Hava Durumu

#Kültür Ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy

TOURISMJOURNAL - Kültür Ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kültür Ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

"Türkiye, Karadağ'daki en büyük üçüncü yabancı yatırımcı konumuna yükseldi" Haber

"Türkiye, Karadağ'daki en büyük üçüncü yabancı yatırımcı konumuna yükseldi"

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Karadağ Milli Günü Resepsiyonu'nda yaptığı konuşmada, “Türkiye, 2023'te 85 milyon avro ile Karadağ'daki en büyük üçüncü yabancı yatırımcı konumuna yükseldi” dedi. Karadağ'ın Ankara Büyükelçiliği, Karadağ Milli Günü nedeniyle Ankara'da bir resepsiyon düzenlendi. Resepsiyona Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'un yanı sıra Karadağ'ın Ankara Büyükelçisi Perisa Kastratovic, yabancı misyon temsilcileri, iş insanları ve davetliler katıldı. Bakan Ersoy konuşmasında, Türkiye ve Karadağ'ın müşterek bir tarihi ve kültürü paylaştığını ifade ederek, “Bu ortak tarihi ve kültürel paydamız, milletlerimiz arasındaki güçlü beşeri bağlar, dostane siyasi ilişkilerimiz, ülkelerimizin uluslararası platformlarda birbirlerini desteklemeleri, işbirliğimizin sağlam temellerini oluşturmaktadır. Dost Karadağ ile 2017 yılından bu yana NATO müttefiki olmaktan da ziyadesiyle memnuniyet duyuyor, ilişkilerimizin İttifak bünyesinde de gelişmesi ve savunma işbirliğimizin ivme kazanmasına katkısını önemsiyoruz” diye konuştu. “Türkiye Karadağ'daki en büyük üçüncü yabancı yatırımcı konumuna yükseldi” Karadağ'la ikili ticaret hacminin 2023'te 197 milyon dolara ulaştığını ifade eden Ersoy, "Doğrudan yabancı yatırımlar bakımından Karadağ'da en üst sıralardayız. Türkiye, 2023'te 85 milyon avro ile Karadağ'daki en büyük üçüncü yabancı yatırımcı konumuna yükseldi” ifadelerini kullandı. “TİKA, açılışından bu yana Karadağ'da toplam değeri 25 milyon avroyu aşan 450'nin üzerinde proje ve faaliyet gerçekleştirmiştir” Türkiye'deki kurumların Karadağ'daki faaliyetleri ile takdir toplamaya ve iki ülke arasındaki ilişkilere artı değer katmaya devam ettiğini kaydeden Bakan Ersoy şöyle devam etti: “TİKA, açılışından bu yana Karadağ'da toplam değeri 25 milyon avroyu aşan 450'nin üzerinde proje ve faaliyet gerçekleştirmiştir. Türkiye burslarından bugüne kadar faydalanan Karadağlı öğrenci sayısı 400'den fazladır. Her geçen sene daha fazla Karadağlı öğrenci burslarımıza başvurmaktadır. Podgoritsa Yunus Emre Türk Kültür Merkezi kuruluşundan bu yana 2 bine yakın öğrenciye Türkçe eğitimi vermiştir. Ülkelerimizin ortak çıkarları doğrultusunda daha fazlasını yapabileceğine inanıyor, her düzeyde yakın temaslar kurulmasını arzuluyoruz." Büyükelçi Kastratovic ise, Karadağ'ın ekonomik büyüme oranı ve turizm potansiyeline dikkat çekti. İki ülke arasındaki dostluk ve işbirliği ilişkilerine dikkati çekerek, “2023 yılında Avrupa'daki en yüksek ekonomik büyüme oranına sahip olan Karadağ, birkaç yıl önce dünyanın en hızlı büyüyen beşinci turizm destinasyonu ilan edilmiştir” dedi.

"Gri listeden çıkış, turizm sektörünü olumlu etkiler" Haber

"Gri listeden çıkış, turizm sektörünü olumlu etkiler"

