Hava Durumu

#Müberra Eresin

TOURISMJOURNAL - Müberra Eresin haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Müberra Eresin haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Otel doluluklarında Türkiye yükseldi Haber

Otel doluluklarında Türkiye yükseldi

Dolulukların yaz döneminde aylık bazda gerileme kaydettiğini belirten Eresin, “Yıllık bazda ise Türkiye genelinde 2023’ün yüzde 5 üzerindeyiz. İstanbul’da ise aynı düzeydeyiz. İşler elbette beklediğimiz düzeyde değil. Fiyatlarımızda Euro bazında yüzde 15 civarında gerileme söz konusu. Ancak ‘diplerdeyiz’ şeklinde yaklaşımları da çok doğru bulmuyoruz. Turizmin en büyük yatırımcıları olarak, maliyet artışları ve kurlar bizi zorluyor” dedi. Konaklama sektörünün Ocak-Ağustos 2024 dönemini kapsayan ilk 8 aylık dönemdeki dolululuk performansı belli oldu. Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Müberra Eresin, 8 aylık dönemde Türkiye genelinde otel doluluklarının yüzde 61, İstanbul’da ise yüzde 64 olarak gerçekleştiğini açıkladı. Ocak-Ağustos 2023’te Türkiye genelinde otel dolulukları yüzde 58, İstanbul’da yüzde 64 olmuştu. Fiyatlardaki düşüş önemli Konaklama sektörünün ilk 8 aylık sonuçlarını değerlendiren TÜROB Başkanı Eresin, “Türkiye’ye yabancı ülkelerden gelişlerde herhangi bir sorun görünmüyor, düşüş yok, aksine yükselme var. Otel doluluklarında ve fiyatlarda ise özellikle yüksek sezon olarak adlandırdığımız yaz döneminde düşüş söz konusu. Yıllık bazda 8 aylık dönem itibariyle doluluklarda 2023’ün yüzde 5 üzerindeyiz. İstanbul’da ise 2023 ile aynı orandayız. İşler elbette beklediğimiz düzeyde değil. Fiyatlarımızda Euro bazında yüzde 15 civarında gerileme söz konusu. Ancak ‘diplerdeyiz’ şeklinde yaklaşımları da çok doğru bulmuyoruz” dedi. Yüksek sezondaki gerilemenin çeşitli nedenleri olduğunu dile getiren Eresin, şunları söyledi: “Savaşların konuşulduğu bir ortamda turizm hareketliliğinden bahsetmek çok zor. Ukrayna-Rusya ile İsrail-Filistin savaşının bir an önce sonlanması ve barışla sonlanmasını diliyoruz. Dünyadaki savaşların sona ermesi turizm hareketlerini ve bizim doluluklarımızı olumlu yönde etkileyecektir. Dolayısıyla en büyük beklentimiz dünyada barışın sağlanması. Öte yandan UEFA Avrupa Futbol Şampiyonası ve Paris Olimpiyat Oyunları kaynaklı olarak, sadece Türkiye değil, dünya genelinde rezervasyon akışında bir yavaşlama olduğunu da biliyoruz. Tabii ki bu nedenler, yaz döneminde, tüm dünyayı olduğu gibi bizi de olumsuz etkiledi.” Turizmin en güçlü yatırımcısı otelciler Konaklama sektöründe yatırımların devam ettiğine işaret eden Eresin, şu ifadeleri kullandı: “Konaklama olarak, turizm sektörünün en önemli yatırım ayağını temsil ediyoruz. Yatırımlar pandemi döneminde bile kesintiye uğramadı. Yerli ve yabancı yatırımcılar ülkenin turizm potansiyeline inanıyor. Sürekli kötümser söylemlerle sektörü demoralize etmek ve yabancı rakiplerimize avantaj sağlamak