Hava Durumu

#Karlılık

TOURISMJOURNAL - Karlılık haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Karlılık haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Demiray: Haber

Demiray: "Turizmde Kurtuluş Doların Enflasyonla Uyumu"

Dedeman Hotels & Resorts International (DHRI) Yönetim Kurulu Başkanı Ergün Demiray, turizm sektöründe 2024'te sıkı para politikaları nedeniyle kârdan feragat ettiklerini söyledi. "2025 yılında yüzde 30 enflasyon hedefleniyorsa dolar da yüzde 30 realize olmalı. Bugün geldiğimiz noktada dolar 35 TL’lere dayanmış durumda. Önümüzdeki yıl 42 TL civarına gelmesi gerekiyor. Turizm sektörü başka türlü ayağa kalkamaz, ayakta da kalamaz" dedi. 2024 yılı turizm için zor geçerken, artan girdi maliyetleri ile döviz kuru arasındaki fark, sektörün kârlılığını düşürdü. Demiray, "2024 yılında kârdan fedakarlık ettik. Yüzde 10 ile 15 arasında kârlılıklarımız eridi. Bu durum para sıkılaştırma politikasından kaynaklı. Özellikle bizim birlikte çalıştığımız tekstil sektörü dolar ve eurodan dolayı büyük darbe yedi. Yurt dışına döndüler. İnsanlar toplantılarını, eğitimlerini, ötelediler. Öteleyince turizm sektöründe iptaller çok yaşandı. Bununla birlikte kamu da sıkılaştırmaya gitti. Devlet de ihaleleri iptal etti. Tüm bunlar turizmcileri olumsuz etkiledi" dedi. "DOLAR ENFLASYON ORANINDA ARTIŞ GÖSTERMELİ" Demiray, doların enflasyona paralel artması gerektiğini vurgularken, "Eğer Türkiye'de 2025 yılında yüzde 30 enflasyon hedefliyorsak doların da yüzde 30 realize olması, devalüe edilmesi gerekiyor. Bugün geldiğimiz noktada dolar 35 TL’ye dayanmış durumda. Önümüzdeki yıl yüzde 30 enflasyon mu öngörüyoruz o zaman doların 42 TL civarına gelmesi gerekiyor. Bunun da kademeli olarak gerçekleşmesi lazım" dedi. Kademeli artış olmadığında, çalışan ve enerji maliyetlerinin hızla yükseldiğini vurguladı. Turizmci, fiyatları bir anda yüzde 30-40 oranında artıramadığından kârlılık oranını düşürünce birçok otelin bu durumla başa çıkamadığını savundu. "2025’İN İLK YARISINDA HER ŞEYİ DUYABİLİRİZ" Demiray, 2024'te 270’e yakın otelin konkordato ilan ettiğine işaret ederek, 2025’in ilk 6 ayında daha fazlasının olabileceğine dikkat çekti. "Bunun nedeni de plansızlık ve yanlış yönetim şekli. Biz sistem yapmıyoruz, sistemin bir parçası olamıyoruz. Sistem olmadığı için de maliyet yönetimi doğru fiyatlamayla pekişmiyor. Bizim önce neyi sattığımızın maliyetini bulup sonra fiyatları belirlememiz gerekiyor. Eski bakkal usulü yapıyor çoğu işletme. Hala bütçesi olmayan oteller var" yorumunda bulundu. "BÖLGESEL ASGARİ ÜCRET ŞART" Demiray, asgari ücretin yüzde 30’un üzerine çıkmaması gerektiğini savunarak, Turizm sektörünün bu artışı yönetemeyeceğini söyleyen Demiray, asgari ücret artışı yüzde 45 olursa, otel maliyetlerinin 2.200 TL’yi aşacağını belirtti. Oda fiyatının en az 5.000 TL’ye çıktığı durumda da konaklayacak misafir bulunamayacağını ekledi. Demiray, bölgesel ücret sistemine geçilmesini önerdi. "BODRUM’DA BİR TOP DONDURMA 1500 TL" Demiray, turizmdeki "fahiş fiyat" tartışmalarına da değindi. "Fırsatçılık her sektörde var. Bodrum’da bir top dondurma 1500 TL. Bu artık ayıp. Devlet denetimlerini, işini bilen liyakatli insanlarla sıklaştırırsa bu iş çözülür" dedi.

