Hava Durumu

#Erdemli

TOURISMJOURNAL - Erdemli haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Erdemli haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Akdeniz'de Kirlilik Alarmı: Mersin ve İskenderun Tehdit Altında Haber

Akdeniz'de Kirlilik Alarmı: Mersin ve İskenderun Tehdit Altında

MERSİN (İHA) – Akdeniz kıyılarında kirlilik krizi derinleşiyor. Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Deniz Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Barış Salihoğlu, Mersin ve İskenderun Körfezlerinin Akdeniz'deki en kirli bölgeler olduğunu belirterek, kirliliğin denizlerdeki oksijen seviyesini düşürecek boyuta ulaştığını söyledi. Salihoğlu, "Kirlilik, denizdeki canlılar için ana tehditlerden biri. Kirlilik ve iklim baskısı bir araya geldiği zaman oldukça sağlıksız bir ekosistemle karşı karşıya kalıyoruz, aynı zamanda insan sağlığı için de bir tehdit" dedi. MERSİN VE İSKENDERUN KÖRFEZLERİ ALARM VERİYOR Mersin’in Erdemli ilçesinde bulunan ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü'nün Müdürü Prof. Dr. Barış Salihoğlu, Akdeniz kıyılarındaki kirlilik konusunda çarpıcı açıklamalarda bulundu. Kıyılara vuran atıkların deniz ekosistemine büyük zarar verdiğini vurgulayan Salihoğlu, Mersin Körfezi'nin Akdeniz'deki en kirli bölge olduğunu ifade etti. Mersin Körfezi'nin yanı sıra İskenderun Körfezi'nin de benzer bir kirlilik baskısı altında olduğuna dikkat çeken Salihoğlu, "Burada gördüğümüz kirliliğin ana kaynağı şehir deşarjları. Tabi nehirlerden de ciddi kirlilik baskısı var. Nehirlerden gelen kirlilik baskısının ana nedeni de tarımsal ve endüstriyel aktiviteler" dedi. OKSİJEN SEVİYESİ AZALIYOR, EKOSİSTEM DEĞİŞİYOR Denizlerdeki kirlilik, yalnızca suyun rengini değil, ekosistemi de değiştiriyor. Prof. Dr. Salihoğlu, "Kirliliğin boyutları oksijen seviyelerini düşürecek kadar arttı. Deniz üstünde köpüklenmeler görülmeye başlandı. Bu, sağlıksız bir denizin işaretidir. Eğer kirliliğe neden olan bu girdileri hızla azaltmazsak, denizlerdeki canlı türlerinin varlığı tehlikeye girecek" dedi. Bu durumun denizlerdeki bitkisel üretimden en üst seviyedeki canlılara kadar tüm ekosistemi etkilediğini ifade eden Salihoğlu, "Kirlilik, deniz canlılarının beslenmesini engelliyor ve oksijen seviyelerini düşürüyor. Bu da ekosistemi değiştiriyor ve direnç seviyesini azaltıyor" diye konuştu. KİRLİLİK VE İKLİM BASKISI BİRLEŞİRSE FELAKET KAÇINILMAZ Salihoğlu, kirliliğin iklim baskısı ile birleştiğinde daha büyük bir tehdit oluşturduğunu vurguladı. "Kontrolsüz avcılık, biyoçeşitliliği ve ekosistem direncini zaten düşürüyor. Bunun üzerine kirlilik ve iklim baskısı eklenince, sağlıksız bir ekosistemle karşı karşıya kalıyoruz. Bu durum, aynı zamanda insan sağlığını da tehdit ediyor. Özellikle şehir deşarjları, insan sağlığını doğrudan etkileyebilecek bakterileri ve mikropları içeriyor" açıklamasında bulundu. İleri arıtma sistemlerinin önemine dikkat çeken Salihoğlu, şehir deşarjlarının denize boşaltılmadan önce etkili bir şekilde arıtılması gerektiğini ifade etti. "Bu konuda hem mevcut sistemlerin iyileştirilmesi hem de kapasite yetersizliği olan bölgelerde yeni arıtma tesislerinin kurulması gerekiyor" dedi. PLASTİK ATIKLAR EN BÜYÜK TEHDİTLERDEN BİRİ Akdeniz’deki kirliliğin önemli bir bölümünü de plastik atıklar oluşturuyor. Prof. Dr. Salihoğlu, "Denize giren plastiğin hiçbiri denizde üretilmiyor. Hepsi karadan geliyor. Gemilerden atıldığı sanılıyor ama asıl kirlilik kaynağı bizim kendi nehirlerimiz" dedi. Ceyhan Nehri'nin taşıdığı atıkların tüm bölgeyi kirlettiğini belirten Salihoğlu, karada biriken plastik atıkların zamanla denize ulaştığını ve bunun ekosistemi ciddi şekilde etkilediğini ifade etti. Plastik atıkların ekosistemdeki yıkıcı etkisine dikkat çeken Salihoğlu, "Artık tek kullanımlık plastiklerden ve doğaya atık bırakma alışkanlığından vazgeçmemiz gerekiyor" dedi. DENİZ EKOSİSTEMİ VE TURİZM TEHLİKEDE Deniz suyundaki kalite kaybının turizme de büyük darbe vuracağını belirten Salihoğlu, "Kimse bulanık, pis bir denizde yüzmek istemez. Oysa Akdeniz’in görünürlük seviyesi yüksek, pırıl pırıl sularıyla bilinir. Bu kaliteyi kaybetmek, turizmde büyük kayıplara neden olur" dedi. Mersin ve İskenderun Körfezlerinde yürütülen projelerin önemine dikkat çeken Salihoğlu, "Hızlı ve etkili müdahalelerle sağlıklı bir deniz ekosistemine tekrar kavuşabileceğimize inanıyoruz. Ama bunun için kararlı bir çevre politikası gerekiyor" dedi.

