Hava Durumu

#Kongre

TOURISMJOURNAL - Kongre haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kongre haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Efeler Yolu Projesi ile Turizme Çifte Katkı Haber

Efeler Yolu Projesi ile Turizme Çifte Katkı

İZMİR (İHA) - İzmir Valisi Dr. Süleyman Elban, turizmin 12 aya yayılması ve kırsal bölgelerin kalkınması için önemli bir adım olan Efeler Yolu projesinin detaylarını paylaştı. Vali Elban, "1.6 milyon Euro'luk bir Avrupa Birliği projesine başlıyoruz. Bu hafta imzalarını atıyoruz. 4 milyon dolarlık bir Dünya Bankası projesi var. Onu da yine Efeler Yolu'na kullanıyoruz; ayrıca 2025 yılının mayıs ayında uluslararası büyük bir organizasyona hazırlanıyoruz" dedi. Vali Elban, şehrin yapı stokunun eski olması nedeniyle deprem riski ile ilgili de değerlendirmelerde bulunarak, "Büyük bir deprem durumunda endişeleniyoruz, tedirgin edici bir tabloyla karşı karşıya kalabiliriz" ifadelerini kullandı. VALİ ELBAN'DAN İHA'YA ZİYARET İzmir Valisi Dr. Süleyman Elban, İhlas Haber Ajansı (İHA) İzmir Bölge Müdürlüğünü ziyaret etti. Ziyarette, Bölge Müdürü Özcan Aydın, İzmir Valiliği İl Basın Müdürü Veli Şakır ve Türkiye Gazetesi İzmir Koordinatörü Yüksel Güven de hazır bulundu. EFELER YOLU'NUN İKİ ÖNEMLİ AMACI Vali Elban, göreve başladığı 16 aydan bu yana turizmin mevsimsel kısalığını tespit ettiklerini ve bu soruna çözüm üretmek için Efeler Yolu projesini hayata geçirdiklerini belirtti. Projenin, turizmi 12 aya yaymanın yanı sıra kırsal kalkınmaya katkı sağlaması bekleniyor. Projenin Bornova’dan başlayan ve Selçuk Meryem Ana Evi’ne kadar uzanan 513 kilometrelik yürüyüş rotası 28 etap içeriyor. Vali Elban, bu projeye valilik kaynaklarının yanı sıra AB, Dünya Bankası, orman kaynakları ve kalkınma ajansından fonlar aktardıklarını belirtti. Elban, "Bu alanın ekoturizm rotası olarak tescili için Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan tescilini yaptırdık" dedi. PROJENİN MİLLİ VE TURİSTİK BOYUTU Efeler Yolu’nun birden fazla amaca hizmet ettiğini belirten Vali Elban, projenin Kurtuluş Savaşı’ndaki Kuvayı Milliye harekâtının izlerini taşıdığını belirterek, gençlere bu mücadele ruhunu aşılamayı amaçladıklarını aktardı. Bunun yanında doğa yürüyüşü, koşu ve ekoturizmin gelişmesine de katkı sağlayacaklarını söyledi. 2025’TE ULUSLARARASI ORGANİZASYON Vali Elban, 2025 Mayıs’ında uluslararası çapta büyük bir etkinlik düzenleyeceklerini açıkladı. "Mayıs ayında Valilik olarak uluslararası büyük bir organizasyona hazırlanıyoruz. O organizasyonla birlikte Efeler Yolu'nun artık hem ulusal hem de uluslararası manada büyük bir organizasyonla tanıtımını yapacağız" diyen Elban, yürüyüş ve maraton şeklinde organize edilecek etkinliğin şenlik havasında geçeceğini söyledi. DEPREMLE İLGİLİ UYARI İzmir’deki deprem riskine de dikkat çeken Vali Elban, büyük bir deprem durumunda endişelendiklerini, yapı stokunun eski ve deprem mevzuatının şartlarını taşımayacak nitelikte olduğunu ifade etti. "Zeminin uygun olması ve binanın depreme dayanıklı olması gerekiyor. Bu iki şartın birinden bile yoksun olan yapılar, tedirginlik yaratıyor" dedi.

