Hava Durumu

#Yumuktepe

TOURISMJOURNAL - Yumuktepe haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Yumuktepe haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

9,000-year-old Yumuktepe Mound turns into an open-air museum Haber

9,000-year-old Yumuktepe Mound turns into an open-air museum

It was noted that the mound, which was landscaped by Mersin Metropolitan Municipality, will be opened to tourism when the works are completed. Yumuktepe Tumulus in the central Tauruslar district of Mersin, which was a settlement in the Neolithic Age in 7 thousand BC, a new phase has started. While the first excavations in the mound were started in 1937 by the British archaeologist John Garstang, it has been determined that the mound has 33 residential floors. Lastly, the excavations conducted under the direction of Prof Dr Giulio Palumbi carried out studies related to the Neolithic and Chalcolithic periods. While the board decided to turn the mound into an open-air museum in 2021, work could not be carried out for a while due to the pandemic. Later on, Mersin Metropolitan Municipality started the landscaping for the museum. It was stated that when the ongoing works are completed, the area will be opened for the public to visit. Metropolitan Mayor Vahap Seçer also examined the work and received information from the authorities. "This place is becoming an archaeovillage" President Vahap Seçer, who made statements to the members of the press after the examinations, said that they were working on a 9 thousand-year-old history. Saying that Yumuktepe Mound is located in the heart of Mersin, Seçer said, "Here, we have the opportunity to see and get to know 9 thousand years of history and civilizations. During the archaeological studies, 33 layers were identified. Work has been going on in this area since 1937. Mersin hinterland is both a region that has hosted civilizations and a region where the accumulation of human history is intense. This area we are in is the place where the lands of the Middle East, Syria and Mesopotamia are connected to each other both by sea and by land. This place is not in the desired state. It is an area belonging to Mersin Metropolitan Municipality, but the first degree protected area is under the responsibility of the Ministry of Culture and Tourism. Necessary work has been done. Good work has been done here for a long time. This place is becoming an archaeovillage. A very valuable work is being done that can be brought to Mersin" "When it's finished, it'll be a beautiful public sphere" Noting that they are currently doing landscaping, Seçer said, " Archaeological studies are being carried out here, but under very difficult conditions. It is a problematic place in every respect. It is a place with no security. A huğ house is being built next door. In other words, we are building a house made of mud and straw, which was used as a living space during the ancient civilizations. When it's finished, it'll be a beautiful public sphere. It will be possible to visit a lot and we will have the opportunity to tell the history to our children here. Here, we will have the opportunity to make evaluations and retrospective determinations. Every point in this region is history. Of course, I cannot say that we are very sufficient in this regard, but important progress has been made. As a municipality, we are our management with this awareness and understanding. We want to preserve our historical values. Let's bring them to light. We want to put it at the service of mankind. We will continue this work. I would like to thank everyone who contributed." Stating that they have done many things in the landscaping, Seçer said, "First of all, there was a security problem because there was great destruction on the walls of this mound. We are renovating the stairs so that our citizens can go here comfortably. Later, the area where the archaeological work was carried out will be covered. There will be areas for the display of findings. We will make this available to our citizens in a very short time."

