Marmara Denizi’nde Müsilaj Tehlikesi Yeniden Baş Gösterdi
Marmara Denizi’nde Müsilaj Tehlikesi Yeniden Baş Gösterdi
Prof. Dr. Mustafa Sarı, Erdek Körfezi’nde yapılan dalışlarla yeniden tespit edilen müsilajın yayılmasını önlemek için acil önlemler alınması gerektiğini vurguladı.
Haber Giriş Tarihi: 26.10.2024 08:55
Haber Güncellenme Tarihi: 26.10.2024 09:06
Kaynak:
İHA
BALIKESİR (İHA) - 2021 yılında Marmara Denizi'nde büyük zarara yol açan müsilaj, yeniden ortaya çıktı. Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi’nden Prof. Dr. Mustafa Sarı’nın verdiği bilgilere göre, Erdek Körfezi’nde 23 Ekim 2024'te yapılan dalışlarda 10 metreden başlayarak 15 metre derinliğe kadar müsilaj oluşumu gözlemlendi. 25 Ekim’de yapılan yeni incelemelerde müsilajın 24 metreye kadar yayıldığı tespit edildi. Uzmanlar, deniz yüzey sıcaklığının uzun yıllar ortalamasının 2 derece üzerinde seyretmesinin müsilaj oluşumunu tetiklediğini belirtiyor.
MARMARA DENİZİ EYLEM PLANI YETERSİZ KALDI
Denizi korumanın en etkili yolunun kirliliği azaltmak olduğunu vurgulayan uzmanlar, 2021 yılında başlatılan Marmara Denizi Eylem Planı'nın (MDEP) etkin şekilde uygulanmadığını ve bu nedenle müsilajın yeniden sorun haline geldiğini ifade ediyorlar. Planın kirlilikle mücadele için 22 madde içerdiğini hatırlatan uzmanlar, acil önlemler alınmadıkça Marmara’nın tehlike altında kalacağını dile getiriyor.
ACİL ÖNLEMLER GEREKLİ
Prof. Dr. Mustafa Sarı, Marmara Denizi’ni etkileyen müsilajın, balıkçılık ve turizm gibi sektörler üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmak için merkezi ve yerel yönetimlerin hızla harekete geçmesi gerektiğini söyledi. Özellikle Gönen, Nilüfer ve Ergene Nehirleri gibi kaynaklardan Marmara’ya akan kontrolsüz endüstriyel atıkların durdurulması ve deşarj limitlerinin yeniden düzenlenerek denetimlerin artırılması gerektiğine dikkat çekti.
KİRLİLİK VE ISINMA MÜSİLAJI GERİ GETİRDİ
Müsilaj, kirliliğin etkisiyle suya karışan fazla miktarda azot ve fosforu kullanarak çoğalan alglerin salgıladığı kıvamlı bir polisakkarit yapısından oluşuyor. Bu yoğun madde, denizde kilometrelerce alana yayılarak sünger, midye ve mercan gibi deniz canlılarının yaşamını tehdit edecek kadar ağırlaşıp dibe çöküyor. Marmara Denizi çevresinde yaşayan 25 milyon insanın atıklarının yalnızca yüzde 55’i tam arıtılabilirken, kalan yüzde 45’i derin deşarj yoluyla doğrudan denize karışıyor. Bölgede yoğun sanayi ve tarımsal faaliyetlerin atıklarının yalnızca yarısının arıtıldığı, diğer yarısının ise akarsularla denize taşındığı belirtiliyor. Bu durum, müsilajı tetikleyen kirlilik yükünü her geçen gün artırıyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Marmara Denizi’nde Müsilaj Tehlikesi Yeniden Baş Gösterdi
Prof. Dr. Mustafa Sarı, Erdek Körfezi’nde yapılan dalışlarla yeniden tespit edilen müsilajın yayılmasını önlemek için acil önlemler alınması gerektiğini vurguladı.
BALIKESİR (İHA) - 2021 yılında Marmara Denizi'nde büyük zarara yol açan müsilaj, yeniden ortaya çıktı. Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi’nden Prof. Dr. Mustafa Sarı’nın verdiği bilgilere göre, Erdek Körfezi’nde 23 Ekim 2024'te yapılan dalışlarda 10 metreden başlayarak 15 metre derinliğe kadar müsilaj oluşumu gözlemlendi. 25 Ekim’de yapılan yeni incelemelerde müsilajın 24 metreye kadar yayıldığı tespit edildi. Uzmanlar, deniz yüzey sıcaklığının uzun yıllar ortalamasının 2 derece üzerinde seyretmesinin müsilaj oluşumunu tetiklediğini belirtiyor.
MARMARA DENİZİ EYLEM PLANI YETERSİZ KALDI
Denizi korumanın en etkili yolunun kirliliği azaltmak olduğunu vurgulayan uzmanlar, 2021 yılında başlatılan Marmara Denizi Eylem Planı'nın (MDEP) etkin şekilde uygulanmadığını ve bu nedenle müsilajın yeniden sorun haline geldiğini ifade ediyorlar. Planın kirlilikle mücadele için 22 madde içerdiğini hatırlatan uzmanlar, acil önlemler alınmadıkça Marmara’nın tehlike altında kalacağını dile getiriyor.
ACİL ÖNLEMLER GEREKLİ
Prof. Dr. Mustafa Sarı, Marmara Denizi’ni etkileyen müsilajın, balıkçılık ve turizm gibi sektörler üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmak için merkezi ve yerel yönetimlerin hızla harekete geçmesi gerektiğini söyledi. Özellikle Gönen, Nilüfer ve Ergene Nehirleri gibi kaynaklardan Marmara’ya akan kontrolsüz endüstriyel atıkların durdurulması ve deşarj limitlerinin yeniden düzenlenerek denetimlerin artırılması gerektiğine dikkat çekti.
KİRLİLİK VE ISINMA MÜSİLAJI GERİ GETİRDİ
Müsilaj, kirliliğin etkisiyle suya karışan fazla miktarda azot ve fosforu kullanarak çoğalan alglerin salgıladığı kıvamlı bir polisakkarit yapısından oluşuyor. Bu yoğun madde, denizde kilometrelerce alana yayılarak sünger, midye ve mercan gibi deniz canlılarının yaşamını tehdit edecek kadar ağırlaşıp dibe çöküyor. Marmara Denizi çevresinde yaşayan 25 milyon insanın atıklarının yalnızca yüzde 55’i tam arıtılabilirken, kalan yüzde 45’i derin deşarj yoluyla doğrudan denize karışıyor. Bölgede yoğun sanayi ve tarımsal faaliyetlerin atıklarının yalnızca yarısının arıtıldığı, diğer yarısının ise akarsularla denize taşındığı belirtiliyor. Bu durum, müsilajı tetikleyen kirlilik yükünü her geçen gün artırıyor.
Kaynak: İHA
En Çok Okunan Haberler