Hava Durumu

#Şekib Avdagiç

TOURISMJOURNAL - Şekib Avdagiç haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Şekib Avdagiç haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

İTO dünyanın en büyük ikinci odası oldu Haber

İTO dünyanın en büyük ikinci odası oldu

İstanbul Ticaret Odası'ndan (İTO) yapılan açıklamaya göre, İstanbul özel sektörünün en büyük iş ağı ve Türkiye'nin en büyük Odası olan İstanbul Ticaret Odası, Oda'nın 800 bininci üyesinin kaydını gerçekleştirdi. İTO’nun 800 bininci üyesi olan Tetra Stratejik Bilgi Çözümleri ve Danışmanlık Limited Şirketi'nin üye sertifikasını firma ortakları Büşra Koç ve Sevil Ünal Doğan’a İTO Yönetim Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç verdi. Açıklamada görüşlerine yer verilen İTO Başkanı Şekib Avdagiç, İTO’nun gücünü üyelerinin daha çok yatırım, daha çok ihracat ve daha çok istihdamını teşvik etmeye odakladığını söyledi. “Sorumluluğumuzun birinci basamağı kayıtsız şartsız üretim” 800 bin üyeye sahip olmanın mesuliyetinin farkında olduklarını belirten Avdagiç, “Türkiye’ye karşı mesuliyetimiz var, üyelerimize karşı var, şehrimize karşı var. Sorumluluğumuzun birinci basamağı kayıtsız şartsız üretimdir, bunun gerçekleşmesini sağlamaktır. Türkiye üretimle büyüyecek, sayısı çoğalan şirketlerimizle büyüyecek, dünyaya açılan şirketlerimizle büyüyecek. İTO, 142 yıldır bunu yapıyor, 1882 yılında başladığı yolculuğuna 800 bin şirketle devam ediyor. 800 bin üyesiyle Türkiye ekonomisini, dünyanın sayılı ekonomileri arasına sokma sorumluluğunun bilinciyle çalışıyor” değerlendirmesinde bulundu. “İTO Türkiye’nin gücü, Türkiye ekonomisinin öncüsü” Avdagiç, İTO olarak bir yandan mevzuatın yüklediği görevleri ifa ederken, diğer yandan İstanbul iş dünyasını yurtta ve dünyada temsil ettiklerini ve iş dünyasını yeni hedefler etrafında buluşturacak projeler ve politikalar üretip uyguladıklarını kaydetti. Avdagiç, “İTO iş dünyası mensuplarının nabzını tutarken, İstanbul için yatırım, katma değer ve istihdam üretme gücünü en etkili şekilde kullanıyor. İTO Türkiye’nin gücü, Türkiye ekonomisinin öncüsü” dedi. Odanın 700 bininci üye kaydını 2022 yılı Ekim ayında yaptıklarını hatırlatan Şekib Avdagiç, şöyle devam etti: "Bugün İTO'ya kaydolan 800 bininci üyemize sertifikasını veriyoruz. Bu da demek ki meclisi, meslek komiteleri, iştirakleri ve çalışanları ile İTO ailesi sadece son 2 yılda yaklaşık 100 bin firma büyüdü. 800 bin işletmemiz ve onların 1,5 milyondan fazla sahibi ve ortağı ile Türkiye'nin en büyük odası ve üyesi sayısı bakımından Paris ile birlikte dünyadaki en büyük iki odadan birisi olduk. Bu İstanbul ve İstanbul özel sektörü için gurur verici.”

İTO Başkanı Avdagiç'ten Çin otomobillerine ek vergi değerlendirmesi: Zorunlu bir adım! Haber

İTO Başkanı Avdagiç'ten Çin otomobillerine ek vergi değerlendirmesi: Zorunlu bir adım!

