Hava Durumu

#Side

TOURISMJOURNAL - Side haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Side haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Acenteciler tepkili: ‘Side’yi gezmek, Roma’yı gezmekten pahalı’ Haber

Acenteciler tepkili: ‘Side’yi gezmek, Roma’yı gezmekten pahalı’

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, 2024 sezonunda 12 ay turizm ve kültür turizminde yükseliş mesajları verirken acenteciler sektörde işlerin kamuoyuna yansıdığı kadar iyi gitmediğinden yakınıyor. Kültür alanında rakamların büyümeden ziyade daralmaya işaret ettiğini söyleyen Seyahat Acentaları Yöneticileri Derneği (SAYD) Başkanı ve Türk İş Dünyası Konfederasyonu (TÜKONFED) Turizm Komisyonu Başkanı Mehmet Gem’e göre; ‘gece müzeciliği’, ‘kültür festivalleri’ gibi önemli adımlara rağmen büyümenin önündeki en büyük engel, yüksek ve değişken fiyat politikası. ‘İSTATİSTİKLER KÜÇÜLMEYE İŞARET EDİYOR’ SAYD Başkanı ve TÜKONFED Turizm Komisyonu Başkanı Mehmet Gem, dünyadaki kültür turizmi pastasına ve Türkiye’nin payına ilişkin şu bilgi verdi: “Dünyada kültür turizminin bu yıl 6.9 milyar dolar büyüklüğüne ulaşması hedefleniyor. Türkiye bu hedefin neresinde? Bizde gelen turist sayısı, harcadığı para ve kredi kartlarıyla harcama istatistikleri var. Bunun yanında müze ve ören yerlerine giriş çıkışlar yıllık olarak tutulup bakanlık tarafından bizimle paylaşılıyor. Elimizdeki verilere göre yurt dışından gelen turist şu anda kültür turizmine çok rağbet etmiyor. Kültür turizminde daha çok iç pazardaki turiste hizmet veriyoruz.” ‘BÜYÜK DARALMAYI GÖRMEK ZORUNDAYIZ’ Kültür turizmi bakımından Türkiye bir açık hava müzesi olsa da bu potansiyelin iyi değerlendirilemediğini söyleyen Gem, “Şu anda sadece gece müzeciliğine, yurt dışından gelen müşteri sayılarına ve gelirlere odaklıyız. Ama yapılması gereken Türkiye'nin bütününde turizm potansiyelinin ortaya çıkarılması. Açık söylemek gerekirse bizim ölçümlerimize göre kültür turizminde yükselişin aksine gerilemeler mevcut. Kültür alanında yapılan çalışmalar, kazılar, gece müzeciliğine yönelik adımlar, bunların hepsi çok önemli ama yıllar içinde kültür turizminde yaşanan büyük daralmayı da görmek zorundayız” dedi. ‘PAKET PROGRAMLAR 3-4 GÜNE DÜŞTÜ’ Mehmet Gem, bu daralmanın sebeplerini de anlattı: “Son dönemde özellikle ekonomik sebeplerle ciddi bir daralmaya doğru gidiyor bu pazar. Acenteler, yaptıkları anlaşmalarda önceki yıllara göre daha yüksek fiyat artışlarıyla karşılaştıkları için paket programları eskiden 6-7 günlük yaparlarken şu anda 3-4 günlere düşürmeye başladılar. Bu da tabii bu alandaki konaklama sayılarında düşüşe