Mersin’de Obruklarla Turizm Rekoru: 1,5 Milyon Ziyaretçi Haber

Mersin’de Obruklarla Turizm Rekoru: 1,5 Milyon Ziyaretçi

MERSİN (İHA) – Türkiye'nin turizm merkezlerinden Mersin, bu yıl 1,5 milyon turisti ağırlayarak büyük bir başarıya imza attı. İçinde mitolojik hikayelere ev sahipliği yapan "Cennet ve Cehennem" obrukları, 350 bin ziyaretçiyi ağırlayarak en çok ilgi gören destinasyon oldu. Zeus'un yüz başlı ejderhayı etkisiz hale getirdiği rivayet edilen Cehennem çukuru da mitolojik yapısıyla dikkat çekiyor. MİTOLOJİK HİKAYESİYLE CENNET VE CEHENNEM OBRUKLARI Bu yılın ilk 10 ayında 1,5 milyon turist çeken Mersin’de özellikle Erdemli’deki Kızkalesi ve Silifke'deki Cennet ve Cehennem obrukları öne çıkıyor. Kültür ve deniz turizmini bir arada sunan kent, ziyaretçi sayısında yüzde 30 artış yakaladı. Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan, Cennet ve Cehennem obruklarını ziyaret ederek İl Kültür ve Turizm Müdürü Hakan Doğanay’dan bilgi aldı. Bu obrukların mitolojik hikayeleri ve jeolojik yapısı sebebiyle büyük ilgi gördüğünü belirten Pehlivan, yıl sonuna kadar 500 bin ziyaretçiyi hedeflediklerini ifade etti. GECE ZİYARETLERİ PLANLANIYOR Mersin’in sıcak iklimi nedeniyle gece müzeciliği uygulamasını da başlatmak istediklerini söyleyen Vali Pehlivan, "Mersin'imizin sıcak bir iklimi var. Gece ziyaretleri daha münasip oluyor. Bizim de gece müzeciliğini burada uygulama imkanımız var" dedi. Cennet obruğuna inmek için 452 basamak bulunduğunu ekleyen Pehlivan, engelli ve yaşlı ziyaretçiler için asansörün de hizmette olduğunu belirtti. Vali Pehlivan, Cehennem çukurunda Zeus’un yüz başlı bir ejderhayı etkisiz hale getirip hapsettiği mitolojik hikayeye değinerek, "Zeus Tapınağı'nın burada olduğu varsayılıyor. Özellikle Cehennem çukurunda Zeus'un 100 başlı ejderhayı etkisiz hale getirdiği ve Etna Yanardağı'na hapsetmeden önce Cehennem çukurunda tuttuğu rivayet edilir" şeklinde konuştu. 1,5 MİLYON ZİYARETÇİ İLE REKOR Pehlivan, Mersin’in 10 ören yeri, sayısız tarihi eseri ve Akdeniz’e uzanan 321 kilometrelik sahil bandıyla her yıl daha fazla ziyaretçi çektiğini söyledi. Çukurova Uluslararası Havalimanı'nın açılmasıyla ulaşımın da kolaylaştığını belirten Pehlivan, "Mersin bu yılın ilk 10 ayında yaklaşık 1,5 milyon misafir ağırladı. Bu da önceki yıllara göre yüzde 30'a yakın bir artışa tekabül ediyor. İnanıyoruz ki önümüzdeki yıllarda bu daha da artacaktır" dedi. Cennet ve Cehennem obruklarını Konya’dan ziyaret eden Barış Köse, Cennet çukurunun oksijeni bol bir bölge olduğundan bahsederken İzmir’den gelen Ahmet Güzel, yapılan cam teras ile bölgenin 30 yıl öncesine göre çok güzelleştiğini belirtti.