bize dogru gelmiyor açıkcası. Türk turizmi yıllar öncesinden her türlü zorluğu test ederek bugünlere geldi. Her sektörde iniş ve çıkışlar olması normaldir. Sıkıntılar halının altına süpürülmemeli elbette, ama geçici bazı sıkıntıların kalıcıymış gibi dile getirilmesinin, çok karamsar yaklaşımların hem içeride hem dışarıda sektöre zarar verdiğini düşünüyoruz. Çok sayıda otelin konkordato ilan ettiği ve iflas ettiği yönündeki söylentilerin de teyid edilmemiş verilerle ortaya atılmış, tamamen hayal mahsulü ve spekülatif amaçlı olduğunu düşünüyoruz zira bize ulaşan bu konuya dair hiçbir bilgi yok.”   Maliyet artışı ve kur zorluyor “Hizmet ihracatcısı olarak, döviz cinsi kazancımız var ve döviz kurunun çok uzun zamandır sabit kalması, TL cinsinden artan maliyetlerin önüne geçilememesi büyük bir sorun olarak karşımıza çıkıyor” diyen Eresin, “Maalesef otellerin maliyetleri artarken kazançları artmıyor ve önceden imzalanmış sözleşmeler nedeniyle eski fiyatların kullanımına devam ediliyor. Düşen oda fiyatlarının nedenlerini anlattım, ama fiyatlar düşmese de bugün döviz cinsinden verilen fiyatların geçen yıl ile aynı TL rakamlar olduğu gayet net izleniyor” diye konuştu. 90 milyar dolarlık sektör Eresin, şu görüşleri dile getirdi: “Sektör olarak yıllık belirlediğimiz hedefimizi yakalamaya odaklandık. Bu hedefe ulaşmak ve turizm sektörünün sürdürülebilirliğini sağlamak üzere başta Kültür ve Turizm Bakanlığımız olmak üzere kamu ve özel sektörden tüm paydaşlarımızla uyum içerisinde, sektörün sorunlarına kalıcı çözümler bulmak üzere çalışmalarımızı durmaksızın sürdürüyoruz. Her yıl hedefimiz, bir önceki yılı geçebilmek. Bu yıl, Kültür ve Turizm Bakanlığımızla aynı doğrultuda 60 milyar dolar turizm geliri, 60 milyon ziyaretçi sayısına ulaşmak öncelikli hedefimiz. Turizm sektörünün hedeflerine ulaşarak cari açığın kapatılmasına, ülke ekonomisi, istihdamı ve kalkınmasına güçlü desteğini vermeye devam edeceğine inanıyoruz. Bir defa daha altını çizmek isterim ki, Türk turizmi toplam 2 milyon turist sayısından 50 milyona, 85 bin yatak kapasitesinden 1.5 milyon yatak kapasitesine ulaştı. Konaklama sektöründe yatırımların günümüzde toplam maliyeti yaklaşık 90 milyar dolara, istihdamdaki kişi sayısı da tarihi rekora ulaşarak yaklaşık 1.5 milyona çıktı. Turizmde her üç çalışandan biri konaklamada istihdam ediliyor. İşletme başına 8.36 çalışan ile diğer sektörlere göre turizmin açık ara önde olmasının yanında ülke genelindeki toplam istihdamın yüzde 9’una ulaşılmıştır. Direkt olarak 54 sektörü etkileyen turizm bu özelliğiyle, ülkemizdeki her haneden en az bir kişiye doğrudan gelir yaratmaktadır. Turizm sektörümüz yılda yaklaşık 30 milyar doların üzerinde yaptığı satın almanın yüzde 95’ini Türkiye’den yapan, ekonominin lokomotif sektörleri arasındadır. Turizm vekonaklama ile ilgili yorumlar ve çalışmalar yapılırken tüm bu verilerin de göz ardı edilmemesi önemlidir.”

