Hava Durumu

#Kültürel Miras

TOURISMJOURNAL - Kültürel Miras haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kültürel Miras haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Geleneksel Çin Tıbbı, Medikal Turizmin Geleceği Olabilir Haber

Geleneksel Çin Tıbbı, Medikal Turizmin Geleceği Olabilir

Pekin, Macau’yu ekonomik çeşitlilik için medikal turizmi benimsemeye teşvik ederken bu konsept giderek ilgi görüyor. Araştırmalar, Geleneksel Çin Tıbbı’nın (TCM) bu çabalarda önemli bir rol oynayabileceğini ortaya koyuyor. Macau Üniversitesi İşletme Fakültesi'nden Profesör Glenn McCartney liderliğindeki bir araştırma ekibi, Geleneksel Çin Tıbbı'nın Macau’daki medikal turizmi geliştirme potansiyelini inceledi. Araştırmada, Profesör McCartney, Uluslararası Entegre Tatil Yönetimi alanında doktora adayı Chu Feng Wang ve Geleneksel Çin Tıbbı ile klinik onkoloji alanında uzman bir tıp doktoru olan Yue Peng, Geleneksel Çin Tıbbı'nın Macau’nun turizm ekonomisini oyun sektörünün ötesinde çeşitlendirmek için Çin Merkez Hükümeti tarafından desteklenen bir strateji olduğunu belirtildi. Araştırma, Geleneksel Çin Tıbbı'nın ulusal ve uluslararası düzeyde önemini artırmak için Çinli yetkililer tarafından giderek daha fazla desteklenen bir kültürel miras olduğunu vurguladı. Makale, bu kültürel mirasın Macau’nun medikal turizm hedefleriyle birleştirilmesindeki zorlukları ve bu çabaların sürdürülebilir ve özgün bir turizm stratejisi olarak nasıl sunulabileceğini de ele aldı. Bununla birlikte, yazarlar bu hedeflere ulaşmadaki zorluklara da dikkat çekti. Özellikle Geleneksel Çin Tıbbı profesyonellerinin eksikliği, yetersiz finansman, Geleneksel Çin Tıbbı'nın etkinliği konusundaki endişeler ve geleneksel sistemlerin standartlaşmamış olması gibi sorunlar öne çıkarıldı. Bölgedeki medikal turizm rekabetinin artmasının da zorlukları daha karmaşık hale getirdiği belirtildi. Özellikle Çin ana karasında, bütünsel tedavi ve alternatif tıp destinasyonlarının önemli bir rekabet oluşturduğu vurgulandı. Araştırmacılar, Geleneksel Çin Tıbbı'nın geliştirilmesinin, geleneksel sistemler ve alternatif tıp uygulayıcıları arasındaki sınırlı iş birliği nedeniyle engellendiğini de belirtti. "Macau’da Medikal Turizm Geliştirmede Geleneksel Çin Tıbbı Üzerine Bahis" başlıklı araştırma, sektör uzmanlarıyla yapılan görüşmelerden elde edilen içgörülerle şekillendirildi. Araştırma, Geleneksel Çin Tıbbı'nın medikal turizm ile entegrasyonunu ilerletmek için daha fazla düzenleme ve uyum sağlanması gerektiğini vurguladı. Bununla birlikte, hükümet desteğinin, hem Geleneksel Çin Tıbbı hem de medikal turizmin ilerlemesi için kritik öneme sahip olduğu belirtildi. Araştırmacılar, Macau yetkililerinin Geleneksel Çin Tıbbı'nın hem yerel hem uluslararası alanda tanıtma konusunda aktif bir rol üstlenmesi gerektiğine işaret etti. Sonuç olarak, araştırmada, Macau'nun Geleneksel Çin Tıbbı ve medikal turizm entegrasyonunda karşı karşıya olduğu yüksek düzeydeki zorluklarla başa çıkması gerektiği ifade edilerek üç ana öneri sunuldu: Geleneksel Çin Tıbbı standartlarının, Macau ve Büyük Körfez Bölgesi'nde bölgesel ve uluslararası düzenlemelere uyumlu hale getirilmesi. Kaynak yönetiminin sürdürülebilir şekilde planlanması. Yetkililerle iş birliği yaparak eğitim, finansal destek ve politika rehberliği sağlayacak bir Geleneksel Çin Tıbbı Ağı kurulması. Araştırma, medikal turizmin Macau’da henüz başlangıç aşamasında olan bir sektör olarak daha fazla araştırılması gerektiğini ve bu sürece Geleneksel Çin Tıbbı profesyonellerinin dahil edilmesinin önemini vurguladı.

