Hava Durumu

#Turizm Yatırımı

TOURISMJOURNAL - Turizm Yatırımı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Turizm Yatırımı haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Libya turizm yatırımıyla normalleşme hedefinde Haber

Libya turizm yatırımıyla normalleşme hedefinde

Libya'nın ekonomik ve sosyal kalkınmasına katkıda bulunmayı hedefleyen Al-Andalus Turizm Yatırım Kompleksi projesi, lüks oteller ve bir yat kulübü ile hem iç hem de dış turizmi teşvik etmek için 2011'de başlatılmıştı. Projenin ana hedefleri arasında yerel ekonomiyi güçlendirmek için alışveriş kompleksi ve diğer ticari alanların inşası da bulunuyor. Ayrıca, proje tamamlandığında yeni istihdam olanakları yaratması bekleniyordu. Yerli ve yabancı yatırımcıları ülkeye çekmeyi hedefleyen Al-Andalus, Libya'nın uluslararası imajını iyileştirmek için de önemli bir adım olarak değerlendiriliyordu. Ancak, projenin 2011'den bu yana süregelen siyasi istikrarsızlık ve güvenlik sorunları nedeniyle gecikmiş olduğu biliniyor.  Hükümetin projeyi 2025 yılına kadar tamamlamayı planlaması, Libya'nın normalleşme ve ekonomik toparlanma çabalarının bir göstergesi olacak Uzmanlar, Al-Andalus Turizm Yatırım Kompleksi'nin başarılı bir şekilde tamamlanması halinde, Libya'nın savaş sonrası yeniden yapılanma sürecinde kritik bir rol oynayabileceğini ve ülkenin ekonomik ve sosyal kalkınmasına önemli katkılar sağlayabileceğini ifade ediyor. "AL-ANDALUS TURİZM YATIRIM KOMPLEKSİ PROJESİ 2025'TE TAMAMLANMALI" Libya'nın Trablus merkezli Başbakanı Abdülhamid El-Dibeybe, dün Al-Andalus Turizm Yatırım Kompleksi projesine yaptığı ziyaret sırasında önemli açıklamalarda bulundu. Trablus'un Hay Al-Andalus bölgesinin başlangıcında yer alan projenin ilk aşamasının Şubat 2025'e kadar tamamlanması gerektiğini vurguladı. Başbakan Dibeybe, "Bu projenin ilk aşamasını gelecek yıl Şubat ayında açmamız gerekiyor. Çünkü bu proje, ülkemizde ekonomik kalkınmayı teşvik etmek için turizm ve ticaret sektörlerini canlandırmada büyük önem taşıyor," dedi. Kompleks, henüz tamamlanmamış Sheraton oteli, açılmış olan Four Points oteli, tamamlanmamış Marina Yat Kulübü, bir idari kompleks ve bir alışveriş kompleksini içeriyor. Bu proje, 2011'deki Kaddafi rejimini sona erdiren devrimden bu yana Libya genelinde yüzlerce, hatta binlerce proje gibi durma noktasına gelmişti. 2011'den bu yana projenin uygulanmasının durmasının başlıca nedenleri arasında hükümet bütçelerinin yetersizliği, siyasi ve güvenlik istikrarsızlığı ile yabancı yüklenicilerle yaşanan sözleşme anlaşmazlıkları (ödeme eksikliği ve fiyat artışları) yer alıyor. Başbakan Dibeybe'nin bu açıklaması, Libya'nın turizm ve ticaret sektörlerini canlandırma çabalarının bir parçası olarak görülüyor. Projenin tamamlanması, ülkenin ekonomik kalkınmasına önemli bir katkı sağlayabilir ve yabancı yatırımcılar için güven artırıcı bir adım olabilir. Ancak, ülkedeki siyasi istikrarsızlık ve güvenlik sorunları devam ederken, projenin belirlenen tarihe kadar tamamlanıp tamamlanamayacağı belirsizliğini koruyor. Yine de hükümetin bu konudaki kararlılığı, Libya'nın normalleşme ve ekonomik toparlanma yolundaki çabalarının bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. kaynak: libyaherald.com