9 bin yıllık Yumuktepe Höyüğü, açık hava müzesine dönüyor Haber

9 bin yıllık Yumuktepe Höyüğü, açık hava müzesine dönüyor

Mersin Büyükşehir Belediyesi tarafından çevre düzenlenmesi yapılan höyüğün, çalışmalar bittiğinde turizme açılacağı kaydedildi. M.Ö. 7 binli yıllarda Neolitik Çağda yerleşim yeri olan Mersin’in merkez Toroslar ilçesindeki Yumuktepe Höyüğü’nde, yeni bir aşamaya geçildi. Höyükte ilk kazılar 1937 yılında İngiliz arkeolog John Garstang tarafından başlanılırken, bugüne kadar yapılan çalışmalarda höyüğün 33 yerleşim katına sahip olduğu tespit edildi. Son olarak Prof. Dr. Giulio Palumbi başkanlığında yapılan kazılarda, neolitik ve kalkolitik dönemlerle ilgili çalışmalar yürütülmüştü. 2021 yılında höyüğün açık hava müzesi olmasıyla ilgili kurul kararı çıkarken, pandemi dolayısıyla çalışmalar bir süre yürütülemedi. Daha sonra müzeyle ilgili Mersin Büyükşehir Belediyesi çevre düzenlemesine başladı. Devam eden çalışmaların bittiğinde halkın gezmesi için bölgenin ziyarete açılacağı belirtildi. Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer de yapılan çalışmaları yerinde inceleyerek, yetkililerden bilgi aldı. "Burası bir arkeoköy oluyor" İncelemelerin ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Başkan Vahap Seçer, 9 bin yıllık bir tarih üzerinde çalışmalar yürüttüklerini söyledi. Yumuktepe Höyüğü’nün Mersin’in göbeğinde yer aldığını söyleyen Seçer, "Burada 9 bin yıllık tarihi, medeniyetleri görme ve tanıma fırsatı buluyoruz. Arkeolojik çalışmalarda 33 katman tespit edilmiş. 1937 yılından beri bu bölgede çalışmalar devam ediyor. Mersin hinterlanttı hem medeniyetlere ev sahipliği yapmış bir bölge hem de insanlık tarihinin birikiminin yoğun olduğu bir bölge. Bulunduğumuz bu alan Orta Doğu, Suriye, Mezopotamya topraklarının birbiriyle hem denizden hem de karadan irtibatının kurulduğu yer. Burası arzu edilen durumda değil. Mersin Büyükşehir Belediyesine ait bir alan ancak birinci derece sit alanı Kültür ve Turizm Bakanlığı uhdesinde. Gerekli çalışmalar yapıldı. Uzunca süre burada güzel çalışmalar yapıldı. Burası bir arkeoköy oluyor. Mersin’e kazandırılabilecek çok değerli bir çalışma yapılıyor" dedi. "Bittiği zaman halka açık, çok güzel bir alan olacak" Şu anda çevre düzenlemesi yaptıklarını kaydeden Seçer, "Çünkü burada arkeolojik çalışmalar yapılıyor ama çok zor koşullarda yapılıyor. Her açıdan sorunlu bir yer. Güvenliği olmayan bir yer. Yan tarafta bir huğ evimiz yapılıyor. Yani çamurdan, samandan yapılan eski uygarlıklar döneminde bir yaşam alanı olarak kullanılan bir ev yapıyoruz. Bittiği zaman halka açık, çok güzel bir alan olacak. Son derece ziyaret mümkün olacak ve burada tarihi çocuklarımıza anlatma fırsatı da bulacağız. Bura üzerinden değerlendirmeler, geriye dönük tespitler yapma imkanımız olacak. Bu bölgede her nokta tarih. Yeter ki bunun değerinin, kıymetinin farkında olan toplumlar yaşasın. Biz de elbette bu konuda çok yeterli olduğumuzu söyleyemem ama önemli de mesafeler alındı. Biz de belediye olarak bu bilinçle, bu anlayışla yönetimimiz. Tarihi değerlerimizi koruyalım istiyoruz. Onları gün yüzüne çıkaralım. Onu insanlığın hizmetine sunalım istiyoruz. Bu çalışmaları da sürdüreceğiz. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı. Çevre düzenlemesinde birçok şey yaptıklarını dile getiren Seçer, "Öncelikle bu höyüğün sınırları oluşturan duvarlarında büyük tahribatlar olduğu için bir güvenlik sorunu vardı. Bu duvarları öncelikle yeniden yapıyoruz. Ziyaretçilerin girişini mümkün kılacak alanlar yapılıyor. Bu bölgeler gördüğümüz gibi höyüğün üzerindeyiz ve kot farkı yüksek. Vatandaşlarımızın rahatça buraya çıkması için merdivenleri yeniliyoruz. Daha sonra arkeolojik çalışma yapılan alanın üstün kapatılacak. Burada bulguların sergilenmesine yönelik alanlar yapılacak. Bunu da çok kısa bir süre içerisinde vatandaşlarımızın hizmetine sunacağız" ifadelerini kullandı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.