Avdagiç, Ticaret Bakanlığı'nın, yerli üretimin iç pazardaki payının yükseltilmesi ve korunması ile yurt içine yatırımların özendirilmesi amacıyla Çin menşeli benzinli ve hibrit binek otomobillere ithalat değerinin yüzde 40'ı veya 7 bin dolar/adetin yüksek olanı şeklinde ilave gümrük vergisi uygulanması kararına ilişkin açıklamalarda bulundu. Söz konusu ilave gümrük vergisi kararının, Çin'den ithal edilen binek otomobillere karşı gaz-fren dengesi kapsamında otomotiv endüstrisini koruyacak zorunlu bir adım olduğuna dikkati çeken Avdagiç, şu ifadeleri kullandı: "Türk sanayinin lokomotif sektörü otomotiv endüstrisinin korunmasına yönelik atılan bu adımı olumlu karşılıyoruz. Ticaret Bakanlığı 'gümrük' politikaları enstrümanını Türk sanayinin önünü açacak bir bilinçle kullanıp bu yılın sektör için geri giden ya da yerinde sayan bir yıl olmasını önleme girişiminde bulunmuştur." Avdagiç, diğer taraftan Çin'in, Türkiye'nin genel ithalatında ilk grup ülkelerden biri olduğunu anımsatarak, "Dış ticaret açığımızın yüzde 40'ını Çin'den verirken, buna karşı endüstrilerimizi korumamız kadar normal bir şey olamaz." dedi. "Avrupa Komisyonu da bu hafta benzer bir tedbiri elektrikli araçlar için uygulamaya sokacak" Ayrıca otomotiv sektöründe yerli üretimin rekabet gücünün artırılması ve Avrupa pazarındaki payın korunması için de doğru zamanda alınmış bir karar olduğunu belirten Avdagiç, şunları kaydetti: "Otomotivde yarım asırda elde ettiğimiz rekabet üstünlüğümüzü korumamız için ne gerekiyorsa onu yapmamız gerekiyordu, alınan karar da bunun yerine getirilmesi oldu. Otomotiv endüstrimiz güçlendikçe ve inovatif milli üretime daha fazla odaklandıkça, ilave ithalat vergisi gibi tedbirlere ihtiyaç tabii ki azalacaktır. Ancak halihazırdaki küresel konjonktürde bu tarz gümrük stratejilerinin yoğun şekilde uygulandığını biliyoruz. Nitekim bu hafta benzer bir tedbiri elektrikli araçlar için Avrupa Komisyonu da uygulamaya sokacak." Avdagiç, "Elbette Türkiye de koltuğuna yaslanıp, otomotiv endüstrisinde onarılması güç bir hasarın oluşmasını izlemeyecekti. Tıpkı diğer Avrupa ülkeleri gibi Çin'in artan otomobil ihracatına karşı endüstrisini korumak için ticari baskı seçeneğini devreye alacaktı. Hiç şüphesiz Türkiye, küresel otomotiv ihracat başkentlerinden biridir, bunu korumamız da elzemdir. Aynı zamanda ülkemiz belirtmeliyim ki Çin'e karşı geçici dezavantajlarını aşacak altyapı ve tecrübeye de sahiptir." diye konuştu. - "Çin markalarına bir mesaj olarak görüyoruz" Türkiye'nin hem tedarik güvenliği hem tedarik maliyetleri bakımından dünya ölçeğinde eşsiz bir konuma sahip olduğunu vurgulayan Avdagiç, sözlerini şöyle tamamladı: "İlave ithalat vergisini, Çin markalarına Türkiye'de yatırımı gündemlerine öncelikli olarak almaları için de bir mesaj olarak görüyoruz. Hükümetimizin katma değer sağlayacak bu tarz doğrudan yatırımlara tam destek sağlayacağından eminiz. Diğer yandan dünyada iyice baskısını artıran bu gümrük savaşları bir kere daha hatırlatıyor ki AB ile Gümrük Birliği'ni güncellemeli ve yeni STA'ları hızla devreye almalıyız."