Antalya’ya gelen turist sayısında yüzde 8 artış var Haber

Antalya’ya gelen turist sayısında yüzde 8 artış var

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Antalya'da yaptığı açıklamada, kente gelen turist sayısının 15 milyon 300 bini geçtiğini ve bu rakamın geçen yıla göre %8 arttığını belirtti. Bu artışın, Türkiye'nin sürdürülebilir turizm başarısının ve hükümetin istikrarlı politikalarının bir sonucu olduğunu vurguladı. Bakan “Küresel Sürdürülebilir Turizm Konseyi ile hükümet nezdinde anlaşma imzalayan ilk ülke olarak Ulusal Sürdürülebilir Turizm Programımızı başlattık” dedi.  Turizmin lokomotif şehri olan Antalya'da istikrarlı bir kalkınmayı sağlamak üzere stratejilerimizi, sürdürülebilir ve nitelikli bir turizm hedefi üzerine oluşturduklarının altını çizen Ersoy, ”Tüm dünyayı etkisi altına alan pandemi dönemindeki başarılı politikalarımız sonrasında "Madem dün böyle bir kriz oldu o zaman yarınlarımıza bir teminat oluşturmak gerekiyor" dedik ve harekete geçtik. Küresel Sürdürülebilir Turizm Konseyi ile hükümet nezdinde anlaşma imzalayan ilk ülke olarak Ulusal Sürdürülebilir Turizm Programımızı başlattık. Bu program, konaklama tesislerimizden başlayarak sürdürülebilirlik ilkelerinin, turizmde her kesimin kazanç sağlayabileceği şekilde uygulandığı ve kapsamını aşama aşama genişletebileceğimiz bir şekilde dizayn edildi. Alınmasını şart koştuğumuz sertifikalarımızın kriterleri çevresel sürdürülebilirlikten sosyal sorumluluğa, ekonomik katkılardan kültürel mirasın korunmasına kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor. Nitelikli turizmin geleceği olan sürdürülebilirliği çok geniş bir bağlamda değerlendiriyoruz” diye sözlerine devam etti.  Ersoy, ayrıca arkeolojik varlıkların korunması için "Geleceğe Miras" projesini hayata geçirdiklerini açıkladı. ERSOY: "ALANYA-ANTALYA OTOYOLU İÇİN SÖZLEŞME İMZALANDI"  Ayrıca, Alanya-Antalya Otoyolu için sözleşme imzalandığını ve altyapı yatırımlarının önemine değindi. Batı Kavşağı'nda sonlanacak 122 kilometrelik Alanya Antalya Otoyolu için sözleşme imzalandı. En kısa sürede inşaa çalışmaları başlayacak dedi.  Altyapı bir ülkenin kan damarları olduğunu belirten Bakan Ersoy, ”Hangi sahada hizmet üretirseniz üretin, altyapının kalitesi ve işlevselliği sizin başarınızda bir etkendir. Bizler kültür ve turizm alanında ne yaparsak yapalım, yeterli altyapı ve ulaşım yatırımları olmazsa başarıya ulaşma imkansız olur. Bu nedenle ister sorumluluğumuz dahilinde olsun ister dışında, altyapı projelerine büyük hassasiyet gösterdik. Antalya'mızın trafik problemini hepimiz biliyoruz, hatta yaşıyoruz. Bu sorunu aşmak için Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımızla ortak hareket ediyoruz. Serik'ten başlayıp Konaklı'nın kuzeyinde. Batı Kavşağı'nda sonlanacak 122 kilometrelik Alanya Antalya Otoyolu için sözleşme imzalandı. En kısa sürede inşaa çalışmaları başlayacak. Kavşak yapım çalışmaları da hız kesmeden sürüyor. Bu noktada hatırlatmak isterim ki Kemer'de de hayata geçirdiğimiz çevre ve altyapı yatırımlarımızla bölgenin turizm potansiyelini korumak ve geliştirmek için önemli adımlar attık. Bakanlık olarak, sorumluluk alanımızda olmamasına rağmen, 2021 yılında Serik Atıksu Arıtma Tesisi'ni hizmete açarak bölgedeki çevresel sorunlara çözüm getirmiştik. Bu yılın başında da benzer bir projeyi Kemer'de gerçekleştirdik. Kemer Çamyuva Atıksu Arıtma Tesisi'ni kısa sürede tamamlayarak Mart ayında hizmete açtık. Yaklaşık 2 milyar lira yatırım bedeli olan bu proje, sadece bölgenin 50 yıllık atık su sorununu çözmekle kalmıyor, aynı zamanda turizmde çevresel sürdürülebilirliğin temelini de atıyor. Bu tür yatırımlar sayesinde mavi bayraklı plajlarımızı koruyor ve sayılarını artırıyoruz. geçtiğimiz yıllarda Kemer'de art arda hizmete açtığımız 3 ayrı ücretsiz halk plajımızda halkımıza mavi bayraklı, 5 yıldız konforunda hizmet veriyoruz. Bu başarı, Kemer'in sürdürülebilir turizm hedeflerine katkı sağlayan çevresel yatırımlara dayalıdır. Hem bölgenin doğal kaynaklarını koruyor hem de turizmi 12 aya yayarak turizm gelirlerinde istikrarlı bir artış hedefliyoruz” diye konuştu.

