Hava Durumu

#Gıda Israfı

TOURISMJOURNAL - Gıda Israfı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Gıda Israfı haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

‘Turuncu Bayraklı’ otel sayısı artıyor Haber

‘Turuncu Bayraklı’ otel sayısı artıyor

Türkiye'ye özgü olan ve sıfır atık çalışmalarına destek amacıyla temelleri 2017'de atılan turuncu bayrak, 2019'dan itibaren Gıda İsrafını Önleme ve Bilinçlendirme Platformu tarafından 85 kriteri yerine getiren otellere verilmeye başlandı. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığı, Türkiye Aşçılar Federasyonu, Türkiye Lokantacılar ve Pastacılar Federasyonu, Türkiye Otelciler Federasyonu, Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği ve Turist Rehberleri Birliğinin de aralarında bulunduğu birçok kurum kuruluş tarafından desteklenen turuncu bayrak uygulaması, her geçen yıl yaygınlaşıyor. Gıdanın üretiminden işlenmesine, depolanmasından satışına ve tüketimine kadar her türlü hizmeti içeren turuncu bayrak, gıda israfının önlenmesi ve toplumda farkındalık oluşturulması amacını güdüyor. GIDA, DOĞA DOSTU OTELLERDE BAYRAK DALGALANIYOR Gıda İsrafını Önleme ve Bilinçlendirme Programı Direktörü ve turuncu bayrak uygulaması koordinatörü Ali Akgün, AA muhabirine, uygulama kapsamında yaptıkları etkinliklerle bir yılda bir milyondan fazla yetişkine, 100 bin civarında minik misafire ulaştıklarını söyledi. Turuncu bayrakta gıdanın hazırlanışından sunumuna, tüketimine, doğa dostu malzemelerin kullanımı, karbon ayak izini sıfırlayacak çalışmaları içeren 85 kriter bulunduğunu dile getiren Akgün, bu kriterleri yerine getiren ve toplumda farkındalık oluşturacak yaklaşık 15 etkinlik gerçekleştiren tesislere bayrağı teslim ettiklerini belirtti. Akgün, ayrıca coğrafi işaretli ürünlerin kullanımı, mevsimsel gıdaların tüketilmesi gibi çalışmaları da önemsediklerini bildirdi. Turuncu bayrak için başvuruda bulunan tesisleri önce ne yapmaları konusunda bilinçlendirdiklerini anlatan Akgün, belli periyotlarla çalışmaları gerek yerinde gerekse çevrim içi takip ettiklerini kaydetti. TABAĞINI BİTİREN MÜŞTERİLERE KAHVE İKRAMI Turuncu bayrağın tanınırlığının artmaya başladığını aktaran Akgün, geçen yıl sezonu 47 otelle açtıklarını ve 175 otelle kapattıklarını söyledi. Akgün, bu yıl sayının daha da arttığını vurgulayarak, "Şu anda sezon başındayız ve 85 otelde turuncu bayrak dalgalanıyor. Yaklaşık 400 otelle de görüşmeler devam ediyor, 250 civarında otelle yılı kapatmayı planlıyoruz. Hedefimiz milli bir proje olan bu bayrağın, tüm otellerimizde dalgalanması." dedi. Bayrağı almaya hak kazanan otellerin restoran bölümünde "Afiyet olsun, israf olmasın" yazılarını içeren küçük dövizlerin yer aldığını anlatan Akgün, aldığı gıdayı bitiren misafirlerin tabağına etiket yapıştırılarak kahve ikram edildiğini kaydetti. Akgün, ayrıca otelde yetişkinler ve minikler için farklı etkinlikler hazırlandığını, tüm bu uygulamaların farkındalık oluşturduğunu vurguladı. TURUNCU BAYRAK YURT DIŞINA AÇILIYOR Ali Akgün, turuncu bayrağın uluslararası alanda da faaliyet göstermeye başladığını bildirdi. Türkiye'deki uygulama alanlarının artmasıyla yurt dışından da davetler aldıklarını kaydeden Akgün, "Berlin'deki turizm fuarında büyük gruplarla görüştük, küresel noktada adımlar atmaya başladık. Artık ulusal bir markanın uluslararası bir modele gidiş sürecini keyifle izliyoruz. İspanya, Romanya ve Almanya'da temsilciliklerimiz oluştu, oradaki ünlü gruplarla temaslarımız başladı." diye konuştu. Lara bölgesinde turuncu bayrağın dalgalandığı bir otelin genel müdürü Ahmet Davaz, 2 yıldır bu bayrağa sahip olduklarını söyledi. Bayrağın misafirlerin tercihlerine artı değer kattığını ifade eden Davaz, "Önce personelimizi bilinçlendirdik, sonra da misafirlerimize bu konunun ne kadar önemli olduğunu anlattık. Otelimizde 50'nin üzerinde görsel var, 10'un üzerinde de etkinlik yapıyoruz. Ciddi bir farkındalık oluşturuyoruz. Misafirlerimizden de geri dönüşümler oldukça güzel." ifadelerini kullandı. Davaz, turuncu bayrak uygulamasını tüm otel gruplarında yaygınlaştırmayı hedeflediklerini sözlerine ekledi.

