Hava Durumu

#Kapadokya

TOURISMJOURNAL - Kapadokya haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kapadokya haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

MICHELIN Rehberi, Türkiye Genelinde Yaygınlaşıyor Haber

MICHELIN Rehberi, Türkiye Genelinde Yaygınlaşıyor

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, ‘‘Bir sonraki MICHELIN Rehberi tüm Türkiye’yi kapsayacak. Bu gelişme Türk mutfağının tarihsel köklerini ve bölgesel çeşitliliğini daha görünür kılacak’’ dedi. Dünyanın en prestijli restoran değerlendirme sistemlerinden biri olan Michelin Rehberi'nin 2026 Türkiye seçkisi Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un katılımıyla düzenlenen ödül töreninde açıklandı. 2026 Michelin Rehberi Türkiye seçkisinde toplam 171 restoran yer aldı. Bu restoranlardan 2’si iki Michelin Yıldızı, 15’i bir Michelin Yıldızı, 13’ü Yeşil Yıldız, 39’u Bib Gourmand ile ödüllendirildi. Ayrıca 115 restoran, Michelin Rehberi tarafından tavsiye edilen işletmeler arasında yer aldı. Ödül töreninde konuşan Ersoy, "Kapadokya’mızın da listede yer almasının sevincini ve haklı gururunu yaşıyoruz" dedi. MICHELIN Rehberi’nin Türkiye’deki kapsamının bu yıl genişletildiğini belirten Ersoy, "MICHELIN Rehberi’nin ülkemizdeki dördüncü yılında ise büyüleyici peribacalarıyla her gezginin seyahat listesinde yer alan Kapadokya’mızın da MICHELIN listesinde yer alacak olmasının sevincini ve haklı gururunu yaşıyoruz" şeklinde konuştu. Kapadokya’nın yalnızca doğal güzellikleriyle değil, tarihî ve kültürel mirasıyla da ön plana çıktığını anlatan Ersoy, bölgenin Hristiyanlığın erken dönemlerine ışık tutan yer altı şehirlerinden çömlekçilik geleneğine, sıcak hava balonu turlarından mağara otellerine kadar birçok benzersiz deneyim sunduğunu vurguladı. Ersoy, Orta Anadolu mutfağının en seçkin örneklerini içinde barındırmasını da Kapadokya’yı gastronomi alanında değerli bir destinasyon hâline getirdiğine dikkat çekti. Bölgenin sahip olduğu killi toprağın özgün pişirme tekniklerine ve özel bağcılık kültürüne katkı sağladığını belirten Ersoy, bunun Kapadokya’nın kendine has bir gastronomi kimliği kazanmasına olanak tanıdığını ifade etti. Ersoy konuşmasını şöyle sürdürdü: "MICHELIN Rehberi’nin de gözünden kaçmayan bu zengin miras, Kapadokya’daki yetenekli şeflerimiz tarafından dünya standartlarındaki restoranlarda, yöresel ürünlerin özel dokunuşlarla yorumlanması sayesinde ziyaretçilere eşsiz bir lezzet yolculuğu sunuyor. Artık MICHELIN seçkisiyle daha da görünür hale gelecek bu zengin gastronomi kültürünün Kapadokya’yı gezginler için çok daha güçlü bir çekim noktasına dönüştüreceğine yürekten inanıyoruz." Yıldızlı restoran sayısı 17 oldu Michelin Rehberi 2026 Türkiye seçkisinde, üç restoran ilk kez bir Michelin Yıldızı almaya hak kazandı. Muğla’dan 'Mezra Yalıkavak' şef Serhat Doğramacı, İstanbul’dan 'Araf İstanbul' şefler Pınar Korgan Çetinkaya ve Kenan Çetinkaya ile Nevşehir’den 'Revithia' şef Duran Özdemir, 2026 seçkisinde birer yıldızla ödüllendirildi. İki Michelin Yıldızı kategorisinde ise İzmir’den 'Vino Locale' şef Ozan Kumbasar listeye bu yıl dâhil oldu. İstanbul’dan TURK Fatih Tutak ise mevcut iki yıldızını koruyarak seçkideki yerini pekiştirdi. Böylece Türkiye’nin Michelin Yıldızlı restoran sayısı 17'ye ulaştı. ‘‘MICHELIN Rehberi Türkiye’yi kapsayacak’’ Bakan Ersoy, konuşmasında önemli bir gelişmeyi de kamuoyuyla paylaşarak, bir sonraki MICHELIN Rehberi seçkisinin artık Türkiye’nin tamamını kapsayacağını açıkladı. Bu genişlemenin, Türk mutfağının tarihsel köklerini ve bölgesel çeşitliliğini daha görünür kılacağına işaret etti. Güçlü bir geleneğin, Anadolu’nun binlerce yıllık tarihi ve kültürel mozaiğiyle birleşerek saray mutfağında rafine hâle geldiğini vurgulayan Ersoy, "Türk mutfağı, ülkemizin 7 bölgesinde farklı ve eşsiz lezzetler sunuyor" ifadelerini kullandı. Türkiye’nin gastronomik zenginliğinin yalnızca yemek yapmaktan ibaret olmadığını dile getiren Ersoy, bunun aynı zamanda bir yaşam felsefesi ve kuşaktan kuşağa aktarılan bir bilgelik olduğunu belirtti. Gastronomide elde edilen başarıların sadece geçmişe değil, aynı zamanda geleceğe yönelik bir vizyonla şekillendiğini dile getiren Ersoy, geleneksel tariflerin modern sunumlarla buluşturulduğunu, yerel ürünlerin ön plana çıkarıldığını ve sürdürülebilir bir anlayışla hareket edildiğini kaydetti. MICHELIN Rehberi’nin Türkiye genelindeki bu zenginliği değerlendirmeye alacak olmasının, yerel ustaların ve lezzetlerin uluslararası tanıtımına katkı sağlayacağını ifade eden Ersoy, bu adımın illerin gastronomi turizminden aldığı payı da artıracağına dikkat çekti. MICHELIN Rehberi’nin Türkiye’yi kapsayacak olmasının önemine de değinen Bakan Ersoy, "Her yöremizin, her şehrimizin kendine has tarifleri, özel pişirme teknikleri ve unutulmaz lezzetleri vardır. MICHELIN Rehberi'nin Türkiye'nin tamamını kapsayacak olması, bu binlerce yıllık kültürel birikimimizin, yerel lezzetlerimizin ve mutfak sanatımızın dünya çapında takdir görmesi anlamına gelmektedir. Bu, sadece restoranlarımız için değil, tüm mutfak kültürümüz ve gastronomi mirasımız için gurur verici bir gelişmedir. MICHELIN Rehberi’nin İstanbul, İzmir, Muğla ve son olarak da Kapadokya için hazırladığı seçkiler yalnızca bu destinasyonlarımızın marka değerini arttırmakla kalmıyor; aynı zamanda gurme gezginleri Türkiye’ye çekerek ülkemizin dünyanın önde gelen lezzet merkezleri arasında hak ettiği yeri almasına da katkı sağlıyor. Üstelik MICHELIN Rehberi’nin ülkemizdeki varlığı, sürdürülebilirliği, yerelliği merkeze alan Türk gastronomi anlayışının daha iyi tanınmasına da destek oluyor. Türk mutfağı doğal yapısı itibariyle sürdürülebilir geleneklere bağlı olsa da sürdürülebilirlik bizim için sadece gastronomi sektörüyle sınırladığımız bir strateji değil. Bugün odağımız her ne kadar Türk gastronomisi olsa da sürdürülebilirliğin turizm sektörümüzün bel kemiğini oluşturduğunu belirtmek ve bu konuda gerçekleştirdiğimiz en önemli adımın altını bir kez daha çizmek istiyorum" dedi. ‘‘İstanbul, dünyanın en iyi gastronomi şehri seçildi’’ Türk mutfağının uluslararası tanıtımı için Bakanlık olarak yürütülen iletişim stratejilerinin somut sonuçlar verdiğini belirten Ersoy, İstanbul’un kazandığı önemli bir unvana da değindi. Bakan Ersoy, "İstanbul, konuklarına sokak lezzetlerinden esnaf lokantalarına, fine dining restoranlardan Michelin Yıldızlı restoranlara uzanan beş duyuya hitap eden bir seçki eşliğinde; Asya, Orta Doğu, Akdeniz ve Avrupa mutfaklarının da en iyi örneklerini sunan gastro-şehrimiz olarak, yeni dünyanın en iyisi seçildi. Mastercard Ekonomi Enstitüsü tarafından, uluslararası yeme-içme harcamaları analiz edilerek hazırlanan Seyahat Trendleri 2025 Raporu’na göre İstanbul, dünyanın bir numaralı gastronomi şehri" ifadelerini kullandı. MICHELIN Key listesinde Türkiye’den 26 otel yer aldı Bakan Ersoy, Türkiye’nin sürdürülebilir turizm alanında attığı öncü adımlara dikkat çekerek, 2022 yılında Küresel Sürdürülebilir Turizm Konseyi (GSTC) ile imzalanan iş birliği anlaşmasının bu alanda bir ilke işaret ettiğini söyledi. Bakan Ersoy, bu adımla Türkiye'nin, hükümet düzeyinde sürdürülebilirlik sertifikasyon çerçevesi geliştiren dünyadaki ilk ülke olduğunu hatırlattı. Bu girişimin diğer ülkelere de ilham verdiğini belirten Ersoy, yalnızca üç yıl içinde uluslararası tanınırlığa sahip GSTC Sertifikasını almaya hak kazanan konaklama tesislerinin sayısının 2 bini aştığını ifade etti. Ersoy, bu çerçevede tüm konaklama tesislerinin sertifikasyon sürecini 2030 yılına kadar tamamlamayı hedeflediklerini kaydetti. Konaklama sektöründe gerçekleşen bu sürdürülebilir dönüşümün ve hizmet kalitesinin MICHELIN Rehberi’nin dikkatinden kaçmadığını söyleyen Ersoy, konaklama alanında hayata geçirilen yeni değerlendirme sistemi MICHELIN Key seçkisinde Türkiye’nin önemli bir yer edindiğini bildirdi. Michelin Rehberi’nin ilk küresel Anahtar seçkisinde, Türkiye’de 22 otel ‘1’; 3 otel ‘2’ ve 1 otel ise ‘3’ Michelin Key’e sahip oldu. "Önümüzdeki dönemde MICHELIN Key ile ödüllendirilen tesislerimizin sayısının hızla arttığına tanıklık edeceğiz" diyen Ersoy, gastronomi destinasyonlarında olduğu gibi konaklama tesislerinde de bu başarının artarak süreceğine inandığını dile getirdi. Ersoy, "MICHELIN Rehberi seçkisinde yer almaya hak kazanan tüm restoranlarımızı ve şeflerini emeklerinden ötürü tebrik ediyorum. Bu başarının hem restoranlarımızın hem destinasyonlarımızın hem de ülkemizin turizmindeki yükselen konumunu daha da güçlendireceğine inanıyor ve MICHELIN Rehberi’nin artık tüm yurdumuza yayılıyor olmasındaki ivmeden duyduğum memnuniyeti sizlerle paylaşmak istiyorum’’ diyerek sözlerini tamamladı.