Bakan Şimşek: Turizm yatırımının vergi matrahı yüzde 80 indirimli Haber

Bakan Şimşek: Turizm yatırımının vergi matrahı yüzde 80 indirimli

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye-Suudi Arabistan Yatırım ve İş Forumu'nda gazetecilerin sorularını yanıtladı. Suudi Arabistan'ın çok iddialı turizm hedefleri olduğunu belirten Şimşek, "Türkiye, bu hedeflerin gerçekleştirilmesinde yardımcı olabilir. Çünkü bizim mevsimler örtüşmüyor; onların turizm mevsimi kış, bizimki genelde yaz ve sonbahardır" dedi. Bakan Şimşek, Türkiye'nin inşaat sektöründe çok muazzam birikimi olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti: "Oradaki tesislerin yapılmasına, tesislerinin işletmesine katkıda bulunabiliriz. Oraya tur operatörlerimiz ile turist götürmeye de katkıda bulunabiliriz. Dolayısıyla Türkiye ile Suudi Arabistan'ın bu alanlarda iş birliği yapması hem bizim hem onların menfaatine. Tur operatörlerimiz yazın buraya nasıl turist getiriyorlarsa, para kazanarak, oraya da turist götürebilirler. Biz artık turizmde dünyada ilk 5'teyiz. Yani 2022'de turist sayısında 4. sıradaydık. Bizim 2023 rakamlarımız belli. Dünya rakamları belli olunca belki muhtemelen yine 3. veya 4. sırada olabiliriz. Dolayısıyla Türkiye'nin bu konuda çok ciddi birikimi var." Amaçlarının hizmet ihracatını büyütmek olduğunu belirten Bakan Şimşek, "100 milyar doların üzerine ulaştık. Şimdi bunu daha da büyütmek istiyoruz. Hizmet ihracatına Maliye olarak çok güçlü destek veriyoruz. Yüzde 80 matrah indirimi sağladık. Yani diyelim ki; Türkiye'den siz herhangi bir ülkeye belli alanlarda hizmet ihracatında bulunursanız fiilen ödeyeceğiniz vergi çok çok düşük düzeyde olacak. Yüzde 80 oranlı bir matrah indirimi var, o da önemli" diye konuştu.

Radisson Türkiye'deki otel sayısını 50'nin üzerine çıkaracak Haber

Radisson Türkiye'deki otel sayısını 50'nin üzerine çıkaracak

Radisson Otel Grubu Sürdürülebilirlik, Güvenlik ve Kurumsal İletişimden Sorumlu Global Kıdemli Başkanı Inge Huijbrechts, Türkiye’deki portföylerinin yapım aşamasındaki oteller ile birlikte 45’e ulaştığını belirterek, 'Bu yıl sonuna kadar ülkedeki mevcudiyetimiz 50'den fazla otele çıkacak. Şirket olarak kilit pazarlarımızdan biri olan Türkiye'ye açıkça bağlıyız. Bizim için önemli bir pazar, destinasyon.' dedi. Grubun sürdürülebilirlik ve Türkiye yatırımlarına ilişkin AA muhabirine açıklamada bulunan Huijbrechts, Radisson Otel Grubu olarak 1989'da bu yana sürdürülebilir oteller konusunda çalıştıklarını, salgınla beraber insanların kendileri, çevrelerindeki toplulukların ve gezegenin refahını daha çok önemsediklerini söyledi. Huijbrechts, sürdürülebilirlik bilincinin arttığını ve bunun rakamlarla da kanıtlandığını belirterek, 'Her yıl Expedia ve booking.com tarafından yapılan sektör anketleri var. Sorumlu turizm seçenekleri için rezervasyon yaptırmak istediğini söyleyen insanların sayısı artıyor. Şimdiden bu sayı yüzde 70'in üzerinde.' dedi. Sürdürülülebilirliğin birçok sektörde olduğu gibi konaklama sektöründe de tek bir standardının olmadığını dile getiren Huijbrechts, 'Sürdürülebilirliğe artan bir odaklanma olduğunda, herkes bunun ne anlama geldiğini tanımlamaya çalışıyor. Radisson'da bunu uyumlaştırmaya yardımcı olmak amacıyla farklı endüstri platformlarının