JW Marriott Istanbul Bosphorus: "Türkiye’nin Birer Gönüllü Tanıtım Elçisiyiz"
JW Marriott Istanbul Bosphorus: "Türkiye’nin Birer Gönüllü Tanıtım Elçisiyiz"
JW Marriott Istanbul Bosphorus Genel Müdürü C. Ediz Tuncer, otelin sunduğu lüks konaklama deneyimi ile birlikte bölgenin kültürel mirasını yansıtarak Türkiye'nin turizm potansiyelini dünyaya tanıtma misyonunu üstlendiklerini belirtiyor.
Haber Giriş Tarihi: 27.10.2024 12:00
Haber Güncellenme Tarihi: 28.10.2024 09:36
Kaynak:
Dünya
JW Marriott Istanbul Bosphorus Genel Müdürü C. Ediz Tuncer, Türkiye'nin turizm potansiyelini tanıtma misyonuyla hareket ederken, yalnızca lüks konaklama deneyimi sunmakla kalmayıp aynı zamanda Karaköy'ün tarihi dokusunu da koruduklarını belirtti. Sürdürülebilir turizm anlayışı ile 200 yıllık tarihi bir binada hizmet veren otel, Karaköy'ün ekonomik ve sosyal kalkınmasına katkıda bulunmaya devam ediyor.
Tuncer, otelcilik sektörüne olan ilgisinin 1972 yılında Ankara'da doğmasıyla başladığını, ardından Marmara Üniversitesi Turizm ve Otel İşletmeciliği bölümünde eğitim aldığını ifade ediyor. İstanbul’a taşındıktan sonra sektörde önemli isimlerle tanışma fırsatı bulduğunu ve bu sayede hem mesleki hem de kişisel anlamda geniş bir çevre edindiğini vurguluyor.
KARAKÖY'ÜN KÜLTÜREL DOKUSUNU YAŞATMAK
JW Marriott Istanbul Bosphorus’un bulunduğu Karaköy bölgesinin turizm potansiyeline dikkat çeken Tuncer, otel çalışanlarının Türkiye’nin gönüllü tanıtım elçileri gibi görev yaptığını belirtti. Misafir memnuniyeti, gastronomi yenilikleri ve teknolojik gelişmelerin önemine vurgu yapan Tuncer, Türk turizminin dünya çapında değerli bir konumda olduğunu ve bu katkının sürdürülebilir olması için her alanda mükemmelliği hedeflemek gerektiğini dile getirdi.
Karaköy’ün tarihi dokusuna uygun, modern ve lüks bir deneyim sunduklarını söyleyen Tuncer, otelin tarihi binasının kültürel bir değer taşıdığını ve bölgeye uluslararası standart getirdiğini ifade etti. Nitelikli turizmin ekonomik, sosyal ve kültürel açıdan önemli katkılar sağladığını belirten Tuncer, JW Marriott Istanbul Bosphorus’un bu alandaki rolünü üstlendiğini vurguladı.
SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE SOSYAL SORUMLULUK
Sürdürülebilirlik, JW Marriott Istanbul Bosphorus için büyük bir öneme sahip. Tuncer, Marriott International’ın temel ilkelerinden biri olan sürdürülebilirlik anlayışı doğrultusunda, çevreyi koruma adına plastik kullanımını azaltma, enerji verimliliğini artırma ve atık yönetiminde ileri düzey uygulamalar geliştirme gibi adımlar attıklarını aktardı. Ayrıca, menülerinde sürdürülebilir ürünler kullanarak çevreye ve topluma olan sorumluluklarını yerine getirdiklerini sözlerine ekledi.
KÜLTÜREL ZENGİNLİK VE DİJİTAL PAZARLAMA
Otelin lobisinde sergilenen Şeyh Faisal Bin Qassim Al-Thani Halı Müzesi’nden armağan aldıkları eserlerin de değerini vurgulayan Tuncer, 18. yüzyıla ait parçaların otelin prestijine katkı sağladığını ve misafirlere tarih ve sanatla iç içe bir deneyim sunduğunu ifade etti.
