Hava Durumu

#Eskişehir

TOURISMJOURNAL - Eskişehir haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Eskişehir haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Bu tarihi eserler tanıtım ve korunma istiyor Haber

Bu tarihi eserler tanıtım ve korunma istiyor

Tarihi geçmişi Friglere kadar dayanan Eskişehir'in Seyitgazi ilçesi Kümbet köyü, farklı dönemlere ait onlarca tarihi esere ev sahipliği yapıyor. Birçok eserin gerek doğa şartları ve gerekse bilinçsiz kişiler tarafından tahrip edildiği bölgenin daha çok tanıtılması ve turizme kazandırılması gerektiğini anlatan Mahalle Muhtarı Seydi Ay, ilgilileri göreve çağırıyor. Eskişehir'in Seyitgazi ilçesinde bulunan Kümbet köyü, tarihi ve doğal güzellikleri ile ön plana çıkıyor. Adını Selçuklu kümbetinden alan bu köy, Selçuklu mimarisi ve diğer tarihi dokularla dikkat çekiyor. Seyrine doyum olmayan Kümbet köyü yeşil ve kahverengi uyumuyla görenleri büyülüyor. Öte yandan geçmişten günümüze kadar uzanan bazı tarihi eserlerdeki ağır tahribat da dikkat çekiyor. Birçok turistin uğrak noktası olan Kümbet köyündeki tarihi eserlere yapılan ihmaller eserlerin geleceğinin nasıl olacağını sorgulatıyor. “Anadolu'da ilk kanalizasyon sistemi ve ilk şebeke suyunun kullanıldığı batık şehir Meros” Kümbet Köyü Muhtarı Seydi Ay, eserlerin yeterince korunmadığını ve bölgede bakıma ihtiyacı olan alanlar bulunduğunu dile getirerek ilgililerden yardım istedi. Muhtar Ay, Kümbet köyünün tarihi önemini vurgulayarak şunları anlattı; “Kümbet köyünün tarihi Frigyalılara kadar dayanıyor. Tarihte ilk bilinen adı Meros şehridir. Arkeoloji hocalarından aldığımız bilgilere göre; Anadolu'da ilk kanalizasyon sistemi ve ilk şebeke suyunun kullanıldığı batık şehir Meros'ta, yani bulunduğumuz bölgede Frigyalılar yaşamıştır ve tarımla uğraşmıştır. Frigyalılar yine yakın Midas'ın şehri olan Yazılıkaya'da yaşamışlar. Bölgede birçok Frigya anıtına rastlanmıştır. Friglerden sonra ise Romalıların yaşadığı bir dönem mevcuttur. Bugünkü yapılarda ise Roma dönemine ait mermerler mevcuttur. Ardından Selçuklular bölgede yaşamıştır ve köyümüzün adını aldığı kümbet bir Selçuk yapısıdır. Rivayete göre mezarda yatan kişinin İmmet olduğu düşünülüyor. Aslanlı mabet ise Frigyalılardan kalan önemli bir tapınaktır. Türbe Selçuklulardan günümüze kadar gelmiştir. Türbenin etrafında Osmanlı mezarları da mevcut. Osmanlı mezarlarının içinde bizim için en önemli kişi Padişah 2. Mahmut'un sadrazamı Murşid Ahmet Paşadır. Murşid Ahmet Paşa, Gürcü asıllı bir köledir, ama sadrazamlık rütbesine ulaşmıştır. Sadrazamın baş danışmanı Yaralı Yusuf Ağa bir Osmanlı görevlisidir. Mezarı türbenin yanında bulunmaktadır. Yaralı Yusuf Ağa 2 yıl 7 ay 22 gün görev yapmıştır. Bugünün deyimiyle başbakanın baş danışmanıdır. Yaralı Yusuf Ağa'nın 1822'deki mezar taşı yazısından bahsediyorum.” “Eserler yeterince korunmuyor” Bölgedeki eserlerin bugüne