Hava Durumu

#Mersin

TOURISMJOURNAL - Mersin haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Mersin haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Canpolat: Haber

Canpolat: "Emlak Piyasası Durgun, Ev Almanın Tam Zamanı"

MERSİN (İHA) - Mersin Emlakçılar Odası Başkanı Mehmet Sinan Canpolat, Suriye'de Esad rejiminin düşmesiyle başlayan geri dönüşlerin emlak fiyatlarına etkisi hakkında değerlendirmelerde bulundu. Canpolat, Mersin'in Suriye, Orta Doğu, Rusya ve Ukrayna'dan göç alan bir şehir olduğunu belirterek, fiyatların stabil kalacağına işaret etti. Canpolat, 2024 yılının emlak sektörü açısından durgun geçtiğini ifade etti. Bu durumun iki temel nedeni olduğunu belirterek, "Bunlardan biri bankaların mevduat faizlerini yüksek tutması, yatırımcının, vatandaşın paralarını mevduatta değerlendirmesi. İkinci konu da halkımızın yüzde 80-90'ı konut kredisiyle alım gerçekleştirdiği için yaklaşık bir yıldır, hatta bir yıldan fazla bir süredir hem kamu bankalarının hem özel bankaların konut kredi faizlerinin yüksek tutması" dedi. 2025 yılı için öngörülerini paylaşan Canpolat, konut kredisi faizlerinin 2’nin altına düşmesi halinde piyasada canlanma beklediklerini vurguladı. EV ALMAK İÇİN DOĞRU ZAMAN Ev sahibi olmak isteyenler için önemli bir çağrıda bulunan Canpolat, "Mevduat faizleri yüksek olabilir, oradan ciddi gelir elde edebilirler. Ama şu an gayrimenkul almanın, ev almanın, yatırım yapmanın tam zamanı. Çünkü fiyatlar, gerçekten günümüz şartlarında çok afaki ya da balon fiyatlar değil. Şu anki mevcut fiyatlar uygun ve şu an ev almanın tam zamanı. Eğer aradan 2-3 ay geçer, konut kredi faiz oranları düşerse bu rakamları yakalayamayabiliriz" diye konuştu. SURİYE'YE DÖNÜŞ ETKİSİ HAKKINDA KONUŞMAK İÇİN ERKEN Suriye'deki geri dönüş hareketliliğine de değinen Canpolat, Mersin’de 300-350 bin civarında Suriyelinin yaşadığını ve bu süreçte kesin bir değerlendirme için erken olduğunu belirtti. Şehirde Orta Doğu, Rusya ve Ukrayna'dan gelenler olduğundan fiyatların aynı seviyede kalacağını aktardı. Canpolat, geri dönüşlerin arz-talep dengesini rahatlatabileceğini ancak İstanbul ve Ankara gibi şehirlerden gelebilecek tam tersi bir göç senaryosunun piyasayı zorlayabileceğini ifade etti. SATILIK KONUTLARDA DOLANDIRICILIK UYARISI Elektronik İlan Doğrulama Sistemi'nin (EİDS) 1 Ocak 2025'te kiralık taşınmazlarda zorunlu hale geleceğini söyleyen Canpolat, satılık ilanlarda ise uygulamanın askıya alındığını belirtti. Vatandaşları sahte ilanlar ve dolandırıcılık konusunda uyaran Canpolat, "Vatandaşlar, sosyal medyada ya da internet portallarında sunumu yapılmayan, mal sahibini görmediğiniz ilanlara kayıt için istenen kapora, IBAN'a para gönder noktasında hiçbir yaklaşımda bulunmasınlar. Hemen en yakın adli mercilere ya da gerekli yerlere müracaat etmeleri kendileri açısından iyi olacaktır" diyerek dikkatli olunması gerektiğini vurguladı.

