka denemeniz gereken lezzetlerden…” dedi. Schengen vizesi şartı gelmeden gezilmeli: KARADAĞ Karadağ, Avrupa Birliği’ne girme sürecinde ve yakında Schengen vizesi olmadan seyahat etmek mümkün olmayacak. Bu nedenle Karadağ’ı görmek için şimdi en doğru zaman… İstanbul’dan başkent Podgorica’ya 1 saat 20 dakikalık bir uçuşla gidiliyor. Kotor ve Budva, Karadağ’ın en çok ziyaret edilen adresleri… Nurgül Büyükkalay, “Kotor, Adriyatik Denizi’ndeki en güzel koylardan birine kurulmuş bir şehir. Eski şehir bölgesi, dünyada göreceğiniz en güzel Orta Çağ yerleşimlerinden... Dar taş sokaklarıyla şehri gezerken İtalyan mimarisinden esintiler göreceksiniz. Ayrıca İtalyan mutfağı sunan çok lezzetli restoranları da var” dedi. Büyükkalay, şöyle devam etti: “Şehrin sırtını yasladığı dağın tepesindeki kaleye 1300 basamak çıkarak ulaşılıyor ama tepeye vardığınızda göreceğiniz manzara tüm yorgunluğunuzu unutturuyor. Ordu Meydanı, Saat Kulesi, Utanç Sütunu, St. Tryphon Katedrali de göreceğiniz önemli yapılardan birkaçı...” Budva’da görülecek yerlerle ilgili de önerilerde bulunan Büyükkalay, “Budva, Karadağ’ın bir başka gözde şehri. Orta Çağ’dan kalma dar sokakları, meydanları, kafe ve restoranlarıyla görülmeye değer. Budva Hisarı, Budva Şehir Müzesi, Dans Eden Kız Heykeli şehrin önemli adresleri… Budva’nın en çok merak uyandıran yeri ise Sveti Stefan Adası. Adada bir otel yer aldığından giriş yasak. Ancak Budva plajlarından adanın harika manzarasını izleyebilirsiniz” ifadelerini kullandı. Her şehrin bir rengi var: FAS Marakeş ve Şafşavan gibi şehirleriyle öne çıkan Fas, eğlenceli bir rota… Labirenti andıran tarihi mahallelerden sahil kentlerine, antik şehirlerden sonu gözükmeyen çöllere kadar uzanan zenginliğiyle çok özel bir ülke… Bahar Gündoğdu, “Fas, her daim sıcak ve her daim gizemli… Bu yönüyle tüm gezginlerin gözdesi. Öyle bir ülke ki her şehrin bir rengi var. Mavi şehir Şafşavan ayrı büyüleyici,  kırmızı şehir Marakeş ayrı… Dünyanın en büyük kara çölünün bir kısmı da Fas’ta bulunuyor. Fas’a adım attığınız andan itibaren Atlas Dağları size eşlik ederken şehirden şehre koşacaksınız. Üstelik Türk vatandaşlarına vizesiz olması harika…” dedi. Sıcak bir rota: TAYLAND 'Güler yüzlü insanlar ülkesi' olarak bilinen Tayland, her yıl milyonlarca turisti ağırlıyor. Havanın sıcaklığı, göz kamaştıran denizi ve harika kumsalları sayesinde sizi mıknatıs gibi kendisine çekecek bir güce sahip… Özlem Köseoğlu, “Görülecek çok yer var ve bir aylık bir süre bile yetmeyebilir. İlk durak olarak Phuket'i tercih edebilirsiniz. Burası en büyük ve en turistik ada… Güney Tayland’da Andaman Denizi kıyısında bulunuyor. Anakaraya küçük bir köprüyle bağlı… Hem doğal güzellikleri hem de sualtı zenginlikleriyle yıllardır turistlerin akınına uğruyor” dedi.  Tayland’da gezilecek diğer adreslere de değinen Köseoğlu, “Gece hayatı ile bilinen başkent Bangkok, küçük köyleri ve doğasıyla ünlü Chiang Mai şehri, Fil Adası olarak bilinen Koh Chang, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde bulunan ve kutsal şehir olarak bilinen Ayutthaya görülecek yerlerden bazıları…” ifadelerini kullandı.