kadar yeterince korunmadığını, bazılarının defineciler tarafından harap edildiğini belirten Muhtar Seydi Ay, “Mesela bir kilise var ve içi tamamen defineciler tarafından harap edilmiş içler acısı durumda. Ama şu an neredeyse hiç hasar almadığını söyleyebileceğimiz bir kale var. Biz yöresel olarak bu kaleye 40 Merdiven Kalesi diyoruz. Çünkü içinde yaklaşık 40 merdivenle su sarnıcı bulunuyor. Bugüne kadar en iyi korunmuş kale diyebilirim. Tek giriş kapısı var, bu kapı harici giriş mümkün değil, tamamen doğal bir eser. Bugüne kadar hiç dokunulmamış ve defineciler tarafından harap edilmemiştir. Kamera, elektrik sistemi bölgenin korunması için oldukça önemli ve yapılması gerekiyor. İnsanların ulaşımı kolay olmalı ki defineciler rahat rahat kaçak kazı yapamasın. Basit merdivenler olmalı ki insanlar orada rahatça kazı çalışması yapılamasın. Eğer ulaşım kolay olursa gidip de bir defineci kazı yapamaz, çünkü her an birinin gelme ihtimali olur. Bölgeye güneş enerjili kamera sistemi de yapılabilir” dedi. “Türbenin etrafında oturmak için bir tane bile bank yok” Frig yapıları, Aslanlı Mabet, Kümbet Türbesi, Osmanlı mezarları gibi oldukça önem arz eden 40 Merdiven Kalesi'nin bakıma ihtiyacı olduğunu, kalenin içerisindeki su sarnıcının temizlenmesi gerektiğini anlatan Muhtar Ay, şunları söyledi; “Türbeye restorasyon yapıldı, ama üstünde otlar bitiyor. Açıkçası ben bu restorasyonu anlamadım. Türbenin üzerinde eğer ot bitiyorsa buraya su giriyor demektir. Türbeye su giriyorsa o türbe tehlikededir. Tuğlaların arasındaki derzlerin temizlenmesi, bu şekilde su ve tohum girmemesi gerekirdi. Köyümüzde restore edilmesi beklenen o kadar çok eski yapılar var ki. Türbenin etrafında oturmak için bir tane bank bile yok açıkçası. Ziyaretçilerimize 5 dakika mola yaptırabileceğimiz bir alan olmalı. Ben motorlu ot biçme tırpanı aldım, 27 bin lira ödedim. Bunu turistlerin daha temiz bir ortama gelebilmesi için yaptım. Kimse ilgilenmiyor. Ben 2 buçuk aylık muhtarım, şu an turistler için elimden geleni yaptım, ama gerisi beni aşıyor. Turizm Bakanlığı'ndan veya Vakıflar Genel Müdürlüğü'nden, valilikten 6 ay süreyle geçici de olsa bu köyde ikamet eden 2 tane personel istiyoruz. Bu personel temizlikle ve ot biçilmesiyle ilgilenebilir. Biz misafirler ağırlamak istiyoruz, ama bu güzellikler yıkılmak üzere, bu durum çok üzücü. Köyümüz çok güzel, ziyaret etsinler, tarihi değerlerimizi yurt içinden yurt dışından herkes görsün istiyoruz. Bize önerileri varsa ilgili mercilere gidelim. Biz her zaman herkesi bekleriz.” “Yılda en az bin 500 turist geliyor” Muhtar Ay, “Şu anda müthiş bir ziyaretçi sayımız var. Sürekli yerli ve yabancı turistlerimiz var. Her gelen grup çok kalabalık geliyor. Türkiye'den o kadar talep var ki her kesimden insan geliyor. Yılda en az bin 500 ila 2 bin turist geliyor. Gönül rahatlığıyla bunu dile getirebilirim" şeklinde konuştu.

