Hava Durumu

#Mutfak

TOURISMJOURNAL - Mutfak haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Mutfak haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Küçükyoncalı Keşkeği Coğrafi İşaretle Tescillendi Haber

Küçükyoncalı Keşkeği Coğrafi İşaretle Tescillendi

TEKİRDAĞ (İHA) - Tekirdağ’ın Saray ilçesine bağlı Küçükyoncalı’da düzenlenen "Küçükyoncalı Keşkeği Coğrafi İşaret Tescil Töreni", büyük bir katılımla gerçekleşti. Etkinlik, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından Küçükyoncalı Muhtarı İrfan Gündüz’ün açılış konuşmasıyla başladı. KEŞKEĞİN TARİHİ VE TESCİL SÜRECİ Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mahmut Şahin, keşkeğin tescil sürecini ve önemini anlattı. Şahin, "Küçükyoncalı, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle Trakya’nın nadide beldelerinden biridir. Bu keşkeğin, diğer keşkeklerden farklı bir geçmişi ve tadı var. Yüzyıllardır burada üretilen bu yemeğin coğrafi işaretle tescillenmesi, sadece bu mirası korumakla kalmayıp aynı zamanda tüm Türkiye’ye ve dünyaya tanıtılmasına imkan sağlayacak" dedi. Ayrıca, keşkeğin restoranlarda yer alarak turistik ve ekonomik bir değer yaratmasının hedeflendiğini vurguladı. YEREL VE KÜRESEL HEDEFLER Şahin, "Günümüzde, el emeği ve doğal ürünlere olan talep arttı. Küçükyoncalı keşkeği gibi geleneksel lezzetlerin de hem kültürel miras olarak hem de ekonomik değer olarak fayda sağlayacağına inanıyoruz" diye ekledi. Törene, Tekirdağ Vali Yardımcısı Mustafa Çek, Saray Kaymakamı Refik Özsoy, Saray Belediye Başkanı Abdül Taşyasan, Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mahmut Şahin, yerel yöneticiler, STK temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katılım gösterdi. Etkinlik sonunda, Küçükyoncalı keşkeğinin hem Trakya hem de İstanbul’da tanıtımına devam edileceği, bu lezzetin bölge halkına ekonomik katkı sağlarken aynı zamanda gelecek nesillere kültürel miras olarak aktarılmasının amaçlandığı belirtildi.

İzmir Ödemiş'te 132 Yıllık Lezzet Geleneği: Haber

İzmir Ödemiş'te 132 Yıllık Lezzet Geleneği: "Töngül Pide"

İZMİR (İHA) - İzmir’in Ödemiş ilçesinde, 1892’den beri hizmet veren Töngül Pide fırını, 132 yıldır taş fırının ateşini hiç söndürmedi. Dededen toruna aktarılan bu lezzet geleneğinde, fırında yalnızca aile soyadını taşıyan "Töngül Pide" üretiliyor. Kıymalı, maydanozlu, yumurtalı iç harcı ve üzerine serpilen tereyağı ile Ödemiş tulumu, bu coğrafi işaretli pidenin benzersiz tatlarından biri olmasını sağlıyor. Fırın, her sabah 04.00’te açılarak pidelerin hazırlanması için hummalı bir çalışmaya sahne oluyor. Hamurlar yoğruluyor, fırın yakılıyor ve 06.00’da pideler servise sunuluyor. Fırında dumanı üstünde çıkan pidelerin sıcaklığını hisseden vatandaşlar, yanına çayını alarak bu tarihi lezzeti tatmanın keyfini çıkarıyor. 4. kuşak Töngül ailesi üyeleri, dedelerinin başlattığı geleneği devam ettiriyor. İşletmecilerden Nedime Töngül, "Dedelerimiz çıkarmış, biz 4. kuşağız. Soyadımız, oradan geliyor. 132 yıllık burası; ‘Töngül'ün fırını, Töngül pidesi' derken, Töngül Pide olarak ismi verilmiş. Patenti bizde. İnsanlarımız beğeniyor, fırınımız taş fırın. Kıyma, yumurta, maydanoz var içerisinde, üzerinde de tereyağı ve tulum peyniri var" dedi. LEZZETİN SIRRI: SEBAT VE TAŞ FIRIN Fırının 40 yıllık ustası İsmail Otçeken, sabahın erken saatlerinden itibaren pide yapımına başladıklarını söyledi. Otçeken, "40 yıldır bu işi yapıyorum. Ben bu fırında işi öğrendim. 10 dakikada pişiyor. Sabah açıyoruz, öğleden sonra kapatıyoruz. Bu işin sırrı bence sebat etmek. Her gün bu işi aynı saatte yapacaksın; sabah 04.00'te geliyoruz, 06.00'da pideler çıkmış oluyor. Bir gün 06.00'da, bir gün 08.00'de geldim olmaz. Bizim fırınımız taş fırındır. Lezzeti buradan geliyor" dedi. Her sabah 06.00’da ilk pidelerini çıkartan fırın, öğleden sonra 14.00’e kadar hizmet veriyor. Hem İzmir’den hem de farklı şehirlerden gelen vatandaşlar, Töngül Pide’yi tatmadan ilçeden ayrılmıyor. Vatandaşlar, bu eşsiz lezzeti ilçenin simgesi olarak görüyor.

