Japonya Haberleri - Son Dakika Japonya Haber Güncel Gelişmeler

Türkiye 2024 Henley Pasaport Endeksi’nde 45. Sırada

2024 yılı Henley Pasaport Endeksi’ne göre dünyanın en güçlü pasaportları listelendi. Pasaportlar, vizesiz veya kapıda vize imkânı sunulan ülke sayısına göre değerlendirildi. İlk 10 sırada yer alan ülkelerin pasaportları, en az 185 ülkeye vizesiz seyahat olanağı tanıyor. EN GÜÇLÜ PASAPORTLARA SAHİP ÜLKELER Fransa, Almanya, İtalya, Japonya, Singapur, İspanya: 194 ülke Finlandiya, Güney Kore, İsveç: 193 ülke Avusturya, Danimarka, İrlanda, Hollanda: 192 ülke Birleşik Krallık, Belçika, Lüksemburg, Norveç, Portekiz: 191 ülke Yunanistan, Malta, İsviçre: 190 ülke Avustralya, Çekya, Yeni Zelanda, Polonya: 189 ülke ABD, Kanada, Macaristan: 188 ülke Estonya, Litvanya: 187 ülke Letonya, Slovakya, Slovenya: 186 ülke İzlanda: 185 ülke Pasaportların gücü, bir ülkenin uluslararası alandaki itibarı ve vatandaşlarının seyahat özgürlüğü açısından önemli bir kriter olmayı sürdürüyor. Güçlü pasaportlara sahip ülkeler, genellikle kuvvetli diplomatik ilişkiler ve ekonomik bağlara sahip. Bu ülkelerin vatandaşları daha az vize kısıtlaması ile dünya genelinde kolayca seyahat edebiliyor. TÜRKİYE 45. SIRADA KALDI Henley Pasaport Endeksi'nde Türkiye, 116 ülkeye vizesiz giriş imkânı sunarak 45. sırada yer aldı. Türkiye’nin bu konumunu geliştirebilmesi için daha fazla ülkeyle vizesiz seyahat anlaşması yapması gerektiği belirtiliyor. Türkiye, bu sıralamayla birçok Avrupa ve Asya ülkesinin gerisinde kaldı.

Avrupa Demiryollarında Bataryalı Tren Dönemi Başlıyor

Batarya ile çalışan trenler, sıfır emisyon modunda istasyonlara girip çıkarak hem hava kirliliğini hem de gürültüyü önemli ölçüde azaltabilecek. Deneme, modern demiryollarının 200. yılını kutlaması nedeniyle İngiltere’de gerçekleştirildi. Ülkenin kuzeydoğusunda başarıyla gerçekleştirilen bir şehirlerarası bataryalı tren denemesi, Avrupa demiryollarının geleceği için umut verici bir adım oldu. Bu "tribid" trenler, batarya, dizel ve elektrik gücü arasında geçiş yapabilme özelliğine sahip. HIZ VE EKONOMİYİ BİRLEŞTİREN TEKNOLOJİ Yeni nesil trenler, 700 kW gücündeki bataryalarıyla 120 km/sa üzerindeki hızlara ulaşabiliyor. Deneme sırasında tren, yalnızca batarya gücüyle 70 kilometre yol kat etti. Lansman sonrasında bu menzilin 100-150 kilometreye çıkması bekleniyor. Bataryalı trenler, dizel alternatiflerine göre yüzde 35-50 arasında yakıt tasarrufu sağlayarak daha düşük işletme maliyetleri vadediyor. Yolcular, bu tasarrufların bilet fiyatlarına yansımasını umuyor. ÇEVREYE DUYARLI ALTERNATİF Elektrikli trenler, demiryolu sektörünün net sıfır karbon hedeflerine ulaşması için en iyi çözüm olarak görülüyor. Batarya ile çalışan trenler, elektrikli hatlara geçişi hızlandırırken altyapı maliyetlerini de azaltıyor. Havai hatlar yerine batarya kullanımı, Avrupa çapında elektrifikasyon projelerinde milyarlarca euro tasarruf edilmesini sağlayabilir. Bu trenler, istasyonlara sıfır emisyon modunda girip çıkmaları sayesinde istasyon çevresindeki hava ve gürültü kirliliğini de azaltma potansiyeline sahip. İngiltere Demiryolları Bakanı Lord Hendy, bu gelişmenin daha çevreci ve güvenilir yolculukların önünü açacağını belirtiyor. YAYGINLAŞAN BATARYA TEKNOLOJİSİ Bataryalı tren teknolojisi, Avrupa'da hızla yaygınlaşıyor. Hitachi Rail, bu trenlerin daha geniş bir coğrafyada kullanılmasını planlıyor. Şirket, Japonya'daki dünyanın ilk bataryalı yolcu treni ve İtalya’daki Masaccio projelerinin ardından İngiltere ve diğer Avrupa ülkelerinde trenlerini yaygınlaştırmayı hedefliyor. Siemens Mobility de Almanya’nın Ortenau bölgesinde bataryalı trenleri hizmete sundu. Bu trenler, her yıl 1,8 milyon litre dizel tasarrufu sağlıyor. Siemens’in hızlı şarj altyapısı Demiryolu Şarj Dönüştürücüleri (RCC'ler) sayesinde, hattın yalnızca kısa bölümleri elektrikli hale dönüştürülerek bu trenler çalıştırılabiliyor. AVRUPA'NIN YEŞİL DEMİRYOLU GELECEĞİ Avrupa'nın demiryolları, batarya teknolojisiyle maliyetleri azaltırken karbon ayak izini küçültüyor. İtalya ve Almanya gibi ülkelerdeki başarılı uygulamalar, bu teknolojinin daha fazla bölgede kullanılacağını gösteriyor. Gelecek, daha hızlı, çevreci ve ekonomik demiryolu seyahatinde şekillenecek.

