Hava Durumu

#Kültür

TOURISMJOURNAL - Kültür haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kültür haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Tarihin ve doğanın buluştuğu eşsiz bir şehir: Kars Haber

Tarihin ve doğanın buluştuğu eşsiz bir şehir: Kars

Kars, Türkiye’nin kuzeydoğusunda yer alan ve beş bin yıllık bir geçmişe sahip olan kadim bir şehir. Coğrafi konumu nedeniyle tarih boyunca askeri ve stratejik öneme sahip olan kent, farklı medeniyetlerin izlerini taşıyor. 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sonrasında Rus hakimiyetine giren Kars, bu dönemde yapılan önemli yatırımlarla dikkat çekiyor. Selçuklu, Ermeni ve Osmanlı dönemlerinden kalma kiliseler ve yapılar, şehre zengin bir kültürel miras sunuyor. Ancak Kars sadece tarihiyle değil, doğal güzellikleri ve turizm potansiyeliyle de büyülüyor. Kars şehir merkezine 42 kilometre uzaklıkta yer alan Ani Ören Yeri, Türkiye-Ermenistan sınırında konumlanıyor. Orta Çağ’da önemli bir ticaret yolu olan İpek Yolu’nun geçtiği bölgede kurulan Ani, ziyaretçilerini tarihi bir yolculuğa çıkarıyor. Sultan Alparslan’ın emriyle bir şapelden dönüştürülen Kaya Mescidi, Alparslan’ın Anadolu’daki tek izini taşıyor. Ayrıca, 1072 yılında Melikşah’ın emriyle inşa edilen Ebu’l-Menüçehr Camii, bölgedeki İslam mimarisinin en eski örneklerinden biri olarak dikkat çekiyor. Ani’nin büyüleyici atmosferi, ziyaretçilerine geçmişin kapılarını aralıyor. Ani’nin mimarisi, Sasanilere ait Ateşgede Tapınağı, çeşitli plandaki kiliseler ve Selçuklu dönemi camileri gibi farklı dinlere ait yapıları barındırmaktadır. Bu zengin kültürel miras, Ani’yi Orta Çağ mimarlığının yanı sıra şehircilik ve yaşayış açısından özel bir konuma getirmiştir. Tapınaklar, kiliseler, camiler, saraylar, kervansaraylar, hamamlar, değirmenler ve köprüler gibi yapılar, kentin mimari unsurları arasında yer alıyor. Tarih öncesi dönemlerden itibaren çeşitli medeniyetlere ev sahipliği yapmış bir şehir olup, surlar içerisindeki yerleşim MS 4. yüzyılda İç Kale’de başlamış. Bugünkü surların önemli bir kısmı, Bagratlı Kralı III. Aşot döneminde yaptırılmış ve İç Kale, Kars şehrine ismini veren Karsaklılar tarafından inşa edilmiş. Kars’ta yer alan ve 932-937 yılları arasında Kral Abbas tarafından yaptırılan Havariler Kilisesi, Bagratlı Krallığı döneminde inşa edilmiş. Kilise, Müslüman egemenliğine geçtikten sonra Kümbet Camisi’ne dönüştürülerek Rus hakimiyetinde ise Rus Ortodoks Kilisesi olarak kullanılmış. 1964 yılında müzeye dönüştürülen yapı, 1993 yılından bu yana yeniden cami olarak hizmet veriyor. Kars’ın en büyüleyici doğal güzelliklerinden biri de Çıldır Gölü. Kış aylarında tamamen buz tutan göl, ziyaretçilere her mevsim benzersiz bir manzara sunuyor. Bahar ve yaz aylarında ise göl, kuş gözlemciliği ve balıkçılık gibi aktiviteler için ideal bir ortam sağlıyor. Çıldır Gölü, doğaseverler ve macera arayanlar için mutlaka görülmesi gereken bir destinasyon. Lezzet dolu gastronomi yolculuğu Kars, zengin mutfak kültürüyle de öne çıkıyor. Özellikle Kars kaşarı ve gravyer peyniri, şehrin en ünlü lezzetlerinden. Kars