Türk Hava Yolları Auckland’a Uçmaya Hazırlanıyor Haber

Türk Hava Yolları Auckland’a Uçmaya Hazırlanıyor

Türk Hava Yolları'nın bu stratejik rotası, İstanbul ve Auckland arasında Singapur (SIN) aktarmalı olarak gerçekleştirilecek. THY’nin Baş Ticaret Sorumlusu Ahmet Olmuştur, ön görüşmelerin başladığını ancak uçuşların 2025 öncesinde başlamasının beklenmediğini açıkladı. Auckland rotası, kısa bir süre önce başlatılan İstanbul-Sidney uçuşlarından sonra THY’nin Okyanusya’daki ikinci bağlantı noktası olacak. Bu yeni rota, Türk Hava Yolları’nın 351 destinasyonluk geniş küresel ağını daha da güçlendirecek ve Avrupa, Asya ile Okyanusya arasında bir köprü işlevi görecek. Uçuş, Airbus A350 ve Boeing 777 gibi uzun menzilli geniş gövdeli uçaklarla gerçekleştirilecek. İstanbul’dan Auckland’a uçuş mesafesi 10.606 mil (17.068 kilometre) ve toplam uçuş süresi havaalanındaki beklemeler dahil 20 saati bulacak. OKYANUSYA’DA YENİ BİR BAĞLANTI Yeni Zelanda’daki Türk nüfusu sınırlı olmasına rağmen bu rota, özellikle turizm ve transit yolcu potansiyeli açısından büyük fırsatlar sunuyor. İstanbul’un pandemi sonrası Avrupa’nın en hızlı büyüyen havacılık merkezi haline gelmesi, transit yolcuların bu rotaya olan ilgisini artırabilir. THY’nin bu hamlesi, küresel liderlik vizyonunun bir parçası olarak değerlendiriliyor. Auckland, Singapur aktarmasıyla yapılacak uçuşlarda operasyonel avantaj sağlarken, transit yolcu pazarını da hareketlendirecek. Bu model, Air New Zealand gibi yerel havayollarıyla olası iş birliği fırsatlarını da beraberinde getirebilir. THY’NİN GÜÇLÜ PERFORMANSI SÜRÜYOR 2024 yılı Türk Hava Yolları için finansal ve operasyonel açıdan güçlü bir yıl oldu. Ocak-Ekim döneminde 72,2 milyon yolcu taşıyan havayolu, net kârını 2,7 milyar dolara çıkardı. Gelirlerde ise yüzde 7,8 oranında artışla 17,01 milyar dolarlık bir performans sergilendi. CEO Bilal Ekşi, bölgesel jeopolitik zorluklara rağmen stratejik rota yönetimi sayesinde büyümeyi sürdürdüklerini ifade etti. Sidney uçuşlarıyla başlayan Okyanusya genişlemesi, THY’nin yüzde 10 büyüme hedefi kapsamında önemli bir kilometre taşı oldu. THY FİLOSUNUN GÜCÜ Türk Hava Yolları’nın uzun menzilli uçuşlarda geniş gövdeli uçak filosu, operasyonel esnekliğin artırılmasında kritik bir rol oynuyor. Airbus A350-900, Boeing 777 ve Boeing 787 Dreamliner gibi uçaklar, İstanbul-Auckland rotası için kullanılabilecek seçenekler arasında yer alıyor. Ancak Airbus A320 model 35 uçağın motor sorunları nedeniyle yere çekilmesi, operasyonel esneklik üzerinde geçici bir baskı yaratmış durumda. CEO Bilal Ekşi, bu durum için tazminat alınmasına rağmen zorlukların sürdüğünü belirtti. YENİ ZELANDA VE ÖTESİNDE KÜRESEL BÜYÜME VİZYONU Türk Hava Yolları, Yeni Zelanda uçuş planıyla sadece yolcu taşımacılığında değil, aynı zamanda turizm ve ticaret alanında da önemli bir adım atmayı hedefliyor. 2025 yılında rotanın devreye alınması durumunda: İstanbul, Avrupa ve Asya’dan gelen transit yolcular için daha cazip bir merkez haline gelecek. Yeni Zelanda ile bağlantılı turizm ve ticaret potansiyeli artacak. Küresel destinasyon ağı daha da genişleyerek THY’nin liderlik hedefini destekleyecek. THY’nin Auckland uçuşları, hem havayolunun uluslararası büyüme stratejisini güçlendirecek hem de Avrupa, Asya ve Okyanusya’yı birbirine bağlayan önemli bir köprü işlevi görecek. Ahmet Olmuştur, Yeni Zelanda planlarının yanı sıra Çin gibi stratejik pazarlardaki büyüme fırsatlarını da değerlendirmeye devam ettiklerini belirtti.