Türk misafirperverliği otellere de yansıyor Haber

Türk misafirperverliği otellere de yansıyor

Türk misafirperverliği artık bir kavram. Bu kavramı sadece ülke sınırları içerisinde veya belli başlı sektörlerde değil her yerde, her alanda yansıtmak, hissettirmek ve göstermek çok önemli. Otellerimizde de öyle. Yabancı misafirlerin ülkemizdeki otellerde oldukça yoğun olarak bulunduğunu ve turizm konusunda ülkemizin önemli bir lokasyon olduğunu göz önüne aldığımızda da söz konusu önem kat kat artıyor. Biz de hem Türk misafirliği kavramının otellerdeki yansımasını hem de bu yoğun sezonda özellikle otellerde baş gösteren gıda israfının nasıl önüne geçileceğini Swissotel Genel Müdürü ve Accor Türkiye Otelleri Operasyondan Sorumlu Başkan Yardımcısı Uğur Talayhan ile konuştuk. Bu sektör (Otelcilik, şeflik vs.) içerisinde yer almaktan mutlu musunuz? Otelcilik sektöründe yer almak benim için büyük bir mutluluk kaynağı. Yaratıcılığımı kullanarak yeni ve benzersiz deneyimler sunma imkanına sahip olmak büyük bir ayrıcalık. Ayrıca, misafir memnuniyetini en üst düzeyde sağlama amacıyla çalışmak, insanların hayatlarına dokunmak ve onlara unutulmaz anılar yaratmak benim için büyük bir tatmin kaynağı. Otelcilik, çok yönlü bir sektör olduğundan çalışma alanlarımız da oldukça geniş. İletişim, pazarlama, müşteri ilişkileri, insan kaynakları gibi farklı disiplinlerle sürekli etkileşim içinde olmamız gerekiyor. Sizinki çok erken başlayan bir süreç baktığımızda; sıkıldığınız veya yorulduğunuz oluyor mu? Elbette, herhangi bir meslekte olduğu gibi otelcilikte de zaman zaman sıkılmalar ve yorgunluklar yaşanabiliyor. Ancak kendimi motive etmek için birkaç farklı yöntem kullanıyorum. İlk olarak, sevdiklerimle zaman geçirmek benim için önemli bir motivasyon kaynağı. Onlarla vakit geçirmek, enerji depolamamı ve zihinsel olarak yenilenmemi sağlıyor. Ayrıca, ekibimden aldığım enerji ve destek de beni motive ediyor. İş arkadaşlarımla etkileşimde bulunmak, birlikte çalışmak ve fikir alışverişinde bulunmak beni her zaman mutlu etmiştir. Öte yandan seyahat etmek de benim için büyük bir motivasyon kaynağı. Yeni yerler keşfetmek, farklı kültürleri deneyimlemek ve kendimi geliştirmek beni her zaman heyecanlandırmıştır. KENDİMİZİ DAİMA GELİŞTİRMELİYİZ Türkiye otelcilik konusunda sizce ne durumda? Biz bu işi biliyor muyuz size göre? Türkiye otelcilik konusunda büyük bir potansiyele sahip bir ülke. Tarihi ve kültürel zenginliklerimiz, doğal güzelliklerimiz ve turizm açısından önemli bir konumumuz var. Ancak sektörün daha da ilerlemesi ve gelişmesi için sürekli çalışmamız gerektiğini düşünüyorum. Olumlu yönlerden biri, Türk misafirperverliği ve sıcaklığının sektöre yansımasıdır. Türk insanının misafirlerine karşı gösterdiği ilgi ve alaka, otellerimizin konuklarımıza unutulmaz bir deneyim sunmasını sağlıyor. Misafirlerin beklentilerini en üst düzeyde karşılamak için sürekli olarak kendimizi geliştirmeli ve uluslararası standartlara uygun hizmet sunmalıyız. Türk misafirperverliği kavramını Türkiye sınırları içerisindeki otellerimize veya konaklama mekanlarına yansıtabiliyor muyuz sizce? Türk misafirperverliği, Türkiye sınırları içerisindeki otellerimizde ve konaklama mekanlarımızda önemli ölçüde yansıtılmaktadır. Türk insanının sıcakkanlı ve yardımsever yapısı, otelcilik sektöründe misafirlerimize özel bir deneyim sunmamızı sağlıyor. Misafirlerimize "Hoş geldin" hissiyatı vermek, onlarla ilgilenmek ve ihtiyaçlarını anlamak için çaba harcıyoruz. Genel olarak Türk misafirperverliğini yabancı misafirlerimiz