Latmos'ta Tarih ve Doğanın Kapıları Dünyaya Açılıyor Haber

Latmos'ta Tarih ve Doğanın Kapıları Dünyaya Açılıyor

AYDIN (İHA) - Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, kentin tarihi, doğal ve kültürel miraslarını koruma ve dünyaya tanıtma çalışmalarını sürdürüyor. Antik çağın ünlü tarihçisi, "Tarihin Babası" unvanlı Herodotos’un "En güzel gökyüzünün altında ve en güzel iklime sahip yöre" diye tanımladığı Aydın, Büyükşehir Belediyesi’nin projeleriyle her yıl daha fazla turist çekiyor. Bereketli toprakları, uygun iklimi ve ulaşım kolaylıkları sayesinde tarih boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yapan Aydın, Başkan Çerçioğlu’nun liderliğinde uluslararası alanda adından söz ettiriyor. Her bölgesinde kadim uygarlıkların izlerini taşıyan şehir, doğal güzellikleri ve zengin kültürel mirasıyla dikkat çekiyor. LATMOS TANITIM MERKEZİ: TARİH VE DOĞANIN BULUŞMA NOKTASI 2018 yılında Aydın Büyükşehir Belediyesi tarafından açılan Latmos Tanıtım Merkezi, bölgenin tanıtımına büyük katkı sağlıyor. Merkez, Beşparmak Dağları’nın sarp kayalıkları ve Bafa Gölü’nün huzur veren atmosferiyle birleşen eşsiz manzarayı ziyaretçilere sunuyor. Turistlere rehberlik hizmeti veren merkezde, kaya resimlerine ulaşımı kolaylaştıracak bilgiler sağlanırken, sanal gerçeklik teknolojisiyle ziyaretçilere bölgenin tarihi ve doğal dokusu hakkında interaktif deneyimler yaşatılıyor. Başkan Çerçioğlu, Latmos’un tanıtım çalışmalarının yanı sıra Aydın’ın diğer değerlerini koruma ve turizme kazandırma projelerine de devam edeceklerini belirterek, "Büyükşehir Belediyesi olarak güzel kentimizin değerlerinin korunması ve tanıtılması adına yürüttüğümüz çalışmalar ile Aydın'ımızın değerlerinin kapısını tüm dünyaya açıyoruz. Uygarlığın beşiği, kültürlerin yeşerdiği bu topraklarda, gezilecek ve görülecek güzel yerlerde yerli ve yabancı misafirlerimizi ağırlamak, hep birlikte daha da güzel bir Aydın'da yaşamak için çalışmalarımıza devam edeceğiz" dedi. LATMOS ZİYARETÇİLERDEN TAM NOT ALIYOR Latmos’u ilk kez ziyaret eden Alev Öztürk Ürek, "Latmos’tayız. Hayatımda ilk defa duydum ve geldim, çok memnun kaldım. Her şeyiyle, doğasıyla çok güzel buralar. Bugün turumuza Aydın Büyükşehir Belediyesi’nin Latmos Tanıtım Merkezi’nden başladık. Sanal gerçeklik ile görmediğimiz tarihi yerleri, kültürlerimizi gördük. Biz burada eski bir uygarlığın olduğunu bilmiyorduk, onun sayesinde öğrendik. Eski insanların yaşadığı yerleri, çok güzel bir uygarlık olduğunu gördük, doğayla iç içeydik" diyerek tanıtım merkezlerinin yaygınlaştırılması gerektiğini belirtti. Fatma Varol ise sanal gerçeklik teknolojisinden etkilendiğini ifade ederek, "Türkiye’de böyle bir yerin olduğunu hiç bilmiyordum. İyi ki gelmişim dedim. Ülkemizde gerçekten gezmeye, görmeye değer ne çok yerimiz var, farkında değiliz. Özlem Hanım gerçekten çok güzel düşünmüş. Sanal gerçekliği de çok beğendim, içindeymiş gibi yaşadım. Sanki o bölgeye geldim, mağaraya girdim, mağaranın içinde dolaştım, bana o hissiyatı verdi" dedi. Aydın'ın turistik olarak daha çok bilinmesi gerektiğini ekledi.