Niğde'de Antik Roma'nın Gizli Şifa Merkezi Keşfedildi Haber

Niğde'de Antik Roma'nın Gizli Şifa Merkezi Keşfedildi

Niğde ve Kapadokya Arkeolojisinde Büyük Keşif: Roma Havuzu Şifa Merkezi Çıktı Niğde'nin Bor ilçesine bağlı Bahçeli beldesindeki 2. yüzyıl Roma Havuzu, 80 yıl aradan sonra yeniden yapılan kazılarda yeni bir kimlik kazandı. Daha önce sadece Antik Tyana'ya içme suyu sağlayan bir yapı olarak bilinen havuzun, aslında suyla tedavi merkezi olduğu ortaya çıktı. Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın "Geleceğe Miras" projesi kapsamında sürdürülen kazılar, Aksaray Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Osman Doğanay ve ekibi tarafından yönetiliyor. M.S. 2. yüzyılda Hadrian ve Trajan dönemlerinde inşa edilen yapı, 2025 kazılarıyla sağlık merkezi olarak tanımlandı. Kazı Başkanı Prof. Dr. Osman Doğanay, "Tyana Antik Kenti'ndeki Roma Havuzu'nda iki buçuk aylık çalışmada önemli bulgular elde ettik. Havuzun su taşıma işlevinin ötesinde, suyla tedavi merkezi olduğunu kanıtladık" dedi. Asklepios Kültü ve Tedavi Kanıtları Kazılarda bulunan Asklepios kültüne ait eserler, havuzun tıbbi ve dini rolünü doğruladı. Doğanay, "Sağlık tanrısı Asklepios'a ait yılanlı sunak ve heykel parçaları, buranın tedavi merkezi olduğunu gösteriyor. Doğu cephesindeki kalıntılar da Asklepios tapınağına işaret ediyor" açıklamasında bulundu. Doğanay, havuzun artık "şifalı sularla tedavi tapınağı kompleksi" olarak görüldüğünü belirtti. Ele geçirilen bir kitabe, yapının Marcus Aurelius ve Commodus dönemine (M.S. 177-180) ait olduğunu ve üç yılda tamamlandığını ortaya koydu. Niğde ve Kapadokya İçin Önemli Bulgu Prof. Dr. Doğanay, keşfin Niğde ve Kapadokya arkeolojisi için dönüm noktası olduğunu vurguladı: "80 yıl sonra yeniden kazılarla, suyla tedavi merkezi olduğu bilimsel olarak teyit edildi." Gelecek Kazılar ve Turizm Hedefi 2026'da devam edecek kazılarla kompleksin tamamı gün yüzüne çıkarılacak. Doğanay, "Çevre düzenlemeleriyle turizme açılacak. Antik dönemde ziyaretçi çeken bu merkezde sürpriz eserler bekliyoruz; adaklar ve sunularla dolu kalıntılar çıkabilir" dedi.

