Hava Durumu

#Kültür Turizmi

TOURISMJOURNAL - Kültür Turizmi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kültür Turizmi haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Pegae Kalesi: Çanakkale'nin Yeni Tarih ve Turizm Rotası Haber

Pegae Kalesi: Çanakkale'nin Yeni Tarih ve Turizm Rotası

ÇANAKKALE (İHA) - Çanakkale’nin Biga ilçesine bağlı Karabiga beldesinde yer alan Pegae Kalesi’nde yapılan arkeolojik yüzey araştırmaları tamamlandı. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Karabiga Belediyesi’nin desteklediği bu çalışmaların ardından, kalede restorasyon ve çevre düzenlemesi yapılarak alanın turizme kazandırılması hedefleniyor. Yaklaşık bin yıllık geçmişe sahip olan Pegae Kalesi, antik Priapos kentinin üzerine kurulmuş bir Bizans yapısı olarak dikkat çekiyor. Arkeolojik yüzey araştırmaları sırasında, yer altı görüntüleme teknikleri ve jeofizik çalışmalarla toprak altındaki kalıntılar gün yüzüne çıkarıldı. Bu bulguların Bizans tarihine ve arkeolojisine ışık tutması bekleniyor. "DENİZ, DOĞA VE TARİHİ BULUŞTURUYOR" Yüzey Araştırmaları Başkanı Doç. Dr. Oğuz Koçyiğit, Pegae Kalesi’nin tarih, doğa ve kültürü bir arada barındıran eşsiz bir yer olduğunu belirtti. Kalede yapılan bilimsel çalışmalarla surların korunması ve gelecek kuşaklara aktarılması için raporlar hazırlandığını vurgulayan Koçyiğit, restorasyon sürecinin başlamasının bölgeye turizm açısından büyük katkı sağlayacağını söyledi. Koçyiğit, bölgede gerçekleştirilen çalışmaları, "Antik çağda Troas olarak adlandırılan bölgenin Kuzey kıyılarında, Güney Marmara kıyılarında bulunan Pegae Kalesi, antik çağın önemli şehirlerinden birisi olan Priapos Antik yerleşim üzerine kurulmuş önemli bir Bizans Kalesi. Aynı zamanda burada bir Latin yerleşim olduğunu da biliyoruz. Yıkılmaya yüz tutan surlar ve kalıntılar için koruma önerileri geliştirdik, harç analizleri yaptık. Yine kale içerisinde yeraltı görüntüleme çalışmaları gerçekleştirdik. Muhtemel potansiyel arkeolojik varlıkları burada tespit etmeye çalıştık. Bilim insanlarıyla ve kamuoyuyla yaklaşık olarak iki yıl kadar süren bu çalışmaların sonuçlarını biz bilimsel ortamlarda ve platformlarda zaman zaman paylaşıyoruz" sözleriyle anlattı. Koçyiğit, "Burası konumu ve sahip olduğu jeopolitik önemi nedeniyle Çanakkale'mizin önemli kültür rotalarından birisi olmayı hak ediyor. Çünkü baktığınız zamanda denizi, doğayı ve tarihi bir arada buluşturan önemli noktalardan bir tanesi. Biz çalışmalarımız sonunda bununla ilgili olarak özellikle Pegae Kalesi'nin restorasyonu, korunması ve gelecek kuşaklara aktarılması yönünde raporlarımızı hazırlayıp, ilgililere iletmiştik. Bununla ilgili çalışmalar başladı. Kültür ve Turizm Bakanlığı burası ile ilgili önemli çalışmalar yürütüyor. İnanıyoruz ki yakın zamanda burası Çanakkale'nin kültür turizmine, Çanakkale'nin doğasına, tarihine katkı sunacak önemli bir turizm destinasyon merkezi de olacak" diye ekledi. Kaleye yapılacak çevre düzenlemeleri ve tanıtım çalışmaları sayesinde bölgenin kültür turizmine yeni bir soluk getirmesi bekleniyor.