sebebiyet verdi. Antalya yılda 14 milyon turist alırken, Side Antik Kenti’ni yılda sadece 70-80 bin kişi ziyaret ediyor. İtalya'da Roma'daki Kolezyum’la karşılaştırdığınızda oradaki yoğunlukla bizdeki rakamları kıyaslayamıyoruz bile. Antalya’ya gelen turistin otelin dışına çıkıp bu tür faaliyetlerde bulunmadığını gözlemliyoruz. İtalya'da günlük turlardaki müze ve ören yerleri fiyatlarıyla Türkiye karşılaştırmalarında da bizim ciddi bir fiyat farkımız ortaya çıkıyor. Roma’da gezen bir turist böyle bir tur için 230 Euro öderken, burada bir turda Efes’i ya da Side’yi müze ve ören yerlerini görerek dolaşmanın bedeli 400 Euro oluyor. Buradaki kültür turlarında bu kadar yüksek müze ve ören yeri fiyatlarının çıkması açık söylemek gerekirse kültür turizminin gelişmemesine sebep oluyor.” ‘SABAHTAN AKŞAMA FİYAT ATRIŞI OLUYOR’ Bu alanda karşılaştıkları diğer bir engelin de fiyat istikrarını yakalayamamak olduğunu belirten Gem, bunun sebebini şöyle açıkladı: “Biz turizm seyahat acenteleri olarak anlık değil sezonluk iş yapıyoruz. Önceden sadece mart ayında yayınlanan listeyle tüm müze ve ören yeri fiyatları fiks edilirdi, tur operatörleri ve acenteler bu fiyatları yurt dışındaki partnerlerine bildirirlerdi. Ama şimdi maalesef bir bakıyorsunuz sabahtan akşama müze ve ören yeri fiyatları arttırılıyor. Biz bu durumda çalıştığımız partner şirketlerimize, tur operatörlerine ve acentelere güncelleme gönderip bu fiyatları revize etmek durumunda kalıyoruz. Dolayısıyla kültür turizmi ile ilgili gelen taleplerin de önüne set çekmiş oluyoruz. Bakanlığımızın bu fiyatları belirlerken hem yurt dışında rekabet ettiğimiz pazarlardaki müze ve ören yeri fiyatlarını hem de Türkiye'deki ekonomik durumu göz önüne alması gerektiğini düşünüyoruz.” ‘FİYAT BASKISINI ÖNLEYEREK BÜYÜYEBİLİRİZ’ Türkiye’nin kültür turizmi için potansiyelinin çok yüksek olduğunun altını çizen Gem, “Bundan 30- 40 yıl evvel büyük Anadolu turları yapılırdı. İstanbul'dan başlayıp 30 güne kadar süren bu turlarda ekonomik refahı yüksek turisti ağırlardık ve o dönemde kayda değer gelir sağlardık ama son 10 - 15 yılda kitle turizmi yaptığımız için sadece deniz kum güneşe doğru kaydık. Pazarı büyütme, destinasyon geliştirme imkanı var. Sadece Akdeniz ve Ege kıyılarının değil, Elazığ'ın, Tunceli’nin, Uşak’ın, Aksaray’ın, kısacası Türkiye’nin her yerinin çok büyük turizm potansiyeli var. Ama ortaya çıkartılması için bakanlığın yönlendirici olması lazım. Kültür turizminin payı seyahat acenteleri üzerinden teşviklerle artırılabilir. Maliyetleri turiste yansıtmadan, fiyat baskısı yaratmadan kültür ağırlıklı bir dönüşüm yakalayabiliriz.”

