Hava Durumu

#Suriye

TOURISMJOURNAL - Suriye haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Suriye haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Türkiye'den Şam’a Uçuşlar 23 Ocak’ta Başlıyor Haber

Türkiye'den Şam’a Uçuşlar 23 Ocak’ta Başlıyor

ANTALYA (İHA) - Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Türk Hava Yolları’nın (THY) 23 Ocak’ta Şam’a başlatacağı uçuşların, Suriye’de BAAS rejiminin sona ermesiyle başlayan yeni sürecin önemli bir işareti olduğunu ifade etti. Antalya’daki Türk Hava Yolları Yönetim Zirvesi 2025 etkinliğinde konuşan Uraloğlu, haftada 3 sefer olarak düzenlenecek uçuşların Suriye’de istikrarı destekleyeceğini belirtti. Ayrıca, THY’nin Şam’da yaptığı incelemelerin ardından gerekli hazırlıkların tamamlandığını ekledi. BİNGAZİ SEFERLERİ YENİDEN BAŞLADI Bakan Uraloğlu, 10 yıl aradan sonra Bingazi’ye başlayan uçuşların da büyük bir adım olduğunu dile getirdi. Haftada 3 frekans olarak planlanan uçuşlar ile ilgili "Bingazi seferlerinin Trablus ve Bingazi’den gelecek talepler doğrultusunda artacağına inanıyorum. Bu gelişme, havacılık sektörümüzün bölgedeki etkinliğini daha da artıracak" ifadelerini kullandı. İSTANBUL HAVALİMANI AVRUPA’NIN ZİRVESİNDE İstanbul Havalimanı’nın, 2024’te 517 bin 285 uçak trafiği ve 80 milyon yolcuyla Avrupa’nın en yoğun havalimanı olarak liderliğini sürdürdüğünü vurgulayan Bakan Uraloğlu, 2025’te hayata geçirilecek "Eş Zamanlı Bağımsız Üçlü Paralel Pist Operasyonları" ile bu konumu daha da güçlendireceklerini belirtti. TÜRKİYE HAVACILIKTA KÜRESEL AKTÖR Küresel havacılık sektöründe etkili bir rol oynadıklarını söyleyen Uraloğlu, Çin, Hindistan ve Avrupa Birliği ile iş birliği çalışmalarının sürdüğünü dile getirdi. Bakan Uraloğlu, "Havacılık sektöründe geldiğimiz nokta, Türkiye’yi bir transit merkez haline getirmiştir. Bu başarıda emeği geçen herkes, özellikle Türk Hava Yolları ailesi, bu gururu fazlasıyla hak etmektedir" dedi.

Hatay’dan Suriye’ye Uzun Tır Kuyrukları Haber

Hatay’dan Suriye’ye Uzun Tır Kuyrukları

HATAY (İHA) - Suriye'de 61 yıllık Baas rejiminin sona ermesinin ardından ithalat yasağı kaldırıldı, Hatay'dan Suriye'ye giden tırların oluşturduğu uzun kuyruklar dikkat çekti. Kilometrelerce uzayan araç sıraları dronla havadan kaydedildi. 13 yıl süren iç savaşın bitmesiyle, Türkiye’den gelen ürünler başta Şam ve Halep gibi büyük şehirlere ulaşmaya başladı. Artan ticaret, sınır kapılarındaki araç kapasitesini 2 binlere kadar çıkardı. Ancak Suriye'deki yüksek vergi oranları, tüccarlar arasında sorunlara neden olmaya başladı. ŞOFÖRLERDEN TİCARET YORUMU Tır şoförü Abdulhamit Bingöl, savaş öncesinde günde 150 aracın geçiş yaptığını, şimdi bu sayının 400’ü bulduğunu belirtti. "Suriye'deki savaş bitmeden önce sınırlar sıkı olduğu için gidemiyorduk. Beşar Esad'ın zamanları bayağı rahatsızdı. Şimdi ise sıkıntı yok. Savaşın bitmesi Müslüman alemi için çok iyi oldu, şu anda işler yavaş yavaş açılıyor. Buradan Suriye'nin Azez, Afrin ve diğer bölgelerine gidiyoruz. Suriye devletinin uyguladığı belirli miktardaki vergilerin artmasından dolayı burada eylem yapıldı. Vergiler nedeniyle bekliyoruz" dedi. Bir diğer şoför Yücel Keskincik ise artan ticarete rağmen sırada beklemek zorunda kaldıklarını ifade ederek, "Şu anda ben salı gününden burada beklemekteyim. Bugün cumartesi, daha pazartesiye kadar benim sıram gelmiyor. Cilvegözü sınır kapısından karşı tarafa geçiyoruz. Şu anda bu araçların burada beklemesi çok sıkıntı oluşturuyor. Biz geceleri yatamıyoruz. Savaşın bitmesiyle durum çok iyi gidiyor, şimdi geçişler eskiye göre daha iyi durumda" yorumunda bulundu. Hüseyin Kızıldağ ise yeni vergiler nedeniyle tüccarların zorluk yaşadığını vurguladı. Kızıldağ, "Savaşın bitmesiyle daha iyi oldu ama biraz sıkıntı yaşıyoruz. Suriye devletinin geçiş vergilerinde zam yapması, girişleri ve çıkışları biraz duraklattı. Buradaki güvenlik konusu süper, arabayı bırakıp gidiyoruz. Güvenliğimiz çok güzel sağlanıyor. Burada 6 gündür bekliyoruz, sırayla alıyorlar ve gidiyoruz. Önceden 3 günde geçiyorduk ama şimdi Suriye devletinin vergilerde zam yapmasından dolayı tüccarlar geri adım attı. Bu yüzden biraz sorun yaşıyoruz" dedi.