Turizmde yeni gelir kapısı: "Dijital göçebeler" Haber

Turizmde yeni gelir kapısı: "Dijital göçebeler"

Türkiye Genç İş İnsanları Derneği (TÜGİAD) Eskişehir Şube Başkanı Serkan Can Zengin, dünya genelinde 35 milyon kişinin çalışma şekli olan ve yıllık yaklaşık 120 bin 920 dolar geliri olan dijital göçebelerin aradığı şehir kriterlerine Türkiye’de en uygun kentin Eskişehir’in olduğunu ve bu konuda çalışma yapılası gerektiğini belirtti. Türkiye Genç İş İnsanları Derneği Eskişehir Şube Başkanı Serkan Can Zengin, "Global Dijital Göçebe" ler hakkında bilgi verdi. Zengin: "Uzaktan çalışabildikleri için Dijital Göçebe adını alan çalışanların dünya genelinde 35 milyon kişi olduğu tahmin ediliyor. Dijital Göçebelerin sayılarının 2030 yılında 1 milyara dayanabileceğini hesaplanıyor." Serkan Can Zengin,bu şekilde çalışan insanların aradıkları kent özellikleri hakkında da bilgi veridi; "Gittikleri şehirlerde 6 ile 9 ay arasında kalan bir dijital göçebenin yıllık gelirinin yaklaşık 120 bin 920 dolar olduğu biliniyor. Konaklama, sağlık ve sosyal imkânların teminin kolaylığına göre kent seçen Dijital Göçebeler için Eskişehir’in ülkedeki en uygun şehirlerden biri olduğunu söyledi." Türkiye Genç İş İnsanları Derneği Eskişehir Şube Başkanı Serkan Can Zengin, bu konuda gerekli çalışmaların yapılması gerektiğinin altını çizdi. Yerel yöneticilere, kurum ve kuruluşlara çağrıda bulunan Zengin, Anadolu Üniversitesi Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Semra Günay bu konuyla alakalı birlikte proje ortağı olduğunu ifade etti. “Yıllık gelirinin 120 bin 920 dolar olduğu tespit edilmiş durumda” Dijital göçebelerin tanımı ve yıllık ortalama geliri hakkında Türkiye Genç İş İnsanları Derneği Eskişehir Şube Başkanı Serkan Can Zengin, Dijital göçebe şu anda dünyada artık dijital göçebe kavramı çok yaygınlaşmaya başladı. Aslında bu ülkeler için çok ciddi bir ihracat kalemi haline gelmeye başladı. Dünyada şu anda 35 milyon dijital göçebe olduğu söyleniyor. 2030 yılı itibariyle bunun 1 milyar kişiye ulaşacağı tahmin ediliyor. Şu anda her dijital göçebenin yıllık gelirinin 120 bin 920 dolar olduğu tespit edilmiş durumda. Bu çok büyük bir rakam. Dijital göçebe şu demek; uzaktan çalışabilen, işini bilgisayarıyla ofisten yapmak zorunda olmayan kişilere deniyor. Bu kişiler genelde gittikleri şehirlerde veya ülkelerde 6 ile 9 ay arasında kalıyorlar. Düşünsenize mesela 120 bin dolar yıllık geliri olan birinin, Eskişehir'e gelip 6 ya da 9 ay boyunca yaşayacak. Eskişehir'de para harcayacak. Burada zaman geçirecek. Dijital göçebelerin dikkat ettiği en önemli unsurların başında o şehirdeki emlak ve konaklama kolaylığı ve ucuzluğu, aynı zamanda sosyal yaşam imkanları, kültür