Side’de su altına kadın dokunuşu Haber

Side’de su altına kadın dokunuşu

Türkiye’de ikinci defa gerçekleştirilen “Dalsın Kızlar” su altı etkinliğine bu yıl Side ev sahipliği yaptı. Manavgat Belediyesi, Antalya İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından düzenlen “Bir Bakmışsın Dalgıç Olmuşsun” mottosuyla, 15 yaş üzeri 90 kadın, sertifikalı kadın dalgıçların rehberliğinde su altı dünyasını keşfetti. Bir kısmı daha önce hiç profesyonel dalış yapmamış yaklaşık 90 kadın su altını keşfetme imkanı yakaladı. Dünyanın en büyük ikinci su altı müzesini olan Side Sualtı Müzesi’ne sabah 09.00’da başlayan dalışlar, gruplar halinde 16.00’ya kadar devam etti. "Dalsın Kızlar" etkinliği, kadınların su altı deneyimlerini arttırarak dalış sporuna olan ilgiyi artırmayı hedefliyor. Ayrıca, Türkiye'nin su altı zenginliklerini tanıtmak ve korumak amacıyla da önemli bir platform sağlıyor. Etkinliğe katılan kadınlar, sualtı dünyasının gizemli güzelliklerini keşfetmenin yanı sıra, deneyimli dalgıçlar eşliğinde güvenli bir şekilde dalış yapma fırsatı buldular. Katılımcılar, Side Sualtı Müzesi'nin eşsiz atmosferinde unutulmaz anlar yaşarken, aynı zamanda su altı dünyasının korunmasına ve sürdürülebilirliğine dikkat çektiler. Dalışların ardından Antik Side’yi keşfetme imkanı bulan Dalsın Kızlar ekibi, bol bol hatıra fotoğrafı çektirdi. Katılımcılar sertifika ve plaketlerini tarihi Side Antik Tiyatro’da aldı. “Manavgat’a güzellik kattınız” Plaket töreninde konuşan Manavgat Belediye Başkanı Niyazi Nefi Kara, Manavgat’a katkılarından dolayı Dalsın Kızlar ekibine ve katılımcı kadınlara teşekkür etti. Başkan Kara, “İkincisi düzenlenen bu organizasyonu Side’de düzenlediğiniz için sizlere teşekkür ediyorum. Manavgat’a, denizlerimize güzellik kattınız. Temiz bir deniz, temiz bir dünya ve Türkiye istiyoruz. Dilerim ki doğayla barışık bir şekilde yaşamayı herkese anlatırız. İlerleyen dönemde sizleri tekrar ağırlamaktan mutluluk duyarız” ifadelerini kullandı.

Başkan Güngör: “Bölge turizminde rekor büyüme bekliyoruz” Haber

Başkan Güngör: “Bölge turizminde rekor büyüme bekliyoruz”

MATSO Başkanı Seydi Tahsin Güngör, Manavgat-Side bölgesindeki otellerde doluluk oranlarının şimdiden yüksek olduğunu belirterek yoğun bir turizm sezonu beklediklerini söyledi. Manavgat Ticaret ve Sanayi Odası (MATSO) Başkanı Seydi Tahsin Güngör, turizm sezonu ile ilgili değerlendirmelerde bulunarak yılbaşından bu yana konaklama tesislerindeki doluluk oranlarının yüksek olduğunu ve bölgeye 6 milyona yakın turist beklediklerini söyledi. 2023 yılı turizm verileriyle ilgili açıklamalarda bulunan MATSO Başkanı Güngör, Türkiye olarak 2023 yılında 56 milyon 694 bin turist ağırlandığını belirterek 2022 yılında bu rakamın 51 milyon civarında olduğunu aktardı. 2022 yılında Antalya’ya 13,2 milyon turist, 2023 yılında ise 15,3 milyon turist geldiğini ifade eden Başkan Güngör şunları söyledi: “Manavgat-Side turizm destinasyonuna 2022 yılında yaklaşık 4,3 milyon turist, 2023 yılında ise 5, 1 milyon turist gelmiştir. Turizm sezonu yeni başlamasına rağmen konaklama tesislerimizde rezervasyon oranları şimdiden çok yüksek olarak gerçekleşmektedir. Antalya’da 2024 yılında tüm zamanların rekoru kırılarak 18 milyon turist, Manavgat-Side turizm destinasyonunda ise 6 milyon civarında rekor sayıda turist bekliyoruz.” “Turizme 12 ay süreklilik kazandırmalıyız” Bölge ve ülke turizmini 12 aya yayarak nitelikli hale getirilmesi gerektiğini belirten Başkan Güngör, “2024 turizm sezonu rezervasyonları beklentimizin üzerinde gerçekleşiyor. Olağanüstü bir durum yaşanmaz ise içinde bulunduğumuz turizm sezonunun son yılların en verimli sezonu olmasını bekliyoruz. Bölgemizde turizm sektöründe yaşanan olumlu gelişmeler ekonominin diğer alanlarını da pozitif anlamda etkileyecektir. Çünkü turizm aynı zamanda diğer sektörlere çok geniş bir pazarlama alanı açıyor. Bu nedenle turizm sezonunun verimli geçecek olması genel çerçevede ekonomik verilerin pozitif bir yöne doğru seyretmesine sebep oluyor” diye konuştu. “Bölge tanıtımına önem veriyoruz” MATSO’nun turizme katkı sunmak için tanıtıma önem verdiğine vurgu yapan Başkan Güngör, Manavgat-Side turizm destinasyonunu daha iyi tanıtmak için yurt içi ve yurt dışı fuarlarına katılarak tanıtım çalışmaları yaptıklarını söyledi. Başkan Güngör, bölge turizmine yönelik kurumsal ve bireysel tanıtımların yanı sıra Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) tarafından yapılan tanıtımların çok büyük katkı sağladığını ifade etti.