Mersin'e 55 Milyon Dolarlık Sağlık Turizmi Yatırımı Haber

Mersin'e 55 Milyon Dolarlık Sağlık Turizmi Yatırımı

Türkiye'nin turizmde 100 milyon turist ve 100 milyar dolar gelir hedefi, yeni destinasyonlar ve turizm çeşitliliği projeleriyle destekleniyor. Bu kapsamda, Mersin’de arsa dahil 55 milyon dolarlık yatırımla inşa edilen BN Hotel Thermal & Wellness, sunduğu özel hizmetlerle bölgedeki sağlık turizmine yeni bir soluk getirdi. Otel, "Konaklamalı Rehabilitasyon ve Fizik Tedavi Merkezi" belgesiyle misafirlerine termal suyun şifalı etkilerinden faydalanma imkânı sunuyor. Çukurova Uluslararası Havalimanı'nın açılmasıyla birlikte Mersin'e çevre illerden gelen turist sayısında da büyük artış yaşanıyor. 6238 FAYDALI MİNERALLİ TERMAL SU İLE ŞİFA DAĞITIYOR BN Hotel Thermal & Wellness Yönetim Kurulu Üyesi Yusuf Narlı, otelin inşa sürecine ilişkin detayları paylaştı. Narlı Grup ve Balsuyu ailelerinin üçüncü kuşak temsilcisi olan Narlı, "Şehir otelciliğinde ciddi rekabet var, biz bölgede yapılmamış olanı yapalım, ülke ekonomisine ve bölgeye farklılık katalım diye yatırıma başladık" dedi. Bu kapsamda, 350 dönümlük arazi için 1000 kişiyle anlaşma sağlandığını ve bu sürecin 5-6 yıl sürdüğünü belirtti. Narlı, otelin en büyük farkının, içerdiği 6238 faydalı mineral ile onaylanmış termal su kaynağı olduğunu vurguladı. İstanbul Üniversitesi tarafından test edilen bu termal su, oteli sağlık turizmi açısından cazip bir noktaya dönüştürüyor. "İnsanlar buraya şifalanmak için geliyor" diyen Narlı, termal suyun sağlık açısından birçok faydasının olduğunu ifade etti. 249 ODA, 3 VİLLA VE YÜZDE 100 DOLULUK ORANI BN Hotel Thermal & Wellness, 249 oda ve 3 villadan oluşan konaklama kapasitesiyle misafirlerine hizmet veriyor. Yılın büyük bölümünde yüksek doluluk oranlarına ulaşan otel, özellikle hafta sonları son dakika tatilcilerle yüzde 100 doluluk oranına ulaşıyor. Yusuf Narlı, otelin müşteri profilinin ikiye ayrıldığını belirtiyor. Narlı, fizik tedavi ve sağlık turizmi için gelenler ve kongre, bayi toplantıları ve etkinliklere katılanlar olarak ziyaretçileri sınıflandırıyor. Bu bölünmüş müşteri profili, otelin yıl boyunca sürekli olarak dolu olmasını sağlıyor. Narlı, geçen yıl Türkiye'deki en başarılı 9'uncu otel seçildiklerini aktararak, yılı yüzde 70'in üzerinde doluluk oranıyla kapatmayı hedeflediklerini ifade etti. ÇUKUROVA HAVALİMANI İLE ERİŞİM KOLAYLAŞTI Narlı'ya göre, Mersin’in, Çukurova Uluslararası Havalimanı’na yakınlığı, turizm açısından bölgeyi daha cazip bir hale getiriyor. Havalimanının faaliyete geçmesiyle, Mersin'in çevre illerle bağlantısı güçlenmiş durumda. Adana, Gaziantep, Kayseri, Konya ve İstanbul gibi şehirlerden çok sayıda misafir, bu ulaşım kolaylığı sayesinde otele geliyor. Otel, müşteri memnuniyetini artırmak için ücretsiz havalimanı transferi hizmeti de başlattı. FİZİK TEDAVİ LİSANSI İLE HİZMET İHRACATI Fizik tedavi oteli olarak hizmet veren BN Hotel Thermal & Wellness, Sağlık Bakanlığı’ndan fizik tedavi lisansı almış durumda. Bu sayede, misafirler hem termal suyun şifalı etkisinden faydalanıyor hem de yatarak fizik tedavi hizmeti alabiliyor. Yusuf Narlı, "Biz burada termal turisti artırmak için çalışacağız. Otelimiz, Sağlık Bakanlığı’ndan fizik tedavi lisansını da aldı. Ziyaretçilerin, yatarak tedavi görebilecekleri bir fizik tedavi oteliyiz" dedi.