mutfağının önemli bir parçası olan kaz eti sofraların vazgeçilmezi. Ayrıca, yöresel yemekler arasında bulunan Hangel, Piti ve Kete, Kars’ın gastronomik zenginliğini gözler önüne seriyor. Şehre gelen ziyaretçiler, bu lezzetleri tatmadan Kars’tan ayrılmamalı. Kars, sadece tarihi ve doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda kendine has dünyaca ünlü peynirleriyle de tanınıyor. Kars Peynir Müzesi, bu lezzetlerin ve kültürün derinliklerine inen bir yolculuk sunuyor. Müze, ziyaretçilere gravyer yapım sürecini ve Kars’ın en önemli lezzetlerinden biri olan peynirin üretim aşamalarını detaylı bir şekilde anlatıyor. Kafkas Cephesi Harp Tarihi Müzesi, Kanlı Tabya olarak bilinen binada yer almakta olup, 1828 yılından Cumhuriyet’in ilanına kadar önemli olayların sergilendiği interaktif bir müze. Serhat Kalkınma Ajansı ekonomik ve sosyal kalkınmayı hedefliyor 2017 yılında kurulan ve Kars merkezli olarak dört ilde faaliyet gösteren Serhat Kalkınma Ajansı, bölgedeki yerel dinamikleri harekete geçirerek ekonomik ve sosyal kalkınmayı hedefliyor. Tarım ve hayvancılık odaklı bir bölge olan bu alanda, son yıllarda turizmde de önemli gelişmeler kaydedildi. Kars, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle dikkat çeken bir şehir olarak, Avrupa Birliği fonları sayesinde büyük bir dönüşüm geçiriyor. Yaklaşık 5,5 milyon Euro’luk toplam bütçesi olan ve %85’i AB Fonu, ’i ise Türkiye’nin katkı payından oluşan proje, Kars’ın turizm potansiyelini artırmayı hedefliyor. Proje kapsamında gerçekleştirilen inşaat çalışmaları, şehrin estetik ve işlevselliğini önemli ölçüde geliştirdi. Kars Merkez’de bulunan Haydar Aliyev Caddesi üzerindeki 23 tescilli ve 9 tescilsiz bina için cephe iyileştirmesi yapıldı. Ayrıca, cadde boyunca kaldırım ve yol yenilemesi, aydınlatma işleri, çevre düzenleme çalışmaları, işaret levhaları ve sokak mobilyalarının montajı tamamlandı. Bu kapsamda gerçekleştirilen çalışmalar, 2023 yılı Temmuz ayı itibarıyla sona erdi. Projenin teknik yardım bileşeni ise Kars turizminin gelişmesine yönelik önemli adımlar içeriyor. Mevcut durum analizlerinin ve turizme yönelik strateji ve eylem planlarının oluşturulması, turizmde yönetişim yapısının kurulması, hizmet kalitesinin artırılmasına yönelik çalışmalar ve Kars’ın ulusal ve uluslararası düzeyde tanıtılması gibi faaliyetler bu bileşen kapsamında gerçekleştiriliyor. Kars’ın geleneksel Osmanlı kent dokusunu yansıtan yapılar, bazalt taşından inşa edilmiştir ve kentin büyüleyici yapısal formu, camiler, hamamlar ve saraylar gibi yapılardan oluşmakta. Ajansın projeleri, markalaşma, altyapının geliştirilmesi ve hizmet kalitesinin artırılmasıyla turizmi desteklemeyi; kırsal kalkınmada yerel ürünlerin markalaşmasını, üretimini ve kalitesini artırarak katma değeri yükseltmeyi ve göç veren nüfus yoğunluğu az olan bölgede imalat sanayini geliştirmeyi ve istihdamı artırmayı hedefliyor. Ayrıca, kadınların ve dezavantajlı grupların ekonomik hayata katılımı için çalışmalar yürütülüyor

Hatay’ın turizm ve kültür varlığı planlaması tamam! Haber

Hatay’ın turizm ve kültür varlığı planlaması tamam!