2025’te Türk Gezginler Daha Fazla Tatile Çıkacak Haber

2025’te Türk Gezginler Daha Fazla Tatile Çıkacak

Türk gezginler 2025’te tatil planlarını artıracak. Marriott Bonvoy'un "Seyahate Bilet 2025" araştırmasına göre, katılımcıların %53’ü 2025 yılında 2024’e kıyasla daha fazla tatile çıkmayı hedefliyor. Araştırmada yer alan 2 binden fazla Türk gezgin, yılda ortalama 6,6 kez tatile çıkmayı planladığını belirtti. Bu da her iki ayda bir, birden fazla tatil anlamına geliyor. KÜLTÜREL MİRAS VE CESARET TATİLLERİ TRENDİ Araştırma, yeni seyahat eğilimlerine de ışık tutuyor. Türk gezginlerin yüzde 35’i aile tarihini ve köklerini keşfetmek için "kültürel miras" tatiline çıkmayı planlıyor. Bu tarz tatiller en çok 25-34 yaş grubu (%56) ve 55 yaş üstü (%50) gezginler arasında yaygın. Katılımcıların yüzde 52’si aile büyüklerinin yaşadığı yerleri görmeyi, yüzde 47’si ise köklerini öğrenmeyi önemli buluyor. Cesaret isteyen tatiller de 2025'in dikkat çeken temalarından biri olacak. Katılımcıların yüzde 76’sı tatilde daha cesur olduklarını ifade ederken, ziplining, skydiving gibi adrenalin dolu aktiviteler (%51) ve sıra dışı yiyecekleri deneme (%38) popüler tercihler arasında. SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE TEKNOLOJİ ÖN PLANDA Türk gezginlerin yüzde 70’i son tatillerinde konaklama yerlerinin çevresel etkilerini kontrol ettiğini, yüzde 86’sı ise seyahatlerinin çevresel etkilerini düşündüğünü belirtiyor. Ayrıca, tatil planlamasında yapay zeka kullanımı hızla artıyor. Araştırmaya göre, genç gezginlerin yüzde 68’i yapay zeka yardımıyla seyahat planlıyor. BÜTÇE DOSTU VE HESAPLI TATİL 2025’te tatil planlarını artıran gezginler, bütçelerine uygun seçenekler arıyor. Katılımcıların yüzde 50’si özel fiyatların tatil rezervasyonu yapmalarında en önemli etken olduğunu ifade ediyor. Yüzde 77’si ise yüksek sezon dışında tatil yaparak daha uygun fiyatlardan yararlanmayı tercih ediyor. Ayrıca döviz kurları, tatil planlamasında dikkat edilen diğer önemli bir faktör. KONFOR VE DENEYİM ÖNCELİKLİ Türk gezginler için temizlik, konum ve müşteri hizmetleri gibi temel unsurlar hala öncelikli. Ancak, yüzde 77’si sürdürülebilirlik özelliklerini, yüzde 62’si hayvan dostu konaklama yerlerini ve yüzde 70’i tek başına seyahat edenlere hitap eden tesisleri önemli buluyor. Seyahatten beklentiler arasında "kendini şımartmak" (%54), "aileyle kaliteli zaman geçirmek" (%49) ve "harika yiyecek ve içecek deneyimleri" (%46) öne çıkıyor. SEYAHAT SEKTÖRÜ İÇİN UMUT VERİCİ Marriott International Türkiye ve Orta Doğu Direktörü Şafak E. Güvenç, Türk gezginlerin her iki ayda bir tatil yapmayı planlamasının sektörü heyecanlandırdığını belirtti. "Cesaret isteyen tatiller ve ailenin kültürel mirasını keşfetmek için çıkılan tatiller gelecek yılın ana temalarını oluşturacak. Hesabını bilerek hareket etmek, tatil rezervasyonu yaparken birçok kişi için tatil bütçelerinden bağımsız olarak önemli bir konu olacak.Ayrıca, tatil planlamasında yapay zeka kullanımının oldukça yaygınlaştığını ve Türk gezginlerin bu konuda başı çektiğini görüyoruz" diyen Güvenç, bu trendlerin sektör için güçlü bir büyüme işareti olduğunu vurguladı.