Akdeniz'de Kirlilik Alarmı: Mersin ve İskenderun Tehdit Altında Haber

Akdeniz'de Kirlilik Alarmı: Mersin ve İskenderun Tehdit Altında

MERSİN (İHA) – Akdeniz kıyılarında kirlilik krizi derinleşiyor. Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Deniz Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Barış Salihoğlu, Mersin ve İskenderun Körfezlerinin Akdeniz'deki en kirli bölgeler olduğunu belirterek, kirliliğin denizlerdeki oksijen seviyesini düşürecek boyuta ulaştığını söyledi. Salihoğlu, "Kirlilik, denizdeki canlılar için ana tehditlerden biri. Kirlilik ve iklim baskısı bir araya geldiği zaman oldukça sağlıksız bir ekosistemle karşı karşıya kalıyoruz, aynı zamanda insan sağlığı için de bir tehdit" dedi. MERSİN VE İSKENDERUN KÖRFEZLERİ ALARM VERİYOR Mersin’in Erdemli ilçesinde bulunan ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü'nün Müdürü Prof. Dr. Barış Salihoğlu, Akdeniz kıyılarındaki kirlilik konusunda çarpıcı açıklamalarda bulundu. Kıyılara vuran atıkların deniz ekosistemine büyük zarar verdiğini vurgulayan Salihoğlu, Mersin Körfezi'nin Akdeniz'deki en kirli bölge olduğunu ifade etti. Mersin Körfezi'nin yanı sıra İskenderun Körfezi'nin de benzer bir kirlilik baskısı altında olduğuna dikkat çeken Salihoğlu, "Burada gördüğümüz kirliliğin ana kaynağı şehir deşarjları. Tabi nehirlerden de ciddi kirlilik baskısı var. Nehirlerden gelen kirlilik baskısının ana nedeni de tarımsal ve endüstriyel aktiviteler" dedi. OKSİJEN SEVİYESİ AZALIYOR, EKOSİSTEM DEĞİŞİYOR Denizlerdeki kirlilik, yalnızca suyun rengini değil, ekosistemi de değiştiriyor. Prof. Dr. Salihoğlu, "Kirliliğin boyutları oksijen seviyelerini düşürecek kadar arttı. Deniz üstünde köpüklenmeler görülmeye başlandı. Bu, sağlıksız bir denizin işaretidir. Eğer kirliliğe neden olan bu girdileri hızla azaltmazsak, denizlerdeki canlı türlerinin varlığı tehlikeye girecek" dedi. Bu durumun denizlerdeki bitkisel üretimden en üst seviyedeki canlılara kadar tüm ekosistemi etkilediğini ifade eden Salihoğlu, "Kirlilik, deniz canlılarının beslenmesini engelliyor ve oksijen seviyelerini düşürüyor. Bu da ekosistemi değiştiriyor ve direnç seviyesini azaltıyor" diye konuştu. KİRLİLİK VE İKLİM BASKISI BİRLEŞİRSE FELAKET KAÇINILMAZ Salihoğlu, kirliliğin iklim baskısı ile birleştiğinde daha büyük bir tehdit oluşturduğunu vurguladı. "Kontrolsüz avcılık, biyoçeşitliliği ve ekosistem direncini zaten düşürüyor. Bunun üzerine kirlilik ve iklim baskısı eklenince, sağlıksız bir ekosistemle karşı karşıya kalıyoruz. Bu durum, aynı zamanda insan sağlığını da tehdit ediyor. Özellikle şehir deşarjları, insan sağlığını doğrudan etkileyebilecek bakterileri ve mikropları içeriyor" açıklamasında bulundu. İleri arıtma sistemlerinin önemine dikkat çeken Salihoğlu, şehir deşarjlarının denize boşaltılmadan önce etkili bir şekilde arıtılması gerektiğini ifade etti. "Bu konuda hem mevcut sistemlerin iyileştirilmesi hem de kapasite yetersizliği olan bölgelerde yeni arıtma tesislerinin kurulması gerekiyor" dedi. PLASTİK ATIKLAR EN BÜYÜK TEHDİTLERDEN BİRİ Akdeniz’deki kirliliğin önemli bir bölümünü de plastik atıklar oluşturuyor. Prof. Dr. Salihoğlu, "Denize giren plastiğin hiçbiri denizde üretilmiyor. Hepsi karadan geliyor. Gemilerden atıldığı sanılıyor ama asıl kirlilik kaynağı bizim kendi nehirlerimiz" dedi. Ceyhan Nehri'nin taşıdığı atıkların tüm bölgeyi kirlettiğini belirten Salihoğlu, karada biriken plastik atıkların zamanla denize ulaştığını ve bunun ekosistemi ciddi şekilde etkilediğini ifade etti. Plastik atıkların ekosistemdeki yıkıcı etkisine dikkat çeken Salihoğlu, "Artık tek kullanımlık plastiklerden ve doğaya atık bırakma alışkanlığından vazgeçmemiz gerekiyor" dedi. DENİZ EKOSİSTEMİ VE TURİZM TEHLİKEDE Deniz suyundaki kalite kaybının turizme de büyük darbe vuracağını belirten Salihoğlu, "Kimse bulanık, pis bir denizde yüzmek istemez. Oysa Akdeniz’in görünürlük seviyesi yüksek, pırıl pırıl sularıyla bilinir. Bu kaliteyi kaybetmek, turizmde büyük kayıplara neden olur" dedi. Mersin ve İskenderun Körfezlerinde yürütülen projelerin önemine dikkat çeken Salihoğlu, "Hızlı ve etkili müdahalelerle sağlıklı bir deniz ekosistemine tekrar kavuşabileceğimize inanıyoruz. Ama bunun için kararlı bir çevre politikası gerekiyor" dedi.