Kapadokya, Avrupa Kültür Rotaları Forumuna Ev Sahipliği Yaptı Haber

Kapadokya, Avrupa Kültür Rotaları Forumuna Ev Sahipliği Yaptı

Avrupa Konseyi Kültür Rotaları 14. Yıllık Danışma Forumu, Kapadokya'da düzenlenen basın toplantısıyla başladı. Avrupa Konseyi Demokratik Kurumlar ve Özgürlükler Daire Başkanı Irena Guidikova, "Avrupa'daki 49 kültür rotasından 11'i Türkiye'den geçiyor. Bu durum Türkiye'yi sadece Güney Avrupa'ya değil, tüm Avrupa'ya bağlayan bir köprü konumuna getiriyor" dedi. Etkinliğe ev sahipliği yapan Marriott Cappadocia Hotel'de gerçekleştirilen toplantıya Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan ile Avrupa Konseyi Demokratik Kurumlar ve Özgürlükler Daire Başkanı Irena Guidikova katıldı. Bakan Yardımcısı Alpaslan, "Türkiye, 2018 yılından bu yana bu programa dâhil olmuş ve aktif bir şekilde yer almıştır. Katılım sağlandığında 4 olan sertifikalı kültür rotası sayısı bugün 11'e yükselmiştir. Bu gelişme sadece sayısal bir artış değil, yerel yönetimler, üniversiteler, kalkınma ajansları ve topluluklar gibi ülkemizin tüm paydaşlarının güçlü bir iş birliğini de yansıtmaktadır. Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak bu programı aktif şekilde destekliyor, ülkemizin kültürel birikiminin ve zenginliğinin uluslararası düzeyde tanıtılması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu yaklaşım hem kültürel mirasın korunmasını hem de yerel kalkınmanın desteklenmesini bütüncül bir anlayışla birleştirmektedir" dedi. Alpaslan, forumun Kapadokya'da düzenlenmesinin tesadüf olmadığını belirterek, "Kapadokya, doğanın, tarihin ve kültürün iç içe geçtiği eşsiz bir coğrafya. Avrupa Konseyi Peyzaj Sözleşmesi'nin 25. yılı ve kültür rotaları programının temel ilkelerini yansıtan bu özel mekânda Avrupa'dan gelen misafirlerimize zenginliğimizi göstermekten büyük mutluluk duyuyoruz" diye konuştu. Avrupa Konseyi Demokratik Kurumlar ve Özgürlükler Daire Başkanı Irena Guidikova ise, Türkiye'nin program açısından stratejik öneme sahip olduğunu vurgulayarak, "Avrupa'daki 49 kültür rotasından 11'i Türkiye'den geçiyor. Bu durum Türkiye'yi sadece Güney Avrupa'ya değil, tüm Avrupa'ya bağlayan bir köprü konumuna getiriyor. Özellikle Cultural Routes of the Council of Europe üyesi olan Kapadokya, seramik rotası ve iter vitis (şarap rotası) gibi önemli güzergâhların merkezinde yer alıyor. Bu rotalar sayesinde ziyaretçiler Kapadokya hakkında daha fazla bilgi edinecek, bölge daha çok tanınacak ve yerel turizm canlanacaktır" şeklinde konuştu. Guidikova, bu tür etkinliklerin Avrupa genelinde kültürel mirasın görünürlüğünü artırmanın yanı sıra turizm operatörleri, akademisyenler ve karar vericiler arasında güçlü bir ağ oluşturduğuna dikkat çekti. 1987 yılında başlatılan Kültür Rotaları Programı, Avrupa'nın ortak kültürel mirasını keşfetmeyi, kültürel ve ekonomik kalkınmayı desteklemeyi ve sürdürülebilir turizmi güçlendirmeyi amaçlıyor. Her yıl farklı bir destinasyonda düzenlenen forum, bu yıl ekim ayında Kapadokya'da 350 katılımcıyla gerçekleştiriliyor. Etkinlik, Türkiye'nin kültür turizmi tanıtımına uluslararası ölçekte önemli bir katkı sağlaması bakımından büyük önem taşıyor.