Harput’un Tarihi Hamamı 40 Bin Ziyaretçiye Kapılarını Açtı Haber

Harput’un Tarihi Hamamı 40 Bin Ziyaretçiye Kapılarını Açtı

ELAZIĞ (İHA) - Harput Mahallesi’nin girişinde yer alan Osmanlı dönemine ait görkemli Hoca Hasan Hamamı, restorasyon sonrası müze olarak hizmet vermeye başladı. 393 yıllık bu tarihi yapı, Harput mimarisinin zarafetini yansıtarak bölgenin kültür ve turizm hayatına önemli bir katkı sağlıyor. Hoca Hasan Hamamı, restore edildikten sonra müzeye dönüştürülerek 5 bin yıllık Harput tarihinin bir parçası haline geldi. Görkemli kubbesi ve dikkat çeken mimarisiyle ziyaretçilerini büyüleyen müze, geçmişin hamam kültürünü gelecek nesillere aktarıyor. Açılışından bu yana yerli ve yabancı turistlerden yoğun ilgi gören müze, bir yılda 40 bin ziyaretçiye ev sahipliği yaptı. HARPUT’A CANLILIK GETİRİYOR Elazığ Belediye Başkan Yardımcısı Nazif Bilginoğlu, Hoca Hasan Hamamı’nın Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları’nın müze projeleri kapsamında restore edilip müzeye dönüştürüldüğünü belirtti. Bilginoğlu, "16 Eylül 2023 tarihinde hizmete girdi. Oradaki mevcut hamamımız yaklaşık 1600-1700'lü yıllardan günümüze kadar gelmiştir. Son zamanlarda kullanılmamasından dolayı harabe duruma gelmiş bu yapının öncelikle restorasyon projesini tamamlayarak yapının kendisini düzenledik. Sonuç itibarıyla yapının bir hamam müzesi olarak kullanılmasıyla ve etrafındaki alanın da kamulaştırılarak ciddi yenileme ve oturma alanı olarak düzenlenmesiyle 2023 yılının sonlarına doğru insanlarımıza hazırlayarak açmış olduk" dedi. Bilginoğlu, müzenin Harput’un tarihi dokusunu ziyaretçilere sunduğunu, eski hamam kültürünü ve kullanılan objeleri sergileyerek geçmişle bağ kurduğunu ifade etti. Ayrıca, hamamın çevresindeki dinlenme alanlarının ziyaretçilere tarihi Harput’ta keyifli bir ortam sunduğunu vurguladı. HARPUT’TAKİ MÜZELERE HAREKETLİLİK KATIYOR Hoca Hasan Hamamı, Harput’taki diğer müzelerle birlikte bölgeye canlılık kazandırıyor. Bilginoğlu, müzenin bir yılda yaklaşık 40 bin kişi tarafından ziyaret edildiğini ve bu ilginin Harput Mahallesi’ne hareketlilik getirdiğini belirtti. Hoca Hasan Hamamı, tarihi ve kültürel değerleriyle Harput’u keşfetmek isteyenlere eşsiz bir deneyim sunmaya devam ediyor.

Canarslanlar: Haber

Canarslanlar: "Afyonkarahisar, Termal Turizmin Gözdesi"

