Hava Durumu

#Hatay

TOURISMJOURNAL - Hatay haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Hatay haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

1. Anadolu Opera ve Bale Festivali 7 Aralık'ta Şırnak'ta Haber

1. Anadolu Opera ve Bale Festivali 7 Aralık'ta Şırnak'ta

ANKARA (İHA) - Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen 1. Anadolu Opera ve Bale Festivali, 7 Aralık’ta Şırnak’ta başlayacak. Festival, Şehr-i Nuh Konseri ve Sihirli Dünya gösterisiyle açılacak ve 5 şehirde 13 farklı eserle sanatseverlere unutulmaz anlar yaşatacak. Festivalin açılışını yapacak olan Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü ve Genel Sanat Yönetmeni Tan Sağtürk, basın toplantısında festivale dair önemli bilgiler verdi. Sağtürk, "Bu festival ile, Anadolu'nun zengin kültürel dokusunu evrensel sanatlarla buluşturmayı hedefliyoruz. Festivalimizin ilk yılında Şırnak, Erzincan, Kırklareli, Ardahan ve Hatay olmak üzere 5 şehirde 14 temsil sunulacak. Bale, müzikal, modern dans, çocuk oyunları ve konserlerden oluşan 13 farklı eserle sanatseverlerle buluşmanın mutluluğunu yaşayacağız" dedi. ÇOCUKLARA VE GENÇ YETENEKLERE ÖZEL ÇALIŞMALAR Festival, küçük yaşlardan itibaren çocuklara sanatı sevdirmeyi ve hayal dünyalarını zenginleştirmeyi amaçlıyor. Sağtürk, "Festivalimizin bir diğer heyecan verici yanı ise, çocuk ve genç yaştaki yetenekleri keşfetmeye yönelik çalışmalarımız olacak. ‘Yetenek Her Yerde' sloganıyla düzenleyeceğimiz etkinliklerde, çocuk ve gençlerimize eğitim ve atölyeler sunarak sanata dair ilham verici bir yolculuğun kapılarını aralamaya çalışacağız" dedi. FESTİVAL, 2025’TE 18 ŞEHRE YAYILACAK Sanatın evrensel dilinin, toplumların köklerini ve değerlerini taşıdığını vurgulayan Sağtürk, "Anadolu'nun çok katmanlı ve kadim kültürü, operanın ve balenin zarafetiyle buluştuğunda, eşsiz bir zenginlik ortaya çıkar. Bu festival, yalnızca bir sanat etkinliği değil; sanat ve kültür arasında yeni köprüler kuracak bir dönüm noktasıdır. 2025 yılında ise bu heyecanı 18 şehre daha taşıyacağız. 2025 yılında Edirne'den Kars'a, Osmaniye'den Manisa'ya kadar geniş bir coğrafyada opera ve baleyi sanatseverlerle buluşturmayı hedefliyoruz. Devlet Opera ve Balesi olarak, Aspendos, Efes, Bodrum ve İstanbul gibi uluslararası festivallerde yaşadığımız gururu, şimdi Anadolu'nun her köşesine taşımanın mutluluğunu yaşıyoruz" dedi. Devlet Opera ve Balesi olarak, Anadolu’nun her köşesinde sanatla buluşmak için yola çıktıklarını ekledi. Festivalin ücretsiz olarak yapılacağı bilgisini veren Sağtürk, Devlet Opera ve Balesi’nin bu organizasyonu kendi imkanlarıyla gerçekleştirdiğini belirtti. 7 Aralık’ta Şırnak'ta başlayacak olan festival, 17 Aralık’ta Hatay’da son bulacak.