sanat etkinlikleri ve şehir içinde yaşarken sağlıkla alakalı hizmet alabilmeleri, dijital göçebelerin şehir tercihinde önemli rol oynuyor ”dedi. “Uzaktan çalışıyorum deyip Eskişehir'de yaşayan çok insanla tanışıyoruz” Eskişehir’in dijital göçebeler tarafından sıkça tercih edildiğine değinen Zengin, “Eskişehir'e gelen, uzaktan çalışıyorum deyip Eskişehir'de hayatını geçirmeye devam eden çok insanla tanışıyoruz. Dijital göçebelerin Eskişehir'i tercih etmesi mümkün olabilir. Eskişehir buna uygun. Eskişehir çünkü kültür sanatın belki Türkiye'deki başkentlerinden bir tanesi. Sosyal yaşam olarak Türkiye'deki insanların dışarıda hayatını en rahat geçirebildiği, sosyalleşebildiği şehirlerin başında geliyor. Ve Eskişehir aynı zamanda emlak ve konut anlamında da imkanları yüksek olan bir şehir. Sadece burada dijital göçebelerin Eskişehir'e gelmesinin sağlanması, bu diyalogların kurulması ve şehrin bununla ilgili pazarlanması gerekiyor. Tabii bunun için belediyelere, turizmle ilgili tüm kurum ve kuruluşlara, aynı zamanda Eskişehir'deki tüm yerel yöneticilere bu konuya değinme gerekiyor. Özellikle bununla ilgili odalara ve çeşitli derneklere çok iş düşüyor. Bu bir çağrıdır. Eskişehir'in dijital göçebeleri ev sahipliği yapması için ve bununla ilgili şehrin hazırlıklarını artık başlatması için tüm kurum, kuruluş, kamu ve özel olmak üzere herkese yaptığımız bir çağrıdır” ifadelerini kullandı. “Turizm fakültesinin liderliğinde tüm bunların hepsi planlanabilir” Eskişehir’de dijital göçebelere yönelik çalışmaların olduğunu belirten çalışmalar Serkan Can Zengin, şöyle devam etti: “Bununla ilgili aslında çok ciddi çalışma yapan Turizm Fakültemiz var. Biz aynı zamanda Türkiye'deki bir dijital göçebe kavramını yürüten Anadolu Üniversitesi Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Semra Günay'ın yürüttüğü TÜBİTAK projesinin ortağıyız. Bu hep beraber oturulup turizm fakültesinin başkanlığında veya önderliğinde kavramların üzerinde çalışıldığı ve hangi kurum ve kuruluşun neler yapılacağını ortaya çıkartılabileceği bir süreç. Çünkü dijital göçebeler kendilerini ofis arayacaklardır ama bu ofis anlık ofis. İnternet altyapısı arayacaklardır şehrin her yerinde. Buraya geldiğinde onlara şehir içindeki ilk başlangıçtaki oryantasyonu sağlayacak belki ekip veya bununla ilgili hizmet arayacaklardır. Eskişehir bununla ilgili bence Türkiye'deki en uygun şehirlerden bir tanesi. Tek dezavantajı havalimanının olmaması. Eskişehir'i transferlerin garanti edileceği, bu şehre geldikten sonraki tüm o danışmanlık veya yol göstericiliğin belediyeler veya odalar tarafından yapılması gereken bir kavram haline geliyor. Turizm fakültesinin liderliğinde tüm bunların hepsi planlanabilir”.