AFYONKARAHİSAR (İHA) - Oruçoğlu Termal Otel’in CMO’su ve Pazarlama Başkanı Kerem Canarslanlar, Türkiye'nin kaplıca turizmi açısından büyük bir potansiyele sahip olduğunu belirtti. Afyonkarahisar'ın bu alandaki önemi hakkında konuşan Canarslanlar, "Bu şehirlerden en önemlisi de zengin jeotermal kaynaklara sahip olan ve sağlık turizmi arayışındaki turistler tarafından sıklıkla ziyaret edilen Afyonkarahisar'dır" dedi. Canarslanlar, Afyonkarahisar'ın termal turizmdeki popülerliğinin mineralli suların sağlık üzerindeki faydalarından kaynaklandığını ifade etti. Bu kaynakların romatizmal rahatsızlıklar, deri hastalıkları ve sinir sistemi problemlerine yönelik doğal bir tedavi sunduğunu belirten Canarslanlar, "Termal suyun sağlık üzerindeki etkileri bilimsel çalışmalarla da desteklenmiştir. Mineralli sular, içerdikleri magnezyum, kalsiyum, lityum ve sülfat gibi mineraller sayesinde, vücudun çeşitli sistemlerine katkıda bulunur. Afyonkarahisar'daki kaplıcalar, özellikle termal suyun anti-inflamatuar ve analjezik özellikleri sayesinde, ağrı yönetimi ve rehabilitasyon süreçlerinde önemli bir rol oynar" dedi. Ziyaretçilerin, bu suların rahatlatıcı etkisiyle fiziksel ve zihinsel olarak yenilendiğini ekledi.  LÜKS KONAKLAMA VE SAĞLIK HİZMETLERİ Afyonkarahisar'ın çok çeşitli termal otellere ev sahipliği yaptığını belirten Canarslanlar, bu tesislerin farklı beklentilere hitap ettiğini vurguladı. "Aileler için uygun geniş odalara sahip tesisler olduğu gibi, daha çok sağlık ve rehabilitasyon hizmetleri üzerine odaklanan, spa ve wellness merkezleri de bulunmaktadır. Tüm bu tesisler, ziyaretçilere lüks ve konforun yanı sıra sağlık ve iyileşme imkanları da sunar" diye ekledi. Otellerde fizyoterapi, hidroterapi, çamur banyoları gibi özel tedavi yöntemlerinin sunulduğunu söyleyen Canarslanlar, termal tesislerin aileler için de ideal bir seçenek olduğunu belirtti. "Çocuk havuzları, oyun alanları, animasyon hizmetleri ve aile odaları, çocuklarla birlikte seyahat eden aileler için idealdir. Aileler bir yandan sağlık ve rahatlama imkanlarının tadını çıkarırken, çocuklar da güvenli ve eğlenceli bir ortamda vakit geçirebilir" dedi. AFYONKARAHİSAR’IN YEREL LEZZETLERİ VE KÜLTÜREL ZENGİNLİĞİ Canarslanlar, termal turizmin yanı sıra Afyonkarahisar'ın gastronomisi ve kültürel mirasının da dikkat çektiğini söyledi. "Afyonkarahisar mutfağı, özellikle Afyon kaymağı, sucuğu ve lokumu ile ünlüdür. Termal otellerin restoranlarında sunulan yerel ve uluslararası mutfak seçenekleri, sağlıklı ve lezzetli yemeklerle misafirlerin beğenisine sunulur. Afyonkarahisar, termal turizminin yanı sıra, zengin tarihi ve kültürel mirası ile de ön plana çıkar. Şehirde birçok tarihi cami, müze ve antik kent bulunmaktadır" ifadelerini kullandı. ORUÇOĞLU TERMAL OTEL ÖNE ÇIKIYOR Afyonkarahisar'da konaklama seçeneği arayanlar için Oruçoğlu Termal Otel’i öneren Canarslanlar, otelin modern hizmetleri ve lüks imkanlarıyla termal suların faydalarından en iyi şekilde yararlanma imkanı sunduğunu belirtti. Sağlık ve güzellik merkezleri, çocuk dostu aktiviteler ve yerel lezzetlerle dolu restoranlarıyla otelin, bölgedeki öne çıkan tesislerden biri olduğunu vurguladı.