Bulgaristan Vatandaşlarına Çin’e Vizesiz Seyahat Müjdesi

Çin Halk Cumhuriyeti, normal Bulgar pasaportuna sahip kişilere 30 günü aşmamak kaydıyla iş gezisi, turizm, akraba veya arkadaş ziyareti, resmi ziyaret ve transit geçiş gibi seyahatler için vizesiz giriş hakkı tanıyacak. Çin Dışişleri Bakanlığı tarafından duyurulan bu uygulama, 30 Kasım 2024 saat 00.00’dan itibaren yürürlüğe girecek ve 31 Aralık 2025 saat 00.00’a kadar geçerli olacak. Ancak kalış süresi veya seyahat amacı nedeniyle 30 günü aşan durumlarda vize zorunluluğu devam edecek. Reuters’in geçtiğimiz günlerde aktardığı bilgiye göre, Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, Bulgaristan, Romanya, Hırvatistan, Karadağ, Japonya ve diğer bazı ülkeleri vizesiz erişim programına dahil edeceklerini belirtmişti. Ayrıca, programdaki 38 ülke vatandaşları için vizesiz kalış süresi 15 günden 30 güne çıkarılacak. Şu ana kadar Çin’e vizesiz erişim yalnızca Güney Kore ve bazı Avrupa ülkeleri vatandaşlarına tanınıyordu. Bu yeni düzenleme, Çin’in seyahat serbestisini genişletme adımlarından biri olarak dikkat çekiyor.