Hatay’da çeşitli ziyaret ve incelemelerde bulunan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, kentteki programları kapsamında Vali Mustafa Masatlı’nın ardından Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Öntürk ile görüştü. Her iki ziyareti de basına kapalı gerçekleşen Ersoy, daha sonra saha incelemeleri yaptı. Ersoy, 6 Şubat 2023’teki depremlerde zarar gören ve restorasyonu süren Habib-i Neccar Camisi’ndeki çalışmaları inceleyip, süreçle ilgili yetkililerden bilgi alan Bakan Ersoy, depremlerde hasar alan müzeden dönüştürülen Hatay Cemil Meriç İl Halk Kütüphanesi’ni de ziyaret ederek, burada öğrencilerle görüştü, onlara çeşitli hediyeler verdi. Ersoy, daha sonra Hatay Afet Koordinasyon Merkezi’nde, Vali Mustafa Masatlı, Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Öntürk, vali yardımcıları, ilçe belediye başkanları, kurum amirleri ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin katılımıyla basına kapalı toplantı gerçekleştirdi. Toplantının ardından açıklamada bulunan Ersoy, 6 Şubat 2023’teki deprem sonrasında Malatya’daki çalışmalarla ilgili koordinatör olarak görevlendirildiğini ancak Hatay’ın hassasiyetle takip ettiği illerden biri olduğunu söyledi. Depremin hemen ardından hasar tespiti çalışmalarını başlattıklarını hatırlatan Ersoy, Hatay’daki müzeler için acil müdahale uygulamalarını hayata geçirdiklerini dile getirdi. Cemil Meriç, Vali Rahmi Doğan ve Hatay Edebiyat Müze kütüphanelerinin depremde yıkılması nedeniyle şehir müzesinin, Hatay Kent Müze Kütüphanesi olarak yapılmasına karar verdiklerini kaydeden Ersoy, buranın restorasyonu ve tefrişinin tamamlanarak hazır hale getirildiğini bildirdi. Resmi Gazete’de Mayıs 2023’te yayımlanarak yürürlüğe giren yönetmelik değişikliğiyle afet bölgesinde proje yardımı üst limitinin 5 katına, uygulama yardımı üst limitinin ise 10 katına çıkarıldığını anımsatan Ersoy, “Hatay’da Bakanlığımızca 368 tescilli taşınmaz kültür varlığı için başvuru yapılırken, 325 tecilli taşınmaza proje, 12 tescilli taşınmaza da uygulama yardımı yapılması kararlaştırıldı. 2023-2024 dönemlerinde toplam 325 tescilli taşınmaz kültür varlığına yaklaşık 225 milyon ve 12 tescilli taşınmaz kültür varlığına ise 233 milyon uygulama yardımı yapılması kararlaştırıldı. Öte yandan bu yapılardan 8 adedinin restorasyon süreci de Bakanlığımızca yürütülüyor” dedi. Antakya Kent Merkezi Koruma Amaçlı İmar Planı ve Kentsel Tasarım Çalışmaları’nı tamamladıklarını belirten Ersoy, bu çerçevede 307 hektarlık planlama alanında, tarihi araştırma, alanın doğal yapısı, sosyolojik yapı, arkeolojik araştırma, kentsel hafıza araştırması, mimari doku, yapısal karakteristik özellikleri ve planlama tasarımı olmak üzere 8 ana başlıkta çalışmaların tamamlandığını ifade etti. “Odak noktamız Kurtuluş Caddesi ve Köprübaşı Meydanı olacak” Ersoy, eş zamanlı olarak arkeoloji, iklim, çevre, sosyoloji alanındaki analizlerle birlikte parsel bazında mimari detay çalışmalarına inen, kentin yeniden ihyasına yönelik plan kararlarının da 3 boyutlu modellemeyle oluşturulduğunu vurguladı. Üçüncü adım olarak Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Türkiye Tasarım Vakfının uzman ekibi ve danışmanların çalışmalarıyla hazırlanan koruma amaçlı imar planının tamamlandığını kaydeden Ersoy, çalışmaların onaylanmak üzere Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına iletildiğini belirtti. Koruma amaçlı imar planının onaylanarak yürürlüğe girdiğini anlatan Ersoy, “Planlar aynı zamanda askıya çıkmış olup kamuoyunun bilgisine de sunuldu. Planların detayına antakyatarihikentmerkezi.ktb.gov.tr web sitesi aracılığıyla da ulaşmak mümkün. Plan dahilinde 307 hektarlık planlama alanının, eski eserler ve eski eserlere uyumlu yeni yapılarla en özgün haline getirilmesi hedefleniyor. Odak noktamız tarihte ilk ışıklandırmanın yapılmış olduğu Kurtuluş Caddesi ve Köprübaşı Meydanı olacak. Bu bölgede, kentsel tasarım projeleri kapsamında kent mobilyalarını, aydınlatma elemanlarını, zemin döşeme kaplamalarını tarihi dokuya uygun şekilde planladık. Önümüzdeki yıl tamamlanması planlanan proje için 1 milyar liralık ödenek ayırdık” şeklinde konuştu. Bakan Ersoy, Hatay’daki restorasyon çalışmaları için 3 genel müdürlüğü görevlendirdiklerini, burada yoğun şekilde çalışmalarını sürdürdüklerini söyledi. Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünün şu ana kadar 3 işin ihale işlemlerini gerçekleştirdiğini anlatan Ersoy, Hatay Müze Kent Kütüphanesinin restorasyonu ve teşhirinin tamamlandığını, tescilli yapıların deprem sonrası kültür enkazı ayrıştırılması ve desteklenmesi işlerinin ise bu yıl tamamlanacağını duyurdu. Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün de toplam 64 işin ihale işlemlerini gerçekleştirdiğini belirten Ersoy, bunların 12’sinin ihale sürecinin, 5’inin de ihale hazırlık çalışmalarının sürdüğünü, bu başlıktaki çalışmalar için de 2,5 milyar lira ödenek ayırdıklarını dile getirdi. Ersoy, Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğünün de Hatay Edebiyat Müze Kütüphanesinin yapım işini gelecek yıl ocakta tamamlayacağını bildirdi.

