Hava Durumu

#Kırklareli

TOURISMJOURNAL - Kırklareli haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kırklareli haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Kırklareli Sağlık Turizminde Öne Çıkıyor Haber

Kırklareli Sağlık Turizminde Öne Çıkıyor

KIRKLARELİ (İHA) - Kırklareli Valiliği ve Trakya Kalkınma Ajansı iş birliğiyle düzenlenen "Sağlık Turizmi ve Eko Terapi Fırsatları Konferansı" büyük ilgi gördü. Almanya Orman Banyosu ve Sağlık Akademisi Kurucu Başkanı Jasmin Schlimm Thierjung’un katılımıyla gerçekleşen etkinlikte, doğanın iyileştirici gücü vurgulandı. ORMAN BANYOSU TÜRKİYE’DE BÜYÜK POTANSİYELE SAHİP Konferansta konuşan Kırklareli Vali Yardımcısı Hasan Tanrıseven, İğneada Longoz Ormanları’nın benzersiz doğal zenginliklere sahip olduğunu belirterek, Türkiye’de orman banyosunun yaygınlaşması için büyük bir fırsat bulunduğunu ifade etti. TRAKYA, SAĞLIK TURİZMİNDE BÜYÜME YOLUNDA Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mahmut Şahin, bölgenin sağlık turizminde önemli bir yükseliş kaydettiğini belirterek, 2017’de 3 bin olan yabancı turist sayısının bugün 40 bine ulaştığını söyledi. Kırklareli’nin doğasıyla bu alanda merkez olabileceğini vurguladı. ORMAN BANYOSU İLE DOĞANIN GÜCÜ KEŞFEDİLİYOR Kırklareli Üniversitesi’nden Prof. Dr. Mehmet Han Ergüven ve Jasmin Schlimm Thierjung, orman banyosunun insan sağlığına olumlu etkilerini anlattı. Thierjung, "Yavaş yürümek, doğanın güzelliklerini sindirmek, derin nefes almak ve yavaş hareketler yapmak orman banyosunun temel unsurlarındandır. Doğanın kaynaklarını kullanarak sağlığımızı artırmak mümkün. Üstelik çeşitli ağaçların kokularını soluyarak, kanser önleyici etkiler elde edebiliriz" dedi.

2024’te Her 3 Konuttan 1’ini Kadınlar Aldı Haber

2024’te Her 3 Konuttan 1’ini Kadınlar Aldı

İSTANBUL (İHA) - Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) 2024 yılına ait konut satış verilerine göre, Türkiye genelinde 1 milyon 478 bin 25 konut satıldı. Bu rakam, bir önceki yıla göre yüzde 20,6’lık bir artış anlamına geliyor. Mars Gayrimenkul Kurucusu ve CEO’su Hakan Bucak, 2024 yılının Türk gayrimenkul sektörü için önemli bir dönüm noktası olduğunu belirterek, "2024 yılında, alımı kadınlar tarafından gerçekleştirilen konut sayısı 517 bin 528 oldu. Bu, bugüne kadar kadınların bir yılda yaptığı en yüksek konut alımına işaret ediyor. Sadece adetsel bazda değil, toplam satışa oran olarak baktığımızda da Türkiye’de el değiştiren her 100 konuttan 35’inin kadınlar tarafından alındığını görüyoruz. Böylece, Türkiye tarihinde ilk kez kadınların konut alım oranı yüzde 35’ler seviyesine yükselmiş oldu" dedi. KADINLARIN EN FAZLA KONUT ALDIĞI İLLER Kadınların konut alım oranının en yüksek olduğu iller arasında ilk sırada yüzde 42,3 ile Kırklareli yer alırken, onu yüzde 42,2 ile Çanakkale ve yüzde 42 ile Balıkesir takip etti. Kadınların konut alım oranının en düşük olduğu iller ise yüzde 22,6 ile Muş, yüzde 23,2 ile Ağrı ve yüzde 23,4 ile Ardahan oldu. KADINLARIN TERCİHİ KONUT SEKTÖRÜNÜ ŞEKİLLENDİRİYOR Kadınların konut alımındaki etkisinin her geçen yıl arttığını vurgulayan Bucak, kadınların gayrimenkule olan güveninin erkeklerden daha yüksek olduğunu belirterek, "Özellikle birinci el konut alımında kadınların karar verici rol üstlenmesi sektörün dinamiklerini değiştiriyor. Yönetimini üstlendiğimiz Yedi Mavi projesinde de kadınların satın alma ilgisinde kayda değer bir artış gözlemledik. Kadınların içine sinen projeler satış riski yaşamaz" dedi. Bucak ayrıca, "Kadınlar konut seçiminde sadece yatırım değerini değil, güvenlik, yaşam kalitesi ve sürdürülebilirliği de göz önünde bulunduruyor. Bu da kadınların karar verdiği projelerin uzun vadede daha sağlam ve istikrarlı yatırımlara dönüştüğünü kanıtlıyor" diye ekledi.