Demiray: Haber

Demiray: "Turizmde Kurtuluş Doların Enflasyonla Uyumu"

Dedeman Hotels & Resorts International (DHRI) Yönetim Kurulu Başkanı Ergün Demiray, turizm sektöründe 2024'te sıkı para politikaları nedeniyle kârdan feragat ettiklerini söyledi. "2025 yılında yüzde 30 enflasyon hedefleniyorsa dolar da yüzde 30 realize olmalı. Bugün geldiğimiz noktada dolar 35 TL’lere dayanmış durumda. Önümüzdeki yıl 42 TL civarına gelmesi gerekiyor. Turizm sektörü başka türlü ayağa kalkamaz, ayakta da kalamaz" dedi. 2024 yılı turizm için zor geçerken, artan girdi maliyetleri ile döviz kuru arasındaki fark, sektörün kârlılığını düşürdü. Demiray, "2024 yılında kârdan fedakarlık ettik. Yüzde 10 ile 15 arasında kârlılıklarımız eridi. Bu durum para sıkılaştırma politikasından kaynaklı. Özellikle bizim birlikte çalıştığımız tekstil sektörü dolar ve eurodan dolayı büyük darbe yedi. Yurt dışına döndüler. İnsanlar toplantılarını, eğitimlerini, ötelediler. Öteleyince turizm sektöründe iptaller çok yaşandı. Bununla birlikte kamu da sıkılaştırmaya gitti. Devlet de ihaleleri iptal etti. Tüm bunlar turizmcileri olumsuz etkiledi" dedi. "DOLAR ENFLASYON ORANINDA ARTIŞ GÖSTERMELİ" Demiray, doların enflasyona paralel artması gerektiğini vurgularken, "Eğer Türkiye'de 2025 yılında yüzde 30 enflasyon hedefliyorsak doların da yüzde 30 realize olması, devalüe edilmesi gerekiyor. Bugün geldiğimiz noktada dolar 35 TL’ye dayanmış durumda. Önümüzdeki yıl yüzde 30 enflasyon mu öngörüyoruz o zaman doların 42 TL civarına gelmesi gerekiyor. Bunun da kademeli olarak gerçekleşmesi lazım" dedi. Kademeli artış olmadığında, çalışan ve enerji maliyetlerinin hızla yükseldiğini vurguladı. Turizmci, fiyatları bir anda yüzde 30-40 oranında artıramadığından kârlılık oranını düşürünce birçok otelin bu durumla başa çıkamadığını savundu. "2025’İN İLK YARISINDA HER ŞEYİ DUYABİLİRİZ" Demiray, 2024'te 270’e yakın otelin konkordato ilan ettiğine işaret ederek, 2025’in ilk 6 ayında daha fazlasının olabileceğine dikkat çekti. "Bunun nedeni de plansızlık ve yanlış yönetim şekli. Biz sistem yapmıyoruz, sistemin bir parçası olamıyoruz. Sistem olmadığı için de maliyet yönetimi doğru fiyatlamayla pekişmiyor. Bizim önce neyi sattığımızın maliyetini bulup sonra fiyatları belirlememiz gerekiyor. Eski bakkal usulü yapıyor çoğu işletme. Hala bütçesi olmayan oteller var" yorumunda bulundu. "BÖLGESEL ASGARİ ÜCRET ŞART" Demiray, asgari ücretin yüzde 30’un üzerine çıkmaması gerektiğini savunarak, Turizm sektörünün bu artışı yönetemeyeceğini söyleyen Demiray, asgari ücret artışı yüzde 45 olursa, otel maliyetlerinin 2.200 TL’yi aşacağını belirtti. Oda fiyatının en az 5.000 TL’ye çıktığı durumda da konaklayacak misafir bulunamayacağını ekledi. Demiray, bölgesel ücret sistemine geçilmesini önerdi. "BODRUM’DA BİR TOP DONDURMA 1500 TL" Demiray, turizmdeki "fahiş fiyat" tartışmalarına da değindi. "Fırsatçılık her sektörde var. Bodrum’da bir top dondurma 1500 TL. Bu artık ayıp. Devlet denetimlerini, işini bilen liyakatli insanlarla sıklaştırırsa bu iş çözülür" dedi.