Bakan Ersoy: “İnşallah en çok turist ağırlayan 3’üncü ülke olacağız” Haber

Bakan Ersoy: “İnşallah en çok turist ağırlayan 3’üncü ülke olacağız”

Kastamonu’da turizmciler ve STK temsilcileri ile bir araya gelen Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Türkiye’nin en çok turist ağırlayan 3’üncü ülke olmasını hedeflediklerini ifade ederek, “Turizm konusunda dünyayı takip eden değil, tüm dünyaca takip edilen, stratejileri belirleyen ülke olduk” dedi. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Kastamonu’da düzenlenen toplantıda turizmciler ve STK temsilcileri ile buluştu. Rıfat Ilgaz Kültür Merkezinde gerçekleştirilen toplantıya AK Parti Kastamonu milletvekilleri Serap Ekmekci, Halil Uluay, AK Parti Kastamonu Belediye Başkanı Tahsin Babaş, STK temsilcileri ve turizmciler katıldı. Toplantıda konuşan AK Parti Kastamonu Milletvekili Serap Ekmekci, “Önceliğimiz kültür projeleri. Bu şekilde kadim şehrimize kültür borcumuzu ödemiş olacağız. Çok kıymetli, özel bir şehirde yaşıyoruz. Bunu tamamladığımız zaman Kastamonu doğası, mimarisi, kültürel yapısı, kültürel faaliyetleri ile Avrupa şehirlerinden daha önemli şehirlerden birisi haline gelecek” dedi. “İnanç turizmi anlamında ciddi bir potansiyele sahibiz” Daha sonra konuşan AK Parti Kastamonu Milletvekili Halil Uluay ise Kastamonu’da turist sayısının arttırılması. için destek beklediklerini ifade ederek, “Turizm açısından doğa turizmi, deniz turizmi kış turizmi var, gastronomi açısından çok önemli bir iliz. İnanç turizmi anlamında da ciddi bir potansiyele sahibiz” diye konuştu. “Turizm konusunda dünyayı takip eden değil, tüm dünyaca takip edilen ülke olduk” Türkiye’nin olumsuzluklara rağmen turizm alanında önemli bir ilerleme kaydettiklerini ifade eden Bakan Ersoy, “Son zamanlarda turizm sektörü olarak dünyada 100 yılın olumsuzlukları, engelleri ile karşılaştık. Covid-19 ile turizmi sektörü ile dünya turizmi karşılaştı, ardından ülkemizde asrın felaketi depremlerle karşılaştık, orman yangınları oldu, savaşlar devam ediyor. Bu coğrafyanın kendine has özellikleri var. Bir de buna global engeller dahil olmaya başladı. Ama biz böyle değerli bir coğrafyada yaşıyorsak, geçmişte de bu tarz problemlerle karşılaştık, günümüzde de karşılaşıyoruz, gelecekte de karşılaşacağız. Önemli olan sektörümüzü bunlara bağışıklı hale getirmek. Bununla ilgili çok doğru adımları ülke olarak atıyoruz. Tanıtım konusunda atmış olduğumuz doğru adımlar, belgelendirme konusunda yapmış olduğumuz adımlar neticesinde görüyoruz ki çok büyük felaketler, krizlerle karşılaşsak bile diğer ülkelerle karşılaştırıldığında bundan en az etkilenen ülke oluyoruz. Krizden