Türkiye Kültür Yolu Festivali Adana, Şanlıurfa, Bursa, Samsun ve Trabzon’un ardından Van’da yapıldı. Bu yıl ilk kez Türkiye Kültür Yolu Festivali rotasına dahil olan Van’da açılışa katılan ve gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, bu yılın bilançosunu çıkardı, sektörün gelecek dönem hedefleriyle ilgili bilgi verdi. Bu yılın ilk 5 ayında 15 milyon 784 bin yabancı turist geldiğini, tahminen 3 milyon 300 bin gurbetçi vatandaşımızla birlikte Türkiye’ye bu yılın ilk 5 ayında toplam19 milyon ziyaretçi girişi olduğunu söyleyen Mehmet Nuri Ersoy: “Geçen yılın ilk 5 ayı ile karşılaştırdığımızda yüzde 12,5 artış söz konusu. Dünya Turizm Örgütü verilerine göre Türkiye ilk 5 turizm ülkesinden biridir. Artık turizmin liderlik yarışında değişmez bir aktör konumundayız. 2028’de turist sayısında ilk 3’e, turizm gelirinde ilk 5’e girmek öncelikli hedefimiz. Geçen yıl 56 milyon 700 bin yabancı ziyaretçi ağırladık, bu seneki hedefimiz 60 milyon yabancı turist. Ziyaretçi sayısı sadece bir istatistik. Bizim için asıl önemli olan gelire odaklı bir sistemle çalışıyoruz. Şu ana kadar tüm rakamlar turizm gelirinde 60 milyar dolara ulaşacağımızı gösteriyor. Bizim için asıl önemli olan nitelikli turist dediğimizde kişi başı gecelik gelirde artış var mı ona bakıyoruz. Esas olan kişi başı gecelik gelir. Geçen sene gerçekleşen kişi başı gecelik gelir 93 dolardı. Bu sene kişi başı gecelik gelir hedefimiz 103 dolar” dedi. Kırmızı bayrağın uçtuğu her şehir hedefimiz Bugün turizm noktasında üreten, büyüyen, gelişen, değişen, uluslararası alanda öncü ve örnek olan bir Türkiye olduğuna dikkat çeken Ersoy: “Kırmızı bayrak 330 şehirden uçuş yapıyor. Kırmızı bayrağın uçtuğu her şehir bizim için hedef destinasyondur. Oraya bir havayolu köprüsü kurduysak turist getirme potansiyelimiz var demektir. Geldiğimiz bu noktayı, elde ettiğimiz kazanımları koruyacak; sürdürülebilirlik ilkeleri temelinde daha fazlası ve daha iyisi için durup dinlenmeden çalışmaya devam edeceğiz. Bunu da bölge bölge, il il ülkemizin bütününü kapsayan bir anlayışla, yerelden genele bütün potansiyelimizi değerlendirme kararlılığıyla gerçekleştireceğiz” dedi. Avrupa’da rakip İspanya Türkiye’nin çok destinasyonu ve ürünü olduğu için her rakip ülkeyi ayrı ayrı inceleyip, takip ettiklerini söyleyen Ersoy şöyle devam etti: “Avrupa coğrafyası olarak baktığımızda rakiplerimizin başında İspanya geliyor. Şehir turizmi ile ön plana çıkan Fransa da rakiplerimiz arasında. Turizm Geliştirme Ajansı (TGA) dünyanın en büyük ve en etkili ajanslarından biri, 200 ülkede tanıtım yapıyor. Eskiden sadece Türkiye için deniz, kum, güneş vardı şimdi TGA ile 60’dan fazla üründen söz ediyoruz. Arkeoloji ve gastronomi çok öne çıktı. Sürdürülebilirlik alanında önemli adımlar attık. Yeni destinasyon hedefleri koyduk. Örneğin; Amerika’dan da turist getirebilmeliyiz, iki sebepten dolayı. Bir, nitelikli turist getiriyorsunuz harcama kapasitesi yüksek. İki, uzak olduğu için ortalama kalış süreleri daha uzun. Geçen yıl ülkemize gelen Amerikalı turist sayısı 1 milyon 380 bin. Bu yıl 1 milyon 550 bine getirmeye çalışıyoruz, 2028’de de 2,5 milyon Amerikalı turist hedefliyoruz. Çin, Kore, Japonya hedef destinasyonlarımız arasında. Klasik pazarlardan da vazgeçmiş değiliz. Geçen yıl 3 milyon 850 bin civarında İngiliz turist geldi, bu yıl hedefimiz 4 milyon 400 bin. 2028 hedefimiz 5 milyon ama daha önce erişeceğiz bu hedefimize… Çinli turistlere özel kültürel, şehir turizmi, gastronomi ağırlıklı tanıtımlar yapıyoruz. Hedefimiz 2,5 milyona ulaşmak kademeli olarak. Tek tip turizm yapmamalıyız, tek bir ülkeye, tek bir pazara bağlı olmamalıyız. Çeşitlilik önemli, 12 aya yaymalıyız turizmi. Bu sayede sektörün ihtiyacı olan nitelikli elemanları da istihdam edebiliriz. Her şehrin bir turizm master planı olmalı.” Enflasyonma mücadelenin başaralı sonuçlanması önemli Döviz kurlarından ihracatçılar kadar turizmcilerin de şikayetçi olduğunun söylenmesi