Hava Durumu

#Sofya

TOURISMJOURNAL - Sofya haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Sofya haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Edirne-İstanbul Arası Hızlı Tren ile Kısalıyor Haber

Edirne-İstanbul Arası Hızlı Tren ile Kısalıyor

Halkalı-Kapıkule Demir Yolu Projesi kapsamında Edirne’yi İstanbul’a bağlayacak hızlı tren hattındaki çalışmalar tüm hızıyla devam ediyor. Proje, 153 kilometrelik Kapıkule-Çerkezköy hattı, 67 kilometrelik Çerkezköy-Ispartakule hattı ve 8,4 kilometrelik Ispartakule-Halkalı hattı olmak üzere 3 etaptan oluşuyor. ÇERKEZKÖY-KAPIKULE HATTI TAMAMLANIYOR Projenin ilk etabı olan 153 kilometrelik Çerkezköy-Kapıkule hattındaki çalışmaların 2025 yılı sonunda tamamlanması planlanıyor. Edirne kent merkezinde inşa edilen 680 metre uzunluğundaki Tunca Nehri viyadüğü büyük oranda tamamlandı. Ayrıca Kapıkule Sınır Kapısı güzergahındaki çalışmalar da sürüyor. 2019 yılında yapımına başlanan proje tamamlandığında, Halkalı ile Kapıkule arasındaki seyahat süreleri yolcu trenlerinde 3,5 saatten 1 saat 35 dakikaya, yük trenlerinde ise 8 saatten 3,5 saate düşecek. 2028’DE TAMAMI KULLANIMDA OLACAK AK Parti Edirne Milletvekili Fatma Aksal, projenin tüm etaplarının 2028 yılı sonuna kadar tamamlanmasının planlandığını açıkladı. Aksal, ilk etap tamamlandığında 2025’te Çerkezköy ile Sofya arasında tren seferlerinin başlayacağını belirtti. İSTANBUL HAVAALANI VE KUZEY MARMARA BAĞLANTISI Projenin iki hızlı tren hattı içerdiğini ifade eden Aksal, "Birinci projede hızlı tren Kapıkule-Çatalca oradan İGA İstanbul Havaalanı'na geçecek. Havaalanından üçüncü köprü üzerinden Ankara'ya bağlanacak. Önceki dönem Ulaştırma Bakanımızın ifadesiyle 'Demir Kuzey Marmara' diye tarif edilen bir yol var, bu ikinci bir hat olacak. Edirnelileri İstanbul Havaalanına bağlayacağı için o da çok önemli" sözlerini kaydetti.