Turizm istihdamında tarihi rekor Haber

Turizm istihdamında tarihi rekor

Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Müberra Eresin, turizm sektöründe çalışan sayısının tarihi bir rekor kırarak 1.5 milyonu geçtiğini söyledi. TÜROB’un; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Grup Başkanlığı, İŞKUR ve SGK işbirliğiyle Çırağan Palace Hotel Kempinski’de düzenlediği ‘Çalışma Hayatına Yönelik Mevzuat, Denetim, Teşvikler Bilgilendirme Toplantısı’ gerçekleştirildi. İŞKUR ve SGK’nın yanı sıra TÜROB üyesi otellerin üst düzey yetkililerinin de katıldığı toplantının açılışında konuşan TÜROB Başkanı Müberra Eresin, SGK tarafından Haziran 2024 ayı verilerine dayanılarak yayınlanan son raporda; 532 bini konaklama, 850 bini yiyecek-içecek, 78 bini seyahat acentesi ve 41 bini de havayolunda olmak üzere turizm sektöründe çalışan sayısının 1.5 milyon rakamını geçtiğini söyledi. Eresin, “İşletme başına 8.36 çalışan ile diğer sektörlere göre turizm açık ara önde olmasının yanında ülke genelindeki toplam istihdamın yüzde 9’una ulaşılmıştır” dedi. Ağustos ayının turizm istihdamında zirve ayı olduğuna işaret eden Eresin, Ağustos ayı istatistiklerinde sektörde çalışan sayısının 1.7 milyonu aşmasını beklediklerine dikkat çekti. Esnek çalışma modeli daha fazla istihdam sağlar Mevcut İş Kanunu’nun özellikle sanayi/imalat sektörlerinin çalışma koşulları öne alınarak hazırlandığına dikkat çeken Eresin, şu görüşleri dile getirdi: “Mevcut İş Kanunu ve mevzuatı, denetimlerdeki yorum farklılıkları; sektörümüzün özellik ve gereksinimlerine uygun esnek çalışma uygulamasını önlerken, başta gençler ve kadınlar olmak üzere daha fazla istihdamın önüne geçmektedir. Ayrıca sektörün dünyada genel kabul görmüş uygulamaları ile çelişen çok sayıda düzenlemeyi barındırmaktadır. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Grup Başkanlığı ile İŞKUR nezdinde temaslar başlattık. Sektör işletmelerimizde ‘kamu-çalışan-işveren’ birlikteliğinde var olan çalışma barışının daha fazla güçlendirilmesi amacıyla turizmde çalışan sayısının artırılması ve sürdürülebilir istihdam için mevzuat düzenlemesi gerektiren; başta sektörün en büyük gereksinimi olarak karşımızda duran esnek çalışma modelleri ile bu meyanda geçici iş ilişkileri, haftalık izin, yıllık izin, fazla çalışma, özel istihdam büroları gibi pek çok konunun, konaklama işletmelerimiz öncelikli olmak üzere, sektörümüzün özellikleri ve gereksinimleri ile uyumlu hale dönüştürülerek güncellenmesi için girişimlerimiz sürüyor.” Sektörde insan faktörü önemini sürdürüyor Dünyanın her alanda yaşadığı makineleşme ve dijitalleşmenin, üretimde emek faktörünün nicel olarak azalmasına sebep olduğunu ifade eden Eresin, şöyle devam etti: “Turizm işletmeleri belirli ölçüde bu otomasyondan etkilenmiş olsa da hâlâ insan faktörünün hizmet üretiminde en önemli unsur olduğu işletmelerdir. Günümüzde istihdam yaratıcı sektörlerin başında turizm işletmeleri en önemli yeri oluşturmaktadır. Müşteri memnuniyeti ve sadakatinin çalışan performansıyla doğrudan ilişki içinde olduğu turizm işletmelerinde insan kaynağı planlaması bu işletmelerin verimliliği açısından hayati önem taşımaktadır. Zira turizm işletmeleri sundukları hizmet nedeniyle 7/24 faaliyetlerini sürdürmek zorunda olduklarından belli gün ve saatlerde kapatılmaları veya hizmete ara vermeleri mümkün değildir.” İŞKUR, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Grup Başkanlığı ve SGK’dan önemli destek… Toplantıya katılan İŞKUR, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Grup Başkanlığı ve SGK temsilcileri yürürlükteki çalışma hayatına yönelik mevzuat, turizm sektöründe devam eden denetimler ile mevcut ve yeni getirilen istihdam teşvikleri hakkında toplantıya katılanlara sunumlar eşliğinde güncel ve ayrıntılı bilgileri aktardılar, katılımcıların sorularını yanıtladılar. TÜROB Başkanı Eresin, toplantının düzenlenmesi konusunda destekleri nedeniyle İŞKUR Genel Müdürü Samet Güneş, İŞKUR İstanbul Müdürü Uğur Oto, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Grup Başkanı Bekir Aktürk, İstanbul Rehberlik ve Teftiş Grup Başkanı Yılmaz Şahan ile SGK İstanbul İl Müdürü Harun Sertbaş’a, toplantıya ev sahipliği yapan TÜROB Çalışma Hayatı ve İnsan Kaynakları Komite Başkanı ve Çırağan Palace Hotel Kempinski İnsan Kaynakları Direktörü Haluk Ertan’a teşekkürlerini sundu.