İSO 500'de 55 yıldır aralıksız yer alan Goodyear Türkiye'ye ödül Haber

İSO 500'de 55 yıldır aralıksız yer alan Goodyear Türkiye'ye ödül

Goodyear, İstanbul Sanayi Odası'nın (İSO) Cumhuriyet'in 100. yılı çerçevesinde düzenlediği kutlama gecesinde, 1968 yılından bu yana aralıksız olarak İSO 500 listesinde yer alan 19 firmadan biri olarak ödüle layık görüldü. Goodyear'dan yapılan açıklamaya göre, törene, İstanbul Valisi Davut Gül, Beyoğlu Kaymakamı Can Aksoy, Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız, İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç ve çok sayıda iş insanı katıldı. Rahmi Koç Müzesi'nde düzenlenen törende, Goodyear Türkiye Genel Müdürü Marwa Khairalla’ya ödülü İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan ve İSO Meclis Başkanı Ender Yılmaz verdi. Açıklamada görüşlerine yer verilen Goodyear Türkiye Genel Müdürü Marwa Khairalla, Goodyear Türkiye’nin Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) tarafından düzenlenen İhracatın Şampiyonları Ödülleri’nde Altın İhracat Ödülü’nün de sahibi olduğunu hatırlatarak, her iki ödülün de Goodyear’ın Türkiye otomotiv sektörüne olan bağlılığının bir göstergesi olduğunu belirtti. Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılında böyle bir ödül almanın kendileri için büyük bir onur olduğunu ifade eden Khairalla, şunları kaydetti: 'Goodyear Türkiye, 1968 yılından bu yana, ülkedeki diğer tüm lastik üreticilerinden daha önce İSO 500 listesinde yer aldı. Türkiye'nin otomotiv sektöründe lastik üreticisi ve teknoloji lideri olarak rolümüze bağlı kalmaya devam ediyoruz. Türkiye'nin otomotiv sektöründeki 60 yılı aşkın başarılı geçmişini temel alan Goodyear Türkiye, 1.700 çalışanıyla önümüzdeki 100 yılda da Cumhuriyet'in büyümesini ve gelişmesini desteklemeye kararlıdır.'