Mersin'e 55 Milyon Dolarlık Sağlık Turizmi Yatırımı Haber

Mersin'e 55 Milyon Dolarlık Sağlık Turizmi Yatırımı

Türkiye'nin turizmde 100 milyon turist ve 100 milyar dolar gelir hedefi, yeni destinasyonlar ve turizm çeşitliliği projeleriyle destekleniyor. Bu kapsamda, Mersin’de arsa dahil 55 milyon dolarlık yatırımla inşa edilen BN Hotel Thermal & Wellness, sunduğu özel hizmetlerle bölgedeki sağlık turizmine yeni bir soluk getirdi. Otel, "Konaklamalı Rehabilitasyon ve Fizik Tedavi Merkezi" belgesiyle misafirlerine termal suyun şifalı etkilerinden faydalanma imkânı sunuyor. Çukurova Uluslararası Havalimanı'nın açılmasıyla birlikte Mersin'e çevre illerden gelen turist sayısında da büyük artış yaşanıyor. 6238 FAYDALI MİNERALLİ TERMAL SU İLE ŞİFA DAĞITIYOR BN Hotel Thermal & Wellness Yönetim Kurulu Üyesi Yusuf Narlı, otelin inşa sürecine ilişkin detayları paylaştı. Narlı Grup ve Balsuyu ailelerinin üçüncü kuşak temsilcisi olan Narlı, "Şehir otelciliğinde ciddi rekabet var, biz bölgede yapılmamış olanı yapalım, ülke ekonomisine ve bölgeye farklılık katalım diye yatırıma başladık" dedi. Bu kapsamda, 350 dönümlük arazi için 1000 kişiyle anlaşma sağlandığını ve bu sürecin 5-6 yıl sürdüğünü belirtti. Narlı, otelin en büyük farkının, içerdiği 6238 faydalı mineral ile onaylanmış termal su kaynağı olduğunu vurguladı. İstanbul Üniversitesi tarafından test edilen bu termal su, oteli sağlık turizmi açısından cazip bir noktaya dönüştürüyor. "İnsanlar buraya şifalanmak için geliyor" diyen Narlı, termal suyun sağlık açısından birçok faydasının olduğunu ifade etti. 249 ODA, 3 VİLLA VE YÜZDE 100 DOLULUK ORANI BN Hotel Thermal & Wellness, 249 oda ve 3 villadan oluşan konaklama kapasitesiyle misafirlerine hizmet veriyor. Yılın büyük bölümünde yüksek doluluk oranlarına ulaşan otel, özellikle hafta sonları son dakika tatilcilerle yüzde 100 doluluk oranına ulaşıyor. Yusuf Narlı, otelin müşteri profilinin ikiye ayrıldığını belirtiyor. Narlı, fizik tedavi ve sağlık turizmi için gelenler ve kongre, bayi toplantıları ve etkinliklere katılanlar olarak ziyaretçileri sınıflandırıyor. Bu bölünmüş müşteri profili, otelin yıl boyunca sürekli olarak dolu olmasını sağlıyor. Narlı, geçen yıl Türkiye'deki en başarılı 9'uncu otel seçildiklerini aktararak, yılı yüzde 70'in üzerinde doluluk oranıyla kapatmayı hedeflediklerini ifade etti. ÇUKUROVA HAVALİMANI İLE ERİŞİM KOLAYLAŞTI Narlı'ya göre, Mersin’in, Çukurova Uluslararası Havalimanı’na yakınlığı, turizm açısından bölgeyi daha cazip bir hale getiriyor. Havalimanının faaliyete geçmesiyle, Mersin'in çevre illerle bağlantısı güçlenmiş durumda. Adana, Gaziantep, Kayseri, Konya ve İstanbul gibi şehirlerden çok sayıda misafir, bu ulaşım kolaylığı sayesinde otele geliyor. Otel, müşteri memnuniyetini artırmak için ücretsiz havalimanı transferi hizmeti de başlattı. FİZİK TEDAVİ LİSANSI İLE HİZMET İHRACATI Fizik tedavi oteli olarak hizmet veren BN Hotel Thermal & Wellness, Sağlık Bakanlığı’ndan fizik tedavi lisansı almış durumda. Bu sayede, misafirler hem termal suyun şifalı etkisinden faydalanıyor hem de yatarak fizik tedavi hizmeti alabiliyor. Yusuf Narlı, "Biz burada termal turisti artırmak için çalışacağız. Otelimiz, Sağlık Bakanlığı’ndan fizik tedavi lisansını da aldı. Ziyaretçilerin, yatarak tedavi görebilecekleri bir fizik tedavi oteliyiz" dedi.