Mersin sahillerinde yaz yeni başlıyor Haber

Mersin sahillerinde yaz yeni başlıyor

Hava sıcaklığının 28-30 derecelerde seyrettiği Mersin'de sezonun sonuna gelinmesine rağmen başta Kızkalesi ve Taşucu olmak üzere sahillerin tadını sakinliği seven yerli ve yabancı tatilciler çıkarıyor. Denize girip güneşlenen turistler, Ekim ayında tatil yapmanın keyfini yaşıyor. Türkiye'nin önemli turizm merkezlerinden Akdeniz'e 321 kilometre kıyısı bulunan Mersin'de hava sıcaklığı 28-30 derecelerde seyretmeye devam ediyor. Sezonun sonuna gelinmesine rağmen sıcak havanın devam etmesiyle sakinliği sevenler denize girmeyi sürdürüyor. Erdemli ilçesinde bulunan Kızkalesi ile Silifke ilçesinde yer alan Taşucu sahilleri de sakinliği seven yerli, gurbetçi ve yabancı misafirlerini ağırlıyor. Ekim ayında suya girip, güneşlenmenin keyfini yaşayan tatilciler, sonbahar da denizin farklı olduğunu kaydetti. Ekim ayında havaların sıcak gitmeye başlamasıyla birlikte sakinliği seven vatandaşların deniz keyfi yaptığını belirten işletmecilerden Ferdi Çıra, hava sıcaklığının Ekim ayı olmasına rağmen 28 derecelerde sürdüğünü ve bu ayın da böyle geçmesini beklediklerini ifade etti. Tatil için gelen gurbetçilerden İbrahim Akan ,"Ekim ayın bu bölge sakin olduğu için tatilimi burada geçiyorum. Deniz, güneş harika, gelmek isteyenlerin de bu aylarda gelmesini tavsiye ederim" dedi. Hollanda'nın çok soğuk olduğu için Mersin'e geldiklerini aktaran Jeannine Heeren ise her yıl tatile bu bölgeye geldiklerini ifade etti.