Çukurova Uluslararası Havalimanı 1 Milyonuncu Yolcusunu Coşkuyla Karşıladı Haber

Çukurova Uluslararası Havalimanı 1 Milyonuncu Yolcusunu Coşkuyla Karşıladı

10 Ağustos 2024’te açılışı yapılan ve 11 Ağustos’ta uçuşlara başlayan Çukurova Uluslararası Havalimanı, bugün 1 milyonuncu yolcusuna ulaştı. İstanbul’dan gelen uçakla Çukurova’ya inen Hale Dilek ve Timur İbrahim Şen çifti, KZV Havalimanları tarafından çiçek ve 1 milyonuncu yolcu dövizi ile karşılandı. Törende ayrıca Tarsus Kaymakamı Mehmet Ali Akyüz ve KZV Havalimanları Yönetim Kurulu Murahhas Üyesi Emre Kozuva gibi önemli isimler de hazır bulundu. KZV Havalimanları adına konuşan Emre Kozuva çifti tebrik ederek, "Çukurova Uluslararası Havalimanı; Çukurova Bölgesi başta olmak üzere Türkiye’nin ve Dünyanın odaklandığı en önemli havacılık yatırımlarından biri. Yıllık 9 milyon yolcu kapasitesi ile yolcularını misafir eden Çukurova Uluslararası Havalimanı Türkiye’nin Ortadoğu’ya ve Dünya’ya açılan en önemli kapılarından biri olarak hizmet veriyor. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı kutladığımız bu anlamlı günlerde geleceğe yapılan en büyük yatırım Cumhuriyet’i korumak, değerlerine sahip çıkmak ve çok çalışmaktır. Bu vesileyle Cumhuriyet tarihinin en önemli projelerinden biri olan Çukurova Uluslararası Havalimanı olarak çok çalışıyor ve bu gururu hep birlikte paylaşıyoruz" ifadelerini kullandı. Hale Dilek Şen, ilk kez geldiği Çukurova Havalimanı'nda yaşadığı bu sürprizin kendisi için unutulmaz bir anı olduğunu ifade etti. Timur İbrahim Şen ise, "Daha önce çocukluğumdan beri hafızamda yabancı filmlerde, havalimanlarında bir milyonuncu yolcu, on milyonuncu yolcu kutlaması gibi aklımda kalan enstantaneler var ama hiçbir zaman böyle bir şeyin benim başıma gelebileceğini gerçekten düşünmemiştim" diyerek şaşkınlığını paylaştı. Havalimanını çok beğendiklerini ifade eden çifte THY tarafından çift kişilik dönüş bileti takdim edildi.