üzerine Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy: “Enflasyon bizi de rahatsız ediyor turizmci olarak. Sektör olarak beklentimiz enflasyonla mücadelenin öngörülen tarihlerde başarılı bir şekilde sonuçlandırılması. Zikzaklar olmasın, kalıcı, sağlıklı bir program olsun istiyoruz, önceliğimiz bu olmalı” dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye’nin gri listeden çıkması yatırım kriteri olarak önemlidir ve turizm sektörünü olumlu etkiler. Biz şunu gösterdik son 5-6 yılda, Türkiye jeopolitik konumu nedeniyle krizlere açık bir ülke. Bunu değiştiremeyeceğimize göre, krizlere bağışıklı hale getireceğiz sektörümüzü. TGA’nın kurulma sebeplerinden biri de budur. Dayanıklı hale getirdik sektörümüzü, bu da yabancı yatırımcının Türk turizm sektörüne ilgisini artırdı” açıklamasında bulundu. "7 milyon Alman ziyaretçi hedefini yakalarız" operatörlerinden biri olan FTI grubunun 4 Haziran itibari ile operasyonlarını dünya genelinde durdurma kararı almasının ardından yapılan çalışmalar hakkında Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy şunları söyledi: “Bakanlığımızca bir kriz masası oluşturduk. İlk olarak ülkemizde tatilde bulunan 25 binden fazla FTI misafirinin ülkelerine dönüşleri, herhangi bir mağduriyet oluşmasına izin verilmeden ve çok büyük oranda sorunsuz bir şekilde organize edildi. İkinci olarak FTI bünyesinde buluna ileriye dönük 4 00 bin ziyaretçi rezervasyonunun minimum iptalle tekrar ülkemize yönlendirilmesi için çalışmalar yaptık. Başta firmaya atanan kayyum heyeti olmak üzere bu rezervasyonlara talip olan, içlerinde Türk kökenli operatörlerin de yer aldığı Almanya’nın önde gelen tur operatörlerinin yöneticileri ile görüşmelerimizi tamamladık. Bakanlık ve Turizm Geliştirme Ajansı (TGA) olarak, Almanya genelinde mevcut kampanyalarımıza ilave yoğun ve uzun süreli bir tanıtım kampanyasını da başlattık. Tüm bu gelişmelerin sonucu olarak, aldığımız bilgilere göre FTI misafirlerinin ileriye dönük Türkiye rezervasyonları çok büyük bir oranda yine Türkiye olarak gerçekleşmekte. Üçüncü olarak firma yetkilileri, Türkiye genelinde işletmelerden olan alacaklarının işletmelere olan borçlarından çok daha fazla olduğunu sözlü olarak beyan etmektedirler. Bu konudaki mutabakat süreci sürmektedir. Sonuç olarak, krize tatilde yakalanan misafirlerin seyahat süreçlerinin diğer ülkelere nazaran sorunsuz bir şekilde gerçekleşmiş olması, tur operatörleri ile başlattığımız yeni kampanyanın da olumlu etkisi ile süreci Türkiye olarak çok az kayıpla kapatacağımızı ve sezon başında belirlediğimiz 7 milyon Alman ziyaretçi hedefini yakalayacağımızı ön görüyoruz." Avrupa Şampiyonasına da değinen Ersoy, " Almanya’da 24 Temmuz’a kadar sürecek. Bu durum Almanların gelişini de etkiledi. Kamuda çalışanlar izin alamadı. Zor bir süreçte bunu başarıyoruz” diye konuştu. Kültür ve sanatla bütünleşmiş bir turizm Van Kültür Yolu Festivali açılışında, Türkiye’de turizmi 81 ile ve 12 aya yayma çalışmaları doğrultusunda Van’ın ciddi bir proje ve uygulama merkezi olduğunu söyleyen Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugün 16 şehri kapsayan ve yaklaşık 8 ay sürecek bir kültür-sanat yolculuğu olan festivalimizin altıncı durağı Van’dayız. Şüphesiz ki Van doğal, tarihî ve kültürel zenginlikleriyle; turizm potansiyeli ve ekonomisiyle, ayrıca Anadolu’ya giriş kapısı niteliğindeki konumuyla bölgenin önemli şehirlerinden biridir. Geniş bir akademisyen ekibince, masada ve sahada yürütülen bilimsel çalışmaların sonucu olan Van Turizm Master Planı 47 adet politika, 16 öncelikli alan ve bunlar doğrultusunda hayata geçirilmesi gereken 12 kapsamlı proje ile Van’ın kültür-turizm alanındaki geleceğini bugünden teminat altına almış ve yarına uzanan yol haritasını ortaya koymuştur. Sürdürülebilir ve rekabetçi bir büyüme için etkili turizm yönetimi, güçlü altyapı, cazip ürün ve etkili tanıtım. Türkiye Kültür Yolu Festivali bu yönde atılmış bir adım olarak Van’ın bugününe ve geleceğine hizmet edecektir.”

