Hava Durumu

#Irak

TOURISMJOURNAL - Irak haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Irak haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Süleymaniye Turizm Fuarı'nda Van Rüzgarı Esti Haber

Süleymaniye Turizm Fuarı'nda Van Rüzgarı Esti

Irak’ın Süleymaniye kentinde düzenlenen 2. Süleymaniye Turizm Fuarı’nda Van rüzgarı esti. Beş ülkeden 50’den fazla firmanın yer aldığı fuar, 16 Kasım’a kadar ziyarete açık olacak. Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Doğu Anadolu BYK öncülüğünde fuara katılan 11 turizm acentesi ve Van’daki turizm temsilcileri, Türkiye’nin ve Doğu Anadolu’nun turizm potansiyelini tanıtmayı hedefliyor. Açılış törenine Süleymaniye Valisi Heval Ebubekir, Süleymaniye Ticaret Odası Başkanı Nevzat Gafur, Irak Kürt Bölgesi Turizm Sorumlusu Emel Celal, organizatör Ata Enver, TÜRSAB Doğu Anadolu Bölge Başkanı Cevdet Özgökçe ve birçok davetli katılım gösterdi.   ÖZGÖKÇE: "İKİ ÜLKE ARASINDAKİ TURİZMİ GELİŞTİRMEK İÇİN BURADAYIZ"  TÜRSAB Van Bölge Başkanı Cevdet Özgökçe, "Süleymaniye'ye 3 günlük Turizm fuarı için Van'dan ve Doğu Anadolu bölgesinden 11 turizm ve seyahat acentemiz ile birlikte geldik. Süleymaniye Turizm Fuarı bu yıl ikincisini düzenliyor. TÜRSAB ve sektörümüz adına iki ülke arasındaki turizmi geliştirmek, ilerletmek, çoğaltmak amaçlı buradayız" sözleriyle fuar hakkındaki görüşlerini paylaştı. Bölge halkının Doğu Anadolu turizmine ilgi duyacağını düşünen Özgökçe, fuarda yoğun bir ilgi ile karşılaştıklarını belirtti. Özgökçe, Van ile Erbil arasında havayolu ulaşımının önemine dikkat çekerek karayoluyla yapılan 12-13 saatlik yolculukla ulaşımın zorluğuna değindi.   BEŞ ÜLKEDEN 50 FİRMA FUAR ALANINDA Turizm Fuarı organizatörü Ata Enver, "Yılda 14 fuar yaptığımız Süleymaniye'de bu yıl 2. Turizm Fuarını düzenledik. Bu da demek oluyor ki sizlerle bir şeyler yapabiliriz. Bugün turizm fuarı, bunun yanında eski araçların ve karavanların bulunduğu bir fuar var. İran'dan, Türkiye'den, Dubai'den, Katar ve Lübnan'dan katılımcılar var. Türkiye'den fuara katılım olması bizleri mutlu etmiştir" açıklamasında bulundu.

Yüksekova-Irak arasındaki turizm ağı genişliyor Haber

Yüksekova-Irak arasındaki turizm ağı genişliyor

Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) Doğu Anadolu Bölgesel Yürütme Kurulu Başkanı Cevdet Özgökçe, Hakkari Esnaf ve Sanatkarlar Odası, Yüksekova Esnaf Sanatkârlar Odası (YESO) öncülüğünde başlatılan Iran-Yüksekova arasındaki turizm atağı için bir araya gelindi. İlçenin Cengiz Topel Caddesi üzerinde bulunan Zagroz İş Merkezi’nin Yüksekova Esnaf ve Sanatkarlar Odasında bir araya gelen STK’lar, iş adamları ve yerel esnaflarca, Irak'ın güney kenti ve Yüksekova arasındaki geliş-gidiş bağlantılarını hızlandırmak için 4 günlük ziyaret öncesi görüşme toplantısı yapıldı. Yapılan toplantıda, Hakkâri ve ilçelerine, Van’a Irak’ın güney kentinden gelen misafirler için görüşmeler yapıldı. Toplantıya, TÜRSAB Başkanı Cevdet Özgökçe, Hakkari Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı İsmail Akboğa, Yüksekova Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Vedat Çoğaç, Yüksekova Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Üyesi Zeki Gürdal, iş adamı ve Bubi Van Seyahat Acentasının Ebubekir Zirek ve çok sayıda esnaf katıldı. Yüksekova’nın büyümesi için yeni turizm rotasına başladıklarını belirten TÜRSAB Başkanı Cevdet Özgökçe, “Hakkari ve bölgesinin turizmini geliştirmeyi, büyütmeyi göz önüne alarak yola çıktık. Bölgedeki yeni rotaları oluşturmak için buradayız. Allah nasip ederse 21 Mayıs’ta Irak’ın güneyinde Arap bölgesinde 15 tane seyahat acentesinin Hakkâri’ye davet ettik. Acenteleri 2 gün Hakkâri ve 2 gün Van olmak üzere 4 gün ağırlayacağız. Yakın bir süreçte de buradaki sektörle bir araya gelip Türkiye’de iç pazarda kültür turları yapan büyük tur operatörleri ile acenteleri Yüksekova’ya davet edip coğrafyamızı tanıtmayı planlıyoruz. Bölgedeki turizmi mevsimsellikten çıkartıp 12 aya yaymak istiyoruz. Nitelikli turisti buraya getirebilmek için bugün buradayız. Bildiğiniz üzere geçen sene Yüksekova'ya Hilton oteli yapıldı. Çok güzel bir otel. Yaklaşık 170 tane odası var, bu da bizim elimizi güçlendiriyor. TÜRSAB olarak geçen yıl gibi bu yıl da ağırlığımızı bu bölgeye vereceğiz” ifadelerini kullandı.