GastroAntalya 5. Kez Ziyaretçilerini Ağırlıyor   Haber

GastroAntalya 5. Kez Ziyaretçilerini Ağırlıyor  

ANTALYA (İHA) - Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin katkılarıyla düzenlenen Uluslararası Gastronomi ve Miksoloji Yıldızları Buluşması GastroAntalya, Cam Piramit Kongre ve Fuar Merkezi’nde beşinci kez kapılarını açtı. Açılış törenine Antalya Valisi Hulusi Şahin ve Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek de katıldı.   BÖCEK: "ANTALYA GASTRONOMİ ALANINDA DA DİKKAT ÇEKİCİ" Açılışta konuşan Başkan Muhittin Böcek, Antalya’nın sadece turizm ve tarımda değil, gastronomi alanında da dikkat çekici bir şehir olduğuna vurgu yaptı. Başkan Böcek, “Bu tür organizasyonları gastronomi sektörüne katkısı sebebiyle son derece önemsiyoruz. Kentimize gastronomi alanında hak ettiği değeri kazandırmak için başlattığımız Uluslararası Food Fest Antalya Gastronomi Festivali’nin 3’üncüsünü rekor katılım ile Ağustos ayında gerçekleştirdik. Bugün de Akdeniz Şefler Kulübümüz ile dünyanın mutfak yıldızlarını 5. kez buluşturuyoruz. Yiyecek ve içecek sektöründeki usta yarışmacılar, yerli ve yabancı jüri üyelerinin oyları ile başarılarını tescil edecekler. Ayrıca çalıştaylar, sunumlar, paneller, ürün tadımları gibi birçok farklı etkinlik gerçekleştirilecek. Mutfak sanatımızı, gastronomi sektörümüzü siz değerli şeflerimizle daha üst seviyelere çıkaracağız" dedi.   ŞAHİN: "GASTRONOMİ VE TURİZM AYRILMAZ BİR İKİLİ"   Vali Hulusi Şahin de gastronomi ve turizmin birbirini tamamladığını belirterek, "40 ülkeden gelen şeflerimize, sayısı binleri geçen yarışmacılarımıza teşekkür ediyorum. Turizmin başkenti olarak, turizmle ayrılmaz bir ikili olan gastronomiye de başkentlik edecektik. Bunu başarmış oldunuz. Bu muhteşem coğrafyada bizim değerli ürünlerimiz var. Köklü kültürümüz sonucu değerli bir de mutfağımız var. Türkiye’de şeflik mesleğine büyük bir ilgi var. Bu etkinlik, mesleğe ilgi duyanlara da büyük fırsatlar sunacak. Büyükşehir Belediye Başkanımıza hem bu mekanı tahsis ettiği hem de Antalya’ya bu anlamda bir festival kazandırdığı için teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı.   Açılış konuşmalarının ardından Azerbaycan Gastronomi Derneği Başkanı Serkan Memedov ve Akdeniz Şefler Kulübü Başkanı Bilal Yüreğir, Vali Şahin ve Başkan Böcek’e katkılarından dolayı plaket takdim etti. Kurdele kesimi ile açılışı yapılan GastroAntalya, Azerbaycan Gastronomi Milli Takımı’nın sahne gösterisi ile ziyaretçilere unutulmaz anlar yaşattı.  