de hissetmekte ve olumlu tepkiler almaktayız. Ancak, sektördeki tüm çalışanların bu misafirperverlik anlayışını benimsemesi ve uygulaması çok önemlidir. MİSAFİRLER DENEYİMSEL BİR TATİL ARAYIŞINDALAR Uzun vadede Türkiye otelcilik sisteminde değişeceğini, yok olacağını ya da tam tersine türeyeceğini/ekleneceğini düşündüğünüz detaylar/konular var mı, neler, paylaşır mısınız? Otelcilik sektöründe uzun vadede çeşitli değişikliklerin olacağını düşünüyorum. Özellikle pandemi sonrasında seyahat ve turizm sektöründe bir dönüşüm yaşanmaktadır. Daha sade ve minimalist bir yaklaşım olan "less is more" anlayışı otelcilikte de etkisini göstermeye başlamıştır. Bu yaklaşım, daha az ve daha öz bir deneyim sunmayı hedefler. Ayrıca, "ufak oteller" ve "yat otel" gibi farklı konseptlerin ön plana çıkmasında da artış beklenmektedir. Misafirler artık sıradan bir konaklama deneyimi yerine daha olağanüstü ve deneyimsel bir tatil arayışındadır. Bu sebeple, otelcilik sisteminin de daha yenilikçi, deneyimsel ve sürdürülebilir hizmetler sunacak şekilde değişeceğini öngörebiliriz. Öte yandan otelcilik sektörü, genç yeteneklere ihtiyaç duyan bir sektördür. Gençler, otelcilik alanında dünya genelinde kariyer fırsatlarına sahip olabilirler. Bu sektörde başarılı olmak için gençlerin kendilerine güvenmeleri ve çalışırken memnuniyetle ve gülümseyerek başarılı olabileceklerine inanmaları önemlidir. Bu sektörde çalışmanın zorlukları olsa da aynı zamanda keyifli yanları da bulunuyor ve çalışanlarına uluslararası fırsatlar sunuyor. Yeni nesil yeteneklerin bu sektöre adım atmaktan korkmamaları gerektiğini ve kendilerine güvenmeleri halinde başarılı olabileceklerini vurgulamak isterim. OTELLERDE GIDA İSRAFI ÖNEMLİ BİR SORUN Özellikle otel ve restoranlarda yaşanan gıda israfı konusunda ne düşünüyorsunuz? Gıda israfı konusu otel ve restoranlar için önemli bir sorundur ve üzerinde çalışılması gereken bir konudur. Hem bireysel olarak hem de otel bağlamında bu soruna çözümler üretmek önemlidir. Bireysel olarak, ölçülü yemek siparişi vermek, israfı önlemek için doğru ölçülerde pişirmek ve atıkları doğru şekilde değerlendirmek gibi adımlar atabiliriz. Otel bağlamında ise, etkili mutfak yönetimi uygulamaları, düzenli envanter kontrolü, bağış programları ve atık yönetimi sistemleri gibi çözümler uygulanabilir. Aynı zamanda, bilinçlendirme çalışmaları ve eğitimlerle çalışanları gıda israfı konusunda bilinçlendirmek de önemlidir. Bizler, aldığımız aksiyonlarla da bu konuda lider otel durumundayız. Gıda israfı konusunda Türkiye'deki oteller ile yurtdışındaki oteller arasında çok radikal farklar olduğu söyleniyor; burada daha çok minvalinde. Buna katılır mısınız? Evet, maalesef Türkiye'deki oteller ve yurtdışındaki oteller arasında gıda israfı konusunda farklılıklar olduğunu söyleyebilirim. Swissôtel olarak bizim bağlı bulunduğumuz Accor Hotels zincirinin sürdürülebilirlikle ilgili çalışmalarda öncü olduğunu gururla belirtebilirim. Bazı yurtdışı otellerde daha sürdürülebilir ve israfı önleyici uygulamalar daha yaygın olarak benimsenmiştir. Bu otellerde, gıda atıklarının azaltılması, geri dönüşüm ve bağış gibi çözümler konusunda daha ileri düzeyde adımlar atılmaktadır. Ancak son yıllarda Türkiye'deki oteller arasında da bu konuda farkındalık artmış ve önlemler alınmaya başlanmıştır. Bazı oteller, gıda israfını azaltmak için atık yönetimi sistemleri ve geri dönüşüm programları başlatmıştır. Bununla birlikte, daha fazla çalışma yapılması gerektiğini düşünüyorum ve bu konuda tüm otellerin sorumluluk alması önemlidir.