en hızlı çıkan ülke olduk. Turizm konusunda dünyayı takip eden değil, tüm dünyaca takip edilen, stratejileri belirleyen ülke olduk” şeklinde konuştu. “İnşallah dünya 3’üncülüğüne geleceğiz ve en çok turist ağırlayan 3’üncü ülke olacağız” Türkiye’nin en çok turist ağırlayan 3’üncü ülke olması için çabaladıklarını belirten Bakan Ersoy, “Artık çok daha iddialı hedefler koyabiliyoruz. Geçen sene rekor kırdık. 7’inci sıralardan önce 6’ıncı sıraya, 4’üncülüğe kadar geldik. 56.7 milyon ziyaretçi ağırladık. Daha önceki rekorda 2019 yılına aitti. Bundan sonra rekorlar kırarak turizm sektörü olarak büyümeye devam edeceğiz. Bu seneki hedefimiz de 60 milyon ziyaretçi, 60 milyar gelir. 2028’e kadar bu rakamları 100 milar dolara çekmek gibi bir iddiamız var. Dünya 4’üncüsü olmak da yetmez, inşallah dünya 3’üncülüğüne geleceğiz ve en çok turist ağırlayan 3’üncü ülke olacağız” ifadelerini kullandı. “Bugün 200’den fazla ülkede tanıtım yapıyoruz” Turizm sektörünün 81 ilde de canlı tutulmasını istediklerini kaydeden Ersoy, “Özellikle klasikleşmiş turizim şehirlerimizin yanı sıra, 81 vilayetimize turizmi yaymamız gerekiyor. Sadece yayla turizmi değil, yabancı turisti de yaymamız gerekiyor. Sezonu 12 aya çıkartmamız gerekiyor. Sezonluk bir sektör olmaktan çıkarak 12 ay boyunca çalışan bir sektör olmamız gerekiyor. Yeni ürünleri devreye sokmalıyız. Eskiden, 10 yıl önce Türkiye sadece deniz, kum ve plajla ön plana çıkıyordu. 2-3 tane ana ürünü vardı. Şimdi 60’dan fazla ürünü ile Türkiye turizm sahasına çıkmış durumda. Bugün 200’den fazla ülkede tanıtım yapıyoruz. Dünyada en etkin tanıtım yapan ülke Türkiye. Şimdi de bu gücümüzü kullanarak bütün şehirlerimizin turizm pastasından pay almasını istiyoruz” dedi. “Bu potansiyelin başta ülkemiz olmak üzere tüm dünyada farkındalığının sağlanmasını gerçekleştirmemiz gerekiyor” Kastamonu için tüm dünyada bir farkındalık oluşturulması gerektiğini belirten Bakan Ersoy, “Kastamonu farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış, tarihi ve kültürel eserleri ile ön plana çıkan bir şehrimiz. Sahil şeridi de var. Sezonu kısa da olsa deniz, kum, güneşi var, gastronomi de var, doğası, mağaraları, yaylaları var. Burada hem arkeolojik değerleriniz hem de doğanız var. İnanç turizmi de kuvvetli. Her türlü esere sahiplik yapıyorsunuz. Potansiyeli çok yüksek olan bir şehirden bahsediyoruz. Önemli olan bu potansiyelin başta ülkemiz olmak üzere tüm dünyada farkındalığının sağlanmasını gerçekleştirmemiz gerekiyor” diye konuştu. Bakan Ersoy’un konuşmasının ardından basına kapalı olarak devam eden toplantıda, turizmciler ve STK temsilcilerinin soruları yanıtlandı.