parçasıyız. Turizm ve seyahat endüstrisi için önemli bir platform olan Dünya Seyahat ve Turizm Konseyi'nin ve ortak tanımlar bulmaya çalışan rakiplerimizle birlikte Sürdürülebilir Otelcilik Antlaşması'nın bir parçasıyız. Ayrıca Küresel Sürdürülebilir Turizm Konseyi olan GSTC'nin bir üyesiyiz ve Türkiye, oteller için sürdürülebilirlik sertifikalarını teşvik etmek için bir anlaşma imzaladı.' şeklinde konuştu. Inge Huijbrechts, karbon ayak izini azaltmanın çok önemli olduğuna dikkati çekerek, 'Enerji, su ve atık ayak izimizi azaltmada her zaman başarılı olduk. 2010'dan 2019'a kadar Radisson Otel Grubu, enerji ve su tüketiminin ortalama ayak izini 30 oranında azalttı. Biz de şirket olarak 2050 yılına kadar net sıfırı taahhüt ediyoruz.' ifadelerini kullandı. - '2050’ye kadar karbon nötr olmayı hedefliyoruz' 2050’ye kadar karbon nötr olmayı hedeflediklerini belirten Huijbrechts, şunları kaydetti: 'Net sıfır olmak her şirket için büyük bir hedef. Bu yola giden yolu tanımlama şeklimiz ise bilime dayalı hedefler dediğimiz bir mekanizma içinde. Artık şirketlerin net sıfıra giden yolu nasıl hesaplamaları gerektiğini söyleyen bir kurum var. Dolayısıyla, onaylanmış, yayınlanmış, bilime dayalı hedeflere dayalı net sıfır emisyon taahhüdümüz var ve yaklaşık 2030 yılına kadar emisyonlarımızı yarıya indirmemiz gerektiği anlamına geliyor. Bilime dayalı hedeflere göre değerlendirdiğimizde, 1., 2. ve 3. kapsam için bir hedefiniz olması gerekiyor. Kapsam 1 ve 2 yönetimi bizim tarafımızdan yapılan otellerimizdeki her şeyi kapsar. Kapsam 3 ise franchising otellerimiz ve tedarik zincirindeki emisyonları içerir. Küresel olarak da portföyümüzde ve Türkiye’deki portföyüzümüzde aynı zamanda franchise oteller bulunuyor. Karbon ayak izini azaltmak için franchising ortaklarıyla da yakın iş birliği içerisinde çalışmaktayız.' Huijbrechts, Türkiye’de uzun yıllardır faaliyet gösterdiklerini aktararak, Radisson Blu Bosphorus Hotel’in Türkiye’de açılan üçüncü otelleri olduğunu, daha sonra ülkedeki portföylerini yapım aşamasında olan oteller ile birlikte 45’e çıkardıklarını ve yıl sonuna kadar 50'den fazla otellerinin olacağını ifade etti. - 'Türkiye bizim için önemli bir destinasyon' Türkiye’nin kendileri için önemli bir pazar olduğunu vurgulayan Huijbrechts, sözlerini şöyle sürdürdü: 'Şirket olarak kilit pazarlarımızdan biri olan Türkiye'ye açıkça bağlıyız. Bizim için önemli bir pazar, önemli bir destinasyon. Ayrıca geçtiğimiz yıl otellerimize daha iyi hizmet verebilmek için bölge ofisimizi genişlettik. Gördüğümüz şey, bence çok büyük bir potansiyel ve çok fazla gelişme olduğu. Radisson olarak genellikle iş otelleriyle tanınıyoruz. Türkiye’de halihazırda 5 marka ile karşınızdayız. Radisson Collection, Radisson Blu, Radisson, Park Inn by Radisson ve Radisson Individuals. Bu yılın sonunda İzmir'de bir markamızı daha, Radisson RED'i bünyemize katıyoruz. Şimdi ise tatil, sahil ve dağ destinasyonlarında ve ayrıca ikincil şehirler olan Yalova ve Eskişehir'de gelişiyoruz. Ayrıca, yakında Antalya Kaş'ta otel açacağız. Bodrum'da güzel bir Radisson Collection otelimiz var. Bu yüzden perspektif açısından, marka sayısını arttırıyoruz, portföyümüzü ve gittiğimiz yerleri genişletiyoruz ve yatırımcılarla ortaklık yaptığımız yerleri genişletiyoruz.'