Çin Pazarına Yönelik Turizm Atağı Haber

Çin Pazarına Yönelik Turizm Atağı

Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA), Türk Hava Yolları iş birliğiyle Uzak Doğu Projeleri kapsamında, Çin pazarına yönelik tanıtım faaliyetleri kapsamında önemli bir tanıtım programını daha duyurdu. Önceki haftalarda gerçekleşen programda Çin’in önde gelen 29 dijital içerik üreticisi, İstanbul ve Kapadokya’nın simge destinasyonlarında konuk edildi. TGA’DAN ÇİN DİJİTAL MECRALARINA GÜÇLÜ TANITIM HAMLESİ Kapadokya’daki konaklamalar bölgedeki oteller tarafından ücretsiz olarak sağlanırken, içerik üreticileri seyahat boyunca deneyimlerini Çin’in popüler dijital platformları olan Douyin, Bilibili, RED, Weibo ve WeChat’te paylaştı. Elde edilen erişim ve etkileşim verileri TGA tarafından raporlanacak. BOĞAZ’DA IŞIKLAR, ATÖLYEDEDE MOZAİKLER İstanbul ayağında; Ayasofya Camii, Sultanahmet Camii, Yerebatan Sarnıcı ve Topkapı Sarayı gibi tarihi noktalar gezildi. İstiklal Caddesi boyunca St. Antuan Kilisesi, Çiçek Pasajı ve Narmanlı Han gibi ikonik yapılar ziyaret edildi. Katılımcılar ayrıca Galataport’ta tur yaptı, Boğaz hattında özel bir tekne turuyla şehri denizden keşfetti ve mozaik lamba atölyesinde üretici bir deneyim yaşadı. BALONLAR VE KÜLTÜREL BULUŞMALAR Kapadokya’da Kaymaklı Yer Altı Şehri ve Göreme Açık Hava Müzesi ziyaretleri gerçekleştirilirken, çömlek yapımı atölyesi gibi bölgeye özgü deneyimler sunuldu. Aşk Vadisi’nde gün batımında at binme, sıcak hava balonuyla gün doğumu uçuşu ve eşsiz bir kahvaltı deneyimi, programın öne çıkan anları arasında yer aldı. Katılımcılar ayrıca Nevşehir Kültür Yolu Festivali kapsamında düzenlenen Çin Halk Sanatları Sergisi açılışına katılarak, Çin’in Ankara Büyükelçisi ile de bir araya geldi. ÇİN’E 31 SEFER DÜZENLENECEK Türkiye’nin kültürel ve turistik zenginliklerini dünya kamuoyuna tanıtmayı sürdüren TGA, bu tür stratejik ağırlama programlarıyla Çin pazarındaki görünürlüğünü ve etkisini daha da artırmayı hedefliyor. THY’den yapılan açıklamaya göre ise Çin’de üç destinasyona uçuş düzenleyen Türk Hava Yolları, ilave 10 sefer ile birlikte Çin’e yaptığı uçuş sayısını haftada 31 sefere çıkaracak. Türkiye ile Çin arasında sivil havacılık alanında imzalanan mutabakat zaptı kapsamında iki ülke arasındaki haftalık yolcu seferi hakkı 21’den 49’a yükseltilmişti. Karar üzerine frekans yükseltme çalışmalarını sürdüren THY, 26 Ekim 2025 itibarıyla Pekin’e 10, Şanghay’a 11 ve Guangzhou’ya 10 olmak üzere haftalık toplam 31 sefer düzenleyeceğini açıkladı.

Kapadokya, MICHELIN Rehberi 2026 Seçkisine Dâhil Edildi Haber

Kapadokya, MICHELIN Rehberi 2026 Seçkisine Dâhil Edildi

MICHELIN Rehberi, İstanbul, İzmir ve Muğla'nın ardından Türkiye'deki kapsamına Kapadokya'yı da ekledi. Kapadokya, 2026 MICHELIN restoran seçkisine dâhil edilen en yeni destinasyon oldu. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, gelişmeye yönelik sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı: "Kapadokya'nın eşsiz mutfağı artık MICHELIN Rehberi'nde! Orta Anadolu'nun binlerce yıllık lezzet mirasını bugüne taşıyan Kapadokya, İstanbul, İzmir ve Muğla'nın ardından MICHELIN Rehberi 2026 seçkisine dâhil edildi. Bu gurur verici gelişme, gastronomi turizminde Türkiye'nin ulaştığı yüksek seviyeyi bir kez daha gözler önüne seriyor. Bu kıymetli süreçte emeği olan Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı ile Kapadokya'mızı koruyarak geleceğe taşıyan Kapadokya Alan Başkanlığı'mız başta olmak üzere sürece katkı sunan herkese teşekkür ediyor; Kapadokya'mıza ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum." Kapadokya MICHELIN müfettişlerini mest etti MICHELIN Rehberi Uluslararası Direktörü Gwendal Poullennec ise Kapadokya'nın seçkiye dâhil edilmesinden dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirerek bölgenin kültürel ve gastronomik çeşitliliğinin müfettişler üzerinde derin bir etki bıraktığını belirtti. Poullennec, "Kapadokya'nın mutfak geleneği bölgeyle derin bir bağ içinde; şefler yerel ürünler ve tarımı ustalıklarının her aşamasında temel birer unsur olarak kullanıyor. Bu bölgeyi tercih etmek için bir neden daha sunmak istiyoruz; Kapadokya'nın eşsiz gastronomi dünyasını deneyimlemek" dedi. MICHELIN Rehberi'nin dikkatini çeken Kapadokya restoranları, tandır yemeklerinden güveçlere, fermente lezzetlerden yöresel mezelere kadar geniş bir yelpazede unutulmaz tatlar sunuyor. Tören 4 Aralık'ta İstanbul'da Kapadokya'daki ilk MICHELIN Rehberi restoran seçkisi, İstanbul, İzmir ve Muğla'daki seçkilerle birlikte 4 Aralık 2025'te İstanbul'daki Four Seasons Hotel Bosphorus'ta düzenlenecek törenle açıklanacak. Tüm seçki MICHELIN Rehberi'nin internet sitesinden ve mobil uygulamalarından erişilebilir olacak.