14. Doğu Anadolu Turizm ve Seyahat Fuarı Van’da Başladı Haber

14. Doğu Anadolu Turizm ve Seyahat Fuarı Van’da Başladı

Van Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde düzenlenen 14’üncü Doğu Anadolu Turizm ve Seyahat Fuarı bugün başladı. Fuara dair detaylar, Büyükşehir Belediye Eş Başkanları Neslihan Şedal ve Abdullah Zeydan’ın katıldığı tanıtım toplantısında paylaşıldı. Bu yıl 14’üncüsü düzenlenen fuar, 3 gün boyunca ziyaretçilerini ağırlayacak. Van Büyükşehir Belediyesi’nin öncülüğünde gerçekleşen lansman etkinliğine TÜRSAB Doğu Anadolu Bölgesel Yürütme Kurulu Başkanı Cevdet Özgökçe, Van Otelciler ve Turizmciler Derneği Başkanı Çetin Demirhan ve İpekyolu Expo Fuarcılık yöneticileri Yakup Karaer ve Özgür Can Çelik de katılım sağladı. "VAN’IN POTANSİYELİNİ TURİZMDE YANSITMAK İSTİYORUZ" Van Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Abdullah Zeydan, fuarın önemine vurgu yaparak, "Van özellikle tarih, inanç, kültür ve kış turizmi konularında çok büyük bir potansiyele sahiptir. Maalesef bugüne kadar bu potansiyel olması gereken noktaya hiçbir zaman ulaşamadı. Yüzyıllardır birlikte kardeşçe büyük bir uyum içerisinde yaşamış farklı kültürlerin, inançların ve kimliklerin yeniden bir arada yaşama iradesini güçlü kılmak ve geçmiş yüzyıllarda kendi vatanlarından topraklarından ayrılmak zorunda bırakılan Vanlıların da yeniden Van ile bütünleşmelerini sağlamak istiyoruz" dedi. Zeydan, "Van, Kürtler, Türkmenler, Ermeniler, Nasturiler, Süryaniler, Yahudiler, Ezidi inancına sahip Kürtler ve birçok farklı kimlik ve inançların birlikte yaşadığı kadim bir şehirdir. Buradan ayrılmak zorunda kalan yurttaşlarımızı yeniden kendi kentleriyle topraklarıyla buluşturma ve aynı zamanda tarihin bize miras bıraktığı bütün o kültürel değerleri, tarihi ve doğal güzellikleri hem kendi halkımızla hem de yabancı turistlerle buluşturma, Van'ın değerlerini başkalarına tanıtma ve Van'ın turizm potansiyelini olması gereken noktaya taşıma adına biz bu fuarı çok önemsiyoruz" ifadelerini kullandı. "VAN HAK ETTİĞİ TURİZM DEĞERİNE KAVUŞMALI" Van Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Neslihan Şedal da Van’ın turizm potansiyelini artırmayı hedeflediklerini belirterek, Van'ın, doğal güzellikleriyle çok büyük bir potansiyele sahip olduğunu ancak hak ettiği değeri göremediğini söyledi. "Bizler, bu fuarlarla Van’ın sınır kenti olma avantajını da kullanarak turizmde hak ettiği konuma gelmesi için çaba gösteriyoruz" diye ekledi. "VAN’A GELMEK İÇİN 101 NEDEN VAR" TÜRSAB Doğu Anadolu Bölgesel Yürütme Kurulu Başkanı Cevdet Özgökçe, "Turizmde Van gerçekten hak ettiği yere hiçbir zaman gelmedi. Çok büyük değerleri olan bir kent, bir çok medeniyete ev sahipliği yapmış bir şehir. Yönetim Kurulu olarak geçmiş tarihlerde 'Van'a turist neye gelir' diye bir çalışma yaptık. Van'a gelmek için 101 nedeniniz var, Van'da 101 çeşit ürünümüz var. Dünyada bilinen tanınan bir kentiz ama turizmde hiçbir zaman hak ettiğimiz yere gelmedik. Günümüzde 2 milyona yakın bir kente günde 9- 10 tane uçak gelmektedir. Sınır kapılarında ciddi sorun sıkıntılar yaşıyoruz" dedi. 60'a yakın acente, belediye, sektör paydaşlarının fuara katıldığını belirterek, kritik öneme sahip olan fuara tüm paydaşlar ve Vanlıların sahip çıkması gerektiğini ifade etti. MERSİN BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ KONUK EDİLİYOR Van Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanı Murat Ertaş, fuarın bölge turizmi için önemine değinerek, "Bölgemizin turizm potansiyelini hem ulusal hem uluslararası alanda tanıtmak amacıyla düzenlenen önemli fuar, 60 kamu kurumunun ve özel sektör temsilcilerin katılımıyla gerçekleştirilecektir. Bu fuar sadece Van için değil, Doğu  Anadolu'nun turizm alanında kalkınması için katkı sunacak büyük bir organizasyondur. Bu yıl fuarımızın konuk ili Mersin Büyükşehir Belediyesi olacaktır. Ayrıca bölgemizdeki birçok belediye ve ilimizdeki kurum kuruluş fuarımızda yer alacaktır" dedi.