Kızkalesi'nde sıcaklar, tatilci sayısını düşürdü Haber

Kızkalesi'nde sıcaklar, tatilci sayısını düşürdü

Türkiye'nin turizm merkezleri arasında önemli bir yere sahip olan Erdemli'de yer alan Akdeniz'in gözbebeği Kızkalesi'nde sıcaklarla birlikte doluluk oranı yüzde 60'a geriledi. Sıcak havaya rağmen kavurucu güneşin altında tatilini geçirenler deniz suyunun da 28- 29 derecelerde olduğu sahilde denizin keyfini çıkarttı. Meteorolojinin uyarı verdiği sıcak hava etkisini sürdürürken, yerli turistlerin yanı sıra gurbetçiler de serinlemek ve tatillerini geçirmek için Doğu Akdeniz'in tatil kenti Mersin sahillerini tercih ediyor. Erdemli ilçesinde yer alan Akdeniz'in incisi Kızkalesi'nde bayram sonuna kadar devam eden doluluk oranı ise sıcaklığında etkisiyle yüzde 100'den, yüzde 60'lara geriledi. Sıcaklığın mevsim normallerinin 5-6 derece üzerinde seyrettiği bu günlerde tatili tercih edenler ise denize girip kumsal da güneşleniyor. Çeşitli su sporları aktivitelerine katılanlar sıcak havaya ve deniz suyunun 28-29 derecelerde olmasına aldırış etmeden gönüllerince eğleniyor. "Kumu, denizi güzel" Tatil için Almanya'dan gelen gurbetçi Oğuz Dursun, "Avrupa'da yaşıyorum Hamburg şehrinde. Hemen hemen 40 senedir de hep Kızkalesi'ne geliyorum. Sahili, insanları çok güzel. Çok da memnun kalıyoruz. Senelik yazın iznimizi burada yapıyoruz. Kumu, denizi çok güzel. Çocuklar için de çok optimal, hemen derinleşmiyor, 300 metre gidebiliyorsun, korku yok. Başka yerlerdeki gibi hemen derinleşme olmadığı için. İnsanlar daha sağlıklı, daha mutlu bir biçimde iznini yapıyor burada" dedi. Tatil yapmak için Şanlıurfa'dan ailesiyle geldiğini ifade eden İsa Tokmak ise, "Şanlıurfa sıcak, serinlemeye Mersin Kızkalesi'ne geldim, güzel bir yer. Dinlenmeye geldim, güzel olduğu için" diye konuştu. Sıcaklar doluluk oranını düşürdü Kızkalesi Muhtarı ve aynı zamanda otel işletmecisi Murat Kale de, "Tabi bayramda aşırı bir yoğunluk vardı. Oteller yüzde 100 seviyesinde doluydu. Bayram sonrasında özellikle havaların da çok sıcak geçmesinden dolayı, malum bir de deprem yaşadık. O depremin de etkisi var, ondan dolayı biraz düşüş var, önceki yıllara nazaran ama şu an yine de aileler burayı tercih ediyor. Niye tercih ediyor, bizim kumumuz, sahilimiz güvenli, temiz. Yüzme bilmeyen özellikle çocuklu aileler burayı tercih ediyor. Buraya gelip Kızkalesi'nde yüzme öğreniyorlar. Özellikle çok sığ bir denizimiz olduğu için burayı tercih ediyorlar" ifadelerini kullandı. Yoğunluğun artması bekleniyor Gurbetçilerin gelmeye başladığına da dikkat çeken Kale, "Deprem bölgesinden özellikle bizim bu bölgeye gelen turistlerimiz, yurt dışında kalan Hatay, Gaziantep, özellikle Kahramanmaraş o bölgedendi. Tabi onlarında başlarına böyle bir iş geldi, böyle bir olay yaşadık ülke olarak. Kolay değil onların yaraları da yavaş yavaş sarılmaya başlanıyor. Öncelikle ülkemize gelen gurbetçiler o bölgeyi ziyaret ediyorlar. Yakınlarını ziyaret edip ondan sonra bu bölgelere geliyorlar. Yavaş yavaş da gelmeye başladılar. İnşallah onların da gelmesiyle biraz daha yoğunluğun artacağını düşünüyorum" şeklinde konuştu.