Depremzede turizmci, yeni otel yatırımları destek bekliyor Haber

Depremzede turizmci, yeni otel yatırımları destek bekliyor

Kahramanmaraş ve Hatay merkezli 6 şubat depremlerinden ağır yara alan Adıyaman, Hatay ve Kahramanmaş’ta konaklama kapasitesindeki büyük gerileme nedeniyle artan taleplere yanıt veremiyor. Deprem afetinde Adıyaman’da 5 kent oteli yıkılırken toplam yatak kapasitesi 600’e geriledi. Hatay’da depremden önce faaliyet gösteren otel işletmelerinin neredeyse yarısı yok oldu. Kentte depremden önce var olan 224 tesisten 99’u yıkılırken toplam yatak kapasitesi de 14 bin 466’dan 7 bin 548’e geriledi. Kahramanmaraş’ta ise 12 büyük şehir oteli ağır hasar alarak kullanılamaz hale geldi. Söz konusu illerde yatak kapasitelerin neredeyse yarıdan yarıya azalması başta turizm sektörünü olumsuz etkilerken, konaklamada yaşanan sorunlar sanayi ve ticaret hayatına da olumsuz yansıyor. Depremzede turizmciler ise yıkılan otellerin yenisini inşa etmek üzere uygun finansman destekleri bekliyor. Adıyaman Turizm Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Veysel Kuştepe, kentteki tüm olumsuzluklara rağmen gelen turist sayısında ciddi ivme yaşadıklarını kaydetti. 2023 yılında 65 bin yerli yabancı misafirin ağırlandığı kentte, 2024’ün ilk 5 ayında kente gelen turist sayısının 82 bine ulaştığını kaydeden Veysel Kuştepe, “Yıl sonu hedefimiz 150 bin turistin bölgede ağırlayabilmek. 2025 yılında ise pandemiden önceki 200 bin kişilik misafir oranlarımıza geri dönmeyi amaçlıyoruz. Artan turist sayısı sektörümüzü önemli ölçüde motive ediyor. Nemrut Dağı’nın depremde hasar almamasının bu alanda sektöre aktif katkı sağlıyor. Ancak kent merkezimizdeki 5 önemli şehir otelimizi depremde kaybettik. Yatak kapasitemiz yüzde 50 oranında azalarak 600’e geriledi. Yetersiz yatak nedeniyle katma değer yaratamıyoruz. Kentimize gelen turların 3’te 2’si Diyarbakır’a kalan kısmı da Şanlıurfa’daki otellere gidiyor. Deprem komplikasyonlarının devam etmesi, enflasyon ve yüksek faizli banka kredileri nedeniyle yıkılan otellerimizin yerine yenileri inşa edilemiyor. Yaklaşık 2 yıldır Adıyaman’da yeni otel yatırımı olmadı” dedi. “Mevcut finansman şartlarında yeni otel yatırımları mümkün değil” Yıkılan otellerin yeniden inşası için işletmelerin düşük faizli ve uzun vadeli kredilere ihtiyacı olduğuna dikkat çeken Veysel Kuştepe, en az 2000 yatak kapasitesine ulaşıncaya kadar sektörün desteklenmesi gerektiğini söyledi. Kuştepe, “Sürdürülebilir finansman destek talebimizi kaldığımız tüm platformlarda dile getirmemize rağmen hiçbir netice alamıyoruz. Mevcut yüksek faizli finansman koşullarında depremzede işletmelerimizin bu tesisleri yeniden ayağa kaldırma şansları yok. Turizmde hotel başta olmak üzere restoran, cafe, zirai üreticiler ve diğer tüm işletmeler birbirlerini tamamlayarak bir cazibe yaratırlar. Ne yazık ki Adıyaman’da bu zincirin otel ayağı eksik kalıyor. Sektördeki tüm işletmelerimiz korunabilmesi için yıkılan otellerin acilen yeniden inşa edilmesi lazım. Yatak kapasitemiz en az 2000’e yükselene kadar devletimizin otel işletmelerini finansal olarak desteklemesi şart” diye konuştu. “Otellerin kaybı turizmin yanı sıra ticaret sektörlerini de olumsuz etkiliyor”   Kahramanmaraş Kültür Turizm Otelciler ve Gastronomi Derneği Başkanı Gökhan Büyükdereli, 6 Şubat depremlerinde Kahramanmaraş’ta 12 otelin ağır hasar alarak kullanılamaz hale geldiğini söyledi. Otellerin kaybının sadece turizmi değil aynı zamanda ticaret ve sanayi faaliyetlerine de olumsuz yansıdığına dikkat çeken Gökhan Büyükdereli, şöyle konuştu: “Otellerdeki kaybımız şehirde hem ticareti hem de turizmi çok büyük sekteye uğratacak bir çöküşün de başlangıcı oldu. Maalesef yıkılan otellerimize bir destek söz konusu olmadığı gibi kısa orta vadede bir plan da göremiyoruz. İşletmelerimiz otel yatırımına karar verilmesi durumunda bile bürokratik işlemler uzun zaman alıyor. Bu etmenler düşünülerek sektöre özel destek programları bir an önce başlatılmalı. Şehrimizdeki nitelikli otellerin sayısının artmasıyla kentimizin ticaret hayatını da hareketlendireceği unutulmamalıdır. Orta vadede şehirde yapılacak etkinliklere uygun ortam oluşturulması, kongre turizmi ve otellerin hızlıca yapılması gerekiyor.” Turizmdeki değer zincirini doğru planlamalıyız Otellerin şehirlerde üstlendiği toplantı ve organizasyonların kentin kültürel etkinliklerinin de temelini oluşturduğunu ifade eden Gökhan Büyükdereli, “Turizm nasıl şehirlerdeki yaşam standartlarını yükseltiyorsa, otellerde kentin kültürel değerlerini geliştiren misyonlarıyla