Side Sualtı Müzesi, meraklılarını zaman yolculuğuna çıkarıyor Haber

Side Sualtı Müzesi, meraklılarını zaman yolculuğuna çıkarıyor

Deniz Ticaret Odası Antalya Şubesi tarafından Manavgat ilçesinde yaptırılan ve 2015 yılında açılan Side Sualtı Müzesi, yerli ve yabancı turistlerden ilgi görmeye devam ediyor. Dalış yapan turistler, Side'nin yaklaşık 1,5 mil açığında, 11, 18 ve 24 metre derinliklerde bulunan ve Anadolu medeniyetinin zenginliklerini anlatan 117 heykelin sergilendiği müzeyi geziyor. Müzeyi görüntüleyen su altı belgesel yapımcısı ve görüntü yönetmeni Tahsin Ceylan, AA muhabirine, her yıl 15-16 milyon turistin sadece Antalya'ya geldiğini belirterek, bunların büyük çoğunluğunun da deniz, kum ve güneş tatili yaptığını söyledi. Kovid-19 salgınından sonra dünyada su altı turizminde ciddi bir artış gözlemlendiğini dile getiren Ceylan, Antalya'nın da bu turizmden önemli bir pay alması gerektiğini vurguladı. Ceylan, su altı turizminde Antalya'nın Kaş ilçesinin ön plana çıkmasına karşın, Manavgat ilçesinde yer alan Türkiye'nin ilk su altı müzesi Side Sualtı Müzesi'nin, sertifikalı dalıcılar tarafından büyük ilgi gördüğünü anlattı. Su altı fotoğrafçısı Mustafa Emre Kolbakır ile yaptıkları dalışta, Side'nin yaklaşık 1,5 mil açığında 11, 18 ve 22 metre derinlikte deve kervanı, Poseidon, Mevleviler, Kurtuluş Savaşı ve çiçek bahçesi temalı 117 heykeli görüntülediklerini aktaran Ceylan, şöyle konuştu: "Bugüne kadar dünyanın birçok yerinde binlerce kez dalış yaptım. Bunların içerisinde Side Sualtı Müzesi gerçekten muazzam güzelliği ile en beğendiğim yerlerden biri oldu. Su altında görüş mesafesi Kaş'a çok yakın. Müzede yer alan 117 heykelin her biri ayrı güzellikte. Ancak bazı eserlerin hırpalanmış olduğunu gördük. Zarar gören eserlerin bir an önce eski haline dönüştürülmesi gerekiyor." Türkiye'nin, su altı turizminde dünyada çok fazla ilgi uyandırdığının altını çizen Ceylan, bu yönde yapılacak tanıtımlarla daha fazla turistin ülkeye gelmesinin sağlanabileceğini kaydetti. Dalış eğitmeni Ferhat Tekin de Türkiye'de su altı müzesini bilmeyen çok sayıda kişinin bulunduğuna dikkati çekerek, "Side'ye dalış için yaklaşık 15 bin turist geliyor." dedi. Tekin, su altı müzesinin, Türkiye'de görülebilecek en güzel yerlerden biri olduğunu sözlerine ekledi.