Kızkalesi is ready to welcome its guests during the holiday Haber

Kızkalesi is ready to welcome its guests during the holiday

The tourism season continues in Kızkalesi in the district of Erdemli, which is part of the ancient city of Korykos, which is on the UNESCO World Heritage Tentative List. The facilities on the beach, which have the "blue flag", which is the symbol of a clean, well-equipped, safe environment, continue to host domestic and foreign tourists. In the tourism region, which attracts attention with its 2-kilometer-long and 55-meter-wide stone-free beach, which hosts the unique shades of blue, businesses are happy when the facilities are mostly full due to the holiday. The final preparations have been completed before the holiday in the hotels in the region, where water sports are also possible. "Reservations are about to reach 100 percent" Kızkalesi Tourism and Culture Association Vice President Mehmet Şirin Öztop told Anadolu Agency (AA) that the 9-day holiday made the operators in the region happy. Noting that the activity started in tourism towards the end of June, Öztop said, "As tourism professionals, we are extremely happy with the decision of the holiday. We will spend 9 days to the fullest. The reservations received for the holiday in our hotels and businesses are about to reach 100 percent." Öztop stated that all preparations were made in the region days ago and said: "We will spend our 9 days like a holiday, we will make our guests extremely happy and send them off. The problems in the infrastructure of our enterprises have been resolved. Everyone is ready, we are looking forward to the holiday. Kızkalesi is a very beautiful place. Our castle is in the middle of the sea, it is like no other. There are many historical and touristic places around us. We do not only market sand, sea and sun. Our guests who want to enrich their holidays can head to different destinations. There is a bird sanctuary, rafting, diving sports and nomadic culture in our nearby region. We are waiting for everyone to Kızkalesi for the holiday." The occupancy rates in the holiday are expected to be reflected in the season Mehmet Tatlı, the manager of a hotel with a capacity of 250 people in the tourism center, emphasized that the holiday had a positive effect on the tourism season in the region, and said: "With the closure of the schools, there was a slow movement in the region. Currently, our occupancy rate is around 30 percent. We think that the occupancy rate will reach 90 percent with the holiday. We hope that the season will continue like this until the schools open after the holiday. It was very good for us that the Eid holiday was announced for 9 days. Kızkalesi is a beautiful holiday region with a family atmosphere, a blue flag, appealing to domestic tourism, and an affordable price. We welcome all our guests."

Kızkalesi, bayram tatilinde misafirlerini ağırlamaya hazır Haber

Kızkalesi, bayram tatilinde misafirlerini ağırlamaya hazır

UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ndeki Korykos Antik Kenti'nin parçası olan Erdemli ilçesindeki Kızkalesi'nde turizm sezonu sürüyor. Temiz, bakımlı, donanımlı, güvenli bir çevrenin sembolü olan "mavi bayrak" sahibi plajdaki tesisler, yerli ve yabancı turistleri ağırlamaya devam ediyor. Mavinin eşsiz tonlarına ev sahipliği yapan, 2 kilometre uzunluğu ve 55 metre genişliğindeki taşsız kumsalıyla dikkati çeken turizm bölgesinde, tesislerin bayram tatili dolayısıyla büyük ölçüde dolması işletmelerin yüzünü güldürdü. Su sporlarının da yapılabildiği bölgedeki otellerde bayram tatili öncesi son hazırlıklar tamamlandı. "Rezervasyonlar yüzde 100'e ulaşmak üzere" Kızkalesi Turizm ve Kültür Derneği Başkan Yardımcısı Mehmet Şirin Öztop, AA muhabirine, 9 günlük bayram tatilinin bölgedeki işletmecileri sevindirdiğini söyledi. Haziranın sonlarına doğru turizmde hareketliliğin başladığını aktaran Öztop, "Turizmciler olarak bayram tatili kararından dolayı son derece mutluyuz. 9 günü dolu dolu geçireceğiz. Otellerimiz ve işletmelerimizde bayram için alınan rezervasyonlar yüzde 100'e ulaşmak üzere." dedi. Öztop, bölgede günler önce tüm hazırlıkların yapıldığını belirterek, şöyle konuştu: "9 günlük tatili bayram gibi geçirip, gelen misafirlerimizi son derece memnun edip kendilerini uğurlayacağız. İşletmelerimizin altyapısındaki sıkıntılar giderildi. Herkes hazır, bayramı sabırsızlıkla bekliyoruz. Kızkalesi çok güzel bir yer. Kalemiz denizin ortasında, eşi benzeri gerçekten yok. Çevremizde tarihi ve turistik mekanların sayısı çok fazla. Sadece kum, deniz ve güneşi pazarlamıyoruz. Tatillerini zenginleştirmek isteyen misafirlerimiz farklı destinasyonlara yönelebilirler. Yakın bölgemizde kuş cenneti, rafting, dalış sporları ve Yörük kültürü var. Herkesi bayram için Kızkalesi'ne bekliyoruz." Bayramdaki doluluk oranlarının sezona yansıması bekleniyor Turizm merkezindeki 250 kişi kapasiteli bir otelin yöneticisi Mehmet Tatlı da bayram tatilinin bölgedeki turizm sezonuna olumlu yansıdığını vurgulayarak, şunları kaydetti: "Okulların kapanmasıyla bölgede yavaş yavaş hareketlenme başlamıştı. Şu anda doluluk oranımız yüzde 30 civarlarında. Bayramla doluluk oranlarının yüzde 90'lara ulaşacağını düşünüyoruz. Bayramdan sonra da okullar açılana kadar sezonun bu şekilde sürmesini temenni ediyoruz. Bayram tatilinin 9 gün ilan edilmesi bizim için çok iyi oldu. Kızkalesi güzel, aile ortamı bulunan, mavi bayrağa sahip, yerli turizme hitap eden ve fiyat olarak uygun bir tatil bölgesi. Bütün misafirlerimizi bekliyoruz."

