Hava Durumu

#Kültür Sanat

TOURISMJOURNAL - Kültür Sanat haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kültür Sanat haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Şato planlı Hoşap Kalesi göz kamaştırıyor Haber

Şato planlı Hoşap Kalesi göz kamaştırıyor

Van-Hakkari kara yolunun 60. kilometresinde yüksek kayalıklar üzerine kurulu 'kartal yuvası' görünümlü ve dünya genelindeki 17 şato planlı kaleden biri olan Hoşap Kalesi, yerli ve yabancıların büyük ilgisini çekiyor. Geçmişi itibariyle Urartu Devletine kadar uzanan kale, Osmanlı Devletine tabi Mahmudi Beyleri'nin yaptırdığı ihtişamlı şekliyle günümüze kadar ulaştı. Sarp bir yamaç üzerinde bulunan bölgenin dikkat çeken sembol yapısı, geçtiğimiz yılda Kültür ve Turizm Bakanlığının destekleriyle restoran çalışmalarına başlanmıştı. Restore çalışmaları kapsamında ışıklandırılan kale, akşam saatlerinde tüm ihtişamıyla göz kamaştırıyor. Gecenin karanlığında kilometrelerce uzaklıkta bile adeta bir yıldız gibi parlayan kale, son haliyle ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Öte yandan, ışıklandırma çalışmalarıyla mimari dokusu ortaya çıkan kalenin bölge turizmine büyük katkı sağlaması hedefleniyor. “Işıklandırma motifleri ortaya çıkarmış” Kaleyi ziyaret eden Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Akademisyen Adem Palabıyık, ışıklandırmayla birlikte kale motiflerinin ortaya çıktığını ifade ederek, “Van Kalesi ve Akdamar Adası'ndan sonra Hoşap Kalesi'nin de sahip olduğu kültürel zenginlik, turistlerin ilgisini çekecektir. Yapılan ışıklandırmayla birlikte motifleri ortaya çıkmış. Buraya geldiğimizde o tarihi duyguyu hissediyoruz. İtalya'nın orta çağ kentlerine ya da İngiltere'nin bazı orta çağ şatolarına benzer görüntülere şahit oluyoruz. Burayı gelip görmek ve kültürel olarak faydalanmak her birey için önemlidir” dedi.