İstanbul'da 10 yıllık turizm verileri! Yüzde 66 artış yaşandı Haber

İstanbul'da 10 yıllık turizm verileri! Yüzde 66 artış yaşandı

Türkiye, turizmde en çok tercih edilen ülkelerden biri... Denize kıyısı olan Muğla, İzmir, Antalya gibi illerde yazın büyük bir hareketlilik yaşanıyor. Ancak turistler, tarih ve mimari yapılarıyla İstanbul'a da yoğun ilgi gösteriyor. İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü verileri, turistlerin Megakent'e ilgisini gözler önüne serdi. Yüzde 66 artış yaşandı Kenti 2013 yılında 10 milyon 474 bin 867 yabancı turist ziyaret ederken, geçen sene sayı 17 milyon 370 bin 30 olarak kayıtlara geçti. Böylece kente gelen turist sayısı son 10 yılda yüzde 66 arttı. İşte son 10 yıllık turist verileri: 2014 yılında 11 milyon 842 bin 983, 2015'te 12 milyon 414 bin 677, 2016'da 9 milyon 203 bin 987, 2017'de 10 milyon 840 bin 595, 2018'de 13 milyon 432 bin 990, 2019'da 14 milyon 906 bin 663, 2020'de 5 milyon 1981, 2021'de 9 milyon 25 bin 4, 2022'de ise 16 milyon 18 bin 726 yabancı turist geldi. Kültürü, tarihi, mutfağı cezbediyor İstanbul'un turistlerin dikkatini çekmesinin başlıca nedenleri de benzersiz zenginlikteki tarihi ve kültürel mirası, canlı ticari hayatı, hareketli şehir yaşamı ve gastronomi... Türk mutfağındaki çeşitlilik yerli ve yabancı turisti oldukça cezbediyor. 2023 yılında ise İstanbul’a akın akın gelen ülkelerin sıralaması şöyle… Rusya: 182 bin 18 Almanya: 79 bin 734 İran: 63 bin 304 ABD: 40 bin 924 Kuveyt: 39 bin 827 İngiltere: 39 bin 273 İsrail: 38 bin 581 Fransa: 34 bin 465 Suudi Arabistan: 28 bin 976 Özbekistan: 27 bin 219

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.