“Antalya’daki otel ile Kos'taki pansiyon kıyaslanmaz” Haber

“Antalya’daki otel ile Kos'taki pansiyon kıyaslanmaz”

Bu yazın turizmde ana gündem konusu Türk vatandaşlarının Yunan adalarına gösterdiği yoğun ilgi oldu. Türk otellerinin pahalı olduğu gerekçesiyle Türk turistin Yunan adalarında tatili tercih ettiğine yönelik tartışmalar sürüyor. Kapıda vize uygulaması ile Türk turisti adalara çekmek isteyen Yunanistan, hedefine ulaştı. Türk turistler Yunan adalarına gitmek için uzun kuyruklar oluştururken, Başta Bodrum, Çeşme ve Marmaris olmak üzere Türkiye’nin gözde tatil beldeleri önceki yıllardaki yoğunluğunu yakalayamadı. Yunan adalarına feribot seferi düzenleyen firmalar, talebin geçen yıla göre iki kat arttığını, bu yaz adalara 200 binden fazla Türk turistin geçtiği tahminlerini paylaştı. Yüksek enflasyon sebebiyle yerli turist kaybı yaşayan Türk turizmciler, ‘Yunanistan’da tatil Türkiye’den ucuz’ paylaşımlarına isyan ederken, Türkiye’nin ve servis kalitesinin Yunanistan’la yarışamayacağını savundu. Öte yandan adaların yanı sıra yerli turist, son yıllarda Yunanistan’ın Kuzey Ege sahillerine de ilgi gösteriyor. İpsala sınır kapısından çıkan otomobil sayısı ilk 6 ayda yüzde 20 artarak 145 bini, Pazarkule sınır kapısından çıkan otomobil sayısı ise yüzde 45 artarak 67 bini geçti. “Otelci kâr etmiyor maliyetler yüksek” Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) İzmir BTK Başkanı Kıvanç Meriç, son dönemde Türk turistlerin Yunanistan’ı tercih etmesinin en temel nedeninin “dövizin baskılanması” olduğunu söyledi. Bu eğilimin geçen yıl başladığını ifade eden Meriç, “İç pazarda vatandaşımız yurt dışına maliyeti daha düşük bir şekilde gitme şansı elde edebiliyor. Yurt içinde de tatilin fiyatı yüksek kalıyor. Türkiye’de otelcilerin daha fazla kar ettiği anlamına gelmiyor. Maliyetler daha yüksek” dedi. Yunan adalarına feribot seferi yapan şirketin çalışanı Naci Çakır da döviz kurunun uzun süredir sabit kalmasıyla adaların daha çok tercih edildiğini görüşünü dile getirdi. “Yunanistan’da sadece içki ucuz” Sosyal medyada “Yunanistan ucuz” paylaşımlarına tepki gösteren Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkanı Kaan Kavaloğlu şu görüşleri paylaştı: “Yunanistan’dan yemek masası paylaşıp fiyat veriyorlar. Kaldıkları otelin şartlarını kimse göstermiyor. Siz Türkiye’deki 5 yıldızlı otelle Yunanistan’daki pansiyonu kıyaslarsanız olmaz. Yunanistan’daki tek ucuz şey alkollü içki. Ama biz de her şey dâhil sistemi ile bu açığı kapatıyoruz. Bir şeye ucuz derken doğru kıyaslama yapmak zorundayız.” İki ülke fiyatlarını karşılaştırılmanın doğru olmadığını savunan Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı Mehmet İşler de Yunanistan’da 400 liraya satılan içkinin Türkiye’de sadece alış fiyatının 600 TL olduğuna dikkat çekti. İşler, “Başka ülkelere vize alamayanlar kapıda vize ile Yunan adalarına gittiler. Oralardaki fiyatlarla Türkiye’deki fiyatları karşılaştırdılar. Ulaşım, otelde konaklama, vize parasını hesaba katmadan kısaslarda bulundular. Orada karı koca mutfakta oğul garson, öyle hizmet veriyorlar” dedi. “Yunanistan ile Türkiye’yi karşılaştırmak doğru değil” Euro 2024, Paris Olimpiyatları derken sezonun durgun geçtiğini söyleyen Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Müberra Eresin de Türkiye ve Yunanistan’ın fiyat performans olarak karşılaştırılacak iki ülke olmadığını vurguladı. Türkiye’de konaklama tesislerinin üst düzeyde olduğunu ifade eden Eresin, “Yunanistan’a insanlar gittiklerinde ne bulacaklarını biliyorlar ve katlanıyorlar. Ancak Türkiye’de o tip oteller yok gerçekten… Türkiye olarak, dünyada üst sıralarda yer alıyoruz otel ve servis kalitesinde. O misafirler Türkiye’ye geldiğinde, orada gördükleri hizmeti kabul etmezler. Yunanistan’da yeme, içme, deniz standart, ancak Türkiye öyle değil” dedi. Eresin, Olimpiyat sonrasının sezon sonu gibi düşünülmemesi gerektiğine işaret ederek, “Eylül, ekim ve kasım, dolulukta yılın en önemli ayları. Önceden satılıyor. O misafirler, bütün dünyayı dolaşan misafirler” diye konuştu.