Trakya'nın Turizm Zenginlikleri Acentelere Tanıtıldı Haber

Trakya'nın Turizm Zenginlikleri Acentelere Tanıtıldı

Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB), Trakya'nın turizm zenginliklerini tanıtmaya devam ediyor. TÜRSAB Trakya Bölge Temsil Kurulu’nun düzenlediği bölge info gezisi kapsamında, 5-6 Kasım 2024 tarihlerinde Çanakkale ve Balıkesir’den gelen seyahat acenteleri, Edirne ve Kırklareli’nin eşsiz turizm destinasyonlarını keşfetti. Bu özel gezi sayesinde, bölgenin tarihi ve kültürel zenginlikleri profesyonellere sunulurken, Edirne ve Kırklareli'nin destinasyon olarak daha geniş kitlelere ulaşması amaçlandı. EDİRNE-KIRKLARELİ-İĞNEADA BÖLGESİ TANITILDI Edirne ve Kırklareli'nin turizm potansiyelini öne çıkarmak amacıyla düzenlenen bilgilendirme programı, 5 Kasım’da Edirne şehir merkezinde başladı. Program, 6 Kasım’da Kırklareli merkez, İğneada ve Longoz Ormanları’nın tanıtımı ile devam etti. Kırklareli’nin doğal güzellikleri ve İğneada’nın büyüleyici Longoz Ormanları da turizmcilere tanıtılarak bölgenin çeşitliliği kapsamlı bir şekilde gösterildi. ATATÜRK EVİ, BELEDİYE BAŞKANI DERYA BULUT EŞLİĞİNDE GEZİLDİ Info programının ikinci günü, Kırklareli’nin tarihi ve kültürel zenginliğini anlatan bir turla başladı. İlk durak, Kırklareli Belediye Başkanı Derya Bulut eşliğinde gezilen Atatürk Evi oldu. Başkan Bulut, konuklarla tek tek ilgilenerek Kırklareli'nin tarihi ve kültürü hakkında sorularını yanıtladı. Evin bahçesinde yöreye özgü Kırklareli peyniri ve hardaliye tadımı yapıldı, konuklara özel olarak hazırlanan hediye paketleri verildi. Geziye katılan grup, Ali Rıza Efendi Kültür Evi ve Aşağı Pınar Höyüğü'nü ziyaret ederek İğneada'ya doğru yol aldı. İğneada şehir merkezi tanıtımının ardından, Longoz Ormanları’nda yapılan unutulmaz bir doğa gezisi katılımcıları büyüledi. Doğal ortamda düzenlenen barbekü partisiyle öğle yemeği keyfi yapılırken, konuklar Mert Gölü üzerinde kano yapmanın ve Longoz Ormanları'nda ATV turu ile adrenalini zirveye taşımayı deneyimlediler. TÜRSAB, TRAKYA'YI CAZİBE MERKEZİ HALİNE GETİRMEYİ HEDEFLİYOR TÜRSAB Trakya Bölge Temsil Kurulu Başkanı Egemen Aydın, programla ilgili düşüncelerini paylaşarak, bu tür tanıtım gezilerinin bölgenin turizm potansiyelini ortaya koymaya yönelik önemli bir adım olduğunu vurguladı. Aydın, "Çanakkale ve Balıkesir’deki meslektaşlarımızı bölgemizde ağırlayarak, bölgenin turizm potansiyelini tanıtmayı hedefledik. Seyahat acentelerimiz, profesyonel turları sayesinde nitelikli turistleri bölgemize kazandırıyor. Bu süreçte turizm paydaşlarımıza ve yerel esnafımıza katma değer sağlıyoruz" dedi. Aydın, ayrıca TÜRSAB’ın ana misyonunun bölgesel turist sayısını artırmak ve yerel ekonomilere katkı sağlamak olduğunu belirterek, program boyunca katılımcılara bölgenin özgün lezzetlerini sunmanın yanı sıra, acentelerin müşterilerine yönelik deneyimlerini yerinde gözlemleyerek daha etkili bir tanıtım yapmalarını sağladıklarını ifade etti. Geziye katılan acentelerden gelen olumlu geri bildirimlerin ardından, daha fazla turisti Trakya'ya çekmeyi hedeflediklerini de sözlerine ekledi.