Martı Otel İşletmeleri 2024'te Rekor Büyüme Sağladı Haber

Martı Otel İşletmeleri 2024'te Rekor Büyüme Sağladı

Martı Otel İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Emre Narin, 2024 ve 2025 turizm sezonuna ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. 2024’ün şirket için başarılı geçtiğini vurgulayan Narin, özellikle ciro, kârlılık ve müşteri konaklamalarında büyük artışlar kaydettiklerini söyledi. Emre Narin, "Sektör iyi bir yılı geçirdi. Martı Otel İşletmeleri özelinde ise bu dönem ciromuz Euro bazında yüzde 35 artış gösterdi. Gecelemelerde ise geçtiğimiz yıla göre yüzde 22 artış kaydettik. Bu artışları da turizm hareketlerinin yükselmesine, tesislerimizde yaptığımız yenileme yatırımlarına ve dış pazarlarda yaptığımız pazarlama çalışmalarına bağlıyoruz" açıklamasında bulundu. 2024’TE ZORLUKLAR: MALİYET ARTIŞI VE KÂRLILIK DARALMASI 2024 yılı, yüksek hacimli bir turizm sezonu olmasına rağmen sektör genelinde kârlılıkta daralma, kritik bir sorun olarak öne çıktı. Narin, bu sorunun kökeninde artan maliyetlerin olduğunu belirtti. Narin'e göre maliyetler, 2022 Haziran’dan bu yana euro cinsinden yüzde 70 arttı, fakat artan maliyetleri yabancı müşteriye yansıtmak zorlaştı. Narin, bu sorunun çözümü için enflasyonun düşmesini umut ettiklerini ve Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in TIF 2024 konferansında belirttiği enflasyon düşüş trendinin sektöre olumlu yansıyacağını ifade etti. YENİLEME VE FİNANSMAN DESTEĞİ İHTİYACI Emre Narin, turizm sektörünün sürdürülebilir büyümesi için yenileme yatırımlarının şart olduğunu dile getirdi. Otellerin, 10 yılda bir yenilenmesi gerektiğini ve bu yenileme sürecinin maliyetlerinin yüksek olduğunu belirten Narin, sektördeki özkaynak sıkıntısına dikkat çekti. Pandemi sonrası özkaynak sıkıntısı yaşayan sektörün, devlet destekli finansman modellerine ihtiyaç duyduğunu ifade eden Narin, "Dünyada özellikle de Orta Doğu’da ve Suudi Arabistan özelinde çok ciddi turizm yatırımı yapılıyor. Yeni ürünler ve destinasyonlar piyasaya giriyor. Bizim de bu yeni yatırımlarla rekabet edebilmemiz için yenileme çalışmaları yapmamız gerekiyor ki, hem elimizdeki müşterileri muhafaza edebilelim hem de yenileri için çekici olalım" dedi. 2025, DAHA İYİ BİR YIL OLACAK 2025 yılı için olumlu beklentilerini dile getiren Narin, jeopolitik bir sorun yaşanmazsa 2025’in 2024’ten daha iyi geçeceğini tahmin ediyor. Bu kapsamda, enflasyonun düşmesini ve daha stabil bir finansal ortamını, turizm sektörünün performansını artırabilecek unsurlar arasında görüyor. Narin, erken satın alma stratejisi ile maliyetleri kontrol altına almayı planladıklarını ve önceden yapılan planlamalarla maliyet baskısının etkisini azaltacaklarını ifade etti. Bu adımlar, 2025'te kârlılık açısından daha güçlü bir yıl geçirilmesini sağlayabilir. DOĞRUDAN SATIŞ ARTACAK, DİNAMİK SATIŞ MODELİ ÖNE ÇIKACAK Martı Otel İşletmeleri, 2024'te doğrudan satışlarının toplam satış içindeki oranını artırmayı başardı. Dinamik satış modeli ile doğrudan satışların daha fazla önem kazandığını belirten Narin, Rusya, İngiltere ve Almanya'nın ana kaynak pazarları olmaya devam ettiğini söyledi. Narin, "Otelciler ve tur operatörleri her zaman aynı gemideyiz. Sektörün bu hale gelmesinde tur operatörlerinin katkısı çok büyük. Fakat gelinen noktada dünyadaki dijitalleşme alanındaki gelişmelerle 'dinamik satış' olgusu çok öne çıktı. Artık müşteriler çevrim içi olarak hem otelini hem ulaşımını satın almak istiyor" dedi. Bu değişen müşteri alışkanlıkları, otellerin dijital dönüşümlerini hızlandırmasını gerektiriyor. HER ŞEY DAHİL SİSTEMİ KALDIRILAMAZ, AMA "HER ŞEY DAHİL 2.0" GEREKİYOR Emre Narin, Her Şey Dahil sisteminin Türkiye turizmi için vazgeçilmez olduğunu vurguladı. Bu sistemin, Türkiye'nin dünyada lider ülkeler arasında yer almasını sağladığını belirten Narin, "Bu sistemi uygulamaya başlayalı 30 sene oldu. Bu geçen zamanda dünyada müşteri algısı da çok değişti. Günümüzde kendimiz ve gelecek nesiller için sürdürülebilirlik kavramı en önemli konu. Bilindiği gibi "Her Şey Dahil"de çok fazla israf olabiliyor. Bunu artık müşteri de görüyor ve değişmesini istiyor" diyerek sisteme "Her Şey Dahil 2.0" adıyla adeta format atılması gerektiğini belirtti. Daha az yemek çeşidi, daha sade menüler ve sürdürülebilir bir hizmet anlayışı ile bu sistemin yenilenmesini önerdi. HER ŞEY DAHİL İLE TÜRK MARKALARI YURTDIŞINA AÇILMALI Emre Narin, Türk otel zincirlerinin dünyada büyüme stratejisini de ele aldı. Narin'e göre, Türkiye'nin "Her Şey Dahil" modeli, yurt dışında otel zincirleri tarafından işletme modeli olarak yaygınlaştırılabilir. Narin, "Dünyadaki en büyük 5 otel zincirinin geldikleri büyüklüğün arkasında, işletme alarak ve franchise vererek büyümek yatıyor. Bu zincirler, otellerin bina ve arsalarına sahip olarak büyümediler. Başka ülkelere gidip başkasının malını işleterek ya da son dönemde artan bir şekilde franchise vererek büyüdüler" diye ekledi. Bu kapsamda, özellikle Suudi Arabistan’ın 800 milyar dolarlık turizm yatırımı planladığı bölgeye dikkat çeken Narin, Türk otel zincirlerinin bu bölgeye hizmet ihraç etmesinin büyük bir fırsat olduğunu söyledi.