Side Kültürel Miras Projesi Basın Lansmanı Side Antik Kenti’nde yapıldı Haber

Side Kültürel Miras Projesi Basın Lansmanı Side Antik Kenti’nde yapıldı

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un da hazır bulunduğu lansmanda Side Antik Tiyatro’dan esinlenerek hazırlanan Side markasının tanıtımı gerçekleştirildi. Side Kazıevi’nde gerçekleştirilen lansmanın ardından bakanlar ve diğer davetliler kazı alanını gezerken, yapılan çalışmalar hakkında Prof. Dr. Feriştah Alanyalı tarafından bilgi verildi. Yeni hazırlanan Side markasının tanıtımının ardından Side Kazıları Başkanı Anadolu Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Feriştah Alanyalı tarafından kazı ekibinin yaptığı çalışmaların anlatıldığı bir sunum gerçekleştirildi. Lansmanda konuşan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Kültür ve Turizm Bakanlığıyla birlikte yurt dışında ortaklaşa birçok çalışma yürüttüklerini belirterek “Türkiye’nin özel bir coğrafi ve jeopolitik konumu bulunmaktadır. Türkiye pek çok uygarlığa ev sahipliği yapan özel konumu sayesinde adeta açık hava müzesi gibi. Böyle bir coğrafyada yaşamanın ciddi sorumlulukları var. Ülkemizin tarihi ve kültürel zenginliklerini UNESCO’da tescil ettirmeye devam ediyoruz. 2021’de Arslantepe Höyüğü’nü Kültür ve Turizm Bakanlığının değerli çalışmaları ile UNESCO Dünya Miras Listesi’ne kayıt ettirdik. Kayıtlı sayımız böylelikle 19’a ulaştı. Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’ne çay kültürünü ekleyerek unsurlarımızın sayısını 25’e çıkardık. UNESCO ile ilişkilerimizin en aktif dönemini geçiriyoruz. 2023 Cumhuriyetin 100. yılı olması dolayısıyla çok önemli. Cumhuriyetimizin yüzüncü yılını özellikle yılın ikinci yarısında coşkuyla kutlayacağız. Cumhuriyetin ikinci yüzyılını da Türkiye Yüzyılı yapmak için el ele, omuz omuza hep birlikte çalışacağız” diye konuştu. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, önümüzdeki dönemden itibaren Türkiye’nin turizm markalarına yepyeni logosu ile Side’nin de dahil olacağını aktararak, “Proje gerçekleştiğinde bölge, ruhuna yakışır bir destinasyon haline gelecek ve gün batımını izlemek üzere buraya gelen ziyaretçiler çok daha etkileyici bir atmosferle karşılaşacak. Side’de, Ord. Prof. Dr. Arif Müfid Mansel ve Prof. Dr. Jale İnan’ın başkanlıklarında çok önemli kazı çalışmaları yapıldı. Geçtiğimiz yıl 75. senesi kutlanan Side kazıları, bugün de Bakanlık Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü ile Anadolu Üniversitesi adına Prof. Dr. Feriştah Alanyalı öncülüğünde devam ediyor. İlçe içerisinde barındırdığı anıtsal yapıların yanı sıra Türkiye’nin en eski müzelerinden birine ev sahipliği yapıyor. Side’de dönemin yerel yönetimi ve Antalya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunca hazırlanan Koruma Amaçlı İmar Planı’nın 2014 yılında onaylanması da Bakanlığın en önemli çalışmaları arasında yer alıyor. Bu çerçevede, Side Müzesi Müdürlüğü ile Side Antik Kenti Kazı Başkanlığı denetiminde parsel kazıları yürütülüyor” dedi. Lansmanın ardından beraberindeki heyetle birlikte kazı alanını gezen Bakan Çavuşoğlu ve Bakan Ersoy’a Prof. Dr. Feriştah Alanyalı tarafından yapılan çalışmalarla ilgili bilgi verildi. Lansmana, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Antalya Valisi Ersin Yazıcı ve AK Parti Antalya milletvekilleri Tuba Vural Çokal ve İbrahim Aydın’ın da aralarında bulunduğu davetliler katıldı.