Hindistan Turizminde Büyüme Trendi Sürüyor Haber

Hindistan Turizminde Büyüme Trendi Sürüyor

Hindistan'ın turizm sektörü, dönüşüm sürecinin eşiğinde, dünyanın en dinamik endüstrilerinden biri olma yolunda ilerliyor. Son istatistikler bu büyümeyi gözler önüne seriyor. 2023-2024 yılları arasında uluslararası ziyaretçi sayısı yaklaşık 10 milyona ulaşırken, 2024'te yurt içi seyahatler 5 milyar sefer sayısına yükseldi. Bu, Hindistan'ı küresel çapta altıncı en büyük yurt içi seyahat pazarı yaparken, 2030 itibarıyla ülkenin dördüncü sıraya yerleşmesi bekleniyor. Bu büyüme, yıllık yüzde 9'luk seyahat harcama artışıyla destekleniyor. Bu ivme, hükümetin 2047 yılına kadar turizm ekonomisi hedefini 4 trilyon dolara revize etme olasılığını artırırken, bu sektörü Hindistan’ın ekonomik kalkınmasında hayati bir unsur olarak öne çıkarıyor. TURİZM VE KONAKLAMADA DÖNÜM NOKTASI 2024 yılı, Hindistan'ın turizm sektörü için belirleyici bir dönem oldu. Otel doluluk oranları, deneyimsel ve sürdürülebilir seyahate artan taleple rekor seviyelere ulaştı. Staycation, sağlık turizmi, gastronomi turizmi ve kültürel kaçamaklar gibi kavramlar, modern gezginlerin anlamlı ve yenileyici deneyimler arayışını yansıtarak büyük ilgi gördü. Bu evrimde teknoloji başrolde olmaya devam etti. Yapay zeka, kişiselleştirilmiş seyahat deneyimlerini mümkün kılan "dijital bir uşak" olarak öne çıktı. Online rezervasyonlardan gerçek zamanlı destek sağlayan sohbet robotlarına kadar teknoloji süreci kolaylaştırırken, insan dokunuşu ve özenli misafirperverlik Hindistan turizminin ayırt edici özelliği olmaya devam ediyor. PAZARDAKİ FIRSATLAR VE ZORLUKLAR Hindistan'ın turizm patlaması, yıllık yüzde 6'lık hızlı GSYİH büyümesi ve ülkenin kültürel ve doğal çeşitliliğini keşfetmek isteyen genişleyen orta sınıf tarafından destekleniyor. "Chalo India" kampanyası ve "Vibrant Villages Programme" gibi hükümet girişimleri, kırsal ve kültürel turizmin kapsamını genişletiyor. IndiGo ve Air India gibi havayollarının rekor uçak siparişleri ise yeni destinasyonlara erişimi artırıyor. Ancak, altyapı eksiklikleri, lojistik sorunlar ve güvenlik endişeleri gibi engeller endişe vermeye devam ediyor. Örneğin, uluslararası turistlerin yüzde 32’si sağlık kaygıları nedeniyle, yüzde 27’si ise güvenlik gerekçesiyle seyahat planlarını ertelediğini belirtiyor. Bu engellerin üstesinden gelmek için altyapı yatırımları ve yenilikçi pazarlama stratejileri kritik öneme sahip. SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE DENEYİMSEL SEYAHAT Küresel çapta, turistlerin yüzde 76’sı sürdürülebilir turizmi önceliklendiriyor. Hindistan, "Heal in India" ve "Dekho Apna Desh" gibi sorumlu seyahat kampanyaları ile bu alanda önemli adımlar atıyor. Yerel ekonomileri desteklemek adına, turistlerin bütçelerinin yüzde 5 ila 10’unu yerel ürünlere ayırması teşvik ediliyor. Yurt içinde, 2030 yılına kadar hava yolcu trafiğinin iki katına çıkması bekleniyor. Bu büyüme, ikinci ve üçüncü kademe şehirlerdeki yatırımlarla destekleniyor. Uluslararası otel markaları da bu bölgelerde hızla genişliyor ve yüksek kaliteli konaklama ihtiyacını karşılıyor. İŞ BİRLİĞİ İLE BÜYÜME Turizmin büyümesi, küresel ve yerel iş birliği çabalarıyla hız kazanıyor. SATTE gibi platformlar, Hindistan’ı önde gelen bir turizm destinasyonu olarak tanıtıyor ve yenilikçi çözümleri tartışma imkanı sunuyor. Ayrıca, ABD-Hindistan Turizm Ortaklık Yılı ve Japonya ile Budist turizm projeleri, kültürel alışverişleri artırıyor. GELECEK İÇİN YOL HARİTASI Hindistan’ın turizm endüstrisinin olağanüstü büyümesini sürdürmek için altyapı eksikliklerini gidermek, sürdürülebilirliği teşvik etmek ve teknolojiyi benimsemek öncelikli hedefler olacak. Az bilinen destinasyonları tanıtmak için yaratıcı sosyal medya kampanyaları ve altyapı projeleri gibi stratejiler, turizmin çeşitlenmesini sağlayabilir. Hindistan, gelenek ve inovasyonu bir araya getirerek, gezginlere eşsiz bir deneyim sunma potansiyeline sahip. Sektörün kapsayıcı ve yenilikçi yaklaşımları, Hindistan turizmini sürdürülebilir bir geleceğe taşıyabilir.