Kiralık Konutlarda Rahatlama Beklentisi Artıyor Haber

Kiralık Konutlarda Rahatlama Beklentisi Artıyor

KONYA (İHA) - Konya Emlakçılar Odası Başkanı Sedat Altınay, kış sezonu ve tayinlerin sona ermesiyle birlikte Konya'da kiralık konutlarda bir rahatlama yaşandığını ifade etti. Altınay, "Enflasyonun da aşağı doğru bir ivme kazanmasının önümüzdeki günlerde kiralarda çok büyük etken olacağı kanaatindeyiz" diye ekledi. Ayrıca, Suriyelilerin ülkelerine dönmesinin kiralara olumlu yansımasının beklendiğini belirtti. KIŞ SEZONU FİYATLARI ETKİLİYOR Ev sahiplerinin kış aylarında kira fiyatlarında indirim yaptığı belirtiliyor. Altınay, bu durumun kiralama fiyatlarının durağan bir seviyede seyretmesini sağladığını vurgulayarak, "Kış sezonu olmasından dolayı kiraya verilemeyen konutların mal sahipleri yakıt gideri, aidat giderlerinden kurtulmak ve kira geliri elde edebilmek için konutlarını uygun fiyatlara çekerek gayrimenkullerin kiralanmasını hedefliyorlar" dedi. ARZ-TALEP DENGESİ DEĞİŞİYOR Kiralık ev bulma sorununun azaldığını ifade eden Altınay, Konya'da şu anda bol miktarda kiralık daire bulunduğunu söyledi. "Arz talep dengesinde farklılıklar söz konusu. Şu anda arz edilen gayrimenkul fazla olduğu için vatandaşlarımız bütçesine uygun, kaliteli, muhit olarak kendilerine uygun bölgelerden kiralıklar bulabiliyor" dedi. Özellikle enflasyonun düşüş eğiliminde olmasıyla birlikte kira fiyatlarının da daha makul seviyelere ineceği öngörülüyor. KİRALIK EVLERDE FİYATLAR DENGELENİYOR Konut kiralamak isteyenlerin artık bütçelerine uygun, ulaşımı kolay, istedikleri bölgelerde ev bulmakta zorlanmadığını belirten Altınay, kira fiyatlarının önceki artış trendinin aksine düşmeye başladığını açıkladı. Mevcut kiracıların fiyat konusunda daha makul davranması gerektiğini de ekledi.