Coğrafi işaretli meşe balı üretimi artacak Haber

Coğrafi işaretli meşe balı üretimi artacak

Coğrafi işaretli meşe balına sahip Kırklareli il genelinde mevcut 80 bin kovan sayısını, 5 sene içerisinde 250 bin hedefine ulaştırmak amacıyla üreticilere bin 400 kovan dağıtıldı. Kırklareli Tarım ve Orman İl Müdürlüğü tarafından, "Trakya arısı için kovanına sahip çık" arıcılık ve arı üretimi eğitim programı düzenlendi. Tarım ve Orman İl Müdürlüğünde gerçekleştirilen eğitime katılan arıcılara şu bilgiler verildi: "Arılar dünyamızda uzun süre boyunca birçok türüyle, insana ve tabiata hizmet etmiştir. Arı türlerinden biri olan bal arısı ise dünyada olduğu gibi Türkiye'de de bal üretiminin kaynağıdır. Trakya bölgemizde ise kendine has özellikler taşıyan Trakya arısı, dünyada Kafkas arısından sonra koruma altına alınan ikinci arı ırkı olma özelliğindedir. Trakya arısının ayrıca; uysal oluşu, az arıyla kışlayıp hızlı çoğalması, kendine varroa mücadelesi yapması ve verimin diğer arı ırklarına göre daha iyi olması özellikleri bakımından ayrı bir yerdedir. Özellikle ilimizin Istranca Dağları'nda yaşadığı bilinen arı ırkı, üreticilerimizin yakından tanıdığı bir nevi iş arkadaşıdır." Kırklareli, coğrafi işaretli olan meşe balına sahip Arı ürünlerine de dikkat çekilerek, "Arılarımızın ürettiği ürünler; bal, polen, balmumu en iyi bilinenleridir. Bunların dışında propolis, arı sütü, apilarnil, arı zehri, arı ekmeği ve kovan havası gibi önemli ürünleri de bulunmaktadır. Bu ürünlerden en çok bilineni olan bal, hem sağlık, hem besleyicilik hem de tabii yapısını sebebiyle uzun süreler bozulmadan kalabilen bir besin kaynağıdır. İlimiz coğrafi açıdan arıcılığın yoğun şekilde yapılabileceği, coğrafi işaretli olan meşe balına sahiptir. Bu özellikleri ilimizdeki bal üretiminin ne kadar kaliteli olduğunun bir göstergesidir" bilgilerine yer verildi. "Hedefimiz, kovan sayısını 500 bine çıkartmak" Tarım ve Orman İl Müdürü Mehmet Aksoy, göreve geldikleri günden bili Kırklareli il genelinde arıcılığın geliştirilmesi için uğraş verdiklerini hatırlatarak, "Mevcutta 80 bin civarı kovanımız bulunmakta ama bu sadece bizim için başlangıç oldu. Biz beş yıl içinde kovan sayımızı 250 bine, daha uzun vadede ise 500 bine çıkarmak istiyoruz" dedi. "Bu eğitim Türkiye'de 2 ilde uygulandı" Kırklareli meşe balının coğrafi işaret alınmasıyla ilgili bilgi de veren Aksoy, "Meşe balımızın coğrafi işaret almasında çok büyük katkıları olan merhum Hasan Doğan müdürümüzü de bu vesile ile tekrar anmak isterim. Balımız coğrafi işareti sebebiyle tanınarak hak ettiği yerlere ulaşarak, Anzer balı gibi ürünlerle rekabete girmeye başladı. Bu eğitim programı Türkiye' de sadece iki ilde uygulandı. Bu illerden biri de Kırklareli ilidir" diye konuştu. Arıcılık ve arı üretimi eğitim programı sonunda üreticilere bin 400 kovan dağıtıldı.