Gaziantep Turizminde Son 20 Yılın Rekoru Kırıldı Haber

Gaziantep Turizminde Son 20 Yılın Rekoru Kırıldı

GAZİANTEP (İHA) - Gaziantep, 2024 yılında turizmde rekor kırarak 2 milyonu aşkın turisti ağırladı. Kentte konaklayan turist sayısı ise bir buçuk milyonu geçti. Tarihi dokusu, gastronomisi ve müzeleriyle turistlerin gözdesi olan şehir, ziyaretçi yoğunluğuyla hem kültürel hem de ekonomik anlamda önemli bir merkez haline geldi. ZEUGMA MÜZESİ ZİYARETÇİ REKORU KIRDI Gaziantep’in simgelerinden Zeugma Mozaik Müzesi, 2024 yılında 466 bin 102 ziyaretçi ağırlayarak açılışından bu yana en yüksek sayıya ulaştı. Ayrıca, kentteki müzeler 952 bin 298 yerli ve yabancı ziyaretçi tarafından gezildi. ESNAF MEMNUN, EKONOMİYE KATKI BÜYÜK Tarihi Almacı Pazarı’ndan Bakırcılar Çarşısı’na kadar birçok turistik alanda yoğunluk yaşandı. Antep fıstığı, baklava, kurutmalık, salça ve baharat gibi yerel lezzetler ve el yapımı ürünler turistler tarafından büyük ilgi gördü. Esnaf, turistlerin alışverişleriyle hem kazanç sağladı hem de Gaziantep ekonomisine önemli katkılar sundu. Esnaflar, 2024’te elde edilen başarıdan memnuniyetlerini dile getirirken, 2025 yılında da benzer bir ilgi beklediklerini ifade etti. Esnaf Beşir Tanrıkulu, "Gaziantep gerçekten turistik bir bölgedir. Turistik bir bölge olduğu için yerli ve yabancı turistlerin ilgisini bayağı çekiyor. Baklava ve Antep fıstığı başta olmak üzere lezzetleriyle de öne çıkan bir şehir olduğu için Gaziantep'te geçen yıl aşırı bir turist yoğunluğu vardı. Yurt içinden ve yurt dışından ciddi bir ziyaretçi şehrimize geldi. İnşallah bu sene de aynı yoğunluğu bekliyoruz. Bu sene de herkesi Gaziantep'e davet ediyoruz. Antep Kalesi, Peynir Müzesi, Zeugma Mozaik Müzesi'nin yanı sıra Türkiye'nin en büyük hayvanat bahçesi Gaziantep'te bulunmaktadır. Turistik çarşı olarak Almacı Pazarı, Bakırcılar Çarşısı ve Gaziantep'in diğer tarihi, turistik yerlerini gezebilirler" dedi. Bir diğer esnaf Zübeyir Şenci ise, "Gaziantep geçen yıl turist konusunda çok iyiydi. Geçtiğimiz yıl Gaziantep'e gelen ziyaretçiler çok oldu. Gaziantep'in yemekleri, tarihi yerleri, müzeleri, kültürü, Antep fıstığı, baklava ve diğer lezzetli ürünleri yoğun talep görüyor. Gaziantep'in yemekleri çok lezzetli ve mutfağı da çok geniş olduğu için Gaziantep'e gelenler çok fazla oluyor. Gaziantep'in tarihi yerleri hiç tartışılmaz. Zeugma Mozaik Müzesi, Antep Kalesi, Savaş Müzesi ve diğer müzeler gibi gezilecek çok yerimiz var. Esnaf olarak Gaziantep'e 2025 yılında daha fazla turist bekliyoruz" yorumunda bulundu.