Elazığ Maden’de Tescilli Kültür Varlığı Sayısı 33’e Ulaştı Haber

Elazığ Maden’de Tescilli Kültür Varlığı Sayısı 33’e Ulaştı

ELAZIĞ (İHA) - Elazığ’ın tarihi Maden ilçesinde 5 taşınmaz daha tescillenerek koruma altına alındı. Böylece ilçedeki toplam tescilli kültür varlığı sayısı 33’e yükseldi. Bakır Maden Kültür, Turizm, Kalkınma ve Dayanışma Derneği (Bakır Maden-DER) Başkanı Süleyman Deniz Seyrek, bu gelişmeyi kamuoyuyla paylaşarak derneğin kültürel mirası koruma çalışmalarına olan katkısını vurguladı. Seyrek, yaptığı açıklamada, "Maden, geçmişten bugüne uzanan tarihi içinde oluşan kültürü, sosyal hayatı, gelenek ve görenekleriyle Elazığ’ın kimlikli bir ilçesidir. Bakır Maden-DER olarak Kasım 2020'de kurulduğumuz günden beri ilçemizin problemlerine kayıtsız kalmıyor, ilçemizin kimliğinin yok olmaması için dağ, bayır demeden tespit çalışmaları yapıyoruz" dedi. Bölgedeki yetkililerin ilçeyi tanımadığını da ifade eden Seyrek, kendi çalışmalarının kültürel mirası korumaya olan katkısını vurguladı. Seyrek, "Derneğimizi kurduğumuzda ilçe merkezinde 8, köylerde 10 taşınmaz olmak üzere toplam 18 tescilli kültür varlığımız varken şimdi bu sayı, ilçe merkezinde 20, köylerde 13 taşınmaz olmak üzere toplam 33'e yükselmiştir. Bakır Maden-DER ilçesinin değerlerine sahip çıkarak 4 yılda ilçe merkezindeki tescilli eser sayısının 2 katından fazla sayıya çıkmasını sağlamıştır" dedi. KORUMA ALTINA ALINAN 5 YENİ ESER Diyarbakır Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 29 Kasım 2024 tarihli toplantısında alınan kararla tescillenen 5 taşınmaz, ilçenin kültürel mirasını daha da zenginleştirdi. Seyrek, bu önemli adımın, ilçenin tarihi ve kültürel kimliğinin korunmasına büyük katkı sağlayacağını ifade ederek, "Maden, bu eserlerden daha fazla kültür varlığına sahiptir. Diyarbakır Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 29 Kasım 2024 tarihli toplantısında tescillenerek koruma altına alınan 5 taşınmazın ilçemize hayırlı olmasını diliyoruz" ifadelerini kullandı.