Tatlı ve Baharatın Uyumuyla Tayland’ın En Sevilen Yemekleri Haber

Tatlı ve Baharatın Uyumuyla Tayland’ın En Sevilen Yemekleri

Pad Thai: Tayland’ın ulusal yemeğidir. Pirinç eriştesi, tofu, kuru karides, fasulye filizi ve yumurtadan oluşan lezzetli bir kızartmadır. Yumuşak pirinç erişteleri, şeker, demirhindi, limon suyu, sirke ve balık sosuyla tatlandırılır ve geleneksel olarak yanında kırmızı biber, beyaz sirke, şeker, taze limon dilimleri ve balık sosu ile servis edilir. Massaman Köri: Tay köri çeşitleri arasında massaman köri, en hafif, en tatlı ve en sıra dışı olanıdır. Hindistan cevizi sütü, et, patates ve kavrulmuş baharatlarla yapılan bir köri ezmesinin birleşimidir. Uzun süre pişirildiğinden, massaman körisinde genellikle kalın sığır eti dilimleri veya kemikli tavuk kullanılır, bazen kuzu eti veya koyun eti de tercih edilir. Tom Yum: En bilinen Tay yemeklerinden biri olan Tom Yum, baharatlı, ekşi ve aromatik bir çorbadır ve geleneksel olarak pirinç ile servis edilir. Arpacık soğanı, limon otu, balık sosu, taze zencefil veya havlıcan, karides, mantar, kaffir lime yaprakları, limon suyu ve doğranmış Tay biberlerinden oluşur. Genellikle meze olarak servis edilen tom yum, kişniş yaprakları ile süslenir.  Som Tam: Tayland’ın kuzeydoğusundaki Isaan bölgesiyle ilişkilendirilen bir yeşil papaya salatasıdır. İnce doğranmış yeşil papayanın yanı sıra bu salata genellikle kavrulmuş yer fıstığı, yeşil fasulye, domates ve sarımsak, acı biber, balık sosu, kuru karides, palmiye şekeri ve limon veya demirhindi suyuyla yapılan ekşi bir sos içerir. Kai Yang: Tüm tavukla yapılan, ızgara veya barbekü tavuk yemeğidir. Tavuk, genellikle yapışkan beyaz pirinç, tatlı ya da ekşi bir sos ve Som tam ile eşleştirilir. Tayland genelinde birçok sokak tezgahında bulunabilir. Kai yang, soya sosu, zencefil, beyaz biber, balık sosu, sirke, hoisin sosu ve kişniş, limon otu ve sarımsak gibi otlardan yapılan marinasyonuyla diğer ızgara tavuk yemeklerinden ayrılır. Tom Kha Gai: Tayland’ın komşu Laos’tan etkilenen, merkezi bölgesinden gelen lezzetli ulusal yemeğidir. Bu çorbanın adı, havlıcan ile kaynatılmış tavuk çorbası anlamına gelir ve hindistan cevizi sütü, tavuk parçaları, havlıcan, limon otu, sarımsak, chili biberi, kaffir lime yaprakları, balık sosu ve shiitake mantarlarından oluşur. Vejetaryen, tofu, deniz mahsullü ve domuz etli gibi farklı versiyonları da bulunmaktadır. Kaeng Khiao Wan: Tayland’ın geleneksel yeşil körisi için kullanılan addır. Adı "tatlı yeşil köri" olarak çevrilebilir. Bu tarifte, taze biberler bir ezme haline getirilir ve havlıcan, karides ezmesi, limon otu, sarımsak, zerdeçal, kişniş, kaffir yaprakları ve bütün karabiber gibi malzemelerle karıştırılır. Taze köri ezmesi, sebzeler, balık sosu, et ve hindistan cevizi sütüyle kaynatılır.Yeşil körinin temeli, pirinç ile birlikte farklı sebzeler ve proteinlerle (genellikle tavuk veya balık) servis edilir. Phanaeng Köri: Kalın kıvamı ve tuzlu-tatlı yer fıstığı aromasıyla bilinen bir çeşit Tayland körisidir. Bu yemekte hindistan cevizi sütü, phanaeng köri ezmesi, limon yaprakları, balık sosu ve palmiye şekeri ile pişirilen et bulunur. Genellikle phanaeng körisinde kullanılan et dana, tavuk, ördek veya domuz etidir ve geleneksel olarak sebze içermez. Khao Soi: Kuzey Tayland’a özgü olan yemek, farklı yöresel etkilerin birleşimiyle oluşturulmuş, lezzetli bir hindistan cevizli çorbadır. Çorbanın tabanı, hindistan cevizi sütü ve kırmızı köri ezmesi ile yapılan hafif baharatlı bir sebze suyudur. Bu sudan yapılan çorba, yumurtalı erişte ve tavuk, dana veya domuz gibi et çeşitleri ile servis edilir. Üzerine çıtır kızartılmış erişte ve doğranmış kişniş serpilir. Khao Niao Mamuang: Bu geleneksel Tayland tatlısı, önce buharda pişirilen, ardından şekerli hindistan cevizi sütü ile tatlandırılan yapışkan pirinç ile hazırlanır. Son olarak pirinç, taze mango dilimleri ile birlikte servis edilir. Bu basit tatlı inanılmaz derecede popüler olup Tayland'da neredeyse her lokantada bulunabilir.