Avdagiç: Gelir vergisi dilimleri gözden geçirilmeli Haber

Avdagiç: Gelir vergisi dilimleri gözden geçirilmeli

İTO Başkanı Avdagiç, ekonomik gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Döviz kurunun piyasalardaki yansımaları ve iş dünyasına tesirine yönelik açıklama yapan Avdagiç, "Kurun düşük, yüksek ya da sabit olması bizim asıl önceliğimiz değil. Enflasyon ile kurun paralel ya da yakın seyretmesi önemli husustur." dedi. "Enflasyon- kur paralelliği ya da yakınlığı bozulunca sert düzeltmeler yaşadık" "Ülkemizde enflasyonla kurun paralel ya da yakın seyri ne zaman bozulduysa Türk ekonomisi sert düzeltme hareketleri yaşamak durumunda kaldı. Ekonomimizin son birkaç yılında, bunu gördük." ifadelerini kullanan Avdagiç şunları kaydetti: "Kur aslında 2021 yılının ikinci yarısında yönetilir konumda iken 2022'nin ikinci yarısından itibaren enflasyon- kur artışındaki ilişki koptu. Kur yatay seyre döndü enflasyon yükselmeye devam etti. 2022'nin iki, üç ve dört çeyreği ile 2023'ün ilk çeyreğinde enflasyon hızlı yükselirken, kurun çok az yükselmesi ihracatı zorlaştıran, ithalatı kolaylaştıran bir yapı ortaya çıkarmıştı. 'Kur istenen seviyede olmaz ise ihracatçı zorlanıyor' diyoruz, aslında iki taraflı bakmak lazım. Türkiye'nin dış ticaret rakamları da bunu doğruluyor. Siz ne zaman kuru baskılarsanız ihracatı baskı altına alıyorsunuz, ihracatta daralma yaşanıyor ama aynı zamanda hızlı şekilde ithalatta artış oluyor. Çünkü ithal ürünler cazip hale geliyor. Bu anlamda iki taraflı kayıp oluyor. Şu anda düzeltme hareketi dövizde hayata geçti. Bundan sonra en azından dövizin bu süreden sonra enflasyonla uyumlu süreç yürütmesi lazım, sene sonuna kadar ikinci altı ayda enflasyon artacaksa kurun da artması lazım, 1-2 puan farklılık olsa da mantıklı hareket etmesi önemli." "Vergi dilimlerinin revize edilmesi önem arz ediyor" 2022 temmuzuna göre 2023 temmuzunda asgari ücretin 12 ayda yüzde 107 arttığını ve ilgili dönemde devletin açıkladığı TÜFE artışının da yüzde 40 olduğunu hatırlatan Avdagiç, "Yani bizim asgari ücret reel anlamda yüzde 67 arttı. Bütün düzenlemeleri makro etki analizi yaparak değerlendirmek gerek. Biz son yapılan asgari ücret rakamının netini makul karşılıyoruz. Ancak bu noktada da beklentimiz dahilinde üç önemli konu var." dedi. Avdagiç sözlerine şöyle devam etti: "Bizim hızla vergi gelirlerinin dilimlerinde düzeltme yapmamız gerek. Şu anda vergi gelirindeki artış hızı hem enflasyonun hem de asgari ücret artışının çok gerisinde kaldı. 2000 yılında gelir vergisinin ilk dilimi asgari ücretin 22 katı idi. Şimdi temmuz ayında bu, asgari ücretin 6.1 katına düştü. İnsanlar asgari ücreti aldığı zaman bunu sadece asgari ücret olarak görmemek lazım. Tüm ücretlilerin gelirleri ile işveren maliyetini görmek lazım. 1 Ocak'ta 60 bin lira brüt ücret alan bir çalışan, vergi dilimleri itibarıyla geldiği noktaya baktığımızda 1 Temmuz'da asgari ücret kadar, yüzde 35 zam alıyor. Fakat yılın ikinci yarısındaki net ücreti ancak yılın ilk yarısındaki ile eşit hale geliyor. Vergi dilimleri o kadar hızlı devreye giriyor ki, çalışanın ücreti brüt yüzde 35 artmasına rağmen neti sabit kalıyor. Dolayısıyla bizim burada vergi dilimlerindeki son 10-15 yıllık kayıpları telafi edecek şekilde, sadece asgari ücreti göz önüne alacak şekilde değil, özellikle bunun dışındaki dilimlerin revize edilmesi önem arz ediyor" Bir diğer konunun SGK üst limiti olduğunu belirten Avdagiç, "SGK üst limiti asgari ücretin 5 katı idi sonrasında 6,5 katına çıktı ve devamında 7,5 kata ulaştı. SGK primi şu anda 100 bin lirayı geçti. Yaklaşık 100 bin lira maaş alan bir çalışan kendi maaşından yüzde 14, işveren indirim kapsamında ise yüzde 15,5 işveren payı, işsizlik sigortası ile toplam yüzde 32,5 eriyor, 100 bin lira alan çalışan 32 bin 500 lira SGK parası ödüyor bu abartılı bir rakam." yorumunu yaptı. Avdagiç, "SGK üst limitinin de gözden geçirilmesi lazım. Asgari ücrette belirlenen net rakam ile ilgili bir sıkıntımız yok. Şu andaki yaşam şartları içinde eleştirimiz bulunmuyor. Öte yandan gelir vergisi dilimlerinin gözden geçirilmesi ve kıdem tazminatı ile ilgili düzenlemelerin gözden geçirilmesi gibi üç konuya önem vermekteyiz" dedi. “AB’nin vize için istediği evraklar aynı zamanda insan haklarına da aykırı” İTO Başkanı Avdagiç, vize ile ilgili süreçte son birkaç yıldır daha da sıkıntılı bir süreç olduğunu hatırlatarak Schengen vizesi ile ilgili sürecin 2016'dan bu yana kademeli olarak zor bir hal aldığını, bu sorunu hem iş dünyasının hem de Cumhurbaşkanının 30 Mayıs'taki TOBB genel kurulunda öncelikli konu olarak dile getirdiğini hatırlattı. "AB ile vizelerin Gümrük Birliği anlaşması uyarınca kaldırılması gerekiyordu. Ancak bu gerçekleşmedi." diyen Avdagiç şunlara vurgu yaptı: "Vize olayı Türkiye üzerinde politik argüman olarak kullanılıyor. Birkaç sıkıntı var süreci zorlaştıran. Vizeye müracaat süresi ülkelere göre değişirken 6-9 hafta randevu almak için bekleniyor. Neredeyse bir klasör evrak paketi sunulmak durumunda kalınıyor. Bu evraklar aynı zamanda insan haklarına da aykırı. Tüm mali durumu, menkul-gayrimenkul ve sosyal sigorta süreçleri gibi paylaşılmayan hususları istemenin etik olmadığını düşünüyoruz. Bir ton evrak isteniyor ve devamında 2-3 haftalık değerlendirme süreci de eklenince 9-12 haftayı buluyor. Süre sonu anlamında verilen vize öncekilere nazaran kısaldı. 4-5 yıllık vize alanlar 3-6 aylık vize almaya başladılar. Vize iade oranı yüzde 20'lere ulaştı. Bazı başkonsoloslar 'çok yoğun vize talebi var' gibi aşırı teknik nedenler ileri sürerken şunu görüyoruz; İstanbul'daki A ülkesinin başkonsolosluğu T.C. vatandaşı gittiği zaman ayrı, Türkiye’de yaşayan bir Balkan ya da Doğu Avrupa ülkesine mensup kişinin pasaportuyla müracaat ettiğinde farklı sürede işlem yaptığını görmekteyiz. Aynı durum ABD ve Kanada vize sürecinde de yaşanıyor. Vizenizin süresini geçirdiyseniz, vizeniz bitmeden müracaat etmediyseniz sıfırdan değerlendirilerek 12-18 ay sonrasına randevu veriliyor." Avdagiç sözlerini şöyle tamamladı: “Burada anlamlı olmayan bir yaklaşım sergileniyor. Bu durum devletimizin de gündeminde. Türkiye vatandaşları vize paketi için yılda neredeyse 120-130 milyon avro para ödüyor. Tabiri caiz ise biz Türkiye'deki bütün başkonsoloslukların ve büyükelçiliklerin bütçesini vize paralarımızla finanse ediyoruz. İstanbul Ticaret Odası'nın da vize sürecini yürütmek için 7 ayrı ülke ile anlaşması var. 2022'den itibaren tek taraflı olarak karşı ülkelerin çekilmesinin de sistematik olduğunu düşünüyoruz.”