Lufthansa’da Alarm Zilleri: Rekor Gelirler Kâra Dönüşemiyor Haber

Lufthansa’da Alarm Zilleri: Rekor Gelirler Kâra Dönüşemiyor

Havayolu devi Lufthansa, rekor seviyede gelir elde etmesine rağmen kar düşüşüyle mücadele etmek zorunda kalıyor. Bu durum karşısında CEO Carsten Spohr, şirketin sürdürülebilir kârlılığı sağlamak için geniş kapsamlı tasarruf tedbirleri alacaklarını açıkladı. Spohr'un stratejisi kapsamında, işletme maliyetlerinin azaltılması ve Grubun bazı operasyonel bölümlerinin otomatikleştirilmesi gibi önlemler devreye alınacak. Yaz aylarında görülen yüksek bilet talebine ve rekor seviyedeki satışlara rağmen, Lufthansa’nın kârı geçtiğimiz yıllara kıyasla düşüş gösterdi. MDax borsasında işlem gören şirket, 2026 yılına kadar düzeltilmiş işletme kârını (düzeltilmiş EBIT) brüt 1,5 milyar Euro artırmayı hedefleyen bir tasarruf programı başlattı. Ancak Spohr, yıllık hedefleri bu yaz döneminde ikinci kez düşürmek zorunda kalmış, bu yıl için 1,4 ila 1,8 milyar Euro arasında bir işletme kârı öngörüsünde bulunmuştu. BİRDEN ÇOK SORUN VAR Üçüncü çeyrek boyunca seyahat talebinin yoğunluğuna rağmen, Lufthansa’nın düzeltilmiş faaliyet kârı bir önceki yıla göre yüzde 9 düşüşle 1,3 milyar Euro olarak kaydedildi. Bu kâr azalmasının nedenleri arasında yüksek işçilik maliyetleri, yeni ve verimli uçak eksikliği, artan rekabet ve özellikle Asya uçuşlarındaki bilet fiyatlarındaki baskılar bulunuyor. Şirket, uçuş iptalleri ve yeniden rezervasyonlar nedeniyle müşterilere tazminat ödemek zorunda kalırken, aynı zamanda daha düşük maliyetli havayollarına daha fazla uçuş aktarma ve operasyonların otomasyonunu artırma planları yapıyor. Lufthansa’nın aldığı bu önlemlerle maliyet yapısını iyileştirmesi ve uzun vadeli kârlılığını sağlaması hedefleniyor.