Kırklareli Museum unveils historical agricultural objects Haber

Kırklareli Museum unveils historical agricultural objects

Kırklareli Museum attracts visitors with its nature corner with embalming, its sections reflecting folkloric elements, artifacts from the ice age to Rome, from the Thracians to the late Ottoman period. More than half of the objects exhibited in the museum are the artifacts found in the Aşağıpınar mound, whose excavations began in 1993 and lasted for 18 years. The artifacts, which shed light on how agriculture was done 8,200 years ago, are among the sections most viewed by visitors. "The first village based on agriculture" İlknur Yaz, a museum researcher at the Kırklareli Museum, told Anadolu Agency (AA) that there are approximately 7,500 artifacts in the museum. Stating that 60 percent of the collection consists of the artifacts found in Aşağıpınar, Yaz said that the objects found in the excavation attracted the attention of local and foreign visitors. Indicating that Aşağıpınar is a place where the first village life based on agriculture started and animals were domesticated, Yaz gave the following information: "The artifacts obtained as a result of excavations here are also exhibited in our museum. Actually, we can call Aşağıpınar the 'Göbeklitepe of Eastern Thrace'. There are hand axes, bone tools, clay bracelets, bone spoons, utensils that represent that period and that people used in their daily lives at that time. Apart from this, there are ceremonial vessels, figures and mother goddess figurines that they use in ceremonies. Mother goddess figurine is among the prominent works Yaz emphasized that the mother goddess figurine found in 2011 and used as the logo of the Congress of the European Union of Archaeologists stands out as the most striking artifact among the exhibits. Explaining that the visitors showed great interest in the statuette, Yaz continued: "Now, our visitors who come and visit our museum consciously feel and see a difference when they compare the mother goddess figurines they see in Anatolia with the mother goddess statuettes here. They wonder why. Because the period is the Neolithic period in Anatolia and Thrace. But there is a stylistic feature. In fact, the most important and most distinctive feature of our mother goddess is this stylistic difference, which distinguishes her from other mother goddesses. The most distinctive feature of our mother goddess figurine is that it bears the characteristics of both Anatolian and Balkan cultures. Neolithic culture, which started in Mesopotamia, spread to Europe from eastern Thrace.

Kırklareli Müzesi tarım objeleriyle tarihe ışık tutuyor Haber

Kırklareli Müzesi tarım objeleriyle tarihe ışık tutuyor

Kırklareli Müzesi, tahnitlerin yer aldığı tabiat köşesi, folklorik unsurların yansıtıldığı bölümleri, buzul çağından Roma'ya, Traklar'dan Geç Osmanlı dönemi eserleriyle ziyaretçi çekiyor. Müzede sergilenen objelerin yarısından fazlasını, kazı çalışması 1993 yılında başlayan ve 18 yıl süren Aşağıpınar höyüğünden çıkan eserler oluşturuyor. 8 bin 200 yıl önceki tarımın nasıl yapıldığına ışık tutan eserler, müzeyi ziyaret edenlerin en çok incelediği bölüm arasında yer alıyor. "Tarıma dayalı ilk köy örneği" Kırklareli Müzesinde görevli müze araştırmacısı İlknur Yaz, AA muhabirine müzede yaklaşık 7 bin 500 eserin bulunduğunu söyledi. Koleksiyonun yüzde 60'ının Aşağıpınar'da bulunan eserlerin oluşturduğunu ifade eden Yaz, kazıda bulunan objelerin yerli ve yabancı ziyaretçilerin ilgisini çektiğini anlattı. Aşağıpınar'ın tarıma dayalı ilk köy hayatının başladığı, hayvanların evcilleştirildiği bir yer olduğunu belirten Yaz, şu bilgileri verdi: "Burada yapılan kazılar sonucu elde edilen eserler de müzemizde sergilenmektedir. Aslında biz Aşağıpınar'a 'Doğu Trakya'nın Göbeklitepesi' de diyebiliriz. O dönemi temsil eden, o dönemde insanların günlük hayatlarında kullandıkları el baltaları, kemik aletler, kil bilezikler, kemik kaşıklar, kap kacak bulunuyor. Bunun haricinde törenlerde kullandıkları törensel kaplar, figürler, ana tanrıça heykelcikleri bulunuyor." Ana tanrıça heykelciği öne çıkan eserler arasında Yaz, 2011 yılında bulunan ve Avrupa Arkeologlar Birliği Kongresi'nin logosu olarak kullanılan ana tanrıça heykelciğinin sergilenenler arasında en dikkati çeken eser olarak öne çıktığını vurguladı. Ziyaretçilerin heykelciğe çok ilgi gösterdiklerini anlatan Yaz, şöyle devam etti: "Şimdi bilinçli olarak gelip müzemizi ziyaret eden ziyaretçilerimiz, Anadolu'da gördükleri ana tanrıça heykelcikleriyle buradaki ana tanrıça heykelciliğini karşılaştırdıklarında aralarında fark olduğunu hissediyor ve görüyor. Bunun sebebini merak ediyorlar. Çünkü dönem Anadolu'da da Trakya'da da neolitik dönem. Ama bir üslup özelliği söz konusu. Zaten bizim ana tanrıçamızın en önemli ve en belirgin özelliği, diğer ana tanrıçalardan ayrılan özelliği de bu üslup farklılığıdır. Ana tanrıça heykelciğimizin en belirgin özelliği, hem Anadolu hem Balkan kültürünün özelliklerini taşıması. Mezopotamya'da başlayan neolitik dönem kültürü doğu Trakya'dan Avrupa'ya yayılmıştır."

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
TOURISMJOURNAL En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.