Turizm Sektörü Borsada Kan Kaybediyor

Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü 0.32 puanlık artışla 9.640,08 puandan tamamladı. Günün toplam işlem hacmi 83.7 milyar lira olarak gerçekleşti. Endeks genelinde bankacılık yüzde 0.85, holding ise yüzde 0.17 oranında değer kazandı. TURİZM SEKTÖRÜ EN ÇOK DEĞER KAYBEDEN OLDU Sektör endeksleri arasında en çok kazandıran, yüzde 1.19 artışla metal ana sanayi olurken, en çok kaybettiren ise yüzde 2.18 ile turizm sektörü oldu. Bu durum, sektör yatırımcıları için dikkat çekici bir tablo oluşturdu. KÜRESEL PİYASALAR VE MAKROEKONOMİK VERİLER ETKİLİ Küresel piyasalarda ABD’nin ticaret politikaları ve dün açıklanan makroekonomik veriler, yatırımcıların yön arayışında belirleyici oldu. Analistler, ABD'nin ticaret ortaklarına karşı koruyucu adımlar atma ihtimali nedeniyle piyasalarda temkinli bir seyir izlendiğini ifade etti. GÖZLER MAKROEKONOMİK GELİŞMELERDE Analistler, yurt içinde büyüme verileri ve finansal istikrar raporunun takip edileceğini belirtti. Yurt dışında ise Euro Bölgesi’nde enflasyon, Almanya’da işsizlik oranı, Japonya’da perakende satışlar ve sanayi üretimi gibi önemli veriler yatırımcıların odağında olacak. BIST 100 endeksi için 9.700 ve 9.800 puan seviyeleri direnç, 9.500 ve 9.450 puan seviyeleri ise destek olarak öne çıkıyor. 2024 BÜYÜME BEKLENTİSİ YÜZDE 2.98 Ekonomistlerin 2024 yılı için büyüme beklentisi ortalama yüzde 2.98 olarak kaydedildi. Bu beklentiler, piyasalardaki genel temkinli görünümü destekliyor.

Çin, Vizesiz Seyahat Alanını Genişletiyor

Çin, Japonya, Bulgaristan, Romanya, Hırvatistan, Karadağ gibi ülkeler dahil olmak üzere çok sayıda ülkeyi kapsayacak şekilde vizesiz seyahat uygulama alanını genişlettiğini duyurdu. Çin Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre, vizesiz seyahat uygulaması 30 Kasım 2024 ile 31 Aralık 2025 tarihleri arasında geçerli olacak. Bu düzenleme ile birlikte, 38 ülkenin vatandaşları için Çin'de vizesiz kalış süresi 15 günden 30 güne uzatılacak. Çin, daha önce de Güney Kore ve bazı Avrupa ülkeleri için vizesiz seyahat uygulamalarını artırarak turizm ve ticareti canlandırmayı hedeflemişti.

Küresel Turizmde 2024 Gelirleri 1 Trilyon Doları Bulabilir

KPMG’nin Küresel Dinlenme Eğilimleri 2024 Raporu, seyahat ve turizm sektörünün pandemi sonrası toparlanma sürecine odaklanıyor. Rapora göre, sektörün gelirlerinin 2024’te %8,3 artışla 1 trilyon dolar seviyesine ulaşması bekleniyor. Ayrıca, sektöre yapılan küresel yatırımın %25 artacağı öngörülüyor. SEKTÖRÜN ODAKLANDIĞI ALANLAR İnorganik Büyüme: Birleşme ve satın alma faaliyetlerinde Çin, Hindistan, Japonya ve Almanya gibi pazarlarda hareketlilik arttı. Stratejik satın almalar ve iş birlikleri büyümeye katkı sağlıyor. Performans Geliştirme: Şirketler, maliyet artışları ve enflasyona karşı operasyonel verimliliği artırmayı hedefliyor. Daha az kaynakla daha fazla sonuç elde etmek için optimizasyon stratejileri uygulanıyor. Teknoloji Kullanımı: Dijitalleşme ve üretken yapay zekâ, hizmet kalitesini artırmada ön planda. İnsan dokunuşunu kaybetmeden teknoloji entegrasyonu sağlanıyor. Müşteri Odaklılık: Müşteri deneyimi ve sadakati artırmak için kişisel hizmetler ve yenilikçi yaklaşımlar benimseniyor. Seyahat dışı hizmetlerle müşteri memnuniyeti hedefleniyor. KPMG Türkiye Taşımacılık ve Turizm Sektör Lideri Mert Öner, sektörün toparlanma sürecinde yeni fırsatlar sunduğunu belirtiyor. Ancak, yüksek faiz oranları, düşük tüketici güveni ve ekonomik büyümedeki durgunluk gibi faktörler sektörü zorlamaya devam ediyor. 2024, turizm sektörünün teknolojik yeniliklerle büyüme ve müşteri odaklı stratejilerle rekabet gücünü artırma yılı olacak gibi görünüyor.