Visa Akdeniz Turizm Analizi: Türkiye’nin 2024 Turizm Başarısı Haber

Visa Akdeniz Turizm Analizi: Türkiye’nin 2024 Turizm Başarısı

Visa Akdeniz Turizm Analizi, 2024 yılında Türkiye’nin Akdeniz havzası ülkeleri arasında ziyaretçi sayısını en çok artıran ikinci ülke olduğunu ortaya koydu. Diğer yandan Türkiye son 5 yılda yabancı kartlı turizm gelirlerini en çok artıran ikinci ülke oldu. 2024 yılında ülkemizi ziyaret eden turistlerin %18’inin 2023’te de Türkiye’yi tercih ettiği ve geri dönen bu ziyaretçilerin, ortalama bir turistten %74 daha fazla kart kullandığı görüldü. İstanbul, Türkiye’nin turizm gelirlerinin yarısından fazlasına katkı sağlarken bu trendin dört mevsim boyunca etkili olduğu görüldü. Yeme-içme, ulaşım, market ve sağlık sektörleri yüksek çift haneli büyüme kaydederek Türkiye’nin 2024 turizm başarısında öncü oldu. ABD ve Körfez Ülkeleri ziyaretçilerinin harcamalarının Türkiye’nin toplam turizm gelirlerinin üçte birini oluşturduğu görüldü. Visa, Akdeniz’e kıyısı olan Türkiye, İspanya, İtalya, Fransa, Portekiz, Yunanistan, Hırvatistan ve Malta’ya seyahat eden yabancı turistlerin kart kullanımı trendlerine dair içgörüler sağlayan Visa Akdeniz Turizm Analizi’nin 2024 yılı sonuçlarını açıkladı. Türkiye, son 5 yılda kartlı turizm gelir artışında ikinci sırada Visa Akdeniz Turizm Analizi, Türkiye’nin turizmdeki rekabet gücünü ortaya koyuyor. Araştırma sonuçları Türkiye’de kart kullanımının 2024 yılında Euro bazında %5 artış kaydettiğini gösteriyor. Kartlı ziyaretçi sayısındaki büyüme ise %16. Bununla birlikte rakamlar son 5 yıl içinde Akdeniz’de turizm gelirlerini en çok artıran ikinci ülkenin Türkiye olduğuna işaret ediyor. Analiz sonuçlarına göre, son 5 yılda toplam yabancı kart harcamaları Akdeniz havzası genelinde yaklaşık 2 katına çıkarken aynı dönemde Türkiye’nin ortalamanın üzerinde büyüdüğü gözlemleniyor. Bu gelişme, Türkiye’nin 2019 yılından bu yana turizm alanında güçlü bir ivme yakaladığını gösteriyor. Türkiye, sağlık turizminde öne çıkıyor Visa Akdeniz Turizm Analizi’nin ortaya koyduğu rakamlara göre, 2024’te sağlık turizmi Akdeniz havzasında turizm harcamalarının ortalama %2’sini oluştururken, bu rakam ülkemizde turist harcamalarının %7’sine denk geliyor. Rakamlar, Türkiye’nin önceki yıllarda olduğu gibi bu alanda stratejik bir rekabet avantajına sahip olduğunu ortaya koyuyor. Visa Türkiye Genel Müdürü Samile Mümin, “Visa Akdeniz Turizm Analizi, Türkiye’nin turizm stratejisi açısından değerli içgörüler sunuyor. Analizin en dikkat çekici bulgularından biri, 2024 yılında ülkemizi ziyaret eden her beş turistten birinin 2023’te de Türkiye’yi tercih etmesi ve geri dönen bu turistlerin, genel ortalamaya kıyasla yaklaşık %74 daha yüksek kart kullanımı gerçekleştirmesi olarak karşımıza çıkıyor. Ayrıca, analiz sonuçları yabancı turistlerin kart harcamalarında artışa işaret ederken, kartlı ödemelerin turizm gelirlerine olumlu etkisini ve ülke ekonomimize katkısını da gözler önüne seriyor. Visa olarak, yabancı turistlerin Türkiye’de güvenli ve kesintisiz harcama yapmalarını desteklemeye, aynı zamanda turizm sektöründeki küçük ve orta ölçekli işletmelerin dijital ödeme yöntemlerini kullanabilmesini sağlamaya devam edeceğiz” dedi. Visa Güney Avrupa Danışmanlık ve Analitik Başkanı Sertan Şener, “Visa Akdeniz Turizm Analizi, Türkiye’nin Akdeniz havzasındaki güçlü konumunu bir kez daha ortaya koyuyor. Son beş yılda, bölgedeki ülkeler arasında kartlı harcamalarını en fazla artıran ikinci ülkenin Türkiye olduğunu görüyoruz. Türkiye’nin 2024 yılında turizmdeki başarısını yeme-içme, ulaşım, market ve sağlık sektörlerindeki kart harcamalarında kaydedilen büyüme önemli ölçüde destekliyor. Analiz bulguları, yabancı kartlarla gerçekleştirilen sağlık harcamalarının ülkemizin toplam turizm gelirine katkısının, Akdeniz havzası ortalamasının üç katından fazla olduğunu gösteriyor. Visa olarak, kartlı ve yenilikçi ödeme çözümlerinin turizm sektörünün en önemli itici güçlerinden biri olduğunu gözlemliyor, Türkiye’de turizmin sürdürülebilir büyümesini desteklemeye kararlılıkla devam ediyoruz”Formun ÜstüFormun Altı dedi. Türkiye’ye geri dönen turistler, %74 daha fazla kart kullanımı gerçekleştirdi 2024 yılında ülkemizi ziyaret eden her 5 turistten birinin, 2023’te de Türkiye’yi tercih ettiği ve geri dönen bu ziyaretçilerin, ortalama bir turistten %74 daha fazla kart kullandığı görüldü. Türkiye’ye geri dönen ziyaretçilerin kart kullanım artışları incelendiğinde 96% ile ABD, 85% ile Fransa ve 80% ile Hollanda koridorları dikkat çekti. En fazla kartlı turizm harcaması 4 ana coğrafi koridordan geldi Türkiye’de 2024 yılında en fazla kartlı harcama Körfez Ülkeleri, Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere ve Türki Cumhuriyetler’den geldi. Körfez Ülkeleri’nden gelen ziyaretçilerin kart kullanımının dörtte üçü İstanbul’da gerçekleşirken, Trabzon ve Bursa’da da yoğunluk görüldü. ABD koridoru ise İstanbul’un ardından sahil bölgeleri ve Kapadokya’yı tercih etti. İngiltere’den gelen turistler, Antalya, Muğla ve İstanbul arasında dengeli bir profil çizdi. 2024’te Türkiye’nin turizm büyümesine en büyük nominal katkıyı ise İngiltere, Almanya ve ABD koridorları verdi. Türkiye’de turistlerin önceliği: Seyahat harcamaları Öte yandan turistlerin Türkiye’de yaptıkları harcamalarda konaklama, yeme-içme ve market sektörlerini içeren seyahat kategorisi %36’lık payla ilk sırada geliyor. Turistlerin Türkiye’de en çok harcama yaptıkları ikinci önemli kategori ise %33’lük pay ile perakende alışverişler olarak öne çıkıyor. Toplam Türkiye turizminin yaklaşık %10’unu Körfez Ülkeleri’nden gelen ziyaretçilerin perakende alışverişleri oluşturuyor. Araştırma tek başına Körfez Ülkeleri’nin giyim harcamalarının, diğer ana koridorların giyim harcamalarının toplamıyla neredeyse eşit olduğuna işaret ediyor. ABD’den gelen ziyaretçiler, kuyum/aksesuar harcamalarıyla öne çıkarken, sağlık harcamalarında İngiltere ve Türki Cumhuriyetler’in ön planda olduğu gözlemleniyor. Kartlı harcamalarda İstanbul zirvede 2024 yılında Türkiye’deki yabancı kart harcamalarının %88’i sırasıyla İstanbul, Antalya, Muğla, İzmir, Aydın, Trabzon ve Nevşehir olmak üzere 7 ana ilde gerçekleşti. Körfez Ülkeleri’nden gelen turistler, İstanbul’da en fazla kartlı harcama yapan grup olurken, Muğla’da İngiltere ve Almanya’dan gelen turistler öne çıktı. Antalya’da İngiltere, Almanya ve Türki Cumhuriyetler’den gelen ziyaretçiler harcamalarda en büyük payı aldı. Antalya’da kart kullanımında Norveç, Danimarka ve Polonya’dan gelen ziyaretçilerin de önemli bir yer tuttuğu görüldü. İzmir ve Aydın’da ise ABD’den gelen turistlerin harcamaları dikkat çekti. Trabzon turizminin tamamına yakını Körfez Ülkeleri’nden gelen ziyaretçiler tarafından yapıldı. Nevşehir’de ise diğer şehirlere kıyasla Japonya ve Çin gibi Asya ülkelerinden ve Latin Amerika’dan gelen ziyaretçilerin yoğunluğu dikkat çekti. Bu veriler, Türkiye’nin turizm gelirlerinde çeşitlenmenin arttığını ve farklı coğrafyalardan gelen turistlerin belirli bölgelerde yoğunlaştığını ortaya koydu. İstanbul dört mevsimde de turizm lideri Araştırma sonuçlarına göre İstanbul dört mevsim boyunca Türkiye’nin toplam turizm gelirlerine en büyük katkıyı sunan il oldu. İstanbul’da en yoğun kart kullanımı ise 2024’ün üçüncü çeyreğinde gerçekleşti. İstanbul’un kış aylarında turizme yaptığı katkının yaz turizmi ile öne çıkan illerin turizme toplam katkısından daha fazla olması ise dikkat çekici bir veri olarak öne çıktı.