A new travel route is being created in Ancient Side Haber

A new travel route is being created in Ancient Side

A travel route is being created in Side, where ancient and modern life are intertwined Side, one of the important tourism centers, hosts many local and foreign tourists with its historical ruins, sea, beaches and hotels. Side, which is the most important port city of Pamphylia in the form of a peninsula, attracts attention with its historical past. With the excavations started in 1947, it was determined that Side was used as an uninterrupted settlement between the 7th century BC and the 7th century AD, and life continues as a neighborhood today. The Ministry of Culture and Tourism started a feverish work to create a travel route in November last year, in order to open the artifacts unearthed from the excavations in the region where daily life takes place and to preserve the traces of the past. While excavations continue in the region, conservation and restoration activities are carried out. Illegal structures are demolished and the artifacts under them are brought to light Anadolu University Faculty of Literature, Archeology Department lecturer and Side Ancient City Excavation Head Prof Dr Feriştah Alanyalı told Anadolu Agency (AA) that excavations have been carried out in Side, which is known as a commercial and port city, for 76 years. Explaining that the protection process in the form of first and third degree urban and third degree protected areas has been started in the city since 2014, Alanyalı stated that citizens live intensively in the urban and third degree protected area between the theater and the port. Expressing that most of the excavation areas are privately owned, Alanyalı said: "Private property was full of illegal structures, these structures were demolished. We are carrying out excavations in these plots with the support of the Ministry of Culture and Tourism and the plot owners. We carry out systematic excavations, then we carry out conservation and restoration works. Afterwards, the owner of the parcel has the right to reconstruct as stipulated in the conservation plan. There is really an urban archeology being carried out here. After the illegal structures were demolished, the works that came out from under them are exhibited, while in the first years they were mostly exhibited under the glass space, in recent years, if technical conditions allow, an arrangement has been made in such a way that they can be visited inside these ancient structures. While modern life continues on one side, the remains unearthed in the same parcel can be watched by visitors. I think this was a good example for the ancient cities located in Side." Expressing that the ancient city was spread over a very wide area, Alanyalı stated that the excavation works in the urban and third degree archaeological site area approached 150 parcels. Prof. Dr. Alanyalı emphasized that the excavations in the city made a great contribution to the scientific world. Noting that they were able to draw up a comprehensive city plan for the Ancient City of Side, Alanyalı said, "Our research in recent years has shown that there was an uninterrupted settlement between the 7th century BC and the 7th century BC. This is extremely important for the scientific world." Expressing that very important structures belonging to the city were unearthed during the excavations carried out on private property, Alanyalı said that a port agora, which they were not aware of, and a customs building were unearthed. In addition, Alanyalı stated that they have identified structures such as the temples of Serapis and Aphrodite, the Synagogue and many residences, and various inscriptions, where the 1400-year urbanization process can be followed. Ancient and modern city intertwined in Side Underlining that Side is an important tourism city, Alanyalı continued his words as follows: "Side is an ancient city that receives many local and foreign visitors, and it is also a modern settlement. As such, we have been carrying out intensive work since November under the auspices of our Minister, Mehmet Nuri Ersoy. In order to explain the city to the visitors, to enable them to spend more time in the city, and to show that this is not just a modern city, but that the ancient city and modern life continue together, we mainly started conservation and restoration works. I think this was also a turning point in the history of Side research. Since November, we have been carrying out many projects together with archaeologists, architects, restorers, with the support of the Ministry of Culture and Tourism. We plan to complete the projects to a large extent by May." Alanyalı noted that at the end of this project, they will start the restoration of the three-storey monumental fountain. Stating that they will bring the main streets, which attract great attention of tourists, to a shape that can be visited comfortably, Alanyalı said, "It is very important to create a visitor itinerary in the region. We are doing the maintenance and repairs of the monuments on the sightseeing route." Stating that the restorations of the monumental fountain, the Temple of Athena and the Bath-gymnasium Complex are continuing within the scope of the works, Alanyalı stated that they plan to open this area as soon as possible by organizing a sightseeing route. Stating that visitors can visit ancient ruins and watch excavations in a modern city in Side, Alanyalı said, "Side is a special city in this respect. In a city where tourism is very intense, it brings other responsibilities to archaeologists. Our most important works are scientific studies, but we also need to make arrangements to share the scientific results we have determined with the visitors who come here. Since November, we have been carrying out an intensive work under the auspices of our minister."