2034'te Küresel Şarap Turizmi Pazarı 332,5 Milyar Dolara Ulaşacak

Küresel şarap turizmi pazarı, şarap eğitimi ve deneyimsel öğrenmeye olan talebin artmasıyla büyüyor ve şarap bölgelerinin tanıtım çabaları bu gelişimi güçlendiriyor. Ancak, mevsimsel ve hava koşullarıyla ilgili zorluklar büyümeyi sınırlayabiliyor. Bu da sürdürülebilir büyüme için yenilikçi çözümler geliştirmeyi gerektiriyor. Future Market Insights (FMI) raporuna göre, küresel şarap turizmi pazarı etkileyici bir büyüme yolunda ilerliyor. 2024 yılında 95,877 milyon dolar olan pazarın, 2034 yılına kadar 332,529,8 milyon dolara ulaşması bekleniyor. Bu, tahmin döneminde yıllık bileşik büyüme oranı (CAGR) yüzde 13,2’lik bir artışı gösteriyor. Bu artış, şarap kültürünü gastronomi ve yerel sanatlarla harmanlayan eşsiz seyahat deneyimlerine olan artan tüketici ilgisini yansıtıyor. KÜRESEL ŞARAP TURİZMİNDE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK TRENDİ Sürdürülebilirlik, şarap turizmi sektöründe önemli bir tema haline gelmiş durumda. Şarap üreticileri ve turizm operatörleri, organik tarım, su tasarrufu ve yenilenebilir enerji gibi çevre dostu uygulamaları benimsemeye başlıyor. Bu değişim, çevre bilincine sahip seyahat severler için çekici olduğu gibi, şarap deneyiminin otantikliğini de artırıyor. Napa Vadisi (Kaliforniya) ve Bordeaux (Fransa) gibi bölgeler, bağ yönetimi ve ziyaretçi deneyimlerine entegre edilmiş sürdürülebilir uygulamalara örnek teşkil ediyor. Şarap turizmi endüstrisinin büyümesini destekleyen birkaç faktör bulunuyor: Eşsiz Deneyimlere Olan Tüketici Talebi: Günümüz gezginleri, geleneksel gezi anlayışının ötesinde, yerel kültürlerle derinlemesine etkileşimde bulundukları deneyimler arıyor. Şarap turizmi ve gastronomi turizmi, ziyaretçilerin yerel kültürlerle yakın temas kurmalarını sağlayan etkinlikler sunuyor. Şarap turizmi, bağ gezileri, şarap tadımları ve şarap ve yemek eşleştirmeleri sunarken, gastronomi turizmi, yemek pişirme dersleri, yemek tadımları ve çiftlikten sofraya yemek deneyimlerini keşfetmeyi içeriyor. Bu iki tür, zengin bir kültürel bağ ve yerel geleneklere daha derin bir takdir kazandırıyor. Dijital Dönüşüm: Gelişmiş dijital araçlar ve online rezervasyon platformları, tüketicilerin şarap turlarını planlamasını günden güne kolaylaştırıyor. Sosyal medyanın yükselişi de şarap bölgelerinin tanıtımında önemli bir rol oynuyor. Etkileyici görseller, daha genç bir demografiyi de cezbediyor. Yükselen Destinasyonlar: Fransa, İtalya ve İspanya gibi köklü bölgeler hâlâ pazarın büyük kısmını elinde bulundururken, Moldova, Gürcistan ve Hırvatistan gibi yükselen destinasyonlar dikkat çekiyor. Bu ülkeler, benzersiz tarihleri ve şarap yapım gelenekleriyle uluslararası turistleri kendilerine çekiyor. Sağlık Bilinci: Ölçülü içki içme eğilimi, kaliteye daha fazla ilgi duymayı beraberinde getiriyor. Şarap turizmi yetkilileri, premium şarap tadımları ve ölçülü tüketimin sağlık faydaları hakkında eğitim veren etkinlikler sunarak bu yaşam tarzını teşvik ediyor. RAPORUN ÖNE ÇIKAN BULGULARI Pazar Büyümesi: Şarap turizmi talebinin %13,2’lik bir CAGR ile 2034 yılına kadar 332,529,8 milyon dolara ulaşması bekleniyor. Bölgesel Büyüme Tahminleri: Avrupa şu anda pazar payını lider konumda tutuyor; ancak Çin ve Hindistan gibi Asya-Pasifik bölgelerinde önemli büyümeler bekleniyor. Tüketici Tercihleri: Milenyum kuşağı, şarap turizminde otantik deneyimler ve sürdürülebilir uygulamalara olan talebi yönlendiriyor. Rezervasyon Trendleri: Bağ evlerinin web siteleri üzerinden yapılan doğrudan rezervasyonlar, önemli bir gelir kaynağını oluşturuyor ve kişiselleştirilmiş seyahat planlamasının önemini vurguluyor. ÜLKE BAZINDA ŞARAP TURİZMİ ENDÜSTRİSİ BEKLENTİLERİ (2024-2034): Hindistan: %13.7 CAGR ile en hızlı büyüyen pazar; artan orta sınıf ve harcanabilir gelirler. Nashik gibi bölgeler, daha fazla bağ ve festival ile gelişiyor. Çin: %11.4 CAGR; genç tüketiciler ve hükümet desteğiyle büyüme. Ningxia ve Shandong gibi yükselen bölgeler popülerleşiyor. İspanya: %9.7 CAGR; Rioja ve Priorat gibi bölgelerde zengin kültürel deneyimler. Yenilikçi pazarlama gereksinimi, tüketimdeki azalma nedeniyle artmış durumda. Singapur: %9.1 CAGR; Güneydoğu Asya'da önemli bir şarap tüketim merkezi. Birçok şarap etkinliği ve artan şarap eğitim programları düzenleniyor. Japonya: %8.8 CAGR; özellikle Yamanashi ve Hokkaido'da şarap kültürünün giderek daha fazla benimsenmesi. Bağ gezileri ve yerel şarap eşleştirmelerine olan ilgi artıyor.