Bakan Ersoy: 'FTI misafirleri mağdur edilmeyecek' Haber

Bakan Ersoy: 'FTI misafirleri mağdur edilmeyecek'

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, 4 Haziran itibarıyla dünya genelinde operasyonlarını durdurma kararı alan FTI grubunun Türkiye'de bulunan 25 binden fazla misafirinin ülkelerine dönüşleri, herhangi bir mağduriyet oluşmasına izin verilmeden sorunsuz şekilde organize edildiğini söyledi. ‘KRİZ MASASI OLUŞTURDUK' Bakan Ersoy, “Bildiğiniz gibi Almanya’nın en büyük tur operatörlerinden olan FTI grubu 4 Haziran itibarıyla operasyonlarını dünya genelinde durdurma kararı aldı. Bakanlığımızca bir kriz masası oluşturduk. İlk olarak ülkemizde tatilde bulunan 25 binden fazla FTI misafirinin ülkelerine dönüşleri, herhangi bir mağduriyet oluşmasına izin verilmeden ve çok büyük oranda sorunsuz bir şekilde organize edildi. Bu bağlamda sürece yapıcı bir şekilde yaklaşan ve iş birliği yapan başta FTI Türkiye çalışanları olmak üzere konaklama tesislerimize, transfer şirketlerimize, hava yolu firmalarımıza, kamu görevlilerimize bakanlığım ve sektörüm adına teşekkür ederim” dedi. ‘GÖRÜŞMELERİMİZİ TAMAMLADIK’ Bakan Ersoy, FTI bünyesinde bulunan ileriye dönük 400 bin ziyaretçi rezervasyonunun minimum iptalle tekrar Türkiye’ye yönlendirilmesi için çalışmalar yaptıklarını söyleyerek, “Başta firmaya atanan kayyım heyeti olmak üzere bu rezervasyonlara talip olan, içlerinde Türk kökenli operatörlerin de yer aldığı Almanya’nın önde gelen tur operatörlerinin yöneticileri ile görüşmelerimizi tamamladık. Dün itibarıyla da bakanlık ve TGA olarak Almanya genelinde mevcut kampanyalarımıza ilave olarak yoğun ve uzun süreli bir tanıtım kampanyasını başlattık. Tüm bu gelişmelerin sonucu olarak, aldığımız bilgilere göre, FTI misafirlerinin ileriye dönük Türkiye rezervasyonları çok büyük bir oranda yine Türkiye olarak gerçekleşmekte. Üçüncü olarak firma yetkilileri, Türkiye genelinde işletmelerden olan alacaklarının işletmelere olan borçlarından çok daha fazla olduğunu sözlü olarak beyan etmektedirler. Bu konudaki mutabakat süreci sürmektedir. Sonuç olarak, krize tatilde yakalanan misafirlerin seyahat süreçlerinin diğer ülkelere nazaran sorunsuz bir şekilde gerçekleşmiş olması, tur operatörleri ile başlattığımız yeni kampanyanın da olumlu etkisi ile süreci Türkiye olarak çok az kayıpla kapatacağımızı ve sezon başında belirlediğimiz 7 milyon Alman ziyaretçi hedefini yakalayacağımızı ön görüyoruz” ifadelerini kullandı.

Hatay’ın turizm ve kültür varlığı planlaması tamam! Haber

Hatay’ın turizm ve kültür varlığı planlaması tamam!