Antik Side'de yeni gezi güzergahı oluşturuluyor Haber

Antik Side'de yeni gezi güzergahı oluşturuluyor

Antik ve modern yaşamın iç içe olduğu Side'de gezi güzergahı oluşturuluyor Önemli turizm merkezlerinden biri olan Side, gerek tarihi kalıntıları gerekse denizi, sahilleri, otelleriyle yerli ve yabancı çok sayıda turisti ağırlıyor. Yarım ada şeklinde Pamfilya'nın en önemli liman kenti olan Side, tarihi geçmişiyle ilgi çekiyor. İlk olarak 1947 yılında başlatılan kazı çalışmalarıyla milattan önce 7. yüzyıl ile milattan sonra 7. yüzyıl arasında kesintisiz yerleşim yeri olarak kullanıldığı tespit edilen Side'de, bugün de mahalle olarak yaşam devam ediyor. Günlük hayatın sürdüğü bölgede kazı çalışmalarından çıkan eserlerin ziyarete açılabilmesi ve geçmişin izlerinin korunabilmesi amacıyla Kültür ve Turizm Bakanlığınca geçen yıl kasımda gezi güzergahı oluşturulması için hummalı bir çalışma başlatıldı. Bölgede bir yandan kazı devam ederken bir yandan konservasyon ve restorasyon faaliyetleri yürütülüyor. Kaçak yapılar yıkılarak altındaki eserler gün yüzüne çıkarılıyor Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Side Antik Kenti Kazı Başkanı Prof. Dr. Feriştah Alanyalı, AA muhabirine, ticaret ve liman kenti olarak bilinen Side'deki 76 yıldır kazı çalışmaları yürütüldüğünü söyledi. Kentte 2014 yılından bu yana birinci ve üçüncü derece ile kentsel ve üçüncü derece sit alanları şeklinde koruma süreci başlatıldığını anlatan Alanyalı, tiyatro ile liman arasında kalan kentsel ve üçüncü derece sit alanı bölgesinde vatandaşların yoğun bir şekilde yaşadığını belirtti. Bu nedenle kazı bölgelerinin büyük bir bölümünün özel mülkiyette yer aldığını ifade eden Alanyalı, şunları söyledi: "Özel mülkiyet kaçak yapılarla doluydu, bu yapılar yıkıldı. Kültür ve Turizm Bakanlığı ve parsel sahiplerinin desteğiyle bu parsellerde kazıları yürütüyoruz. Sistematik kazılar yapıyoruz, arkasından konservasyon ve restorasyon çalışmalarını yürütüyoruz. Daha sonra da parsel sahibi koruma amaçlı imar planının öngördüğü şekilde yeniden yapılaşma hakkına sahip oluyor. Burada gerçekten bir kent arkeolojisi yürütülmekte. Kaçak yapılar yıkıldıktan sonra altından çıkan eserler sergileniyor, ilk yıllarda daha çok cam mekan altında sergilenirken son yıllarda eğer teknik koşullar mümkün kılarsa bu antik yapıların içinde gezilebilecek şekilde bir düzenleme yapılıyor. Bir tarafta modern yaşam devam ederken aynı parselin içinde bir taraftan da açığa çıkarılan kalıntılar ziyaretçilere izletilebiliyor. Bence bu Side konumunda olan antik kentler için güzel bir örnek oldu." Antik kentin çok geniş bir alana yayıldığını dile getiren Alanyalı, kentsel ve üçüncü derece arkeolojik sit alanında kazı çalışmalarının 150 parsele yaklaştığını bildirdi. Prof. Dr. Alanyalı, kentte sürdürülen kazıların bilim dünyasına büyük katkı sunduğunu vurguladı. Side Antik Kenti'nin kapsamlı bir kent