2025’te Turizmde İç Pazar Artışı ve Yeni Pazarlar Hedefte Haber

2025’te Turizmde İç Pazar Artışı ve Yeni Pazarlar Hedefte

2025 yılı için turist sayısındaki artış beklentisine ilişkin yapılan ankette, turizmcilerin yüzde 54’ü bu yıla kıyasla "yüzde 5-10 artış" öngörürken, yüzde 17’si "aynı kalır", yüzde 16’sı ise "yüzde 10-20 artar" tahmininde bulundu. Daha iyimser olan yüzde 6’lık bir kesim, artışın "yüzde 20-30" arasında olacağını belirtti. Turist sayısında azalış bekleyen turizmcilerin oranı ise yalnızca yüzde 2-3 seviyesinde kaldı. Anket sonuçları, erken rezervasyon oranlarında da yükseliş sinyalleri verdi. Katılımcıların yüzde 42’si erken rezervasyonların yüzde 5-10 oranında artmasını beklerken, yüzde 19’u bu artışın yüzde 10-20 arasında olacağını tahmin ediyor. Bununla birlikte, katılımcıların yüzde 27’si oranların 2024 ile aynı seviyede kalacağını düşünüyor. Turizmcilerin yüzde 60’ı, 2025 yılında online satışların yüzde 5-10 arasında artacağını tahmin ediyor. Daha iyimser bir görüşe sahip olan yüzde 30’luk kesim ise online satışlarda yüzde 20 ve üzeri bir büyüme bekliyor. ONLİNE SATIŞ VE AVRUPA PAZARINDA ARTIŞ TAHMİNLERİ Avrupa pazarına dair öngörüler de olumlu yönde. Ankete katılan turizmcilerin yarısından fazlası, 2025’te Avrupa’dan Türkiye’ye yönelik turist hareketinin yüzde 5-10 oranında artacağını düşünüyor. Katılımcıların yüzde 22’si Avrupa pazarının aynı seviyede kalacağını tahmin ederken, yüzde 16’lık bir kesim bu artışın yüzde 10-20 düzeyinde olacağını öngörüyor. Avrupa pazarında düşüş bekleyenlerin oranı ise oldukça düşük; yalnızca yüzde 2-3 seviyesinde kalıyor. RUSYA VE İÇ PAZARDAN BÜYÜK TURİST BEKLENTİSİ Anket sonuçları, Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) pazarında, özellikle Rusya, Ukrayna, Belarus, Letonya ve Moldova gibi ülkelerden gelen turist sayısında artış öngörüyor. Katılımcıların yüzde 46’sı bu pazardan gelecek turist hareketinde yüzde 5-10 artış beklerken, yüzde 31’i mevcut seviyenin korunacağını düşünüyor. Yüzde 14’lük bir kesim ise bu artışın yüzde 10-20 arasında olacağına inanıyor. Düşüş bekleyenlerin oranı ise oldukça düşük görünüyor. 2025 için iç pazar da olumlu beklentilere sahip. Turizmcilerin yüzde 37’si, yerli turist sayısında yüzde 5-10’luk bir artış öngörüyor. Yüzde 29’u iç turizm akışının aynı düzeyde kalacağını belirtirken, yüzde 14’lük bir kesim ise yerli turist sayısında yüzde 5-10 oranında bir azalma bekliyor. YÜKSEK FAİZLER TURİZM SEKTÖRÜNÜ ZORLUYOR Anket sonuçlarına göre, 2024 yılındaki yüksek faiz oranları turizm sektörünü ciddi şekilde etkiledi. Katılımcıların yüzde 46’sı, bu dönemde kredi kullanamadığını ifade ederken, yüzde 24’ü krediye erişimde zorluk yaşadığını belirtti. Borçlarını yeniden yapılandırmak zorunda kalanların oranı ise yüzde 9 olarak kaydedildi. TURİZMCİLERİN TGA’DAN BEKLENTİSİ: 12 AY AKTİF TANITIM Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı’ndan (TGA) turizmcilerin yüzde 50’si, turizmin 12 ay boyunca hareketliliğini sağlamak için spor, kongre, sağlık ve doğa sporları gibi alternatif turizm çeşitlerinin daha fazla tanıtılmasını talep ediyor. Bu çeşitliliğin, sektörün sürdürülebilirliği ve yıl geneline yayılması açısından kritik önemde olduğu vurgulanıyor. Anket sonuçları, Türkiye’de turizmin sürdürülebilir bir geleceğe odaklandığını ortaya koyuyor. Sektör temsilcilerinin öncelikli gördüğü ihtiyaçlar arasında kişi başı turizm gelirinin artırılması, yeni pazarlara erişim sağlanması, destinasyonlarda kalite artışı ve turistik bölgelerin korunması yer alıyor. Ayrıca, algı yönetimi, lobi faaliyetlerinin güçlendirilmesi ve finansa erişimin kolaylaştırılması da öne çıkan diğer beklentiler arasında. İKLİM KRİZİ TURİZMİ ETKİLİYOR Katılımcıların yüzde 33’ü iklim değişikliğinin kısa ve orta vadede turizme etkisinin hissedileceğini öngörürken, yüzde 30’u bu etkinin uzun vadede ortaya çıkacağını düşünüyor. Yüzde 28’lik bir kesim ise iklim krizinin etkilerinin şimdiden görülmeye başladığını ifade ediyor. SÜRDÜRÜLEBİLİR MODELLER ÖNEM KAZANIYOR Ankete katılanların yüzde 61’i sürdürülebilir turizm modellerine büyük önem verdiklerini ve uygulamaya geçirdiklerini belirtiyor. Ancak yüzde 17’lik bir kesim, mecburi kriterlerin ötesinde adım atmayı düşünmediğini ifade ederek daha sınırlı bir yaklaşım sergiliyor.