Turizmde ‘enflasyon düzeltmesi’ endişesi Haber

Turizmde ‘enflasyon düzeltmesi’ endişesi

TÜROB Başkanı Müberra Eresin, enflasyon düzeltmesinin birçok mükellefi ilave vergi yüküyle karşı karşıya bırakacağını belirtti. Eresin, “Enflasyon düzeltmesi uygulamasına karşı değiliz, ancak mevcut haliyle işletmeler için dezavantajlı bir durum ortaya çıkmaktadır. Maliye’nin ortaya çıkabilecek vergilerin terkini konusunda düzenleme yapmasını bekliyor ve talep ediyoruz” dedi. Enflasyon düzeltmesi uygulaması turizm sektöründe endişeye neden oldu. 2023 yılı sonunda vergi sistemine dahil edilen enflasyon muhasebesi uygulaması kapsamında yapılması gerekli olan enflasyon düzeltmesi, işletmelere ilave vergi olarak yansıyabilecek. Konuyla ilgili bir değerlendirme yapan Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Müberra Eresin, enflasyon muhasebesine karşı olmadıklarını, ancak düzeltmenin ilave bir vergisel etkisinin olmaması gerektiğini söyledi. Eresin, şu görüşleri dile getirdi: “Turizm yatırımları, ülkesine güvenen başarılı turizm yatırımcılarının aldıkları büyük risklerle önemli oranda kaynak sarf edilerek kısa sürede tamamlanmakta, ancak yatırımın geri dönmesi ise sektörün temel özelliği gereği uzun vadede gerçekleşmektedir. Yani turizm yatırımları öz sermaye ve büyük ölçekli banka kredileri ile gerçekleşmekte, işletmenin faaliyete geçmesi sonucunda borçlar uzunca süre planlı bir şekilde ödenmektedir. Buradaki temel soru henüz para kazanmayan ve satış geliri oluşmayan bu işletmelerden ilave olarak getirilen vergi nasıl tahsil edilecek? Enflasyon düzeltmesinin birçok mükellefi ilave vergi yüküyle karşı karşıya bırakacağı görülüyor. İşletmeler için dezavantajlı bir durum ortaya çıkmaktadır. Uygulamanın sadece bir muhasebe işlemi olarak ele alınması gerekir. 2023 dönemine ilişkin düzeltmeyle birlikte 2024 yılından itibaren yapılacak düzeltme işleminde enflasyon düzeltme farkları gelir tablosu ile ilişkilendirilerek vergi matrahını doğrudan etkileyecektir. Düzeltmenin vergisel etkisi olacaktır. Yani şirketler ödemesi gerekenden daha fazla vergi ödeyecektir. Özellikle yatırım sürecinde olan işletmelere büyük tutarlarda ilave vergi çıkabilecek. Bu uygulamasın vergisel bir sonuç doğurması arzu edilen bir durum değildir. Temel beklentimiz bu uygulama ile işletmelere ilave bir vergi çıkmaması ve Maliye’nin her hâlükârda oluşabilecek ilave vergilerin terki yönünde adım atmasıdır. Aksi halde birçok işletmemizin finansal yapılarında önemli oranda zorluklar çıkacağını bekliyoruz.” Henüz kazanılmayan paranın vergisi Hükümetin Orta Vadeli Programı uygulama kararlığında olduğunu, buna da TÜROB olarak sonuna kadar destek verdiklerini belirten Eresin, şunları söyledi: “Enflasyon düzeltmesi uygulamasının ana amacı işletmelerin enflasyon karşısında mağdur olmasının engellenmesiydi. Ancak şirketler bugünkü durumda kazanmadıkları paranın vergisini ödemekle karşı karşıya. Vergi bir vatandaşlık görevidir. Verginin adil dağılımı da çok önemlidir. Enflasyon düzeltmesi hesaplamalarıyla ortaya çıkacak farklardan dolayı ilave vergi çıkması pek adil bir durum olmayacaktır. Ödemesi gerekenden daha fazla vergi ödemek durumunda kalan işletmelerde ciddi sıkıntılar yaşanabilir. Maliyenin çıkabilecek vergilerin terkini yönünde bir düzenleme yapmasını bekliyor ve talep ediyoruz.” 54 sektörden binlerce satın alma yapıyoruz Turizmin direkt olarak 54 sektörü etkilediğine dikkat çeken Eresin, “Bununla birlikte bu 54 sektörden binlerce kalem irili ufaklı satın almalarla işlem yapan otellerin enflasyon muhasebesi işlemlerinin, üstelik tam da sezon olarak adlandırdığımız sektörün en yoğun dönemini yaşadığımız bugünlerde, mali müşavir ve muhasebe kadrolarının sağlıklı bir değerlendirme yapmalarını da mümkün kılmamaktadır. Günümüzün zorlu piyasa ve rekabet koşullarının yanında özellikle nitelikli hizmet sunumuna yönelik istihdam alanında zorlu süreçlerle karşı karşıya bulunan turizm, Türk ekonomisinin can damarlarından biridir. Bu itibarla 2024 yılı hedefimiz 60 milyon ziyaretçi ve 60 milyar dolar turizm geliri hedefine ulaşmak üzere canla başla mücadele ettiğimiz bugünlerde çalışmalarımıza sekte vurmamak üzere Hükümetimizin gelişmelerden sektörümüzü rahatlatacak bir adım atmasını beklediğimizi ifade etmek istiyorum” ifadelerini kullandı.