Hatay’da çeşitli ziyaret ve incelemelerde bulunan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, kentteki programları kapsamında Vali Mustafa Masatlı’nın ardından Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Öntürk ile görüştü. Her iki ziyareti de basına kapalı gerçekleşen Ersoy, daha sonra saha incelemeleri yaptı. Ersoy, 6 Şubat 2023’teki depremlerde zarar gören ve restorasyonu süren Habib-i Neccar Camisi’ndeki çalışmaları inceleyip, süreçle ilgili yetkililerden bilgi alan Bakan Ersoy, depremlerde hasar alan müzeden dönüştürülen Hatay Cemil Meriç İl Halk Kütüphanesi’ni de ziyaret ederek, burada öğrencilerle görüştü, onlara çeşitli hediyeler verdi. Ersoy, daha sonra Hatay Afet Koordinasyon Merkezi’nde, Vali Mustafa Masatlı, Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Öntürk, vali yardımcıları, ilçe belediye başkanları, kurum amirleri ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin katılımıyla basına kapalı toplantı gerçekleştirdi. Toplantının ardından açıklamada bulunan Ersoy, 6 Şubat 2023’teki deprem sonrasında Malatya’daki çalışmalarla ilgili koordinatör olarak görevlendirildiğini ancak Hatay’ın hassasiyetle takip ettiği illerden biri olduğunu söyledi. Depremin hemen ardından hasar tespiti çalışmalarını başlattıklarını hatırlatan Ersoy, Hatay’daki müzeler için acil müdahale uygulamalarını hayata geçirdiklerini dile getirdi. Cemil Meriç, Vali Rahmi Doğan ve Hatay Edebiyat Müze kütüphanelerinin depremde yıkılması nedeniyle şehir müzesinin, Hatay Kent Müze Kütüphanesi olarak yapılmasına karar verdiklerini kaydeden Ersoy, buranın restorasyonu ve tefrişinin tamamlanarak hazır hale getirildiğini bildirdi. Resmi Gazete’de Mayıs 2023’te yayımlanarak yürürlüğe giren yönetmelik değişikliğiyle afet bölgesinde proje yardımı üst limitinin 5 katına, uygulama yardımı üst limitinin ise 10 katına çıkarıldığını anımsatan Ersoy, “Hatay’da Bakanlığımızca 368 tescilli taşınmaz kültür varlığı için başvuru yapılırken, 325 tecilli taşınmaza proje, 12 tescilli taşınmaza da uygulama yardımı yapılması kararlaştırıldı. 2023-2024 dönemlerinde toplam 325 tescilli taşınmaz kültür varlığına yaklaşık 225 milyon ve 12 tescilli taşınmaz kültür varlığına ise 233 milyon uygulama yardımı yapılması kararlaştırıldı. Öte yandan bu yapılardan 8 adedinin restorasyon süreci de Bakanlığımızca yürütülüyor” dedi. Antakya Kent Merkezi Koruma Amaçlı İmar Planı ve Kentsel Tasarım Çalışmaları’nı tamamladıklarını belirten Ersoy, bu çerçevede 307 hektarlık planlama alanında, tarihi araştırma, alanın doğal yapısı, sosyolojik yapı, arkeolojik araştırma, kentsel hafıza araştırması, mimari doku, yapısal karakteristik özellikleri ve planlama tasarımı olmak üzere 8 ana başlıkta çalışmaların tamamlandığını ifade etti. “Odak noktamız Kurtuluş Caddesi ve Köprübaşı Meydanı olacak” Ersoy, eş zamanlı olarak arkeoloji, iklim, çevre, sosyoloji alanındaki analizlerle birlikte parsel bazında mimari detay çalışmalarına inen, kentin yeniden ihyasına yönelik plan kararlarının da 3 boyutlu modellemeyle oluşturulduğunu vurguladı. Üçüncü adım olarak Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Türkiye Tasarım Vakfının uzman ekibi ve danışmanların çalışmalarıyla hazırlanan koruma amaçlı imar planının tamamlandığını kaydeden Ersoy, çalışmaların onaylanmak üzere Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına iletildiğini belirtti. Koruma amaçlı imar planının onaylanarak yürürlüğe girdiğini anlatan Ersoy, “Planlar aynı zamanda askıya çıkmış olup kamuoyunun bilgisine de sunuldu. Planların detayına antakyatarihikentmerkezi.ktb.gov.tr web sitesi aracılığıyla da ulaşmak mümkün. Plan dahilinde 307 hektarlık planlama alanının, eski eserler ve eski eserlere uyumlu yeni yapılarla en özgün haline getirilmesi hedefleniyor. Odak noktamız tarihte ilk ışıklandırmanın yapılmış olduğu Kurtuluş Caddesi ve Köprübaşı Meydanı olacak. Bu bölgede, kentsel tasarım projeleri kapsamında kent mobilyalarını, aydınlatma elemanlarını, zemin döşeme kaplamalarını tarihi dokuya uygun şekilde planladık. Önümüzdeki yıl tamamlanması planlanan proje için 1 milyar liralık ödenek ayırdık” şeklinde konuştu. Bakan Ersoy, Hatay’daki restorasyon çalışmaları için 3 genel müdürlüğü görevlendirdiklerini, burada yoğun şekilde çalışmalarını sürdürdüklerini söyledi. Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünün şu ana kadar 3 işin ihale işlemlerini gerçekleştirdiğini anlatan Ersoy, Hatay Müze Kent Kütüphanesinin restorasyonu ve teşhirinin tamamlandığını, tescilli yapıların deprem sonrası kültür enkazı ayrıştırılması ve desteklenmesi işlerinin ise bu yıl tamamlanacağını duyurdu. Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün de toplam 64 işin ihale işlemlerini gerçekleştirdiğini belirten Ersoy, bunların 12’sinin ihale sürecinin, 5’inin de ihale hazırlık çalışmalarının sürdüğünü, bu başlıktaki çalışmalar için de 2,5 milyar lira ödenek ayırdıklarını dile getirdi. Ersoy, Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğünün de Hatay Edebiyat Müze Kütüphanesinin yapım işini gelecek yıl ocakta tamamlayacağını bildirdi.