TÜROB, Yunanistan turizm pazarını inceledi Haber

TÜROB, Yunanistan turizm pazarını inceledi

Türkiye’den giden tatilcilerin en fazla ilgi gösterdiği ülkelerin başında gelen Yunanistan ile turizm ilişkileri hareketleniyor. Türkiye Otelciler Birliği’nin (TÜROB) araştırma raporuna göre, bu yıl Türkiye’den Yunanistan’a 1,4 milyon, Yunanistan’dan Türkiye’ye ise 800 bin ziyaretçi sayısına ulaşılması öngörülürken, iki ülke turizmcileri karşılıklı turizm potansiyelini artırmak için iş birliği imkanlarını genişletiyor. Geçen yıl Türkiye’den 1,2 milyon kişi Yunanistan’a giderken, Yunanistan’dan Türkiye’ye 707 bin kişi gelmişti. TÜROB, Türkiye’nin en önemli turizm pazarlarından Yunanistan’ın Atina ve Selanik şehirlerinde kısa bir süre önce gerçekleştirilen ‘GoTurkiye Destination Promotion Event’ etkinliği sonrası, Yunanistan turizm pazarını mercek altına alan bir araştırma raporu hazırladı. Raporda görüşleri yer alan TÜROB Başkanı Müberra Eresin, iki ülke arasında toplam turizm potansiyelinin 3 milyon kişiye ulaşabileceğini, bu hedefe ancak ulaşım alternatiflerinin etkin olarak kullanılması halinde ulaşılabileceğini vurguladı. TÜROB’UN ÖNERİLERİ: ULAŞIM ÖNCELİKLİ OLMALI, HIZLI TREN İÇİN ADIM ATILMALI TÜROB raporunda iki ülke arasında turizm ilişkilerinin geliştirilmesi için şu öneriler sunuldu: • Tanıtım çalışmalarının karşılıklı olarak sürdürülmesi önemli ve gereklidir. Bu kapsamda Türkiye’nin 14-16 Kasım 2025’te Selanik’te düzenlenecek Philoxenia Turizm Fuarına katılması yararlı olacaktır. • Yunan ziyaretçiler için en popüler destinasyonlar İstanbul, Edirne, Kapadokya, Bursa, Ayvalık, İzmir ve Trabzon olarak sıralanıyor. SKYEXPRESS SEFERLERE BAŞLADI • İki ülke arasında uçak sefer sayıları artmakla birlikte özellikle Atina ve Selanik’ten AB ülkelerindeki ücret seviyelerine yakın low-cost seferlerin başlatılması her iki ülkenin turist sayısına önemli katkı yapacaktır. Son dönemde Skyexpress Havayolları’nın Türkiye ile Yunanistan arasında seferlere başlaması olumlu bir gelişmedir. • Selanik-İstanbul arasında tren yolu hattının altyapısının hızlı tren seferlerine göre düzenleneceği uzun yıllardır gündemde yerini koruyor ancak bir ilerleme sağlanamadı. Ege Denizi’ndeki feribot seferlerinin turizme katkısı dikkate alındığında, Selanik-İstanbul hızlı treninin iki ülke turizmine beklentilerin üzerinde katkı vereceği değerlendirilmektedir. • Türkiye ve Yunanistan’ın sunduğu turizm ürünü birbirinin rakibi değil tamamlayıcısıdır. Özellikle uzak destinasyonlardan turizm talebinin 2 ülkeyi kapsayacak paketlerle pazarlanmasının turizm talebinde önemli katkı yaratacağına inanıyoruz. THY ve Star Alliance’ın içerisinde yer alan havayolu şirketlerinin sunduğu geniş bağlantı imkanları dikkate alınarak, uzun yıllardır konuşulan ancak henüz hayata geçirilemeyen bu konuda artık zamanın geldiğini ve ortak adım atılması gerektiğini belirtiyoruz. Kruvaziyer turizm ile birlikte adım atılması bu çalışmada önemli bir başlangıç olabilir. 1.2 MİLYON TÜRK ZİYARETÇİ 1 MİLYAR EURO HARCADI • Özellikle Kapadokya bölgesinde dini grupların ayin için izin süreçlerinin oldukça uzun sürdüğü, izinlerin önceki dönemlerde olduğu üzere İl Kültür ve Turizm Müdürlükleri tarafından kısa süre içerisinde sonuçlandırılmasının beklendiği ifade edilmektedir. • Yunan vatandaşları başta Noel ve Paskalya dönemleri olmak üzere yıl genelinde yurtdışı tatili yapmaktadırlar. Yunan vatandaşlarının yurtdışı seyahatlerinde tercih ettiği turizm türleri kültür turizmi, şehir turizmi, inanç turizmi, yat turizmi, alışveriş ve gastronomidir. • Yunanistan 2024 yılında ağırladığı yabancı ziyaretçilerin 21.8 milyonunu AB ülkelerinden, 14.1 milyonunu ise AB dışı ülkelerden aldı. En çok ziyaretçi sıralamasında Almanya (5,4 milyon), İngiltere (4,6 milyon), İtalya (2,02 milyon), Fransa (2 milyon), ABD (1,6 milyon) ve Türkiye (1,2 milyon) yer aldı. 2024 yılında Yunanistan’ı ziyaret eden 1,2 milyon Türk yaklaşık 1 milyar Euro turizm harcaması yaptı. • Türkiye, Yunan vatandaşları arasında en çok tercih edilen ikinci ülke konumunda bulunuyor. SELANİK VE ATİNA’DA WORKSHOP Diğer yandan TÜROB raporunda, Yunanistan’ın Atina ve Selanik şehirlerinde ‘GoTurkiye Destination Promotion Event’ workshop etkinliği hakkında da bilgi verildi. Workshop, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) organizasyonu, Yunanistan Kültür ve Tanıtma Müşavirliği, TÜROB, Yunanistan Seyahat Acentaları Birliği ve Yunanistan Seyahat Acentaları Federasyonu iş birliğinde gerçekleştirildi. Atina Büyükelçisi Çağatay Erciyes, Selanik Başkonsolosu Serkan Gedik, Atina Kültür ve Tanıtma Müşaviri Prof. Dr. Veli Aydın, TGA Ülke Pazarlama Müdürü Zeynep Üçok Çelikağ, TÜROB Başkanı Müberra Eresin ile FedHATTA-Yunanistan Seyahat Acentaları Federasyonu Başkanı Lysandros Tsilidis'in de katıldığı etkinlikte Türkiye’den otel ve seyahat acentası temsilcileri ile Yunan seyahat acentesi temsilcileri görüşmeler yaptı, iş birliği olanaklarını değerlendirdiler. TÜROB Başkanı Müberra Eresin, karşılıklı tanıtım çalışmalarının devam etmesi gerektiğine işaret ederken, söz konusu etkinlikte destekleri için Kültür ve Turizm Bakanlığı ve TGA yetkililerine de teşekkürlerini sundu. Rekor pandemi öncesi 2019’da Yıl Türkiye’ye gelen Yunan ziyaretçi sayısı 2019 836 bin 882 2020 136 bin 305 2021 157 bin 723 2022 569 bin 795 2023 686 bin 480 2024 707 bin 133 2025 (ilk çeyrek) 149.616