Irak’ta Osmanlı'dan kalan 138 yıllık Biyare Medresesi Haber

Irak’ta Osmanlı'dan kalan 138 yıllık Biyare Medresesi

Biyare Medresesi, Süleymaniye'de 138 yıl önce "Şeyh Ömer" olarak tanınan Ömer Ziyaaddin tarafından kuruldu. Her dönem Irak'ın yanı sıra komşu ülkelerden de öğrenci ve ziyaretçilerin olduğu medrese, bünyesindeki kütüphanede nadide kitaplara da ev sahipliği yapıyor. 80 öğrenci İslami eğitim alıyor Biyare Medresesi Cuma muezzinlerinden Seyif Gafur Şeyh Ahmed Ebabeyl, AA muhabirine yaptığı açıklamada, medresenin, Hawraman şeyhleri tarafından “Allah rızası için, İslami ilimlerin ve şeriatın öğrenilmesi için” inşa edildiğini söyledi. Ebabeyl, “Bu medresede yaklaşık 80 öğrenci İslam ve şeriat eğitimi alıyor ve akabinde imamlık icazetine hak kazanıyorlar.” dedi. Hayırseverlerin buraya hizmet ettiğini ve medresedekilerin günlük iaşelerini karşıladıklarını aktaran Ebabeyl, “Bu medresenin bir bölümü cami. Bu nedenle camide oturmak, yemek, konuşmak ve uyumak doğru bir şey değil. Bu nedenle medrese camiden taşla ayrılmış ve bu şekilde buna mani olunmuştur.” diye konuştu. Bir öğrencinin yetişmesi 9 yılı bulabilir Müdderis Molla Mahmut da burada daha önce de Hawraman şeyhlerinin ilim ve eğitim hizmetinde bulunduklarını, bunlardan biri olan Molla Abdulkerim Müdderis’in geçmişte Irak Müftülüğü yaptığını belirtti. Eskiden bölgede birçok medresede icazetlerin buradan yetişen müderrislerce verildiğini anlatan Mahmut, “Bir Osmanlı Padişahı da bu medreseye Hz. Muhammed’in Sakal-ı Şerif’ini vermiş. Hala burada muhafaza ediliyor. Burada öğrencilere İslami ilimler ve akli ilimler de öğretiliyor.” ifadelerini kullandı. Medresenin aynı zamanda onlarca şiir ve ilim erbabı yetiştirdiğini aktaran Mahmut, içinde bulundurduğu kütüphanede de nadide eserler yer aldığını vurguladı. Medresede görevli Molla Ömer de verilen derslere ilişkin, şunları söyledi: “Buradaki dersler yıllık değil. Öğrenciler bu verdiğimiz ders ve ilimleri öğrenene kadar süreç devam ediyor. 7-9 yıl gibi bir süre bile gerekebilir. Öğrenciler yeterli seviyeye gelebilsin ve tüm İslami ilimlere vakıf olsun.”