Maydos Antik Kenti’nde 4 bin yıllık silindir mühür bulundu Haber

Maydos Antik Kenti’nde 4 bin yıllık silindir mühür bulundu

Çanakkale’nin Eceabat ilçesindeki Maydos Antik Kenti’nde devam eden 2024 yılı kazı çalışmalarında Mezopotamya’dan başlayan ve Anadolu’nun içlerine kadar devam eden ticaret ağında kullanılan yaklaşık 4 bin yıllık silindir mühür bulundu. Eceabat ilçesindeki 5 bin yıllık Maydos Antik Kenti’nde bu yıl kazılar, Temmuz ayında başlandı. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Maydos Antik Kenti Kazı Başkanı Prof. Dr. Göksel Sazcı yönetiminde, 10 kişiden oluşan kazı ekibi ve 6 işçiyle çalışmalar devam ediyor. Kazı çalışmaları Eylül ayında sonlandırılacak. Maydos Antik Kenti’nde süren 2024 yılı kazılarında Mezopotamya‘dan başlayan ve Anadolu’nun içlerine kadar devam eden ticaret ağında kullanılan yaklaşık 4 bin yıllık silindir mühür bulundu. Maydos 2024 sezonu kazılarının Temmuz ayının ilk haftası başladığını belirten Kazı Başkanı Prof. Dr. Göksel Sazcı, kazıları Eylül ayı ortasına kadar aktif olarak arazide sürdürmeyi planladıklarını söyledi. Maydos Antik Kenti kazı çalışmalarının Kültür ve Turizm Bakanlığının izni ve İçdaş ana sponsorluğu ile devam ettiğini belirten Sazcı, “Bu yıl 5-7 işçi ve 10’a yakın öğrenci ile birlikte başladık. Kazılarımızı aynı şekilde sürdürüyoruz. 2024 yılı kazılarımız iki alanda sürdürülüyor. Birinci alanımız Maydos’un savunma sistemiyle alakalı, özellikle Orta Tunç Çağ’ın erken dönemlerini yani günümüzden yaklaşık 4 bin yıl öncesine tarihlenen tabakalar da sürdürüyoruz. Bu alanda yerleşmenin hem giriş kısmını tespit etmeye çalışıyoruz, hem de surları açığa çıkarmaya çalışıyoruz. Diğer çalışma alanımız ise daha önce bölgede Troya III-V dönemi olarak bilinen ve İlk Tunç Çağı sonları ve Orta Tunç Çağı başlarına denk gelen tabakaları araştırmak için yeni bir açma açtık. Orada da henüz daha yüzeye yakın bir yerdeyiz. 1 metre inebildik. Araştırdığımız alanda hem Bizans Dönemi’ne hem de Helenistik Döneme tarihlenen mimari kalıntılar ve buluntular tespit ettik” dedi. Bu yılki kazılarda ilginç buluntular bulduklarını da kaydeden Prof. Dr. Göksel Sazcı, sözlerine şöyle devam etti: “Bu senenin en ilginç buluntularından bir tanesi de bu gördüğünüz silindir mühür. Fritten üretilmiş, bu da yaklaşık 3 bin 900-4 bin yıllık bir buluntu. Bu silindir mührün üzeri zikzaklarla bezenmiş alt kısmı üçgenlerle sınırlandırılmış. Bu tür mühürlerin ortasında da bir delik oluyor ve bunlar muhtemelen boyun da taşınan ve mülkiyeti sembolize eden buluntular. Silindir mühürler aslında Anadolu kökenli buluntular değil, bunlar ilk kez günümüzden yaklaşık 5 bin yıl önce Uruk’ta, yani Güney Mezopotamya’da ortaya çıkıyor. Anadolu ile yapılan yoğun ticaret sayesinde bu uygulama buraya kadar geliyor. Troya’da bu mühürlerin hem damga hem de silindir mühür olan versiyonları var ve ilk kez İlk Tunç Çağı sonlarında yani kabaca M.Ö. 3 binin sonlarında görülüyor. Yalnızca silindir olarak çıkması ise bölgede ünik. Batı Anadolu’da, yakın zaman önce Kütahya Tavşanlı Höyük’te bir benzeri bulunmuştu. Mezopotamya‘dan başlayan bu ticaret ağının yoğun olarak Anadolu’nun içlerine kadar geldiğini Kayseri yakınlarındaki Kültepe‘de ele geçen buluntulardan anlıyoruz. Tavşanlı Höyük buluntusuyla bu ticaret ağının bir kolunun Batı Anadolu’ya uzandığını, başka bir kolunun da Maydos buluntusu ile Kuzeybatı Anadolu üzerinden Avrupa Yakası’na kadar uzandığını söyleyebiliriz. Mühürler şahsiyet sembolleri yani bir ürünün, bir malın, belki garantisini sağlamak, belki mülkiyetini belirlemek, yani bir çeşit marka, işaret. Mühürlemeler hem seramiklerin üzerine hem de iple bağlanan bir ürünün bağlantı noktasına yapıştırılan çamurun üzerine uygulanıp kurutuluyor. Bu şekilde bir ürünün açılıp açılmadığını tespit için yapılıyor. Ayrıca daha önce de belirttiğim gibi garanti fonksiyonunun yanı sıra hem markasını gösteriyor hem de mülkiyetini belirliyor. Mühürlerin bu şekilde farklı fonksiyonları olabiliyor.”

4 bin yıl sonra aydınlatıldı Haber

4 bin yıl sonra aydınlatıldı

SİVAS (İHA) - Sivas'ın Gürün ilçesinde bulunan mağara evleri 4 bin yıl sonra ışığına kavuştu. Sivas Gürün ilçe merkezinde bulunan 'Hitit Mağara Evleri', tarih severlerin dikkatini çekiyor. 4 bin yıl önce Hititliler tarafından barınmak için yapıldığı düşünülen mağara evleri görüntüsüyle ise adeta ilkel bir apartmanı andırıyor. 5 katlı ve onlarca odası olan bir apartmanı andıran tarihi mağara evleri turizme kazandırılması için yapılan çalışmalar neticesinde 4 bin yıl sonra ışığına kavuştu. Sivas Gürünlü olan İstanbul Milletvekili Osman Boyraz'ın destekleriyle mağara evlerinin bir bölümündeki projenin ilk etabı tamamlanarak ilçe merkezindeki mağara evler ışıklandırıldı. İlk etabı tamamlandı İstanbul Milletvekili Osman Boyraz, projenin ilk etabının tamamlandığını ifade ederek, "Mağara evlerin bir bölümü ilçe merkezinde var. Birde çıkışı Gökpınar yolu üzerinde var. Burası Hititler döneminden yaklaşık 4 bin yıllık tarihi olan bir yer. Görsel anlamda çok güzel. Orada geçmişte bir yaşam olmuş. Belki de Dünya'nın belki de Türkiye'nin ilk gökdelenleri yada apartmanları olarak ifade ediyoruz. Çünkü yaklaşık 5-6 katlı bir yer. Orada hayatın olduğuna dair ipucları da var. Burayı turizme kazandırmak için mücadelemizi yapıyoruz. Bu noktada birinci etabında ilçe merkezinde ki belediyenin hemen arkasında bulunan mağaralar ödenek çıkartılarak, birinci etabını tamamladık. Kültür ve Turizm Bakanlığımıza şükranlarımızı sunuyorum bize destek oldular. Malatya Kayseri yolu üzerinde ki ve hemen yol kenarında olan oldukça da geniş bir alanda bulunan mağara evleri turizme sunmak adına bir takım projelerimiz var" dedi.  

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.