Restoran ve oteller gıda israfını azaltmak için neler yapıyor? Haber

Restoran ve oteller gıda israfını azaltmak için neler yapıyor?

Daha sürdürülebilir yiyeceklere olan talep giderek artıyor ve hükümetlerle uluslararası kuruluşlar gezegene yardımcı olmak için beslenme şeklimizi değiştirmemizi istiyor. Peki ya sıradan insanlardan çok daha fazla kaynak tüketen büyük işletmelere ne demeli? Birleşmiş Milletler, 2030 yılına kadar açlığın olmadığı bir dünya çağrısında bulunuyor. Ve şirketleri, hâlâ düzenli olarak yeterli gıdaya erişim mücadelesi veren 2,4 milyar insana yardım etmek için üzerlerine düşeni yapmaya davet ediyor. Tüketicilere sunulan toplam gıdanın yüzde 17’si kadarının israf edildiği tahmin ediliyor. Potansiyel olarak 931 milyon tonluk bir yemek israfından bahsediliyor. BM, vatandaşları, şirketleri ve hükümetleri atıkları azaltmak ve daha döngüsel yeni bir ekonomi şekillendirmek için birlikte çalışmaya çağırıyor. Ulusal karbon emisyonu taahhütlerinin, küresel ısınmayı sınırlamak ve 2050’ye kadar net sıfır bir dünya oluşturmak için yeterli olmaması nedeniyle, daha acil bir eylem talep ediliyor.  Ünlü şef ve Birleşmiş Milletler Gıda İsrafı Savunucusu Leyla Fathalla şeflerin gıda israfını azaltmak için yapması gerekenleri şöyle anlatıyor: "Öncelikle alışveriş aşamasından başlayalım. Tariflerimiz için alışverişe çıkmadan önce haftamızı planlamalıyız. Malzemelerimizi, o hafta pişireceğimiz tariflerin listesine göre almalıyız. Böylece, hafta sonuna kadar çöpe gidecek hiçbir malzeme almamış oluruz. Tıpkı matematikte olduğu gibi ailemizin ne kadar tüketeceğini hesaplamalı ve ona göre yemek yapmalıyız. Eğer fazla kalırsa diğer insanlara verebiliriz. Her şeyden önce, halihazırda dolabımızda ve mutfağımızda olanları pişirelim veya kullanalım. Böylelikle daha az gıda atığı çıkarırız." The Walfort Astoria Lusail’in gıda sürdürülebilirliği stratejisi Uluslararası bir otel, sürdürülebilir bir gıda stratejisi benimsediğinde neler olur? Emma Banks, Katar’daki The Walfort Astoria Lusail Otel'de yiyecek ve içecek tüketim şeklimizi değiştiren vizyonerlerden biri. Banks, "Araştırmalar, ramazan ayında ve diğer bayram ve kutlamalar sırasında gıda israfının yüzde 25 ila 50 artabildiğini gösteriyor. Otellerimiz, iftar ve sahur menülerine değişimin reçetesi olan sürdürülebilirlik mesajını koydu. Bunu misafirlerini gıda israfı üzerine düşündürmek için yaptık. Mümkün olduğunca çok yerel ve bitkisel ürün kullanmak için yerel çiftliklerle ortaklık kurduk, bu da kilometreleri en aza indirdiğimiz için yine daha karbon dostu. Ayrıca, plastik kullanımını da mümkün olduğunca azaltmaya çalışıyoruz. Winnow ile iş birliği