Ersoy: Turizm geliri 56 milyar dolara ulaştı Haber

Ersoy: Turizm geliri 56 milyar dolara ulaştı

Turkuvaz Medya Grubu ve Gastronomi Turizm Derneği iş birliğiyle düzenlenen Gastroshow, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un açılış konuşmasıyla başladı. Gastronomi ile turizm arasında son yıllarda giderek güçlenen bağa dikkat çeken Ersoy, “Gastronomi dünyasının temsilcileri, turizm pazarının gerçek aktarımları arasında yer almakta, turizmin gelişmesine büyük katkılar sağlamaktadır” dedi.  “İstanbul, İzmir ve Bodrum gastrocity olarak öne çıkıyor” Zengin bir gastronomi kültürüne sahip olan ülkemizin, bu zenginliğinin uluslararası kuruluşlar tarafından da tescil edilmesinin önemine dikkat çeken Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, bu alanda 6 yılda tamamlanacak çalışmaların iki yılda tamamlanarak Michelin Rehberi’nde yer alındığını belirtti. Bakan Mehmet Nuri Ersoy sözlerini şöyle devam etti: “Mutfak zenginliğimizin ve yaratıcı rehberliğimizin uluslararası bağımsız bir kuruluş tarafından tescillenmesiyle, gastronomi turizminde ortaya koyduğumuz iddia daha da ileri bir boyuta taşınmış oldu. Yapmış olduğumuz bu çalışmalar ve tanıtım faaliyetleri ile İstanbul, İzmir, Bodrum gibi destinasyonlarımız birer gastrocity olarak öne çıkmaktadır.”    Gastronomi Turizmi Derneği Başkanı Gürkan Boztepe, Anadolu’nun yemek ve lezzet kültürüne değinerek, “Buraya gelen her davetli bizim için çok kıymetli. Bugün T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Turkuaz Medya desteğiyle yapılan bu organizasyonun çok kıymetli olduğuna inanıyorum. Buraya gelen misafirlerimiz dünyanın çeşitli yerlerinden gelerek ülkemizin gastronomi turizmine büyük katkıda bulunuyor. Burada dikkat edilmesi gereken temel konu misafirlerimizin çoğu Anadolu’yla bağlantılı olması. Burası sadece fine dining şeflerinin olduğu bir yer değil aynı zamanda global olarak da kültürümüzü yaydığımız bir konumda bulunuyor” dedi.