Ihlara Vadisi’nde Balon Uçuşlarıyla Eşsiz Kapadokya Deneyimi Haber

Ihlara Vadisi’nde Balon Uçuşlarıyla Eşsiz Kapadokya Deneyimi

Kapadokya’ya açılış kapısı olan ve onlarca tarihi mekanı ile geçmişe ışık tutan Aksaray’a gelen turistler, dünyanın en büyük 2. kanyon vadisi olan Ihlara Vadisi’ni sıcak hava balonlarıyla keşfediyor. Tarihte birçok medeniyete ev sahipliği yapan ve Kapadokya’nın açılış kapısı olan Aksaray, son yıllarda sıcak hava balonlarıyla ziyaretçilerine eşsiz bir gezi sunuyor. Her yıl binlerce turistin geldiği dünyanın en büyük 2. kanyon vadisi olan Ihlara Vadisi'ne gün doğmadan gelen yerli ve yabancı turistler sıcak hava balonlarına binmek için uzun kuyruklar oluşturuyor. Aksaray’ın Güzelyurt ilçesine bağlı Ihlara beldesinde 18 kilometre uzunluğu, 150 metre derinliği ve 200 metre genişliğinde olan vadi, eşsiz güzelliği ile beğeni topluyor. Hedef 30 balon ile 20 bin uçuş Ihlara Vadisi’nin yılda 1 milyona yakın turist ağırladığını ifade eden Aksaray Valisi Mehmet Ali Kumbuzoğlu, "Aksaray’ımız her geçen gün güçleniyor ve büyük bir şehir olma konumuna doğru ilerliyor. Tarımı, sanayisi, ticareti ve turizmiyle birlikte Aksaray dünya markası bir şehir haline geliyor. Ihlara Vadimiz dünya tarihine geçmiş, dünyanın en büyük 2. kanyon vadisi olarak şu anda yaklaşık 1 milyona yakın ziyaretçi alıyor. Bilindiği üzere Kapadokya sınırları içerisinde ve Kapadokya’nın önemli bir bölümünü Aksaray’ımız teşkil ediyor. Nevşehir, Kırşehir, Kayseri, Niğde ile birlikte Kapadokya bölgesini zenginleştirmeye devam ediyoruz. Ihlara’mız dünya markası olarak Melendiz Çayı, Hasan Dağı ve içerisinde barındırdığı yüzlerce kilise, kaya oyma evleri, Selime Katedrali ile birlikte balon uçuşları seyrini açtık. 2025 yılı içerisinde inşallah 30 balon ile 20 bin uçuşu hedefliyoruz. Ağırlıklı olarak Asya, Avrupa, Güney Amerika ve dünyanın değişik kesimlerinden gelen Nevşehir’deki 5 milyon turisti Ihlara’ya çekerek turist sayısını artırmayı hedefliyoruz. Ihlara’yı gezmek, dolaşmak, orada oksijeni teneffüs etmek, aileleriyle birlikte nefes almak için bütün dünya buraya akın akın geliyor. Biz buraya farklı bir anlam yüklemek için sıcak hava balonunu getirmeye çalıştık. Büyük bir ilgi ve alakayla karşılaştı balon uçuşlarımız. Bütün dünya turizmi balon uçuşu için akın akın Aksaray’ın Ihlara Vadisi’ne geliyor" dedi. "Ihlara Vadisi Kapadokya’nın bir parçası" Sıcak Hava Balonu Pilotu Mahmut Öztürk (39), Kapadokya’nın balon uçuşuyla bir başka güzel olduğunu belirterek, "Burası Ihlara Vadisi, Kapadokya’nın bir parçası. Kapadokya demek Hasan Dağı ve Erciyes Dağı arasında kalan bölge yani. Ihlara da bu bölgenin bir parçası. Biz şu an burada sıcak hava balonuyla bir tur gerçekleştireceğiz. Şu an bin 800 metredeyiz deniz seviyesinden. Yer seviyesinden de yaklaşık 850 metre yükseklikteyiz. Ihlara Vadisi’nin o eşsiz güzelliğini görüyoruz hep birlikte. Kapadokya’nın çok çeşitli güzellikleri var" diye konuştu. Balonla uçuş yapan Burak Kepil (25), "Ihlara Vadisi’ne daha önce defalarca gelmiştim. Ama ilk defa balonla uçma deneyimi yaşıyorum. Zaten ilk geldiğimde de çok keyifliydi ama balonla daha bir keyif aldım. Aslında zaten Kapadokya’nın bir devamı. İnsanlarımızı buraya davet edebiliriz. Çünkü gerçekten görülebilecek çok güzellik var. Herkese tavsiye ediyorum" şeklinde konuştu. Yabancı turistler de Ihlara Vadisi’nin ve balon uçuşunun mükemmel olduğunu belirterek, eşssiz güzelliğin tadını çıkardı.