Türkler Bulgaristan tatilinde, Bulgarlar Türkiye tatilinde Haber

Türkler Bulgaristan tatilinde, Bulgarlar Türkiye tatilinde

Türk turistler Covid-19 salgınının ardından seyahat rotalarını Balkanlara çevirirken, Bulgaristan en çok tercih edilen ülkelerin başında geliyor. Covid-19 salgınının ardından birçok kişi yeni seyahat rotaları oluşturmaya başladı. Yunanistan, Kosova, Kuzey Makedonya ziyaretlerini içeren Balkan turlarıyla birçok turist tarihi güzellikleri yerinde görme fırsatı yakalıyor. Bulgaristan'a yeni bir kültür öğrenmek ve tarihi bir ziyaret gerçekleştirmek için gelenlerin sayısı fazla olsa da "ata toprağını görmek" isteyenler de çoğunlukta bulunuyor. Türkiye'den birçok turist de komşu ülke Bulgaristan'a günübirlik turlarla seyahat ediyor. İstanbul, Çorlu, Tekirdağ ve Çanakkale'de bulunan çok sayıda tur acentesi, neredeyse her hafta Bulgaristan'a otobüslerle turistler gönderiyor. Turların başında ise başkent Sofya, Filibe, Varna, Nessebar ve Burgas bulunuyor. Kış turizmi için Bulgaristan'ı tercih edenler, Bansko ve Pamporovo kayak merkezlerini ziyaret ediyor. Bansko ve Pamporovo, en fazla yabancı turisti de Türkiye'den karşılamaya hazırlanıyor. Hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde seyrettiği bu günlerde kayak sezonu sekteye uğrasa da Sofya ve Filibe turlarına ilgi bir hayli büyük. Turist rehberi Alexandar, Türklerin bölgeye büyük ilgi gösterdiğini belirterek, "Yakın coğrafya olduğumuz için ve buradaki atmosferi beğendikleri için Filibe tercih edilen bir yer oldu. Eski Filibe evleri, 18. ve 19. yüzyılın Osmanlı mimarisini gözler önüne seriyor. Türk turistlerden büyük rağbet görüyoruz. Memnun kalıyorlar. Buradaki ortamın keyfine hayran kalıyorlar" ifadelerini kullandı. "Farklı kültürler ve düşünceler var" Çanakkale'den gelen Onur Yunal, ocak ayının güneşli havasını Sofya ve Filibe turuyla değerlendirmekten çok mutlu olduğunu söyleyerek, "Bulgaristan’ı beğendim. Gayet güzel, ilginç geliyor. Yeni yerler görmek, yeni mekanlar görmek hoşuma gidiyor. O yüzden katıldım bu tura. Şu anda da gayet memnunum. Bu hafta sonunu doldurmak için geldim, havanın da güzel olması sebebiyle kar tam başlamadan önce son turları, böyle Avrupa’nın girişinden başlayalım dedim. Memnunum. Türkiye'nin dışına çıkınca kültürlerin, her zaman gördüğümüz kültürlerin aynı olmadığını görüyoruz. Farklı kültürler ve düşünceler var. Bunları görmek vizyonumuzu artırıyor. Bu da benim hoşuma gidiyor" dedi. "Çocuklarımızın özellikle komşu ülkeleri görmelerini çok istiyoruz" Tura eşi ve iki kızıyla birlikte Çanakkale'den katılan Mehmet Yavuz ise çocuklarına komşu ülkeleri göstermek istediğini belirtti. Havanın güzelliğinden faydalanarak bir seyahat rotası çizdiklerini ifade eden Yavuz, "Bulgaristan yakın olmasından dolayı ve kültür olarak bize çok benzemesinden dolayı merak ettiğimiz bir lokasyon. Çocuklarımızın da özellikle komşu ülkeleri görmelerini çok istiyoruz. O nedenle hafta sonunu değerlendirmek istedik. Havanın güzelliği de fırsat oldu açıkçası. Çanakkale’den geldiğimiz için bizim açımızdan ekonomik olarak uygun ama Türkiye çok büyük bir ülke, diğer iller açısından uygun olur mu onu bilemiyorum" dedi. Emekliliğinin tadını gezerek ve görerek çıkardığını ifade eden Kadriye Kaytaz, "Çanakkale’den geliyoruz grupla. Hemen hemen her hafta buradayız. Atalarımızın göç ettiği topraklarda, onların bıraktığı yerleri görmek hepimize ayrı bir keyif veriyor. Bu coğrafyadan ayrılmak gerçekten çok zor. İlk defa değil, ben 10'uncu kez geliyorum. Bundan önceki turlarımızda Sofya’nın merkezinde konaklayarak yapmıştık" açıklamasında bulundu. Reşide Şen, eşiyle birlikte gönül bağı oldukları Bulgaristan’ı turlar sayesinde gezip gördüklerini söyleyerek, "Ata toprakları olduğu için, köklerimiz burada olduğu için geldik. Bu üçüncü gelişimiz. Çok beğeniyoruz" ifadelerini kullandı. Reşide Şen'in eşi ise, "Tabii ki beğeniyoruz, geliyoruz. Ata topraklarımızı ziyaret edelim istiyoruz" dedi. "Ata topraklarını geziyorum" Müjdat ve Meryem Yersen çifti de hem Sofya, hem Filibe’yi çok beğendiklerini ifade ederken, özellikle eski Osmanlı mimarisine benzeyen eski Filibe evlerinden çok etkilendiklerini kaydetti. Buradaki tarihin güzel korunduğu belirten Müjdat Yersen, "Filibe’de Osmanlı mimarine benzer yapılmış evler gördük. Korunmuşlar, sanırım bunlar UNESCO korumasında" ifadelerini kullandı. Anne tarafının Selanik’ten, baba tarafının da Rodop Dağları'ndan Bulgaristan’dan geldiğini söyleyen Meryem Yersen, "Ata topraklarını geziyorum. Bugün mutluyum" sözlerini kullandı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.