Ankara-İstanbul Seyahat Süresi 80 Dakikaya İnecek Haber

Ankara-İstanbul Seyahat Süresi 80 Dakikaya İnecek

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda yaptığı sunumda, ülke genelindeki demiryolu projelerinin detaylarına değindi. Bakan Uraloğlu, taşıt sahipliğinin artması ve karayolu kullanımındaki büyük artışa rağmen, trafik güvenliği konusunda önemli ilerlemeler kaydedildiğini vurguladı. Taşıt kullanımının yüzde 195 arttığını belirten Uraloğlu, karayollarındaki güvenlikle ilgili yapılan iyileştirmeler sonucu, 100 milyon taşıt başına hayatını kaybeden kişi sayısının yüzde 77 oranında azaldığını ifade etti. Bakanlık bütçesinin artırıldığını açıklayan Uraloğlu, 2025 yılı için 482 milyar lira yatırım teklifinde bulunacaklarını belirtti. 2002-2024 yılları arasında yapılan yatırımların toplamda 280,6 milyar dolar değerinde olduğunu kaydetti. Demiryolu yatırımlarının payı ise her geçen yıl artıyor; 2023'te bu oran yüzde 53'e, 2024'te ise yüzde 55'e çıkması bekleniyor. Bakan Uraloğlu, 2028 yılına kadar demiryolu hat uzunluğunu 17 bin 287 kilometreye çıkarmayı hedeflediklerini ve demiryolu taşımacılığını daha da yaygınlaştıracaklarını belirtti. Bugüne kadar 92 milyon yolcu taşıyan hızlı trenlerin sayısını artırmayı ve 2053’te toplam 28 bin 590 kilometreye ulaşmayı planladıklarını ifade etti. İstanbul'da, şehir içi raylı sistemlerde büyük yatırımlar yapılmış olup, Pendik-Sabiha Gökçen Havalimanı Metro hattı gibi projelerle yaklaşık 41 milyon yolcu taşındı. Ayrıca, Bakırköy-Bahçelievler-Kirazlı Metro hattı, açıldığı günden bu yana 14 milyon yolcu taşıdı. Bakan, İstanbul dışında da şehir içi raylı sistemlerin yaygınlaştırıldığını, Bursa Emek-YHT-Şehir Hastanesi metrosunun 2026 yılında tamamlanacağını belirtti. Ankara-İstanbul Süper Hızlı Tren Projesi ile seyahat süresini 80 dakikaya indirileceğini açıklayan Bakan Uraloğlu, bu projeyle birlikte, Halkalı-Kapıkule Hızlı Tren hattı gibi projelerin de hızla ilerleyeceğini söyledi. Ayrıca, Ankara-Kayseri arasında seyahat süresi 7 saat 47 dakikadan 2 saate, Mersin-Adana hattında ise 6,5 saatten 2 saat 15 dakikaya düşürülecek. Uraloğlu, ayrıca 2028'e kadar 3 bin 92 kilometre olan mevcut hızlı tren hatlarını tamamlayacaklarını, yeni projelerle ulaşım sürelerini kısaltmayı ve demiryolu taşımacılığını daha etkin hale getirmeyi amaçladıklarını belirtti. Kırıkkale-Çorum-Samsun Hızlı Tren Hattı ve Gaziantep-Şanlıurfa Hızlı Tren projelerinin de etüt ve yapım işlerine başlandığını duyurdu. Bakanlık, yerli ve milli demiryolu araçlarının üretimine de öncelik veriyor. Ülke genelinde bin 15 kilometrelik şehir içi raylı sistem hattının 434 kilometresi, Ulaştırma Bakanlığı tarafından inşa edilmiş durumda. 2025 yılı içinde İstanbul Havalimanı Metro hattının 2. etabının da hizmete girmesi bekleniyor.

Çakır: Haber

Çakır: "Mersin İçin Katma Değerli Turizm Hedeflenmeli"