Turizmde kullanılacak "Yeşil Destinasyon Modeli" başarılı Haber

Turizmde kullanılacak "Yeşil Destinasyon Modeli" başarılı

Enerjisa Enerji, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ve Sabancı Üniversitesi enerji verimliliği, yenilenebilir enerji ve sürdürülebilir turizm uygulamalarıyla Küçükköy’de yeşil destinasyon modeli oluşturmayı amaçlayarak 18 aylık ortak bir çalışma gerçekleştirdi. 10 milyon liralık yatırımla tamamlanan SENTRUM projesi kapsamında turizm işletmeleri ve kamu binalarına yönelik enerji etüt çalışmaları gerçekleştirildi; işletmelere enerji verimli aydınlatma ve beyaz eşya desteği verildi, kamu binalarına güneş enerjisi sistemleri kuruldu ve köy yüksek hızlı elektrikli araç şarj altyapısına kavuştu. Proje kapsamında, enerji verimliliği ve güneş enerjisi santrali uygulamaları gerçekleştirilen Necmi Komili İlk ve Orta Okulu “Net Sıfır Enerjili Bina” olarak Türkiye’de ilklerin arasında yer aldı. Tüm bu çabalar, iklim değişikliğine karşı mücadelede de ölçülebilir faydalar sağladı. Enerjisa Enerji “İşimin Enerjisi” çatısı altında enerji verimli teknolojiler ve yenilenebilir enerji uygulamalarıyla bölgede yılda 15 bin kg kömür kullanımının önüne geçilerek enerji tasarrufu sağlandı. Yine yenilenebilir enerji sistemleri sayesinde yıllık ~90 bin kg miktarda karbon emisyonu engellenmiş oldu. Sürdürülebilir Enerji Temelli Turizm Uygulama Merkezi (SENTRUM) projesi, turizm sektörünün yenilenebilir enerji kaynaklarından ve diğer sürdürülebilir uygulamalardan tek destinasyonda nasıl yararlanabileceğini somut olarak ortaya kondu. Enerjisa Enerji’nin Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ve Sabancı Üniversitesi ile birlikte hayata geçirdiği Sürdürülebilir Enerji Temelli Turizm Uygulama Merkezi (SENTRUM) uluslararası basında geniş bir yer buldu