Bakan Ersoy'dan "coğrafi işaret" vurgusu Haber

Bakan Ersoy'dan "coğrafi işaret" vurgusu

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, coğrafi işaretleme ile bölgenin kültürel değerlerinin tanıtımının ve korunmasının mümkün olduğunu belirterek, "Şu anda çok sayıda fazla coğrafi işaret bölgesel alınmaya başlandı. Ama Avrupa Birliği'nde sayı düşük. Şu ana kadar Türkiye tarafından 21 tane coğrafi işaret alındı. Bu yıldan itibaren ikinci bir yoğun çalışmayı Avrupa Birliği'nde yapacağız. Hızlı bir şekilde sayının yüzü geçmesini sağlayacağız. Biz sahiplenmezsek komşu ülkeler zaten bizim ürünlerimizi sahipleniyor. Bizim orada da hızlı bir şekilde davranıp kendi ürünlerimizi Avrupa Birliği'nde ve sonrasında UNESCO üzerinden tüm dünyada tescil ettirmemiz gerekiyor" dedi. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen 4. Global Gastro Ekonomi Zirvesi'ne katıldı. Burada bir konuşma yapan Bakan Ersoy, gastronominin ,günümüzde dünya turizminin en önemli itici güçlerinden biri haline geldiğini ifade ederek seyahat planı yapan insanların destinasyonlarını seçerken, ziyaret edecekleri ülke ya da şehrin benzersiz mutfak kültürünü, yerel lezzetlerini ve gastronomi deneyimlerini göz önünde bulundurarak tercihlerini şekillendirdiğini söyledi. Bu noktada, Türkiye olarak sunulan eşsiz gastronomi deneyimleriyle dünya çapında fark oluşturduklarını söyleyen Bakan Ersoy, "Ülkemizin coğrafi konumu, çeşitli iklim ve toprak yapısı ile harmanlanmış zengin mutfak kültürü, gastronomi turizmi açısından bizlere büyük bir avantaj sağlamaktadır. Bu benzersiz özelliklerimiz turistlere unutulmaz lezzet deneyimleri sunarak ülkemizi bir cazibe merkezi haline getirmektedir. Bildiğiniz üzere Bakanlık olarak, Türkiye’nin bu eşsiz konumunun, kültürel çeşitliğinin ve tarihî birikiminin şekillendirdiği, zengin yeme-içme kültürünün dünyaya tanıtılması noktasında bir dizi proje yürütüyoruz. Amacımız; Türk mutfağını markalaştırmak, yemek kültürümüzü tanıtmak, gastronomi turizminde dünyada lider destinasyonlar arasında yer almaktır. Bununla birlikte; harcama potansiyeli yüksek gastro-turistleri Türkiye’ye çekerek gastronomi turizminin meydana getirdiği küresel ekonomiden ülkemizin en büyük payı almasını sağlamak diğer önemli hedeflerimiz arasında yer alıyor" dedi. "Ülkemizin turizm geliri 2023 yılında bir önceki yıla göre yüzde 12 artarak yaklaşık 56 milyar dolar oldu" Türk mutfağının lezzeti kadar derinliği de olan bir hazine olduğunu kaydeden Bakan Ersoy, "Asırlara yayılan bilgi ve deneyim aktarımının ürünü olan zengin mutfağımız, tarih boyunca çeşitlenerek günümüze kadar eşsiz tatlarıyla ulaşmıştır. Bu eşsiz hazineyi layıkıyla tanıtmak önceliğimiz. Bu çerçevede attığımız adımlarla dünyada 'Gastrocity' olarak da adlandırılan Londra, Paris, New York gibi büyük metropollerde olduğu gibi fine dining amacıyla Türkiye’ye gelinebileceğini anlatmak istiyoruz. Gerek tüm dünyada gösterilen tanıtım filmlerimiz gerekse de ülkemizde ağırladığımız gastronomi alanındaki kanaat önderlerinin etkileşimleri sonucunda, tüm dünyanın gözünü İstanbul ve İzmir ve Bodrum destinasyonlarımıza çekmeyi başardık. Bakanlığımızın çok boyutlu yürüttüğü tanıtım süreciyle Michelin Rehberi tarafından kapsama alınan İstanbul, İzmir, Bodrum gibi destinasyonlarımız birer Gastrocity olarak öne çıkmaktadır. Michelin Guide’ın da son yıllarda ülkemizin yeme-içme sektörüne gösterdiği bu ilgi, Türkiye’nin gastronomi turizminde de ön sıralardaki yerini sağlamlaştırmaya başladığının göstergesidir. Yeme-içme sektörümüz, Michelin Guide’dan aldığı bu destekle global gastronomi turizmi hareketliliğinden hak ettiği payı almış; İstanbul, İzmir ve Bodrum marka değerlerini sağlamlaştırmıştır. Bu açıdan rakamları değerlendirdiğimizde ülkemizin turizm geliri 2023 yılında bir önceki yıla göre yüzde 12 artarak yaklaşık 56 milyar dolar olmuş; toplam gelir içerisindeki yeme-içme harcaması yüzde 19 oranında artmıştır" ifadelerini kullandı. "Global