turizm sektörüne aktif katkı sağlıyor. Bu değer dinamiklerini doğru planlayamadığımız sürece şehirde beyaz yakalı yetişmiş insan gücünü kaçırmaya devam edeceğiz. Bu konunun detaylı araştırılıp destek noktasında iyi irdelenmesi lazım. Sektörün aktörleri tarafından organize edilecek toplantılarla bir çözüm yolu belirlenmelidir. Şehrimizi seviyoruz, şehrin tüm turizm kültür gastronomi dinamiğini ve ticaretini korumak için şehrin bu farkındalıkta düşünmesi gerekiyor” dedi. Hatay’ın yatak kapasitesi yüzde 55 azalış ile 7.548’e geriledi Hatay Turizm Derneği Başkanı Hakan Boyacı da kentte birçok otel, restoran ve turizm acentasının yıkıldığını aktardı. Yıkılmayan veya hasar almayan işletmelerin de arz talep dengesizliği ve enkaz kaldırma çalışmaları nedeniyle hala sektöre tam olarak entegre olamadığını belirten Hakan Boyacı, “Deprem öncesinde Hatay'ın yatak kapasitesi oldukça genişlemişti. 224 tesiste 14 bin 466 yatak kapasitesine erişmiştik. Bu bölgemizin turizm potansiyelini ve gelişimini gösteren önemli bir göstergeydi. Ancak deprem ile 99 işletmemiz yıkıldı. Toplam yatak kapasitemiz de 7 bin 548’e geriledi. Hasar gören veya yıkılan tesislerle birlikte, işletmelerimizin uzun süreli kapanması ve altyapı sorunları turizm sektörünü derinden etkiledi. Hatay Turizm Derneği olarak, bu zor zamanlarda bölgenin yeniden yapılanması ve turizm altyapısının restore edilmesi için çaba sarf ediyoruz. Önceliğimiz, zarar gören işletmelerimizin yeniden yapılanmasına ve işlerini normale döndürmelerine yardımcı olmak. Bu süreçte yerel yönetimlerle işbirliği içinde çalışarak, turizm altyapımızın en kısa sürede yeniden yapılandırılmasını sağlamayı hedefliyoruz” diye konuştu. Bakanlık desteklerini artırmalı Hatay’ın deprem öncesinde Türkiye ve dünya turizm sektörlerinde yükselen bir destinasyon olarak öne çıktığını anımsatan Hakan Boyacı, şöyle devam etti: “Denizi, kültürü, gastronomisi, yaylaları ve tarihi zenginlikleriyle hem iç turizmde hem de uluslararası turizmde artan bir talep görüyordu. Özellikle Antakya'nın tarihi dokusu, Harbiye'nin doğal güzellikleri, Samandağ'daki plajları ve Dörtyol'un yaylaları gibi çeşitli cazibe merkezleriyle Hatay, turistler için çekici bir destinasyon olarak biliniyordu. Umarız ki Hatay, geçmişteki potansiyelini yeniden kazanabilir ve turizmdeki yükselen trendlere tekrar liderlik edebilir. Turizm profesyonelleri, yerel yönetimler ve toplum olarak birlikte çalışarak, bölgenin turizmdeki önemli rolünü sürdürebilmesi için gereken adımları atabiliriz. Gündemimizde kültür varlıklarının hızla restore edilmesi ve tescilli işletmelerimizin desteklenmesi konuları var. Ayakta kalan otel ve işletmelerimizin de desteklenmesi gerektiği inancındayız. Bu doğrultuda ilgili mercilere ilettiğimiz talepler arasında, yeni yapılacak otellere teşvikler ve faizsiz kredi imkanları ile ayakta olan işletmelere vergi ve sigorta muafiyeti gibi desteklerin sağlanması yer alıyor. Bu adımların Hatay turizmi için kritik önem taşıdığını düşünüyoruz ve bu yönde atılacak her adımın bölgenin turizm potansiyelini artıracağına inanıyoruz. Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın bu süreçteki çalışmalarını ve desteklerini artırması gerektiğine inanıyoruz. Özellikle kültür varlıklarının restorasyonu ve turizm altyapısının güçlendirilmesi için daha fazla kaynağın tahsis edilmesi büyük önem arz ediyor.” Yetersiz altyapıya rağmen Hatay’ın turist sayısı artıyor Antakya merkez ve çevresindeki önemli ören yerlerinin yüzde 90'ının yıkıldığını ifade eden Hakan Boyacı, “Kültür varlıklarımızdaki yıkımlar bölgenin turizm potansiyelinde ciddi bir düşüşe yol açtı. Ancak, buna rağmen, bölgedeki turizm aktiviteleri ve turist sayıları zamanla artmaya başladı. Hatay Turizm Derneği olarak, kültürel mirasımızı koruma ve yeniden canlandırma çabalarımızı yoğunlaştırdık. St. Pierre Kilisesi gibi önemli kültürel yapıları tekrar ziyarete açtık ve Necmi Asfuroğlu Arkeoloji Müzesi gibi yeni müze ve ören yerleri açılışları gerçekleştirdik. Bunun yanı sıra, Samandağ'daki Titus Tüneli, St. Simeon Manastırı, Harbiye Şelaleleri ve bölgedeki yaylalar gibi doğal ve tarihi mekanlar da ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Bu açılımlar ve yeniden yapılanma çabaları sayesinde, Hatay'ın turizm potansiyelinin yeniden canlandırılmasına yönelik umutlarımız artmaktadır. Turizmdeki toparlanma sürecinin devam etmesi için, yerel yönetimlerle işbirliği içinde çalışarak bölgenin turizm altyapısını güçlendirmeye ve turist çekmek için çeşitli projeler geliştirmeye devam edeceğiz” dedi.