Antalya turizmde büyüme yaşarken tarımda tarihi küçülme oldu Haber

Antalya turizmde büyüme yaşarken tarımda tarihi küçülme oldu

Antalya, son yıllarda "turizm kenti" olmasının hem faydalarını hem de olumsuz etkilerini yaşadı. Salgın döneminde kapanmalar Antalya ekonomisini dibe çekti. Salgın bitince bu kez de rekor büyüme oldu. TÜİK 2021 yılının gayrisafi yurtiçi hasıla iller verisini açıkladığında Antalya'nın Türkiye'nin en yüksek büyüme gerçekleştirilen il olduğu anlaşıldı. Kentte pandemi döneminde bekletilen projeler pandemi sonrası gündeme alındı. 2020de toplam 707 projeye 7,5 milyar liralık yatınm teşvik belgesi alman Antalya'da bu rakam 2021'de 593 projeyle 12,3 milyar liraya, 2022'de ise 336 projeyle 33 milyar liraya çıktı. Antalya yatırım projeleri, Türkiye toplamının %7'sini geçiyor (Bakanlıktan teşvik belgesi alınan projeler) Açıklanmış rakamlar üzerinden bakıldığında en çarpıcı veri yatırımlar cephesinde gerçekleşmiş gözüküyor. Antalya'da 2022 yılının 11 ayında teşvik belgesine bağlanan yatırım projelerinin değeri Türkiye toplamının yüzde 7'sini geçiyor. Bu rakam 2020'de Türkiye toplamının yüzde 2.l'i. 2021'de yüzde 3.3'ü düzeyindeydi. 2022'de belge alınan 336 projelerin toplam yatırım tutarı 33 milyar lirayken bu yatırımların 27.8 milyarını turizm ve diğer hizmet iş kollarındaki yatırımlar oluşturuyor.  Her 100 evden 30'dan fazlası yabancıya satılmış Son günlerde Antalya, yabancılara gayrimenkul satışlarında gerçekleşen rekor seviyelerle konuşuluyor. Antalya'da satılan her 100 evden 30'dan fazlası yabancılara satılıyor. Bu, Türkiye ortalamasında yüzde 5'i. 2021 yılında Antalya'yı 8.7 milyon turist çekti. Bunun 3.5 milyonu Rusya vatandaşlarıydı. Antalya'da en çok ev satın alanlar da onlar. ATSO BAŞKANI ALİ BAHAR: ÜLKE EKONOMİSİNİN ÜZERİNDE BİR BÜYÜME GERÇEKLEŞTİRDİK Birlikte çalışmayı öğrenmeli, ötekileştirmeden, entegre ederek, birlikten kuvvet doğurmalıyız. Bu fırsatı iyi değerlendirdiğimiz takdirde gerçek bir dünya kenti olabilir, müreffeh yarınların hayalini kurabiliriz Antalya borsaya yöneldi Son veriler Antalya'dan 102 bin kişinin borsada 22 milyar TL'lik yatırımının olduğunu gösteriyor. Son 2 - 3 ay içerisinde borsaya Antalya'dan ciddi bir yöneliş olmuştur. Esasen tasarrufların altın ve döviz gibi geleneksel yatırım araçları yerme, sermaye piyasasında değerlendirilmesi olumlu bir gelişmedir. Ancak bunun günlük şans oyunu gibi değil, uzun vadeli, bilinçli ve akılcı birşekilde planlanmasına dikkat edilmelidir. 2023'e ümitlerle, güven ve heyecanla girdik. Turizmde yeni bir rekor kıracağımız, yatırımlarda yeni bir hamle yapacağımız bir yıl olacağına inanıyorum. Antalya aynı zamanda bir tarım kenti  Türkiye sebze üretiminin yüzde 17'sini, süs bitkileri üretiminin yüzde 29.5'ini, Türkiye'nin yaş meyve sebze ihracatının yüzde 19'unu gerçekleştiriyor. 2021'de 580 milyon dolar yaş meyve-sebze ihracatı yaptı. Hükümetin politikaları ve iklimsel gelişmelerin bütün etkilerine açık. Bunun da etkilerini görüyoruz. Kent ekonomisi ile ilgili en olumsuz gösterge, tarımın son üç yıldır küçülmeye devam etmesi. Dikkat çekilen son gelisme ise "borsaya hücum" yaşanması. ATB BAŞKANI ALİ ÇANDIR: ANTALYA TARIMI TARİHİ BİR KÜÇÜLME YAŞADI 2020'de Antalya ekonomisi yüzde 24.3 küçüldü. Böyle bir küçülme tarihinin hiçbir döneminde yaşamamıştı. 81 ilin içinde en fazla küçülen ildi. 2020'de ülke tarımı yüzde 5,7 büyürken, Antalya tarımı yüzde 1,6 küçüldü. Antalya tarımı tarihi bir küçülme yaşadı.Antalya'da hizmet ve ticaret yüzde42 küçülürken,Türkiye'de bu oran yüzde 5,9'du. 2020 kentimiz ve sektörümüz için tam bir dibe çöküş yılı oldu. 2021'de bu kez de sıra dışı büyüme gösterdi. Ülke ekonomisinin yüzde 11.4 büyüdüğü yılda, biz yüzde 26,5 büyüme ile iller arasında birinci sırada yer aldık. Hizmet ve ticaret kesiminin yüzde 55,8 büyümesi etkili oldu. Yalnız kötü olan, 2020'deki yüzde 1.6'lık küçülmeden sonra tarım 2021'de de yüzde 8,5 gibi rekor bir küçülme daha yaşadı. Asıl büyüme ivmesindeki kayıp tarımda oldu Yılı küçülmeyle kapatacak. Son 3 yıldır belini doğrultamadı. Tarım ne tedarik mallarının ne de sattığı ürünlerin fiyatlarını belirleyemiyor ama maliyetlerine katlanıyor Maliyetler, gelirin çok çok üzerinde seyretti. Üretim motivasyonunu artırıcı politikaların acilen uygulanması gerekiyor. Destekleme ödemeleri zamanında ve anlamlı düzeyde yapılmalı, krediye erişim kolaylaştırılnalı. Döviz fiyatları enflasyon artışının altında kalmaya devam etmesi de üretim performansını düşürecektir. 2023 yılında tarım stratejik sektör olarak tanımlanmalı. Kaynak: NB Ekonomi/ Fikri Cinokur