Küçükyoncalı Keşkeği Coğrafi İşaretle Tescillendi Haber

Küçükyoncalı Keşkeği Coğrafi İşaretle Tescillendi

TEKİRDAĞ (İHA) - Tekirdağ’ın Saray ilçesine bağlı Küçükyoncalı’da düzenlenen "Küçükyoncalı Keşkeği Coğrafi İşaret Tescil Töreni", büyük bir katılımla gerçekleşti. Etkinlik, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından Küçükyoncalı Muhtarı İrfan Gündüz’ün açılış konuşmasıyla başladı. KEŞKEĞİN TARİHİ VE TESCİL SÜRECİ Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mahmut Şahin, keşkeğin tescil sürecini ve önemini anlattı. Şahin, "Küçükyoncalı, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle Trakya’nın nadide beldelerinden biridir. Bu keşkeğin, diğer keşkeklerden farklı bir geçmişi ve tadı var. Yüzyıllardır burada üretilen bu yemeğin coğrafi işaretle tescillenmesi, sadece bu mirası korumakla kalmayıp aynı zamanda tüm Türkiye’ye ve dünyaya tanıtılmasına imkan sağlayacak" dedi. Ayrıca, keşkeğin restoranlarda yer alarak turistik ve ekonomik bir değer yaratmasının hedeflendiğini vurguladı. YEREL VE KÜRESEL HEDEFLER Şahin, "Günümüzde, el emeği ve doğal ürünlere olan talep arttı. Küçükyoncalı keşkeği gibi geleneksel lezzetlerin de hem kültürel miras olarak hem de ekonomik değer olarak fayda sağlayacağına inanıyoruz" diye ekledi. Törene, Tekirdağ Vali Yardımcısı Mustafa Çek, Saray Kaymakamı Refik Özsoy, Saray Belediye Başkanı Abdül Taşyasan, Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mahmut Şahin, yerel yöneticiler, STK temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katılım gösterdi. Etkinlik sonunda, Küçükyoncalı keşkeğinin hem Trakya hem de İstanbul’da tanıtımına devam edileceği, bu lezzetin bölge halkına ekonomik katkı sağlarken aynı zamanda gelecek nesillere kültürel miras olarak aktarılmasının amaçlandığı belirtildi.

2025’te Türk Gezginler Daha Fazla Tatile Çıkacak Haber

2025’te Türk Gezginler Daha Fazla Tatile Çıkacak

Türk gezginler 2025’te tatil planlarını artıracak. Marriott Bonvoy'un "Seyahate Bilet 2025" araştırmasına göre, katılımcıların %53’ü 2025 yılında 2024’e kıyasla daha fazla tatile çıkmayı hedefliyor. Araştırmada yer alan 2 binden fazla Türk gezgin, yılda ortalama 6,6 kez tatile çıkmayı planladığını belirtti. Bu da her iki ayda bir, birden fazla tatil anlamına geliyor. KÜLTÜREL MİRAS VE CESARET TATİLLERİ TRENDİ Araştırma, yeni seyahat eğilimlerine de ışık tutuyor. Türk gezginlerin yüzde 35’i aile tarihini ve köklerini keşfetmek için "kültürel miras" tatiline çıkmayı planlıyor. Bu tarz tatiller en çok 25-34 yaş grubu (%56) ve 55 yaş üstü (%50) gezginler arasında yaygın. Katılımcıların yüzde 52’si aile büyüklerinin yaşadığı yerleri görmeyi, yüzde 47’si ise köklerini öğrenmeyi önemli buluyor. Cesaret isteyen tatiller de 2025'in dikkat çeken temalarından biri olacak. Katılımcıların yüzde 76’sı tatilde daha cesur olduklarını ifade ederken, ziplining, skydiving gibi adrenalin dolu aktiviteler (%51) ve sıra dışı yiyecekleri deneme (%38) popüler tercihler arasında. SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE TEKNOLOJİ ÖN PLANDA Türk gezginlerin yüzde 70’i son tatillerinde konaklama yerlerinin çevresel etkilerini kontrol ettiğini, yüzde 86’sı ise seyahatlerinin çevresel etkilerini düşündüğünü belirtiyor. Ayrıca, tatil planlamasında yapay zeka kullanımı hızla artıyor. Araştırmaya göre, genç gezginlerin yüzde 68’i yapay zeka yardımıyla seyahat planlıyor. BÜTÇE DOSTU VE HESAPLI TATİL 2025’te tatil planlarını artıran gezginler, bütçelerine uygun seçenekler arıyor. Katılımcıların yüzde 50’si özel fiyatların tatil rezervasyonu yapmalarında en önemli etken olduğunu ifade ediyor. Yüzde 77’si ise yüksek sezon dışında tatil yaparak daha uygun fiyatlardan yararlanmayı tercih ediyor. Ayrıca döviz kurları, tatil planlamasında dikkat edilen diğer önemli bir faktör. KONFOR VE DENEYİM ÖNCELİKLİ Türk gezginler için temizlik, konum ve müşteri hizmetleri gibi temel unsurlar hala öncelikli. Ancak, yüzde 77’si sürdürülebilirlik özelliklerini, yüzde 62’si hayvan dostu konaklama yerlerini ve yüzde 70’i tek başına seyahat edenlere hitap eden tesisleri önemli buluyor. Seyahatten beklentiler arasında "kendini şımartmak" (%54), "aileyle kaliteli zaman geçirmek" (%49) ve "harika yiyecek ve içecek deneyimleri" (%46) öne çıkıyor. SEYAHAT SEKTÖRÜ İÇİN UMUT VERİCİ Marriott International Türkiye ve Orta Doğu Direktörü Şafak E. Güvenç, Türk gezginlerin her iki ayda bir tatil yapmayı planlamasının sektörü heyecanlandırdığını belirtti. "Cesaret isteyen tatiller ve ailenin kültürel mirasını keşfetmek için çıkılan tatiller gelecek yılın ana temalarını oluşturacak. Hesabını bilerek hareket etmek, tatil rezervasyonu yaparken birçok kişi için tatil bütçelerinden bağımsız olarak önemli bir konu olacak.Ayrıca, tatil planlamasında yapay zeka kullanımının oldukça yaygınlaştığını ve Türk gezginlerin bu konuda başı çektiğini görüyoruz" diyen Güvenç, bu trendlerin sektör için güçlü bir büyüme işareti olduğunu vurguladı.