Turfanda 'siyah inci'de hasat zamanı Haber

Turfanda 'siyah inci'de hasat zamanı

 Türkiye’nin yaş sebze ve meyve üretiminde öne çıkan kentlerinden Mersin’de turfanda yetiştirilen bölgenin 'siyah incisi' olarak adlandırılan kara üzümde hasat başladı. İlk ürünler büyükşehirlere gönderilirken, ihracat zamanında ise ürün Arap ülkeleri, Rusya ve özellikle Doğu Avrupa ülkelerine ihraç ediliyor. Mikro klima özelliğe sahip Erdemli ilçesi Kocahasanlı beldesinde örtü altında turfanda yetiştirin erik, kayısı, yenidünya ve beyaz üzümün ardından yörede siyah inci olarak bilinen kara üzümün de hasadına başlandı. Üretici ve tüccar Sinan Uğuz, "Mersin Erdemli ilçemize bağlı güzel bir sahil beldesi olan Kocahasanlı'da her yıl siyah üzüm hasadını Türkiye'de ilk bu bölgede gerçekleştirmekteyiz. Bölgemizde çok kaliteli turfanda üzüm yetişiyor. Özellikle siyah üzüm ilk olarak burada çıkıyor. Bölgedeki coğrafyanın da katkısıyla burada çok güzel bir mikro klima etkisi yapan iklim ürünlerin erken yetişmesinde bize çok büyük fayda sağlıyor. Erken hasat edilen ürünlerimiz 40 lira ile 80 lira arasında değişen fiyatlarda pazar değeri buluyor. Bu da hem bölge halkına ve ticaretini yapana, ülke ekonomisine çok güzel katkıda bulunuyor. Belli dönemlerde ihracatı da yapılıyor" dedi. "İlk ürünler büyükşehirlere gönderiliyor, daha sonra ihracata" İlk ürünlerin büyükşehirlere gönderildiğini ifade eden Uğuz, "Ürün öncelikle büyükşehirlere İzmir, Bursa, İstanbul, Adapazarı, Ankara, Kayseri, Karadeniz'in bazı şehirleri, turizme hitap eden Antalya bölgesi, Muğla bölgesi, bu bölgelere gidiyor. İlk etapta lüks tüketme daha çok hizmet veriyor, bu bölgelere daha çok pazarlanıyor. Ürün arttıkça da ülkemizin her yerine sevkiyatı yapılıyor" diye konuştu. Ürünün belli dönemlerde ihraç edildiğini de aktaran Uğuz, "Dubai ve Katar öncelikle başı çekiyor. Sonrasında Rusya, Doğu Avrupa bloğu ülkeleri Makedonya olsun, Sırbistan olsun, o bölgedeki ülkelere de gidiyor. Bazı Avrupa ülkeleri de tercih ediyor" şeklinde konuştu. "Özellikle çocuklar severek tüketiyor" Ziraat Mühendisi Emine Yaman da ürünle ilgili bilgiler vererek, "Turfanda örtü altı üzüm üretimi yapıyoruz. Çeşidimiz burada siyah inci. Sofralık bir çeşit, pazarın istediği bir çeşit. İri taneli sulu bir çeşit. Özellikle çocuklarımız bunu sofralarda severek tüketiyor. İçinde bulunduğumuz sera 3 dekar, dekardan beklediğimiz 3 ton meyve. Bugün itibarıyla hasadı yapıyoruz. Hasadımız bugün biter ama işimiz bitmez. Gelecek yılın ürünü için ağaçlarımıza bakım işlemleri yeniden başlar. Üretim döngüsü 12 ay devam eder" dedi. Üretimi artırmayı hedeflediklerine de değinen Yaman, "Erdemli'de örtü altı üzüm üretimimiz şu an için 400 dekar. Bu da ülke ekonomimize büyük bir katkı demektir. Ziraat mühendisleri olarak biz bu üretimi arttırmak istiyoruz. Üzümde yeni çeşitler arayışı içindeyiz" şeklinde konuştu