Turizm Haftası etkinlikleri Bayramhacı Mahallesi’nde coşkuyla kutlandı Haber

Turizm Haftası etkinlikleri Bayramhacı Mahallesi’nde coşkuyla kutlandı

Kocasinan Belediyesi, 49. Turizm Haftası etkinliklerine ev sahipliği yaptı. Programa katılan Kayseri Valisi Gökmen Çiçek, "Bu yıl turizmin parlayan yıldızı Bayramhacı olacak" dedi. Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar, Kayseri Valisi Gökmen Çiçek, AK Parti Kayseri Milletvekili Murat Cahid Cıngı ve AK Parti İl Başkanı Hüseyin Okandan, 49. Turizm Haftası etkinlikleri kapsamında Kocasinan'ın saklı cenneti olarak nitelendirilen Bayramhacı Mahallesi’nde düzenlenen programa katıldı. Bayramhacı’da gerçekleştirilen etkinliklerde, jet bot ve kano gösterileriyle renkli görüntüler ortaya çıktı. "Bayramhacı, Kayseri’nin yeni turizm lokasyonu olacak" Bayramhacı'nın doğal güzelliklerinin sadece Kayseri için değil, Türkiye turizmi için de büyük bir değer taşıdığını vurgulayan Başkan Çolakbayrakdar, "Bayramhacı, kendine has güzelliği ve doğanın sunduğu eşsiz manzaralarıyla, Kapadokya coğrafyasının bir parçası olarak Kapadokya’da görebileceğiniz birçok güzelliği barındıran özel bir bölgedir. İnşallah, jeotermal kaynaklarıyla birlikte burasının şehrimizin yeni bir turizm lokasyonu olması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu bölgeye büyük önem veren ve yapılan çalışmaları her zaman destekleyen Sayın Valimize teşekkür ediyoruz. Aynı şekilde, Erciyes A.Ş.'de başladığı başarılı çalışmalarını şimdi Kayseri genelini bir turizm noktası ve cazibe merkezi haline getirmek için sürdüren Sayın Milletvekilimiz Dr. Cahit Cıngı aralıksız çalışmalarına devam ediyor. Yakın gelecekte bu bölgede gerçekleştireceğimiz etkinliklerle Bayramhacı’nın turizm potansiyelini ortaya çıkararak, bölgeyi bir turizm merkezi haline getirmeyi umut ediyoruz" diye konuştu. "Kayseri, sanayi şehri olmasının yanı sıra artık bir turizm şehri" Bayramhacı’nın her geçen gün daha modern, daha cazip bir destinasyon haline geldiğini belirten AK Parti Kayseri Milletvekili Murat Cahid Cıngı ise "Turizm Haftasını başarılı bir şekilde kutladık. Sanayi ve ticaret şehri olmasının yanı sıra, Kayseri aynı zamanda önemli bir turizm bölgesi haline gelmiştir. Kocasinan Belediye Başkanımız Sayın Ahmet Çolakbayrakdar, göreve başladığı ilk andan itibaren Bayramhacı’yı nasıl bir turizm merkezi haline getirebiliriz gayretiyle hareket etmiş ve bu doğrultuda büyük bir gayret göstermiştir. Belediyemizin bölgeyle ilgili gerekli prosedürleri tamamlaması sayesinde Bayramhacı, daha çağdaş, günümüz insanının ihtiyaçlarına cevap verebilecek ve ziyaretçilerin keyifli, mutlu vakit geçirebileceği bir yer haline gelecektir. Bu hedefe adım adım yaklaşmaktayız. Sayın Valimize de şehrimizin sahip olduğu değerleri Kayseri turizmine kazandırma noktasındaki katkılarından dolayı şükranlarımızı sunuyoruz. Artık şehrimizin turizm potansiyelini bir geçim kaynağına ve ekonomik değere dönüştürmek için yoğun bir çaba içerisindeyiz" şeklinde konuştu. "Bu yaz Bayramhacı’yı çok daha fazla duyacağız" Bayramhacı’nın doğası, taş evleri, göl manzarası ve insanıyla fark oluşturduğuna dikkat çeken Kayseri Valisi Gökmen Çiçek de "Bayramhacı’ya her gelişimde burada bambaşka bir hava hissediyorum. Kayseri için iddialı konuşuyorum: Türkiye’nin en muhteşem şehirlerinden biridir. Bu muhteşem şehrin en özel bölgelerinden biri de şüphesiz Bayramhacı’dır. Taş evleri, göl manzarası, mağaraları ve su sporlarına elverişli alanlarıyla; insanın ruhunu dinlendiren, psikolojisini iyileştiren bir atmosfere sahip. Bayramhacı, insanıyla, doğasıyla kendine hayran bırakıyor. Kocasinan Belediye Başkanımızla yaklaşık 1,5 yıl önce Bayramhacı’yla ilgili önemli bir karar aldık. Bu bölgenin bambaşka bir çehreye, yepyeni bir turizm destinasyonuna dönüşeceğine dair bir hayal kurduk. Türkiye’nin dört bir yanından bilinen, ziyaret edilen ve aranan bir yer haline geleceğini konuştuk. Şimdi artık o hayalleri gerçeğe dönüştürme, icraat zamanı. Hepinizin bildiği gibi Kocasinan Belediye Başkanımızın Bayramhacı’ya olan sevgisi çok büyük. Ben de Vali olarak bu süreçte elimden gelen tüm desteği vereceğime söz veriyorum. Bugünden itibaren Bayramhacı için bir seferberlik başlatıyoruz. Bu yaz Bayramhacı’yı çok daha sık duyacağız. Bu sene turizm parlayan yıldızı Bayramhacı olacak" ifadelerini kullandı. Etkinlikler kapsamında bölge sakinleri ve ziyaretçiler doğayla iç içe vakit geçirme fırsatı bulurken, Bayramhacı’nın tanıtımı için çeşitli gösteriler düzenlemesiyle program sona erdi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.