planını çıkarabildiklerini kaydeden Alanyalı, "Son yıllarda yaptığımız araştırmalar, milattan önce 7. yüzyıldan milattan sonra 7. yüzyıla arasında kesintisiz bir yerleşim olduğunu gösterdi. Bu bilim dünyası için son derece önemli." dedi. Özel mülkiyette yapılan kazılarda da kente ait çok önemli yapıların açığa çıkarıldığını dile getiren Alanyalı, varlığından haberdar olmadıkları bir liman agorasının, bunun yanında bir gümrük binasının gün yüzüne çıktığını söyledi. Ayrıca Serapis ve Aphrodite tapınakları, Sinagog ve çok sayıda konut, çeşitli yazıtlar gibi 1400 yıllık kentleşme sürecinin takip edilebileceği yapıları tespit ettiklerini aktaran Alanyalı, kazı çalışmalarında bugüne kadar çok yol kaydettiklerini ancak çalışmaların daha da devam edeceğini bildirdi. Side'de antik ve modern kent iç içe Side'nin önemli bir turizm kenti olduğunun altını çizen Alanyalı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Side yerli ve yabancı çok ziyaret alan bir antik kent, aynı zamanda da modern bir yerleşim. Böyle olunca bakanımız Mehmet Nuri Ersoy'un himayesinde kasımdan bu yana yoğun bir çalışma yürütüyoruz. Ziyaretçilere kenti anlatabilmek, kentte daha çok vakit geçirmelerini sağlamak ve buranın sadece modern kentten ibaret olmadığını, antik kent ile modern yaşamın birlikte devam ettiğini gösterebilmek için ağırlıklı olarak konservasyon ve restorasyon çalışmalarına başladık. Bu bence Side araştırma tarihçesi açısından da bir dönüm noktası oldu. Kasımdan bu yana Kültür ve Turizm Bakanlığının desteğiyle arkeologlar, mimarlar, restoratörler ile çok sayıda projeyi bir arada yürütüyoruz. Projeleri mayısa kadar büyük oranda tamamlamayı planlıyoruz." Alanyalı, bu proje sonunda da üç katlı anıtsal çeşmenin restarosyonunu da başlayacaklarını kaydetti. Turistlerin yoğun ilgi gösterdiği ana caddeleri, rahat gezilebilecek şekle getireceklerini söyleyen Alanyalı, "Bölgede bir ziyaretçi gezi güzergahı oluşturmak çok önemli. Gezi güzergahındaki anıtların bakım ve onarımlarını yapıyoruz." diye konuştu. Çalışmalar kapsamında anıtsal çeşmede, Athena Tapınağı'nda ve Hamam-gymnasium Kompleksi'nde restorasyonlarının da devam ettiğini belirten Alanyalı, bu bölgeyi de en kısa zamanda gezi güzergahıyla düzenleyerek ziyaretçileri açmayı planladıklarını bildirdi. Ziyaretçilerin Side'de modern bir şehrin içinde antik kalıntıları gezebildiklerini, kazıları izleyebildiklerini aktaran Alanyalı, "Side bu açıdan özel bir kent. Turizmin çok yoğun olduğu bir kentte, arkeologlara bu tür kentler başka sorumluluklar da getiriyor. Bizim en önemli çalışmalarımız bilimsel çalışmalar ama bunun yanında bizim tespit ettiğimiz bilimsel sonuçları, buraya gelen ziyaretçilerle de paylaşabilecek şekilde düzenlemeler yapmamız gerekiyor, kasımdan bu yana bakanımızın himayesinde yoğun bir çalışma gerçekleştiriyoruz." diye konuştu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.