Datça Yat Yarışlarının teması: “Kültürel Miras” Haber

Datça Yat Yarışlarının teması: “Kültürel Miras”

Türkiye Açıkdeniz Yarış Spor Kulübü ve Datça Yat Spor Kulübü iş birliğiyle bu yıl 2. kez düzenlenecek Knidos Kupası Yat Yarışları, denizcilik sporuna ve kültürel mirasa dikkat çekmeye hazırlanıyor. 18-20 Ekim tarihleri arasında gerçekleşecek yarışa 9 ülkeden 20 tekne ve 200ün üzerinde usta denizci katılacak. Yarışlar, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı, Muğla Valiliği, Datça Kaymakamlığı, Knidos-Burgaz-Emecik, Apollon Kutsal Alanı Kazı Başkanlığı, Muğla İl Kültür Turizm Müdürlüğü ve Muğla İl Gençlik Spor Müdürlüğü'nün destekleriyle gerçekleştirilecek. 2000 yıl önce Knidos Antik Kenti’ni savunmak amacıyla inşa edilen 20 trireme anısına ithafen, yalnızca 20 tekneyle sınırlı olarak düzenlenen ve denizcilik sporuyla kültürel mirasın buluşma noktası olmayı amaçlayan Knidos Cup yarışlarına kayıtlar başladı. 19 Ekim’de Kairos Marina’da düzenlenecek açılış resepsiyonuyla başlayacak olan organizasyonda, yarışların ilk etabı 20 Ekim Cuma günü saat 12.00’de start alacak. Datça’nın Gökova Körfezi’nde bulunan Kairos Marina’dan hareket edecek tekneler, Ege Denizi kıyı şeridini takip ederek Tekir Burnu'ndan (Knidos/Kap Krio) dönüp Knidos Büyük Limanı’nda (Ticari Liman) yarışı tamamlayacak. İkinci etap ise 21 Ekim Cumartesi günü Knidos Büyük Limanı’ndan start alacak ve tekneler, yarımadanın Akdeniz kıyılarını takip ederek Datça Limanı’na ulaşacak. Bu yıl ikinci kez düzenlenen yarışa, 9 ülkeden 20 usta dümencinin liderlik edeceği yaklaşık 200 katılımcının yer alması bekleniyor.