Turizmde 'mutfak' açılımı Haber

Turizmde 'mutfak' açılımı

Türk mutfağı turizme açılıyor. Özellikle ‘her şey dahil’ otellerde yöresel yemeklere ağırlık verilmeye başlandı. Sektör yetkilileri, “Gastronomi turizmi çok önemli. Otellerimizde ‘Yörük’ mutfağına özel tatlar sunduk, çok rağbet aldık. Tüm bölgeleri dahil edeceğiz” diyor. Bu açılıma gastronomi uzmanları da destek veriyor. Türkiye’de turizmin 3 aylık döneme (haziran, temmuz, ağustos) sıkışmasını faaliyet ve etkinlikleri çeşitlendirerek aşmayı planlayan sektör profesyonelleri, ilk açılımı otel mutfağından başlattı. Turizmin 12 aya yayılması için birden çok senaryonun gündemde olduğunu kaydeden Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) Yönetim Kurulu Üyesi, Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Kavaloğlu, gerekliliği uzun süredir tartışılan her şey dahil sisteminde de birtakım yeniliklerin gündeme geleceğini kaydetti. YABANCILAR ÇOK SEVDİ “Gastronomi turizmi Türkiye için çok önemli bir noktaya geldi” diyen Kavaloğlu, Hürriyet’e şu bilgileri aktardı: “Bu alanda Antalya ön plana çıkabilir. Biz bugüne kadar mutfaklarımızda Türk mutfağına elbette yer verdik. Ama bu çerçeveyi artık daha geniş hale getiriyoruz. Mesela ilk aşamada otellerimizde ‘Yörük’ mutfağına özel tatlar sunmaya başladık. Ve inanın çok rağbet aldık. Biz kültürümüzden gelen bu tatları bir pazarlama unsuru olarak değerlendireceğiz. ANADOLU ETKİSİ ARTACAK Ayrıca şu da önemli biz sadece konuya Yörük mutfağı olarak da bakmıyoruz elbette. Anadolu’nun farklı noktalarında keşfedilmiş veya keşfedilmeyi bekleyen tatlar olduğunu biliyoruz. O yüzden bu değişime tüm bölgelerimizi dahil etmeyi amaçlıyoruz. İlerleyen dönemlerde mutfaktaki bu değişimin etkisi daha da artacak. Çünkü Yörük mutfağı ile başlayan bu potansiyel hepimizi fazlasıyla şaşırttı. EN İYİ REKLAM MEMNUNİYET Bundan böyle kültürel miras dendiğinde sadece arkeolojik kalıntılar aklımıza gelmeyecek. Çünkü bölgelerimizin saklı kalmış ama kültürel değerlerimiz içinde olan tatlarını da yerli-yabancı misafirlerimizle buluşturmaya başladık. Şu da bir gerçek; bizi daha çok çocuklu aileler tercih ediyor. Ve bu aileler çoğunlukla tatilleri boyunca otelden dışarı çıkmıyor. Bu sistemde otel içindeki deneyimler çok daha önemli hale geliyor. Mutlu ve tatmin olmuş bir turistin yaptığı reklamın da her şeyin üzerinde olduğunu çok iyi biliyoruz.” OSCAR PARTİSİNDE KARADENİZ PİDESİ 27 Mart gecesi Los Angeles’ta yapılan Oscar partisinin mönüsüne Karadeniz pidesi ve kaymaklı kayısı tatlısını alan ünlü şef Wolfgang Puck, Barbaros Tapan’a, “Türk mutfağının dünyaya açılması için