yaparak, atıkları izleyip takip etmek ve gelecekte gıda israfını nasıl en aza indirebileceğimiz konusunda fikir edinmek için yapay zeka teknolojilerini kullandık." şeklinde konuşuyor. Otelin ortaklık kurduğu teknoloji şirketi Winnow'dan David Jackson ise çalışmalarını şöyle anlatıyor: "Winnow'da şeflerin gıda israfını yarı yarıya azaltarak daha kârlı ve sürdürülebilir bir mutfakta çalışmalarına yardımcı olmak için yapay zeka araçları geliştiriyoruz. Çalıştığımız yapay zeka alanı bilgisayar görüşü, makineye mutfakta çöpe atılan yiyecekleri görmeyi ve tanımayı öğretiyoruz. 67 ülkeden binlerce şefle çalışıyoruz. Yeşil Ramazan kampanyasının bir parçası olarak Hilton ile iş birliği yapmaktan mutluluk duyuyoruz; verilerimiz ekiplerin gıdaların tam olarak nerede israf edildiğini tespit etmelerine yardımcı oluyor ve sonra onlara değişimi yönlendirecek içgörüler sağlıyor. Davranış bilimi öncülüğünde, gıda israfını azaltırken müşteri memnuniyetini artıracak çözümler uygulamak için büfelerdeki belirli öğeleri ve belirli alanları tanımlayabilirler." Lusail’deki The Waldorf Astoria Otel, lüks ve sürdürülebilirliğin gerçekten de bir arada var olabileceğini gösteriyor. Avrupa Birliği Yeşil Haftası Avrupa'ya kaydettiğimiz ilerlemeyi kutlama ve bireyleri, toplulukları ve kuruluşları gelecekte çevremizi korumak ve eski haline getirmek için daha güçlü adımlar atmaya teşvik etme fırsatı veren AB Yeşil Haftası, mayıs sonunda başladı.  Avrupa Birliği çevre sözcüsü Adalbert Janhz, bu etkinliğin daha sürdürülebilir olma çabasında neden bu kadar önemli olduğunu şöyle özetliyor: "AB Yeşil Haftası yaklaşık yirmi yıldır düzenlediğimiz bir etkinlik. Ana fikri, tüm Avrupa’da politika yapıcılar ve karar vericilerden oluşan çevre topluluğunu, genel olarak çevre politikalarında nasıl ilerleyeceğimizi tartışmak üzere büyük bir konferans için Brüksel'de bir araya getirmek. Kolektif düşünme ve sürdürülebilirlik yolunda ilerleme açısından gerçekten önemli bir an. AB yeşil anlaşması bu Avrupa komisyonunun ilk önceliği ve bunun önemli bir nedeni var. Doğayı ve iklimimizi tahrip etmeden refahımızı daha sağlam bir temele oturtacak daha sürdürülebilir bir dünyaya ulaşmak için şu anda gerçekten küçük bir fırsata sahibiz." Birleşmiş Milletler 2030’a kadar açlığın olmadığı bir dünya hedeflerken tüm şirketler üzerine düşeni yapmaya çağrılıyor. Ancak dünyada hâlâ yılda bir milyar tona yakın gıda israfı yapılıyor. Hâlâ yeterli gıda bulmakta zorlanan 2,4 milyar insana yardımcı olmanın yollarını bulmak için, tüm dünyanın iş yapma biçiminde büyük bir zihniyet değişikliği gerekecek. Kaynak : Euronews

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.