Hatay will heal its wounds with tourism Haber

Hatay will heal its wounds with tourism

During the long holiday, the Aegean and Mediterranean coasts were packed, with lively domestic tourism taking place. However, Hatay deserves the same attention. It's been about 500 days and four holidays since the earthquake centered in Kahramanmaraş affected 11 of our provinces. Every year, the wounds heal a bit more. On the occasion of Eid al-Adha, I contacted my journalist friends in Hatay, Hatay Governor Mustafa Masatlı, Hatay Metropolitan Mayor Mehmet Öntürk, İskenderun Mayor Mehmet Dönmez, Defne Mayor Halil İbrahim Özgün, Samandağ Mayor Emrah Karaçay, Arsuz Mayor Sami Üstün, and Hatay Tourism Association President Hakan Boyacı. I received brief updates from each of them. Hatay is calling you As the summer season begins, holidaymakers flocking to the Aegean and Mediterranean coasts are always complaining about the high prices and crowds. There is also a rush to the Greek islands. However, before the February 6 Kahramanmaraş earthquake, thousands of domestic and foreign tourists flocked to the beaches of Hatay every summer, but this year the beaches are empty. Hatay, which has the longest coastline in the world and Turkey, is waiting for holidaymakers at Arsuz, Samandağ, and İskenderun beaches. The tradespeople have made all the preparations and are waiting for guests in their container shops. Turn your route to Hatay Just as we united and rushed to the earthquake zone when the earthquake struck, we should now stand by the people of Hatay to heal the wounds. Especially for caravan and camping enthusiasts, Hatay's beaches are a perfect location. Also, filling Hatay's beaches with caravans could create awareness. This way, you can both support Hatay and have an economical holiday. I suggest you consider this idea to help Hatay get back on its feet... Hatay Can Be the Star of the Mediterranean As of June 1, the Hatay Metropolitan Municipality has cleaned all its beaches and opened them for public use. Defne Municipality has established a gastronomy street on 14 acres with 81 containers, aiming for both local and foreign tourists to return, shop, and help heal the wounds of earthquake victims. It includes 13 restaurants, cafes, and small businesses. You can enjoy the same flavors as in the past, with no compromise on the quality of its gastronomy, spices, appetizers, fish, and meat, just like in those grand restaurants. Additionally, a shopping area has been set up where you can find everything unique to Hatay, including silk, soap, tomato paste, spices, and more. Turning Rubble into a Port To boost Turkey's economy, cruise tourism in the Mediterranean region should also be considered. According to Hatay Governor Mustafa Masatlı, after the destruction, there are 17.1 million cubic meters and 34 million square meters of rubble, which they are sorting. After cleaning the waste material, it could be used on the beaches, and we could build cruise ship ports. There's a concept of Eastern Mediterranean tourism; cruise ships go to Israel, Lebanon, Egypt, and then leave. Yet, Turkey has many tourist spots to showcase. I believe the easiest way for Hatay to rejuvenate and become an attraction center is to revive maritime tourism. In Summary As the summer season has just begun, make HATAY your holiday destination this year.