Türk turistlerin vazgeçilmez adresi: Saraybosna Haber

Türk turistlerin vazgeçilmez adresi: Saraybosna

Osmanlı İmparatorluğu'nun 1463'te Bosna Hersek'i fethetmesiyle camiler, konaklar, hanlar, saat kuleleri ve çeşmeler gibi eserlere ev sahipliği yapan başkent Saraybosna, Türk turistlerin en çok tercih ettiği yerlerden biri olarak öne çıkıyor. Ülkede 1992-1995'te yaşanan savaşa rağmen ayakta kalmayı başaran Saraybosna, çok kültürlü ve çok dinli özelliğiyle Avrupa'nın Kudüs'ü olarak da biliniyor. Bosna Hersek'te turizm şirketi işletmeciliği yapan Muhammed Özçifçi ve Saraybosna'daki tarihi Osmanlı çarşısı Başçarşı'yı ziyaret eden Türk turistler, AA muhabirine Saraybosna'nın önemini anlattı. Özçifçi, "Kovid-19 salgınından sonraki resmi rakamlarda görüyoruz ki, 2023, en fazla Türk turistin geldiği sene olarak geçiyor. Hepimizin bildiği gibi kültür ortaklığımız var. Kültürümüz ve yemeklerimiz çok benzer, bu sebeple Türk turistlerimiz burayı çok fazla tercih ediyor." diye konuştu. Türk turistlerin, Bosna Hersek'te en çok başkent Saraybosna'yı ziyaret ettiğini kaydeden Özçifçi, yemeklerden "çevapi" olarak adlandırılan köftenin ve Boşnak böreğinin tercih edildiğini söyledi. "Türk ve Müslüman kültürünün bir araya geldiği çok güzel topraklar" Saraybosna'ya, Ankara'dan eşiyle ilk kez geldiğini kaydeden Furkan Ünal, "Osmanlı'nın eserleri buralarda hala mevcut, yemeklerimiz hala benzer. Saraybosna bizim kültürümüzden çok şey almış." dedi. Konya'dan Saraybosna'ya eşiyle geldiğini ifade eden Enes Bal da eşinin aslen Boşnak olması sebebiyle ona verdiği sözü yerine getirmek için Bosna Hersek'e geldiklerini kaydetti. Bal, "İlk izlenim olarak, çok mutmain olduk. Ata toprakları, bizim için ayrı bir anlamı olan bir coğrafya. Burayı ziyaret etmekten ailece mutlu olduk. İlk olarak az önce Boşnak böreğini denedik ve övüldüğü kadar, hak ettiği, nama uygun bir lezzeti vardı. Gelenlere de tavsiye ederiz." diye konuştu. Enes Bal'ın eşi, Boşnak asıllı Zeynep Bal da ata topraklarına geldiği için duyduğu memnuniyeti ve gururu dile getirerek "Osmanlı'dan esintiler görüyorum ve çok mutlu bir şekilde geziyorum. Sağıma soluma baktığımda ailemden insanlar görüyormuş gibi hissediyorum. Herkese buraya gelmeyi tavsiye ederim. Özellikle Türk ve Müslüman kültürünün bir araya geldiği çok güzel topraklar." ifadelerini kullandı. Emine Hicran Ay da Ankara'dan geldiğini anlatarak Saraybosna'da gezdiği sürece kendisini Bursa'da, Konya'da ve İstanbul'da geziyormuş gibi hissettiğini ve Boşnak böreğinin çok lezzetli olduğunu vurguladı. Saraybosna'ya ulaşım Türk Hava Yolları (THY), Bosna Hersek'in başkenti Saraybosna'ya direkt uçuşlar yapıyor. İstanbul Havalimanı ve Sabiha Gökçen Havalimanı'ndan yapılan uçuşlar, yaklaşık 1 saat 50 dakika sürüyor. THY, yaz döneminde ülkenin Uluslararası Saraybosna Havalimanı'na İstanbul Havalimanı'ndan haftalık 20, Sabiha Gökçen Havalimanı'ndan ise 3 sefer düzenliyor. Eşsiz doğasıyla bilinen Bosna Hersek'te, yaz sezonlarında çok yoğunlaşan bir uçuş trafiği yaşanıyor. Ayrıca ülke çeşitli dönemlerde, başta Saraybosna Film Festivali olmak üzere önemli etkinlikler döneminde, yoğun ziyaretçi sayısına ulaşıyor. Başkent Saraybosna'dan, tarih kokan ve Osmanlı eseri Mostar Köprüsü'ne ev sahipliği yapan Mostar'a kara yoluyla ulaşım 2 saat 15 dakika sürerken kente eşsiz kanyon manzaraları eşliğinde tren seferleri de yapılıyor.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.