Avdagiç: "İstanbul 45 bin 777 kongre turistini garantiledi" Haber

Avdagiç: "İstanbul 45 bin 777 kongre turistini garantiledi"

İTO Başkanı Şekib Avdagiç, "Pandeminin etkisinin ortadan kalktığı İstanbul'da bu yılın kalan aylarında yapılacağı kesinleşen kongrelere katılımcı sayısının en az 45 bin 777 olacağı belli oldu. Bu katılımcıların kişi başı harcamalarının toplamının yaklaşık 140 milyon euro olacağını hesaplıyoruz" dedi. İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, “2023’te İstanbul’a kazandırdığımız ve destek verdiğimiz en az 36 uluslararası kongre şehrimizde gerçekleşecek. Pandeminin etkisinin ortadan kalktığı İstanbul'da bu yılın kalan aylarında yapılacağı kesinleşen kongrelere en az 45 bin 777 kongre turistinin katılacağı belli oldu. Bir başka ifadeyle İstanbul, kongre turizminde önemli bir rakamı garantiledi. Bu katılımcıların kişi başı harcamalarının toplamının yaklaşık 140 milyon euro olacağını hesaplıyoruz” ifadelerini kullandı. İTO'dan yapılan açıklamaya göre Avdagiç, İTO'nun iştiraki İstanbul Kongre ve Ziyaretçi Bürosu’nun (ICVB) da destek verdiği, katılımcı sayıları 300 ile 25 bin arasında değişen en az 36 uluslararası kongrenin bu yıl İstanbul’da gerçekleştirileceği bilgisini verdi. 2023 yılı baharının turizm mevsimi için herkese çok olumlu sinyaller verdiğini belirten Avdagiç, “Aslında bunun İstanbul için ilk olumlu işaretleri, 2022 yılı turizm verilerinin açıklanmasıyla gelmişti. İstanbul, 2022 yılında turizm sektöründe hem yerel, hem de küresel alanda birçok rekora imza attı ve birçok listede ilk 10’a yerleşti. Dünyaca ünlü seyahat dergisi Global Traveller tarafından 'Avrupa’nın En İyi Tatil Destinasyonu' olarak seçildik. Yine dünyaca ünlü haber kanalı CNBC’nin 'Ölmeden Önce Görülmesi Gereken 7 Şehir' listesinde yer aldık” değerlendirmesini yaptı. "Yılın en büyük katılımcılı kongresi 22 Mayıs'ta" Avdagiç, bu yılın en büyük toplantısının 22 Mayıs'ta 25 bin katılımcılı IEEE PES Üretim, İletim ve Dağıtım Uluslararası Konferansı ve Sergisi olacağını kaydetti. Avdagiç, İstanbul'un kazanmasında ICVB'nin de çaba gösterdiği bu zirveye elektrik, enerji, bilişim ve finans gibi çeşitli sektörlerden şirketlerin katılacağını bildirdi. İstanbul’un güçlü marka değerinin Türk turizminin lokomotifi olduğunu kaydeden Avdagiç, "Turizm de yüzlerce sektörümüze itici güç oluyor, döviz oluyor, üretim oluyor. Oda olarak Turizm Geliştirme ve Eğitim Vakfı (TUGEV) ve ICVB aracılığıyla İstanbul turizmine yaptığımız yatırımların karşılığını almaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Ülke olarak, İstanbul Kongre ve Ziyaretçi Bürosu vasıtasıyla yaptığımız çalışmalarla kongre turizminde de büyük bir sıçramaya katkı sağladık" dedi. "İstanbul için bu yıl hedeflediğimiz turist sayısı 19 milyon" Şekib Avdagiç, İstanbul’un 2023’ün ilk çeyreğinde 3 milyon 480 bin 630 yabancı misafir ağırladığı bilgisini paylaştı. Avdagiç, şöyle devam etti: "Bu rakam, 2022’ye göre yüzde 20’lik artış anlamına geliyor. Bakanlığımızın yaptığı açıklamaya göre, Türkiye’nin 2023 turizm geliri hedefi 86 milyar dolar, turist sayısı hedefi de 63 milyon. İstanbul için ise hedeflediğimiz turist sayısı 19 milyon. Türkiye turizm gelirlerine de İstanbul olarak katkımızın 18 milyar dolar civarında olacağını düşünüyoruz. Bu arada belirteyim ki, İstanbul’un turizm başarısında hava ulaşımındaki mutlak üstünlüğümüzün büyük payı var. İstanbul Havalimanı ve Türk Hava Yolları bu alanda rekora doymuyor. Ulusal Egemenlik Bayramını kutladığımız 23 Nisan günü Türk Hava Yollarımız, 1653 uçuş ve 278 bin yolcu ile tüm zamanların rekorunu kırdı. İnşallah, askeri havacılıkta elde ettiğimiz başarıların yanı sıra sivil havacılıktaki rekorlarla da gökyüzünde gururla yükselmeye devam edeceğiz."