Our quality is far above Greece Haber

Our quality is far above Greece

Prices at Accommodation Facilities Haven't Increased in a Year Müberra Eresin, President of the Turkish Hoteliers Association (TÜROB), stated that prices at accommodation facilities in Turkey have not increased for a year. Regarding hotel accommodation prices, Eresin said, “The contracts we currently have with foreigners (prices) are the same as those we made last year. The tourism and accommodation sector in Turkey is operating at last year's prices. However, as you know, there has been no increase in exchange rates. Therefore, this puts us in a bit of a tight spot. In an inflationary environment, it seems as if your earnings have remained the same. You cannot change the contract with foreigners. The current issue faced by hoteliers is that prices remain the same as last year.” “Please go to the hotels and have a meal” Eresin pointed out that the prices of tourism-certified facilities in Turkey are approved a year in advance and said, “Then you cannot increase that price.” She noted that the fact that hotel prices are at the same level as last year is evidenced by reports from international organizations. “It is evident there too. Our average room prices are the same in both foreign currency and TL. My advice is this: Please go to the hotels and have a meal. You will see the prices at the hotels,” she said. Addressing the topic of some Turkish citizens going to Greece for vacations, Eresin stated that Turkey and Greece are not comparable countries and continued: “The service you get in Greece, the hotel you stay in, people know what they will find when they go there, and they accept it and go. However, if you offered that service or had such hotels in Turkey, which you don’t, really… As Turkey, we rank high in the world in terms of hotel quality and service quality. When those guests come to Turkey, they would not accept the service they see there because their expectations are different. In Greece, food, drink, and sea standards are different, but in Turkey, you feel very good. You enter a different building. It's not like that in Greece.” Tourism Sector Mid-Year Results Evaluating the first half-year results in the tourism sector, Eresin said they expected higher figures but noted that despite all the global events, there was no decline in the number of arrivals to Turkey. Increase Expected After the Tournament Eresin pointed out that the period after the Olympics should not be considered the end of the season. She noted that September, October, and up to November 15 are the most important months of the year in terms of occupancy, with high-priced business during these months. “It has been sold in advance. Those guests are world travelers. Tourists with higher income levels travel until mid-November. Therefore, an increase after the tournament is certain,” she said. Regarding the expected increase percentage, Eresin said, “We expect it to be above last year's levels. The figures show us that.”