Havacılıkta Rekor Gün: 15 Yılın Zirvesi!

Havacılık sektörü, son yıllarda küresel krizlerden COVID-19’a, terör saldırılarından savaşlara kadar birçok zorluk yaşıyor. Bu süreçte en büyük darbeyi COVID-19 salgını ile alan sektör, toparlanma sürecini hızla tamamlarken yükselen performansıyla 2019 rakamlarını geride bıraktı. 2 Ağustos 2024, bu çabanın meyvesi olarak havacılık tarihine son 15 yılın en yoğun uçuş günü olarak geçti. REKOR KOLTUK KAPASİTESİ Havacılık analiz firması OAG'nin verilerine göre, 2 Ağustos günü tam 17 milyon 987 bin 792 koltuk kapasitesi sunuldu. Bu rakam, 2009’dan bu yana en yüksek kapasiteyi temsil ediyor. Son 15 yılın en yoğun uçuş günleri incelendiğinde, neredeyse her yıl bu rekorun Temmuz ve Ağustos aylarında gerçekleştiği görülüyor. Pandemi yıllarında (2020-2021) ise en yoğun uçuş günlerinin Ocak ve Aralık aylarında gerçekleştiği kaydediliyor. EN YOĞUN GÜNLERDE KULLANILAN HAVALİMANLARI Son 15 yılın en yoğun uçuş günlerinde en sık kullanılan havalimanları genelde sabit kaldı. Özellikle Atlanta Hartsfield-Jackson Havalimanı sürekli ilk sırada yer aldı. Dubai Havalimanı ise 2015’te listeye girip o günden bu yana pozisyonunu korudu. En Yoğun Havalimanlar (2024): Atlanta Hartsfield-Jackson, Dubai Havalimanı, Dallas-Fort Worth, Tokyo Haneda, Denver Havalimanı EN YOĞUN GÜNÜN ÖNE ÇIKAN ROTALARI 2024'te en yoğun günün rotaları ağırlıklı olarak kısa mesafeli iç hat uçuşlarından oluştu. Özellikle Güney Kore'deki Jeju Havalimanı ile Seul Gimpo arasındaki uçuşlar ilk sırada yer aldı. Bu rota, 2 Ağustos 2024'te 1,2 milyon tarifeli koltuk kapasitesine ulaştı. En Yoğun Rotalar (2024): Jeju Havalimanı – Seul Gimpo New Chitose – Tokyo Haneda Fukuoka – Tokyo Haneda Noi Bai – Tan Son Nhat Melbourne – Sydney Pandemi yılları uçuş sektöründe büyük değişikliklere neden oldu. 2020 yılında kısıtlamaların devrede olduğu dönemde uçuşlar ciddi oranda azaldı ve yoğun günler yılbaşına kaydı. Ancak aşı programları ve kısıtlamaların kaldırılmasıyla 2022’den itibaren yaz aylarında yoğunluk yeniden zirve yaptı. Havacılık sektörü, yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen gösterdiği direnişle bu zorlu günleri geride bırakmayı başardı ve geleceğe yönelik umut veren projelere imza atmaya devam ediyor.