İklim Değişikliği ve Sürdürülebilir Turizm Tehditleri Haber

İklim Değişikliği ve Sürdürülebilir Turizm Tehditleri

İklim değişikliğinin etkileri artıyor; bu durum turizm sektörünün sürdürülebilirliği açısından ciddi tehdit oluşturuyor. Turizm, dünyanın en büyük endüstrilerinden biri ve dünyada yaklaşık 10 kişiden 1’ini istihdam ediyor. Üstelik bazı ülkelerin gayri safi yurtiçi hasılasının neredeyse tamamı turizme bağımlı. Artık çevre dostu bir anlayışla seyahat etmek her zamankinden çok daha önemli. Çünkü turizm çevre kirliliğine neden olurken, turistik alanlarda yaşayan bitki ve hayvanların hayatlarına da zarar verebiliyor. Turizm sektörü, tek başına dünya çapındaki sera gazı emisyonlarının yüzde 8 ila yüzde 10’una neden oluyor. Turizm sektörü, doğal çevrenin çekiciliği ve biyoçeşitlilik üzerine kurulu. Dünyanın pek çok yerinde turistler, yağmur ormanlarını, binbir çeşit bitkiyi, canlıyı, kuşu, böceği ve diğer birçok türü görmek için seyahat ediyor. Booking.com’un yaptığı ankete katılanların yüzde 61’i pandeminin kendilerini daha sürdürülebilir bir şekilde seyahat etmeye yönelttiğini ifade ediyor. Ankete katılanlar, özellikle pandemi sonrasında yiyecek israfını ve tek kullanımlık plastikleri azaltmak gibi hayatlarında genel anlamda olumlu değişiklikler yapma isteği duyduklarını söylüyor. Ankete katılanların yüzde 79’u ise tatildeyken, örneğin taksi ve kiralık arabalar yerine yürümek, bisiklete binmek veya toplu taşımayı kullanmak gibi daha çevre dostu bir şekilde hareket etmek istiyor. Turistik aktivitelerin daha çevreci, iklime uyumlu, karbon sıfır hale gelmesi gerektiğinden, otellerin yenilenebilir enerjiye bir an önce geçmeleri ve kıyılar üzerindeki baskılarını azaltmaları gerekiyor. Ancak uygun politika ve uygulamalarla turizm sektörü iklim değişikliğine uyum sağlayabilir ve çevresel olarak sürdürülebilir bir geleceğe doğru ilerleyebilir. Özellikle kültür turizminde yapılacak her faaliyetin yerelde yaşayanlarla birlikte planlanması sürdürülebilirlik için çok değerli. Bireyler olarak da koruyarak, keşfederek ve doğa ile bağımızı koparmadan gezgin olalım. Kültürel Mirası Sahip Çıkalım Çevre ve Kültürel Değerleri Koruma ve Tanıtma Vakfı (ÇEKÜL) 27 Eylül Dünya Turizm Günü kapsamında, sektörün tüm paydaşlarına sürdürülebilir turizm çağrısı yaptı. ÇEKÜL şu ifadeleri kullandı: Turizm, ekonomik büyüme için önemli bir sektör olsa da, kontrolsüz ve plansız bir şekilde yapıldığında, doğal ve kültürel mirasımıza ciddi zararlar verebiliyor. Tarihi kentlerimizdeki aşırı kalabalık, doğal alanlardaki tahribat ve kültürel kimliğin kaybolması gibi sorunlar, sürdürülebilir turizmin önemini bir kez daha ortaya koyuyor. Dünya Turizm Günü’nde, tüm paydaşları sürdürülebilir turizm için harekete geçmeye davet ediyoruz. Turizm sadece ekonomik bir faaliyet değil, aynı zamanda toplumsal ve çevresel bir sorumluluktur. Turizm sosyal ve kültürel yapıya doğrudan etki eder. Bu nedenle popülist yaklaşımlardan uzak durulmalı ve uzun vadeli sürdürülebilir planlamalarla Anadolu’nun zengin mirası korunmalı. Mercanlara Nefes Oldular Dünyada kendi iç denizine sahip tek ülke olan Türkiye’nin göz bebeği Marmara Denizi; Karadeniz, Ege ve Akdeniz