Türkiye-Irak Ticaret Heyeti görüşmeleri Bağdat’ta yapıldı Haber

Türkiye-Irak Ticaret Heyeti görüşmeleri Bağdat’ta yapıldı

Türkiye ve Irak'tan firma temsilcileri Bağdat’ta bir otelde düzenlenen toplantıda bir araya gelerek yeni işbirliği olanaklarını görüştü. Toplantıda konuşan Türkiye'nin Bağdat Büyükelçisi Ali Rıza Güney, Irak'ın güçlü bir ülke olduğunu belirterek, "Irak'ın gücünü petrol değil bunu son derece dinamik ve tarihiyle gurur duyması gereken insan kaynağından alması gerekiyor. Irak'ın nüfusunun yüzden 50’sinden fazlası gençlerden oluşuyor ve ülkenin geleceğini de bunlar inşa edecek." dedi. TİM Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri Sektör Kurulu Başkanı Ahmet Tiryakioğlu, ikili görüşmelere 31 firma ve 33 katılımcıdan oluşan heyetle katıldıklarını ifade etti. Tiryakioğlu, "Bağdat gönül dünyamızda güzellik sembolü bir şehirdir. Geçmişte olduğu gibi Bağdat bugün de dostumuz, kardeşimizdir ve iş ortağımız olan bir şehirdir." dedi. Kovid-19 salgını sonrası bölgesel ikili ilişkilerde önemli ivme kazanıldığına dikkati çeken Tiryakioğlu, hububat, kimyevi malzemeler, mobilya, meyve ve diğer alanlarda Irak'a ihracatta artış olduğunu söyledi. Irak ile ilişkilerin hızla gelişmeye devam edeceğine inandıklarını kaydeden Tiryakioğlu, "Bizler birbirimize muhtaç iki ülkeyiz. Bizde çok olan gıda ve su Irak’ta yok. Irak’ta çok olan petrol ve türevleri de bizde yok." diye konuştu. "Irak'ın Türkiye'nin deneyimlerinden faydalanması gerekiyor" AA muhabirine konuşan Iraklı genç yatırımcı ve iş insanı Muhammed Asadi de Irak ile Türkiye arasındaki ticaret hacmindeki artışa dikkati çekti. Asadi, "İki ülke arasındaki ticaret hacmi 2021 ile 2023 yılları arasında artmış durumda. Ayrıca Iraklı iş insanları Türkiye'de en çok emlak satın alanlar arasında üçüncü sırada geliyor. İkili ilişkilerde de güçlü gelişmeler söz konusu." dedi. Irak'ta inşaat ve yeniden imar alanında Türk şirketlerinin rolünün büyük olduğunu dile getiren Asadi, iki ülke ilişkilerinin 1990'larda beri etkilenmediğini ve bu yüzden Türk şirketlerinin Irak'taki varlığının yeni olmadığını vurguladı. "Irak'ın Türkiye’nin deneyimlerinden faydalanması gerekiyor." diyen Asadi, Türkiye'nin özellikle sanayi ve inşaat alanında Körfez ülkelerinden daha gelişmiş olduğunu söyledi. "Türkiye, tarım, ekonomi ve sanayide büyük devrimler yaptı" Iraklı eski milletvekili ve iş insanı Songül Çabuk da Türkiye'nin Irak ile tarihi ilişkilere sahip olduğunu hatırlattı. Çabuk, "Irak'ta yaşanan istikrardan bize en yakın komşu olan Türkiye faydalanmalı. Türkiye'nin elbette Irak'ın yeniden imarında büyük rolü olacak. Türkiye, tarım, ekonomi ve sanayi gibi alanlarda büyük devrimler yaptı. Türkiye’nin ekonomi ve ticaret alanlarında deneyimlerinden faydalanmalıyız.” ifadelerini kullandı. Eski Bağdat Ticaret Odası Başkanı Cafer Hamdani ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın göreve yeniden seçilmesinin Iraklıları sevindirdiğini dile getirdi. Hamdani, bunun yeni dönemde ikili ve stratejik ilişkiler ile özel sektörde önemli etkileri olacağını kaydetti. Irak ve Türkiye arasındaki ilişkilerin tarihi olduğuna işaret eden Hamdani, sözlerini şöyle sürdürdü: "Irak, tabii kaynaklara sahip zengin bir ülkedir ancak Türkiye gibi ülkelerin deneyimlerine ihtiyaç duyuyor. Türkiye, sanayi, tarım, sağlık, ulaştırma ve diğer tüm alanlarda büyük deneyim sahibi ve bizler de bu büyük fırsatı kaçırmamalıyız. Türk şirketleri ve Türk özel sektörü Irak'taki yatırımların hakiki ortağıdır."