Haber

"17. Uluslararası Turizm Ticaret Fuar ve Kongresi" kapılarını açtı

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakan Yardımcısı ve Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, açılış töreninde yaptığı konuşmada, turizmde, yeni tip koronavirüs salgını öncesi rakamlara ulaşmanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. Türkiye ile KKTC arasında turizmle ilgili projelerin önemini vurgulayan Ataoğlu, KKTC'nin yatak kapasitesinin artırılması konusunda çalışmalar yapılmasının zorunlu olduğuna işaret etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katıldığı törenle temmuz ayında Yeni Ercan Havalimanı'nın hizmete girdiğini hatırlatan Ataoğlu, geniş gövdeli uçakların da böylece havalimanına inmeye başladığını ifade etti. Fikri Ataoğlu, İzmir'de bulunmaktan duyduğu memnuniyeti de dile getirdi. Venezuela Turizm Bakanı Ali Ernesto Padron Paredes, iki ülke arasında özellikle turizmin çalışmalarının desteklenmesinin kendilerini memnun ettiğini söyledi. Bu durumun, insanlara ekonomik ve sosyal fayda sağladığını aktaran Paredes, misafirperverliklerinden dolayı Türk yetkililere teşekkür etti. "İzmir turizmi yeni rekora doğru ilerliyor" İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İzmir turizmini hak ettiği noktaya ulaştırmak için çalışmalar yaptıklarını vurguladı. Son 6 yıldır İzmir'e uğramayan kruvaziyerleri yeniden İzmir Limanı'nda ağırlamaya başladıklarını aktaran Soyer, şöyle dedi: "2022'den bu yana 49 kruvaziyer 69 bin yolcusuyla İzmir'i ziyaret etti. İzmir'in liman kenti kimliğini daha da güçlendirmek maksadıyla İZDENİZ şirketimiz İzmir-Midilli seferlerine başladı. 2024 yılında sefer sayımızı iki katına çıkaracağız. Tüm bu çalışmalarımızın ve daha birçok icraatımızın çıktılarını 2022 yılında almaya başladık. 2022 yılında turizmde tüm zamanların rekorunu kırarak 2 milyon 153 bin 881 turisti ağırladık. 2023 yılına da hızlı başlayan İzmir turizminde ilk 5 ay verilerine göre, geçen yıl aynı döneme oranla yüzde 15 artışa ulaştık. 2023 yılının sonuna yaklaşırken İzmir turizmi, yeni bir rekora doğru ilerliyor." "Turizmdeki başarıyı kalıcı kılmalıyız" Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Firuz Bağlıkaya ise Türkiye'nin dünyada rekabet gücünün en yüksek olduğu sektörler arasında turizmin başı çektiğini vurguladı. Dünya sıralamalarına bakıldığında başka hiçbir sektörde turizmde ulaşılan uluslararası başarıya ulaşılamadığını belirten Bağlıkaya, şunları kaydetti: "Turizmdeki bu başarıda şüphesiz ki dur durak bilmeden çalışan, gayret gösteren sektör temsilcilerimizin, meslektaşlarımızın büyük emeği var. 50 yıldır bitmek bilmeyen enerjileri ile adım adım büyüttükleri, ilmek ilmek inşa ettikleri turizmdeki bu başarıyı kalıcı kılmamız ve mevcut seviyesinin çok daha ötesine taşımamız gerekiyor. Bu nedenle de sektörümüzü bugün bulunduğu başarılı noktaya taşıyan kurum ve kuruluşlara büyük görevler düşüyor." Konuşmaların ardından açılış kurdelesini kesen protokol üyeleri, stantları gezdi. Fuar İzmir'de, Outdoor 2. Kamp, Karavan, Tekne, Outdoor ve Ekipmanları Fuarı ile 1. Sağlık Turizmi Fuarı da başladı. Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Ticaret Bakanlığı himayesinde, İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde, TÜRSAB desteği ile İZFAŞ ve TÜRSAB Fuarcılık ortaklığında düzenlenen 17. Uluslararası Turizm Ticaret Fuar ve Kongresi, aynı anda açılışı yapılan iki fuarla birlikte 9 Aralık'a kadar sürecek.