Kayseri'de, FIM Dünya Kar şampiyonası gerçekleşecek Haber

Kayseri'de, FIM Dünya Kar şampiyonası gerçekleşecek

Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, Kayseri Valisi Gökmen Çiçek ile birlikte, Erciyes’te Cumhurbaşkanlığı himayelerinde Türkiye’de ilk kez gerçekleşecek FIM Dünya Kar Motosikleti Şampiyonası’nın İstanbul’da düzenlenen tanıtım toplantısına katıldı.  Türkiye’de ilk kez 10-11-12 Mart 2013 tarihlerinde Kayseri Erciyes’te düzenlenecek FIM Dünya Kar Motosikleti Şampiyonası (SNX), Gençlik ve Spor Bakanlığı, Kayseri Valiliği, Kayseri Büyükşehir Belediyesi, Kayseri Erciyes A.Ş. başta olmak üzere Dünya Motosiklet Federasyonu (FIM), Spor Toto, Infront, Sport In Turkey ve Türkiye Motosiklet Federasyonu’nun işbirliğinde gerçekleşecek. Törenin sunuculuğunu yapan ünlü spor spikeri Ersin Düzen, “Bu şampiyonanın Türkiye’ye, Kayseri’ye, Erciyes’imize gelmesi bir tesadüf değil. Arkasında çok büyük bir emek var.  Dünyanın Snowcross Şampiyonu Kayseri’de belli olacak” dedi.  Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç: “Kayseri bir endüstri ve ticaret merkezi. Bunun yanında turizm ile ilgili olarak çok önemli aşamalar kaydettik. Turizmin amiral gemisi elbette Kayseri Erciyes Kayak Merkezi’dir. Büyükkılıç, Erciyes’in 12 ay sporun ve turizmin merkezi olması yolunda yatırımlar yaptıklarını belirterek, şöyle konuştu: “Son süreçte buradaki kayak merkezi ile sporun merkezi olma yolunda Yüksek İrtifa Merkezi ile gündemde tutmakta, sadece kış sporlarına özgü değil, yazın da otellerimizin dolu dolu geçmesi, Erciyes’imizin değişik etkinliklere zemin hazırlamak suretiyle oradan yararlanmasını sağlamaktayız. Kayseri’mizin, Anadolu’nun bu güzel değeri, Türkiye’nin en yakışıklı dağı, kış gününde beyaz gelinliğine bürünmüş, sporseverleri ve kayakseverleri bekliyor. Sadece bir kayak merkezi ile Kayseri’miz turizm bağlamında anılsın istemiyor, onunla birlikte değişik medeniyetlere ev sahipliği yapmanın zenginliğiyle değişik alanlarda kendisinden söz ettiren bir şehir olduğunu paylaşmak istiyorum.” Büyükkılıç, Kayseri’nin gastronominin merkezi olduğuna da dikkat çekerek, “UNESCO’nun ulusal bazda Yenilikçi Şehirler Lisesi’nde girme yönünde yerimizi aldık. Onlarca bölgemizde UNESCO’nun listesine ya girmiş, ya aday olmuş çalışmalardan söz edebiliriz. Emeği geçenleri kutluyorum. 1,5 milyon nüfusuyla bir cazibe merkezi olan Kayseri’mizin hep olumlu olarak anılacağını belirtiyorum” diye konuştu. Kayseri Valisi Gökmen Çiçek ise Kayseri’nin 6 bin yıl öncesine dayanan ticaret geçmişi olduğunu, bunun yanı sıra sanayi ve turizm şehri olduğunu vurgulayarak, “Bu turizmin en önemli aktörü, amiral gemisi Erciyes’tir. Böyle bir dünya şampiyonasının Kayseri’nin ve Erciyes’in tanıtımına çok büyük etki yapacaktır. Kayseri’yi, Erciyes’i tüm uluslararası manada dünya televizyonlarında yayınlanacak olan, dünyanın en iyi sporcularının geleceği bu yarışmaya ev sahipliği yapacak olmaktan dolayı heyecanlıyız. Hazırız ve hepinizi tüm Türkiye’yi Kayseri’ye bekliyoruz” diye konuştu. TÜRKİYE’Yİ VE KAYSERİ’Yİ DÜNYAYA TANITACAK BİR ORGANİZASYON Kar ve kış sporları alanında dünya trendlerini ülkemize kazandıran Erciyes, 10-11-12 Mart 2023 tarihlerinde Dünya Kar Motosikleti Şampiyonası’na ev sahipliği yapacak. Dünya Kar Motosikleti Şampiyonası, Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Türkiye Motosiklet Federasyonu destekleri ile Kayseri Valiliği, Kayseri Büyükşehir Belediyesi ve Erciyes A.Ş. tarafından Türkiye’de ilk kez Erciyes’te yapılacak. Dünyanın en iyi snowcross sporcularının yarışacağı şampiyona 10-12 Mart 2023 tarihlerinde Kayseri Erciyes Kayak Merkezi’nde düzenlenecek. FIM tarafından 2004 yılından bu yana İsveç, İsviçre, Finlandiya, Norveç gibi Avrupa’nın en iyi kayak merkezlerinde yapılan Kar Motosikleti Dünya Şampiyonası bu yıl Erciyes Kayak Merkezi Tekir Kapı bölgesinde özel olarak hazırlanan pistte gerçekleşecek. Şampiyonanın yanında ATV ve Motosnow kategorilerinin yer aldığı Erciyes Cup ile 50'den fazla sporcu aynı pistlerde çivili lastiklerle farklı bir heyecan oluşturacak. İki gün sürecek olan Şampiyona tüm dünyada seyirciye ulaşırken Amerika’da CBS Sport, Avrupa’da Sport TV Network, Eurosport, Asya’da ve Güney Amerika’da Fox Sport kanallarında naklen yayınlanacak. Katılımcılar Şampiyona boyunca eğlenceli yarışmalar, spor aktiviteleri, konserler ve birçok farklı aktivite ile hem şampiyonanın hem de kış festivalinin keyfini çıkaracak. İREM DERİCİ KONSER VERECEK  Şampiyona vesilesiyle yapılacak olan Erciyes Kış Fest çerçevesinde ünlü sanatçılar sahne alacak. 10 Mart Cuma İrem Derici, 11 Mart Cumartesi Hande Ünsal ve Ceza, 12 Mart Pazar günü ise Koray Avcı sevenleriyle Erciyes Kayak Merkezi'nde buluşacak.