Bayramda çi börek işletmeleri doldu taştı, satışlar 5 kat arttı Haber

Bayramda çi börek işletmeleri doldu taştı, satışlar 5 kat arttı

Eskişehir’de 9 günlük Ramazan Bayramı tatilinde kentte turist yoğunluğu yaşanırken, yöresel lezzet olan çi börek işlemeleri önünde uzun kuyruklar oluşurken satışlar normalin en az 5 kat üzerine çıktı. 9 günlük Ramazan Bayramı tatilinde birçok kentte turist yoğunluğu yaşandı. Vatandaşlar bayramlaştıktan sonra yakınları ile birlikte bulundukları kentin tarihi ve kültürel yerlerini gezip lezzetlerini tattı. Diğer kentler gibi Eskişehir’de de turist yoğunluğu tam anlamıyla tavan yaptı. Şehrin Tarihi Odunpazarı Evleri Bölgesi bayramın 2’nci gününden itibaren dolarken, kentle özdeşleşmiş yöresel lezzet olan çi börek dükkânlarında da adeta sıra oluştu. Dükkan yoğunluğu normalin 5 kat ürerine çıkan işletmeciler sipariş yetiştirmekte zorlandı. Zaman zaman dükkânların önünde kuyruklarda oluşurken kente gelen birçok turist çi böreği ilk kez tattı. “Yetişmekte tabii ki güçlük çektik” 32 yıldır çi börek ustası olan Hakan Nalbant yoğunluk hakkında konuştu. Eskişehir’in yerel lezzetini tanıtmanın ve sevdirmenin mutluluğunu yaşadığını belirten Nalbant, “Biz zaten normalde sürekli yoğunluk yaşıyoruz ama bayramlarda ekstra bir yoğunluk oluyor. Geçtiğimiz günlerde bu durumu dolu dolu yaşadık. Bu durumda normal yaptığımız işin yaklaşık 4-5 katı iş yaptık. Bayram iyiydi, sadece bizim için değil Eskişehir esnafı için güzel güzel oldu. Biliyorsunuz Eskişehir bir turizm kenti oldu, hem şehir dışı hem de yurt dışından gelen turistler oldu. Bu durumdan memnunuz. Mesela bir kişi Eskişehir’in dışından geçeceği zaman ‘Ben şu çi böreği deneyeyim’ diyerek geliyor ve ‘keşke daha önceden yeseydim’ şeklinde konuşuyor. Yetişmekte tabii ki güçlük çektik, biz bayramlarda zaten yoğun çalışıyoruz ama bu bayram ekstradan bir yoğunluk yaşadık. Dediğim gibi sadece biz değil bütün esnafın yüzü güldü. Bu bizim için olumlu bir şey, hem kendimiz hem de şehrimiz açısından mutluyuz. Demek ki birçok insan şehrimiz görmeye, gezmeye ve özellikle çi börek yemeye geliyor. Müşterilerimizin hepsinin kendini etmeye çalıştık, umarım olmuşlardır. Bayramdı diyebiliriz. Satış rakamı olarak bir şey söyleyemem ama normal yaptığımız işin 5 katı iş oldu, bayağı güzeldi. Yani normalde bin kişi ağırlıyorsak, bayramda 3 bin ila 4 bin kişi ağırladık. Eskişehir’in bu çi börek lezzetini turistlere tanıttırdığımız ve tattırdığımız için gayet mutlu ve onurluyuz” dedi. “Kuyruk oluştu ama güzel oldu” Çi börek işletmecisi Esra İbek ise satışları hakkında şöyle konuştu; “Bayramda yaptığımız hizmet güzeldi, bayağı yoğunluk yaşandı hatta sırada bekleyenler oldu. İlk kez tadanlar bu lezzeti çok beğendiler. ‘Neden daha önce gelmedim ki’ diyenler oldu, güzel tepkiler aldık. Sırf çi börek yemek için gelenler de oluyor, ‘Eskişehir’e gelmişken yemeden dönmeyeyim’ diyenler de oluyor. Ürünlerimiz el açması olduğu için yetiştirmek biraz zor oldu, o sebeple kuyruk oluştu ama güzel oldu.”