Hatay yaralarını turizmle saracak Haber

Hatay yaralarını turizmle saracak

Uzun bayram tatilinde Ege ve Akdeniz sahilleri tıklım tıklım doldu; hareketli bir iç turizm yaşanıyor. Ancak aynı ilgiyi Hatay da hak ediyor. Kahramanmaraş merkezli 11 ilimizi etkileyen depremin üzerinden yaklaşık 500 gün ve 4 bayram geçti. Her sene yaralar daha da sarılıyor. Kurban Bayramı sebebiyle Hatay’daki gazeteci arkadaşlarımı, Hatay Valisi Mustafa Masatlı, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Öntürk, İskenderun Belediye Başkanı Mehmet Dönmez, Defne Belediye Başkanı Halil İbrahim Özgün, Samandağ Belediye Başkanı Emrah Karaçay, Arsuz Belediye Başkanı Sami Üstün ve Hatay Turizm Derneği Başkanı Hakan Boyacı’yı aradım. Hepsinden kısa kısa bilgi aldım.  Hatay sizi çağırıyor  Yaz sezonunun başlamasıyla Ege ve Akdeniz’e akın eden tatilciler hep pahalılıktan ve kalabalıktan dert yanıyor. Bir de Yunan adalarına akın söz konusu. Oysaki 6 Şubat Kahramanmaraş depreminden önce her yaz Hatay sahillerine binlerce yerli-yabancı turist akın ederken bu sene sahiller bomboşmuş. Dünyanın ve Türkiye’nin en uzun kıyısına sahip Hatay’da Arsuz, Samandağ ve İskenderun sahilleri tatilcileri bekliyormuş. Esnaf tüm hazırlıkları yapmış; konteyner dükkânlarında gelecek misafirlerini bekliyormuş.  Rotanızı Hatay’a çevirin  Biz depremi yaşayınca nasıl tek yürek olup deprem bölgesine koştuysak şimdi de yaraları sarmak için Hataylı vatandaşların yanında olmalıyız. Özellikle karavan ve kamp severler için Hatay sahilleri mükemmel bir lokasyon. Ayrıca karavanların Hatay sahillerini doldurması bir farkındalık yaratabilir… Böylelikle hem Hatay’a destek sağlar hem de ekonomik bir tatil yapmış olursunuz. Hatay’ın ayağa kalkması için bu fikri bir kere düşünün derim…  Akdeniz’in yıldızı olabilir  Hatay Büyükşehir Belediyesi, 1 Haziran itibarıyla tüm sahilleri temizleyip halkın kullanımına açmış. Defne Belediyesi ise yerli yabancı turistlerin tekrardan şehre gelerek hem alışveriş etmeleri hem de bir nebze depremzedelerin yaralarına merhem olmaları amacıyla 14 dönüm üzerine 81 konteyner ile gastronomi sokağı kurmuş. İçinde 13 restoran, kafe ve küçük çapta iş yerleri mevcutmuş. Eski günlerdeki gibi gastronomisinden; baharatından, mezesinden, balığından, etinden ödün vermeden hizmet için o şaşalı restoranlardaki gibi aynı damak tadını gerçekten alabilirsiniz. Aynı zamanda şehre gelmişken alışveriş etmek için de bir alan ayrılmış. Bu alanda ipek, sabun, salça, baharat ve Hatay’a özgü ne varsa her şeyi bulabiliyormuşsunuz.  Molozlarla liman yapılsın  Türkiye ekonomisinin canlanması için Akdeniz Bölgesi’nde cruise turizminin de düşünülmesi gerekiyor. Hatay Valisi Mustafa Masatlı’nın verdiği bilgiye göre, yıkımdan sonra 17.1 milyon metreküp çapında ve 34 milyon metrekare büyüklüğünde moloz varmış. Bu molozu da ayrıştırıyorlarmış. Atık malzeme temizlendikten sonra sahillerde kullansak, cruise gemisi limanları yapsak… Çünkü Doğu Akdeniz turizmi denilen bir şey var. Bakıyorsunuz cruise gemileri İsrail’e, Lübnan’a, Mısır’a geçiyor ve sonra dönüp gidiyorlar. Oysaki Türkiye’de gösterecek turistik birçok yerimiz var. Hatay’ın yeniden hayat bulup cazibe merkezi haline gelmesinin en kolay yolunun deniz turizminin canlandırılması diye düşünüyorum…  Özetleyecek olursam daha yaz sezonu yeni başlamışken, bu sene tatil rotanız HATAY olsun… 