Orta Karadeniz, Körfez Ülkelerinden turist hedefinde Haber

Orta Karadeniz, Körfez Ülkelerinden turist hedefinde

Samsun’da toplanan Körfez ülkeleri seyahat acenteleri temsilcileri, Arap turistlerin Samsun’u tercih etmeme sebebini; otellerin kalabalık aile kullanımı için uygun olmaması ve Orta Doğu’dan direkt uçuşun olmaması olarak yetkililere sundu. Amasya, Samsun ve Tokat illerindeki doğal, tarihi ve kültürel turistik değerlerin, yöresel lezzetlerin uluslararası düzeyde tanıtımına katkı sağlamak amacıyla “Körfez Ülkeleri Seyahat Acenteleri Orta Karadeniz’i Keşfe Çıkıyor” başlıklı program düzenlendi. Bir otelde yapılan programa; Suudi Arabistan, Kuveyt, Bahreyn, Ürdün, Umman, Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar gibi ülkelerden turist getiren İstanbul acentelerinden 15 temsilci katıldı. Temsilciler, Arap turistlerin Samsun’u tercih etmeme sebepleri ve turizmin daha da geliştirmesi yönündeki fikirlerini yetkililere sundular. İlhan Bayram: “Samsun olarak turizm sektöründen çok fazla faydalanamadığımızı düşünüyorum” Potansiyel olarak turizmden daha fazla faydalanmaları gerektiğinin altını çizen Samsun Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri İlhan Bayram, “Samsun’da göreve başladığım 2019 yılında turizmcilerle ilk biraya geldiğimde bilgiler aldım. Nasıl bir faaliyet oluyordu? Turistler Amasya’da konaklıyor, Samsun’a gelip, heykel önünde yarım saat mola veriyorsunuz. Ondan sonra da fotoğraf çekip, geçip gidiyorsunuz. Turizm veya Samsun bu değil. Samsun’un çok güzel doğal imkanları var. Müzelerimiz oldukça fazla. Samsun olarak turizm sektöründen çok fazla faydalanamadığımızı düşünüyorum. Yaptığımız görüşmelerde insanları konaklatabilecek, bir zincir oluşturabilecek nelerimiz var diye baktık. Bizim coğrafyamız, bölgemizdeki başka şehirlerdeki elden çıkmış coğrafyalar gibi değil. Daha el dokunulmamış dünya kadar yerimiz var. Bir plan akıllı bir şekilde geliştirilirse çok daha güzel şeyeler olabilir. Bu düşünceyle master plan çalışması yapalım dedik. Siz profesyoneller, eksiklerimiz konusunda bizi yönlendirirseniz bu çalışmaların daha faydalı olacağını düşünüyorum. Samsun Karadeniz’in merkezi, Türkiye genelinden, iç-dış turizmden hak ettiği payı alması, hak ettiği noktalara gelmesi amacındayız. Bu konuda sizlerin yol göstericiliğine de ihtiyacımız var. Belediye olarak yapılacak plan, program veya her türlü konuda taşın altında elimiz var. Biz her tarafa yatırım yapamayız ama yatırımcıları buraya çekme noktasında acentelerin destek ve fikirlerini de almak isteriz. O anlamda bu toplantının yararlı olacağını düşünüyorum” dedi. “Samsun müze çeşitliliğinde Türkiye’de öncü” Konsept müze ve müze çeşitliliği konusunda Samsun’un Türkiye’nin önde illerinden biri olduğunu ifade eden Samsun İl Kültür ve Turizm Müdürü Adnan İpekdal, “Samsun, turizm çeşitliliği anlamında her şeyi bulabileceğiniz bir potansiyele sahi. Sağlık, spor, termal, yayla turizmi gibi akla gelebilecek birçok turizm potansiyeline sahibiz. Sadece müze çeşitliliği bakımından bile Türkiye standartlarının üzerinde bir şehiriz. Oyuncak müzesi, sağlık müzesi, cerrahi aletler müzesi, mübadele müzesi, tütün müzesi gibi konsept konulu birçok müzemiz var. Bunların dışında Havza ve Ladik’te termal turizm var. Bu konuları yurt dışından iş yapan acentelerimiz ile konuşmak çok yararlı olacaktır” diye konuştu. “Otellerdeki connect oda azlığı Arap turizmini olumsuz etkiliyor” Arapların kalabalık aile olarak tek bir oda tercih ettiklerini ve Samsun’daki otel ve konaklama yerlerinin bu duruma uygun olmadığını vurgulayan acenteci Metin Duyar, “2005 yılında Türkiye’ye Orta Doğu’dan 300 bin Arap turist geldi. 2007’de 700 bine çıktı. Bu sene 1 milyon 300 bin Arap turist geldi. Hedefimiz 2023’te 3 milyon turist. Buraya gelen Orta Doğu acentelerinin hepsi imkanlarıyla turizmi tanıtıyor. Samsun’da Suudi Arabistan’da daha önce tanıtıldı. Samsun’un Arap turistleri çekmesindeki en büyük sıkıntı, ‘konaklama’ yani rezidans. Otellerde connect oda azlığıdır. Araplar, kabile tipi yaşam alanı sevdiği için yan yana odaları bile kabul etmiyorlar. Samsun’un en büyük açığı bu. Bu konaklama açığını giderirsek, Araplar Samsun’a akın eder. Samsun’un en iyi destinasyonu Samsun ama konaklama sorunu çözülmeli. Samsun’da Akdeniz iklimi ve değişik iklimlerin yaşandığı birçok bölge var. Göl var, deniz var, kayak merkezi var ama birinci eksiklik konaklama. O yüzden Arap turistler Samsun’da konaklamayı tercih etmiyor. Turistler Samsun’da zor konaklıyor" şeklinde konuştu. “Orta Doğu’dan Samsun’a direkt uçuş yok” Bodrum ve Antalya’ya direkt uçuşun açılmasının ardından İstanbul’a giden Arap turistlerin yarısının artık Antalya ve Bodrum'u seçtiğine dikkat çeken Metin Duyar, “2022’de Orta Doğu’dan gelen turistler en çok İstanbul, Bolu, Yalova, Sapanca, Antalya, Bodrum, Marmaris gitti. Antalya ve Bodrum’a Orta Doğu’dan direkt uçuşlar nedeniyle çok sayıda turist geliyor. Hatta bu direkt uçuşlar nedeniyle bizim İstanbul pazarının yüzde 50’si elimizden gitti. Trabzon’da direkt uçuşlar nedeniyle birçok Arap turist çekiyor. Maalesef Samsun’a Orta Doğu’dan direkt uçuş yok. Merzifon ters geliyor. Ordu’ya inen de bu tarafa dönmüyor. Mutlaka Samsun’a Orta Doğu’dan direkt uçuşlar olması gerekiyor. Arap turistlerin Samsun’u tercih etmesi için direkt uçuşlar ve konaklanacak odaların düzenlenmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı. Acente temsilcileri, 17 Aralık akşamına kadar Samsun, Tokat ve Amasya’nın tarihi, doğal ve turistik mekanlarına ziyaretler gerçekleştirip, incelemelerde bulunacak.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.