Antalya Yat Üretiminde Türkiye'yi Zirveye Taşıyor Haber

Antalya Yat Üretiminde Türkiye'yi Zirveye Taşıyor

ANTALYA (İHA) - Antalya Serbest Bölgesi, 2024 yılında ticaret hacmini yüzde 2 artırarak 1 milyar 117 milyon dolara çıkardı. Bölge, yat üretimindeki liderliğini korurken ihracatta yüzde 151’lik ithalatı karşılama oranıyla Türkiye ortalamasını ikiye katladı. Bölge Genel Müdürü Zeki Gürses, 2025 hedefinin 1,25 milyar dolar olduğunu açıkladı. DÜNYA ÇAPINDA YAT ÜRETİM MERKEZİ 2024'te bölgede toplam 78 yat üretilip satıldı, bu teknelerin toplam satış değeri 162 milyon doları buldu. 2000 yılından bu yana üretilen 772 yatın toplam değeri ise 1,8 milyar doları geçti. Üretim, müşterilerin özel taleplerine göre şekillenirken, İngiltere, ABD ve İtalya gibi ülkelere yoğun ihracat gerçekleştirildi. Ayrıca bölgeden Savunma ve İçişleri Bakanlıkları için askeri tekneler de teslim edildi. Gürses, bölgede 90 metreye kadar teknelerin üretildiğini ve büyük yatların yıl ortasında teslim edilmeye başlanacağını belirtti. AKDENİZ’İN BAKIM-ONARIM ÜSSÜ Bölge, yat üretiminin yanı sıra bakım-onarım hizmetlerinde de öne çıkıyor. Akdeniz’den gelen yabancı tekneler, bölgedeki 25 bin metrekarelik alanda kısa sürede bakım-onarım hizmeti alıyor. Bu faaliyetler, hem istihdam sağlıyor hem de bölge ekonomisine yüksek katma değer kazandırıyor. TURİZM EKONOMİSİNE KATKI Bakım-onarım için gelen tekne sahipleri ve mürettebatı, Antalya'nın turizm ekonomisine canlılık getiriyor. Gürses, bu ziyaretler ile ilgili, "Bakım onarım faaliyetleri, kısa sürede geri dönüşü olan, ciddi anlamda katma değer sağlayan bir faaliyet. Çünkü; yaklaşık 3-6 aylık bir dönemlerde bu faaliyetleri gerçekleştirip hem istihdam anlamında hem de sağladığı katma değer anlamında bölgemize fayda sağlıyor. Antalya'nın turizm dokusu çok iyi. Bu tekne sahipleri bir vesileyle Antalya'ya gelmiş oluyor. Antalya'daki tesislerde konaklıyor, golf oynuyor, kayağını yapıyor ve onun mürettebatı da Antalya'da konaklama imkanı sağlanmış oluyor" ifadelerini kullandı. ELEKTRONİK VE MEDİKAL SEKTÖRLERİNDE İVME Bölgedeki 86 firmanın 49'u yat üretimi, 14'ü elektronik, 4'ü medikal alanında faaliyette bulunuyor. Elektronik sektörü yüksek kilogram değeriyle dikkat çekerken, medikal alandaki yabancı sermayeli firmalar, kadın istihdamına katkıda bulunuyor. İstihdam, 2024 yılında yüzde 12 artarak 8 bin 421 kişiye ulaştı. Yeni yatırımlar ve tesislerle 2025'te daha fazla artış bekleniyor. 2025 BEKLENTİLERİ VE KÜRESEL RİSKLER Zeki Gürses, ABD'nin korumacı politikaları ve Avrupa'daki ekonomik daralmaya rağmen bölgenin ihracat odaklı yapısının bu riskleri fırsata çevireceğini belirtti. Ayrıca Suriye pazarındaki potansiyele dikkat çekerek, ticaret hacminin 2025'te 1,25 milyar dolara ulaşacağını öngördü. ENFLASYON VE KUR ETKİLERİ 2025 yılında enflasyonun yüzde 30 civarında gerçekleşmesi bekleniyor. Gürses, bunun ihracatçılar için maliyetleri azaltıcı bir etkisi olacağını ancak kur baskısının ve girdi maliyetlerinin zorluk yaratabileceğini ifade etti. Kur ve enflasyon dengesizliğinin ihracatçılar için dikkatle takip edilmesi gereken bir konu olduğunu vurguladı.

Palmira Antik Kenti Eski Günlerine Özlem Duyuyor Haber

Palmira Antik Kenti Eski Günlerine Özlem Duyuyor

ŞAM (İHA) - UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan ve "Çölün Gelini" olarak bilinen Palmira Antik Kenti, Suriye iç savaşında yaşadığı büyük yıkımın ardından eski ihtişamını geri kazanmayı umut ediyor. 2015 yılında terör örgütü DEAŞ’ın saldırılarıyla büyük zarar gören kent, Bel Tapınağı ve Zafer Takı gibi simge yapılarını kaybetti. Diğer yapılar da ağır tahribat görürken, bölge 2017’de Rusya’nın desteğiyle rejim güçleri tarafından geri alındı. TURİZMDEKİ ALTIN GÜNLER GERİDE KALDI Savaş öncesi, yabancı turistlerin sıkça ziyaret ettiği Palmira, Suriye’nin ekonomisine önemli katkılar sağlıyordu. Ancak günümüzde bölge halkı, antik kentin tekrar canlanarak turizme kazandırılmasını bekliyor. Bir yerel sakin, "Burası tarihi ve eski bir yer. İnşallah eskisi gibi burası yeniden açılır ve turistler gelmeye başlar" derken, başka bir vatandaş eskiden Avrupa ve Orta Doğu’dan otobüslerle turistlerin Palmira’yı ziyaret ettiğini hatırlattı. ÇÖLÜN GELİNİ PALMİRA’NIN TARİHİ Palmira, Suriye’nin orta kesiminde, Şam’a 215 kilometre uzaklıkta, çölde yer alan eşsiz bir antik kent olup, 1. yüzyılda Roma İmparatorluğu kontrolünde, Pers İmparatorluğu ile Fenikelilerin Akdeniz limanları arasında bir ticaret ve kültür merkeziydi. Roma döneminde, mimarisi ve görkemiyle önemli dini ve ticari bir merkez olan Palmira’nın tarihi M.Ö. 19. yüzyıla kadar uzanıyor. Bu tarihî şehir, savaşın yıkıcı etkilerinden kurtulup tekrar kültürel bir merkez olmayı hayal ediyor.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.