İstanbul Fuar Merkezi 225 bin m2 alana çıkarılıyor Haber

İstanbul Fuar Merkezi 225 bin m2 alana çıkarılıyor

İTO ve İDTM Başkanı Şekib Avdagiç, “Yeşilköy’de şu anda 11 salonun bulunduğu İstanbul Fuar Merkezi’ni (İFM) Cumhurbaşkanımızın gösterdiği hedef doğrultusunda 96 bin metrekareden 225 bin metrekareye büyüteceğiz” dedi. İstanbul, Yeşilköy’de 11 salonun bulunduğu İstanbul Fuar Merkezi (İFM), kapalı fuar alanı büyüklüğünü Türkiye için yeni bir rekor olacak 225 bin metrekareye çıkarmaya hazırlanıyor. Cumhurbaşkanlığı Fuar merkezinin İTO’nun koordinasyonunda kurulacağını ve Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) de bu merkezin yönetiminde yer alacağını duyurmuştu. Avdagiç, “Türkiye’yi fuarcılıkta marka ülke yapma hedefimiz için bu yıl atak yapıyoruz. Bu kapsamda Yeşilköy’de şu anda 11 salonun bulunduğu alanı 96 bin metrekareden 225 bin metrekareye büyütünce İstanbul, Avrupa’da bu kadar büyük kapalı fuar alanına sahip ender şehirlerden biri olacak” diye konuştu. Avdagiç, “İFM’de konsept projesi hazırlanan ilave fuar alanı ve ikinci etap olarak projelendirilecek bölümü de dahil edince toplam kapalı fuar alanımız ilk etapta 170 bin metrekareye çıkacak. Ayrıca hemen yanımızdaki arazi üzerinde de inceleme çalışmaları başlatıldı. Buranın da İFM’ye katılmasıyla toplam kapalı fuar alan büyüklüğü 225 bin metrekareye ulaşacak” bilgisini verdi. Avdagiç, İstanbul Fuar Merkezi için genişleme sürecini geçtiğimiz yıl başlattıklarını kaydetti. Şekib Avdagiç, “2022 yılında 11 salonumuzun bulunduğu İstanbul Fuar Merkezi’nde 71 fuar kiralaması gerçekleştirdik. 2023 yılı için de 82 fuarın sözleşmesini imzaladık. Bunlar pandemi öncesi dönemle, yani 2018 ve 2019 yılıyla kıyaslandığında 2 kat büyümeye işaret ediyor. Mevcut fuar salonlarımızın sayısını artırmak zaruri hale geldi. Bu doğrultuda çalışmalarımızı gerçekleştiriyoruz” dedi

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.