Depremi bir an olsun resimlerle unuttular Haber

Depremi bir an olsun resimlerle unuttular

Mersin Erdemli'de depremin yol açtığı psikolojik etkileri azaltmak amacıyla 'Umudun Rengi Mavi' projesi çerçevesinde deprem bölgesinden gelen çocuklar için boyama etkinliği düzenlendi. Türkiye'yi yasa boğan Kahramanmaraş ve Hatay depremlerinin ardından en çok göçü alan şehirlerin başında Mersin geliyor. Tatil ve turizm merkezi olan Erdemli'ye de on binlerce depremzede geldi. Erdemli Belediyesi'nin depremzede aileler için başlattığı 'Umudun Rengi Mavi' projesi çerçevesinde deniz kenarında boyama etkinlikleri yapılıyor. Belediye bünyesinde çalışan alanında uzman ressamlar, Aile Danışma Merkezi psikolog ve sosyologların yanı sıra 475 gönüllü genç projeye destek veriyor. Erdemli Belediyesi Topraksu etkinlik alanında çocuklardan kimi rengarenk boyaları tuvallerle buluştururken, kimi ise ellerini boyaya daldırıp gönüllerince renklendirme yaptı. Animatörler ve palyaçolar da yüz boyama etkinlikleri ile çocukları yalnız bırakmadı. Çocukların depremden en az etkilenmelerini sağlamaya çalıştıklarını belirten Erdemli Belediye Başkanı Mükerrem Tollu, “Çocuklarımızın hayallerini yansıtmaları adına, depremden etkilenen çocuklarımıza burada resim etkinliği düzenliyoruz. Çocuklarımızın umutları deniz gibi masmavi, gökyüzü gibi masmavi olması adına ve onlara o sıkıntıyı unutturmak adına psikologlarımız ve sosyologlarımız eşliğinde onların hayatlarını en güzel şekilde idame ettirmelerini sağlamaya gayret ediyoruz” dedi. Çocuklar denize karşı resim yaptı Hatay'dan Erdemli'ye gelen Melisa Hayat Karaca, “Burada ben aslında Erdemli Belediyesi'nin güzelliğini çizdim, buraya yansıttım. Bize sunduğu güzellikleri çizdim. Ondan sonra burada mesela Erdemli Belediyesi'nin başkanı, burası Türkiye kalbi, burası da benim çizdiğim kalbim” diye konuştu. Deniz kenarında yapılan etkinliğin kendisini mutlu ettiğini ifade eden çocuklardan Kıvanç Bayram ise, “Denizin karşısında resim çizmek çok mutlu etti, arkadaşlarım var etrafta. Yani iyi hissettiriyor” şeklinde konuştu. Güneş ve deniz kenarında resim çizdiği için mutlu olduğunu ifade eden Hira Uslu, “Güneşin altında, denizin yanında resim yapmak çok güzel” diyerek düşüncülerini aktardı. Resim yaparken doğadan ilham aldığını ifade eden Hatice Kübra Çeneci de, “Deniz kenarında bence resim çizmek çok güzel ve çok eğlenceli. Karşıda olunca direkt çizebiliyorsun ama ben karşımda olmayınca bir şey direkt çizemiyorum. Resim yaparken doğadan ilham alıyorum” dedi. Bu tarz etkinlikler sayesinde kafasının rahatladığını ifade eden İsa Ürkmez, “Hani güzel, biraz kafamız dağıldı yani bu kadar olan şeyden sonra. Birazcık daha resim çizmek insan ruhuna güzel geliyor” diye konuştu. Uzun zaman sonra resim yapabildiği için mutlu olduğunu ifade eden Aslı Oya Bayram, “Aslında ben resim yapmayı çok severim. Ama uzun zamandır çizemiyorum, çünkü defterim evde kaldı ve ev de Antakya'da. Bu yüzden uzun zaman sonra resim çizmek iyi hissettirdi. Bir de deniz kenarında olması bu aktivitenin ayrı huzur verdi” diye konuştu. Aileler ise yapılan etkinliklerden oldukça memnun olduklarını ifade etti.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.