Dijital pazarlamanın turizm ve otelcilik sektöründeki rolüne de değinen Tuncer, sosyal medya ajansları ile otelin her detayını en iyi şekilde yansıttıklarını, misafirlerin kolayca rezervasyon yapabildiğini belirtti. Lüks konaklama anlayışlarının, misafirlerin her anını özel kılmak üzerine kurulu olduğunu vurguladı. Rezervasyondan itibaren tüm süreç boyunca kişiselleştirilmiş çözümler sunarak, konforlu ve unutulmaz bir deneyim yaratmayı hedeflediklerini sözlerine ekledi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
JW Marriott Istanbul Bosphorus: "Türkiye’nin Birer Gönüllü Tanıtım Elçisiyiz"
JW Marriott Istanbul Bosphorus Genel Müdürü C. Ediz Tuncer, otelin sunduğu lüks konaklama deneyimi ile birlikte bölgenin kültürel mirasını yansıtarak Türkiye'nin turizm potansiyelini dünyaya tanıtma misyonunu üstlendiklerini belirtiyor.
JW Marriott Istanbul Bosphorus Genel Müdürü C. Ediz Tuncer, Türkiye'nin turizm potansiyelini tanıtma misyonuyla hareket ederken, yalnızca lüks konaklama deneyimi sunmakla kalmayıp aynı zamanda Karaköy'ün tarihi dokusunu da koruduklarını belirtti. Sürdürülebilir turizm anlayışı ile 200 yıllık tarihi bir binada hizmet veren otel, Karaköy'ün ekonomik ve sosyal kalkınmasına katkıda bulunmaya devam ediyor.
Tuncer, otelcilik sektörüne olan ilgisinin 1972 yılında Ankara'da doğmasıyla başladığını, ardından Marmara Üniversitesi Turizm ve Otel İşletmeciliği bölümünde eğitim aldığını ifade ediyor. İstanbul’a taşındıktan sonra sektörde önemli isimlerle tanışma fırsatı bulduğunu ve bu sayede hem mesleki hem de kişisel anlamda geniş bir çevre edindiğini vurguluyor.
KARAKÖY'ÜN KÜLTÜREL DOKUSUNU YAŞATMAK
JW Marriott Istanbul Bosphorus’un bulunduğu Karaköy bölgesinin turizm potansiyeline dikkat çeken Tuncer, otel çalışanlarının Türkiye’nin gönüllü tanıtım elçileri gibi görev yaptığını belirtti. Misafir memnuniyeti, gastronomi yenilikleri ve teknolojik gelişmelerin önemine vurgu yapan Tuncer, Türk turizminin dünya çapında değerli bir konumda olduğunu ve bu katkının sürdürülebilir olması için her alanda mükemmelliği hedeflemek gerektiğini dile getirdi.
Karaköy’ün tarihi dokusuna uygun, modern ve lüks bir deneyim sunduklarını söyleyen Tuncer, otelin tarihi binasının kültürel bir değer taşıdığını ve bölgeye uluslararası standart getirdiğini ifade etti. Nitelikli turizmin ekonomik, sosyal ve kültürel açıdan önemli katkılar sağladığını belirten Tuncer, JW Marriott Istanbul Bosphorus’un bu alandaki rolünü üstlendiğini vurguladı.
SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE SOSYAL SORUMLULUK
Sürdürülebilirlik, JW Marriott Istanbul Bosphorus için büyük bir öneme sahip. Tuncer, Marriott International’ın temel ilkelerinden biri olan sürdürülebilirlik anlayışı doğrultusunda, çevreyi koruma adına plastik kullanımını azaltma, enerji verimliliğini artırma ve atık yönetiminde ileri düzey uygulamalar geliştirme gibi adımlar attıklarını aktardı. Ayrıca, menülerinde sürdürülebilir ürünler kullanarak çevreye ve topluma olan sorumluluklarını yerine getirdiklerini sözlerine ekledi.
KÜLTÜREL ZENGİNLİK VE DİJİTAL PAZARLAMA
Otelin lobisinde sergilenen Şeyh Faisal Bin Qassim Al-Thani Halı Müzesi’nden armağan aldıkları eserlerin de değerini vurgulayan Tuncer, 18. yüzyıla ait parçaların otelin prestijine katkı sağladığını ve misafirlere tarih ve sanatla iç içe bir deneyim sunduğunu ifade etti.
Dijital pazarlamanın turizm ve otelcilik sektöründeki rolüne de değinen Tuncer, sosyal medya ajansları ile otelin her detayını en iyi şekilde yansıttıklarını, misafirlerin kolayca rezervasyon yapabildiğini belirtti. Lüks konaklama anlayışlarının, misafirlerin her anını özel kılmak üzerine kurulu olduğunu vurguladı. Rezervasyondan itibaren tüm süreç boyunca kişiselleştirilmiş çözümler sunarak, konforlu ve unutulmaz bir deneyim yaratmayı hedeflediklerini sözlerine ekledi.
Kaynak: Dünya
En Çok Okunan Haberler