MERSİN (İHA) - Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkanı Hakan Sefa Çakır, Mersin’in turizmde henüz istenen noktaya ulaşamamasını doğru planlama için bir fırsat olarak değerlendirdi. Mersin Ekonomi Zirvesi kapsamındaki Turizm Arama Konferansı'nda konuşan Çakır, turizmde önceliklerin belirlenmesi gerektiğini ve kitle turizmi yerine katma değeri yüksek çeşitlere odaklanılması gerektiğini ifade etti. Ticaret Bakanlığı ve Mersin Valiliği koordinasyonunda, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) ile Mersin Ekonomi Platformu (MEP) organizasyonunda, Mersin Ticaret Borsası, Mersin Deniz Ticaret Odası, Akdeniz İhracatçı Birlikleri ve Çukurova Kalkınma Ajansı'nın destekleriyle organize edilen Mersin Ekonomi Zirvesi’nin üçüncü gününde düzenlenen konferansa, MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, Meclis Başkanı Hamit İzol ve Komite Üyelerinin yanı sıra Mersin Vali Yardımcısı İrfan Demiröz, MEP Başkanı Servet Özkaya, Mersin Ticaret İl Müdürü Ferhat Sümer, turizm sektör temsilcileri ve akademisyenler katılım sağladı. Toplantıda Mersin’in turizm altyapısı, tanıtım eksiklikleri, Uluslararası Çukurova Bölgesel Havalimanı'nın etkin kullanımı ve teşvikler değerlendirildi. Turizm Bakanlığı Tanıtım Genel Müdürlüğü ve Türkiye Tanıtım ve Geliştirme Ajansı yetkililerinin de katıldığı toplantı, Mersin Üniversitesi’nden Prof. Dr. Kemal Birdir moderatörlüğünde gerçekleştirildi. Önceki toplantılarda belirlenen sorunlara öncelik sıralaması yapılırken, yeni talepler de alındı. ÇAKIR: "GELİR SEVİYESİ YÜKSEK TURİSTİ KENTİMİZE ÇEKMELİYİZ" MTSO Başkanı Çakır, Mersin’in turizm potansiyelini değerlendirmek için bölgeye özel projelere ihtiyaç olduğunu belirtti. Barselona ve Antalya örneklerine değinen Çakır, "Adı geçen iki kentin de ekonomisinin temelinde turizm var. Ancak ikisi de kitle turizminin getirdiği zorlukları yaşıyor. Mersin bu sektörde henüz oldukça bakir. Doğru planlamayla bunu bir fırsata çevirebiliriz. Gelir seviyesi yüksek turisti kentimize çekecek projelere yoğunlaşabiliriz. Bu noktada ASCAME aracılığıyla Akdeniz’e kıyısı olan ülkelerle ortak çalışmalar yürütebiliriz" dedi. Çakır, ayrıca Akdeniz'de deniz temizliği ve Akdeniz Olimpiyat Oyunları için yapılan spor tesislerinin turizme entegre edilmesi konularına de dikkat çekti. İZOL: "YATIRIM VE TANITIM ŞART" MTSO Meclis Başkanı Hamit İzol, Mersin’in turizmde eski günlerini yakalaması için yatırımların artırılması gerektiğini söyledi. İzol, bölgedeki karışıklıkların turizmi olumsuz etkilediğini belirterek, "En büyük beklentimiz birçok yerin turizm alanı ilan edilerek turizm bölgesine çevrilmesi. Kente turist çekebilmek için belli bir yatak kapasitesine ulaşılması şart. Bunun için yatırım teşvikleri ve tanıtım destekleri önemli" dedi. VALİ YARDIMCISI DEMİRÖZ: "SOMUT ÇÖZÜMLER SUNACAĞIZ" Mersin Vali Yardımcısı İrfan Demiröz, toplantının ardından kısa, orta ve uzun vadeli çözümler içeren bir zirve düzenleneceğini ifade etti. Demiröz, Mersin’in kültürel bir destinasyon olma potansiyelini de vurguladı. Toplantının ardından, Mersin Ekonomi Platformu (MEP) Başkanı Servet Özkaya, sürecin detayları hakkında katılımcıları bilgilendirirken, bölgenin turizmde hak ettiği değeri kazanması için ortak çalışmaların altını çizdi.