Kalitemiz Yunanistan'ın çok üzerinde Haber

Kalitemiz Yunanistan'ın çok üzerinde

Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Mü­berra Eresin, Türkiye’de konaklama tesislerinde fiyatla­rın bir yıldır artmadığını söyledi. Eresin, otel konaklama fiyatları­na ilişkin şunları söyledi: “Bizim şu anda yabancılarla yaptığımız kontrat (fiyat), geçen yıl yaptığı­mız kontrat. Türkiye’de turizm ve konaklama sektörü, geçen yıl­ki fiyatlarda. Ancak biliyorsunuz ki döviz kurlarında artış olmadı. Dolayısıyla o bizi biraz zorda bı­rakıyor. Yani enflasyonist ortam­da kazancınız aynı kalmış gibi gö­züküyor. Yabancılarla sözleşme değiştirme değiştiremiyorsunuz. Turizmcinin, konaklamanın ya­şadığı şu anki sıkıntı, fiyatların geçen yılla aynı olması.” “Lütfen otellere gidip yemek yiyin" Türkiye’de turizm işletme bel­geli tesislerin fiyatlarının bir yıl önceden onayladığına işaret eden Müberra Eresin, “Sonra siz o fi­yatı yükseltemezsiniz” dedi. Otel fiyatlarının geçen yılla aynı sevi­yede olduğunun, yurt dışı kuru­luş raporlarının da kanıtlar nite­likte olduğunu belirten Eresin, “Orada da gözüküyor. Ortalama oda fiyatlarımız, döviz bazında da TL bazında da aynı çıkmış. Benim aslında bütün tavsiyem şu: Lüt­fen otellere gidip bir yemek yiyin. Otellerdeki fiyatları göreceksi­niz” şeklinde konuştu. Bazı Türk vatandaşlarının tatil için Yunanistan’a gitmesi konu­suna da değinen Eresin, Türkiye ve Yunanistan’ın karşılaştırıla­cak iki ülke olmadığını dile geti­rerek, şöyle devam etti: “Yunanistan’da aldığınız hiz­met, kaldığınız otel, insanlar git­tiklerinde ne bulacaklarını bili­yorlar ve katlanıyorlar, gidiyor­lar. Ancak Türkiye’de o hizmeti sunsanız ya da o tip otelleriniz ol­sa ki Türkiye’de yok gerçekten… Türkiye olarak, dünyada üst sı­ralarda yer alıyoruz otel kalitesi ve servis kalitesinde. O misafir­ler Türkiye’ye geldiğinde, orada gördükleri hizmeti kabul etmez­ler. Çünkü beklentileri o değil. Yunanistan’da yeme, içme, deniz standart, ancak Türkiye öyle de­ğil, kendinizi çok iyi hissediyor­sunuz. Başka bir binaya giriyor­sunuz. Yunanistan’da öyle değil.” Turizm sektöründe ilk yarı­yıl sonuçlarını da değerlendiren Eresin, rakamları daha yüksek beklediklerini, ancak tüm dünya­da olup bitenlere rağmen, Türki­ye’ye giriş rakamlarında düşüş ol­madığını bildirdi.  Turnuva sonrası artış olur  Müberra Eresin, olimpiyat sonrasının sezon sonu gibi düşünülmemesi gerektiğine işaret etti. Turizmde eylül, ekim ve kasım aylarının, dolulukta Kasım 15’e kadar yılın en önemli ayları olduğunu ve dolulukta yüksek fiyatlı işler olduğunu kaydeden Eresin, “Yani önceden satılmıştır. O misafirler, bütün dünyayı dolaşan misafirlerdir. Daha üst gelir seviyesindeki turistler eylül, ekim ve Kasım 15’e kadar seyahat eder. Dolayısıyla turnuva sonrası bir artış olur, orası kesin” diye konuştu. Eresin, yüzde kaç artış bekledikleri konusunda, “Geçen yılın üzerinde olmasını bekliyoruz. Rakamlar bize onu gösteriyor” dedi.