Eskişehir 2023 yılında 540 bin turist ağırladı Haber

Eskişehir 2023 yılında 540 bin turist ağırladı

Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy, Eskişehir Valiliği himayesinde, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ile Anadolu Üniversitesi (AÜ) işbirliğinde AÜ Öğrenci Merkezinde düzenlenen Eskişehir Turizm Çalıştayının açılışında yaptığı konuşmada, son derece stratejik öneme sahip turizmin, kentin hedefleri bakımından çok değerli fırsatlar sunduğunu söyledi. Eskişehir'i 2023 yılında 540 bin turistin ziyaret ettiğini aktaran Aksoy, "Bu yıl bundan daha fazla sayıda turistin ilimize geleceğini tahmin ediyoruz ve bekliyoruz." dedi. Aksoy, Türkiye'de Yüksek Hızlı Tren hizmetlerinden ilk yararlanan illerden birinin Eskişehir olduğunu, bu avantajıyla birçok şehre daha hızlı ulaşım imkanı sağlandığını dile getirdi. Hasan Polatkan Havalimanı'nın, 2023 yılında 93 bin yolcuya hizmet verdiğini anlatan Aksoy, Eskişehir'in kültür turizmi için de cazibe merkezi haline gelmeye aday en büyük kentlerden olduğunu vurguladı. "TURİZM HEDEFLERİNİ DE GERÇEKLEŞTİRECEĞİMİZE İNANIYORUZ" Eskişehir'in, Porsuk Nehri'yle misafirlerinin karelerinde ve anılarında adeta ölümsüzleştiğine dikkati çeken Aksoy, şöyle konuştu: "Doğal ve tarihi güzellikler bir film platosuna dönüştürüldüğünde bir ilçenin nasıl değişebildiğine, bu dönüşümün tüm boyutlarıyla turizm tarafından nasıl sahiplenildiğine Sivrihisar ilçemizde tanık oluyoruz. Artan konaklama ve eğlenme seçenekleriyle gelişen turizm hizmetlerinin, Balkan ve Kafkas göçleriyle zenginleşen yemek kültüründen daha fazla faydalanılması gerekmektedir. Bu anlamda gastronomi zenginliğimizi etkin şekilde çekim unsuru olarak turizmde değerlendirmek gerektiği kanaatindeyim. Sektörel fuar ve komple turizmi daha da geliştirmemiz gerekmektedir. Roma döneminden bu yana meşhur şifalı su kaynakları ile termal altyapımız sağlık turizmi için güçlü yönlerimiz olarak öne çıkmaktadır. Eskişehir ülkemizin turizm eğitiminin yapı taşlarındandır. Coğrafi konumu, eğitimli genç nüfusu, doğal zenginliği, tarihsel birikimi, vizyonu ve Eskişehirlilerin güçlü desteğiyle turizm hedeflerini de gerçekleştireceğimize inanıyoruz." Vali Aksoy, çalıştayın Eskişehir turizminin mevcut durumunun, yaşanan sorunların, fırsatların ve tehditlerin değerlendirilmesine imkan sağlayacağını sözlerine ekledi. AÜ Rektörü Prof. Dr. Fuat Erdal da üniversitesinin eğitim ve araştırmanın yanı sıra kente katkı sağlayabilme konusunda çeşitli çalışmalar yürüttüğünü belirtti. Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Semra Günay'ın sunumuna da yer verilen açılış programına, İl Emniyet Müdürü Yaman Ağırlar, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Erhan Demir, Eskişehir Cumhuriyet Başsavcısı Ali Yeldan, İl Kültür ve Turizm Müdürü Bülent Avnamak ile diğer ilgililer katıldı. Yaklaşık 200 katılımcının yer aldığı çalıştay, yarın açıklanacak sonuç bildirgesiyle sona erecek.