ABD işgalinin Irak Ulusal Müzesi'nde Haber

ABD işgalinin Irak Ulusal Müzesi'nde "açtığı yara" kapanmadı

Bağdat Bağdat'ın merkezinde bulunan ve 100 binden fazla tarihi eserin bulunduğu müze, ABD askerlerinin önünde yağma ve tahribata uğradı. ABDİ güçlerinin müzeye saldıran onlarca kişiye müdahale etmeyip, adeta onlara "yol vermesi" Iraklıların hafızasından silinmiyor. Aradan geçen süreye rağmen müze, hala o saldırının "acı izlerini" taşıyor. Irak Kültür, Turizm ve Tarihi Eserler Bakanı Ahmed el-Bedrani, AA muhabirine yaptığı açıklamada, müzeden çalınan eserlerin ancak bir kısmını geri getirebildiklerini söyledi. O dönem ülkeden kaçırılan kimi eserleri farklı ülkelerden geri aldıklarını aktaran Bedrani, "ABD'den 17 binden fazla eseri geri getirebildik. Lübnan ve Mısır'dan da getirdiğimiz eserler oldu. İngiltere'ye araştırma için götürülen tarihi eser parçaları var onları da getireceğiz" dedi. Müzede yıllarca çalışan Tarihi Eserler ve Turizm Ekonomisi Uzmanı Fevziye Mehdi de müzedeki eserlerin yağmalanıp tahrip edilmesini "bilinçli bir intikam eylemi" olarak nitelendirdi. "Tahribatın arkasında Irak'taki medeniyeti bitirme hedefi vardı" "Ulusal müzenin yağmalanması, Irak'taki uygarlığı tarihten silme projesiydi ve dünyada benzeri olmayan bir tarihi eser hırsızlığıydı." diyen Mehdi, yaşanan tahribatta içeriden ve dışarıdan suç örgütlerinin bulunduğu bilgisine ulaştıklarını söyledi. ABD askerlerinin müzeyi korumadığını belirten Mehdi, "ABD askerleri Irak'taki petrol müessesesini koruduğu gibi müzeyi de koruyabilirdi ancak bunu bilinçli olarak yapmadılar. Müzenin çalınmasından ABD askerleri sorumludur. Yaptığımız incelemeler ve yağma olaylarına tanıklık edenlerden aldığımız bilgiler doğrultusunda müzedeki yağmanın arkasında bazı dış ülkelere bağlı güçlerin olduğunu gördük." ifadelerini kullandı. Müzenin tahrip edilmesinde "örgütlü ve profesyonel grupların" yer aldığını savunan Mehdi, şunları kaydetti: "Müzenin tahribatının arkasında Irak'taki medeniyeti bitirme hedefi vardı. Sıradan insanlar kolay taşınır eserleri çalarken örgütlü gruplar piyasa değeri yüksek eserlere yöneldi. Bu gruplar gece karanlığında bile müzeden eserleri çaldı. Halk, o dönem müzenin dışında konuşlandırılan ABD askerlerinden yağma eylemlerini engellemesini istese de işgal güçleri kılını kıpırdatmadı ve müzenin içerisine girmeme talimatı aldıklarını söyledi. Müze yakınında ikamet eden Murtaza isimli bir genç, evindeki silahı getirip müzeyi yağmacılardan korumaya çalıştı." Terör örgütü DEAŞ'ın Musul'daki müzeyi tahrip etmesinin de planlı bir eylemin parçası olduğunu dile getiren Fevziye Mehdi, Irak'ta halen kırsalda bulunan tarihi eserlerin yağma ve kaçak kazılara maruz kaldığını aktardı. Bağdat'taki tarihi müze binasının ABD işgali sırasında hava saldırısına da uğradığını anımsatan Mehdi, "ABD'liler o dönem, 'Saddam'ın Fedaileri' isimli silahlı grubun müzeyi, mevzi olarak kullandığı gerekçesiyle hava saldırısında bulunduklarını ileri sürdü. Ancak bu gerçeği yansıtmıyordu." dedi. Irak Ulusal Müzesi'nde halen 100 binden fazla tarihi eserin bulunduğu bilgisini paylaşan Mehdi, ülkedeki tarihi kazıların yabancı ülkelerden uzmanların yardımıyla devam ettiğini de belirtti. "Müzenin hazinesi çalındı" Irak Müzeler Dairesi Genel Müdür Yardımcısı Abbas Abid Mendil de Irak Ulusal Müzesi'nin ABD işgaliye sırasında dönemin en büyük "saldırı ve yağma eylemine" uğradığını anlattı. Daha sonra bazı eserlerin geri getirildiğini anımsatan Mendil, "Müzenin, 2003'te büyük tarihi değer taşıyan hazinesi çalındı. Uluslararası bazı yapıların da desteğiyle çalınıp yurt dışına götürülen eserlerin bir bölümünü geri getirebildik. Kaçak kazı yoluyla çalınan tarihi eserlerden de ülkeye getirdiklerimiz oldu. DEAŞ terörüyle de müzelerimiz tahribata uğradı." diye konuştu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.