Sustainable Tourism Council ile Türkiye 3 yıllık hükümet bazında bir protokol yaptı, Dünyada ilktir" Sırada daha farklı çalışmalarla bu özel destinasyonları daha sürdürülebilir kılmak olduğunu söyleyen Bakan Ersoy, Konuklarımızın “Sürdürülebilir Turizm Programı” ile Türkiye’de sürdürülebilir bir konaklama deneyimi yaşamasını ve Michelin Rehberi tarafından sürdürülebilirlik tescili olan Yeşil Yıldız ile ödüllendirilen mekanlarda bir gastronomi deneyimi yaşamasını çok önemsiyoruz. Global Sustainable Tourism Council ile Türkiye 3 yıllık hükümet bazında bir protokol yaptı. Dünyada ilktir. Bu protokol kapsamında konaklama tesisleri 3 aşamalı bir program dahilinde ki süreçleri 2023 sonu 2025 sonu ve 2030 sonu. 42 kriter tamamlayıp bir sürdürülebilirlik belgesi alıyor. Şu anda Türkiye genelinde yaklaşık 21 binden fazla otel, konaklama tesisi var. Bunların 17 binden fazlası birinci kriterini tamamladı. Bu yıl içinde bunların tamamı birinci kriteri tamamlamış olacak. Yine binden fazla konaklama tesisimiz de 3. programı yani 2030'da tamamlaması gereken kriterleri tamamladı. Bunu niye söylüyorum. Aşamalı bir şekilde turizme hizmet veren bütün işletmelerin sadece konaklama değil yeme içme ve buna transfer de dahil sürdürülebilirlik belgeleri ki bu uluslararası kabul görmüş akredite edilmiş kurumlar tarafından verilen sürdürülebilirlik belgeleri de almaları gerekiyor. Türkiye konaklama sektöründe atmış olduğu adımla dünyada son sıralardan ilk sıralara geldi. Yani kanuni bir düzenlemeyle yapmış oldu ve aşamalı; hızlı bir şekilde tüm tesislerin dönüşümünü sağlıyor ve şu anda birinci sırada örnek gösterilen bir konuma geldik. İnşallah ikinci aşamada da yeme içme sektörüyle ilgili böyle bir protokolü hazırlayacağız, görüşüyoruz da aşamalı bir şekilde yeme içme sektöründe başta bakanlıktan belgeli olanlar dahil olmak üzere sürdürülebilirlik konusunda gerekli adımların atılmasını sağlayacağız. Destek ihtiyaçları varsa desteklerini de vereceğiz. Çünkü dünyanın hızla eriştiği noktaya hepsinden önce Türkiye olarak bizim erişmemiz gerekiyor" ifadelerini kullandı. "Hızlı bir şekilde coğrafi işaret sayısının yüzü geçmesini sağlayacağız" Türk mutfağı konusunda farkındalık oluşturmak, Türk mutfağının markalaşmasını sağlamak, yurt içi ve yurt dışında geleneksel ve sağlıklı özelliklerini ve sürdürülebilirliğini vurgulamak amacıyla tüm planlara ek olarak 2022 yıldan beri Türk Mutfağı Haftası’nın kutlandığını kaydeden Bakan Ersoy, "Cumhurbaşkanlığımızın himayelerinde 21-27 Mayıs tarihleri arasında düzenlediğimiz bu etkinliğimizin ana teması 'Sağlıklı, Sürdürülebilir, Atıksız Türk Mutfağı' olan etkinlik haftasının bu sene yurt içinde uygulanacak faaliyet konsepti '81 İlin Coğrafi İşaretli Ürünleriyle Türk Mutfağı' olacak. Yurt dışında uygulanacak faaliyet konsepti ise 'Tarih, Kültür ve Doğanın Buluşması: Turkaegean Lezzetleri' olarak belirlendi. Tarih boyunca, coğrafi göçlerle, farklı medeniyetlerin etkileşimi ve kültürel yakınlaşmalarla zenginleşen Türk mutfağının karakteristik özelliğinde yöresel ürünler büyük bir rol oynamaktadır. Yöresel ürünler; coğrafi işaret tescili sayesinde ön plana çıkarılarak hem taklitlerine karşı koruma altına alınmakta hem de bulunduğu yörenin turizminin gelişmesine katkı sağlamaktadır. Coğrafi işaretleme ile ayrıca, bölgenin kültürel değerlerinin tanıtımı ve korunması da mümkün olmaktadır. Şu an çok sayıda coğrafi işaret bölgesel alınmaya başlandı. Ama Avrupa Birliği'nde sayı düşük. Şu ana kadar Türkiye tarafından 21 tane coğrafi işaret alındı. Bu yıldan itibaren ikinci bir yoğun çalışmayı Avrupa Birliği'nde yapacağız. Hızlı bir şekilde sayınını yüzü geçmesini sağlayacağız. Biz sahiplenmezsek komşu ülkeler zaten bizim ürünlerimizi sahipleniyor. Bizim orada da hızlı bir şekilde davranıp kendi ürünlerimizi Avrupa Birliği'nde ve sonrasında UNESCO üzerinden tüm dünyada tescil ettirmemiz gerekiyor" diye konuştu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.