Holiday Rush in Hatay, Home to Turkey's Longest Coastline Haber

Holiday Rush in Hatay, Home to Turkey's Longest Coastline

In Hatay's Samandağ district, which fell into silence following last year's devastating earthquake, a similar level of pre-earthquake holiday rush was observed due to the nine-day holiday and hot weather at the 14-kilometer-long beach. The Kahramanmaraş-centered earthquakes had caused significant destruction in Hatay's Samandağ district, leading to a quiet holiday season last year. However, as the wounds from the earthquake began to heal and residents returned to their homes, there was a surge of activity on Samandağ beach, Turkey's longest coastline, during the Eid al-Adha holiday. With temperatures exceeding 40 degrees Celsius, people sought relief in the cool waters of the Mediterranean. The crowd at the public beach was also captured from the air by drone footage. Hatay Metropolitan Municipality's Fire Department lifeguards remained on high alert for any drowning incidents. "The Only Way to Cool Off in Hot Weather is to Swim in the Sea" Ahmet Kimyeci, who mentioned spending the holiday at the beach, said, "We came to our house by the beach for the holiday. We're spending the holiday here. The weather is hot, but the sea is normal. It can be better or worse than this. The only way to cool off in hot weather is to swim in the sea. We came with our grandchildren. The beach is nice but needs some maintenance. It's crowded now, but it will get even more crowded in a few hours. You can swim until 8 PM. We have a pleasant sea. With the weather being so hot, this is the only way to cool off. We're spending the holiday like this." "I Come Twice a Month to Escape This Heat" Nevzat Açık, who described Samandağ beach as one of the largest in the world, said, "The weather is very hot, so we threw ourselves into the sea. The weather is very hot, so everyone came to the sea. The beach is crowded. Since it's a holiday, everyone has come for vacation. I come twice a month to escape this heat," he said.

Türkiye'nin en uzun sahiline sahip Hatay’da bayram yoğunluğu Haber

Türkiye'nin en uzun sahiline sahip Hatay’da bayram yoğunluğu

Asrın felaketiyle birlikte geçtiğimiz yıl sessizliğe bürünen Hatay'ın Samandağ ilçesinde bulunan 14 kilometre uzunluğundaki sahilde bayram tatilinin 9 gün olması ve sıcak havanın etkisiyle deprem öncesindekine benzer yoğunluk yaşandı. Kahramanmaraş merkezli depremlerin büyük yıkım yaptığı Hatay'ın Samandağ ilçesindeki 14 kilometrelik sahilde geçtiğimiz yıl bayramlarda sessizlik yaşanmıştı. Depremin yaralarının sarılması ve bölge halkının memleketlerine dönmesiyle birlikte Kurban Bayram'ında Türkiye'nin en uzun sahili olan Samandağ sahilinde yoğunluk yaşandı. Hava sıcaklığının 40 derecenin üzerine çıktığı bölgede vatandaşlar, Akdeniz'in serin suyunda serinledi. Halk plajında yaşanan yoğunluk dron ile havadan da görüntülendi. Hatay Büyükşehir Belediyesi, İtfaiye Daire Başkanlığı'nda görevli can kurtaranlarda boğulma vakalarına karşı teyakuzda. “Sıcak havalarda serinlemenin tek yöntemi denize girmek olur” Bayram tatilini denizde geçirdiklerini belirten Ahmet Kimyeci, “Bayram dolayısıyla sahildeki evimize geldik. Bayramı burada geçiriyoruz. Havalar sıcak ama denizler normal gidiyor. Bundan daha güzel veya kötü olabiliyor. Sıcak havalarda serinlemenin tek yöntemi denize girmek olur. Torunlarımızla birlikte geldik. Plaj güzel ama biraz bakım gerekiyor. Plaj kalabalık ama birkaç saat sonra daha da kalabalık olur. Akşam 8'e kadar bu denize girilir. Tatlı bir denizimiz var. Havalarda çok sıcak serinlemenin de tek yolu bu. Bayram tatilini de böyle geçiriyoruz” dedi. “Bu sıcaklıklardan kaçmak için ayda 2 defa geliyorum” Samandağ sahilinin dünyanın en büyük sahillerinden biri olduğunu ifade eden Nevzat Açık, “Havalar çok sıcak diye kendimizi denize attık. Havalar çok sıcak bu yüzden herkes denize geldi. Plaj kalabalık. Bayram olduğundan dolayı herkes tatile gelmiş. Bu sıcaklıklardan kaçmak için ayda 2 defa geliyorum” ifadelerini kullandı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.