kebabın dışına çıkılmalı. Türk mutfağında kebap dışında bir sürü lezzet var. Pide çeşitleri, tüm patlıcan yemekleri ve niceleri. Artık kebap dışında Türk lezzetlerini sunan restoranlar açılmalı. Bana göre en iyi kalkan balığı Karadeniz’de, keza lüfer balığı da. Şahane lezzetler bunlar” açıklamasında bulunmuştu. İŞTE YÖRÜK YEMEKLERİ KEŞKEK, SIKMA, TOPALAK... Sürekli göç halinde olan Yörüklerin bir özelliği de çabuk ve pratik yemek yapmalarıydı. Yörük kültüründe temel gıda malzemesi ‘yufka’ olan Yörükler, en çok unlu yemekler hazırlardı. Ayrıca yemek yerine ‘aş’ kelimesini kullanırlardı. Genelde yufka bol bol yapılır, üst üste yığılır ve günlerce bu şekilde yenilirdi. Damaklarda yöresel bir tat bırakan Yörük yemeklerinden bazıları şunlar: Keşkek, topalak, kakaç, kaymaklı bükme, sıkma dürüm, sütlü aş, yoğurt çorbası, höşmerim, pekmez helvası, tavuk dolması, gelin önü, tas kapama, kuzu etli genger, ateş pidesi, sura, kölle, kekik salatası, yuvarlama, ısırgan kavurması, mantı ve çorba. GASTRONOMİ UZMANLARINDAN DESTEK GÖZLEMEDEN SIKILDIK ARTIK Hürriyet yazarı Sahrap Soysal: Turist müzede geziyor ama o bölgenin yöresel lezzetlerini de mutlaka tatmak istiyor. Açıkçası turizm bölgelerimizdeki mutfaklardan çok şikâyetçiyim. Neden? Çünkü doldur boşalt hep aynı şeyler. Bunun hızlıca değişmesi gerekiyor. Tabii bu değişim belli bir plan doğrultusunda yapılmalı. Çünkü gerçekten geç kaldık. Mesela gözleme çok eskidi, sıkıldık artık. Şeflerimizin tembelliklerini kırması lazım. Daha hevesli olmaları lazım. AKTOB’un açılımı bence fevkalade. YEMEĞİN HİKÂYESİ ANLATILMALI Hürriyet Lezzetli Hayat yazarı Ebru Erke: Aslında olay sadece Anadolu mutfağı değil. Turiste deneyim yaşatmak ve hikâye anlatmak da çok önemli. Bunu nasıl yaparız? Mesela yemeklerin hikâyeleri anlatılabilir. Mesela susamın nasıl tahine dönüştüğü, salçanın nasıl yapıldığı gösterilebilir. Sadece göstermek de değil turist bu kültürün içine bir şekilde dahil edilmeli. Yani Anadolu mutfağını koydum herkes yedi, içti, kalktı anlayışı olmamalı. MUTFAĞIMIZ KEBAPTAN İBARET DEĞİL Avustralya’da çok sayıda restoranda Türk lezzetlerini dünyaya tanıtmaya çalışan Hürriyet yazarı Somer Sivrioğlu da bir yazısında şu ifadeleri kullandı: “Yurtdışında mutfak kültürümüz kebaptan ibaret zannediliyor. Halbuki mutfağımızın vegan ve vejetaryen beslenenler için ciddi bir albenisi var. Bunu Türkiye’nin global gastronomi pazarlamasında kullanmak, bence önemli hedeflerimizden biri olmalı. Sarma ve dolmalar, mercimek köftesi, batırık, pirpirim aşı, karalahana çorbası, fasulye diblesi ve kuymak hemen aklıma gelen örneklerden birkaçı...”