Radisson Hotel Mersin Misafirlere Kapılarını Açtı Haber

Radisson Hotel Mersin Misafirlere Kapılarını Açtı

Radisson Otel Grubu, Türkiye'deki büyüme stratejileri çerçevesinde Radisson Hotel Mersin'i hizmete sundu. Şirketin açıklamasına göre, 95'ten fazla ülkede faaliyet gösteren uluslararası otel grubu, Türkiye'deki büyüme hedeflerini gerçekleştirmeye yönelik adımlarını sürdürüyor. Radisson Otel Grubu, Mersin'in liman kenti bölgesine yeni bir otel ekleyerek Radisson Hotel Mersin'in kapılarını açtı. 2030 yılına kadar Türkiye'de 100 otele sahip olmayı hedefleyen grup, bu yeni adımla hedefine bir adım daha yaklaşmış oldu. Radisson Otel Grubu, Orta, Güney ve Doğu Avrupa ile Türkiye Kıdemli Bölge Başkanı Yılmaz Yıldırımlar, Radisson Hotel Mersin'in portföylerine büyük bir katkı sunduğunu belirterek, otelin açılışını kutlamak için büyük heyecan duyduklarını ifade etti. Yıldırımlar, "Bu yeni tesis, olağanüstü misafirperverlik sunma ve misafir deneyimini geliştirme konusundaki kararlılığımızın bir örneğidir. Zengin kültürel mirası ve dinamik iş ortamıyla Mersin, bu yeni girişim için mükemmel bir zemin oluşturuyor. Misafirlerimizi ağırlamayı ve dünya standartlarındaki hizmetlerimiz ve modern olanaklarımızla topluma katkıda bulunmayı, dört gözle bekliyoruz" dedi. Radisson Hotel Mersin Yatırımcısı Ecem Sevik ise, otelin açılışının kendileri için büyük bir gurur kaynağı olduğunu belirterek, konuklara unutulmaz bir deneyim sunmak için heyecan duyduklarını vurguladı. Sevik, amaçlarının özenli hizmet ve kişiselleştirilmiş dokunuşlarla misafir memnuniyetini sağlamak olduğunu belirterek, "Çarpıcı Akdeniz manzarası ve modern olanaklarımızla, her konaklamayı özel kılmak ve Mersin toplumunun değerli bir parçası olmak için sabırsızlanıyoruz" dedi.  Radisson Hotel Mersin, Çukurova Uluslararası Havalimanı'na yakın bir konumda 68 oda ve süit sunuyor. İskandinav tarzı dekorasyonla tasarlanan odalar, çay ve kahve imkanlarıyla birlikte sınırsız ücretsiz Wi-Fi sağlıyor. Daha lüks bir deneyim arayan misafirler için otelde geniş süitler, deniz manzaraları ve geliştirilmiş olanaklar bulunuyor. Misafirler, "Turkuaz" restoranda zengin kahvaltı büfesi ve çeşitli sıcak ve soğuk yemek seçenekleriyle keyifli bir yemek deneyimi yaşayabiliyor. Öğle ve akşam yemeklerinde ise uluslararası yemekler ve glütensiz, laktozsuz, şekersiz diyet alternatifleri sunuluyor. Radisson Hotel Mersin, toplantıdan atölye çalışmalarına, sosyal etkinliklerden düğünlere kadar pek çok farklı organizasyon için uygun büyüklükte beş toplantı odası sunuyor. Otelin 685 metrekarelik balo salonu, geniş ölçekli etkinlikler için esnek bir alan sağlıyor. Ayrıca, Spa ve sağlıklı yaşam merkezi, geleneksel Türk hamamı, yatıştırıcı ve gençleştirici masajlarla misafirlere rahatlama imkanı sunuyor.

Çakır: Haber

Çakır: "Mersin'den Avrupa’ya Direkt Uçuşlar Başlatılmalı"

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Hakan Sefa Çakır ve Başkan Yardımcısı Cem Bucuge, Tarsus Ticaret ve Sanayi Odası'nın 145. yılı kutlamalarında yer alan "Yeni Yüzyılda Ekonomi" paneline katıldı. H. Ruhi Koçak ev sahipliğindeki gerçekleşen panelde, Ekonomi Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Güldağ, Genel Koordinatörü Vahap Munyar ve Pegasus Havayolları Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Nane konuşma yaptı. Panelde, bölge turizmini canlandırmak için yapılması gerekenler tartışılırken, 2025 yılına dair öngörüler de paylaşıldı. Mersin'in turizm ve ekonomi potansiyelini artırmak için Çukurova Havalimanı’ndan Avrupa’ya direkt uçuşların başlaması talep edildi. NANE: "HER TÜRLÜ İŞ BİRLİĞİNE HAZIRIZ" Pegasus Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Nane, bölgenin turizm potansiyeli hakkında konuştu. "Seferler konulması böyle bir çalışmada son nokta olabilir. Önce hepimiz bir araya gelip bölgenin hedef pazarlarda tanıtımı için ne yapabiliriz, hangi paket programları hazırlarsak bu bölge turizmde tercih edilebilir onu planlamalıyız. Talep oluşur ve bölgeye gelen kişi sayısı artarsa seferlerin konulması kaçınılmaz olur" diyen Nane, tanıtım çalışmaları sonucu talep arttığında her türlü iş birliğine hazır olduklarını ekledi. Nane, turizmin 7 başlığı olarak nitelendirdiği; tarih, doğa, alışveriş, sağlık, eğitim, eğlence ve gastronomi alanlarında güçlü olan Çukurova’nın turizmde hedefe ulaşmak için avantajlı bir konumda olduğunu dile getirdi. GÜLDAĞ: "2025’TE KURLARDA ANORMAL HAREKET BEKLENMİYOR" Ekonomi Gazetesi Başkanı Hakan Güldağ, 2025’in ilk yarısında kurlarda büyük değişiklik beklenmediğini, faiz indirimlerinin ise Şubat ayında olabileceğini ifade etti. Enflasyon konusunda yüzde 30'un altına düşüş beklenmediğini de açıkladı. Güldağ, çevresel ürün ihracatının önemini vurgulayarak, "İhracatın kurlar nedeniyle patinaj yaptığı dönemde Türkiye çevresel ürün ihracatını geçen yıl 2 milyar dolar artırdı. Bu yıl da 26-27 milyar dolara koşuyor. OECD’nin kategorize ettiği 247 çevresel ürün kaleminde hem Avrupa’ya ihracatını miktar olarak ciddi oranda artırdı hem de katma değerini artırmaya başladı. Zamanın ruhunu okuyan Tarsus bu konuda ne yapabilir konuşulması lazım" dedi. Tarsus'un geleneksel sektörlerdeki üretimini teknolojik gelişmelerle birleştirilmesi gerektiğini belirtti. MUNYAR: "AYAKTA KALMAK İÇİN DENGE KURULMALI" Ekonomi Gazetesi Genel Koordinatörü Vahap Munyar, iş dünyasının pazarlarda ve üretim noktalarında denge kurmasının kritik olduğunu belirtti. Burada başarıyı sağlamak için üretim yerleri ve pazarların çeşitlendirilmesi gerektiğini hatırlattı.