2 milyon hibe aldı, karlılığı artırdı Haber

2 milyon hibe aldı, karlılığı artırdı

AA'nın haberine göre işletme sahiplerinden Recep Semih Çelik, üçüncü kuşak olarak devraldığı çeltik işleme tesisi ve akaryakıt istasyonunun önemli gider kalemlerinden enerji ihtiyacını doğal yollarla karşılayabilmek için araştırma yaptı. Rüzgar ve güneş enerjisini araştırdığı sırada, akaryakıt istasyonuna gelen bir elektrik dağıtım şirketinin yöneticileriyle tanışıp GES hakkında bilgi aldı. Sonrasını şöyle anlatıyor: 2 MİLYON 77 BİN LİRA HİBE DESTEĞİ ALDI Daha sonra TKDK'den GES yatırımı için hibe desteği alabileceğini öğrenen Çelik, hazırladığı toplam 4 milyon 256 bin liralık yatırım bütçesine sahip iki ayrı proje için 2 milyon 77 bin lira hibe desteğine hak kazandı. ENERJİ İHTİYACINI GÜNEŞTEN KARŞILIYOR Kısa sürede yatırımını tamamlayarak üretime başlayan işletmeci, çeltik işleme fabrikasıyla akaryakıt istasyonunun ihtiyaç duyduğu enerjiyi güneşten karşılıyor. ELEKTRİKLİ ARAÇLARA ŞARJ HİZMETİ DE VAR Ayrıca akaryakıt istasyonuna kurulan elektrikli otomobil şarj ünitesiyle elektrikli araç sahiplerine şarj hizmeti sunuluyor. GES'te üretilen ve tüketimden artan elektrik ise dağıtıcı firmaya satılarak işletmeye ek gelir sağlanıyor. NASIL BAŞLADI? Çelik, AA muhabirine, GES yatırımından çok memnun olduğunu, herkese tavsiye ettiğini söyledi. GES yatırımına ilk etapta fabrika çatısındaki 3 bin metrekare alana kurdukları 350 kilovat kurulu güce sahip santralle başladıklarını belirten Çelik, ardından aynı çatının 1350 metrekarelik bölümüne de 240 kilovat kurulu güce sahip ikinci bir yatırım yaptıklarını anlattı. "İLK BAŞTA ZOR GİBİ GELİYOR AMA... "İki GES yatırımı için de TKDK'den hibe desteği aldıklarına işaret eden Çelik, "TKDK'den aldığım hizmetten çok memnunum. Bize çok yardımcı oluyorlar, yol gösteriyorlar. Prosedürleri belli bir standart üzerinde gittiği için belki insanlara ilk başta zor gibi geliyor ama usulünü öğrenince hiçbir problem yaşamadan işlemini yapıyorsunuz." dedi. İŞLETME OLARAK ELEKTRİĞE PARA ÖDEMİYORUZ Çelik, "İkinci GES'i iç tüketime binaen kurduk. 240 kilovatlık yatırım oldu. Fabrikamızın, akaryakıt istasyonumuzun ve aynı zamanda araç şarj istasyonunun elektrik ihtiyacını buradan karşılıyoruz. İşletme olarak elektriğe para ödemiyoruz. Geri dönüşüm gerektirmeyen, atığı olmayan, kendi kendine yetebilen bir işletme olabildik. GES yatırımımızdan çok memnunuz." diye konuştu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.