Cappadocia Marriott: 60 Milyon Dolarlık Japon-Türk Turizm Yatırımı

Kapadokya, Japon HIS Hotel Holdings (H.H.H) ve Dorak Holding iş birliğiyle 60 milyon dolarlık yatırım sonucunda 5 yıldızlı Cappadocia Marriott oteline kavuştu. 298 odalı, 467 yatak kapasiteli otel, bölgede nitelikli konaklama ihtiyacını karşılamak için yıl sonu gelmeden hizmete açıldı. JAPONYA’DAN İLK DOĞRUDAN TURİZM YATIRIMI Dorak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Serdar Körükçü, bu ortaklıkla Türkiye’ye Japonya’dan ilk doğrudan turizm yatırımının yapıldığını belirtti. Körükçü, "Bu yıl 1 milyar dolar ciro bekliyoruz. 8 otelimizde yıl sonuna kadar 350 bin turist ağırlayacağız. 2018 yılında ortaklığı kurduk ve ‘Türkiye’ye yatırım yapar mısınız?’ dedik. 5 dakika düşündükten sonra ‘Evet yaparız’ cevabını verdiler. 15 dakikada el sıkıştık. 30 milyon dolar Japonlar, 30 milyon dolar da biz yatırdık ve Kapadokya 298 odalı ve 467 yataklı nitelikli konaklama açığını kapaktacak bir otele kavuştu. 2025 yılında dünyadan 400 bin turisti ağırlamayı bekliyoruz" dedi. Pamukkale’de de 60 milyon dolarlık yeni bir otel yatırımı planladıklarını duyurdu. Dorak Holding, 2025’te dünya genelinden 400 bin turist ağırlamayı ve Japon turist sayısını yüzde 50 artırarak 200-250 bine çıkarmayı hedefliyor. Japon hava yolu şirketleri ANA ve JAL’ın da 2025’te Türkiye uçuşlarına başlayacak olması, bu hedefi destekleyecek. "KAPADOKYA'NIN TURİZM POTANSİYELİNE GÜVENDİK" HIS CEO’su Tatsuya Nakamori, yatırımın hızla hayata geçmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek, "6 yıl önce bu bölgeye geldim. O zaman böyle bir otelin açılabileceğini bile hayal edemezdim. Şimdi ise gerçek oldu. Bizim yaptığımız yatırım, Japonya’dan direkt olarak gelen ilk turizm yatırımı" dedi. Nakamori, "Japonya’da bir atasözü var: ‘Vadi ne kadar derinse dağ o kadar büyük görünür’. Son 6 yılda bizim sektör etkilendi ama 2025 yılından umutluyum. İstanbul’a robot teknolojili bir otel açmayı planlıyoruz. Şu anda 47 otel işletiyoruz, Marriot 48’inci otelimiz oldu. Türkiye’ye ciddi bir turizm potansiyeli olduğu için yatırım yaptık. Yatırımımızın kârlılığını 12 yıl içinde almayı umuyoruz. Bu yıl 2.5 milyar dolar ciro yaptık. Yatırım yaparken Dorak firmasına, Kapadokya’nın turizm potansiyeline güvendik ve çok hızlı karar verdik" sözleriyle yatırımdan beklentilerini de paylaştı.

#Japonya