Mersin’de Obruklarla Turizm Rekoru: 1,5 Milyon Ziyaretçi Haber

Mersin’de Obruklarla Turizm Rekoru: 1,5 Milyon Ziyaretçi

MERSİN (İHA) – Türkiye'nin turizm merkezlerinden Mersin, bu yıl 1,5 milyon turisti ağırlayarak büyük bir başarıya imza attı. İçinde mitolojik hikayelere ev sahipliği yapan "Cennet ve Cehennem" obrukları, 350 bin ziyaretçiyi ağırlayarak en çok ilgi gören destinasyon oldu. Zeus'un yüz başlı ejderhayı etkisiz hale getirdiği rivayet edilen Cehennem çukuru da mitolojik yapısıyla dikkat çekiyor. MİTOLOJİK HİKAYESİYLE CENNET VE CEHENNEM OBRUKLARI Bu yılın ilk 10 ayında 1,5 milyon turist çeken Mersin’de özellikle Erdemli’deki Kızkalesi ve Silifke'deki Cennet ve Cehennem obrukları öne çıkıyor. Kültür ve deniz turizmini bir arada sunan kent, ziyaretçi sayısında yüzde 30 artış yakaladı. Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan, Cennet ve Cehennem obruklarını ziyaret ederek İl Kültür ve Turizm Müdürü Hakan Doğanay’dan bilgi aldı. Bu obrukların mitolojik hikayeleri ve jeolojik yapısı sebebiyle büyük ilgi gördüğünü belirten Pehlivan, yıl sonuna kadar 500 bin ziyaretçiyi hedeflediklerini ifade etti. GECE ZİYARETLERİ PLANLANIYOR Mersin’in sıcak iklimi nedeniyle gece müzeciliği uygulamasını da başlatmak istediklerini söyleyen Vali Pehlivan, "Mersin'imizin sıcak bir iklimi var. Gece ziyaretleri daha münasip oluyor. Bizim de gece müzeciliğini burada uygulama imkanımız var" dedi. Cennet obruğuna inmek için 452 basamak bulunduğunu ekleyen Pehlivan, engelli ve yaşlı ziyaretçiler için asansörün de hizmette olduğunu belirtti. Vali Pehlivan, Cehennem çukurunda Zeus’un yüz başlı bir ejderhayı etkisiz hale getirip hapsettiği mitolojik hikayeye değinerek, "Zeus Tapınağı'nın burada olduğu varsayılıyor. Özellikle Cehennem çukurunda Zeus'un 100 başlı ejderhayı etkisiz hale getirdiği ve Etna Yanardağı'na hapsetmeden önce Cehennem çukurunda tuttuğu rivayet edilir" şeklinde konuştu. 1,5 MİLYON ZİYARETÇİ İLE REKOR Pehlivan, Mersin’in 10 ören yeri, sayısız tarihi eseri ve Akdeniz’e uzanan 321 kilometrelik sahil bandıyla her yıl daha fazla ziyaretçi çektiğini söyledi. Çukurova Uluslararası Havalimanı'nın açılmasıyla ulaşımın da kolaylaştığını belirten Pehlivan, "Mersin bu yılın ilk 10 ayında yaklaşık 1,5 milyon misafir ağırladı. Bu da önceki yıllara göre yüzde 30'a yakın bir artışa tekabül ediyor. İnanıyoruz ki önümüzdeki yıllarda bu daha da artacaktır" dedi. Cennet ve Cehennem obruklarını Konya’dan ziyaret eden Barış Köse, Cennet çukurunun oksijeni bol bir bölge olduğundan bahsederken İzmir’den gelen Ahmet Güzel, yapılan cam teras ile bölgenin 30 yıl öncesine göre çok güzelleştiğini belirtti.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.