Dünyanın İkonik Kuleleri Seyahat Tutkunlarına İlham Veriyor Haber

Dünyanın İkonik Kuleleri Seyahat Tutkunlarına İlham Veriyor

İnsanlık tarihinin birikimini günümüze taşıyan ünlü kuleler, bulundukları şehirlerin simgesi haline gelerek turistik cazibe noktaları oluşturuyor. Mimarileriyle hayranlık uyandıran bu yapılar, her yıl milyonlarca gezginin seyahat planlarını etkiliyor. Dünyanın dört bir yanındaki kuleler, yalnızca mimari harikalar değil, aynı zamanda kültürel ve tarihi değerler taşıyan semboller olarak öne çıkıyor. Teknolojik gelişmelerle birlikte gökdelenler inşa edilse de bu yapılar geçmişin ihtişamını yansıtmayı sürdürüyor. EYFEL KULESİ (PARİS, FRANSA) Paris’in kalbinde yer alan Eyfel Kulesi, 1889 yılında EXPO Paris için inşa edildi. Her yıl 7 milyon ziyaretçiyi ağırlayan kule, hem manzarası hem de ışıklandırmasıyla ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim sunuyor. BIG BEN (LONDRA, BİRLEŞİK KRALLIK) Elizabeth Kulesi olarak bilinen Big Ben, Londra’nın tarihi ve politik merkezinde yer alıyor. Themes Nehri boyunca yürüyüş yaparken mola verilmesi gereken bir durak olarak dikkat çekiyor. GALATA KULESİ (İSTANBUL, TÜRKİYE) İstanbul’un simgelerinden biri olan Galata Kulesi, Boğaz ve Tarihi Yarımada’nın eşsiz manzarasını sunuyor. Özellikle gün batımı manzarasıyla fotoğraf tutkunlarının gözdesi oluyor. EMPIRE STATE BİNASI (NEW YORK, ABD) New York’un simgesi haline gelen bu Art Deco tarzındaki yapı, 86. ve 102. katlardan muhteşem şehir manzarası sunuyor. Gece ışıklarıyla büyüleyici bir atmosfere sahip olmaya devam ediyor. PİSA KULESİ (PİSA, İTALYA) Eğik yapısıyla ünlü Pisa Kulesi, tarihi bir mühendislik hatasını cazibe merkezine dönüştüren örneklerden biri. Kule, eğlenceli fotoğraf çekimleri için turistlerin uğrak noktası haline gelmiş durumda. BURJ KHALIFA (DUBAİ, BAE) 828 metre yüksekliğiyle dünyanın en uzun yapısı olan Burj Khalifa, modern mühendisliğin zirvesini temsil ediyor. Gözlem platformları, ışık şovları ve lüks alanlarıyla eşsiz bir deneyim sunuyor. TOKYO SKYTREE (TOKYO, JAPONYA) 634 metre yüksekliğindeki bu modern kule, Tokyo’nun panoramik manzarasını görmek isteyenler için ideal bir nokta. Ayrıca, bölge restoran ve alışveriş alanlarıyla popüler bir destinasyon. İZMİR SAAT KULESİ (İZMİR, TÜRKİYE) 1901 yılında inşa edilen İzmir Saat Kulesi, Osmanlı taş işçiliğinin zarif bir örneği olarak gösteriliyor. Konak Meydanı’nda yer alan kule, hem tarihi hem de kültürel bir buluşma noktası. Kuleler, tarihin ve kültürün mimariyle harmanlandığı yapılar olarak, şehirlerin hikayesini anlatmaya devam ediyor. Turistlerin ilgisini çeken bu ikonik yapılar, bulundukları yerleri dünya çapında tanıtmada önemli bir rol oynuyor.