Eskişehir’de kış döneminde turizm yoğun geçecek Haber

Eskişehir’de kış döneminde turizm yoğun geçecek

TÜRSAB Eskişehir Bölge Temsil Kurulu Başkanı Özgür Ersoy, geçen aylarda Eskişehir’de turist sayısının geçen yılların sayısına yaklaştığını ifade ederek, kış döneminde turizmin yoğun geçeceğini söyledi. TÜRSAB Eskişehir Bölge Temsil Kurulu Başkanı Özgür Ersoy, Eskişehir’de geride bırakılan yaz turizm sezonu hakkında değerlendirmelerde bulunurken, kentteki kış turizmine ait beklentilerini anlattı. Covid-19 pandemisi ile Eskişehir’deki turist sayısında ciddi düşüş olduğunu ancak hızlı toparlanma yaşandığını belirten Başkan Ersoy, geçtiğimiz temmuz ayındaki turist sayısı ile geçen yılın aynı dönemlerindeki sayılarına yüzde 70-80 oranında ulaştıklarını söyledi. Başkan Ersoy, Eskişehir’de eylül, ekim ve kasım aylarının yoğun geçeceğine işaret etti. “Eylül, ekim ve kasım ayı Eskişehir için yoğun bir dönem” TÜRSAB Eskişehir Bölge Temsil Kurulu Başkanı Özgür Ersoy, şubat ayında yaşanan Kahramanmaraş merkezli depremin tüm Türkiye ile birlikte Eskişehir ve çevresini de etkilediğine değinerek eylül ayında kentteki otel doluluk oranlarının yüzde 80’e vardığını ifade etti. Başkan Ersoy, sözlerine şöyle devam etti: “Eskişehir pandemiyle beraber çok ciddi düşüş yakaladı. Fakat çok hızlı toparlandık. Bu sayılara henüz ulaşmasak da özellikle 2022 yılı şehrimiz adına ümit verdi. Şubat ayında yaşadığımız ve tüm ülkemizi yasa boğan bir deprem yaşadık. Deprem psikolojik olarak bölgemizi de etkiledi. Geçen yıla göre değerlendirirsek turist sayısında biraz düşüş var. Ekonomik ve yaşadığımız afetten kaynaklı nedenler var. Turist sayısı anlamında temmuz ayını baz alırsak geçen yılın sayılarında hemen hemen yüzde 70-80’ine ulaştık. Eylül, ekim ve kasım ayı Eskişehir için yoğun bir dönem. Eylül ayı için otellerimizin doluluk oranı yüzde 70-80’e ulaştı.” “İlçeleri de çok iyi kullanmamız gerekiyor ki uzun süreli konaklamalar gerçekleşsin” Eylül ayında Eskişehir’deki turizmin yoğun geçtiğinden söz eden Başkan Ersoy, gerçekleştirilen etkinliklerin turizm yoğunluğunu artıran etkenler olduğunu belirtti. Eskişehir’in ilçelerindeki gelişmelerinde yerli ve yabancı turistlerin o bölgelerde konaklamasını sağladığını kaydeden Başkan Ersoy, şunları aktardı: “Şehir turizminin yoğunlaşmasını etkileyen bazı önemli nedenler var. Bunlardan bir tanesi şehre turizm anlamında yapılan yatırımlar, fuar ve kongre organizasyonları. Eskişehir Ticaret Odası’nın şehre kazandırdığı çok önemli bir fuar alanı var. Bunu da TÜYAP gibi Türkiye standartlarında en iyi fuar organizasyonu yapan firma işletiyor. Eylül ayı bizim için oldukça yoğun geçti. Eylül ayı tarım fuarı ile başladı. Daha sonra milli maçta hem Türk milli takımını hem de konuk takımı misafir ettik. Akabinde raylı sistemler fuarı yapıldı. Endüstri fuarımız var. Bu etkinlikler şehir yoğunluğunu artıran etkiler oldu. Sivrihisar’da havacılık etkinliği yapıldı. Ekim ayı için sporcu kafileleri şehre talep gösteriyor. Şehrin geleceği oldukça açık. Ekonomik ya da diğer sebeplerden etkilenilmesine rağmen şehir çok hızlı toparlandı. Şehrin gelişmesi sadece merkez ile olmuyor. İlçeleri de çok iyi kullanmamız gerekiyor ki uzun süreli konaklamalar gerçekleşsin. TÜRSAB olarak turizmin her alnında destek sağlamaya gayret ediyoruz. Bunlardan bir tanesi 21’inci UNESCO Dünya Mirası olarak Sivrihisar’da bulunan Ulu Camii. Ulu Cami, ahşap direkli camiler arasında sıralı UNESCO Dünya Mirasına girdi. Bu çalışmalar 2021 yılında başlamıştı. Geçtiğimiz haftalarda oldukça emek verdiğimiz çalışmanın sonucunu aldık. Artık Eskişehir sınırları içerisinde UNESCO Dünya Mirasımız var. Bunun da bölgeye katacağı çok artılar olacaktır.” “Uluslararası anlamda da talep almaya başladık” Yabancı turist gruplarının son dönemlerde Eskişehir’e ilgi gösterdiğine dikkat çeken Başkan Ersoy, sözlerini şu şekilde noktaladı: “Otellerin yatak kapasitesi her geçen yıl artıyor. Nitelikli otellerimiz ve çalışanlarımız var. Paydaş kurumlardan İl Kültür Turizm Müdürlüğü, belediyeler, ilgili kurum ve kuruluşlar, STK’lar iyi çalışmalar yapıyor. Ben şehrin popüler merak turizminin ötesine geçeceğini sağlık, kültür ve spor gibi pek çok alt turizm dalında da gelecekte pay sahibi olacağına inanıyorum. Özellikle yabancı turist grupları son dönemde şehre ilgi gösteriyor. Otelci arkadaşlarımızla yaptığımız görüşmelerde genelde talepler Bulgaristan, Romanya ve diğer Balkan ülkelerinden geliyor. Son olarak Akkuyu Nükleer Enerji Santralindeki Rus çalışanların da şehrimizi turistik olarak ziyaret ettiği bilgisini aldık. Uluslararası anlamda da talep almaya başladık.”

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.