arasında hayati öneme sahip biyolojik bir koridor niteliği taşıyor. Bu kapsamda, Marmara Denizi’nde biyoçeşitliliğin gelişimini desteklemek ve farkındalık oluşturmak amacıyla 2022 yılında Anadolu Efes ve Deniz Yaşamını Koruma Derneği’nin (DYKD) işbirliğiyle Denize +1 Nefes projesi hayata geçirildi. Proje ile “denizlerin yağmur ormanları” olarak nitelendirilen ve yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olan mercanların çoğaltılması, korunması ve Marmara Denizi’ndeki sualtı yaşamıyla birlikte biyoçeşitliliğin zenginleştirilmesi hedefleniyor. Denize +1 Nefes’in ilk fazında, dalgıçlar doğal yaşamından kopmuş ve zarar görmüş mercanları Marmara Denizi’ndeki Tavşan Adası açıklarında kesin korunacak hassas alan ilan edilmiş olan bölgeye nakletti ve yeni mercan bahçeleri oluşturdu. Projenin ikinci fazında, nakledilen mercanların gelişimi ve yarattığı etkinin 7/24 canlı izlenebilmesi ve kayıt altına alınması için denizin 30 metre altına kamera sistemi kuruldu. Üçüncü fazda ise sıra Marmara Denizi’ndeki biyoçeşitliliğin sesine kulak vermeye geldi. Dalgıçların sualtına yerleştirdiği ses kayıt cihazlarıyla canlıların sesi kaydedildi. Sanatçı Mercan Dede, bu kayıtlardan ilham alarak “Mercanların Senfonisi” eserine hayat verdi. Anadolu Efes Bira Grubu Başkanı ve Anadolu Efes CEO’su Onur Altürk, “Sorumlu, bilinçli ve sürdürülebilir bir gelecek inşa etmek için çalışıyoruz” dedi. Temassız Yemek Harcamaları Arttı Bankalararası Kart Merkezi’nin verilerine göre, yurtiçinde kredi kartları ile yapılan turizme yönelik harcamalar, 2024’ün ocak-ağustos döneminde yüzde 32.7 artarak 17.2 milyar dolara yaklaştı. 2023 yılının 8 ayında harcamalar 12.9 milyar dolardı. Bu dönemde, yurtiçinde kredi ve banka kartları ile yapılan otel konaklama harcamaları yüzde 29 artarak 6.5 milyar dolara, uçak bileti harcamaları da yüzde 16 artarak 6.5 milyar dolara çıktı. Yerli kartlarla yurtiçinde ve dışında yapılan “temassız” yemek harcamaları da bu dönemde yüzde 48 artarak yaklaşık 12.9 milyar dolara yükseldi. Bu dönemde Türkiye’de yerli ve yabancı kartlarla yapılan çevrimiçi turizm hizmetleri alımları yüzde 25.4 artarak 10.9 milyar dolar oldu. Sektörden PEGASUS Hava Yolları, yurtdışı uçuşlarına iki hat daha ekledi. Şirket, Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan İspanya Sevilla’ya ve Antalya’dan da Mısır Kahire’ye uçuş başlattı. DEDEMAN Hotels & Resorts International, Kazdağları’nın termal kaynaklarıyla ünlü beldesi Güre’de yeni oteli Dedeman Güre - Nurhayat Thermal Resort & Spa’da misafir ağırlamaya başladı. GOOGLE ve seyahat teknolojileri şirketi Sabre, iş seyahatlerinin olumsuz çevresel etkilerini azaltmak amacıyla işbirliği yaparak “Travel Impact Model”ini geliştirdi. Sistem, iş seyahatlerinin karbon ayak izini daha doğru şekilde ölçmeyi sağlıyor. BARUT Hotels, kadın şeflerin turizm sektöründeki yerini desteklemek amacıyla Anda Barut Collection’da kadın şeflerin katılımıyla “Cuisine Queens” etkinliği düzenledi. TÜRKİYE’de yaklaşık 120 oteli bulunan ve bu yıl kıyı bölgelerinde önemli açılışlara imza atan Wyndham, Ramada by Wyndham Dalaman’ın açılışını gerçekleştirdi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.