Turizmde yabancıyı deprem endişesi, yerliyi fiyatlar engelledi Haber

Turizmde yabancıyı deprem endişesi, yerliyi fiyatlar engelledi

Resmi veriler henüz açıklanmasa da yılın ilk dört ayında İstanbul başta olmak üzere şehir otellerinde doluluklar yüzde 40’a yakın gerilerken bayramda da oteller boş kaldı. Yabancı turist ziyaretindeki azalmanın Kahramanmaraş merkezli depremin yarattığı endişelerden kaynaklandığı, iç turizmde ise yüzde 50 artan fiyatların etkili olduğu belirtiliyor.  Bakanlık 2023 yılı için 60 milyon turist, 56 milyar dolar gelir hedefliyor. Ancak yaz ayları yaklaşırken ilk dört ayda yaşanan gelişmeler bu hedefe ulaşılmasının zor olacağı endişelerini artırdı. İlk çeyrek rakamlarındaki düşüşün yaz aylarına da yansıyacağını söyleyen otelciler, özellikle deprem sonrası gerileyen talebin hâlâ toparlanamadığını dile getiriyor. Seyahat sektörüne ilişkin veri toplayan ForwardKeys Insights başkan yardımcısı Olivier Ponti’nin geçen hafta yaptığı “İstanbul için iki gece ve üzeri konaklamalara yönelik biletlemeler depremden iki hafta önce 2019’a göre yüzde 7 gerideyken depremin ardından bu oran şu anda 2019’un yüzde 31 altına düştü” yorumu da bu gelişmeye işaret ediyor.   "HÂLÂ AÇILMAYAN OTEL VAR" Nisan ayının sonuna gelinmesine karşın hâlâ Ege ve Akdeniz bölgesindeki otellerin yüzde 40’ının açılmadığını belirten Bodrum Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği Başkanı Serdar Karcılıoğlu, “Fiyatlar yüzde 50’ye varan oranda arttı. Talepteyse büyük bir düşüş var. Bunu Mayıs başına gelmemize rağmen otellerin açılmamasından anlayabiliriz. Normalde bu dönemde otellerin yüzde 80’i açardı ama bu yıl yüzde 60’ı açtı” dedi. Yerli turistteki alım gücü düşüşüne de değinen Karcılıoğlu, “Ekonomi düzelene kadar yerli turistten bir beklentimiz yok” diye konuştu. Küçük Otelciler Birliği Başkanı Ertan Ustaoğlu da bayram döneminde açık olan otellerde doluluğun yüzde 50-70 arasında değiştiğini söyledi. Yabancı turistten hareketlenme beklendiğini ancak yerli turistte düşüş olduğunu söyleyen Ustaoğlu, “Deprem bölgesinden kimse tatile çıkamaz. Diğer bölgelerde de fiyatlardan dolayı bir talep olacağını sanmıyorum” dedi. "BAYRAMDA TALEP DURDU" 2023 yılına sakin başlandığını söyleyen Türkiye Otelciler Birliği Başkanı Müberra Eresin, “Bayram dönemi de geçtiğimiz yıllara göre çok daha sakin görünüyor. Henüz sezon maalesef tam anlamıyla başlamadı. Yerli tatilci açısından bayram tatili kısa olduğu için geçmiş yıllarda olduğu gibi bir hareketlilik oluşmadı. Şehir otelleri ve özellikle İstanbul, bayram dönemlerinde genellikle Ortadoğu pazarı ile yoğun geçerdi ama bu bayram daha sakin görünüyor” dedi. "RUSLARI UÇAK BELİRLER" Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği Başkanı Firuz Bağlıkaya ise “Bu yıl bayram tatili hafta sonuna denk geldiği için vatandaşlarımızdan gelen talep, geçtiğimiz yıllara nazaran daha sınırlı kaldı. Özellikle geçtiğimiz yıl enflasyonda yaşanan hızlı yükselişle birlikte tatillerini erken rezervasyon döneminde alan vatandaşlarımız sezon içinde alanlara kıyasla çok uygun fiyata tatil yapabildiler. Bu deneyim erken rezervasyona ilgiyi artırdı” diye konuştu.  Türkiye turizminin bel kemiğini oluşturan Rus turist sayısında ise uçak kontenjanında bir sorun olmazsa problem beklemediklerini söyledi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.