Hava Durumu

#Gough

TOURISMJOURNAL - Gough haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Gough haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Dünyanın En İzole Adasında Yaşamak: Kelly Green'in Hikayesi Haber

Dünyanın En İzole Adasında Yaşamak: Kelly Green'in Hikayesi

Tristan da Cunha, Güney Atlantik Okyanusu’nda, yalnızca 236 kişinin yaşadığı dünyanın en izole yerleşimlerinden biri olarak dikkat çekiyor. İngiltere'den bu adaya taşınan ve burada yeni bir hayat kuran Kelly Green, "Her şeyin sınırlı olduğu ve farklı bir dünyada yaşadığın bu adada insan kendisiyle yüzleşiyor" diyor. Peki, ulaşımın yılda sadece 10 kez yapıldığı bu uzak cennette yaşam nasıl? Kelly Green, deneyimini ve Tristan da Cunha'da yaşamı anlatıyor. Güney Atlantik Okyanusu’nda yer alan Tristan da Cunha, volkanik bir ada grubu olarak biliniyor ve dünya üzerindeki en izole yerleşim alanlarından biri olarak ilgi çekiyor. Güney Afrika kıyılarından 2800 kilometre uzaklıkta bulunan bu ada, 12 kilometre çapında ve 98 kilometrekarelik alana sahip. Bu takımadayı oluşturan diğer adalar arasında Gough, Erişilemez, Nightingale, Alex ve Stoltenhoff adaları da yer alıyor. Ada, dağlık bir yapıya sahip olup, en yüksek noktası 2082 metreye ulaşan Kraliçe Mary Tepesi olarak biliniyor. Diğer adalar ise çoğunlukla ıssız ve yalnızca Gough Adası'nda bir hava istasyonu bulunuyor. Adanın adı, 1506 yılında Portekizli kaşif Tristao Da Cunha tarafından keşfedilmesinin ardından verilmiş. 140 yıl sonra, Heemstede mürettebatı adaya ilk kez karaya çıkmış. Tristan da Cunha'ya kalıcı olarak yerleşen ilk kişi ise Jonathan Lambert Bey olmuş, ancak iki yıl sonra geçirdiği bir tekne kazasında hayatını kaybetmiş. Bugün, adada yalnızca 236 kişi yaşıyor. Toplumun yapısı aile odaklı olup, adadaki tüm topraklar ortak mülkiyette bulunuyor. Geçim kaynakları arasında çiftçilik, ticari balıkçılık ve turizm yer alıyor. Kelly Green, yakın zamanda Tristan da Cunha’ya taşınanlardan biri. Babasının diplomatik görevi nedeniyle çocukluğu boyunca pek çok farklı ülkede yaşamış olan Green, adada kurduğu hayatın, yaşamının en farklı deneyimi olduğunu belirtiyor. ADAYA ULAŞIM 10 SEFERLE SINIRLI Kelly, Business Insider’da Tristan da Cunha’daki yaşamını anlatırken, ailesinin sık sık taşınmasının kendisinde bir adaptasyon kolaylığı sağladığını vurguluyor. Green, 2010 yılında 20 yaşındayken İngiltere’de bir havayolu şirketinde uçuş görevlisi olarak çalışmaya başlamış. 2012’de, ailesini ziyaret etmek için altı haftalık bir tatil planı yaparak adaya gitmiş. Orada tanıştığı Shane ile telefonda konuşmaya devam ettikten sonra, onunşa yaşamaya karar vererek 2013'ün sonlarına doğru adaya taşınmış. Tristan da Cunha’ya ulaşmak, yaklaşık 10 gün süren bir yolculuğun ardından, yılda sadece 10 kez sefer yapan üç farklı gemiyle sağlanıyor. Bu gemilerden ikisi yalnızca 12 yolcu alabiliyor, biri ise 40 yolcu taşıyabiliyor. TRISTAN DA CUNHA'DA HAYAT Adada sadece bir okul, bir postane, bir hastane, bir banka, bir kafe ve bir pub bulunuyor. Her şey sınırlı olsa da Kelly, burada insanların kendileriyle yüzleşme fırsatını bulduğunu belirtiyor. Adalılar, kendi kendine yetebilen bir toplum oluşturmuş ve geçimlerini çiftçilikle sağlıyorlar. Adaya ait en büyük gelir kaynağı ıstakoz balıkçılığı. Green, adadaki yaşam tarzının İngiltere'deki yaşamından çok farklı olduğunu belirtiyor. Eskiden gece saat 2’de kalkarak uzun bir yolculuk yaparak havaalanına ulaşıp 16 saatlik vardiyalarda çalışan Kelly, şimdilerde turizm şefi olarak ofisine yalnızca iki dakikada yürüyerek gidiyor. Ancak, Kelly burada yaşamanın sunduğu huzuru takdir etse de, İngiltere’deki bazı pratik şeyleri özlüyor. Örneğin, marketten hazır yemek almak burada imkânsız. Ayrıca, dışarıdan gelen ithal malların fiyatları oldukça yüksek; Güney Afrika’dan gelen ürünler yüzde 75, İngiltere’den gelenler ise yüzde 95 zamlı. ÇOCUKLARIYLA GÜVENDE Kelly, şu an 10 yaşında bir kız ve 3 yaşında bir oğlan çocuğuna sahip. Onları burada büyütmek konusunda oldukça güvende hissediyor. Tristan da Cunha, küçük çocukların dışarıda özgürce oynayabileceği bir yer olarak dikkat çekiyor. Kelly, İngiltere'de böyle bir özgürlüğün mümkün olmadığını, burada ise çocuklarının her zaman göz önünde olduklarını belirtiyor. Kelly, gelecekte çocuklarının da yurt dışındaki deneyimlerini görmesini istiyor. Ancak Tristan da Cunha’daki yaşamın onların sonsuza kadar burada kalmalarını gerektirmediğini belirtiyor. "Dışarıda keşfedilecek çok şey var, çocuklarımın da dünyanın başka yerlerini görmelerini istiyorum" diyor.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.