UNESCO'lu Haber

UNESCO'lu "Gaziantep Mutfağı'ndan" damak çatlatan lezzetler

UNESCO’lu Gaziantep Yemekleri Gaziantep mutfağı, 2015 yılında gastronomi dalında, UNESCO ‘Yaratıcı Şehirler Ağı’na girerek dünyanın en önemli sekiz mutfağından biri oldu. UNESCO’nun tescillemesiyle birlikte dünyada genellikle ülke adlarıyla anılan mutfaklar arasına kendi şehir adıyla girerek, bugünkü nesillere kültür mirası olarak kaldı. Tarihi İpek Yolu güzergâhında bulunan Gaziantep mutfağının zenginliği, yakın çevresindeki iller ve ülkeler ile bir zamanlar içinde barındırdığı çeşitli din ve ırklara mensup grupların mutfaklarından ve damak zevklerinden bugünkü zenginliğine ulaşmış. Son verilere göre Gaziantep mutfağına ait 291 değişik yemek çeşidi, Türk Patent Enstitüsü tarafından tescillenmiş, sırada tescillenmeyi 500’e yakın daha çeşidi var. Gaziantep Kebapları Kuşbaşı Kebabı,  Küşleme Kebabı, Altı Ezmeli Tike kebabı, Altı Ezmeli Kıyma Kebabı, Kıyma Kebabı, Sebzeli Kebap, Patlıcan Kebabı, Cağırtlak Kebabı, Simit Kebabı, Kazan Kebabı, Kemeli Kıyma Kebabı, Sarımsak Kebabı, Soğan Kebabı, Yeni Dünya Kebabı, Külbastı Alinazik Kuşbaşı Kebabı Küşleme Kebabı Patlıcan Kebabı Ali Nazik Gaziantep'in Et Yemekleri Lahmacun, Ekşili Taraklık Tavası, Soğan Yahnisi , Et Paçası,  Beyran, Ekşili Ufak Köfte, Kabak Oturtması, Doğrama Beyran Gaziantep'in Yoğurtlu Yemekleri : Yoğurtlu Yuvarlama,  Şiveydiz,  Sarımsak Aşı, Yoğurtlu Patates,  Yoğurtlu Bakla, Börek Çorbası Yuvalama Şiveydiz Gaziantep Pilavları: Firik Pilavı, İncikli Pilav, Mercimekli Pilav, Özbek Pilavı, İç Pilav, Maltıhalı Aş, Dövme Aşı, Simit Aşı, Yaprak Buğulaması, Meyhane Pilavı, Loğlazlı Pilav İç Pilav Gaziantep Sebze Yemekleri: Karnı yarık, İmam bayıldı,  Borani, Pirpirim aşı, Kabak Musakka, Domates Tavası, Saçma Tavası, Öcce, Bakla Yemeği, Etli Bamya, Kabaklama, Ciğer Kavurması Etli Bamya Karnıyarık Pirpirim Gaziantep Dolmaları: Antep Usulü Zeytinyağlı Dolma, Bulgurlu Kabak Dolması, Firikli Acur Dolması, Haylan Kabağı Dolması, Yaprak Sarması, Karışık Yaz Dolması, Mumbar Zeytinyağlı Dolma Yaprak Sarması Mumbar Gaziantep Köfteleri: Çiğ Köfte, İçli Köfte, Maltıhalı Köfte, Yağlı Yumurtalı Köfte, Kısır Köftesi, Yağlı Köfte,  Omaç Akıtmalı Ufak Köfte Çiğ Köfte İçli Köfte Gaziantep Çorbaları: Ezogelin çorbası, Süzme Mercimek çorbası, Lebeniye çorbası, Alaca çorba, Maş çorbası, Un çorbası, Öz çorbası, Şirinli çorba, Bulama çorbası, Katma çorbası Süzme mercimek çorbası Gaziantep Tatlıları; Baklava, Şöbiyet, Dolama Burma Kadayıf ,Fıstıklı Kadayıf, Katmer,Şam Tatlısı, Krokan, Nişe Helvası, Kurabiye, Aşure, Sütlaç, Zerde, Antep Fıstığı Tatlısı, Peynirli İrmik Helvası, Ev Yapımı Sade Maraş Dondurması Baklava Şöbiyet Katmer Aşure Sütlaç Zerde Dondurma

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.