13. Uluslararası Resort Turizm Kongresi kayıtları başladı Haber

13. Uluslararası Resort Turizm Kongresi kayıtları başladı

Uluslararası Resort Turizm Kongresi 23-24 Kasım 2023 tarihlerinde Antalya Belek'te gerçekleşecek.Seyahat endüstrisinin tüm bileşenlerini bir araya getirerek, buluşma platformu olan Kongre; AKTOB organizasyonu ile Nest Kongre ve Fuar Merkezi'nde yapılacak. Küresel seyahat ve turizm endüstrisinin gündeminde yer alan konu başlıkları, uluslararası markaların temsilcileri, çeşitli sektör uzmanları tarafından ele alınarak son gelişmeler izleyicilere aktarılacak. Kongrede aynı zamanda 2024 beklentilerine ilişkin interaktif olarak anket çalışması yapılarak, sektör profesyonellerinin  öngörüleri sonuç olarak açıklanacak. Kongre 23 Kasım akşamı Belek Cullinan Otel'de kokteyl ile başlayacak ertesi gün 24 Kasım’da Belek’teki Nest Kongre ve Fuar  Merkezi’nde yapılacak. AKTOB tarafından bu yıl 13'üncüsü düzenlenecek olan Uluslararası Resort Turizm Kongresi tanıtım toplantısı, Akra Otel'de AKTOB Başkanı Kaan Kavaloğlu'nun katılımıyla gerçekleştirildi. Ana temanın 'sürdürülebilirlik' olduğunu anlatan Kavaloğlu, tüm otellerde sürdürülebilirliğin ilk etabının tamamlandığını söyledi. İlk kongreden itibaren turizmin geleceği ve geleceğin turizmini konuştuklarını da belirten Kavaloğlu, turizm paydaşlarıyla kongrede geniş ölçekli görüşmeler ve paneller gerçekleştireceklerini ifade ederek, "En zor dönemlerde bile bu kongreyi yaptık. Dünyada ilk hibrit kongreyi de bizler gerçekleştirmiştik pandemi döneminde. Dünya ölçeğinde çok sayıda önemli yabancı katılımcı katılacak" dedi. Karbon ayak izinin sıfır olacağı şekilde bir kongre planladıklarını ancak yetiştiremediklerini de kaydeden Kavaloğlu, 14'üncü Uluslararası Resort Turizm Kongresi'nin karbon ayak izinin ise sıfır olacağını söyledi. 'İSRAİL PAZARINDAKİ REZERVASYONLAR BİR MİKTAR DURAKLADI' Turizmcinin her dönem güçlü ve zayıf olduğu yönlerini analiz ederek ilerlediğini belirten Kavaloğlu, "Rusya ve Ukrayna arasındaki savaş, İsrail ve Filistin arasındaki gerilim bizi mutlaka etkiliyor. Geleceğe umutla bakıyoruz. Çok zor şartlarda icra edilen bir sektörüz. Çok