Topkapı’da Osmanlı Geleneği Yeniden Canlandı Haber

Topkapı’da Osmanlı Geleneği Yeniden Canlandı

İSTANBUL (İHA) - Topkapı Sarayı’nda, jandarmalar nöbetlerini Osmanlı döneminin önemli saray görevlilerinden silahtarların kıyafetleriyle tutuyor. 189 yıl aradan sonra yeniden hayat bulan bu gelenek, hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgisini çekiyor. İstanbul İl Jandarma Komutanlığı Topkapı Sarayı Koruma Bölüğü’nün silahtar kıyafetleri, dönemin minyatürleri ve belgeleri referans alınarak uzmanlarca hazırlandı. TARİHİ NÖBET YERLERİ VE ATLI GÖSTERİLER Jandarmalar, Babüsselam ve Babüssaade kapılarında nöbet tutarken, belirli saatlerde 1. Avlu’da atlı birliklerin gösterileri de gerçekleştiriliyor. Topkapı Sarayı Daire Başkanı İlhan Kocaman, "Saray içerisinde önemli kapılarımız olan Babüsselam ve Babüssaade Kapılarının önünde belli dönemlerde nöbet tutuyorlar, belli dönemlerde de ziyaretçilerin arasında gezerek dönemi hatırlatıyorlar. O döneme ait görüntü verebilmek, dönemi anlatabilmek, tematik müzeciliği Topkapı Sarayı'nda da hayata geçirmek istedik. İç mekanlarda bu kıyafetlerle gezerken 1. Avluda yine jandarma bölüğümüze ait olan atlı birliklerimizle belli saatlerde ziyaretçilerin arasına çıkarak atlarıyla gösteri yapmaktadır. Yine ziyaretçilerimizin ilgisini buraya çekmeyi planlamaktayız. Bu konuda gayret ediyoruz. Gördüğümüz kadarıyla da ziyaretçilerimiz uygulamadan memnun. Elbette ki son dönemlerde bu tür uygulamaları sadece bizde değil, dünyanın birçok saray müzelerinde görmekteyiz. Biz de uyguluyoruz" yorumunda bulundu. ZİYARETÇİLERDEN TAM NOT Ziyaretçilerden Liya Ünsal, "Marmaris'ten buraya gezmeye geldim. Yaklaşık 4 gündür İstanbul'u geziyorum. Şu an Topkapı Sarayı'ndayız. Geldiğimde de farklı kostümlü personellerle karşılaştım. Gerçekten bu beni çok mutlu etti. Beni tarihe götürdü" derken, Eray Tahıyan ise, "Buraya gezmeye Kırklareli'den geldim. Gerçek insanların bu şekilde dolaşıyor olması tarihi canlı canlı yaşatıyor. Onları burada görüyor olmak sanki günümüzden geçmişe gitmişiz gibi hissettiriyor. Uygulamadan memnun kaldık" ifadelerini kullandı. Şeyma Şener ise "Bir tarih meraklısı olarak Topkapı Sarayı'nı gezmeye gelmiştim. Geldiğimde karşılaştığım manzara karşısında çok mutlu oldum. İnsanların tarihi anlamlandırması ve bilgilerini algılayabilmesi için çok güzel bir uygulama olmuş. Düşünenlere teşekkür ediyorum" diyerek uygulamayı takdir etti. Topkapı Sarayı’nda hayata geçirilen bu gelenek, ziyaretçilerin geçmişi daha yakından hissetmelerine olanak tanıyor ve tarihi canlandırma anlamında önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.