meşakkatli bir sektörüz. Cumhuriyetin kurulduğu dönemlerdeki şartlara bakınca bizim yaşadıklarımız çok zor şeyler değil. İsrail pazarındaki rezervasyonlar bir miktar duraklamaya girdi" dedi. Başkan Kavaloğlu, Antalya'nın çok özel bir destinasyon olduğunu ve rakiplerinden hizmet anlamında eksiğinin olmadığını kaydetti. Kavaloğlu, Fransa ve İspanya'nın Antalya'ya rakip olduğunu ancak Türkiye'nin tek dezavantajının coğrafyadan kaynaklı olduğunu söyledi. AKTOB Başkanı Kaan Kavaloğlu, kayıt dışı ve fahiş fiyatlarla konutların kiraya verilmesi olayına ilişkin de özellikle mücadele ettiğini söyleyerek, şöyle konuştu: "Evlerin yabancıya kiraya verilmesinin önüne geçmenin ana sebeplerinden biri de istihdamımızdı. Otel çalışanları, insanlar geçinebilmek için enflasyonun çok üzerinde kira artışlarıyla yüz yüze kaldı. İstihdam gücümüzün rakiplerimiz de farkında. Sıçrama yapmaya çalışan bazı Kuzey Afrika ülkeleri ve Mısır'da Türk çalışanları görürsünüz. Mutfak ve yiyecek içecek ekipleri. Biz Türkler her yerde olmalıyız. Sektör olarak biraz yoruluruz belki çok sayıda adam yetiştirmemiz gerekebilir ama olsun." 'UKRAYNA'DAKİ KAYBI POLONYA DOLDURDU' AKTOB Başkanı Kaan Kavaloğlu, 2023 ve 2024 yılı için de turizm sektörüne yönelik değerlendirmelerde bulundu. 2023 yılı için 16 milyon turist hedefinin bu yıl gerçekleşemeyeceğini kaydeden Kavaloğlu, "Bu ay itibarıyla 15 milyon turisti geçtik. Yüzde 16'lık bir artış bu. Rekor yılımız olan 2019 yılının da üzerinde seyreden bir yıl oldu bu yıl. Bu yılı tamamen rekorla kapatıyoruz. Bu yıl İngiltere'den 1,5 milyon turist geliyor. Polonya uzun aradan sonra 4'üncü ülke olarak 1 milyon seviyesini geçti. Ukrayna ve Rusya arasındaki devam eden savaş ana kaynaklarımızdan biri olan Ukrayna ile ilgili turizm potansiyelimizin yüzde 80 düşmesine sebep olmuştu. Polonya'daki artış Ukrayna'nın açığını kapattı. Bu yıl 16 milyonu göremeyeceğiz ama önümüzdeki yıl 16 milyonu geçeriz" dedi. Türkiye ve Antalya olmadan dünyada turizmin düşünülemeyeceğini de kaydeden Kavaloğlu, Türkiye'den 3-4 saat uçuş mesafesinde 800 milyonluk bir pazar olduğunu anlattı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.